Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2022, Journal Of History School
…
16 pages
1 file
İçinde yaşadığımız çağı anlayabilmek ve geleceği inşa edebilmek için geçmişe dair arkeolojik belge ve buluntular oldukça önemlidir. Bu bağlam ile kazıları uzun yıllar devam eden ve hala gizemini korumakta olan arkeolojik alanlar günümüz sanat ve bilim alanlarının ilgilendiği konular arasında yer almaktadır. Bu açıdan değerlendirildiğinde bir neolitik dönem yerleşkesi olarak Çatalhöyük günümüz sanatçılarına ilham veren önemli bir kültür noktasıdır. Yerleşik yaşama geçişin en önemli temsil alanlarından biri olarak sosyal yaşantının değişim ve dönüşümlerini öğrenebildiğimiz Çatalhöyük kazılarında ortaya çıkan duvar resimleri, figürünler ve mimari yapılar aracılığı ile dikkatimizi çekmektedir. Bu bağlamda araştırma kapsamında; Çatalhöyük'ten esinle eserlerini üreten Fatma Gasımov Karaaslan, Naile Çevik, Hasan Kıran, Zeliha Kayahan ve Ferit Cihat Sertkaya'nın özgün çalışmaları incelenerek analiz edilmiştir. Her biri farklı teknik ve alanlarda üretimlerini sürdüren bu sanatçıların geçmişe ait izleri günümüz sanatı ile hangi şekillerde ve düşünceler ile birleştirdiği noktası bu çalışmanın ana kapsamını oluşturmaktadır. Araştırmanın ikinci bölümünde ise sanatçı Barış Bozok'un Çatalhöyük'ten aldığı ilham ile ortaya koyduğu sanat eserlerine odaklanır. Bu eserlerin kavramsal alt yapısına ve tekniğine dair bilgilerin paylaşıldığı araştırma, kültürel aktarımın sanat aracılığı ile ne şekilde gerçekleştirebileceğine dair bir örneklem de sunmaktadır. Araştırmada nitel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Kavramsal çerçeve doküman analizi ile oluşturulduktan sonra sanatçı eser incelemeleri, betimsel analiz tekniği ile değerlendirilmiş ve sonuca ulaşılmıştır.
2020
Sanat Terapisi, Sanatla Terapi, Sanat ve Terapi diye adlandirilan alan Avrupa ve Amerika’da 1940’li yillarda ortaya cikan alternatif tip yontemlerinden de kabul edilen alan, Ulkemizde 2000’li yillarda ortaya cikmaya baslamistir. Turkiye’ de 2012 yilinda dernek ve akademik atolye calismalarina baslanmistir. Sanat ve Terapi kendi icinde alt basliklara ayrilir. Dans, resim, edebiyat, tiyatro gibi cok cesitli uygulama alanlarina sahiptir. Sanat terapisinde tedavi, iyilesme ayni zamanda Şamanik ve ilkel toplumlarda, halk inanislarinda ve gunumuz sosyal hayatinda oldukca sik kullanilmaktadir. Bu baglamda zentangle, mandala, doodle ve pouring atolyeleri yapilan grup ve bireysel sanat uygulamalari ile sanat terapisinde yeni bir repertuar sunmaktadir. Antik kentler, kulturel verilerin disinda toplumun estetik zevkleri ve ilgileri hakkinda da bilgi vermektedir. Antik kentlerin mistik ortaminda gecmisle enerjik bir bag kurup farkinda olmadan terapotik bir surec yasariz. Bu calismada Karabuk il...
ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR …, 2010
Antik dönemde ortaya konulan mermer yontu ve bronz döküm heykellerin bir çoğu günümüze ulaşamamıştır. Bronz heykeller erititip başka alanlarda kullanılmış olduğundan bir çok bronz heykelin varlığını o dönemin yazarı Pilinus'un kitaplarından bilmekteyiz. Antik Grek mermer yontularının ise s'avaşlar ve depremler sonucu kırılıp döküldüğü bir çoğunun kireç ocaklarında eritHip kullanıldığı da bilinmektedir. Roma imparatorluğunun savaşlar sonucu Grek heykellerini yağma edip Roma'da toplaması sonucu Greidi usta yontucular bu ülkeye getirilerek halktan gelen yoğun talep üzerime kopyalama işlemine başlanmıştır. Bu kopyalamalar bize orijinal yontular hakkında ipuçları vermektedir. Bu çalışma; heykel sanatındaki kopya ve antik kopyalar hakkında sanatçılara ışık tutacağı kanısıyla ortaya konulmuştur. G. Lippold'a göre kopya; "Bir eserin orijinal bütünlüğü veya tel< tek hatlanyla yeniden üretilmesi gereken taklididir." Bir esericı bütünüyle yeniden üretilmesi o kadar önemli değildir; saç lü)eleri gibi çok zor kopyalananayrmtılarıda tek tek kopyalanabilir. Lippold, ister gerçekten hisseden sanatçı olsun, ister mermerci (taşçı), bu şekilde çalışan kişileri. kopyacı olarak adlandırmaktadır.i Birçok eserin aynı orijinalin kopyaları gibi birbirleriyle tıpatıp benzeştiğini ve bu tür eşerlerin taklit o~arak nitelendirildiğıini söyleyen Lippold, tal{litte, orijinaııe kopya arasında bütün yönleriyle benzerlik olduğunu, bir başka kopyalama şekli olan tekrarlamada ise bütün hatların tamamen aynı olmadığını, bIrçok durumda, bütün taklit ve tekrarlamaların, belirli bir orijinalden esinlendilder,ini vurgulamaktadır. l Lippold, orijinalden, yalnızca eski dönemlerin, yani l<las1k ve Hellen döneminin eserlerinin anlaşılmaması gerektiğini, aksine, Roma Dönemi yapıtlarının da kesinlikle bu kategoriye girdiğini; bir yapıta, çol< önemli bir sanatçı tarafından yaratılması ölçüt alınarak orijinal dendiğini ve çok kopyası yapıldığı vurgulandığında ise "şaheser" olarak betimlendiğini belirtmektedir. J Örneğin, AntikÇağ'da ün'lü bir heykeltraş olan Polyklet'in Diskobios heykelinin Torlonia Müzesi'nde•, Basel'de National Müzesi'nde', Roma "At<ıcurk Ülll\o't~rsi(€~ı, Güzel S<o.nadar f<ıkmrf'~ı. H~~yl{d BöHimt. 8<ı.şk"'lır. llipold, G Kopeiıı und ıırnbıldlnge:n. Griechıscher s.tt'.wen, 191-3_ Anlik çag 5Ml",IÇIS,1 ya d.,:ı, taş uslası bir ligUru L<l}d ak{.'\nıkc~n mutloı1ka küçül(bir model rNlkec Yd a III model kulli'Il'Hna,ktadır.~unu y<\parken bir ;ınl",mdoi\. kopya t:..'Y1emilıi dc gCfçekl("'!(jrır\ekredif.5~ı. 2Upold. G.. a..g.e. Kopya bir e5erden tekrar kopya yapıldığında. orjina! eserden ram.:\men uz.aklı\ŞIIAc.:ığlnddll kopyrıııın orijin.:ıJe benzeriiSi de azalauuttr. s.3 3UI>old. G.• a.g.e.. '.3. Krelke"bom, O.
Sobider Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Sciences, 2019
Özet: Sanat, tasarım ve mimari birbirinden ayrı düşünülemeyen bir bütün halindedir. Bu bütünün her parçası birbiriyle ilişkili olduğu gibi birbiri içinde yer almakta ve etkileşmektedir. Mekan kavramına disiplinler arası yaklaşım çerçevesinde farklı anlamlar yüklenmiş ve sanatsal üretimin merkezi haline gelmiştir. Mekanın sanat ile olan ilişkisi onu içinde barındırmasının yanı sıra onunla bütünleşmesidir. Artık mekan sanatın sadece ögesi değil, bir parçası olmakta, hatta kendisi bir sanat eserine dönüşmektedir. Bu bağlamda mekan tasarımının bir eser olma özelliği ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada amaç, mekan-yapıt ilişkisini değil, mekanın bir yapıta dönüştürülmesini aktarmak, mekanın ögesi olarak çağdaş sanata değinmektir. İzleyici-yapıt deneyimini mekan ile bütünleştiren ve mekanın bir ögesi haline gelen örneklere yer verilerek literatüre katkı sağlamak hedeflenmektedir. Abstract: Art, design, and architecture are a whole that is not considered separate. Each part of this whole is interrelated, interconnected and interacting with each other. Within this scope, the interdisciplinary approach to the concept of space, different meanings have been assigned and space becomes the center of artistic production. The relationship of the space and the art become integrated with it besides holding it inside. Now, space is not only the element of art, but a part of it, and it is transformed into a work of art. In this context, becoming an artwork feature of the space design comes to exist. The purpose of this study is to convey the transformation of the space to artwork, not a space-work relationship, but to refer to contemporary art as the element of the space. It is aimed to give examples about audience-art work experience that integrated with space and became an element of the space and to contribute to the literature. Bu çalışma, 18-20.04.2019 tarihleri arasında Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi'nde gerçekleşen, 6. Uluslararası Güzel Sanatlar Sempozyumunda bildiri olarak sunulmuştur.
Güzel Sanatlar Enstitüsü dergisi, 2021
Bu makale bilimsel etik ve kurallara uygun hazırlanmış ve intihal incelemesinden geçirilmiştir. Etik kurul onayı gerektirmemektedir.
