Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2023, TESAM STRATEJİ DERGİSİ
21. yüzyılın başlarında dünya sahnesinde yükselen en kritik konulardan biri, enerji üretimi, tüketimi ve gelecekteki yönlendirmeleri olmuştur. Enerji, ulusal ekonomilerin sürdürülebilirliği, jeopolitik denge ve küresel iklim hedefleri gibi pek çok önemli konuyu iç içe geçiren bir konu haline gelmiştir.
2019
21. yuzyilda enerji kaynaklarina duyulan ihtiyac iyice artmistir. Ulkelerin toplumsal refahi ve ekonomik ozgurluklerini kazanmasinda enerji buyuk bir oneme sahiptir. Bu anlamda Turkiye disa bagimli bir ulkedir. Bunun nedeni kendi enerji uretimini ihtiyacini karsilayabilecek duzeyde enerji uretememesi ve kaynak eksikligidir. Bu acigi, ithalat yoluyla karsilamaya calismakta ve ulke ekonomisi buyuk sorun yasamaktadir. Turkiye, bu acigini kapatmak icin cesitli projeler olusturmaya calismaktadir. Bu makalede, enerji ve enerji kaynaklarini tanimlayarak Ortadogu, Orta Asya ve Turkiye’nin enerji kaynaklarindan bu kaynaklar icin kuresel gucler ve buyuk enerji sirketleri ile verdigi mucadele ortaya konacaktir. Turkiye’nin olusturdugu ve gelistirdigi projeler yaninda, komsu ulkeler ile olan ikili iliskileri ve Turkiye icinde yapilan calismalara deginilecektir.
Journal of Turkish Studies, 2019
Enerji, insanlığın varoluşundan günümüze kadar, insan hayatı için önemi artarak devam eden temel bir yaşam kaynağıdır. Dünyada sanayileşmenin hız kazanması ve teknolojinin hızla gelişmesinden dolayı, enerji merkezli savaşların sayısı da artmıştır. Enerji, ülkelerin sürdürülebilir büyüme ve kalkınma sağlayabilmeleri yolunda kesin bir gereksinimdir. Bu nedenle, bir ülke için enerji tedariki, güvenli kaynak ve güzergâhlardan, kesintisiz ve makul fiyata temin edilmelidir. * Bu çalışma, Viyana Üniversitesinde yazarın yazmış olduğu "Die türkische Energieversorgungssicherheit-Die Türkei als Energietransitland zwischen Europa und dem Kaspischen Becken bzw. Zentralasien" başlıklı, Almanca doktora tezinden türetilmiştir.
Ataturk Universitesi Iktisadi Ve Idari Bilimler Dergisi, 2014
Özet: Türkiye'nin büyüyen ekonomisine ve değişen sosyoekonomik yapısına paralel olarak enerjiye olan ihtiyacı da artmaktadır. Artan enerji ihtiyacına karşılık enerji üretiminin aynı oranda artırılamaması, enerji açığı gibi önemli bir sorunu gündeme getirmektedir. Bu bağlamda, ülkemizin enerji ihtiyacında %70'lerin üzerinde ve giderek artan bir dışa bağımlılığın söz konusu olması, enerji açığının nedenli önemli ve çözülmesi gereken öncelikli bir sorun olduğunu göstermektedir.
Doğu Coğrafya Dergisi, 2015
Sanayileşmenin en önemli unsurlarından biri olan enerji büyük oranda kömür, petrol, doğalgaz gibi yakıtlarla çalışan termik santrallerden sağlanmaktadır. Ülkemiz ise bu kaynaklar açısından fakir bir ülkedir. Bunlar içinde sadece linyit yatakları biraz daha iyi durumdadır. Mevcut linyitlerimizin çok büyük bir kısmının ise nem ve kül oranı yüksek, kalori değeri de oldukça düşüktür. Bu olumsuzluklara rağmen yataklar Türkiye'nin dört bir tarafına dağılmış durumdadır. Her geçen gün giderek artan elektrik tüketimi ve bununla ilgili olarak doğalgaz için ödediğimiz döviz düşünülürse linyitlerden daha fazla faydalanmamız gerekmekte, bunun için de termik santrallerde yakıt olarak linyit kullanılması çözüm olarak görülmektedir.
