Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2013
…
9 pages
1 file
Photography has partaken in the art with different ways and forms since its invention. Photography which was used as a supplementary material previously put itself in appearance in the art world in post modernism and therefore it strengthened its place in the indispensable elements of the art. During the postmodern era, witness function of an event was not valid anymore. During this era, as the originality of the photographic product was corrupted, the view that the art was only focusing on the repeated activity was dominant. Photograph products show themselves especially with recreation of the reality. Postmodernists use the photograph as the most important tool to translate their expressions. Artists preferred the photograph since it is a new discipline and open to many fields; it is easy to access; it is fast, consumption-oriented and reproductive. Cindy Sherman, Sherrie Levine, Barbara Kruger, Richard Prince are among the artists, who used the photograph as a translation tool in...
Modern fotoğraf üretiminin, sanatsal bir ifade biçimi olarak kabul edilmesi ve sonrasındaki Avangard dönem arasında tarihsel bir çizgi ortaya koymak oldukça zordur. Birbirinin içine girmiş birden çok stilin ve ekolün hakim olduğu bu dönemde sanatçılar, fotoğrafın temel dinamiklerini kullanarak birden çok alanda üretim yapmışlardır. Bu dönemin dinamiklerini, sanatçıların yeni dünya düzenini açıklamak için giriştikleri arayış, sanatın eidndiği eleştirel tavır, yeni anlamlar yaratma çabası ve bunu gerçekleştirmek için yeni ifade biçimleri peşinde koşmaları oluşturmuştur. Fotoğrafın geniş kitleler tarafından gördüğü ilgi, onun teknolojik açıdan hızlı gelişmesine olanak sağlamıştır. Aynı zamanda kültürel birikimin paylaşımında önemli bir yer tuttuğu gibi, çağı yakalayan bir üretim biçimi olması nedeniyle yeni anlamların üretiminde sanatçılara yardımcı olmuştur. Fotoğraf sanatçıları önceleri resim sanatının gramerinden faydalanırken, avangard sanat döneminde kendi özgün değerlerini aramaya çıkmışlardır. Tüm bu ifade ve anlam oluşturma çabası üzerinden fotoğrafın kimlik arayışı sürmüştür. Modernist fotoğraf, iki dünya savaşı arasında devam eden ve kimlik arayışları ile düşünsel açıdan en hareketli dönemdir. Dünyanın içinden geçtiği toplumsal, ekonomik, siyasal durumlar ve bilimsel gelişmelere dayalı olarak devinen sanatsal ifade biçimleri, fotoğraf sanatında etkili olmuştur. Bu aşama ve sonrasının toplumsal ve sanatsal devinimler çerçevesinde incelenmesi, fotoğrafın " çağdaş sanat " alanında aldığı yerin daha kolay anlaşılmasını sağlamaktadır Geçtiğimiz yüzyılın başında fotoğrafın bir sanatsal üretim biçimi olarak ilgi görmesini sağlayan " Yüksek Sanat " dönemini " Resimsel " (Pictorialist) fotoğraf dönemi takip etmiştir. Fotoğrafın kendi temel dinamikleriyle sanat mertebesine ulaşmasında önemli bir yer tutan " Resimsel " ekol, onun kavramsal ve eleştirel bir mekanizmanın içerisinde yer almasından önce, bu mekanizmanın belkemiğini oluşturan " modern sanat " alanında tuttuğu yeri tanımlar. Resimsel akımın öncüsü Alfred Stieglitz, yaptığı çalışmalarla fotoğrafı sanat mertebesine taşıyan bir rol oynar; " Fotoğrafı dökümanter ve teknik sınırlamalardan kurtarmak ve fotoğraf makinesini tıpkı bir ressamın boya, fırça ve tuvalini kullanışı gibi daha izlenimci ve esnek bir araç olarak kullanarak sağlam bir sanatsal ifade biçimi oluşturmak. " sözleri Stieglitz'in fotoğraf sanatı konusundaki niyetlerini en iyi ifade eden sözlerdir. 