Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2018
…
10 pages
1 file
Portre, kisinin duygularini ifade eden, insanda en karakteristik bolge olan yuzu ele alan bir konudur ve yuzyillardir sanatin en onemli anlatim dillerinden biri olmustur. Bu makale de; geleneksel sanatta da onemli bir konu olan portrenin, iliskisellik ve kamusal alan yaratabilme sorunsalina odaklanmistir. Makalede, kisilerin katilimciya donustugu, etkilesim ve empati ile diyalog kurmaya yonelik, tarihsel ve guncel ifadeler iceren portre calismalari incelenmistir. Sonuc olarak, iliskiler yaratmayi ve diger insanlari icine alarak bir farkindalik yaratmayi amac edinen pek cok ornek oldugu, bu sekilde sanatci-izleyici-sanat iliskisi ekseninde, portre konusunun bir faktor olarak kullanilabildigi ortaya konmustur.
Journal of Awareness, 2019
Kentler, belli bir topluluğun üzerinde yaşamlarını sürdürdüğü mekân olarak tanımlanmasının yanı sıra, toplumların tarihsel sürecinin ve bununla birlikte toplumsal gerçekliğin sonucunda oluşan yerleşik bir kültürün algısal birikimini yansıtmaktadırlar. Kentsel imgelerin oluşumunda, yaşanılan tarihsel süreç, coğrafi yapı, sosyo-ekonomik ve kültürel gelişim gibi pek çok faktör bir arada bulunmaktadır. Geçmişten günümüze var olan tüm maddi ve manevi değerler imgenin temelini oluşturur ve bedenin varlığıyla birlikte mekânsal bir boyut kazanır. Kimlik ise bu mekânlar arası dolaşımda kendini her tanımlayışında yeni bir durumun deneyimlenişini yaşar. Çalışma kapsamında kentsel imgenin algılanışı ve bu durumun sonucu olarak ortaya çıkan sanatsal eserler incelenmiştir. Sanatçıların farklı mekân arayışları ve sergileme biçimlerine yöneldikleri günümüz dünyasında sanat eserleri yepyeni bir boyut kazanmaktadır. Sonuç olarak sürekli bir devinim içerisinde olan yenidünyada kentsel imgeler sanatçıları etkisi altına alarak kamusal alanda sanatsal ifade biçimlerine dönüşmektedir. Söz konusu ifade biçiminin izleyiciye kamusal alanda bir adım daha yaklaştırıldığı ve toplum algısına katkı sağladığı düşünülmektedir.
2020
Insanoglu, var oldugu andan itibaren bulundugu cevreyi anlamlandirma ve yonetme ihtiyaci hissetmistir. Anlamlandirma ihtiyaci, beraberinde sanat mefhumunu meydana getirirken; yonetme ihtiyaci ise iktidar mefhumunun olusmasina ve gelismesine sebep olmustur. Yuzyillar boyu her iki kavram da toplumsal yasam icerisinde uretilmektedir. Her ne kadar sanatin dogrudan toplumu bicimlendirmek gibi bir amaci olmasa da sanat, toplumsal yapinin belirleyicilerindendir. Oyle ki iktidarlar sanati, sahip olduklari ideolojinin bir telkin mecrasi olarak gorurler. Bu yuzden edebi eser ve yaraticisi gerek kulturel gerekse de ideolojik olarak toplumu bicimlendirme gorevi de ustlenir. Iktidarin olusturmak istedigi sanat kanonun aksinde eser veren sanatci ise yaptirima maruz kalabilmektedir. Bu cerceve dogrultusunda calismada Cahit Saffet Irgat’in “Porda” siiri ornegi uzerinden donemin iktidarinin sanata yaklasimi ve iktidarin sanat anlayisinin aksinde eser veren sanatciya yonelik yaptirimlari ortaya konma...