E-journal of New World Sciences Academy
The areas where people can be together and make cultural/social exchanges are defined as public spaces. The concept of public space has gained meaning with the emergence of the urban element. Within the process, public spaces, that shaped from the individual to the society and have gained new meanings as a result of the social, cultural and economic differences, are perhaps the most important component of the spaces that are effective in the formation of urban identity. Withing the scope of this study; artist readings will be made specific to; Alexander Calder's production of large scale sculpture covering the space which is one of the contemporary art practices in the public spaces that are defined as living spaces specially in the city; The enormous architectural design of the Vito Acconci/Acconci Workshop on Mur Island; The famous building design of Frank Gehry and Vlado Milunic; Large scale ceramic practices of Carlo Zauli; The street paintings turning into almost living organisms of Banksy; Glass sculptures/laying ups of Luebtow; Practices made with mixed materials by Sol Lewitt and Light feasts of Brian Eno.
i'nden mezun oldu. Mimarlar Odası'nda bilim ve teknoloji konuları ile mimar ve mühendislerin toplumsal konumlan üzerine araştırmalar yürüttü, çeşitli makalelerin yanı sıra Fordizmin ve Mühendisin Dönüşümü adlı kitabı yazdı. 1980'den sonra Ankara Çağdaş Sahne Kültür Merkezi'ni yönetti ve burada 500 Yıllık Bilmece programı çerçevesinde sanat tarihi, edebiyat ve müzikle ilgili etkinlikler düzenledi. 1984'te Galeri Nev'in kuruluşuna katıldı. Bu zamandan başlayarak Galeri'nin Ankara'daki sergilerini düzenledi ve ara larında Resme Bahan Yazılar, Arslan-Deft erler ve Tiraje-Zamanlann Hafı za sı'nın da bulunduğu yüzü aşkın Galeri Nev yayınının editörlüğünü yaptı.
2019
H alkin bir arada olabilecegi ve kulturel/sosyal paylasimlarda bulunabilecekleri alanlar kamusal alanlar olarak nitelendirilir. Kamusal alan kavrami kent unsurunun ortaya cikisiyla anlam kazanmistir. Bu anlam Sanayi Devrimi’nin sosyal, ekonomik ve kulturel bir yansimasi olarak kentlesme olgusuna da yeni degerler kazandirmistir. Surec icerisinde sosyal, kulturel ve ekonomik farkliliklarin sonucunda kentlerde, bireyden topluma sekillenen ve yeni anlamlar kazanan kamusal alanlar, kentsel kimligin olusmasinda etkin olan mekânlarin belki de en onemli bilesenidir. Bu calisma kapsaminda; ozellikle kente dair yasam alanlari olarak nitelenen kamusal mekânlarda yer alan cagdas sanat uygulamalarindan Alexander Calder’in mekâni kaplayan buyuk boyutlu heykel uretimi; Vito Acconci/Acconci Atolyesi’nin Mur Adasi’ndaki devasa mimari tasarimi; Frank Gehry ve Vlado Milunic’in unlu bina tasarimi; arlo Zauli’nin buyuk olcekli seramik uygulamalari; Banksy’nin neredeyse yasayan bir organizmaya donusen so...
Tykhe Sanat ve Tasarım Dergisi
Canlı yaşamının sürdürülebilmesi için beslenme gereklilik arz eder. Bahsi geçen beslenme faaliyeti ilk başlarda sadece zorunlu bir ihtiyacın karşılanmasıyken günümüzde gelinen noktada yeterli ve dengeli beslenme, lezzet ve sunum faktörleri de büyük önem kazanmıştır. Kaynaklar incelendiğinde, eski çağlarda göçebe yaşam tarzına sahip insanoğlunun beslenme ihtiyacını toplayıcılık ve avcılık ile karşıladığı görülmektedir. Göçebe yaşamdan yerleşik hayata geçilmesiyle insanoğlu ilk üretim faaliyetlerine başlamıştır. Ateşle birlikte besinleri pişirmeyi öğrenen insanoğlunun hayatının önemli bir kısmı, ocak ve sofra etrafında şekillenmeye başlamıştır. Geçmişten günümüze pişmiş toprak kaplar ise, beslenme serüveninde insanoğlunun kullandığı en temel malzemelerden biri olmuştur. Katı ve sıvı besinlerin pişirilmesi, saklanması ve servisinde büyük önem taşıyan ilgili malzeme, form çeşitliliğinin yanı sıra zengin astar-sır ve farklı bünye seçenekleriyle mutfak kültüründe önemli bir rol oynamaktad...
