Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2023
…
40 pages
1 file
Zenodo (CERN European Organization for Nuclear Research), 2023
Özet Rusya Hükümeti, 24 Şubat 2022 tarihinde özel askeri operasyon olarak tanımladığı girişimle kuzeyden, doğudan ve güneyden Ukrayna sınırlarına girmiş ve iki ülke arasındaki gerilim sıcak çatışmaya dönüşmüştür. Çatışmanın etkileri bu iki ülkenin, sırasıyla sınır komşularına daha sonra bölgedeki diğer ülkeleri ve küresel çapta doğrudan veya dolaylı etkilemektedir. COVID-19 pandemisinin küresel etkilerinin silinmesi henüz gerçekleşmemişken, bu çatışma ile küresel etkiler görünmeye başlamıştır. Bu nedenle Rusya-Ukrayna Savaşı, birçok paydaş tarafından ele alınması gereken önemli bir çalışma alanı olmuştur. Çatışmanın öne çıkan sosyal boyutunun yanında ekonomik parametrelerde de değişikliğe neden olmuştur. Lokomotif sektörlerden olan ulaşım sektörü de bu krizden oldukça etkilenmiştir. Özellikle gaz, enerji ve petrol gibi kilit unsurlardaki maliyet artışı veya bunların ulaşılabilirliğindeki engellemeler nedeniyle sektör derinden etkilenmiş olup, küresel boyutta nakliye ve tedarik zincirleri üzerinde olumsuz etkilere neden olmuştur. Bu çalışmada Rusya-Ukrayna Savaşı'nın ulaşım sektörü üzerindeki etkileri incelenerek özellikle hava taşımacılığına olan etkilerine odaklanılmıştır. Savaşın havacılık sektörüne etkisinin incelenmesi amacıyla Rusya ve Ukrayna merkezli, tam hizmet taşıyıcıları, düşük maliyetli taşıyıcılar, charter ve kargo havayolu işletmelerini temsil eden 8 havayolu işletmesi odaklı vaka çalışması yapılmıştır.
Savunma Bilimleri Dergisi, 2023
Rusya’nın Ukrayna’nın tam ölçekte işgali amacıyla başlattığı savaş, harp silah, sistem ve araçlarının sahnelenmesi; yeni harp konseptlerinin ve taktiklerinin denenmesi, geliştirilmesi ve ihtiyaçların belirlenmesi açısından laboratuvar işlevi görmektedir. Askerî ve ekonomik açıdan Rusya’nın Ukrayna karşısında üstünlüğü olmasına rağmen bir yıldan fazla süredir devam eden savaşta, Batı’nın Ukrayna’ya desteği ile göreli bir dengenin sağlandığı görülmektedir. Bu denge, Batı desteğinin devamına ve Rusya’nın, hava üstünlüğünü kazanamamasına bağlıdır. Ukrayna’nın Yerde Konuşlu Hava Savunma Sistemleri (Ground Based Air Defence Systems, GBAD) şu ana dek Rusya’nın hava savunmasını bastırma ve yok etme (SEAD/DEAD) harekâtını durdurmayı başarmıştır. Böylece Rusya, ağırlıklı olarak Yakın Hava Desteği (CAS) harekâtına yönelmiştir. Ayrıca, gezinen (loitering) İnsansız Hava Aracı (İHA), Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA), seyir füzesi, balistik füze ve siber saldırılarıyla Ukrayna’nın askerî ve sivi...
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İİBF Dergisi, 2021
Rus Jeopolitiğinde Deniz Gücünün Önemi ve Rusya Federasyonu'nun Güncel Akdeniz Stratejisi The Importance of Sea Power in Russian Geopolitics and the Current Mediterranean Strategy of the Russian Federation Öz Rusya tarihsel olarak deniz gücünü ve unsurlarını, stratejik sürekliliğin getirdiği kazanımlar aracılığıyla yaygın bir dış politika aracına dönüştürmüştür. Stratejik süreklilik Rus jeopolitik hafızasının gelişimine ve güncelliğini korumasına zemin hazırlamıştır. Çar I. Petro'dan itibaren düzenli bir donanma inşa eden Rusya, stratejik ve jeopolitik genişlemesini deniz gücü unsurlarıyla desteklemiştir. Çariçe II. Katerina'nın öncüllüğünde ise Baltıklar, Karadeniz ve Akdeniz havzalarındaki hâkimiyetini güçlendirmiştir. Rus İmparatorluğu, SSCB ve RF'nun deniz stratejilerindeki süreklilik, benzerlik ve tamamlayıcılık oldukça dikkat çekmektedir. Makalede söz konusu stratejik sürekliliğin içeriği, Rus deniz gücünün tarihsel tekâmülü ve Akdeniz'e yönelik politikalar çerçevesinde ayrıntılı bir şekilde incelenmektedir.