1 Stieglitz, aynı zamanda kurmuş olduğu " Camera Work " dergisi 1903-1917 yılları arasında üç ayda bir olmak üzere tam 50 sayı yayınlanmıştır. Dergi resimsel fotoğrafa ağırlık vermektedir, fakat fotoğrafın sanatsal değerlerine sahip çıkan özgün eserlere de yer veren geniş bir yelpazeye sahiptir. Dergi görselliğe önem veren kalitesi ile fotoğrafın bir sanat dalı olarak kabul görmesi gayesini bir kez daha vurgular. " Yüksek Sanat " dönemi ve ardından gelen " Pictorialist " dönem, fotoğrafın resim gramerini kullanarak 'Sanat' mertebesine ulaşma çabasını gözler önüne serer. Fotoğrafın çok yönlü kullanımı, onun hem teknik açıdan hızlı ilerlemesine, hem de ifade biçimini hızla geliştirip sanat alanında faaliyet göstermesine yardımcı olmuştur. Fotoğraf sanatı, teknolojik gelişim sürecinde en büyük
Deleted Journal, 2024
Bu makale, Postmodernizm ve Post-truth kavramlarının tarihselliğine ve içeriğine değinerek, 20. ve 21. yüzyıl sanatını şekillendiren fotografik ve sinematografik imgeleri teorik bir boyutta ele almaktadır. Araştırma, fotoğrafın görsel sanatçıların eserlerini ve düşüncelerini nasıl etkilediğini göstermeyi, yazar ve düşünürlerin bu imgeler hakkındaki farklı görüşlerini bir araya getirerek metinlerarası ilişkiler kurmayı amaçlamaktadır. Edinilen bilgilerin ağırlıklı olarak öznelliğinin dikkat çektiği ve fotoğrafı anlamlandırmak için bu öznelliğin getirdiği edebi öykücülüğe dayalı bir dil gereksinimi olduğu gözlemlenmiştir. Bunun aksine sinemanın okunmaktan ziyade görülen bir yapısının oluşu; sinematografik 'formu', 'içerikten' öncelikli kılmıştır. Hakikatin önemsizleşmesi, yalanın meşrulaşması çağdaş fotoğraf ve sinemanın konusunu oluştururken, dijitalleşmenin getirdiği sentetik imgelere estetik açıdan getirilen eleştirel yaklaşımlar ile toplumdaki bir soruna sentetik imgeyle gönderme yapan eserlerin birlikteliği, sanat alanında çoklu bir yapı ortaya koymuştur. Belirtilen dönem ve sürecin çok sesli, girift olmasından dolayı, bu araştırma, okuyucuya daha geniş bir pencereden güncel olaylara ve sanata daha nesnel bakabilmesine katkı sağlayacağı düşünülmüştür.
2011
Bilgi ve haberlerin kesin ve duz bir sekilde verildigi basin endustrisi modernizmi temsil etmekteyken, cevrimici gazete, basili gazetedeki butun haber ve bilgileri icerse bile, karistirip harmanlama egilimiyle postmodern bir nitelik tasimaktadir. Cevrimici gazeteler bilgi vermekten ziyade genel gorunumleriyle ilgilenmektedir. Bunun icin muhabir adlarini on sayfadan cikarmakta, gazetenin spor, haber, sanat gibi butun bilesenlerini yan yana gelecek sekilde yeniden duzenlemekte, haberlerin yanina tiklanabilir reklamlar koymakta, haberin verilme seklini ve manset buyukluklerini gun boyunca degistirmekte, boylece gercekligi simule etmektedir. Cevrimici gazetelerde haberler icerigi uzerinden degil, mansetin parlakligi ve on sayfadaki yeri uzerinden satilacak birer metaya donusmustur. Sunulan parlak paketler, bir gercekdisilik duygusunu, haberin okuyucunun kendi hayatindan uzakta oldugu duygusunu islemektedir. Cevrimici gazetenin sahiciligi yoktur; gun boyunca bilinmeyen sayida insana cesi...