bilig, 2022
Modern dünya ekonomisinin en stratejik girdisi konumunda olan enerji, uluslararası politik rekabetin de önemli bir unsurudur. Ampirik literatürde enerjinin ekonomik büyümedeki rolüne yönelik birçok çalışma bulunmasına rağmen, enerji güvenliği konusunda çok az sayıda çalışma mevcuttur. Bu bağlamda, Türk Dünyası ülkeleri arasında yer alan Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan’dan oluşan panel veri setiyle 1992-2016 yılları arasında enerji güvenliği ve büyüme arasındaki ilişkiyi inceleyen bu çalışmayla literatüre önemli bir katkı yapılması hedeflenmiştir. Çalışmada kullanılan veri setinde yatay kesit bağımlılığı tespit edilmiş olup, bu duruma uygun ekonometrik yöntemlerden CIPS testi ile değişkenlerin farkında durağan olduğu; Panel Durbin-Hausman Eşbütünleşme testi ile değişkenler arasında eşbütünleşme ilişkisinin varlığı tespit edilmiştir. AMG tahmincisinden elde edilen sonuçlara göre, enerji güvenliği risk seviyesinde %1 artış Türk Dünyası ülkelerinde ekonomik büyümeyi yaklaşık %0,95 azaltmaktadır. Elde edilen bu sonuçlar, enerji güvenliği konusunun Türk Dünyası ülkeleri için önemli bir politika meselesi olduğunu göstermekte, bu yönde uygulanacak politikaların önemini vurgulamaktadır.
EMO Bilimsel Dergi, 2021
Dünyada artan sanayileşme ve şehirleşme sonucunda enerjiye duyulan ihtiyaç da artmaktadır ve enerji kaynaklarının az olması ülkeleri alternatif enerji kaynaklarını araştırmaya yönlendirmiştir. Türkiye'de elektrik tüketimi ile elektrik üretiminde 1960-2019 yılları itibariyle artış meydana gelmiş ve aynı zamanda ekonomik ve teknolojik gelişmişlik seviyesinde de
Changing energy geopolitics of Eurasia and the Turkish World
DergiPark (Istanbul University), 2022
Uluslararası ortamda diplomasi zaman içerisinde değişime uğramış ve farklı aktörleri bünyesine katarak şekillenmiştir. Özellikle; günümüzde teknolojinin de etkisiyle enerji de ülkeler için artık ciddi bir ihtiyaç olarak birbirleri ile olan ilişkiler arasında yer edinmiş ve diplomasiye yansımıştır. Bununla birlikte uluslararası ilişkiler alanına “enerji diplomasisi” terimi de girmiştir. Türkiye, özellikle jeopolitik ve jeostratejik konumu itibariyle Avrupa ve Asya ülkeleri arasında önemli bir yere sahip olup ticaret, enerji ve işbirliği anlaşmalarında diğer ülkeler için büyük öneme sahiptir. Avrupa’nın alternatif enerji yolları ihtiyacı, enerji kaynaklarının önemli bir yere sahip olduğu Orta Asya ülkelerinin enerji transferinde yeni yollar araması Türkiye’yi daha da önemli bir pozisyona taşımıştır. Bu bağlamda Türkiye ve Orta Asya ülkeleri ile enerji ilişkileri gelişmiş ve ülkelerin diplomasilerinde etkili olmuştur. Bu tez çalışması, enerji bağlamında Türkiye ve Orta Asya ülkelerinin ilişkilerinin tarihsel gelişim süreçleri ve bu ilişkilerin mevcut duruma gelişi, yeni enerji kaynakları, bu enerji kaynaklarının transferi, enerji yolları ile bütün bunların ülkeler arasındaki enerji diplomasisine etkisi gibi konular üzerinde araştırmayı amaçlamaktadır.
Iktisat Isletme Ve Finans, 2005
Article provided by Bilgesel Yayincilik in its journal İktisat İşletme ve Finans. ... Tonus, özgür, 2005. "Genişleyen Avrupa Birliği'nin enerji politikaları kapsamında Türkiye'nin yeri ve önemi [The position and importance of Turkey in the scope of energy policies of the enlarging ...
