Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2011
Bu arastirmanin amaci; ergenlerin okul turu, sinif duzeyi, cinsiyet, yas, mesleki olgunluk, ana-baba tutumlari ve mesleki kisilik tipinin calisma anlayisini yordayip yordamadigini belirlemektir. Arastirmanin calisma grubu, 1402 ogrenciden (804 kiz, 598 erkek) olusmustur. Arastirmada elde edilen veriler standart regresyon analizi ile degerlendirilmistir. Arastirmanin sonucunda calisma anlayisinin ve calisma anlayisi oz belirlemenin en onemli yordayicisi mesleki olgunluk olarak; calisma anlayisi yasami devam ettirme-gucun en onemli yordayici ise koruyucu-istekci ana baba tutumu olarak saptanmistir. Sinif duzeyi, otoriter ana baba tutumu, gercekci ve geleneksel mesleki kisilik tipinin, calisma anlayisi, calisma anlayisi yasami devam ettirme-guc ve calisma anlayisi oz belirlemenin yordanmasinda katkisi bulunmamistir
Florence Nightingale Hemşirelik Dergisi, 2016
Bu araştırma, ergenlerin yeme davranışyla ilgili görüşlerinin belirlenebilmesi amacı ile niteliksel araştırma yöntemlerinden fenomonolojik yöntem kullanılarak gerçekleştirildi. Yöntem: Araştırmanın örneklemini, İstanbul'da bir lise de öğrenim görmekte olan ve amaçlı örneklem yöntemi ile seçilen 13 kız, 12 erkek toplam 25 öğrenci oluşturdu. Veriler, odak grup görüşmesi ile toplandı. Verilerin toplanmasında kişisel bilgi formu ve yarı yapılandırılmış soru formu kullanıldı. Verilerin değerlendirilmesi, tümevarım içerik analizi ile yapıldı. Bulgular: Çalışma sonucunda ergenlerin yeme davranışı ile ilgili görüşleri "dengeli-dengesiz" ikili teması ve "farkındalık" teması olarak belirlendi. Ergenler daha çok karbonhidrat ve yağ oranı yüksek besinleri fazla tükettiklerini; protein grubu besinlerin ise sağlık için daha yararlı olduğunu belirttiler. Ayrıca ergenlerin çoğu sabahları kahvaltı yapma alışkanlıklarının olmadığını; sınavlardan dolayı gün içinde uzun süre aç kaldıklarını; ailelerin sağlıklı yeme alışkanlığı için baskı uygulamasının, ergenlerle ile ebeveynler arasında çatışmaya neden olduğunu; sağlıklı olmanın toplum tarafından, beğenilmek, kabul görmek olduğunu, kız ergenler fiziksel görünüşün, erkek ergenler egzersiz yapmanın önemli olduğunu belirttiler. Sonuç: Bu araştırma, ergenlerin yeme davranışı ile ilgili görüşlerinin belirlenmesine, kendi bakış açılarını ve deneyimlerini sunmalarına olanak sağladı. Elde edilen bulgular doğrultusunda, okul, aile ve sağlık ekibi arasında iş birliği kurularak, ergenlerin daha sağlıklı yeme alışkanlıklarına yönlendirilmelerinin önemli olduğu vurgulandı.
