Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
UBAK-Ulusal Bilimsel Araştırmalar Kongresi 27-28 Ocak 2024
…
16 pages
1 file
İSTEM, 2020
Öz Bu makalede, Tunceli ili, Hozat ilçe merkezinde bulunan Osmanlı Dönemi’ne ait mimari eserler ele alınmıştır. Tunceli ili, Arkeoloji ve Sanat Tarihi araştırmaları yönüyle eksik çalışılmış bir yerdir. Bölgedeki çalışmalar, 1970 yıllarında Keban Barajı Kurtarma Kazıları kapsamında yoğunluk kazanmıştır. Sanat Tarihi yönüyle ele alındığında ise özellikle anıtsal mimari ve birkaç ilçe merkezi (Çemişgezek, Pertek ve Mazgirt) ile sınırlı kalmıştır. Çalışmaların belli bir süre sonra kesintiye uğradığı anlaşılmaktadır. Son yıllarda az da olsa konuyla ilgili bilimsel faaliyetlerin yapıldığı söylenebilir. Hozat ilçe merkezinde yapılan çalışmada Osmanlı Dönemi’ne ait 1 cami, 1 hamam, 5 çeşme, 1 köprü, sokak dokusu ve sivil konut örnekleri tespit edilmiştir. Bu makaleyle birlikte, arşiv belgeleri ışığında Hozat ilçe merkezinin Osmanlı Dönemi’ndeki kuruluşu hakkında bilgi verilmiş ve ilçe merkezinde bulunan Osmanlı Dönemi’ne ait tarihi eserlerin ilk defa bilim dünyasına tanıtılması, Sanat Tarihi içerisindeki yeri ve önemi vurgulanmaya çalışılmıştır.
Zeren Tanındı Festschrift: Art and Culture of Books in the Islamic World, 2022
Yazıların sorumlulukları yazarlara aittir. Kitaptaki metin ve resimlerin, tamamının veya bir kısmının, elektronik, mekanik, fotokopi veya herhangi bir kayıt sistemi ile çoğaltılması, yayımlanması ve depolanması, başka dillere çevrilmesi yayıncıdan ve ilgili müze müdürlükleri ve kurumlardan alınacak yazılı izne tabidir. Lale Yayıncılık, Lale Organizasyon Ticaret Limited Şirketi'nin markasıdır. Bu kitabın yayın hakları Lale Yayıncılık ve Lale Organizasyon'a aittir.
2017
Van Gölü Havzası'nda, gölün doğusunda yer alan Van ili, coğrafi ve stratejik önemi nedeniyle tarih boyunca önemli yerleşmelere sahne olmuştur. İl, bu özelliğini XII. yüzyıldan itibaren Türk döneminde de sürdürmüş, Türk kültür ve sanatını yansıtan birçok mimari ve etnografik esere sahip olmuştur. XX. yüzyılda bölgede meydana gelen isyan ve işgaller sırasında tarihi yapıların büyük ölçüde tahrip olmasına karşın, kültürel mirastan taşınabilir olanlarının önemli bir kısmı günümüze kadar ulaşabilmiştir. Urartu dönemi eserleri ile birlikte Türk dönemi eserlerinin de bulunduğu Van Müzesi, bünyesinde bulundurduğu 40.000 parça eserle bölgenin önemli taşınabilir kültürel miras merkezlerinden biri konumundadır. Bu çalışmada; Van Müzesinde yer alan XVIII-XIX. yüzyıl Osmanlı dönemine ait silahlardan 14 eser form, malzeme, teknik ve süsleme boyutu ile incelenerek tanımlanmıştır. Benzer özellikteki örneklerle karşılaştırılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda büyük yeri olan askerî kültür içinde yer alan silahlar sahip oldukları süsleme ve form açılarından dönemin eşsiz sanat anlayışını yansıtmaktadırlar.
DergiPark (Istanbul University), 2010
Bugün İsrail'in eski ve önemli kentlerinden birisi olarak bilinen ve Tel-Aviv'e bağlı bir yerleşim yeri olan Yafa'da, özellikle XIX. yüzyılda inşa edilmiş Osmanlı eserleri mevcuttur. Bu makalede Yafa'dan Bahr Camii (Camiu'l-Bahr,
This study deals with the production of sakız (mastic) and its role in the Ottoman agricultural sector. More specifically it examines its production as a monopoly on the Aegean island of Sakız (Chios). The production of mastic on the island is traceable from the period of the ancient Greeks forward. Throughout history it was used in the making of perfume, as something that was chewed for pleasure and at the same time in the production of alcholic beverages. In particular it was a valuable and highly esteemed commodity throughout Europe and the Eastern Mediterranean basin. Following the island's incorporation into the Ottoman polity, its mastic production was reorganized. However, the special status of its mastic producing villages (located on the southeastern section of the island) remained unchanged, and they continued to enjoy a monopoly over its production and distribution. This status was not only maintained but strictly controlled by imperial regulations.
