Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2014
…
13 pages
1 file
TÜRK ATASÖZLERİNDE GÖNÜL KAVRAYIŞI Levent BAŞARKANOĞLU* Öz Atasözleri, kendisini var eden toplumun kültürel birikimlerini, değer yargılarını, dünya görüşünü aktaran halk bilgisi ürünleridir. Gönül, Orhun Abidelerinden bugüne Türkçenin söz varlığı içinde canlılığını hiç yitirmeden günümüze kadar gelmiş bir sözcüktür. Bu çalışmada Türk atasözlerindeki gönül kavramı üzerinde durulmuş, yetmiş atasözü metni; gönlün algısal, duygusal, aklî ve çevresel boyutlarına göre tasnif edilerek değerlendirilmiştir. Türk irfanında derin yansımaları olan bu kavram algısal bir zemine oturtularak tematik yönden incelenmeye çalışılmıştır.
DergiPark (Istanbul University), 2013
Günümüzde 'cinsiyet çalışmaları ' akademik veya popüler pek çok araştırmanın konusudur. Kadın ve erkek kimliklerinin algılanışı farklı toplumlarda, farklı zaman dilimlerinde ve farklı kültür zeminlerinde çeşitli görünüm ve sunumlarda karşımıza çıkmaktadır. Esas itibari ile cinsiyet çalışmalarının çıkış noktasını kadın merkezli araştırmalar oluşturmaktadır. Toplumsal cinsiyet kavramı söz konusu olduğunda çalışmaların 'kadın araştırmaları' üzerine odaklandığı görülür. Ancak bir toplum içerisinde kadınlığın nasıl ve ne şekilde anlam kazandığına layıkıyla bakmak için 'erkeklik' algısı ve kurgusunu da anlamak ve göz önünde bulundurmak gerekir. Dolayısı ile bütüncül bir cinsiyet algısını kavrayabilmek için hem kadınlığın hem de erkekliğin nasıl ve ne şekilde inşa edildiğini ifade etmek gerekir. Kadın ve erkek algısının okunacağı en önemli sahalardan bir tanesi de 'dil'dir. Bu çalışmada anonim bir hüviyete sahip, toplumsal bellek olarak kabul edebileceğimiz atasözlerinde cinsiyet algısı, cinsiyetlere atfedilen roller, atasözlerinin kadınlar ve erkekler hakkında neler söylediği ve cinsiyetlere bakışı üzerinde durulacaktır.
Turkish Studies , 2011
Atasözü, “bir cümle halinde kalıp halde söylenen” özlü sözlerdir. Atasözü az kelime ile çok şey anlatır. Atasözünde anlatım yoğundur. Az kelime ile bütün çağlar için genel geçer kuralları ortaya koymak ve bunu anlatmak, anlam yoğunluğunu gerektirir. Bundan dolayı atasözü bünyesinde üslup oyunlarına yer vermez. Gereksiz kelimelere rastlanmaz. Atasözü, hangi kelimenin nerede, nasıl kullanacağını asırların verdiği tecrübelerle, halkın zevk ve sanat anlayışıyla birleştirerek yapısına katmıştır. Bu nedenle atasözünü oluşturan ve kendi aralarında sağlam bir anlam bağı ile bağlanmış kelimelerin yerlerini değiştirmek ya da eş anlamlısını kullanmak mümkün değildir. Böyle yapılırsa söz, atasözü olmaktan çıkar; etkisini, güzelliğini ve gücünü kaybeder. Sözün hafıza ile kayıtlandığı ve yine sözün sözle kuşaklara aktarıldığı sözellik döneminde, uzun uzun cümlelerin akılda kalıcılığı ve aktarımının güçlüğü; kesin, açık, şiirsel bir üslubu gerektirir. Bu nedenle atasözlerimizin çoğu bir, iki cümledir. Uzun olanların sayısı ise azdır. Sözlü kültür ürünü olan ve kuşaktan kuşağa aktarılan atasözlerinin akılda kalıcılığını sağlayan unsurlardan biri de yinelemelerdir. Düşüncenin düzenli tekrarı ile oluşturulan anlam dünyası dinleyicinin zihninde canlandırıcı bir işlev üstlenmektedir. Ortaya çıkan kalıp ifadeler, tekrarlar, sözün kalıcılığına yardım eder. İster yazılı bir eserde, ister sözlü bir üründe düzenli ve düzensiz aralıklarla yapılan yinelemeler anlatıma ahenk katar. Bu çalışmada atasözlerimizde görülen yinelemelerden söz edilecek ve yineleme çeşitleri üzerinde durulacaktır.