Sosyal ve Beşeri Bilimler Dergisi, 2011
Ücretli çalışma, genellikle, yetişkin kişiye özgü bir deneyim olarak görülmektedir. Çocuk ve gençler çalışma hayatının dışında görülmekte ve bu dönem yetişkinliğe hazırlanma olarak değerlendirilmektedir. Bu kapsamda çalışma genç için belirlenmiş "hayata hazırlanma" döneminin sonlandırılması olarak değerlendirilmekte ve okuldan işe geçiş gençlerin hayatlarındaki en önemli değişim olarak kabul edilmektedir. Bu çalışmada okuldan işe geçiş deneyiminin üç farklı biçimini; "okurken çalışma", "okulu terk ederek çalışmak zorunda kalma" ve "çeşitli itici ve çekici faktörlerin etkisi ile çalışmayı tercih etme" irdelenecektir. Bu üç farklı boyut incelenirken, gençlerin okuldan-işe geçiş ile ilgili dile getirdikleri güçlükler, çalışma zorunluluğu ve maddi olanakların zayıflığı, eğitim koşullarının yetersizliği ve işgücü piyasasının yeterli sayıda ve mesleki becerilerle uyumlu işler üretememesi konuları ele alınacaktır. Konular ele alınırken cinsiyet, eğitimin niteliği ve niceliği ile yaşanılan yer değişkenleri ayrı ayrı değerlendirilecektir. Çalışma 2009 yılında gerçekleştirilmiş olan "Güneydoğu Anadolu Gençlik" araştırması verilerine dayanmaktadır.
Toplum ve sosyal hizmet, 2013
The aim of this survey is to depict the perception of the adolescents living in orphanage evaluating their parents by means of metaphors. The result of metaphors was applied in order to reach the perception of adolescents regarding their parents. The survey was de-Araştırma Toplum ve Sosyal Hizmet lt ayı 124 signed according to the qualitative research method. Semi-configured interview form was created as a means of data collection and the information about the essential characteristics of the adolescents was achieved by making document analysis. The sample of the survey consists of 39 volunteering adolescents aged between 13 and 20. Data obtained from the research was analyzed under three titles. First one is about how the adolescents define family; second one is about how a family should be, and the third one is about their ideas and thoughts of their perception on parents. As a result of the survey, adolescents answered with positive statements of this question was asked: "What is family?." The function of support mechanism in a family, sharing in the family, the necessity of open communication and unity in a family came into prominence when the question "How should a family/ ideal family be?" is considered. In addition, the question "If you were to define your parents, which metaphors would you use?" was asked. Adolescents' answers focused on mothers' being an "angel" or" a witch" while the perception regarding on fathers focused on their responsibilities by means of such metaphors like "committing violence,"and "being strong-diligent."
DergiPark (Istanbul University), 2015
2019
Bu arastirma, Sokratik yonteme dayali egitim programinin 5-6 yas grubu cocuklarin calisma belleklerine etkisini arastirmak amaciyla yapilmistir. Bu amac dogrultusunda 2017-2018 Egitim ogretim yili Bahar Doneminde Gazi Universitesi Uygulama Anaokulu’na devam eden 5-6 yas grubu 8 kiz ve 7 erkek olmak uzere toplam 15 cocuk, arastirmanin calisma grubunu olusturmustur. Calisma grubuna Sokratik Yonteme dayali bir program hazirlanmis ve bu programa iliskin toplam 20 etkinlik 10 hafta sureyle uygulanmistir. Tek grup ontest-sontest deneysel desen kullanilan arastirmada veri toplama araci olarak “Demografik bilgi formu” ve “Calisma bellegi olcegi” kullanilmistir. Verilerin analizinde Iliskili Orneklemeler icin Tek Faktorlu Anova Testi ve Friedman Testi kullanilmistir. Arastirma sonucunda Sokratik yonteme dayali egitim programinin, cocuklarin sozel kisa sureli bellek, sozel calisma bellegi ve gorsel calisma bellegi puanlarini anlamli bicimde etkiledigi ancak gorsel kisa sureli bellek puanlarin...
Mesleki Sağlık ve Güvenlik Dergisi (MSG), 2004
Yirminci yüzyýlýn ikinci yarýsýndan sonra, endüstrileþmiþ kapitalist toplumlar baþta olmak üzere tüm dünyada, iþletmelerde üretkenliðin önemi vurgulanmaktadýr. Çalýþma hýzýnýn artýþý, vardiyalý ve gece çalýþmasý, tipik olmayan, düzensiz çalýþma artan oranda çalýþma yaþamýna girmektedir. Çalýþma yaþamýndaki bu deðiþimlerin saðlýk ile iliþkisinin incelenmesinde iþ stresi ya da daha kapsamlý adýyla psikososyal etmenler giderek önem kazanmaktadýr. Bu yazýda psikososyal etmenlerin açýklanmasýnda kullanýlan kuramsal modeller, tarihsel süreç de göz önüne alýnarak sunulmuþtur.