KAMUSAL ALAN BAĞLAMINDA KENTSEL MEKÂNLARDA ÇAĞDAŞ SANAT YANSIMALARI ÖZ Halkın bir arada olabileceği ve kültürel/sosyal paylaşımlarda bulunabilecekleri alanlar kamusal alanlar olarak nitelendirilir. Kamusal alan kavramı kent unsurunun ortaya çıkışıyla anlam kazanmıştır. Bu anlam Sanayi Devrimi'nin sosyal, ekonomik ve kültürel bir yansıması olarak kentleşme olgusuna da yeni değerler kazandırmıştır. Süreç içerisinde sosyal, kültürel ve ekonomik farklılıkların sonucunda kentlerde, bireyden topluma şekillenen ve yeni anlamlar kazanan kamusal alanlar, kentsel kimliğin oluşmasında etkin olan mekânların belki de en önemli bileşenidir. Bu çalışma kapsamında; özellikle kente dair yaşam alanları olarak nitelenen kamusal mekânlarda yer alan çağdaş sanat uygulamalarından Alexander Calder'in mekânı kaplayan büyük boyutlu heykel üretimi; Vito Acconci/Acconci Atölyesi'nin Mur Adası'ndaki devasa mimari tasarımı; Frank Gehry ve Vlado Milunic'in ünlü bina tasarımı; arlo Zauli'nin büyük ölçekli seramik uygulamaları; Banksy'nin neredeyse yaşayan bir organizmaya dönüşen sokak resimleri; John Luebtow'un cam heykelleri/yerleştirmeleri; Sol Lewitt'in karışık malzemeler ile yaptığı uygulamaları ve Brian Eno'nun ışık şölenleri özelinde sanatçı okumaları yapılacaktır. Anahtar Kelimeler: Kent, Kamusal Alan, Mekân, Toplum, Çağdaş Sanat REFLECTIONS FROM CONTEMPORARY ART IN URBAN SPACES AS PUBLIC SPACE ABSTRACT The areas where people can be together and make cultural/social exchanges are defined as public spaces. The concept of public space has gained meaning with the emergence of the urban element. Within the process, public spaces, that shaped from the individual to the society and have gained new meanings as a result of the social, cultural and economic differences, are perhaps the most important component of the spaces that are effective in the formation of urban identity. Withing the scope of this study; artist readings will be made specific to; Alexander Calder's production of large scale sculpture covering the space which is one of the contemporary art practices in the public spaces that are defined as living spaces specially in the city; The enormous architectural design of the Vito Acconci/Acconci Workshop on Mur Island; The famous building design of Frank Gehry and Vlado Milunic; Large scale ceramic practices of Carlo Zauli; The street paintings turning into almost living organisms of Banksy; Glass sculptures/laying ups of Luebtow; Practices made with mixed materials by Sol Lewitt and Light feasts of Brian Eno.
Sanat ve Tasarım Dergisi, 2017
Sanatın kendine özgü doğasının özne, nesne, teknik, mekan, kurum, tekrar, beğeni, estetik vb. dinamiklerinden biri de kuşkusuz "atölye"dir. Atölyenin 13.yy.'dan günümüze, sanatçıların üretim sürecinde hem maddi, hem de manevi değeri yüksek bir yere sahip olduğu söylenebilir. Zamanın şartlarına göre kendini sürekli dönüştüren, yenileyen ve günümüze kadar uzanan bir olgu olan atölyenin izlerini yansıtmayı hedefleyen bu yazı, aynı zamanda atölyeye alternatif hamleler olarak da okunabilecek "saha çalışması"nın da hem antropolojik boyutlarını, hem de tarihsel pozisyonunu irdelemeyi hedeflemektedir. Bu bağlamda hem atölyenin serüvenini, hem de "saha çalışması"nın olası koşullarını ve yöntemlerini tartışmaya açarak alternatif üretme metotlarını inceleyebilir, hem de günümüzde sanatçıların tercih ettikleri yeni alan ve anlam arayışlarını bu metotlar üzerinden değerlendirebiliriz.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Disiplinlerarası Çağdaş Sanat Yazıları / kitap bölümü, 2024
Sanat Dergisi, 2020
Kaygı. Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi, 2018
JOURNAL OF ARTS, 2019
VI. ULUSLARARASI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖĞRENCİ KONGRESİ TUDOK 2021, 2021
Hacettepe Üniversitesi Sanat Yazıları, 2022
Journal of History School, 2020
Tarih Okulu Dergisi (TOD), 2020
Modernite Bağlamında Zaman-Mekân ve Kent, 2013
Journal of International Social Research, 2019
Tykhe : Sanat ve tasarım dergisi, 2023
e-Makalat Mezhep Araştırmaları Dergisi, 2021
the Journal of Academic Social Sciences, 2018
Journal of Awareness, 2019
e-Journal of New World Sciences Academy, 2021