Journal of Turkish Studies, 2015
İnsan hayatının vazgeçilmez bir unsuru olan "ateş" görüntüsü, yakıcı ve yok edici yönüyle insanda merak, korku ve sakınma duygusu yaratmıştır. Ateş canlı olarak tasavvur edilmekte ve onun bir ruhu olduğuna inanılmaktadır. Ateş iyeleri kendilerine gereken özen gösterildiği zaman insanları her türlü tehlikeden korur. Bu özelliklerinden dolayı ateş, kutsal sayılmış ve etrafında birtakım ritüeller oluşarak bir kült haline gelmiştir. Ateş, bütün bu özellikleriyle atasözlerine de konu olmuştur. Atasözleri de tıpkı diğer halk bilgisi ürünleri gibi yaratıldıkları toplumların kültürel damgasını taşırlar. Ortak bir geçmişe ve kültüre sahip olan Türk boylarının hepsinde aynı anlama gelen ateşle ilgili atasözlerinin varlığı da Türklerin "ateş" hakkındaki mitik düşüncesinin ortak bir sonucudur. Türk boyları arasında atasözleri dışındaki halk bilgisi ürünlerinde ateş iki şekilde karşımıza çıkar. Onun hem iyi hem de kötü tarafını görürüz. Fakat Türk boyları arasında tespit edilen atasözlerinde "ateş" genellikle kötü yönüyle ele alınmıştır. Kötü olan ateşin kendisi değildir. Ateş bir gösterge olarak kullanılmıştır. Kötü durumları anlatmak, insanları uyarmak, ateşin korunması gerektiğini anlatmak, kadının hangi durumlarda zarar vereceğini, düşmana karşı temkinli olunması gerektiğini, bir işi yapmaya müsait olmayan kişinin o işi yapmakla görevlendirilmesinin doğuracağı olumsuz sonucu anlatmak, insanların tedbir almasını sağlamak, bir araya gelmeleri uygun olmayan şeylerin bir araya getirilmemesi gerektiğini anlatmak için ateş kullanılmıştır. Türk dünyası atasözlerinde "ateş" zararlı şeylerin göstergesi olarak kullanılmıştır.
2015
Proverbs and idioms are the heritages of a living culture from the ancestors to today. Proverbs and idoms are the reference points of the society and individuals behavioral patterns and they not only represents the general acceptable and valued behavioralpatterns and thought processes but also unacceptable and rejected behavioral patterns and thought processes . In this context image of women in Turhish society was explored from the Turkish Proverbs and Idioms . In this research in order to explore the woman image in Turhish proverbs and Idioms the content anaylsis method was used. As a result Turkish women described in a wide range of perspective from a hero to a unvaluable object, not only the precious and wanted characteristics but also unacceptable and rejected characteristics are the part of woman image
2014
Atasozleri ve deyimler, uzun deneme ve gozlemlere dayanarak kisaca soylenmis ve halka mal olmus sozlerdir. Bu sozlerde halk tarafindan bir kabul edis, bir benimseme soz konusudur. Ayni zamanda bu atasozu ve deyimler, toplumun deger yargilarini, kulturel ozelliklerini de yansitir. Butun bu ozelliklerinin yaninda deyim ve atasozlerinde genel yargilara aykiri, toplumdaki herkes tarafindan benimsenmeyen bir dusunceyi ifade eden “olumsuz yargili atasozleri” veya bir milleti, bir nesneyi, bir hayvani kotuleyici, onlari kucuk dusurucu birtakim yargilari ifade eden sozler de bulunabilmektedir. Fakat atasozlerinin ozellikleri iyi bilinir ve bu ozellikler goz onune alinirsa, olumsuz yargili sanilan pek cok sozun gercek bir atasozu olmadigi veya gercekten menfi bir yargiyi anlatmadiklari; bununla birlikte gerek kullanimda gerekse algilayis ve degerlendirmedeki yanlislarinin bazi deyim ve atasozleri icin zaman zaman boyle bir dusunce olusturdugu anlasilmaktadir. Atasozleri ve deyimler ait olduk...
