Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
Özel eğitim ve psikolojik danışmanlık, eğitim ve psikoloji alanlarının birleştiği önemli bir disiplinlerarası kesişim noktasını ifade etmektedir. Bu kesişim noktasında, öğrencilerin özel ihtiyaçlarına uygun eğitim programları tasarlanması, öğrenme güçlükleri, davranış sorunları veya duygusal zorluklar gibi psikolojik faktörlerin dikkate alınmasını gerektirir. Bu disiplinlerarası kesişim alanın, velilere çocuklarının eğitim ve duygusal ihtiyaçlarını anlama, eğitim planlaması yapma, destek ve kaynaklara erişim sağlama, uzmanlarla etkili iletişim ve işbirliği kurma, aynı zamanda çocuklarının duygusal sağlığını destekleme konularında kılavuzluk etmesi beklenmektedir. Veliler, çocuklarının özel eğitim ihtiyaçlarını ve psikolojik zorluklarını anlayarak, onların daha sağlıklı ve başarılı bir eğitim deneyimi yaşamalarına katkı sağlayabilirler. Bu nedenle, bu kesişim noktasının bilinci ve etkili kullanımı, aile içi ilişkileri güçlendiren bir öneme sahiptir. Bu çerçevede bu araştırmanın amacı son 20 yılda bu iki alanın işbirliği ile yapılmış olan veli ve varsa öğrencilere yönelik müdahale ve uygulamaları içeren çalışmaları ortaya koymaktadır. Bu çalışmada nitel veri toplama yöntemlerinden doküman analizi kullanılmıştır. Veriler içerik analizi yöntemi ile analiz edilmiştir. Araştırmanın sonuçlarına göre en fazla çalışma aile ve öğretmenlerin yeterlilik düzeyleri ile ilgilidir. En fazla veri özel eğitim kurumları ve üniversite gibi farklı kurumlardan toplanmaktadır. Bu durum özel eğitim ve psikolojik danışmanlık alanında yapılan çalışmaların belirli sınırlar içinde kaldığını göstermektedir. İki alanın ortak çalışmalarının desteklenmesi ve bu ortaklığı ortaya koyacak projeler tasarlanması önerilmektedir.
İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi
The purpose of this study was to examine self-efficacy perceptions of school counselors regarding special education as a predictor of occupational burnout. A total of 414 school counselors attended the study, including 192 females and 222 males, who served in various institutions in Malatya and Samsun provinces in 2015. The mean age of the participants was 34.2. In the study, School Counselors' Self-efficacy Scale, Burnout Syndrome Inventory Short Version, and demographic form were used as data collection tools. In the analysis of the obtained data, t-test, correlation and simple linear regression analysis were used. Results indicated that occupational burnout levels of school counselors differentiated significantly in favor of women by gender. It was concluded that school counselors had a moderately significant negative relationship between self-efficacy and occupational burnout in special education. Additionally, self-efficacy in special education explained approximately 13% of occupational burnout.
Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Dergisi, 2021
Bu çalışma özel yetenekli öğrencilerin ''psikolojik danışman" kavramına yönelik sahip oldukları algıları metaforlar aracılığıyla ortaya çıkarmak amacıyla yapılmıştır. Çalışma nitel araştırma desenlerinden olgubilim desenine göre yürütülmüştür. Araştırmanın verileri 2019-2020 eğitim öğretim yılı, Şanlıurfa Bilim ve Sanat Merkezinde eğitim görmekte olan 41 kız, 39 erkek toplam 80 özel yetenekli öğrencinin "Psikolojik danışman.…….. gibidir. Çünkü………" ifadelerini tamamlamasıyla elde edilmiştir. Toplanan veriler içerik analizi tekniği ile analiz edilmiş ve yorumlanmıştır. Frekans ve yüzde değerleri hesaplanmıştır. Elde edilen bulgulara göre özel yetenekli öğrenciler "Psikolojik Danışman" kavramı için 80 geçerli metafor üretmiştir. Üretilen bu metaforlar daha sonra ortak özellikleri ve benzetme yönleri dikkate alınarak kategorileştirilmiştir. Bu işlem sonucunda "Psikolojik Danışman" kavramı için beş kategori elde edilmiştir. Bu kavramsal kategoriler: '
2018
Bu calismada, ogrencilerin yaptiklari hatalar uzerinden ozel egitim ogretmenlerinin kesirlerle ilgili alan ve pedagojik alan bilgileri incelenmistir. Calisma, 2016-2017 egitim-ogretim yilinda Rize il merkezinde bulunan ozel egitim ve rehabilitasyon merkezlerinde gorevini surduren 10 ozel egitim ogretmeni ile gerceklestirilmistir. Calisma, nitel arastirma yontemine dayandirilmistir. Ozel egitim ogretmenlerinin kesirlerde islemler konusundaki alan bilgilerini degerlendirmek amaciyla durum calismasi yontemi kullanilmistir. Shulman’in (1986) goruslerindeki anahtar oge olan ogrenci yanilgilarindan yola cikarak ogretmenlerin yanilgilarinin belirlenmesinin amaclandigi bu calismanin orneklem ve yontemi, pedagojik alan bilgisi konusunda yapilan calismalardan faydalanilarak olusturulmustur. Bu kapsamda ogretmenlere 7 sorudan ibaret yazili aciklamalarini almayi amaclayan bir gorusme formu uygulanmistir. Ortaya konulan gorusler uzerinde tematik kodlama yoluyla icerik analizi yapilmistir. Verile...
EĞİTİM VE BİLİM ARAŞTIRMALARI, 2024
Bu çalışmada, özel okullarda çalışan öğretmenlerin psikolojik sözleşme algıları ve bu algılarda yer alan ihlal unsurları kapsamlı bir şekilde incelenmiştir. Elde edilen bulgulara göre, öğretmenlerin okul yöneticileri ve meslektaşlarından çeşitli beklentileri olduğu ve bu beklentilerin karşılanma veya ihlal edilme durumuna göre psikolojik sözleşme algılarının şekillendiği görülmüştür. Araştırma sonuçları, öğretmenlerin yöneticilerinden adil ve etik bir yönetim anlayışı sergilemesini, kendilerine değer vermesini, işbirliğine açık olmasını, üsluplarına dikkat etmesini, görüşlerine önem vermesini, kariyer gelişimlerini desteklemesini ve tutarlı davranmasını beklediklerini göstermiştir. Ne yazık ki öğretmenlerin önemli bir kısmı bu beklentilerin karşılanmadığını ifade etmiştir. Bu durum, yöneticilerin adil ve etik davranış sergilememeleri ve öğretmenlere eşit davranmamaları şeklinde kendini göstermiştir. Özellikle, sözleşme dışı çalışmalara ek ücret vermeme, zam oranlarının belirsizliği ve tazminat haklarının ihlali gibi maddi beklentilerin karşılanmaması öğretmenlerde derin bir hayal kırıklığı yaratmaktadır. Bu durum, öğretmenlerin motivasyonlarını ve iş tatminlerini olumsuz etkilemekte, kuruma aidiyet duygularını zedelemektedir.
Ankara üniversitesi eğitim bilimleri fakültesi özel eğitim dergisi, 2020
Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Öz Geçiş, bireylerin yaşantılarında çeşitli değişiklikler gerektiren ve yaşam boyu devam eden bir süreçtir. Bu süreçte özel gereksinimli bireyler, birtakım zorluklarla karşılaşmakta ve desteğe ihtiyaç duymaktadırlar. Geçiş hizmetleri planlaması, özel gereksinimli bireylerin değişim gerektiren çeşitli süreçlere uyumlarını sağlamak ve özel gereksinimli bireyler ile ailelerine verilen destek hizmetlerini sürekli hale getirmek amacı ile yapılmaktadır. Geçiş dönemleri; erken müdahale programlarından, okul öncesi, anasınıfı, ilkokul, ortaokul, lise, yükseköğretim, okuldan iş yaşamı ve toplumsal yaşama geçişi kapsayan uzun soluklu bir süreci içermektedir. Türkiye' de geçiş planlamaları ile ilgili belirgin yasal dayanakların bulunmaması özel gereksinimli bireylerin tüm geçiş dönemlerinde çeşitli zorluklar yaşamalarına, programlar arasında kopuklukların olmasına, kendilerine sunulan özel eğitim hizmetlerinden yeterince yararlanamamalarına neden olmaktadır. Bu nedenle bu çalışmada; geçiş kavramı, dünyada geçişin yasal dayanakları, geçiş planlama süreci, geçiş planlamasını etkileyen etmenler, geçiş dönemleri, geçiş değerlendirme süreçleri ve Türkiye'de geçiş ile ilgili yapılan çalışmalar açıklanmaya çalışılmıştır.