DergiPark (Istanbul University), 2022
Sosyal bilimler içerisinde gençlik, çeşitli paradigma, yaklaşım ve değer sisteminin kesiştiği bir alan olmuştur. Gençlik çalışmaları, toplumsal bağlama, zamana ve mekana göre toplumun bütünüyle ilişkisi çerçevesinde gelişen karmaşık ve çok katmanlı bir mirasa sahiptir. Bu makalede gençlik çalışmaları alanındaki tartışma alanları ve ana kavramlar incelenerek konu hakkında genel bir değerlendirme yapılması amaçlanmıştır. Öncelikle temel paradigmalar, farklı teorik ve metodolojik ayrımların anlaşılabilmesi için iki eksen esas alınmıştır. Bu eksenlerden ilki, nesnellik (realizm)-öznellik (nominalizm) ayrımıdır. Bireylerin sosyal dünyayı dışsal reel bir geçeklik olduğu anlayışı ile isimlendirme, kategorilendirme gibi süreçlerle inşa ettiği varsayımı arasındaki teorik ayrımı belirlemektedir. İkinci eksen ise düzen (regülasyon) ve çatışma boyutlarını içermektedir. Gençlerin toplumsal düzenin neresinde konumlandıklarına dair teorik varsayımları ve buna dair çözüm önerilerinin farklılaşmasında rol oynamaktadır. Düzen (regülasyon) teorilerinde, toplumla uyum ve dayanışmanın sağlanması esastır. Toplumsal alanın biçimlenmesinde çatışma unsurunu ön plana çıkaran teorilerde ise gençlik ve gençliğe dair problemler halihazırda var olan toplumsal, kurumsal ve düşünce sistemlerinin bir sonucu olarak ortaya çıkmakta ve sorunların çözülebilmesi için radikal toplumsal dönüşümler gerekmektedir. İkinci olarak, gençlik alanını biçimlendiren alt tartışmalar (doğa /biyoloji-kültür/ yetiştirme, kuşak-sosyal sınıf, yapı-birey, yapı-süreç ve katkı sağlayıcılar-bağımlılılar) gözden geçirilerek gençlik çalışmalarının genel bir çerçevesinin çizilmesi amaçlanmıştır. Son olarak, 19. Yüzyıldan yakın döneme kadar bu alt tartışmalar, gençliğin toplumsal alanda geçirdiği değişimlerle birlikte ele alınmıştır.
2017
Bu calismanin amaci Turkiyede yapilmis ebeveyn catismasinin algilanmasina iliskin yayinlanmis calismalari derlemek ve algilanan ebeveyn catismasinin cocuklar, ergenler ve genc yetiskinler uzerindeki gozlenen etkilerini genel olarak incelemektir. Bu tarama calismasina algilanan ebeveyn catismasinin bagimsiz degisken veya araci degisken olarak ele alindigi ve bir sonuc degisken uzerindeki etkisinin incelendigi, orneklem grubu Turkiyeden olan, 1990 ile 2013 yillari arasinda herhangi bir ulusal ya da uluslararasi bilimsel bir dergide yayinlanan 15 yayin secilmis ve sistematik olarak bir tabloda listelenmistir. Turkiyede yapilmis olan ebeveyn catismasinin algilanmasi calismalarinda en yaygin olarak Cocuklarin Anne-Baba Catismalarini Algilamasi Olcegi (Childrens Perception of Interparental Conflict Scale)-(CPIC) kullanilmistir. Incelenen calismalarda en yaygin kullanilan bagimli degiskenlerin ise, karsi cinsle iliskilere olan etki, kisisel uyum, kaygi duzeyleri, oz denetim ve sosyal basar...