Türkiye-Rusya ilişkileri uçak düşürme hadisesiyle tekrar gündeme oturdu. Bu iki devlet arasındaki ilişkinin nasıl şekilleneceği, geleceğe projeksiyon tutarak çözümlenmeye çalışılıyor. Bunun sağlıklı bir şekilde yapılmasının yolu, hiç şüphesiz, çağdaş uluslararası politik gelişmelere vakıf olmakla birlikte bu iki ülkenin siyasi yapıları ve yönelimleri ile tarihte özellikle birbirlerine karşı ortaya koydukları reflekslerin de iyi çözümlenmesinden geçiyor. Bu çerçevede Türkiye-Rusya ilişkilerine projeksiyon tutmak için uluslararası politikaları, hukuku Rusya’nın siyasi ve ekonomik yapısına ve Türkiye ile tarihi ilişkilerine dayanarak değerlendirdiğimiz yuvarlak masa toplantısında alanında uzman konuklarımız önemli tespitlerde bulundu. Rusya’nın Türkiye’ye karşı ve bölgede güttüğü politik hedefleri değerlendiren Doç. Dr. Fatih Özbay, Rusya’nın zayıf olduğunu hissettiği durumlarda Türkiye ile işbirliğine dayalı bir ilişki formatı geliştirdiğinin, fakat güçlendiğini hissettiği andan itibaren de bunu rekabet ve çatışmaya götürmekten çekinmediğinin altını çiziyor. Uçak düşürme hadisesiyle deşifre olan hamlesiyle Rusya, Ukrayna’dan başlayıp Kafkasya’ya, Türkiye’nin çevresinden Akdeniz’e çekilen bir engelleyici hatla hem NATO bloğunu durdurmak hem de Türkiye’yi çevrelemek istiyor. Uçağının düşürülmesi ise bu hamleyi gerçekleştirmedeki motivasyonunu zedeleyici mahiyette. Rusya’yı Suriye meselesinde müdahil olmaya iten iç faktörleri değerlendiren Yrd. Doç. Dr. Vügar İmambeyli son iki senedir Rusya toplumunun sürekli bir gerilim içerisinde ve savaş söylemi içerisinde yaşadığını hatırlatıyor ve dış düşman söyleminin rejimin bekasını devam ettirmek için kullanıldığını söylüyor. Rusya yönetiminin anti-demokratik yapısının altını çizen İmambeyli, süper güçlükten sonra zayıf bir duruma düştüğünü, şimdiki büyük gücünü de sürekli kaybeden konuma geldiğini ifade ediyor. Bu noktada Rusya’nın teknolojik ve ekonomik olarak rekabet gücünü kaybettiği için saldırgan politikalar içine girdiği sonucunu çıkarmamız mümkün. Rusya’nın özellikle Suriye politikalarına ayna tutan Levent Baştürk ise Suriye ile ilgili kendi çıkarları doğrultusunda bir çözüm dayatma çabasında olduğunu belirtiyor. Ayrıca Türkiye’yi de burada bir aktör olarak görmeme eğilimi içerisinde bulunuyor. Bu noktada Türkiye’nin de sorunlu bir konumda bulunduğunu vurgulayan Baştürk, Türkiye’nin özellikle Suudi Arabistan lehinde tavır koyarak Yemen müdahalesine destek vermesini eleştiriyor. Türkiye’nin özellikle Mısır’daki darbe sonrasında aldığı tavırdan sonra bu konumunun ahlaki bir ikilem olarak nitelenebileceğinin altını çiziyor. Rusya-Türkiye ilişkilerinin önemli ve sorunlu bir tarafı da İran olarak belirdi. Tarih boyunca gergin siyasi süreçlerden geçmelerine rağmen belli bir ilişki düzeyini koruyabilen bu iki ülke, -İran’ın Rusya, Türkiye’nin NATO bloğunda yer almasından mütevellit- Suriye meselesinde çatışan pozisyonlar edindiler. Hakkı Uygur İran’da Cuma namazında camilerde Rus saldırısını destekleyen dualar edildiğinin altını çizerken Rusya politikalarının kazandığı toplumsal desteği resmediyor. Bununla birlikte İran’ın Rusya ilişkilerinin iç siyasetteki gelişmeler doğrultusunda şekil değiştirebileceğine de dikkat çekiyor. Zira İran’da ilginç bir şekilde daha dindar, seküler olmayan kesimlerde müthiş bir Putin ve Rusya hayranlığı varken ve Türkiye-Rusya krizinde de ilginç bir şekilde sanki İran’ın uçağı düşürülmüş gibi tepki verirlerken Batı’dan yana tercihini koruyanlar bu politikaya da muhalefet ediyor. Uygur, İran iç politikasında bu iki siyasi gruptan hangisinin güç kazanacağına bağlı olarak dış politik yöneliminin de değişeceğini ihtar ediyor. Türkiye-Rusya ilişkilerinin yakın gelecekte nasıl şekilleneceği hususunda konuşmacılar sıcak bir savaşı muhtemel görmüyorlar. İmambeyli, Türkiye ile Rusya arasında yaşanacak bir savaşın sadece iki ülke arasındaki savaş olarak kalmayacağını, Türkiye’nin sınırının aynı zamanda NATO sınırı olduğunu hatırlatıyor. Rusya, Türkiye’yi rahatsız edici en fazla ne yapabilir diye düşündüğümüzde; Özbay, Türkiye’nin Rusya’ya karşı Kuzey Kafkasya ve Volga çevresindeki Müslüman Türk unsurlara