Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2019, Türkiye Jeoloji Bülteni / Geological Bulletin of Turkey
Son yıllarda açık maden işletme sahalarında haritacılık işlemleri, gerek maliyet gerek zaman gerekse iş güvenliği açısından avantajlı olan İnsansız Hava Araçları (İHA) kullanılarak gerçekleştirilmektedir. İHA ile zorlu arazi şartlarında kolay, hızlı, yüksek hassasiyetli ve ekonomik ölçümler yapılabilmektedir. Bu çalışmada, açık işletmelerde İHA tabanlı haritalama uygulamalarının avantajları açıklanmıştır. Bu kapsamda, İHA fotogrametrisiyle üretilen ortofoto haritalar, Sayısal Yükseklik Modelleri (SYM), dekapaj ve üretim miktarı hesapları, stok ve döküm hacmi tespiti ve deformasyon ölçüm çalışmaları sunulmuştur.
Türkiye Jeoloji Bülteni, 2019
Son yıllarda açık maden işletme sahalarında haritacılık işlemleri, gerek maliyet gerek zaman gerekse iş güvenliği açısından avantajlı olan İnsansız Hava Araçları (İHA) kullanılarak gerçekleştirilmektedir. İHA ile zorlu arazi şartlarında kolay, hızlı, yüksek hassasiyetli ve ekonomik ölçümler yapılabilmektedir. Bu çalışmada, açık işletmelerde İHA tabanlı haritalama uygulamalarının avantajları açıklanmıştır. Bu kapsamda, İHA fotogrametrisiyle üretilen ortofoto haritalar, Sayısal Yükseklik Modelleri (SYM), dekapaj ve üretim miktarı hesapları, stok ve döküm hacmi tespiti ve deformasyon ölçüm çalışmaları sunulmuştur. In recent years, mapping operations in open-pit mines are made by using Unmanned Aerial Vehicles (UAV) having the advantages of cost, time and occupational safety. Using UAVs, easy, fast, high sensitive and economic measurements can be done in difficult field conditions. The advantages of UAV based mapping applications in open-pit mines are explained in this study. Within this scope, orthophoto maps produced by UAV, digital elevation models (DEM), amount of stripping and production calculations, stock and dumping volume determinations and deformation measurement studies are presented.
Balıkesir Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Günümüzde boyutu hızla küçülen ve özellikleri artan kamera, batarya ve küresel konumlama sistemleri sayesinde insansız hava araçları (İHA) ve modern fotogrametrik metotları kullanan görsel işleme yazılımları hızla gelişmektedir. İHA destekli görsel işleme yazılımları endüstrinin birçok alanında kendine yer bulmuş ve madencilik alanında da, süregelen klasik metotları geliştirmeye başlamıştır. Özellikle maden sahalarının geniş alanlar kaplaması, ölçümlerinin uzun zaman alması ve maliyetli olması, İHA'lar ile birlikte fotogrametrik görsel işleme yazılılarının kullanımını ihtiyaç haline getirmektedir. Hazırlanan çalışma, örnek bir maden sahasında gerçekleşen hacim, alan ve kabarma faktörü gibi, özellikle açık işletme madenciliğinde planlama ve hesaplamalarda kullanılan bazı verilerin, İHA kullanımı ile hızlı ve güvenilir bir biçimde eldesini konu almaktadır. Çalışma sonucunda, ele alınan sahada klasik metotlarla yapılan hesaplamaları ile İHA'lar ile elde edilen verilerin, uyumlu ve birbirlerine oldukça yakın değerler verdiği saptanmış ve sonuçlar yorumlanmıştır.