Mühendislik Bilimleri ve Tasarım Dergisi, 2017
Employees working at high storage spaces frequently try to reach high shelves and when reaching to high shelves without a platform is needed sometimes they make climbing movements. In case of reaching, strain occurs in lumbar spine, arm and shoulder muscles. When this action repeats often during the day musculoskeletal disorders (MSD) occur. As a result of intensive use of arm strength at warehouse operations, warehouse injuries can be more risky than warehouse automation systems. This study was conducted in a company that produces wiring harness systems in automotive industry. Ergonomically unsuitable and repeated
Anasay
Bu çalışmanın amacı, yaşlılığın ve çalışma hayatında dezavantajlı bir grup olan yaşlıların karşılaştıkları sorunların incelenmesidir. Dünya’da ve Türkiye’de artan yaşlı nüfus, dikkat çekici oranlara ulaşmaktadır. Aktif nüfusun giderek azalması ve yaşlı nüfusun artması ile çalışma hayatında sorunlar ortaya çıkmaktadır. Yaş almanın getirmiş olduğu fiziksel, zihinsel ve psikolojik değişimler mevcuttur. Bu değişimlerle çalışma hayatındaki konumları değişen yaşlılar, birtakım sıkıntılarla karşılaşmaktadır. Çalışma hayatı sonrasında emekliliğe ayrılmaları sorunları bitirmemektedir. Yaşlı çalışan ve emeklilik ile ilgili politikalar geliştirilmektedir. Sosyal hizmet uygulamaları ile yaşlıların yaşadıkları sorunlar azaltılmaya çalışılmaktadır. Bu çalışmada da yaşlılık, yaşlıların çalışma hayatındaki sorunları, emeklilik ve sosyal hizmet ile ilgili literatür taraması yapılarak bir derleme çalışması yapılmıştır.
2010
In this study, examining the grammar activities in the 5th grade primary education students Turkish lesson exercise books, whether the activities are convenient for the perception of grammar instruction in the Primary Education Turkish Lesson Instruction program and whether they meet the acquisitions specified within the program or not were tried to be determined. The study is a qualitatively descriptive study. Working group of the study is consisted of students exercise books of four separate publishing houses. The data of the study were collected by the method of document inspection. In the study, the method of verification inspection was used in order to provide the reliability. In the 5th grade Primary Education Students Turkish Lesson exercise books, being examined, it was determined that as well as the activities which are configured in complicance with education through implication, as specified in the program, it was determined that there were also activities which are directly given with the title of the subject in contrary to this. Besides, there are no activities in students exercise books related to some grammar acquisitions.
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, 2017
Bu çalışma, Süleyman Demirel Üniversitesi öğrencilerinin çalışma ahlakı ile ilgili duyarlılıklarının demografik değişkenlere ve siyasi kimliklerine göre farklılık gösterip göstermediğini tespit etmeyi amaçlamaktadır. Çalışmada; çalışma ve çalışma ahlakı başlıklarının kavramsal incelemesi, tanımı ile çalışma ve çalışma ahlakı başlıklarının tarihi yönü açıklanarak konunun içeriğine ilişkin bilgilere yer verilmiştir. Çalışma ahlakı ile ilgili yaklaşımlar literatürde yaygın olarak ele alınan yönleriyle araştırılmıştır. Ayrıca çalışma ahlakı ile demografik değişkenler arasındaki ilişki araştırılıp, öğrencilerin çalışma ahlakı ile ilgili duyarlılıklarının siyasi kimliklerine göre farklılık gösterip göstermediği incelenmiştir. Bu araştırmada katılımcıların demografik özellikleri ile çalışma ahlakı faktörleri arasında farklılıklar olduğu, fakat siyasi kimlikleri ile herhangi bir farklılık olmadığı tespit edilmiştir. Çalışmanın evreni, Süleyman Demirel Üniversitesi bünyesindeki dokuz fakülte ve üç meslek yüksekokulundan alınan toplam 930 öğrenciden oluşmaktadır. Çalışmada Singer"in (2000) "Çalışma Ahlakı Ölçeği" kullanılarak SPSS 16.0 ve Lisrel 8.80 programlarından yararlanılmıştır. Analizlerde ise doğrulayıcı faktör analizi, bağımsız t testi ve tek yönlü varyans analizi yöntemleri kullanılmıştır.