2023
Bir enerji kaynağı olarak fosil yakıt, Sanayi Devriminden itibaren üretimin en önemli unsurlarından biri olmuştur. Ancak fosil yakıtların dünyanın her yerinde eşit bir şekilde dağılım göstermediği görülmektedir. Bu durum bazı ülkeleri enerji ihracatçısı durumuna getirirken fosil yakıt kaynağı bulunmayan ülkeleri ise ithalatçı konuma getirmiştir. Yeterli enerji kaynağına sahip olmayan ülkeler üretim miktarını ve toplumsal refah düzeyini yükseltmek için ihtiyaç duydukları enerjiyi dış kaynaklardan tedarik etmek zorundadır. Bu durum enerji sektöründe bağımlılık ilişkilerinin gelişmesine neden olmaktadır. 2022'nin ilk aylarında başlayan Ukrayna-Rusya Savaşının ardından enerji bağımlılığı enerji arz güvenliği açısından bir risk unsuru olarak kabul edilmiştir. Bu yüzden Avrupa Birliği enerji bağımlılığının azaltılması için yenilenebilir enerjiye geçiş, enerji ithalatçısı ülkelerin çeşitlendirilmesi gibi yeni bir stratejiyi hayata geçirmiştir. Yoğun bir biçimde enerji ithalatına bağımlı bir ülke olan Türkiye'nin de enerji bağımlılığı konusunda adım atması gerekmektedir. Bu çalışma kapsamında yapılan ampirik analizden elde edilen sonuçlarda bu sonucu desteklemektedir. Analiz kapsamında yapılan Johansen eşbütünleşme testi sonucunda, 1990-2020 döneminde Türkiye'de birincil enerji arzı ve fosil yakıt tüketimi ile enerji bağımlılığı arasında kısa ve uzun dönemde pozitif bir ilişki vardır. Enerji verimliliği ile enerji bağımlılığı arasında negatif bir ilişki söz konusudur. Analizde yer alan diğer bağımsız değişkenlerden biri olan Gayri Safi Yurtiçi Hasıla ve enerji bağımlılığı arasında beklentinin aksine negatif bir ilişki tespit edilmiştir. Analizdeki son değişken olan yenilenebilir enerji ve enerji bağımlılığı arasında ise bu model kapsamında bir ilişki kurulamamıştır.
Fiscaoeconomia
Küreselleşme süreci olumlu ve olumsuz yönleriyle geçmişten bugüne tartışılan konuların başında gelmektedir. Özellikle teknolojik gelişmeler ve dünya ticaretindeki gelişmeler ile birlikte ülkeler arasındaki sınırlar ortadan kalkmıştır. Ülkelerin en temel hedefi toplumsal refahı artırmaktır. Ekonomik büyüme hedefini gerçekleştirebilmek için enerji girdisinin temini çok önemlidir. Enerji kaynaklarının fosil enerjiden yenilenebilir enerjiye dönüşümü, sürdürülebilir enerji arzı açısından önemli bir gerekliliktir. Ülkeler arasındaki ekonomik, sosyal ve politik ilişkilerin gelişmiş olması, enerji tüketiminin fosil enerjiden yenilenebilir kaynaklara dönüşümü ve seyri açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu çalışmanın amacı, Türkiye'de ekonomik, sosyal ve politik küreselleşme ile enerji tüketimi ilişkisini ampirik olarak araştırmaktır. Söz konusu araştırma için 1970-2017 arası döneme ait yıllık verilerle zaman serisi yöntemi kullanılmıştır. Elde edilen ampirik bulgular, değişkenler arasında uzun dönemli ilişkinin olduğunu göstermektedir. Değişkenlere ait uzun dönem katsayıları ise istatistiki olarak anlamsızdır. Yapılan nedensellik testlerinde ise Hacker ve Hatemi-J testinde herhangi bir nedensellik yokken, Breitung ve Candelon (2006) frekans dağılımı testinde uzun, orta ve kısa vadede nedensellik ilişkileri tespit edilmiştir. Sosyal ve politik küreselleşme ve ekonomik büyüme ile enerji tüketimi arasında ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
3. SEKTÖR SOSYAL EKONOMİ DERGİSİ, 2021
Countries need energy to achieve economic growth, socioeconomic prosperity and sustainability. In this study, it is aimed to compare OECD countries, of which Turkey is a member, with each other in terms of energy variables, to identify countries that are similar and different to each other. In the study, Multidimensional Scaling analysis was carried out using data belonging to 9 energy variables of 36 OECD countries, namely
Enerji ekonomik büyüme ve kalkınmanın en önemli faktörlerinden biridir. Stratejik öneme sahip olan enerji faktörü; ülkelerin uluslararası politik ekonomideki konumlarını, politikalarını ve uygulamalarını etkilemektedir.