Journal of International Social Research, 2016
Bu araştırma birinci yazarın Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü'nde kabul edilen yüksek lisans tezine dayanmaktadır.
2020
Bu calismada 573 sayili Kanun Hukmunde Kararname’nin (KHK) yayinlandigi 1997’den gunumuze yonetmelik degisiklikleri ve yasal duzenlemeler isiginda, “Egitsel Tanilama ve Degerlendirme” ve bu konuya iliskin yapilmis bilimsel calismalarda yasanan degisimler incelenerek, nerede oldugumuz ve nereye gitmemiz gerektigine iliskin dusunceler paylasilmaya calisilmistir. Bu amacla tarama modeli kullanilmistir. Tarama icin 573 sayili KHK, Ozel Egitim Hizmetleri Yonetmeligi (2000-2018 guncellemeleri), Otizm Spektrum Bozuklugu Olan Bireylere Yonelik Ulusal Eylem Plani (2016) ve Milli Egitim Bakanligi (MEB) egitim istatistikleri incelenmis; universite veri tabanlari ve Yuksek Ogretim Kurulu (YOK) Tez Merkezinde “egitsel degerlendirme”, “egitsel tani” ve “rehberlik arastirma merkezi” sozcuk gruplari taranmistir. 1997’den sonra Turkiye’de gerceklestirilen 21 tez ve 13 makale olmak uzere toplam 34 arastirma gozden gecirilmistir. Bulgular, yasalar ve yonetmelikler konusunda ulkemizin surekli bir degis...
2017
Okul psikolojik danışma ve rehberlik çalışmaları kapsamında yürütülen konsültasyon (müşavirlik) çalışmalarının rehberlik hizmetleri içerisinde önemli bir yeri vardır. Okul psikolojik danışmanlarınca yürütülen konsültasyon çalışmaları, öğrencilerin bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal yönden gelişmelerine katkı sağlamak amacıyla yöneticiler, öğretmenler ve ebeveynler gibi öğrenciyle ilgili kişilerle stratejiler geliştirmeye ve planlamaya dönük, işbirliğine dayalı çalışmaların yapıldığı rehberlik hizmetlerindendir. Konsültasyon çalışmaları kapsamında öğrenciyle ilgili kişilerle kurulan etkileşimler sayesinde taraflarda ortak bir rehberlik anlayışı oluşturmak amaçlanmakta ve mevcut kaynaklar bu anlayışa uygun olarak kullanılmaktadır. Ayrıca okul yöneticisi, öğretmenler ve ebeveynlerle yürütülen konsültasyon çalışmaları, öğrencinin çeşitli alanlardaki ihtiyaç ve sorunlarını anlamak için bütüncül bir yaklaşım sunmakta, pozitif okul iklimini geliştirmeye yardımcı olmakta, öğrencinin yaşamında anlamlı rollere sahip bu yetişkinlerin ebeveynlik ve öğretimle ilgili etkili stratejiler geliştirmelerine olanak sağlamaktadır. Bu nedenle bu çalışmada, okul psikolojik danışmanlarının konsültasyon sürecini nasıl yapılandırabileceklerine, bu konuda sahip olmaları gereken becerilere, yararlanabilecekleri konsültasyon modellerine yer verilmiştir. Anahtar Sözcükler: Konsültasyon (müşavirlik), okul rehberlik hizmetleri, psikolojik danışman.