Günümüzde fotogrametri ve uzaktan algılama, gelişen teknolojilerle birlikte pek çok alanda yapılan haritacılık uygulamalarında vazgeçilmez yöntemler haline gelmiştir. Kullanılan görüntüleme sistemleri ve taşıyıcı platformların hızlı gelişimi, yapılacak uygulamalardaki kaliteyi arttırmaya yetmiştir. Bunun yanında, teknolojik olanaklar kadar önemli olan bu olanakları etkin şekilde kullanabilme fikri ortaya çıkmıştır. Madencilik endüstrisinde yapılan haritacılık uygulamalarında karşılaşılan zorluk ve tehlikeler bu teknolojinin sektörde kullanılmasını akıllara getirmiştir. Son yıllarda, İnsansız Hava Araçlarına (İHA) monte edilen video ve fotogrametrik görüntüleme cihazları ile madencilik endüstrisinde haritacılık işlemleri gerçekleştirilmektedir. Gelişen teknolojik yöntemlerin maden haritacılığı, stok hacim hesabı, kaza alan planı, 3B harita, tasman izleme gibi uygulamaları, geleneksel yöntemlere göre daha güvenli hale getirdiği görülmektedir. Bu çalışmada İHA'ların madencilik çalışmalarına benzer arazi içerikli bir uygulamada kullanımını irdeleyerek madencilik uygulamasına katkılarının araştırılması amaçlanmıştır. ABSTRACT: Nowadays, photogrammetry and remote sensing have become indispensable methods in surveying applications with developing technologies. Rapid development of the current imaging systems and carrier platforms has been sufficient to increase quality of the applications. Besides, the idea of effectively usage of these opportunities is as important as technological opportunities have emanated. Complications and hazards encountered in Mine Surveying applications have led to using this technology in mining industry. In recent years, surveying applications in mining industry can be realized with Unmanned Aerial Vehicles (UAV) mounted with video and photogrammetric record devices. It is seen that usage of emerging technological methods for such as mine surveying, stockpile volume calculation, accident site planning, 3D mapping, subsidence monitoring etc. is more secure than the traditional methods. In this study, it is aimed to investigate the contribution of UAVs to mining activities in a test site that has similar properties with a real mining area.
IOHS EXPO International Occupational Health And Safety Congress And Fair, 2018
Ülkemizde, hızla büyüme gösteren inşaat sektörü ve bunun yanı sıra birçok sektörde açık alanda çalışma süresi hızla artmaktadır. Soğuk hava dalgaları nispeten daha çok önemsenmekte ve önlem ya da iş durdurma kararları alınabilmektedir. Ancak, hem gündelik hayatta, hem de iş yaşantısında sıcak havanın hem sağlık hem de performans üzerindeki etkileri görmezden gelinmektedir. Aşırı sıcak havalarda yapılan çalışmalar sırasıyla ısıl stres, sıcak yorgunluğu, ısı krampları ve güneş çarpması gibi sağlık sorunlarına yol açabilmekte ve gerekli tıbbi müdahaleler yapılmazsa ölümlere neden olabilmektedir. Bu çalışmada ısı indeksi kullanılarak tehlike sınıflarına bağlı olarak, iş güvenliği uzmanları, iş yeri hekimleri ya da şantiye şefleri gibi sevk ve idare yetkisine sahip kişilere sıcak hava dalgasının etkili olduğu günlerde nasıl bir çalışma program oluşturacakları yönünde önerilerde bulunulmuştur. Isı indeksi, ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Teşkilatı (NOAA) tarafından yayınlanmış ve sıcaklık-nem bağlamında termal koşulların tehlikelilik derecesini belirleyen bir tablodur. Tablo, dikkat, aşırı dikkat, tehlike ve aşırı tehlike olarak dört sınıf sunmaktadır. Sıcaklığın bağıl nem artışıyla birlikte ısı indeksinin farklı sınıflara girecek şekilde artırdığı görülmektedir. 31 C’lik bir sıcaklık ve bağıl nem % 45 iken ısı indeksi dikkat sınıfına girerken, bağıl nem aynı sıcaklıkta % 75 değerine ulaştığında Isı indeksi 39 değerine ulaşarak aşırı dikkat sınıfına ve bağıl nem % 95 gibi oldukçayüksek bir değere çıktığında ısı indeksi değeri 42’ye yükselerek tehlike sınıfına girmektedir. Bu durumda sıcaklık aynı kalsa bile özellikle nem oranı yüksek bölgelerde, dikkat sınıfına giren halsizlik ve sinirlilik durumundan, tehlike sınıfında olan termal şok ve güneş çarpması gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açacaktır. Sonuç: Aşırı sıcak hava dalgaları nedeniyle hem çalışan hem de vatandaşlar hayatını kaybedebilmektedir. Isı indeksinin iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına eklenerek, çalışılmaması gereken termal koşullar belirlenmelidir. Aşırı tehlikeli durumlarda işçilere çalışmaktan kaçınma hakkı tanınmalıdır. Yine indeks içinde tanımlanan her bir durum için vardiya değişikliği, çalışma süresinin azaltılması, molaların arttırılması, duş imkânlarının arttırılması, dezavantajlı gruplardaki personelin dinlendirilmesi gibi yöntemlerin uygulanması muhtemel önlemler olarak tartışılmalıdır.