Korkut Ata Türkiyat araştırmaları dergisi :, 2024
Semin Sinem CACHODURAN Ü. Ilgaz ÖZGEN TOPCUOĞLU Öz Çağdaş sanatta oyun olgusunun ilkel insanın katıksız varoluşundan çağdaş insana uzanan bir görü perspektifi olanağını mümkün kıldığı düşünülmektedir. Günümüzde disiplinlerarası yaklaşımların yaygınlaşması, sürecin yapıta, izleyicinin katılımcıya, katılımcının sanatçıya dönüşmesi ile geçişli, çok boyutlu ve melez sanatsal ifadeler ortaya çıkmıştır. Bu ifadelerin kavranmasında ve ilgili alanda üretim sağlanmasında oyunsal anlayışın ve çağdaş sanatta yaratma sürecinin oyun olgusu bağlamında incelenmesinin, gerekli olduğu düşünülmektedir. Oyun kavramının çocuk oyunlarından spor müsabakalarına, dilbilimsel oyunlardan simülasyonlara kadar çok geniş bir alana yayılmış olması onu tanımlamayı zorlaştırmaktadır. Bu alanı daraltmak adına konu oyun, çağdaş sanat ve yaratım süreci ile sınırlandırılmıştır. Literatürde çağdaş sanatta yaratma süreci ve oyun ilişkisi konusunda geniş bir araştırma yelpazesi bulunmadığı ve bu hususta türkçe yayınların kısıtlı olduğu gözlemlenmiştir. Oyunun psikolojik, sosyolojik, felsefi ve sanatsal boyutları hakkında yapılan literatür taraması ve doküman inceleme analizleri ışığında, sanatçının yaratma süreci ve bu sürecin ürüne ve ürünün diyaloğa dönüşümü için temel yapıtaşının "oyun" olduğu sonucuna varılmıştır. Bu bağlamda bir sanatçının bireysel yaratım süreci, yaratım sürecinin yapıta dönüşümü ve yapıtın bir diyalog olanağı olarak izleyici ile etkileşime geçme süreçleri için "oyun kurma" terimi önerilerek, Marcel Duchamp, Marina Abramovic ve Gabriel Orozco'nun yaratma süreci ve oyunu, sanatsal ifade biçimlerinde kullandıkları düşünülen sanatçı örnekleri ile incelenmeye çalışılmıştır.
AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ, 2021
Bu çalışmada portre konusunun yüzyıllardır sanatın en önemli konularından biri olması sebebiyle bu olgunun sosyolojik, felsefik, psikolojik, ekonomik, kültürel vb. kavramlar üzerinden incelenmesi amaçlanmıştır. Günümüzde sanat, kendisine ait alanların yanında diğer farklı alanlarında içine katıldığı disiplinlerarası bir yapı olarak öne çıkmaktadır. Bu disiplinlerarasılık sanatçılara farklı tekniklerde eser üretmelerine olanak sağladığı görülmektedir. Sanatçılarda günümüz sanatı içinde portre, natürmort, manzara…gibi konuları farklı sanatsal alanlar ile psikoloji, sosyoloji, edebiyat,….gibi alanları içine katarak yapıtlarını oluşturdukları görülmektedir. Yapıtlarda bilgisayar programları, resim, heykel, grafik gibi farklı sanatsal alanların yanında kolaj, asamblaj, rölyef ve üç boyutlu nesne gibi farklı teknik ve malzemenin kullanılmasıyla değişik özelliklere sahip portre görüntüleri elde edilmiştir. Portre yapıtları sanatsal alanlarla birlikte psikoloji, sosyoloji, edebiyat, antropoloji…..gibi farklı alanların etkisiyle zenginleştirilmektedir. Bunun yanında bu kavramlarla iletişime geçerek teknik, biçimsel ve içeriksel yönden değişimler geçirdiği yapılan araştırmalar sonucunda anlaşılmıştır.
Mesleki ve Teknik Eğitimde Küresel Gelişmeler, The Global Development in Vocational and Technical Education. Uluslararası Mesleki Bilimler Sempozyumu-International Vocational Science Symposium. IVSS2017, 2017
Bu çalışma kapsamında, sanat nesnesi ve tasarım nesnesi arasındaki güçlü bağlantılar analiz edilecek, sanat ve tasarım eylemlerindeki ortak noktaların belirlenmesi, içmimarlık mesleğinin sanat mı? tasarım mı? Olduğu, mesleğin zanaatı nasıl hangi boyutlarıyla ele aldığı? sorularına veri toplama, karşılaştırma ve örnekleme yöntemleri kullanılarak cevap aranacaktır.