2021
Introduction: Special education counseling is seen as one of the effective support education services presented to prevent the learning and behavioral problems of students with special needs. This research aims to determine the opinions of teachers who have student with special needs in their class on special education counseling. Method: Semi-structured interview technique was used within the scope of basic qualitative research design. The participants of the research consisted of a total of 7 teachers who teach in the preschool, 1, 2, 3 and 4 grades and have student with special education needs. The data were analyzed by descriptive analysis method. Findings: Findings showed that teachers experienced different problems in their classrooms and needed special education counseling to solve these problems. Discussion: As a result of the analysis of the data, the findings were examined within the scope of the research questions and examined under the headings of general classroom envir...
Sosyal Bilimlerde Kadın Çalışmaları I, 2023
Özet Kesişimsellik teorisi/paradigması 1989’da Crenshaw tarafından adı konularak feminist teori ve politika literatürüne girmiştir. Başta ırk ve toplumsal cinsiyet olmak üzere sosyal kategorilerin ve bu kategorilerin dayandığı baskı sistemlerinin kesişimindeki marjinalleştirilme deneyimlerinin çalışılmasına imkân veren kesişimsellik teorisi/paradigması 2000’li yılların başından itibaren feminist çalışmaları ve toplumsal cinsiyet çalışmalarını şekillendirecek kadar güçlenmiş ve yaygınlaşmıştır. Bu çalışmada öncelikle kesişimsellik teorisi/ paradigmasındaki teorik ve politik tartışmalar genel hatlarıyla incelenmiştir. İkinci olarak Psikoloji ve Sosyal Psikolojinin kesişimsellik teorisi/paradigması ile karşılaşmasındaki zorluklar tartışılmıştır. Son olarak feminist psikolojide kesişimsellik teori/paradigmasının niceliksel araştırma yöntemlerine nasıl meydan okuduğuna odaklanılmış, feminist psikologların bu konuda teorik/epistemolojik ve metodolojik açıdan yaptıkları literatür tartışması gözden geçirilmiştir.
Eğitim kavramının kapsamında bir çok farklı alanlar, faaliyetler bulunmaktadır. Eğitim genel olarak bireylere şekil verme, beceri kazandırma, bilgi sahibi olmasına yardım etme gibi faaliyetleri betimleyen bir kavramdır. Eğitimi sistemli bir şekilde eğitim kurumlarında resmi bir yapı tarafından yürütülen faaliyetler olarak tanımlarken bireyin kendi kendini geliştirmesine yönelik faaliyetler olarak da anlamak gerekir. Eğitimin asıl anlamı kendi kendine yapılan bir faaliyet olması halinde ortaya çıkabilir. Eğitim kavramı ile ilgili sayısız kavramlardan söz edilebilir. Öğretim kavramı da bir yönüyle eğitimin içinde yer alan kavramlardan birisidir. Hatta resmi yapının ürettiği eğitim faaliyetleri büyük oranda öğretim düzeyinde kalmaktadır. Okul ve benzeri kurumlarda büyük oranda öğretim faaliyeti yapılmaktadır denilse yanlış olmaz. Eğitimin içinde sayısız kavramlardan birisi de özel eğitim kavramıdır. Özel eğitim çoğu zaman özel öğretimle karıştırılırsa da özel eğitimle özel öğretim tamamen farklı kavramlardır. Bu kavram kargaşasının içinden çıkabilmek, eğitim konusunda sadece genel bir anlayış kazandırmayı sağlayan, genel bakış açısı veren, genel düzeyde alınacak eğitim formasyonu ile mümkün değildir. Bu gün öğretmen yetiştiren eğitim kurumlarının çoğunda özel eğitim konusunda özel bir ders veya program uygulanmamaktadır. Bunun sonucunda öğretmenlik eğitimi alarak sisteme öğretmen olarak girenlerin çoğu bu alandan haberdar değildir. Bu konuda öğretmen yetiştirme sisteminin ciddi bir şekilde gözden geçirilmesi