Kültür ve iletişim, 2024
Fotoğrafların anlamları yayımlandıkları veya sergilendikleri mekâna, zamana, sunulma biçimlerine ve ele alındıkları bağlama göre değişebilmektedir. Gerçekliği veya estetiği dönüştürebilme gücüne sahip çok katmanlı bir kavram olarak bağlam, fotoğraf eleştirisinde önemli bir yöntem olarak kullanılmaktadır. Çalışmada bağlam kavramı içsel, orijinal ve dışsal olmak üzere üç alt başlık altında ele alınmıştır. Eleştiri ve teknik eleştiri ayrımlarına değinilen çalışmada içsel bağlamın teknik eleştiriyle olan benzerliklerine dikkat çekilirken fotoğrafı orijinal bağlamda eleştirebilmek için bilginin gerekliliğinin altı çizilmiştir. Postmodern fotoğraf eleştirisiyle ilişkilendirilen dışsal bağlam bölümü ise çalışmanın örneklemi olarak seçilen Napalm Girl (8 Haziran 1972) ve ondan referansla yeniden üretilen işler üzerinden inşa edilmiştir. Literatürde Napalm Girl fotoğrafını farklı bağlamlarda ele alan ve derin analizlere yer veren birçok çalışma bulunmaktadır. Bu metinlerin bazılarında Napalm Girl fotoğrafının yarattığı politik anlamlara yer verildiği bazılarında ise bağlamın yalnızca teknik çözümlemeler ve kişisel yorumlar üzerinden kurgulandığı görülmektedir. Bu noktada çalışmayı benzer çalışmalardan farklılaştırmayı amaçlayan birkaç ayrımdan söz edilebilir. Bu ayrımlardan birincisi, çeşitli sanatçıların Napalm Girl’ü kendine mal ederek ürettikleri görsellerin gönderme yaptığı kapitalizm, kültür, tüketim ve sansür gibi konuların doğrudan fotoğraf eleştirisine dâhil edilmesidir. Bir diğer nokta ise postmodern fotoğraf eleştirisinde dışsal bağlamın yöntem, bilgi ve yorumla olan bütünlüklü ilişkisinin yalnızca teorik olarak değil, aynı zamanda sanatsal pratiklerle de zenginleştirilebileceğinin vurgulanması şeklinde özetlenebilir. Çalışmanın gelecekte çok katmanlı olarak tasarlanacak fotoğraf eleştirilerine küçük de olsa bir katkı sunması hedeflenmektedir.
Ekev Akademi Dergisi, 2015
Despite of Postmodernist Criticism appears as reader centered, it is essentially Structuralist. At the development of "Postmodernist Criticism" the thoughts of "Saussure's-semiotics" and "Derrida'sdeconstruction" are arbiter. Saussure entitles "sign" the combination of sounds or symbols that provides perceiving concepts. He says "signifiant" to the string of audio, text and symbols; "signifié" to the meanings and notions. However Derrida introduces concept named "differance" for draw intention to meaning ties of indicators. He also mentions contrast and dependence of "logocentrisme" and "phonocentrisme". Researcher Structural Postmodernist Criticism which cares to the differences develops its method as stabile hesitations. Postmodernist method pursues hesitations in the text when it wants to mean deep meanings of literary text on the other hand it want to establish new doubts with its critical discourses. It wants to deconstruct the logic center of text which participated its meaning world however it reconstructs the text around the new logic center by a literary and critical discourse. Postmodernist Structural Criticism tries in general to unify in its method text-centered, writer-centered, reader-centered and sociologic criticism that they are four main trends of criticism. That method treats the text collaterally in two steps of criticism. In this method the text are discussed at first stage as "signifiant" and "signifié" at second stage. Critic behaves text and writer-centered at first phase, reader and social environment-centered at second phase. In the first step he analyzes and deconstructs the text at the second reaches to synthesis and reconfigures the text. This type of criticism shows features of anti-article. However the critic attitudes ironically in its language and style. It wants to spread the pleasure of criticism to its readers. In this article we will clarify the Postmodernist Structural Criticism with regard to both its unique aspects and in common with the previous ones.
Emir Bostancı, 2022
Bu derleme çalışmada postmodernizm içerisinde görsel iletişimin önemi ve tüketim toplumundaki araçsallığı sorgulamakta, görsel iletişimin hakikatin önemsizleşmesinde rolü olup olmadığı sorusuna cevap aramaktadır
Iletisim Kuram Ve Arastırma Dergisi, 2013
Günümüzde reklama ilişkin tartışmalardan biri, reklamın sanatsal mı yoksa ticari bir faaliyet mi olduğudur. İnsan tarafından gerçekleştirilip 'artifakt' adı verilen oluşumların sanat eseri sayıldığı gerçeğinden hareketle zaman zaman, reklamın da sanatın bir parçası olduğu tartışmalı bir şekilde düşünülmektedir. Ancak tartışılmaz olarak ifade edilebilecek bir gerçek vardır ki o da topluma ilişkin olguların birbirinden bağımsız düşünülemeyeceğidir. Özellikle matbaanın icadı sonrası dönemde büyük bir gelişim gösteren reklam ürünleri, günümüzde postmodern özellikler göstermektedir. Dolayısıyla bu çalışmanın amacı, reklamın en büyük ivme gösterdiği postmodern dönem sonrası reklam çalışmalarının, postmodern sanat akımlarından ne ölçüde etkilendiğini ortaya çıkarmaktır. Bu amaçla çalışmada, postmodern dönemin özellikleri, postmodern dönem sanat akımları ve bu akımlardan etkilendiği çok açık bir şekilde gözlenebilen reklam örneklerine yer verilecektir.