ICT Enerji Dergisi, 2015
2000’li yılların başından itibaren hızla yayılan ve askeri alanda her geçen yıl daha fazla olgunlaşan İHA sistemleri, sivil ve ticari maksatlı uygulamalar için maliyet etkin çözümler sunmaya başlamıştır. İnsanlı hava platformlarına, uydulara ve/veya çeşitli yer sistemlerine göre daha etkin, ekonomik, güvenilir ve emniyetli çözümler elde edilmesine bağlı olarak İHA sistemlerinin uygulama alanları genişlemektedir. İHA uygulamalarının en hızlı ve en yaygın şekilde görüleceği alanların başında, askeri güvenlikten sonra enerji sektörünün geleceği tahmin edilmektedir. 21. yüzyılın ilk yarısında enerji sektöründeki İHA uygulamalarının temel olarak üç ana grupta görüleceği değerlendirilmektedir. “Enerji kaynaklarının tespiti ve enerji üretimi”, “enerji güvenliği” ve “enerji tesislerinin kurulumu ve idamesi” alanlarında özellikle son beş yıl içinde görülmeye başlanan İHA uygulamalarının, orta ve uzun vadede sürekli artması beklenmektedir. Enerji üretimi, enerji güvenliği ve enerji verimliliği alanlarındaki etkin, ekonomik, güvenilir ve emniyetli çözümler sunan İHA sistemleri, enerji sektörüne farklı bakış açıları getirmektedir.
Millî Güvenlik ve Askerî Bilimler Akademik Dergisi, 2014
21. yüzyılın ilk yarısındaki belirsizlik ve bilinmeyen odaklı güvenlik ortamında küresel iklim değişikliği, doğal ve insan kaynaklı afetler, su sorunu, enerji sorunu, gıda sorunu, nüfus artışı, göç ve gelir dağılımı dengesizliği gibi hususların potansiyel risk sahaları olması beklenmektedir. Muhtemel tehlikelere yönelik risklerin kontrol edilmesi amacıyla gerçekleştirilecek uygulamalar kapsamında, dünya genelinde her yıl daha fazla kullanım örnekleri görülmekte olan İnsansız Hava Aracı (İHA) sistemleri, uygun çözümler sunabilme imkânına sahiptir. İHA sistemleri 2000'li yılların başından itibaren hızla yayılmış, sistemlerin sayısı ve çeşitleri artarken paralel olarak kabiliyetleri de oldukça gelişmiş ve askerî güvenlik ortamına yeni bir anlayış getirmiştir. Uluslararası Sivil Havacılık Organizasyonu (ICAO), ABD ve Avrupa Birliği liderliğinde yürütülen çalışmalar sonucunda, hâlihazırda her geçen gün daha fazla sayıda görülmekte olan sivil ve ticari İHA uygulamalarının 2020'li yıllarda oldukça yaygınlaşacağı öngörülmektedir.