gerekmektedir. Eğitim sistemimiz içinde özel eğitim konusunda büyük eksiklik ve sorunların varlığından söz etmek mümkündür. Özel eğitim kavramı adeta başına gelmeyenin bilmediği bakir bir alan olarak eğitim sistemimizde varlığını sürdürmektedir. Milli Eğitim Bakanlığının hemen her alanda olduğu gibi özel eğitim alanındaki mevcut verilere ilişkin elinde kapsamlı bir veri kaynağı mevcut değildir. Özel eğitim konusunda hangi alanda ne durumdayız sorusunun cevabını kolayca vermeye yarayacak bir verinin olmaması bu konuda sağlıklı bir değerlendirme yapılmasını engellemektedir. Eğitime dair veri denilince sistemde daha çok kurum sayıları, derslik sayıları, personel sayısı, kapsamda yer alan çağ nüfusu gibi bir takım genel verilerden söz edildiği görülür. Bu durum özel eğitim için de aynı şekildedir. Bu tür veri daha çok istatistik düzeyinde kalmaktadır. Sayısal bir anlamı olmaktan öte fazla bir anlamı olmayan bu tür verilerden hareketle eğitim sistemi, özel eğitim uygulamaları konusunda sağlıklı bir şey söyleyebilmek zor görünmektedir. Özel eğitim kavramı her yaştaki bireye yönelik olarak yapılabilecek bir faaliyettir. Özel eğitime tabi tutulacak bireylere ne deneceğine dair net bir fikir birliği dahi oluşabilmiş değildir. Özürlü, engelli, sakat, özel eğitime muhtaç gibi bir çok kavram kullanılmaktadır. Özel eğitime tabi tutulacak bireylerin hangi kategoride nüfusun ne kadarını oluşturduğuna dair bir anda söylenebilecek bir bilgi bulunmamaktadır. Bunu sıradan bir insanın bilmemesi belki normal karşılanabilir. Görevi eğitim olan bir bakanlığın bu konuda bilgi sahibi olmaması kabul edilebilecek bir durum olmasa gerektir. Özel eğitimi zihinsel ve bedensel olarak iki ana gruba ayırmak çok kaba bir sınıflandırma olmakla birlikte eğitim ortamlarının ve kurumlarının yapılandırılması aşamasında veya kavramın tanınması aşamasında başlangıçta
Eğitim Fakültesi Akademisyen ve Öğrencilerinin Üniversite Psikolojik Danışma Birimine Yönelik Görüşleri
Bu çalışmanın amacı, akademisyenlerin ve üniversite öğrencilerinin yükseköğretimde psikolojik danışma birimine dair görüşlerini incelemektir. Araştırmaya yedi akademisyen ve 40 lisans öğrencisi dâhil edilmiştir. Katılımcıların görüşleri, akademisyen ve öğrenciler için ayrı olarak değerlendirilmiştir. Veriler, sırasıyla dört ve yedi açık uçlu soru içeren iki yarı yapılandırılmış görüşme formu ile elde edilmiştir. Araştırma sonuçları, öğrenci ve akademisyenlerin üniversite bünyesinde bir psikolojik danışma ve rehberlik biriminin hizmet vermediğini düşündüklerini ya da bu konuda bir fikirleri olmadığını göstermektedir. Akademisyenlere göre öğrenciler en çok romantik ilişkiler, ailevi sorunlar ve mesleki konularda yardıma gereksinim duymaktadır. Öğrencilerin görüşlerine göre ise, en çok sınav kaygısı ve kişisel problemler konusunda psikolojik yardım aranmaktadır. Akademisyenler, çoğunlukla öğrencilerle doğru iletişim kurma becerileri ve öğrencileri psikolojik hizmet verecek birimlere yönlendirme konusunda yardım aramaktadır. Öğrenciler, psikolojik danışma ve rehberlik hizmeti veren bir birimin okudukları fakülte içerisinde veya kolaylıkla ulaşabilecekleri bir konumda bulunmasını tercih etmektedir. Öğrencilerin büyük çoğunluğu böyle bir birim bulunsaydı başvuracağını ve psikolojik hizmetlere düzenli zaman ayırabileceğini belirtmiştir. Katılımcı öğrenciler, böyle bir merkeze en çok kariyer danışmanlığı ve sınav kaygısı ile düzenli ders çalışma konularında başvuracaklarını belirtmiştir. Öğrenciler büyük oranda bireysel psikolojik yardımı almayı tercih ederken, bunu ikinci sırada grupla psikolojik danışma izlemektedir.