public.cumhuriyet.edu.tr
Avrupa'da 17. yüzyılda meydana gelen teknolojik birikim ve ekonomik büyüme, toplumları, adına modernleşme denilen kurumsal ve kültürel bir değişim sürecine soktu. Bu olgu, etkileri dünya çapında görülen yeni bir hayat tarzı ve sosyal örgütlenme biçimi meydana getirdi. "Modern" olmak, artık düne ait olmayan ve eskisinden farklı yöntemlerle ele alınması gereken bir dünyada yaşamak demektir. Özellikle İkinci Dünya savaşından sonra ortaya çıkan toplumsal sorunlar ve modernizmin çeşitli sebeplerden dolayı vaatlerini gerçekleştirememesi aydınların bir kısmını yeni arayışlara sürükledi. Sonuçta, modernitenin total felsefesine ve bilimsel bilgi tekeline karşı çoğulculuğu, yerelliği ve özgürleşmeyi ön plana çıkaran postmodern durum ortaya çıktı. Genel çerçevesiyle postmodernizm, modernliğin açmazlarına karşı bir savaşım ve modernleşmeyle bir hesaplaşmadır. Postmodernistlere göre postmodernizm, ileri batı toplumlarının şu an içinde bulunduğu aşamayı, bir bakıma modern sonrası toplumu adlandırır.
Bilim ve Ütopya /sayı(issue): 217
İnsanların doğaları, birbirleriyle ve manevi güçlerle olan ilişkileri, yarattıkları ve içinde yaşadıkları toplum yapıları üzerinde zihinsel çalışma yapabileceğimiz düşüncesi, en az yazılı tarih kadar eskidir. (Wallerstein, Juma, Keller, 2011: 11) Sokrates'in ve onun ardılı olan tüm felsefe geleneklerinin izini sürdüğü "Kendini bil!" buyruğu, insanın temel ihtiyaçlarını karşılama, güvende olma güdülerinin yanı sıra doğal 'merak' dürtüsüyle 'bilmek' için doğaya yönelmesi ile eş zamanlı olarak kendisini de bilme isteğinin açığa çıkışının felsefi bilinç düzeyindeki yansımasıdır. Doğayı 'bilmek', doğal fenomenleri açıklayabilmek uğraşı, çeşitli aşamalardan ve evrimsel süreçlerden geçerek 'Modern Bilim'e ve 19. yüzyılda kendisine tam güven duyulan ve insanlığı bilgiye, ona bağlı olarak refaha ulaştırabilecek yegâne entelektüel uğraş olarak 'hakiki yol gösterici' olma mertebesine ulaştı. Doğa biliminin 19. yüzyılda gösterdiği başarı ve kazandığı güven ile birlikte, 'bilgi' iddiasında bulunacak her etkinliğin izlemesi gereken yöntemin de artık keşfedildiği inancı pekiştirildi. Böylelikle felsefe tarihinde Platon ve Aristoteles'e dek geri götürülebilecek, fakat esas vurgusunu Descartes'la başlayan Modern Felsefe geleneğinde bulan 'yöntemli bilme' anlayışı, bilimde Newton ile başarıya ve olgunluğa ulaştı. Bu doruk noktası ile birlikte, insanı ve onun etkinliklerini sosyal birer fenomen olarak anlama ve açıklama uğraşı da felsefeden ayrımlaşarak, Newton'un yönteminde izlemesi gereken 'bilimsel' yolu bulduğu sonucuna vardı. Bu sonucu geniş çaplı olarak değerlendiren Auguste
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık (KDY), 2021
The Journal of Academic Social Science Studies
Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2020
PsikeSinema Dergisi 49. sayısında yayımlanmıştır.
international journal of turkish literature culture education, 2014
Journal of International Social Research, 2018
The Journal of Academic Social Science Studies
Meriç uluslararası sosyal ve stratejik araştırmalar dergisi, 2022