Novus Orbis: Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Dergisi, 2023
Küresel enerji denklemindeki değişimlerin uluslararası arenanın gündemine yansımaları her geçen gün daha görünür hale gelmektedir. Söz konusu değişim başlıca küresel enerji düzeninin radikal bir dönüşüm sürecinde gözle görünür hale gelmektedir. Ayrıca benzer şeyleri küresel enerji denkleminin yapısı ve aktörleri için de söylemek mümkündür. Dolayısıyla küresel enerji düzeniyle birlikte enerji denklemi ve aktörler açısından radikal bir dönüşümden söz etmek mümkündür. Bu bağlamda küresel enerji oyununun kuralları yeniden şekillenmekte ve yeni oyuncular ise sürece dahil olmaktadırlar. Özellikle Rusya-Ukrayna arasındaki çatışmaların 2022 tarihinde savaş durumuna evirilmesi bu süreçte önemli dönüm noktalarından birisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu süreçte enerjinin taraflar arasındaki çatışmaların bir kolu haline gelmesi ve küresel ölçekte kriz halini almasını bu kapsamda ele almak mümkündür. Yaşanan gelişmeler sınır aşan sorun haline gelmesiyle birlikte Dünya’nın önemli bir kesimini olumsuz yönde etkilemiştir. Ancak Türkiye açısından bu durum tamamen krizin fırsata çevrilmesi yönünde olmuştur. Dolayısıyla Dünya’nın önemli bir kesiminin enerji kriziyle karşı karşıya kaldığı bir ortamda Türkiye’nin küresel enerji jeopolitiğindeki yükselen değerlerden birisi haline gelmeye başladığını söyleyebiliriz. Tüm bunlar ışığında çalışmada küresel enerji jeopolitiğindeki değişimle birlikte Türkiye’nin yükselişi kapsamlı bir şekilde analiz edilmektedir.
MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2019
Enerji, tüm dünya ülkeleri için olduğu gibi Türkiye için de en önemli faktörlerden birisi olarak göze çarpmaktadır. Dünya devletleri enerji kaynakları için birbirleriyle yarış içerisindedir ve kaynaklara sahip olma oldukça önem arz etmektedir. Türkiye'de enerjide dışa bağımlılık cari açık sorununu gözler önüne sermektedir. Kuşkusuz enerji büyümenin de en önemli tetikleyicisinden biri olarak göze çarpmaktadır. Enerji dendiğinde akıllara oldukça geniş bir tanım gelmektedir. Bu çalışmada 1984-2015 dönemi baz alınarak Türkiye'de enerji tüketimi ve cari açığın, büyüme üzerindeki etkisi incelenmiştir. Oluşturulan modelde bağımlı değişken olarak büyüme, bağımsız değişkenler olarak cari açık ve enerji tüketimi değişkenleri kullanılmış, ADF birim kök testi ve Eş-bütünleşme analizi yapılmıştır. Analiz sonucu; uzun dönemde değişkenler arasında eş-bütünleşme ilişkisi olduğu yani birlikte hareket ettiği sonucuna varılmış, kısa dönemde ise modelin hata düzeltme teriminin çalıştığı gözlemlenmiştir.
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2023
Energy has been an indispensable element for humanity to meet its needs and sustain life for centuries. Energy resources, which are the basic building blocks of economic activities with the industrial revolution, have an important place. Energy, which is one of the important inputs for sustainable economic growth today, reveals many economic, social and environmental impacts. Energy demand is increasing rapidly as a result of the increase in world population, technological developments, increased industrialization, rising living standards and increasing consumption expenditures. The increasing energy demand is met by fossil-based non-renewable energy resources such as oil, coal and natural gas, which are exhaustible and scarce resources. This situation has led countries seeking sustainable solutions to energy demand towards renewable energy sources in recent years. Meeting the increasing energy demand of the world's countries from clean and domestic energy sources has an extremely important role in reducing foreign dependency and minimizing the damage to the environment caused by greenhouse gas emissions that cause global warming. This situation encourages governments to produce incentive and support policies with various applications for energy production from renewable sources. The aim of the study is to examine the relationship between economic growth, renewable energy production, current account deficit and carbon dioxide emissions. In this regard, a time series analysis was conducted for the Indian economy in the light of 1990-2015 annual data. In the study examined using the ARDL method, the existence of a long-term relationship between the variables in question is questioned. According to the findings obtained in the study, it was determined that the series have a long-term relationship in India. Finally, it was concluded that there is a unidirectional causality relationship from economic growth to carbon dioxide emissions.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.