Art-e, 2022
Ankara'nın yeni başkent ilan edilmesi, kentin mekânsal planlama ve tasarım sürecini de belirlemiştir. Genç Cumhuriyet, Osmanlı'dan miras kalan ve geleneksel mekan kurgusunun hakim olduğu kent dokusuna karşı modern bir ülke yaratma çalışmalarına paralel olarak planlı bir başkent yaratma ülküsü ile işe başlamıştır. Ankara'da başlayan ve Cumhuriyet ideolojisinin modernleşme projesi kapsamında çağdaş bir kent kurmayı hedefleyen bu çalışmalar bir propaganda çerçevesinde tüm dünyaya duyurulmuştur. La Turquie Kemaliste resmi yayını üzerinden aktarılan bu propaganda ile ülkenin devrimler ışığında modernleşme hamleleri yankılanmaya başlamış, "Ankara Construit" sloganı ile de lanse edilen görsel kültür amaçlı propaganda modernist dilde tasarlanan kamu yapıları ile öne çıkmıştır. Dönem içerisinde propaganda amaçlı yayınlanan yayınlar dışında modernleşme hareketlerini topluma tanıtma amaçlı popüler yayınlar da Cumhuriyet'in modernleşme hareketlerinin toplum bazında yaygınlaşmasını ilke edinen yayınlardır. Yayın yelpazesinde döneme eleştirel gözle bakan ve bunu örtük de olsa başarabilen tek yayın türü ise dönemin mizah dergileri olmuştur. Mizah dergilerinde yer alan ve muhalif kimlikleri ile ön plana çıkan karikatürler üzerinden gerçekleştirilecek bir okuma ise resmi yayınlar üzerinden gerçekleştirilen tarih yazımına sivil yayınlar üzerinden farklı bir perspektif sunacaktır.
Mediterranean Journal of Humanities, 2013
İnsanoğlu dünyada belirmeye başladığı andan itibaren yaratıcılık onun yaşamının vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Doğanın sınırlayıcı ve belirleyici baskısı altında yaşayan insanoğlu, medeni özellikler göstermeye başladığı anda; yani henüz açlık, hastalık ve soğukla boğuştuğu bu dönemde yaratıcılığını öncelikle doğaya karşı başa çıkma yöntemi olarak kullanmıştır. Bu bağlamda insanın, ait olmaya çabaladığı yeryüzünde, kendine bir yer arayışının sonucu olarak karşımıza çıkan yaratıcılık, onun sadece maddeyi şekillendirdiği bir etkinlikle sınırlı kalmamış; yapabilirliğini hissettiği andan itibaren bu özelliğini sanatsal olana yönlendirmiştir. Ve böylece atalarımızın alet yaparak ortaya çıkardığı yaratıcılık genetik bir miras olarak bizlere kadar ulaşmıştır. Sanatsal bağlamda üretenin sanatçı; üretilenin de sanat eseri olarak değerlendirilme ölçütleri bu çalışmanın dışında tutulmuştur. Tartışmak istediğimiz, sanat eseri üretmenin ilahi bir gücün bahşedilmesinin bir sonucu olmadığı, aksine her insanın doğasında var olan potansiyel olduğudur. Konu bu temel üzerinden ele alınarak, sanat, yaratıcılık, insan ve yaratma dürtüsü irdelenmiştir.