2023
This study was conducted to investigate the opinions of psychological counselors about the problem of school dropout that they encounter in the schools where they work. The study was conducted in phenomenological design, one of the qualitative research designs. The sample of the study consists of 28 psychological counselors, 16 male and 12 female. The analysis was conducted using content analysis methods. As a result of the analysis, themes and codes related to risk factors and protective factors were identified. The risk factors were grouped under four main themes: individual, school-based, family-based, and social. For the protective factors, which represent the other problem situations, two themes were explained as school-based and family-based.
Yaşadıkça Eğitim
Çalışma öğretmen adaylarının “farklı olmak” kavramına yönelik zihinsel algıları ortaya çıkarmak amacıyla gerçekleştirilmiştir. Çalışma grubu İstanbul’da bir vakıf üniversitesindeki eğitim fakültesinin Türkçe, Arapça, ilköğretim matematik, özel eğitim ve sınıf öğretmenliği bölümlerinde öğrenim gören ve özel eğitim dersine kayıtlı olan 176 öğretmen adayından oluşmaktadır. Araştırma tarama modellerinden tekil tarama modeli ile gerçekleştirilmiştir. Veri seti, katılımcı öğretmen adayların “Farklı olmak......…....benzer. Çünkü, …….” ifadelerini tamamlaması yoluyla elde edilmiştir. Öğretmen adaylarının 77 ortak olmak üzere toplam 527 metafor ürettikleri gözlemlenmiştir. Farklılık için en çok “güneş” metaforunu kullanmayı tercih etmişlerdir. Araştırmanın ilk aşamasında, öğretmen adayları tarafından üretilen metaforlar; içerik analizi sonucunda (1) kişiye ortama zamana veya duruma göre değişen bir kavram olarak farklılık, (2) dahil olan / kabul edilen ve bütünleştiren bir kavram olarak far...
Uluslararası Avrasya Sosyal Bilimler Dergisi, 2017
The aim of the present study is to determine psychological durability and occupational social support levels of special education teachers and to identify the relationship between two variables. In the research relational survey model was used. The sample of this study includes 102 special education teachers who work in Kahramanmaraş provinces during 2015-2016 academic year. As the data collection tools, "Personal Information Form", "The Psychological Durability Scale for Adults" and "Teacher Occupational Social Support Scale" have been used. In order to identify psychological durability and occupational social support of special education teachers, frequency, average and standard deviations values have been used. To find out whether there is a meaningful relationship between psychological durability and occupational social support, the data have been analyzed via Pearson Moment Correlation Coefficient. Furthermore, so as to grasp whether occupational social support predicts psychological durability or not, regression analysis has been done. According to the results, it has been found out that there is a high level of psychological durability and quite high level occupational social support of special education teachers. Furthermore, it has been revealed that there is a positive meaningful relationship between occupational social support and psychological durability. The occupational social support levels predict psychological durability meaningfully, and it explains 13% of total variance.