TAF Preventive Medicine …, 2006
Televizyonun (TV) çocuklar üzerindeki etkisi güçlüdür. TV çocuklara olumlu mesajlar verebildiği gibi, çocukların zihinsel olarak pasifleşmesine neden olabilmekte ve yaratıcı oyun aktivitelerini engellemektedir. Bu çalışmada, 6-12 yaş grubu çocukların televizyon izleme alışkanlıklarını belirlemek amaçlanmıştır. Kesitsel nitelikteki araştırma, Ankara-Çiğiltepe İlköğretim Okulunun birinci kademesinde okuyan 492 öğrenci arasından, cinsiyet, yaş ve sınıflara göre tabakalı örnekleme yöntemi kullanılarak seçilen 100 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Araştırma kapsamına alınan okul çağı çocuklarının yaş ortalaması 9,1±1,5'tir. Çocukların %43'ünün (n=43) TV izleme sürelerinin günde 3 saatten fazla olduğu, %54'ünün can sıkıntısı, %48'inin ise sevdikleri için televizyon izledikleri belirlenmiştir. Çocukların boş vakitlerini değerlendirmek için yaptıkları aktiviteler incelendiğinde en yüksek oranda çocukların oyun oynama ve spor yapma aktivitelerini yürüttükleri (n=95, %26,1), TV izlemenin ise üçüncü sırada yer aldığı (n=61, %17,3) belirlenmiştir. Bu çalışmada, çocukların çoğunluğunun önerilen sürenin altında TV izlediği, annesi çalışmayan çocukların izleme süresinin daha uzun olduğu ve yaşla birlikte TV izleme süresinin arttığı belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Televizyon izleme, okul çağı ABSTRACT EXAMINATION OF TELEVISION VIEWING HABITS OF SCHOOL AGE CHILDREN Television has powerful effects on children. Howewer TV gives positive messages to children it also can cause children to be inactive and prevent their creative play activities. In this study, it was aimed at to determine the television viewing habits of school age children between 6-12 years old. That Cross-sectional type study has been conducted on 100 students who were selected with stratified randomised sampling method according to sex, age and class among 492 students who were taken education from first step of the Ankara-Çiğiltepe Primary Education School. Mean age of school age children who were involved in study was 9.1±1.5. It was detemined that 43% of children (n=43) were watching TV more than 3 hours a day, 54% of them were watching TV to relieve their boredom and 48% of them were watching TV because they like watching. When the spare time activities of children were examined it was determined that they were spending their time by playing and making sportive activities with the highest rate (n=95, 26.1%), and television viewing was in the third order (n=61, 17.3%). In this study, it was determined that most of the children were watching TV under the offered time, children whose mother were not working were watching TV for longer time, and TV watching time of the children were increasing with increasing age.