Arkeoloji ve Sanat Dergisi, Sayı:174, Eylül-Aralık 2023, ss.137-156., 2023
Bu çalışmada, İstanbul, Kartal İlçesi, Yakacık-Çarşı Mahallesi’nde bulunan bazı Osmanlı Dönemi yapıları ile Yalı (Ali Haydar Bey) Hamamı ele alınmaktadır. Buradaki tarihi eserler doğrudan sanat veya mimarlık tarihi alanında bir çalışmanın konusu edilmemiştir. Bu çalışmanın merkezinde Yalı (Ali Haydar Bey) Hamamı olmakla birlikte, bölgedeki Osmanlı Dönemi eserlerine kısaca değinme gereği duyulmuştur. Gerek hamam gerekse bölgedeki bazı yapılar hakkında arşiv belgeleri üzerinden yapılan araştırmada, yapıların banileri, inşa ve tamir bilgilerine dair yeni verilere ulaşılmıştır. Bu çalışma ile Yakacık Merkez Camisi’nin, 19. yüzyılın ilk yarısı içinde, Kili Nazırı Hacı Mustafa Ağa tarafından yeniden yaptırıldığı anlaşılmıştır. Hacı Kahya Çeşmesi 2 olarak bilinen ve yayınlarda bu şekilde anlatılan eserin kitabesine göre H. 1174 (M. 1760-61) tarihli olduğu ve banisinin Hacı İsmail olduğu tespit edilmiştir. Yine birçok yayında yer almayan, bir yayında ise Hamam Sokağı Çeşmesi olarak geçen eserin kitabesine göre H. 1329 (M. 1911) tarihli ve Muhammed Emin’in hayratı olduğu ortaya çıkarılmıştır. Ulaşılan bir arşiv belgesinde Yalı Hamamı’nın Dahiliye Nezareti Evrak Müdürü Ali Haydar Bey’in tasarrufunda olduğu anlaşılmış, ulaşılan diğer bilgi ve belgeler ile yerinde yapılan incelemelerle eserin 19. yüzyılın ikinci yarısında 1893 tarihinden önce inşa edilmiş olduğu sonucuna varılmıştır. Bu çalışmayla ortaya çıkan bir diğer önemli sonuç ise, Yakacık üzerine daha kapsamlı, özellikle köşklere/konutlara yönelik tespit, belgeleme ve tanıtma çalışmaların yapılması gerektiğidir. Abstract In this study, some Ottoman period buildings and the Yalı (Ali Haydar Bey) Bath located in Yakacık Çarşı District, Kartal District, Istanbul are discussed. The historical artifacts here are not directly the subject of a study in the field of art or architectural history. Although the Yalı (Ali Haydar Bey) Bath is at the center of this study, it was felt necessary to briefly mention the Ottoman Period works in the region. In the research conducted through archive documents about both the bathhouse and some buildings in the region, new findings were obtained regarding the patrons of the buildings, construction and repair information. With this study, it was understood that Yakacık Central Mosque was rebuilt by Kili Minister Hacı Mustafa Ağa in the first half of the 19th century. It has been determined that the work, known as Hacı Kahya Fountain 2 and described in this way in publications, is dated A.H. 1174 (A.D. 1760-61) according to its inscription and its patron is Hacı İsmail. According to the inscription of the work, which was not included in many publications and was mentioned as Hamam Street Fountain in one publication, it was revealed that it was dated A.H. 1329 (A.D. 1911) and was a charity work of Muhammed Emin. In an archive document obtained, it was understood that the Yalı Bath was under the control of Ali Haydar Bey, the Document Manager of the Ministry of Internal Affairs. Based on other information and documents obtained and on-site examinations, it was concluded that the work was built in the second half of the 19th century, before 1893. Another important conclusion that has emerged with this study is that more comprehensive detection, documentation and promotion studies should be carried out on Yakacik, especially for mansions /residences.