2019
OZ Bu calismada amac; tarih boyunca ortak bir gecmise ve kulture sahip olan Turklerin atasozlerinde tuzu ayni veya benzer anlamlara gelecek sekilde kullandiklarinin orneklerle aciklanmasidir. Ait olduklari toplumlarin hayata bakislarini, inanclarini ve sahip olduklari degerleri yansitan atasozleri incelendiginde Turklerin tuza ayni anlamlari yukleyerek kullanmasi ve tuzu kult kabul etmesi ortak bilincle hareket edildiginin kanitidir. Basit bir kimyasal bilesik olan sodyum klorur, bilinen adiyla tuz, insan vucudunun bir bolumunu olusturdugu gibi tarih boyunca insanlar icin onemli olan bir gida maddesi olarak varligini korumustur. Tuzun en onemli ozelligi besin maddelerini uzun sure saklamak amaciyla kullanilmasidir. Insanlik tarihinin gidisatini etkileyen ve uygarliklari sekillendiren bir madde olan tuza toplumlar cesitli anlamlar yuklemislerdir. Ortak bir gecmise ve kultur birikimine sahip olan Turkler icin tuz yuzyillar boyu hem gida maddesi olarak hem yuklendigi manevi anlamlar ba...
2023
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de halk biliminin bir disiplin olarak kabul edilmesi ilk olarak “halkın kim olduğu” sorusunu ve tanımlama çabasını beraberinde getirmiştir. 19. yüzyıldan itibaren, milleti oluşturan toplumsal gruplar halk olarak tanımlanırken halkın fiziksel olarak köylerde olduğu yönündeki kabul halk bilimcileri araştırma alanı olarak köylere yöneltmiştir. Türk halk bilimi tarihinde halkın kim olduğu birçok araştırmacı tarafından tanımlanmıştır. Atasözleriyle ilgili referans kaynaklarının büyük bölümünün tarandığı bu çalışma, içinde köy, köylü, şehir, şehirli sözcüklerinin geçtiği Anadolu sahası Türk atasözlerine odaklıdır. Yazılı kaynaklardan tespit edilen örneklerden hareketle, yazının temel amacı sözlü bellekte halkın iki temel dinamik olan “köylü” ve “şehirli” kimliği üzerinden nasıl tanımlandığını ortaya koymaktır. Mekân olarak köy ve şehirdeki imkânlar, fiziksel şartlar ile sosyal, kültürel ve ekonomik ilişkiler kaçınılmaz olarak toplumsal rol, sorumluluk ve kimlikleri de etkilemektedir. Sözlü anlatım türlerinden biri olan atasözlerinin uzun gözleme dayanması, halkın deneyiminin ürünü olmasının yanı sıra bilgece söylenmiş özlü anlatımlar olması yönüyle atasözlerinde köylü ve şehirli algısının tespiti önemlidir. Bu bakımdan köy, köylü, şehir ve şehirlinin nasıl tanımlandığı, köylü ve şehirli arasındaki ilişkinin olumlu veya olumsuz bakış açısıyla nasıl vurgulandığı ve atasözlerinde niceliksel olarak hangisinin ön planda olduğu gibi sorular yanıtlanmıştır. Çalışmanın neticesinde, atasözlerinde fiziksel, mecazi veya temsilî bir mekân olarak köyün şehre göre bariz biçimde öne çıktığı görülmüş; olumlu, olumsuz ve nötr özellikleriyle