Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
Kazancı Hakemli Hukuk Dergisi
…
36 pages
1 file
Çalışmada genel olarak hukuk devletinden bahsedilerek, bireyin hukuki güvenliği ve bunu gerçekleştirebilmek için gerekli olan ilkeler ele alınacaktır. Ayrıca çalışma içerisinde teorik bilgilerin yanında konuyla ilgili mahkeme kararlarına da yer verilecektir.
Çalışmamız, hukuki güvenlik ve hukuki belirlilik ilkelerinin hukuk devleti ile ilişkisini açıklamakta ve bu ilkelerin alt ilkelerinden; hukuki öngörülebilirlik, hukuki istikrar, kazanılmış haklara saygı, haklı beklentinin korunması, geçmişe etki yasağı ve idari faaliyetlerin belirliliği ilkelerini incelemektedir. / Our study explains the relationship between the principles of legal security and legal certainty and the state of law and examines the sub-principles of these principles which is legal predictability, legal stability, respect for vested interests, protection of justified expectations, prohibition of influence to the past, and certainty of administrative activities.
2022
Genel kanaate göre devlet, güvenlik ihtiyacının karşılanması için ortaya çıkan bir yapıdır. Bu bakımdan “güvenliğin tesisi” devletlerin ortaya çıktığı dönem itibarıyla günümüze kadar vazgeçemediği ve bugünden sonra da vazgeçmesinin mümkün olmadığı temel varlık gerekçelerinden bir tanesidir. Sınırlandırılmayan her türlü güç gibi, güvenlik alanında sahip olunan güç de amacının dışına çıkma potansiyeli taşır. Bu bakımdan güvenliğin tesisi için ortaya çıkan devlet, bizatihi güvenlik tehdidi olabilmektedir. Bu tehdidin bertaraf edilmesi için güvenlik olgusunun tahdidi kesin bir şarttır. Modern devlet anlayışı sonrası insan hakkı mücadeleleri çerçevesinde gelişen ve günümüzde anayasa ve hukukun üstün kurallarıyla kendisini bağlı sayan devleti ifade eden “hukuk devleti”, ilkesel olarak, güvenliği tesis ederken devletin eylem ve işlemlerinin sınırlarının da belirlenmesine hizmet eder. Devletlerin hukuk devleti olması vesilesiyle kişiler temel hak ve özgürlüklerini kullanabilir, kişilerin hak ve özgürlükleri gelişip güçlenebilir. Güvenlik hususunda olduğu gibi, temel hak ve özgürlüklerin de sınırlandırılmaması durumunda amacı dışına çıkma potansiyeli taşıdığını ifade etmek gerekir. Haliyle, hukuk devletinin kişi hak ve özgürlüklerine sınırsız bir alan açmadığı net bir şekilde ifade edilebilir. İşte bu noktada güvenliğin sınırlandırılması hukuk devletine, hukuk devleti ilkesi çerçevesinde kişi haklarının sınırlandırılması da güvenliğe hizmet eder. Yukarıdaki ifadelerden hareketle; 2020 yılında çıkarılan “Farklı Açılımlarla İnsan Hakları ve Güvenlik” kitabından sonra serinin ikinci kitabı olarak ortaya çıkan elinizdeki “Farklı Açılımlarla Hukuk Devleti ve Güvenlik” adlı bu çalışma; güvenlik yönetimi, kamu yönetimi, hukuk temel alanlarının kesişiminde yer almakta olup güvenlik ve hukuk devleti arasındaki ahenge dikkat çeken bölümlerden oluşmaktadır. Bu ahenk hem öğreti boyutuna yer veren hem de güncel gelişmeler (toplumsal olaylar, kanuni düzenlemeler, idari eylem ve işlemler, yargı kararları) çerçevesinde değerlendirme yapan bölümlerle sağlanmaktadır. Netice itibarıyla; alanında uzman olan akademisyen ve hukukçuların katkı sunduğu çalışmada yer alan bölümler, güncel gelişmeler ışığında, güvenlik yönetimi çalışmalarını hukuk devleti ilkesi perspektifinde değerlendirmekte ve bu yolla bilim dünyasına fayda sağlamayı amaçlamaktadır. Bu vesileyle birbirinden değerli olan her bir bölümü kaleme alan yazarlarımıza, bölümlerin değerlendirilmesi sürecinde hakemlik yapan değerli hocalarımıza ve Adalet Yayınevi’ne teşekkürü bir borç biliriz. Tüm okuyuculara eserin fayda sağlaması ümidiyle...
İNSANI YENİDEN DÜŞÜNMEK: Modern Düşüncede Temel Tartışmalar, 2019
Bu çalışmada, ilk olarak, insanın öznesi olduğu hak kavramının ne anlam ifade ettiğinin, nasıl bir niteliğe sahip olduğunun ve hukuk öğretisindeki görüşlerde hakların tasnifinin nasıl yapıldığına ilişkin bir inceleme yapılmıştır. İkinci olarak ise insanın hakkın öznesi/hukuk kişisi olarak nasıl konumlandırıldığı irdelenmeye gayret edilmiştir. Bu bağlamda, tarihsel süreç içinde özellikle modern Batı hukuk düşüncesinde özne, hak öznesi/hukuk kişisi kavramlarının nasıl anlamlandırıldığı sorusuna cevap aranmıştır.
