Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2018, Pamukkale University Journal of Social Sciences Institute
…
13 pages
1 file
Bu çalışmada, öncelikle Neoliberal politikaların yalnızca ekonomi politikaları olarak görülmemesi gerektiğinin altı çizildi. Kapitalist sistemin yaşadığı kriz her ne kadar ekonomik bir kriz olarak kendisini dışa vursa da gerçeğin öyle olmadığı anlaşılacaktır. Sermayenin kendisini kentsel mekânda yeniden üretimini sağlamak amacıyla neoliberal politikalar başta iktisadi olmak üzere, sosyal, kültürel alanda birçok düzenlemenin yapıldığı uygulamalardır. Bu politikalar kuşkusuz mekân üzerinde de son derece etkili olmuştur. Bu bağlamda küresel bir strateji olarak soylulaştırma deneyimlerine yer verilmiştir. Küreselleşmenin bu yeni ekonomik düzeninde, yoksulların kıymetlenen kentsel arazilerinin küresel sermaye tarafından nasıl potansiyel yatırım bölgeleri olarak değerlendirildiği görülecektir. Son yıllarda, dev emlak şirketleri ve geliştirici firmalarca inşa edilen, tasarım değeri taşıyan ve elit bir tüketime sunulan yüksek apartman bloklarından veya alçak lüks konutlardan oluşan bu yeni inşa alanları da, en az tek tek restore edilen tarihi apartmanların oluşturduğu sokak/mahalle profilleri kadar, soylulaştırılmış kent coğrafyasının bir parçası haline gelmiştir.
İLK OLARAK Ruth Glass tarafından, orta sınıftan insanların işçi mahallelerine taşınmasını ifade etmek için 1964 yılında kullanılan soylulaştırma (gentrifıcation) terimi, yaklaşık otuz yıldır kent çalışmalarının gündemindedir. Soylulaştırma için çeşitli açıklamalar getirilmiştir; soylulaştırmanın farklı şehirlerde farklı özellikleri olmasına rağmen, akademisyenler "şehir içi yerlerde, işçi sınıfı mahallelerinin asıl sakinlerinin yerlerinden edilerek, orta sınıf veya yüksek gelir gruplan tarafından işgalini kapsayan" (Hamnett 1984) fiziksel, ekonomik, sosyal ve kültürel bir olay olduğu konusunda hemfikirdirler. Soylulaştırma sadece mahallenin görünümünde bir değişim olarak düşünülmez, aynı zamanda mekânsal-sosyal ve ekonomik bir yeniden yapılanma süreci olarak da değerlendirilir (Zukin 1987; Smith 1987; 2002). Soylulaştırma çalışmaları küreselleşme, neoliberalizm ve devletin değişen rolü ile ilgili tartışmalar açısından önemli olmuştur (Smith 2002; Lees ve diğerleri 2008). Dahası, soylulaştırma farklı sınıfsal konumlarda ve/veya güç ilişkilerindeki değişimlerle de bağlantılıdır. Yeni orta sınıf, soylulaştırma geçirmiş mahallelerde işçi sınıfı ile karşılaşır ve kentsel mekânlara erişim veya bu mekânların kazanımındaki eşitsizlikler, bu gruplar arasında sıklıkla gerilime yol açar. Bu tartışmalar kent araştırmalarının önemli başlıkları arasındadır. Başka bir deyişle soylulaştırmayı ve soylulaştırıçıları meydana getiren süreçler birbiriyle bağlantılıdır. Bu nedenle soylulaştırıçıların incelenmesi veya nasıl ortaya çıktıkları konuyla oldukça ilgili olup (Rose 1984: 51) soylulaştırıçıların profil analizinin, sınıf analizi ve sınıf oluşumu tartışmaları ile yakından ilişkili olduğunu bize göstermektedir (Bridge 1994). Bu bölümde İstanbul'daki soylulaştırıçıların, soylulaştırma sürecinde, kendi sosyal ağlarını ve sosyal sermayelerini nasıl harekete geçirdikleri, sosyal ağlarının "yerleşim" ve aidiyet süreci ile nasıl inşa edildiği İncelenmektedir. Bu bölüm ayrıca, sosyal sermayenin ve sosyal ağların soylulaştırma süreci sırasında nasıl işlediğini göstermeyi amaçlamaktadır. Sosyal sermaye, sosyal ağ ve aidiyet kavranıları, soylulaştırma araştırmalarında yeni tartışmalar sunarak, araştırmacıların yeni orta sınıfın imtiyazlı konumlarını, mevcut güç ilişkileri içinde nasıl elde ettiklerini irdelemelerine olanak sağlar (Bourdieu 1986; Savage ve diğ. 2005; Southerton 2002). Farklı sınıflar arasındaki güç ilişkileri istikrarlı ve sabit değildir, aksine daha çok sürekli değişken ve dinamiktir. Bu nedenle, bu bölüm, soylulaştırıcıların mekân yaratma ve mekânlarda talepkâr stratejiler oluşturma süreçlerini şu sorulara odaklanarak inceler: (a) Yeni orta sınıfın mekânsal stratejileri nelerdir ve bu stratejilerin önemi nedir? (b) Soylulaştırılmış mahallelerde sınıfsal ve mekânsal sınırlar nasıl belirlenmektedir? (c) Kentsel aidiyet biçimlerinin oluşumunda veya konut planlamaların geliştirilmesinde ne tür ağlar ve ilişkiler rol oynamaktadır? Bu çalışma şu alt bölümleri içermektedir: İlk kısımda, saha araştırması bölgeleri kısaca tanıtılarak bu çalışma kapsamında soylulaştırma geçirmiş mahallelerde yapılmış saha araştırmaları sonucu derlenen niteliksel verilere yer verilecektir. İkinci kısımda, soylulaştırma ve sınıf analizi üzerine yazılmış kaynaklar, sosyal sermaye, aidiyet ve sosyal ağ kavranılan üzerine yazılmış kaynakların soylulaştırma araştırmasına olabilecek katkılan incelenerek gözden geçirilecektir. Ek olarak bu bölümde, Türkiye'deki soylulaştırma araştırmaları da kısaca gözden geçirilecektir. Üçüncü kısım, İstanbul'un Fener-Balat-Ayvansaray ve Galata semtlerindeki soylulaştırmacıların sosyal ağlarını ve aidiyet kalıplarını irdeleyecektir. İnceleme iki farklı sosyal ağa-kişisel ve kurumsal ağlara-ve bunların soylulaştırma sürecindeki işlevlerine ve etkilerine odaklanmaktadır. Makale dördüncü kısımda, ele alınan konunun sonuçlarına yer verecektir. Saha Araştırması Alanlarının ve Yöntembilimin Açıklaması Bu kısım, bu bölümün dayandığı iki araştırma projesinin bağlamını ve yöntemini ele almaktadır. İki araştırma projesi de, farklı zamanlarda İstanbul'un soylulaştırma geçirmiş mahallelerinde yürütülmüş doktora tez projeleridir (Şen 2006; Soytemel 2011). İlk çalışmada Şen (2006) Galata semtindeki soylulaştırma sürecini incelemiş ve kapitalist kentsel politikaların ve müdahalelerin farklı sosyal sınıflar arasındaki eşitsizliğin artmasına nasıl katkıda bulunduğunu araştırmıştır. Şen, 2005'te Galata'da 50 hane ile anket, soylulaştırıcılarla ve değişik işkollarından insanlarla ise 50 yan-yapılandırılmış görüşme yapmıştır. Araştırma verilerinin analizinde, kentsel değişimin semt üzerindeki etkisini ve soylulaştırmanın semtteki günlük yaşam üzerindeki etkisini anlamak için saha araştırmasının bir yıllık katılımcı gözlem notları da kullanılmıştır. 1995'te soylulaştırma Galata'da görünür hale gelmiştir ve 2005' teki saha araştırması zamanında semtteki mekânsal ve sınıfsal değişim açıkça ortaya çıkmıştır. Bu yıllar süresince bazı mülkler yılda bir kereden fazla el değiştirmiştir. Bu durum mülk fiyatlarında ve kira oranlarında kayda değer bir spekülasyon ortamı yaratmıştır. Ayrıca çeşitli kentsel yenileme projeleri Taksim'e, şehrin merkezine odaklanmış, bunun da Galata'nın soylulaştırma süreci üzerinde önemli etkisi olmuştur. Galata'nın şehrin merkezine olan coğrafi yakınlığı,
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi , 2024
Kentlerin tarihsel gelişimleri içerisinde çeşitli sebeplerle yenilenme ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Kentler var oldukça sürecek olan bu ihtiyacı karşılamak üzere çeşitli kentsel yenileme biçimleri geliştirilmiştir. Bu biçimlere yeniden canlandırma, yenileme, yeniden oluşum, eski haline getirme ve soylulaştırma gibi farklı isimler verilmektedir. Kentin yenilenme ihtiyacına hizmet etmesi önceden planlanmamış olmasına rağmen; kentin bozulmuş yerlerinde hem fiziksel hem de sosyal, ekonomik ve siyasi bir dizi dönüşüme "kendiliğinden" yol açan bir olgu olarak karşımıza çıkan soylulaştırmanın, örgütlü bir yapının müdahalesiyle gerçekleşen diğer kentsel yenileme türlerinden ayrı olarak konumlandırılması gerekmektedir. Bu çalışmada öncelikle, kavramsal ve kuramsal arka planına ve çeşitli uygulama örneklerine değinilerek soylulaştırmanın yarattığı dönüşümün; sonrasında ise kavramın kendi dinamiklerindeki dönüşümün ortaya konulması amaçlanmaktadır. Soylulaştırma sürecinin itici gücü ve gerçekleşme biçimindeki farklılaşmanın ortaya çıkardığı yeni soylulaştırma türlerinden biri olan devlet eliyle soylulaştırma olgusundan hareketle, devletin süreç içindeki dolaylı pozisyonundan öncü konumuna geçişinin kavranması, bu çalışmanın esas amacını oluşturmaktadır.
20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren -özellikle kent merkezlerinde- gözlenen değişimleri açıklamada kullanılan soylulaştırma (gentrification); 1950’lerde başladığı gözlenen, 1964’te İngiliz sosyolog Ruth Glass tarafından kavramsallaştırılan ve N. Smith’in (2006) ifadesiyle de 1980’li ve 1990’lı yıllardan itibaren küresel ölçekte yaygınlaşarak neoliberal şehirciliğin küresel stratejisi halini alan ve günümüzde de yeni kentleşme dinamikleri arasında kabul edilen kentsel bir süreç. Dolayısıyla -mevcut araştırmaların referansıyla- günümüzün kentsel coğrafyasında soylulaşmış, soylulaştırmanın başladığı, sürecin kenarında olan ve değişime hazır birçok mahalle olduğunu söylemek temelsiz bir iddia olmaz. Bu mahallelerle Batı Avrupa kentlerinden Amerika’ya, Mumbai’den İstanbul’a kadar birçok farklı kentte karşılaşıyoruz. Soylulaştırmanın bu yayılımcı etkisi, özellikle 2000’li yıllardan itibaren kentsel değişimlerin sosyal, mekânsal ve iktisadi incelemelerinde sıklıkla yer alıyor. Yakın zamanda bu incelemeler arasında soylulaştırma sürecini yeni bir kentsel kriz olarak nitelendiren, Richard Florida imzalı bir çalışma yer aldı. Hem yazar hem de çalışması, okurun haritalama ve diğer veri teknikleriyle elde edilmiş soylulaştırma ve sınıf okumaları noktasında yararlanabildiği bir kaynak. Richard Florida, ekonomi kalkınma profesörü ve otuz yıldır da kent üzerine çalışan Amerikalı bir akademisyen olmasının yanı sıra New York Times, The Wall Street Journal, The Economist gibi birçok mecrada yazıları bulunan güncel bir isim
Tarihi devirlerden günümüze kentler farklı sebepler doğrultusunda değişim ve dönüşüm sürecine tabi olmuştur. Sanayi Devrimi sonrasında kentler üzerinde görülen nüfus baskısı değişim ve dönüşüm hızını geometrik bir şekilde etkileyerek çarpık kentleşme, altyapı sorunları, kentsel kirlilik ve kültürel çatışma gibi sorunları beraberinde getirmiştir. Canlı bir organizmayı andıran kentler birçok coğrafi sebep doğrultusunda gelişimlerini devam ettirmişlerdir. Yaşadığımız yüzyılda kentler farklı dönüşümlere ve değişimlere uğramaktadır. Kentlerin hem sosyo-kültürel yapısını etkileyen hem de kentlerin yapısal dokusunu değiştiren faktörlerin başında kentsel dönüşüm gelmektedir. Kentsel değişim ve dönüşümlerin önemli sonuçlarından biri ise soylulaştırmadır (gentrifikasyon). Basit bir tanımla soylulaştırma; kentlerde yaşayan düşük gelirli grupların, konutların yenilenmesiyle orta ve üst gelirli gruplarla yer değiştirmesi olayıdır. Soylulaştırma süreci her ne kadar New York ve Londra gibi dünya şehirlerinde popüler olsa da, Amerika’da Minneapolis ve Philadelphia, İngiltere’de Manchester ve Glasgow gibi şehirlerin merkezlerinde de görülmektedir. Soylulaştırma kavramı çerçevesinde çalışma alanı olarak belirlenen ve nüfus büyüklüğü açısından dünyanın birçok devletinden daha kalabalık olan İstanbul’da; Fatih, Gaziosmanpaşa, Bağcılar, Kadıköy gibi 16 ilçede kentsel dönüşüm uygulanmaktadır. Bu bağlamda gerçekleşen değişim ve dönüşüm global ölçekte yaşanan soylulaştırma olgusuna örnek teşkil etmektedir. Soylulaştırma kavramı etrafında şehir coğrafyası perspektifli bir incelemeye tabi tutulacak olan çalışma alanında yapılan kentsel dönüşümler incelenerek; yaşanan değişim, dönüşüm ve bunun sosyo-kültürel yansımaları ortaya konmuştur.
Journal Of International Social Sciences Academic Researches, 2020
Bu makalede İstanbul Sulukule'de 2005 yılında başlatılan Kentsel Dönüşüm Projesi, Romanların tarihsel süreç içerisinde yaşadıkları göçler, yerinden edilmeler, soyutlanmalar ve yerleşik hayata geçmeleri de ele alınarak yabancılaşma kavramı üzerinden incelenmiştir. Araştırma geniş bir tarihsel perspektifle Sulukule Romanlarının günlük yaşamı, ekonomik yaşamı ve politik yaklaşımlarını ele almıştır. Başlatılan Kentsel dönüşüm projesiyle topraklarından ayrılan ve Taşoluk’a ve Ege’de belli köylere gitme durumunda kalan Romanlar toplumsal bir parçalanma yaşamıştır. Bu parçalanma bireyler üzerinde kendi yaşamlarını sorgulama, topluluklar olarak ise maddi ve manevi değişim süreci içerisinde bir araya gelememelerine yol açmıştır. Bireysel ve toplumsal düzeyde iki tür yabancılaşma sürecine girmişlerdir. Önceki mesleklerinden ve kültürel pratiklerinden mekanın bozuma uğramasıyla vazgeçmek zorunda kalan Romanlar yeni iş kollarına atılma da çok başarılı olamamışlardır. Sulukule’de kalmayı başarmış Romanlar eski komşularının yerlerine gelen Suriyeli Mülteciler ve dışarıdan gelen insanlarla kültürel bir ayrışmaya girmiş, Taşoluk’a giden Romanlar ise eski yaşamlarıdaki pratikleri ve para kazanma arasında sıkışmışlardır. Araştırmada hem Sulukule tarafı hem de Taşoluk tarafı yüz yüze görüşmeler gerçekleştirilerek yabancılaşma ve soylulaştırmanın boyutları ortaya konmuştur. Tüm süreç boyunca yaşanan mağduriyetler, medyaya yansıyan haberler, Sulukule ve Taşoluk'ta yapılan görüşmeler sonucunda Romanların içinde bulundukları durum yine yabancılaşma kavramı üzerinde tartışılmıştır.