Online journal of music sciences, 2023
Bu çalışma yüksek lisans tezinden üretilmiştir. YAYLI ÇALGI EĞİTİMİNDE BİRDEN ÇOK EĞİTİMCİYLE ÇALIŞMANIN ÖĞRENCİLER ÜZERİNDEKİ ETKİSİ ÖZ Bu araştırmada, bireysel yaylı çalgı eğitiminde iki ve üzeri eğitimciyle çalışmış olan öğrencilerin, bu durumdan olumlu ve olumsuz etkilenme düzeyleri ortaya konulmuştur. Yaylı çalgı eğitimi her çalgıda olduğu gibi erken yaşlarda başlanıldığında etkili sonuçlar alınan bir süreçtir. Bu araştırmada büyük yaş gruplarının öğrenim gördüğü eğitim kurumlarındaki öğrencilerin çalgı eğitimi süreçlerinde karşılaştıkları durumlar ele alınmıştır. Araştırmanın örneklemini, Türkiye'nin altı bölgesinden seçilen üniversitelerin Eğitim Fakültesi'nin Müzik Eğitimi Anabilim Dalı'nda öğrenim gören yaylı çalgı öğrencileri oluşturmaktadır. Verilerin elde edilmesinde, araştırmacılar tarafından geliştirilen 22 maddelik anket uygulanmıştır. Bu çalışmada toplanan veriler, nicel veri analizi yöntemleriyle SPSS 20 programıyla analiz edilmiş ve analiz sonuçları yorumlanmıştır. Araştırma sonucunda; öğrencilerin karşılaştıkları olumlu ve olumsuz durumlar, cinsiyet ve çalgı türüne göre istatistiksel olarak anlam taşımamaktadır. Bununla birlikte elde edilen veriler, çalışılan öğretmen sayısına göre değerlendirildiğinde bazı olumlu etkilerin istatistiksel olarak anlam taşımadığı bazı olumsuz etkilerin ise anlamlı olduğu saptanmıştır. Bu olumsuz durumlara; yeni öğretmenlerin çalgı tekniğine müdahale etmesi, gam, etüt ve eser çalışmalarına daha az önem vermesi gösterilebilir. Olumlu durumlar olarak öğrencilerin öğretmenlerine güvendiği ve genel olarak öğretmen ile olumlu iletişim içinde olmalarından dolayı yeni teknik ve beceriler kazandıkları söylenebilir. Bunların yanı sıra öğretmenlerin bazı hatalı uygulamalarından dolayı öğrencilerin birçok problem yaşadıkları saptanmış ve bu sonuçlar ışığında çeşitli öneriler sunulmuştur.
The Journal of Academic Social Resources
Yeşil örgütsel davranışlar çevreyi korumaya yönelik gönüllü davranışlardır. Bu çalışmanın amacı özel güvenlik çalışanlarının kurumsal sürdürülebilirlik politikası çerçevesinde yeşil örgütsel davranışlarını belirlemektir. Araştırmada; Erbaşı (2019a) tarafından geliştirilen çalışanların yeşil örgütsel davranışlarını ölçmeye yönelik "Yeşil Örgütsel Davranış Ölçeği" kullanılmıştır. Bu ölçek iki bölümden oluşmakta olup; ilk bölüm demografik (yaş, cinsiyet, eğitim) özellikleri ikinci bölüm ise ölçeğe dair ifadeleri içermektedir. Elektronik anket yöntemi ile özel güvenlik çalışanlarından oluşan katılımcılara gönderilen anket formunda 5'li Likert ölçeğinden faydalanılmış ve 402 kişiye ulaşılmıştır. Analiz sonuçlarının literatürde kabul edilen geçerlik ve güvenirlik sınırları içerisinde olduğu görülmüştür. Araştırmanın sonuçları çalışanların, yeşil örgütsel davranış duyarlılıklarının yüksek olduğunu göstermektedir. Genel olarak katılımcıların "çevresel duyarlılık", "çevresel katılım", "ekonomik duyarlılık", "yeşil satın alma" ve "teknolojik duyarlılık" boyutlarındaki düzeylerinin yüksek olduğu tespit edilmiştir. Bu araştırma, şirketlerde çalışanların yeşil politikalara yönelik düşüncelerine ve tutumlarına daha fazla dikkat etmelerine yardımcı olacak ve böylece çalışanların işyerinde yeşil davranışlarını etkin bir şekilde teşvik edecek özellikle, kuruluşlarının sürdürülebilirliğe verdiği değer ve öncelik hakkındaki algılarını anlamaya çalışan araştırmacılar ve uygulayıcılar için faydalı olacaktır.