Sakız Adası’nda Osmanlı Dönemi Bir Türk-İslam Eseri: Mecidiye Camisi, 2024
Mecidiye Camisi, bugün Sakız Adası'nda hayatta kalan önemli kültürel yapılardan bir tanesidir. Bu eser 1848 yılında dönemin hükümdarı Sultan Abdülmecit'in (1839-1861) isteği ve emri doğrultusunda yapılmış ve uzun süre adanın Müslüman cemaatine hizmet vermiştir. Cami büyük bir deprem yaşamasına ve zaman içinde yıpranmasına rağmen yapılan tamir ve onarım faaliyetleri ile ayakta kalmayı başarmıştır. Cami kampüs biçiminde tasarlanmış olup kampüsün içinde çeşme ve muvakkithane ile bir tane kütüphane bulunmaktadır. Caminin mimarı ise bir Türk'tür. Mecidiye Camisi, gerek inşa biçimi ve gerekse kullanılan süsleme ve bezemeler yönünden klasik Türk-İslam mimarinin bütün özelliklerini taşımaktadır. Ayrıca bir tane de vakfa sahiptir. Vakfın mağaza ve dükkân ile çeşitli gayrimenkulleri bulunmaktadır. Bu çalışmada, Mecidiye Camisi üzerinden Türk-İslam kültürünün bazı öğelerine ve bunların işlevlerine ışık tutmak amaçlanmıştır.
Anadolu Mecmuası, 2024
Turks and Greeks are two separate peoples who have shared the same geography in many places throughout history. These people lived together for centuries in Anatolia, Rumelia, the Sea of the Islands and many islands in the Mediterranean during the Ottoman period. While trade and other economic activities connected these societies, the exchange of words between Turkish and Greek added a cultural dimension to this relationship and strengthened this bond. Although there were clear boundaries between them in terms of both religion and ethnicity, these boundaries did not constitute insurmountable obstacles for the two communities. Therefore, they were able to use the same market place, share the same streets and squares and live in the same neighborhoods. In the climate of tolerance and understanding provided to them by the Turks, who were the owners of the state, the Greeks had the opportunity to protect and develop their true identity, while in return they obeyed the state for many centuries, especially in Chios. Although there were occasional minor problems in the harmony between these two communities after the 1821 Greek Rebellion, this situation continued until the beginning of the 20th century. This model of harmony between the Turks and Greeks on the island of Chios, which lasted for 347 years, contains important clues regarding the solution of regional problems in terms of today.
Sakız Adası’nda Osmanlı Dönemi Bir Türk-İslam Eseri: Mecidiye Camisi, 2024
Mecidiye Camisi, bugün Sakız Adası'nda hayatta kalan önemli kültürel yapılardan bir tanesidir. Bu eser 1848 yılında dönemin hükümdarı Sultan Abdülmecit'in (1839-1861) isteği ve emri doğrultusunda yapılmış ve uzun süre adanın Müslüman cemaatine hizmet vermiştir. Cami büyük bir deprem yaşamasına ve zaman içinde yıpranmasına rağmen yapılan tamir ve onarım faaliyetleri ile ayakta kalmayı başarmıştır. Cami kampüs biçiminde tasarlanmış olup kampüsün içinde çeşme ve muvakkithane ile bir tane kütüphane bulunmaktadır. Caminin mimarı ise bir Türk'tür. Mecidiye Camisi, gerek inşa biçimi ve gerekse kullanılan süsleme ve bezemeler yönünden klasik Türk-İslam mimarinin bütün özelliklerini taşımaktadır. Ayrıca bir tane de vakfa sahiptir. Vakfın mağaza ve dükkân ile çeşitli gayrimenkulleri bulunmaktadır. Bu çalışmada, Mecidiye Camisi üzerinden Türk-İslam kültürünün bazı öğelerine ve bunların işlevlerine ışık tutmak amaçlanmıştır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Amasya İlahiyat Dergisi, 2024
MACARİSTAN KÖKENLİ BİR KAPTANIDERYA GAZİ PİYALE PAŞA VE SAKIZ ADASI’NDAKİ VAKIF ESERLERİ, 2024
Akdeniz Üniversitesi arkeoloji bolümü lisans öğrencileri/ fanzin, 2019
Osmanlı İstanbulu VII: VII. Uluslararası Osmanlı İstanbulu Sempozyumu Bildirileri, 3-5 Mayıs 2019, İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi, 2021
İslam Ansiklopedisi, 2009
İlahiyat Yayınları, Ankara, 2019
Akademik tarih ve düşünce dergisi, 2014
16. Uluslararası Türk Sanatları Kongresi/16th International Congress of Turkish Art, 2023
Tarih Dergisi Turkish Journal of History, 2020
25. ULUSLARARASI ORTA ÇAĞ VE TÜRK DÖNEMİ KAZILARI VE SANAT TARİHİ ARAŞTIRMALARI SEMPOZYUMU 14-16 EKİM/OCTOBER KONYA 2021, 2021
İslam sanat, tarih, edebiyat ve musikisi dergisi, 2018
Toplum bilimleri dergisi, 2023