Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2022, Ahmet Günşen Armağanı
…
23 pages
1 file
Aslen ‘küçük metal halka’ anlamına gelen küpe kelimesi, bir taraftan kulağa takılan süs eşyasının, diğer taraftan metal halkaların örülmesiyle oluşan zırhın adı olmuştur. Biraz daha genişleyerek ‘at koşum takımının halkası’, ‘elbise’ vb. anlamlar da kazanmıştır. Türkçe metinlerde kelimeyle ilk kez Tuna Bulgarlarından kalan dil yadigârlarında karşılaşılır. 7-8. yüzyıllarda ‘zırh’ anlamı taşıyan kelimeye daha sonra Kâşgarlı Mahmut’un Divanü Lügati’t-Türk adlı eserinde rastlanır. Eserde kelimenin iki anlamı bulunmaktadır: 1. Kulağa takılan süs eşyası, küpe. 2. Zırh. İkinci anlam hem tarihî hem de çağdaş Türk lehçelerinde diğerine göre daha yaygındır. Günümüz Türkiye Türkçesinde ‘zırh’ anlamı tamamen kaybolmuş, yalnız ‘kulağa takılan süs eşyası’ anlamı kalmıştır. Bu çalışmada ele alınan küpe kelimesiyle ilgili olarak önce kelimenin yaygın anlamı üzerinde durulacaktır. Türk dilinin çağdaş yazı dillerinde bu sözcüğün biçimsel görünümü nasıldır, kavram alanı bakımından ilk vesikalardan bu yana ne gibi semantik evrelerden geçmiştir? Aşağıda bu sorulara cevap aranacaktır.
Bu makale, İntihal.net tarafından taranmıştır. Bu makale, Creative Commons lisansı altındadır. Bu makale için etik kurul onayı gerekmemektedir.
idil Dil ve Sanat Dergisi, 2018
ÖZ Eski Türkçe metinlerde yer alıp bugün Türkiye Türkçesi ölçünlü yazı dilinde kullanılmadığı halde Anadolu Ağızlarında yaşamakta olan birtakım kelimeler vardır. Bu kelimelerden birisi de " küse-" fiilidir. Bu fiil; hem Moğolca ile Türkçe dillerinin her ikisinde de çok eski devirler-den bu yana tanıklanabilmesi, hem de kökeni, yapısı ve imlasıyla ilgili çeşitli tartışmalara yol açması bakımından dikkate değerdir. Söz konusu fiilden türeyen ve yine Türkiye Türkçesi ölçünlü yazı dilinde yer almamasına rağmen Yalova İli Yerli Ağzından derlenen metinler-de tespit edilen " güsenç " kelimesinden yola çıkılarak hazırlanan bu makalede " küse-" fiili-nin etimolojisi, imlası ve morfolojisinin yanı sıra Tarihî ve Çağdaş Türk Lehçeleri ile Moğol Lehçelerindeki dilsel yolculuğu, leksikolojik durumu ve türevleri ele alınmış, lehçeler arası karşılaştırmalar yapılarak fiilin kullanımları örneklendirilmeye çalışılmış, kelime haritaları meydana getirilmiştir. ABSTRACT There are some words that exist in the old Turkic texts and live in Anatolian subdialects, although they are not used in the standart writing language of Turkey Turkish. One of these words is the verb " küse-". This verb can be witnessed both in Mongolian and Turkic dialects since the ancient times and it is also remarkable in terms of its origin, its structure and its spelling. This article is based on the word " güsenç " which was found in the texts compiled from the local subdialect of Yalova. The word " güsenç " is derived from the verb " küse-" and it is not included in the standart writing language of Turkey Turkish either. In this article; the etymology, spelling and morphology of the verb " küse-" are discussed. In addition to this, the linguistic journey of this verb, its lexicological condition, and its derivatives are studied. By making comparisons between the dialects, the use of this verb is tried to be sampled and word maps are created.
Bu makalede tarihî Türk lehçelerinde Türkçe din terminolojisinin oluşumu incelenmiştir.
turkiyat.selcuk.edu.tr
Conditional Mood in Historical and Contemporary Turkish Languages Şahap BULAK * ÖZET Bu çalışmamızda, dil bilgisi kitaplarında tasarlama kipleri içinde yer alan, genellikle dilek-şart kipi olarak anılan şart kipi ile ilgili, bugüne kadar dilbilimcilerimizin bu kip üzerine yaptıkları çalışmalardan yola çıkarak metinlerden alınan örnekler ışığında, şart kipi eki-sA'nın yapısının nasıl oluştuğu ve kökeninin ne olduğu üzerinde durulmuştur. Ayrıca tarihî süreç içinde Eski
İnsan vücuduna takılan gerek organik gerek metal malzemelerin geçmişini Paleolitik döneme kadar uzatabiliriz. Bu uygulama tüm kültürlerin ortak bir paydası gibi de kabul edilebilir. Kişilerin ne kadar zengin olduğunun bir önemi yoktur çünkü her hangi bir deniz (göl) kabuğu, taş ya da ahşap parçası takı malzemesi olabilecek niteliğe sahip olabilir. Bronz çağ ile başlayan ancak Demir çağında özellikle yerleşik kültürlerin takılar üzerinde geliştirdiği çeşitlilik, arkeolojik veriler arasında en çok beğenilen malzemelerden olmuştur. Bunlar analoji yolu ile tarihlendirme yapmamıza da yardımcı olurlarken, müzelerin en değerli sayılan vitrinlerinde sergilenirler. Yerleşik imparatorlukların malzemeleri bu kadar çeşitliyken göçerler arasında da takı, kadınerkek fark etmeden sevilerek kullanılmıştır. Kurganlardan ele geçen küpeler dönemin yalnızca zanaat, kuyumculuk algısını yansıtmakla kalmayıp, bize kurgan sahibinin etnik kökeni, statüsü gibi hakkında bilgiler de verir. Elinizdeki çalışma göçerlerle ilgili yazılmış makaleler içinde bulunan küpeleri incelemektedir. Amacımız, Bronz çağ ile birlikte özellikle Demir çağı kültürleri olan İskit, Hun ile Avar, Gök Türk gibi erken Orta çağa sarkan kültürlerin küpe kullanıp kullanmadığını ve varsa bu küpelerin nasıl olduğunu görsellerle desteklenerek açıklamaya çalışmaktır.
Türk Kültürü (Ankara), Sayı: Temmuz-Ağustos, 2003; s. ., 2003
ABSTRACT The orthography and transcription of the closed é phoneme in the old literary texts written by from the Orkhun Turkic to the Arabic alphabets pose a problem.
Modern Türklük Araştırmaları Dergisi, 2022
Türk dilinde asıl unsuru fiil olan söz öbeklerini kullanış sahasına çıkarmak için, esasta öbeğin baş (asıl) unsur olan fiile, yüklenecek göreve uygun olarak isim fiil, sıfat fiil veya zarf fiil eklerinden biri ulanır. Öbeğin asıl unsuru olan fiile ulanan eklerin isim fiil, sıfat fiil veya zarf fiil eki olması dikkate alınarak böylesi söz öbekleri isim fiil öbeği, sıfat fiil öbeği veya zarf fiil öbeği diye adlandırılıp sınıflandırılır. Türk dilinin söz diziminde sıfat fiil öbeği ve zarf fiil öbeği diye adlandırılan dil birimlerinin Hint Avrupa dillerinin söz dizimindeki muadilleri, genel dil bilimi yazınında relative clause terimiyle adlandırılan söz dizimsel birimlerin içinde yer alır. Türk dilindeki sıfat fiil öbeği ve zarf fiil öbeğinin muadilleri olan bu söz dizimsel birimleri kurmak için Hint Avrupa dillerinde cümlelerin başına relative pronoun diye adlandırılan zamirler konur. Türk dilinin söz diziminde relative clause tipinde söz öbeklerinin de Eski Türkçe döneminden itibaren var olduğu dile getirilir. Bu makalede, cümlemsi öbeği diye adlandırılan bu tipteki söz dizimsel birimlerin kuruluş ve işlev özellikleri Göktürk Türkçesi, Eski Uygur Türkçesi, Karahanlı Türkçesi, Harezm Türkçesi, Tarihî Kıpçak Türkçesi, Eski Oğuz Türkçesi, Osmanlı Türkçesi ve Çağatay Türkçesi dönemi eserlerinden tespit edilen cümleler esasında belirlenmeye çalışılmıştır.
2023
Stereotyping of inflectional suffixes, form permanent word types by fusing inflectional suffixes to nouns or verbs with different functions, apart from their existing duties due to any number of reasons, and according language's own needs. New words are added to vocabulary of Turkish language by means of linguistic stereotyping-i.e. a multi-faceted, non-generalisable, unrestricted, and common product(s) of semantics and linguistics. The word derivation function of inflectional suffix stereotypes-as is the case with derivational suffixes-is neither regular nor systematic. Therefore, it seems more logical to refer to word derivations made from stereotyping as exceptional derivations. In this study, we examined word derivations with example sentences using stereotyped conditional and imperative suffixes in Kipchak group Turkish dialects in the context of causality, and determined words derived as a result of stereotyping and investigated them in terms of structure and meaning. Although permanent words that can be dictionary units are not derived in Turkish with verb conjugation suffixes, it is seen that these suffixes take place in the structure of some permanent words as a result of stereotyping. It was also determined that in Kipchak group, words derived as a result of stereotyping of the imperative suffixes are mainly exclamatory words and they derive a small handful of words in the form of prepositions, conjunctions and adjectives. Words derived as a result of stereotyping of conditional suffix are generally conjunctions and adverbs. This suffix appears in the structure of a small number of nouns, pronouns, exclamations, and adjectives. This study, which was conducted in order to understand the contribution of inflectional suffix stereotypes to the vocabulary of Turkish language, will also shed light on the studies to be carried out on word formation in Turkish.
The orthography and transcription of the closed é phoneme in the old literary texts written by from the Orkhun Turkic to the Arabic alphabets pose a problem.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Aydın TÖMER dil dergisi, 2017
SATIRES FOR CLERKS IN CLASSICAL TURKISH POETRY, 2019
4. Uluslararası Antalya Bilimsel Araştırmalar ve Yenilikçi Çalışmalar Kongresi, 2023
Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2006
Journal of Old Turkic Studies, 2021
Kültür Araştırmaları Dergisi, 2021
Uluslararası Türk Lehçe Araştırmaları Dergisi (TÜRKLAD), 2022
Türk Dilinin Seyyahı İsmail Doğan Armağanı, 2021
KAPI VE EŞİK KİTABI, 2023
Türkoloji Dergisi, 2003
Gazi Türkiyat, 2023
Tarihî ve Çağdaş Türk Lehçeleri Araştırmaları: Fiil Kategorisi, 2022
RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, 2018
Doğumunun 60. Yılında Mehmet Ölmez Armağanı Bilge Biliglig Bahşı Bitigi, 2023
International Journal of Languages Education, 2020