Pamukkale Universitesi Egitim Fakultesi Dergisi, 2003
Bu çalışma, basıncın sıvıların kaynama sıcaklığı üzerine etkisini öğretmede öğretmene rehberlik edecek bir çalışma yaprağı geliştirmek amacıyla yapılmıştır. Çalışmanın başlangıç aşamasında lise seviyesinde toplam 36 öğrenciyle bireysel ve grup mülakatları yürütülerek, basıncın kaynama sıcaklığına etkisiyle ilgili yanılgılar tespit edilmiştir. Yanılgıları gidermek ve etkili kavram öğretimini sağlamak amacıyla konuyla ilgili bir çalışma yaprağı geliştirilmiştir. Materyalin geliştirilmesinde bütünleştirici (constructivist) öğrenme teorisi göz önünde bulundurulmuş ve hazırlama safhasında öğrencilerin basınç-kaynama ilişkisi ile ilgili yanılgıları dikkate alınmıştır. Uygulama, 24 kişilik Lise 2 öğrenci grubu ile birlikte gerçekleştirilmiştir. Uygulama sonunda materyalin değerlendirme bölümündeki sorulara öğrencilerin verdikleri cevaplardan elde edilen bulgular, öğrencilerin sahip olduğu kavram yanılgılarını gidermede ve basınç-kaynama ilişkisini anlamada etkili olduğunu kanıtlamıştır. Elde edilen sonuçlar ışığında, materyalin öğretim sürecinde etkili bir şekilde uygulanabilmesine yönelik bazı önerilerde bulunulmuştur.
Turkish Studies-Educational Sciences, 2019
uğradıklarında kendilerini koruma güdüsüyle savunmacı seslilik davranışı sergiledikleri belirlenmiştir. Hemşirelerin büyük çoğunluğu ses çıkartma kanalları olarak yazılı iletişim ve konuşmayı tercih ettiği, sadece çok az bir kısmın dernek, medya ve örgütlenmeyi kullandığı belirlenmiştir.
Ege üniversitesi hemşirelik fakültesi dergisi, 1998
ÖZET Doğal bir besleme Ģekli olan emzirme, özellikle yaĢamın ilk 4-6 aylık döneminde çok önemli olup, yeterli olduğu sürece anne sütü yerli doğanın geliĢimi için gerekli olan tüm besinleri baĢka hiçbir Ģeye gerek kalınadan karĢılar. Emzirme hamilelikten sonraki doğal besleme Ģekli olmakla birlikte, emzirme tekniğinin anne tarafın dan bebek doğmadan önce öğrenilınesi, emzirrneye doğru baĢlanması ve sürdürülmesi açısından önemlidir. Doğumdan sonra evin dıĢında çalıĢmaya baĢlamak anne sütü vermeye engel olmamalıdır. Birçok anne eınzirıne ve çalıĢma hayatını baĢarıyla birlikte sürdürmektedir. Bebeklerini eınzireeek anneler, çalıĢmaya baĢlamadan önce bebeklerinin bakımı konusunda plan yapmak zorundadırlar. Yapılacak bu plan ve programlar hem anneler hem de bebekler için uygun olmalıdır. Ayrıca iĢ ortamında memelerin boĢaltılması için rahat ve uygun bir yer bulunmalıdır. Eğer böyle bir yer yoksa, idareeilerden var olan boĢ bir yer istenebilir. SUMMARY The breastfeeding is important in the first 4-6 montlis of life and il is most natural and nutritious way to erıcourage baby's development. New born can obtain everything [hat is necessary for iıirn irt optimal levels from breast-rnilk tvithout addition of otherfoocis. Breastfeeding iS natural next step in the contini!ifil thC pregnancy, and it is important be ~Light correctly even before baby is boru. Wh en wom en r etur n ta work ou ts id e th e lıor n e s it e Ca n co nt in ue br eas t feed ing. Man y n ıot h ers com bin e wo rki ng a nd br eas t feedi ng q ui te successfully. When the mothers have decided to contintie breastfeeding, after the!) return to work, t►ey have to ınake pians. Different breasdeeding sehechtles and plans work better jör dil-Jerent rnothers and babies. When a rnother e-vpress breast mak at the work, slıe should fincl a pface that's condbrtable and prfflate. site can't Jitıd ct good place. site Incty ask the personnel director if an ernpty qffice is available.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.