CAMRY 2 Ⅰ:T-TPS'in Hedeflediği Şirket Görüntüsü ・T-TPS uygulayan şirketlerde kaizen aktiviteleri neticesinde tüm şirket çalışanlarının becerileri ve isteklerinin artması neticesinde şirketin iş sonuçları gelişir(üretkenlik, kalite, karlılık) İş ortamındaki problemleri düzenli olarak tespit edip iyileştirebilen insan kaynağından çokça bulunması sayesinde sonuç alınır. ・Şirketin insana bağlı kazancı =Σ(İşçi+yönetici )×(çalışanın becerisi)×(hevesi arttırmaya yönelik kararlılık) ・ Şirketin öz varlığı = Şirketin beşeri sonuçları + varlık-borçlar ・İyi şirket nedir? ・Kaizenin sınırı yoktur sürekli devam eder ・Kaizenlerin sürekli birikmesiyle mali iyileşmeler ölçülebilir hale gelir ・Kârın sürekliliğiyle şirket devamlı gelişir 2
ÖZET Günümüzde birçok meslek disiplini hızlı, hassas ve detaylı üretilen haritalara ve bu haritalardan üretilen verilere ihtiyaç duymaktadır. Bu ihtiyaç, uzaktan algılama ve fotogrametrik algılayıcı sistemler kullanılarak başarılı bir şekilde elde edilmektedir. Gelişen teknoloji ile beraber son zamanlarda, yeni bir algılayıcı platform olan insansız hava araçları (İHA), fotogrametri ve uzaktan algılama amacıyla kendisine birçok kullanım alanı bulmuştur. Bu araçlar, özellikle küçük alanları içeren çalışmalarda hızlı, hassas, düşük maliyetli ve tekrarlı ölçü elde etme özelliklerinden dolayı, arkeoloji ve kültürel mirasın belgelenmesi, büyük ölçekli harita yapımı, tarımsal uygulamalar ve afet yönetimi gibi birçok alanda kullanılmaya başlanmıştır. Bu çalışmada insansız hava araçlarının fotogrametri ve uzaktan algılama amaçlı kullanım olanakları incelenmiştir. Bu kapsamda bu araçların hangi alanlarda kullanıldığı, veri toplama ve üretimi yöntemleri anlatılmıştır. Ayrıca gelecekte insansız hava araçlarının kullanım alanları ile ilgili beklentiler sunulmuştur. ABSTRACT UNMANNED AERIAL VEHICLES USAGE AREAS AND FUTURE EXPECTATIONS Nowadays many professional disciplines require fast, accurate and detailed maps, and require the data which are produced from these maps. These require can successfully achieve by remote sensing and using photogrammetric sensor systems. In recent times, along with the developing technology, a new sensor platform unmanned aerial vehicles (UAV) has found many usage area in photogrammetry and remote sensing. These vehicles has been used in many areas such as archeology and documentation of cultural heritage, large-scale maps, agricultural practices, disaster management and especially in small area studies, due to properties to obtain fast, accurate, low-cost and repetitive measurements. In this study; unmanned aerial vehicles usage possibilities were investigated in photogrammetry and remote sensing. In this context, usage areas of these vehicles, data acquisition and data production methods are described. In addition, expectations about the future usage areas of unmanned aerial vehicles are presented. 1. GİRİŞ Günümüzde birçok alanda, uzaktan algılama ve fotogrametri teknikleri ile üretilen veriler kullanılmaktadır. Gelişen teknolojilerle birlikte uzaktan algılama, fotogrametrik algılayıcılar ve taşıma platformları hızlı bir şekilde değişmekte ve gelişmektedir. Helikopter, uçak ve uydular gibi birçok taşıyıcı platform amaçlarına uygun olarak yeryüzüne ait görüntülerin elde edilmesi için başarılı bir şekilde kullanılmaktadır. Ancak küçük alanlar söz konusu olduğunda bu tür insanlı taşıyıcı platformlar ve uydular ile veri toplamada bazı sorunlar ile karşılaşılmaktadır. Bu sorunları şu şekilde sıralamak mümkün olmaktadır (Zongjian, L., 2008; Eisenbeiss, H., 2009). Uydular ve uçaklar yüksek fırlatma ve uçuş maliyetine sahiptir. Bundan dolayı bu araçlardan elde edilen görüntü ve fotoğraflar çok pahalıdır. Uydular çalışma alanı üzerinden sınırlı sayıda, belirli gün ve saatlerde geçmekte, istenildiği zaman tekrarlı uçuş yaptırılamamaktadır. Bundan dolayı istenildiği zaman anlık veri elde etme imkanı olmamaktadır. Benzer şekilde uçaklar ancak belirlenen bir zamanda sınırlı sayıda uçuş yapabilmekte, aynı alanın tekrarlı uçuşu çok büyük maliyetleri ortaya çıkarmaktadır. Hava koşulları, uydu ve uçakların görüntü alabilmesi için çok önemlidir. Özellikle bulutlu havalarda uydulardan ve uçaklardan elde edilen görüntüler küçük alanlarda büyük sıkıntılar ortaya çıkarmaktadır.