köy algısının çok boyutlu bir görünüm taşıdığı anlaşılmıştır. Bu sınıftaki atasözlerinin halk biliminin araştırma konularını ve Türk kültürünün kodları ile köy arasındaki yakın ilişkiyi yansıttığı tespit edilmiştir. Öte yandan, “şehir” veya “kent” sözcüklerinin geçtiği az sayıdaki atasözü, sözlü bellekte şehrin yaşam kalitesi ve düzeniyle hiyerarşik olarak köyden daha yukarıda konumlandırıldığını göstermiştir. Diğer taraftan, “köylü” kelimesinin; başta cehalet olmak üzere terbiye veya anlayış noksanlığı, manipülasyona açıklık, sosyal statüde düşüklük, sahtekârlık ve güvensizlik gibi durumlarla ilgili mesajlar vermek amacıyla sıkça kullanıldığı ve bu açıdan “köylü”den; insanların karakter, kimlik, tutum ve dünya görüşüne dair olumsuzluk veya eksiklikleri ifade etmede sıkça yararlanıldığı anlaşılmıştır. Bu görünümün, 19. yüzyılda halk bilimi araştırmalarındaki köye yönelen dikkatle ve halkın nasıl tanımlandığıyla da örtüştüğü belirlenmiştir.
Nevşehir Hacı Bektaş Veli üniversitesi sbe dergisi, 2021
2018
Bir sanat ve bilim olarak kabul edilen yonetim, toplumlarin tarihsel birikimi, maddi ve manevi unsurlari ile kulturu tarafindan sekillenmektedir. Yonetim tarzi ve anlayislarindaki farkliliklarin onemli bir kismi, toplumlarin kulturel farkliliklarindan kaynaklanmaktadir. Bu calismada, Turk toplumsal kulturunun manevi unsurlarindan sayilan atasozleri temel alinarak Turk yonetim anlayisina yonelik kavramsal bir inceleme yapilmasi amaclanmistir. Bu inceleme, yonetimin temel fonksiyonlari olan planlama, orgutleme, yurutme (yoneltme) koordinasyon ve kontrol unsurlari uzerinden yapilmistir. Calisma kapsaminda yonetim fonksiyonlari ile iliskili oldugu varsayilan 120 atasozu siniflandirilarak, bu atasozlerinin icerigi, ilgili fonksiyon temelinde tartisilmistir. Calisma sonucunda Turk atasozlerinin ogutledigi Turk yonetici tipinin temel ozellikleri ve davranislari belirtilmistir. Calismanin Turk manevi kulturune ve bu konuda yapilacak calismalara katki saglamasi beklenmektedir.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Journal of Turkish Research Institute
18. Ubak Uluslararası Bilim Ve Araştırmalar Kongresi (16-18 Aralık 2023) Bildiri Kitabı, Asos Yayınevi, Ankara, S. 227-239., 2024
Journal of Turkish Studies, 2017
Selcuk Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi, 2012
Atasözleri ve Deyimler Üzerine İncelemeler, 2020
Türk dünyası dil ve edebiyat dergisi, 2024
RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, 2019
Türk Atasözlerinde Öfke Kavramı, 2022
ULUSLARARASI TÜRK LEHÇE ARAŞTIRMALARI DERGİSİ (TÜRKLAD), 2018
BİLİG DERGİSİ, 2004
2009
Korkut Ata Türkiyat Araştırmaları Dergisi, 2023
RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi