Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2023, İstanbul Gelişim Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
https://doi.org/10.17336/igusbd.1061547…
13 pages
1 file
Toplumsal yapı açısından oldukça önemli bir mesele olan iktidar ilişkilerinin temelde tahakküm ve direniş pratikleri üzerinden geliştiği ifade edilebilir. Dolayısıyla iktidar olgusunun tam olarak anlamlandırılabilmesi için tahakküm ve direniş pratiklerin göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Ancak bu direniş her zaman sistemli bir biçimde gerçekleşmemektedir. İktidara karşı bir direniş sistemi olarak altpolitika, bu noktada dikkat çekmektedir. İktidarın tahakküm pratiklerine karşıt bir direniş olarak altpolitika, tahakküm altında bulunan bireylerin bir stratejisi olarak değerlendirilebilir. Örgütlü olmayan bu direniş stratejilerinin farklı araçları bulunmaktadır. Dedikodu, bu çerçevede altpolitikanın bir unsuru olarak değerlendirilmektedir. İktidarlarının söylemlerine karşıt bir söylemin geliştirilebilmesi ve mevcut iktidar ilişkilerinin sorunsallaştırılması noktasında dedikodu, önemli bir araçtır. Bu noktadan hareketle çalışmanın temel amacı, dedikodu olgusunu bir altpolitika unsuru olarak iktidar ilişkileri ekseninde tartışmaktır. Ayrıca çalışmada literatür taraması yöntemi kullanılmış olup, literatürde yer alan kavramlar ve düşüncelerden hareket edilerek, dedikodu olgusunun iktidar ilişkilerindeki yeri belirginleştirilmeye çalışılmaktadır.
Liberal Düşünce Dergisi, 2020
Bu makalenin amacı siyaset biliminin metodolojik çekirdeğini oluşturan karşılaştırmalı siyasetin tematik, işlevsel ve yöntemsel boyutlarını mercek altına alarak Türkçe dilindeki karşılaştırmalı siyaset literatürünün gelişimine katkı sunmaktır. Nitekim önemli birkaç ders kitabı dışında Türkçe literatür oldukça kısıtlıdır. Bu makale bu konudaki eksikliğin giderilmesine katkı sunmak için karşılaştırmalı siyaseti, siyaset biliminin merkezi bir alt-disiplini olarak tanımlayarak diğer alt-alanlar ile ilişkisinin karşılaştırılması ile başlamaktadır. İkinci bölüm karşılaştırmalı siyasetin on dokuzuncu yüzyılın sonlarında Amerika Birleşik Devletleri’nde siyaset biliminin bir alt-alanı olarak ortaya çıkmasından bu yana tematik gelişimini tarihsel bir perspektifle gözden geçirmektedir. Üçüncü bölüm, ‘neden karşılaştırmalıyız’ sorusuna eğilerek karşılaştırmalı siyasetin amaç ve işlevleri üzerinde durmakta, karşılaştırmalı siyasetin yöntem boyutuna odaklanan dördüncü bölüm ise karşılaştırmalı siyasette kullanılan yöntemleri araştırılan vaka sayısına göre tek vaka (N=1), birkaç vaka (Küçük N) ve birçok vaka (Büyük N) çalışmaları olmak üzere üçe ayırarak incelemektedir.
Özet Uluslararası İlişkilerde son dönemde yaşanan kuramsalkavramsal tartışmalar devletlerin Dış Politika davranışlarının da yeniden yorumlanması ihtiyacını beraberinde getirmiştir. Özellikle uluslararası sistemik değişimlerin sağladığı yeni ekonomik, siyasal ve askeri gelişmeler ve açılımlar devletlere daha aktif kullanacakları yeni dış politika araçları sağlamakla kalmamış aynı zamanda onlara içinde bulundukları sosyal dünyanın yeniden değerlendirilmesi fırsatını beraberinde getirmiştir. Bu yeniden değerlendirmelerin sonunda özellikle kurumsal eyleme dönüştürülen dünya görüşlerinin uluslararası ilişkilerde oldukça etkili olabildikleri görülmüştür. Türk dış politikasında son dönemlerde pasif bekle gör anlayışının terk edilerek uluslararası etkinliğin arttırılması yolunda çeşitli bölgesel çalışma alanlarında yoğun faaliyetler gözlenmektedir. Bu çalışmada, Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA)'nın faaliyetleri bu bağlamda mercek altına alınmaktadır. TİKA örneği yeni sosyal aktörler tarafından yorumlanan dış politika anlayışının kurumsallaşmasının ve etkinliğinin en somut örneklerinden biri olarak değerlendirilmektedir. Bu makale, Türkiye'nin aktif ve çok boyutlu dış politika anlayışı ile ve bu anlayışın uygulayıcısı olarak TİKA'nın uluslararası alandaki proje ve faaliyetlerindeki artışı sosyal konstrüktivizm temelinde analiz etmektedir.