Gömülü sığ (0-70 m. arası derinlikteki) madenlerin haritalanmasında yüksek çözünürlüklü yeraltı verisi alınmasına olanak sağlayan Yeraltı Radarı (GPR) teknolojisi, madenlerin derinlik, geometri, sınır ve istenildiğinde hacimlerinin hesaplanmasında standart bir jeofizik yöntem haline gelmektedir. Gerek ülkemizde gerekse dünyada gerçekleştirilen çok sayıda çalışmada, yeraltı madenlerinin haritalanmasında GPR yönteminin metamorfik, magmatik ve sedimanter ortamlarda yüksek oranda başarılı sonuçlar verdiği kanıtlanmıştır. Bu makalede GPR’ın krom ve kömür madenlerinin ayrıntılı haritalanmasındaki kullanımı Türkiye’den örneklerle anlatılmaktadır.
Öz İlerleyen teknolojik gelişmelere paralel olarak İnsansız Hava Aracı (İHA) sistemlerinin kullanım sahası her geçen gün artmaktadır. Sadece savunma sektöründe değil sivil alanda da İHA kullanımına olan ilgi ve talep çoğalmıştır. Ancak yapısal olarak insanlı hava araçlarından farklı olmaları sebebiyle İHA'ların kullanımında çeşitli problemlerle karşılaşılmaktadır. Sonuç olarak İHA sistemlerinin hukuki bir zeminde kullanımına yönelik tartışmalar doğmaya başlamış ve hukuki açıdan bir sorunsalın varlığı ortaya çıkmıştır. Bu bağlamda makalede, İHA'lara ilişkin henüz tam olarak oluşmamış olan kapsayıcı hukuki düzenlemelerin bir an önce sonuçlandırılmasına ihtiyaç olduğu savunulmaktadır. Çalışmanın amacı sivil maksatlı İHA kullanımı tartışmalarını hukuki bağlamda irdelemektir. Bunun için öncelikle İHA sisteminin ne olduğundan bahsedilerek İHA kullanımının hukuki sorunsalı tartışılacaktır. Akabinde uluslararası ve ulusal hukuki düzenlemelerin kapsamı incelenecek ve son olarak da sınırlı ölçekte sivil İHA kullanımına yönelik uygulanabilirliği olası düzenleyici bir konsept önerisinde bulunulacaktır.