Education Sciences, 2021
Journal of International Social Research, 2017
Öz Bu araştırmada, okul tükenmişliği ile baş etmede Çözüm Odaklı grupla psikolojik danışmanlığın etkisi araştırılmıştır. Çalışma 2015-2016 eğitim-öğretim yılında İstanbul ili Ümraniye ilçesindeki Özel Sabahattin Zaim Ortaokulunda okuyan 6. Sınıf Öğrencileri üzerinde yapılmıştır. Öğrencilerin okul tükenmişliğini belirlemek için Aypay (2011) tarafından geliştirilmiş İÖOTÖ "İlköğretim Öğrencileri Okul Tükenmişliği Ölçeği" kullanılmıştır. Okul tükenmişliği yüksek ve çalışmaya katılmaya gönüllü olan 16 erkek öğrenci rastgele 8'i deney 8'i kontrol grubu olarak atanmıştır. Araştırmada ön-test son-test kontrol gruplu desen kullanılmıştır. Çalışmada deney grubuna 8 haftalık Çözüm Odaklı grupla psikolojik danışmanlık yapılmış kontrol grubuna herhangi bir müdahalede bulunulmamıştır. Verilerin analizinde deney ve kontrol gruplarının tükenmişlik puanlarının karşılaştırılması için Mann-Whitney-U testi ve grup içi karşılaştırma için Wilcoxon testi yapılmıştır. Sonuçlar, okul tükenmişliğini azaltmada Çözüm Odaklı grupla psikolojik danışmanlığın etkili olduğunu, ancak okul tükenmişliğinin alt boyutları olan aileden kaynaklı tükenmişlik ve okulda yetersizlik alt boyutlarında etkili olmadığını göstermiştir. Toplam tükenmişlik puanlarının, ön-test son-test puanları arasındaki farkın anlamlı olduğu saptanmıştır. Elde edilen bulgular literatür ışığında yorumlanmış ve önerilerde bulunulmuştur.
The Journal of Academic Social Science Studies, 2014
Bu araştırmanın genel amacı zihinsel engelliler öğretmenliği sertifika programının işlevselliği hakkında öğretmen görüşlerini öğrenmek ve bulgular doğrultusunda öneriler sunmaktır. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden içerik analizi ve betimsel analiz desenleriyle oluşturulmuştur. Yöntemin belirlenmesinde örneklem ve örneklemde yer alan katılımcıların özellikleri etkili olmuştur. Neden-sonuç ilintisini incelemek için nitel yöntem uygun bulunmuştur. İçerik analizi ile sayısal veriler toplanmış betimsel analiz kullanılarak durum tasviri yapılmıştır. Katılımcıların bir veya birden fazla verdikleri cevaplara göre frekansları belirlenmiş her bir frekans için % değerleri oluşturulmuştur. Araştırmada zihinsel engelliler öğretmenliği sertifika programına devam eden özel eğitim sınıf öğretmeni adaylarının sertifika * Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmış ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiştir.
İlköğretim Online, 2019
Öz. Bu araştırmada özel eğitim öğretmenlerinin olumsuz otomatik düşüncelerinin iş doyumu ve tükenmişlik üzerindeki rolü incelenmiştir. Çalışma, İstanbul ilindeki okullarda çalışan 287 katılımcı ile gerçekleştirilmiştir. Örneklem kolay örneklem yöntemi ile seçilmiştir. Çalışma betimsel ve niceliksel araştırmadır. Tükenmişlik düzeyini belirlemek Maslach Tükenmişlik Ölçeği, iş doyum için Minnesota İş Doyum Ölçeği ve olumsuz otomatik düşünceleri belirlemek için Otomatik Düşünceler Ölçeği kullanılmıştır. Veriler değerlendirilirken T-Test, ANOVA, korelasyon ve regresyon analizlerinden yararlanılmıştır. Analiz sonuçlarına göre öğretmenlerin olumsuz otomatik düşüncelerinin, tükenmişliklerini artırdığı ve iş doyumlarını azaltığı bulgulanmıştır. Sonuçlar incelendiğinde katılımcıların, cinsiyet, medeni durum, mezuniyet durumu ve ekonomik durum değişkenlerine göre tükenmişlik düzeyilerinin anlamlı şekilde farklılaştığı; cinsiyet, yaş, mezuniyet durumu ve ekonomik durum değişkenlerine göre iş doyumlarının anlamlı şekilde farklılaştığı ve cinsiyet, yaş, hizmet süresi, mezuniyet durumu ve ekonomik durum değişkenlerine göre olumsuz otomatik düşüncelerinin anlamlı bir şekilde farklılaştığı görülmüştür.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.