Yuzunci Yil Universitesi Egitim Fakultesi Dergisi, 2021
Öz: İyiye ve güzele ulaşma arzusu geçmişten günümüze kadar devam edegelen evrensel bir olgudur. Tarih boyunca yaşanan savaşlar, salgınlar, deprem ve sel gibi doğal felaketler ve özellikle Sanayi Devrimi ile birlikte ortaya çıkan kargaşa ortamı, yaşamın sıkıcılığı ve ruhsuzluğu bireyi bunaltmıştır. Nefes alma ihtiyacı içinde olan birey bu gereksinimini, bilinçli veya bilinçsiz, kendisinde çeşitli duygular uyandıran güzel sanat dallarında ortaya konulmuş eserler yolu ile gidermeye çalışmıştır. Bu sebeple, insanla beraber büyüyüp gelişen sanat, insan yaşamının gerekliliklerinden bir tanesi haline gelmiştir. Bütün bunlar olup biterken Yunan filozof Eflatun ile başlayan sanatın işlevi, toplum için mi, sanat için mi olduğu türden tartışmalar halen devam etmektedir. Öte taraftan sanat eserlerinin üretilme sürecinde sanatçının duygu dünyasında yaşananlar da gizemini koruyarak başka bir tartışma konusu olmuştur. Bu çalışmada, sanatın hangi ihtiyaçlar doğrultusunda doğduğu, hangi süreçlerden geçtiği ve yorumlanmasında ortaya çıkan bireysel farklılıkların incelenmesi amaçlanmaktadır.
2017
Portre ve Oz-Portrenin Gorsel Sanat Tarihi Acisindan Onemi Muberra Bulbul Ozet Anahtar Kelimeler Insanoglunun ilkel donemlerden itibaren yasantisini anlatan ilk iz'ler; cesitli yuzeylere cizdigi veya farkli materyallerle meydana getirdigi suretler olmustur. Cagdan caga, toplumdan topluma degisen, insanlarin hayati yorumlayis bicimi bu suretlerde cesitlilik gostermistir. Gorsel sanatlarda insan yuzu -resim sanatinda portre, heykelde bust- sanat tarihini en iyi anlatan gorgu taniklari olmustur. Sanatcilar kendi yuzlerini veya baskalarina ait yuzleri tasvir ederken yasanan donemin ozelliklerini de yansitmislardir. Bu arastirmada, gecmisten gunumuze, ortaya konan insan suretleri birkac sanat akimina gore yorumlanmis, aralarindaki farklar nedenleriyle aciklanmistir. Doneminin sanatsal anlayisi, kulturu, yasam bicimi, fiziksel ve ruhsal betimlemeleri insan yuzleri sayesinde anlatilmistir. Metnin ilk bolumunde problem durumu, arastirmanin amaci ve yontemi belirtilmistir. Ikinci bolumde...
2018
20. yuzyil sanat ortaminin karakteristik ozelliklerini tanimlayan bircok oncu, deneysel ve bagimsiz hareket icinde gelismis, bir sanat formu haline gelen sanatci kitaplari, gunumuz teknoloji ve sanat ortaminda onemli degisimlerin somut estetik urunleri olmustur. Cok sayida edebiyat ve sanat akimi, 1960 yillardan sonra savlarini; yazinin geleneksel anlatim yolunu kullanmadan, dogrudan sanat urunu uzerinden aciklamayi secmistir. Arastirmanin amaci, cok tartismali bir alan olan sanatcilarin kitaplarinin kesin bir sekilde tanimlanmasi ya da tarihsel dokumunu sunmak degil; "sanatcilarin kitaplari" olarak kabul edilen estetik faaliyet alaninin, grafik tasarimi baglaminda sanat dunyasina sundugu estetik yenilikleri analiz etmektir. Cok sayida ornegin ve tartismanin yer aldigi, konu ile dogrudan baglantili bilimsel ve sanatsal calismalarin incelemesi sonucu elde edilen bilgi; ortak savlar baglaminda rafine edilerek derlenmistir. Sanatcilarin kitaplarinin ulkemizde yeterince ilgi g...
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
İdil Sanat Dergisi, 2015
SANAT VE KİMLİK İLİŞKİSİ BAĞLAMINDA ARSHİLE GORKY’NİN SANATI, 2022
Felsefelogos (Makale), 2017
Uluslararası İletişim ve Sanat Dergisi
Journal of International Scientific Researches
Uluslararası iletişim ve sanat dergisi :, 2024
6. ULUSLARARASI AĞRI DAĞI VE NUH’UN GEMİSİ SEMPOZYUMU, 2021
Ankara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dergisi, 2024
Journal of Turkish Studies, 2013
the Journal of Academic Social Sciences, 2018
Journal of Turkish Studies, 2019
Türk Kültür Dünyasından Portreler, 2013
Kutadgu Bilig de Yaratcılık ve Yaratma Algısı Uzerine, 2016