Adalet Yayınevi, 2015
bu eser iki bölümden oluşmaktadir. birinci bölümde, hukuki guvenlik ilkesinin teorik çerçevesi, ikinci bölümde ise pratik çerçevesi ele alinmiştir. teorik bölümde, öncelikle, hukuki guvenlik ilkesine ilişkin lafzi ve kavramsal tartismalar, ilkenin tarihsel ve felsefi arkaplani, adalet ve hukuk devleti ile ilişkisi incelenmiştir. bunun yaninda, hukuki güvenlik ilkesi, belirlilik, istikrar ve ongorulebilirlik seklinde üç alt ilkeye ayrilmistir. bu ayrimlar içerisinde, her üç alt ilkenin kurallar, idari uygulama ve yargisal uygulama acisindan teorik çerçevesi ele alinmistir. teorik kisim içinde son olarak, hukuki güvenlik ilkesinin saglayacagi bireysel otonomi ve ekonomik refah gibi olumlu neticelere yer verilmiştir. ikinci bölümde, hukuki guvenlik ilkesinin pratik görünümü, yasama organi ve anayasa mahkemesi uygulamalari kapsaminda ele alinmiştir. bu kisimda öncelikle, yasama organinin pratiği ideal kural koyma ilkeleri kapsaminda incelenmiştir. burada, türkiye'de çikarilan kanunlardan çeşitli örnekler verilmiştir. bunun yaninda, anayasa mahkemesi uygulamasi iki acidan incelenmiştir. birincisi, mahkemenin hukuki guvenligi nasil ele aldiği, ikincisi mahkemenin kendi kararlarinda hukuki güvenliğe ve onun alt ilkelerine uygun davranip davranmadiğidir. bu bölümde son olarak, anayasa mahkemesinin hukuki güvenlik anlayisi yargisal aktivizm, gerekçelendirme ve yorum yöntemleri açisindan değerlendirilmiştir. Kanunların geçmişe yürümezliği, geriye yürümezliği This thesis consists of two chapters. It is discussed theoretical framework of the principle of legal certainty in the first chapter and the practical framework of this principle in the second chapter. In the theoretical chapter, firstly, it is studied literal and conceptual issues on the principle of legal certainty, its historical and philosophical background, and its relationship between justice and the rule of law. In addition to, the principle of legal certainty is divided three sub-principles in the form of ''clarity'', ''stability'' and ''predictability''. In each of these sub-principles, it is analysed theoretical framwork from the point of rules, administrative and judicial practices. In this theoretical chapter, finally, it is examined positive results which will ensure by the principle of legal certainty such as individiual autonomy and economical proserity. In the second chapter, it is discussed the practical perspective of the principle of legal certainty within the contex of practices of the Legislative Organ and the Constitutional Court. In this chapter, firstly, it is analysed the practices of the Legislative Organ within the contex of the principles of proper law-making (rule making or good legislation). Hereby, several examples are given laws enacted in Turkey. Furthermore, the practices of the Constitutional Court are examined as two perspective. First of them is how the Constitutional Court puts to use the principle of legal certainty, and the other is whether the Court complys with the legal certainty and the its sub-principles in Court own decisions. In this chapter, finally, the legal certainty approach of the Constitutional Court is criticised in the perspective of judicial activism, argumantation and interpretation methods.
Samsun Barosu Kişisel Verilerin Korunması Komisyonu E-Bülten, 2023
2016
ÖZET Takp ekonoms lkes, cra hukukuna hâkm olan lkelerden bbrddr. Bu lke, cra takp prosedüründe sadelğğ, çabukluğu ve ucuzluğu sağlama amacına hhzmet etmekteddr. Takbbn makul sürede, makul gderle ve düzenl bbr şeklde sonuçlandırılması, bbreylern hukuk güvenlklernnn sağlanmasına da katkıda bulunmaktadır. Bu yönüyle takp ekonoms lkes le hukuk güvenlk lkes arasında yakın bbr lşk olduğunu söylemek mümkündür. Zra hukuk güvenlk lkes, hukuk kurallarının belrl, öngörülebblr ve stkrarlı olmasını ve bu çerçevede, breylern tüm şlem ve eylemlernde Devlete güven duymasını; Devletn de gerçekleştrddğ yasal düzenlemelerde breylern güven duygusunu zedeleyc yöntemlerden kaçınmasını gerektrr. Bu nedenle cra takbbnnn her aşamasında her k lkennn de gözetlmes gerekr. Anahtar Kelmeler: İcra hukuku, takp ekonoms lkes, hukuk güvenlk lkes, makul süre, makul gder PERSUANCE ECONOMY WITH REGARD TO THE PRINCIBLE OF LEGAL SECURITY ABSTRACT The prncble of persuance economy s one of prncbles whhch domnate to enforce...