Liberal Düşünce Dergisi
Bu makalenin amacı siyaset biliminin metodolojik çekirdeğini oluşturan karşılaştırmalı siyasetin tematik, işlevsel ve yöntemsel boyutlarını mercek altına alarak Türkçe dilindeki karşılaştırmalı siyaset literatürünün gelişimine katkı sunmaktır. Nitekim önemli birkaç ders kitabı (Kalaycığlu ve Kağnıcıoğlu 2014; Sayarı ve Bilgin 2016; Yayla 2014) ve iki çeviri kitap (Newton ve Deth, 2014; Lane, 2014) dışında Türkçe literatür oldukça kısıtlıdır. Bu makale bu konudaki eksikliğin giderilmesine katkı sunmak için karşılaştırmalı siyaseti, siyaset biliminin merkezi bir alt-disiplini olarak tanımlayarak diğer alt-alanlar ile ilişkisinin karşılaştırılması ile başlamaktadır. İkinci bölüm karşılaştırmalı siyasetin on dokuzuncu yüzyılın sonlarında Amerika Birleşik Devletleri'nde siyaset biliminin bir alt-alanı olarak ortaya çıkmasından bu yana tematik gelişimini tarihsel bir perspektifle gözden geçirmektedir. Üçüncü bölüm, 'neden karşılaştırmalıyız' sorusuna eğilerek karşılaştırmalı siyasetin amaç ve işlevleri üzerinde durmakta, karşılaştırmalı siyasetin yöntem boyutuna odaklanan dördüncü bölüm, karşılaştırmalı siyasette kullanılan yöntemleri araştırılan vaka sayısına göre tek vaka (N=1), birkaç vaka (Küçük N) ve birçok vaka (Büyük N) çalışmaları olmak üzere üçe ayırarak incelemektedir.
Kent Akademisi, 2022
Yerel yönetimlerin uluslararası arenada çeşitli ortaklıklar kurabilmesi ve bu ortaklıklar sayesinde uluslararasılaşması anlamına gelen paradiplomasi kavramı, son yıllarda telaffuz edilmeye başlanan yeni bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Kurmuş olduğu ilişkiler ağı aslında çok daha eskilere dayanan bu kavram ile yerel yönetimlerin yürüttükleri diplomatik faaliyetler anlatılmaktadır. Küreselleşme ve bölgeselleşme gibi çok aktörlü yaklaşımların yerelleşme eğilimlerini desteklemesi ve bu süreçte ulus devletlerin geri plana itilmesi nedeniyle birçok kesim tarafından eleştiri ve kaygı ile karşılanan bu ilişkilerin gün geçtikçe artması dikkat çekmektedir. Genel olarak uluslararası kuruluşlara üyelik ve kardeş kent uygulamaları ile gerçekleştirilen paradiplomasi faaliyetleri, merkeziyetçi ve üniter devlet yapısıyla öne çıkan Türkiye'de de hız kazanmaktadır. Başta yerel yönetimler mevzuatı olmak üzere çeşitli düzenlemelerle önü açılan bu faaliyetler ile Türkiye'deki belediyelerin 138 farklı uluslararası kuruluşla üyelik, 1909 kent ve kent yönetimi ile kardeş kent ilişkisi kurduğu görülmektedir. Söz konusu ilişkilerin yasal temelleri ve güncel durumlarının ele alındığı bu çalışma ile paradiplomasi konusunda Türkçe literatürde sınırlı olan çalışmalara katkıda bulunmak amaçlanmaktadır. Veri toplama tekniği olarak doküman incelemesi yöntemi kullanılmış, literatür taraması ile ulusal ve uluslararası mahiyetteki yazılı kaynaklar incelenmiştir. Ayrıca uluslararası kuruluşların resmi web sayfaları incelenerek, güncel üyelik durumları ve sayıları tespit edilmiş, Türkiye Belediyeler Birliği ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından paylaşılan tablo ve istatistikî verilerden yararlanılmıştır.
Anemon Muş Alparslan Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2020
Siyaset, en kısa ifadesiyle devletlerin yönetilmesidir. Ülkelerin idare edilmesi ve kalkınmasında çok önemli bir yere sahip olan siyaset kurumu; tarih, sosyoloji, iktisat, ekonomi vb. birçok alanla ilintili olan bir kurumdur. Bu tür alanlardan/bilimlerden hareketle ilgili dönemin devlet yönetimi, politikaları, politikacıları vb. hakkında çeşitli bilgiler elde edilebilir. Edebiyat sahasında ise şiir, roman, anı, günlük, seyahatname vb. türlerden hareketle ilgili dönemlerin sosyo-politik izlerine ulaşılabilir. Bu çalışma, 1980 yılında yayımlanmış olan Politikada Bir Sarıçizmeli romanından hareketle ilgili dönemdeki siyaset kurumlarının toplumdaki yansımalarını ve bu kurumlardaki yozlaşmaları/eksiklikleri tespit etmeyi amaçlamaktadır. Politikada Bir Sarıçizmeli romanı, politika muhabirliği yapan ve bu süreçte siyaset kurumunu ve politikacıları yakından tanıma imkânı bulan Recep Bilginer tarafından kaleme alınmıştır. Çalışmada bu romanın seçilmesinin temel gerekçesi de yazarın bu özelliğidir.
Güncel Sosyal ve Beşeri Bilimler Araştırmaları: Kavramlar, Araştırmalar ve Uygulama , 2023
Bugünün dünyasında medyanın hayatı etkileyip etkilemediği meselesi bir tartışma konusu olmaktan çıkmıştır. Ortak kanaat etkilediği yönündedir. Bu kanaate daha erken varan bazı kesimler geçtiğimiz yüzyılda harekete geçmiş ve söz konusu etkiyi en aza indirecek yollar bulmayı denemiştir. Farklı yöntemler arasında doğrudan medyaya maruz kalan birey/toplumu merkeze alan medya okuryazarlığı bu amaçla ortaya çıkmış bir bilinçlenme sürecidir. Medya okuryazarlığı iki aşamalı bir uygulama yöntemidir. Birinci aşama, medyaya maruz kalan birey/toplumun medya mesajlarının içeriğinin doğru ve uygun biçimde çözümleyebilmelerinin sağlanmasıdır. Doğru ve uygun çözümleme sağlandıktan sonra geçilen ikinci aşamada, medyaya maruz kalan birey/toplum üzerinde medyanın bıraktığı negatif etkiyi azaltmaya yönelik hareket edebilmesi amaçlanmaktadır. Bu çalışma ilk bakışta oldukça mantıklı olan ve pek bir sorun görünmeyen medya okuryazarlığı yöntemini sorgulamaktadır. Bir bilinçlenme süreci olarak yansıtılan medya okuryazarlığının kim tarafından ve hangi amaçla oluşturulmak istendiği ve amaçlanan bilinçlenme oluşturulduğu takdirde işaret edilen sorunun çözülüp çözülemeyeceği üzerinde durulmuştur. Yasal ve eğitsel olmak üzere ikiye ayrılan ve her ikisi de iktidar tarafından organize edilen medya okuryazarlığı değerlendirmesi Louis Althusser’in Devletin İdeolojik Aygıtları eseri bağlamında yapılmıştır.
Son bir kaç yıl içerisinde Yeşil Yol gibi bir çok altyapı projesinin kitlesel protestolarla karşı karşıya kaldığına şahit olduk. Bunun önemli bir nedeninin siyasi iktidar için büyük altyapı projelerinin artan önemi olduğu kuşkusuz. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı için – konut piyasa ile birlikte – altyapı yatırımlarını canlı tutmanın bir ekonomik tercih olmanın ötesinde geçerek hızla bir zorunluluk haline geldiğine hep beraber tanık olduk. Bu zorunluluğun iktisadi sebepleri kadar siyasi hatta parti bekasını doğrudan sebepleri olduğunu biliyoruz.
Journal of Ibn Haldun Studies, Ibn Haldun University
The Idea of the State in Ibn Khaldun and a Comparative Study in the Context of the Debate 'Is The State a Means or an End?' (Ibn Khaldun-Aristotle-homas Hobbes) Oğuz Özcan İstanbul Üniversitesi, Türkiye Öz: 14. Yüzyıl İslam düşünce sisteminin önemli simalarından olan İbn Haldun, gerek Batı gerekse Doğu düşün dünyasında kendi çağdaşlarının yaklaşımlarından farklılaşarak kendi tanımlamasıyla Umran İlmi (İlm-i Umran) adını verdiği bir sistem inşa etmiştir. Tarihi olayları ve toplumsal * Bu çalışma, 29-31 Mayıs 2009 tarihinde İstanbul'da düzenlenen "II. Uluslararası İbn Haldun Sempozyumu" adlı bilimsel etkinlikte sunulan bildirinin gözden geçirilmiş halidir. Following the state philosophy of Ibn Khaldun, we have examined the state philosophy of Aristotle and Thomas Hobbes in order to be able to develop a comparative approach to the controversial issue of "State: Means or End?" Together with the views of the two thinkers, we included a comparative assessment of this problem. Finally, we tried to share an evaluation of how we discussed and assessed the issues during the article as a conclusion.
Din ve Hayat, Sayı: 42, 2021
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Hükümdar ve Aynası-Siyasetnameleri Yeniden Okumak, 2022
BİLİMKURGUYU ANLAMAK: Alt Türlere Eleştirel Yaklaşımlar, 2021
Sosyal bilimler araştırmaları dergisi, 2007
Tavukçuluk Araştırma Dergisi, 2013
Amme İdaresi Dergisi, 2023
The Journal of Social Science, 2020
Türkiye İletişim Araştırmaları Dergisi/26306220, 2019
1. Uluslararası Siyasal İletişim, Demokrasi ve Yeni Süreçler Sempozyumu, 2013
Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2018
Kırklareli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi dergisi, 2022
Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi, 2016
Noktasız Dergi, 2020