Künye bilgileri: I. Uluslararası Kent Araştırmaları Kongresi Bildiriler Kitabı'da 2015 yılında basılmıştır. Editörler: Mustafa Altunoğlu - Şerife Geniş, Ankara: İdealkent ISBN: 978-605-83819-1-9 Özet Soylulaştırma kavramı kullanım biçimine bağlı olarak s(rmekte olan rant m(cadelesini gölgeley e- bilmektedir. ”u nedenle kullanımında öncelikle bir taraf belirlenmesine ihtiyaç vardır. 5zg(n bir soylulaştırma öyk(s(n(n aslında kavramın eksiklerini de ortaya koyar nitelikler taşıdığı d(ş(n( l- mektedir. ”u bakış açısı ile koruma ve yenileme planlarının hedefi olan “nkara Kalesini nasıl bir geleceğin beklediği ve ”atı literat(r(nden farklı da olsa özg(n bir soylulaştırma öyk(s(nden söz edilip edilemeyeceği (zerinde duran bu çalışmada, Kalenin söz konusu literat(rle uyumlu olmayan yönlerinin başka yollardan giderildiği, sınıflar arası bir yer değiştirme şeklinde tanımlandığında ise soylulaştırmadan söz edilebileceği sonucuna ulaşılmaktadır. Anahtar kelimeler: “nkara Kalesi, tarihî kent merkezi, soylulaştırma, kentsel yerinden e dilme Abstract The concept of gentrification, depending on how it is used, can overshadow the rent struggle. Therefore, one side should be determined before using that term. An original gentrification story can expose the missing part of the concept. With this perspective, it focused on whether we could be talking about the unique history of gentrification in particular for the Castle of Ankara. The castle is the goal of the renovation and conservation plan. It has been shown to comply with the concept of gentrification in western literature. These discrepancies are resolved in different ways. If we define a displacement between classes we can talk about gentrification in Ankara Castle. Keywords: Ankara Castle, historical urban centre, gentrification, urban displacement
2019
20. yuzyilin sonlarinda devletlerin tercih ettigi ekonomik uretim modeli olan fordizmin, kapitalizmin karlilik ve verimlilik ilkelerini karsilayamayacak duzeyde eskidigi tartismalari surerken, 1970’li yillarin sonlarindan itibaren uretim modeli degismeye, fiziksel emegin yerini “bilgi” almaya baslamistir. Ekonomik duzende ortaya cikan bu gelismelerle birlikte ozellikle gelismis ulkelerde bulunan sanayi sektoru yerini, hizmet ve finans sektorune birakmistir. Bu durum da oncelikle kuresellesmenin getirdigi mal ve isgucunun serbest dolasimi nedeniyle, sanayinin gelismis ulkelerden az gelismis ulkelere aktarilmasi sonucunda kentsel alanlarin sanayiden arindirilarak hizmet sektorunun kentlerde yayginlasmasini saglamistir. Boylece kentsel mekânlarin donusumu de gerceklesmeye baslamistir. Sanayi sonrasi olusan durumda, kent merkezlerinin sanayi isletmelerinden arindirilmasi ve beraberinde hizmet sektorunun gelismesi ile kent merkezleri yeni kentsel donusumlere ve yeni bir orta sinifin orta...
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
İDEALKENT, 2021
Journal of Planning, 2021
Ekev Akademi Dergisi, 2015
İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 2024
Türk Soylulara Türkiye Türkçesi Öğretimi, 2023
TÜRÜK Uluslararası Dil, Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi, 2020
Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi, 2017
İDEALKENT, 2018
Ankara Araştırmaları Dergisi, 2024
Çalışma ve Toplum Dergisi, 2007
The Journal of Academic Social Sciences, 2020
Gündelik Hayatın İdeolojik Yeniden Üretim Sürecinde Kentsel Alanlarda Soylulaştırma Pratikleri: Tarihi Yarımada Örneği, 2022
Türk Kütüphaneciliği, 2002
Türkiye'de Yeraltı Edebiyatı / "Öteki"lerin Günlüğü: Eroin Güncesi, 2020
Kitap Bölümü, Yeni Türkiye Hakikatsiz Siyaset Soylu Yalan içinde , Ed. Betül Yarar , 2018