Istanbul University - DergiPark, 2021
Özet Covid-19, küresel işgücü piyasalarının zayıf noktalarını açığa çıkarmaktadır. Her ölçekteki madencilik şirketi, pandemi sürecinde işçileri evde kalmaya zorlamakta, faaliyetlerini radikal bir şekilde yavaşlatmakta hatta kimi madencilik şirketi ise faaliyetini sonlandırmaktadır. Yeni teknolojiler ve internet bağlantısı birçok sektördeki çalışanın uzaktan çalışmasına izin verirken, bu seçenek tüm ekonomik sektörler veya şirketler için geçerli değildir. Ulusal karantina kısıtlamaları yürürlüğe girdikçe madencilik operasyonlarının azalması nedeniyle işçiler madenlerde ve madencilik süreçlerinde geçici olarak işten çıkarılmaktadır. İster büyük ölçekli ister küçük ölçekli olsun madencilik şirketleri ülkenin milli gelirine önemli ölçüde katkı sağlamaktadır. Bu nedenle pandemi ile mücadelede madencilik şirketlerinin çıkış yolu arayışı devam etmektedir. Bu çalışmada, yeraltı maden işletmelerinde pandemi sürecini maden şirketlerinin ve işçilerinin en az zararla atlatması ve Covid-19 hastalığından korunmaları içi bir hibrit risk yöntemi önerilmiştir. Bu yöntem endüstriyel faaliyetlerde en çok tercih edilen ve kullanılan kontrol listesi yöntemi ve Fine Kinney risk metodunun entegrasyonuna dayanmaktadır. Bu yöntemlerin oluşturulması ve risklerin tespit edilmesi, tehlikelerin belirlenmesi ve çözüm önerilerinin sunulması konusunda yeraltı maden işçilerinden yönetim ekibine, iş güvenliği uzmanından işyeri hekimine kadar çok katılımlı bir ekip oluşturulmuştur. Covid-19'un yeraltı madencilik faaliyetleri üzerindeki etkisi hibrit risk yöntemi sonuçları ve oluşturulan güçlü ve deneyimli ekip sayesinde daha iyi analiz edilmiş ve ortaya çıkarılmıştır. Toplam 30 adet kontrol listesi maddesi ve 1 adet yüksek, 9 adet belirgin risk, 7 adet orta dereceli risk ve 1 adet çok hafif risk tespit edilmiştir. Alına önlemler ve gerekli tedbirler sonucunda söz konusu riskler azaltılmıştır ve Covid-19'la mücadelede işveren ve işçilere tavsiyelerde bulunulmuştur.
International Journal of Innovative Engineering Applications
Maden sahalarında yerinde hacim ve kazı sonrası kabarma faktörünü doğru bir şekilde belirlemek için bir çözüm bulmak, sektördeki zorluklardan biridir. Bu değerler yükleyici kova büyüklüğü seçiminden ekipman kapasitelerinin belirlenmesine, pasa döküm ve cevher stok alanlarının boyutlandırılmasına kadar birçok mühendislik hesaplamalarında gerekli ve önemli parametrelerdir. Bu çalışmada, madencilik faaliyetlerinin detaylı planlanması ve projelendirilmesinde birçok hesaplamada değişken olarak kullanılan yerinde hacim, birim hacim ağırlık ve kabarma faktörünün İHA fotogrametrisiyle belirlenmesi yeni bir yaklaşım olarak sunulmuştur.
Akıllı ulaşım sistemleri ve uygulamaları dergisi, 2022
Teknolojik gelişmelerle birlikte son dönemlerde insansız hava araçları (İHA) alanında önemli gelişmeler ve uygulamalar yaşanmaktadır. Özellikle askeri alanda çok fazla kullanılan İHA'ların ticari hayata adaptasyonu hızlı bir şekilde gerçekleşmektedir. Askeri gözetim ve izleme, telekomünikasyon, sağlık ve kurtarma operasyonları gibi çeşitli uygulamalarda büyük başarılar elde etmeye yardımcı olan İHA'lar dronelar aracılığıyla lojistik operasyonlarda da aktif rol almaya başlamışlardır. E-ticaretin günlük yaşama çok fazla entegre olması lojistik operasyonlarda yenilikçi çözümlere duyulan ihtiyacı da arttırmıştır. Bu kapsamda işletmeler müşteri taleplerine kesintisiz ve hızlı cevap verebilmek için drone taşımacılığını tercih etmeye başlamışlardır. Drone taşımacılığıyla birlikte erişimin zor olduğu, trafik sıkışıklığının yoğun olduğu ve henüz altyapı eksikliklerin tamamlanmadığı lokasyonlara da sevkiyat gerçekleştirilme imkânı doğmuştur. İlgili literatür incelendiğinde, son yıllarda uygulanan bu taşımacılık faaliyetinin incelenmesine yönelik çalışmaların kısıtlı olduğu görülmektedir. Bu çalışmada drone taşımacılığı ile ilgili kavramsal çerçeve anlatılarak, lojistik işletmelerindeki kullanımı uygulamalarıyla birlikte ele alınmıştır. Keşfedici bu araştırma aracılığıyla literatürdeki eksikliklerin giderilmesi hedeflenmiştir. Bu çalışma akademisyenler için drone taşımacılığının sektöre olan yansımalarını gösterirken, uygulamacılar için ise bir vizyon belirlemeyi amaçlamaktadır. Araştırma sonucunda drone taşımacılığının henüz yeni geliştirilen bir süreç olmasına rağmen lojistik işletmelerinde ve operasyonlarında kullanımının hızla arttığı ve yakın gelecekte de önemini arttıracağı tespit edilmiştir.