flsf, 2022
Hukuk felsefesinin temel uğraş alanlarından biri, hukuk ve adalet arasındaki ilişkiselliği aydınlatmaktır. Söz konusu ilişkisellik rasyonel ve evrensel bir bakış açısıyla tartışılmaktadır. Bu çerçevede elinizdeki çalışmanın amacı, hukukun, adaletin sağlanmasındaki sorumluluğunu felsefi bir bakış açısıyla incelemektir. Çalışma içinde temel olarak şu problemler ele alınmaktadır: Hukuk ve adalet ilişkisi bağlamında "doğal hukuk", "pozitif hukuk", "şekli adalet" ve "içerikli adalet" kavramlarının analizi. Aynı zamanda "hukukun üstünlüğü" ve "hukuk devleti" gibi söylemlerin adalet bağlamında irdelenmesi. Hukuk devleti ve adil devletin aynı şey olup olmadıklarının serimlenmesi. Demokratik ve liberal devletlerin hukuk sistemlerinde adaletin durumu. Bahsi geçen problemler felsefi metin analizi yöntemiyle ele alınmaktadır. Son tahlilde ise hukuk ile adalet arasındaki uyumsuzluğa ilişkin bazı bulgular ve sorunların giderilmesine yönelik bazı öneriler yer almaktadır.
2020
Hukukun uygulanmasıyla görevli olan yargı makamları, biraz daha ileri giderek henüz yürürlüğe girmemiş olan hukuki düzenlemelerin uygulanmasını da isteyebilir mi? Bir gün yürürlüğe girecek olan herhangi bir yasal düzenlemeye uygun davranmayanlar hakkında ihlal kararı verebilirler mi? Söz konusu düzenlemenin yürürlükte olmadığı bir anda meydana gelen bir fiil dolayısıyla bu fiili gerçekleştiren kişiler, kurumlar veya kuruluşlar yaptırıma tabi tutulabilir mi? O günkü koşullar altında söz konusu düzenleme ile getirilen yükümlülüğü olmayan bir kişiden gerçekten buna uygun davranması beklenebilir mi? Anayasa Mahkemesi, tüm bu soruların cevabının "Evet" olduğunu ifade ettiği bir karar verdi. Peki ama hukuk fakültesinin daha ilk sınıfında "Hukuka Giriş Dersi" kapsamında öğretilen ilke ve kurallara ne oldu? Anayasa Mahkemesi, (Mahkeme) 14 Ekim 2020 tarihli ve 31274 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "E.Ü. Başvurusu" 1 kararıyla (Karar) işverenin henüz yürürlüğe girmemiş olan bir yasal düzenlemeyi uygulaması gerektiğine hükmederek hukukun en temel ilke ve kuralları bakımından ciddi bir biçimde tartışılması gereken bir karar vermiştir. İşverenin iş yerinde gerçekleşen bir tartışma sonrasında bozulan düzen ve aksayan işler karşısında düzeni sağlamak amacıyla çalışanların kullandığı kurumsal e-postaları, iş ile ilgili yaşanan bir tartışma kapsamında 2015 yılında incelemesi, Anayasa Mahkemesi'ne göre 7 Nisan 2016 yılında yürürlüğe giren Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (Kanun) ile getirilen yükümlülüklere aykırı hareket edilmesi anlamına gelmektedir. Burada sorulması gereken kilit soru şudur: Gerçekten işveren daha sonra kendisine böyle bir yükümlülük getirileceğini tahmin edebilir miydi? Ya da daha doğru ve kapsayıcı bir ifadeyle, bir hukuk devletinde kişilerden kâhin olması beklenebilir mi? İşte bu yazıda Anayasa Mahkemesi tarafından verilen söz konusu kararı hukukun genel ilke ve kuralları ile başta Kanun olmak üzere ulusal ve uluslararası anlamda kişisel verilerin korunması mevzuatı kapsamında inceleyerek işverenlerin çalışanların e-postalarını incelemesinin kapsam ve sınırları sorununa ilişkin tespitlerde bulunacağım.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Prof. Dr. Nevzat Toroslu'ya Armağan, 2015
DergiPark (Istanbul University), 2009
Farklı Açılımlarla Hukuk Devleti ve Güvenlik, 2022
GÜNCEL HUKUK DERGİSİ, 2011
Bursa Barosu Dergisi, 2021
Prof. Dr. Zühtü Arslan'a Armağan, 2024
Hacettepe …, 2004
Istanbul Universitesi Hukuk Fakultesi Mecmuası, 2014
Ceza Hukuku Dergisi (CHD), 2019
İNSAN HAKLARI ARAŞTIRMA ve UYGULAMA MERKEZİ ve UNESCO FELSEFE ve İNSAN HAKLARI KÜRSÜSÜ BÜLTENİ