İHA Destekli İKA, 2019
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Mühendislik Fakültesi Bitirme Projesi (Hediye Yağmur ÇİFTÇİ-Berkan BOSTANCI)
Bu bildiri heyelanların izlenmesinde insansız hava araçlarından (İHA) elde edilen yüksek çözünürlüklü verilerin kullanılmasında yöntem ve metotların araştırılmasını kapsamaktadır. İHA’lar ile elde edilen yüksek çözünürlüklü verilerin deformasyon analizleri kullanılarak heyelanların hareketlerinin izlenmesini, boyutlarını ve hacimsel olarak hareket eden kütle karakteristiğini ortaya çıkarılmasındaki araştırmalarda kullanılmaktadır. Bu çalışmada Konya, Taşkent ilçesinde bir bölgede meydana gelen heyelan alanındaki araştırmalar yer almaktadır.
Sondaj verilerinin işlenmesi, katı model, blok model oluşturulması ve rezerv hesaplama işlemleri için NETPRO/Mine yazılımı kullanılacaktır. 2.1 Sondaj Verilerinin Değerlendirilmesi Altın cevherinin tespit edilmesi ve özelliklerinin saptanması amacıyla 21021.27 m uzunluğunda 78 adet sondaj çalışması yapılmıştır. Sondajlardan elde edilen verilerde bu bölgede kuvars, kireçtaşı, granit ve andezit gibi formasyonlar tespit edilmiştir. Sondaj verileri Çizelge 2.1'de, NETPRO/Mine üzerinde elde edilen sondaj görünümü ise Şekil 2.1'de verilmiştir.
2016
Bu calisma Silopi (Harbul-Uc Kardesler) asfaltit filonunun Micromine Madencilik tasarim programi kullanilarak yatirimlarin ekonomikligini belirleyen projelendirmeyi ve bunun isiginda acik isletme uretim yontemi ile sahanin modellenmesini icermektedir. Projelendirme asamasinda gunumuzde gelismekte olan paket programlarin uc boyutlu modellemedeki basarisi, yatirimlarin daha dogru yapilmasi, uygun uretim yontemlerinin uygulanmasi asamasinda risklerin minimize edilmesi daha kolay hale gelmistir
İnsansız Hava Aracı (İHA) sistemi; temel olarak yer kontrol istasyonu (YKİ) hava aracından (HA) oluşmaktadır. YKİ’de bulunan bilgisayar içinde koşan YKİ yazılımı sayesinde Yer Veri Terminali (YVT) aracılığıyla HA ile kablosuz iletişim sağlanır. HA’nda bulunan Hava Veri Terminali (HVT) aracılığıyla alınan komutlar Uçuş Kontrol Sistemine (UKS) ve Görev Kontrol Bilgisayarına (GKB) aktararılarak otonom uçuş gerçekleştirilir. YKİ’de bulunan RC kumanda ile İHA, UKS devrede olmadan elle uzaktan komutalı olarak kullanılabilir. Ayrıca, ihtiyaca yönelik olarak HA’na yerleştirilmiş olan faydalı yüklerin (FY) kontrolü ve FY verilerin değerlendirmesi de YKİ üzerinden yapılmaktadır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.