ya da Kafkasya’daki ayrılıkçı Çeçenlere destek verebileceğini ve Rusya’nın yüzlerce yıldır korktuğu ‘Pantürkizmi’ canlandırabileceğini ifade ediyor. Ancak Türkiye’nin real politik gücü değerlendirildiğinde bunun uygulanabilirliği tartışma konusu. Baştürk’ün Türkiye’nin yeni dönemde girdiği politik ilişkilere dair değerlendirmesi ise hayli dikkat çelici. Rusya ile yaşanan kriz Türkiye’yi Batı ile, NATO’yla daha önce kurmuş olduğu Güney Savunma ilişkileri çerçevesine geri döndürüyor. Bir anlamda Türkiye’yi “rayına oturtuyor”. Türkiye-Rusya ilişkisinin jeo-politiğine dair aydınlatıcı tespitlerin bulunduğu toplantı kayıtlarının araştırmacıların ve ilgilisinin dikkatine sunuyoruz.
Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi dergisi, 2023
This study comprehensively addresses the geopolitical consequences of the Russia-Ukraine War, which clearly reshaped international relations and global power dynamics in the 21st century. The starting point of the study is the immediate geopolitical consequences in Eastern Europe. The Russia-Ukraine War changed the strategic balance in the region with the redefinition of regional borders and the change of national sovereignty and political affiliations. This conflict also revealed the weaknesses of post-Soviet states and spurred a reassessment of security and defense strategies. We then explore the broader international consequences of the war, particularly its role in increasing tensions between Russia and the West. The study examines the impact of the war on energy security, given Ukraine's critical position in transporting Russian natural gas to Europe. The future of energy policy, diversification of energy sources and the increasing importance of energy geopolitics are evaluated in the context of this scenario. The study also emphasizes the redefinition of the global security order brought about by war. On the other hand, the study points out that the conflict, following allegations of cyber warfare, has brought the issue of cyber security ahead of international security concerns. Finally, the effects of the Russia-Ukraine War on global normative structures are examined. This study systematically evaluates these aspects, contributing to a nuanced understanding of the multifaceted geopolitical consequences of the Russia-Ukraine War. It highlights the far-reaching effects of conflict that reverberate beyond its immediate geographical borders and calls for collective and coherent international strategies to maintain global peace and security.
2022
Bu çalışma hibrit savaşın temel özelliklerinin neler olduğunu ve pratikte nasıl uygulandığını Rusya'nın Ukrayna müdahalesi üzerinden analiz etmektedir. Araştırmacıların üzerinde konsensüs sağladığı bir tanım olmamakla birlikte hibrit savaş hem devlet hem de devlet dışı aktörler tarafından yürütülen, konvansiyonel yetenekler, düzensiz taktikler, terör eylemleri, şiddet ve baskı gibi çeşitli savaş biçimlerinin kullanıldığı, bilinmezliklerin ve görünmezliklerin arttığı bir savaş biçimidir. Geleneksel ve modern savaş konseptlerinin bir arada olduğu hibrit savaş, devletlere belki de başka birçok aracı kullanarak ulaşamayacakları hedeflere ulaşma imkânı sağlamaktadır. Bu bağlamda çalışmanın ilk bölümünde hibrit savaşların tanımı ve özelliklerine değinilmiş, sonrasında ise hibrit savaşın bileşenleri ortaya konmuş ve son bölümde ise Rusya'nın hibrit savaş teorisini Ukrayna Savaşı özelinde nasıl uyguladığı analiz edilmiştir.
International Journal of Social and Humanities Sciences Research (JSHSR), 2023
Hibrit savaşta, askeri ve askeri olmayan tehditler arasındaki sınırlar bulanıklaşmıştır. Askeri olmayan araçlar söz konusu olduğunda, enerji kaynakları ve enerji altyapısı çok önemli bir rol oynamaktadır. Enerji, hem ekonomik hem de siyasi güç anlamına gelmektedir. Ukrayna krizi enerji güvenliğinin ulusal güvenliğin ayrılmaz bir parçası olduğunu, Rusya'ya bağımlılığın stratejik bir sorumluluk olabileceğini ve üretici ile tüketici arasındaki karşılıklı bağımlılığın, üretici gelirsiz, tüketici gazsız kalabildiği sürece istikrarı teşvik etmeyeceğini göstermektedir. Rusya, Ukrayna'yı istikrarsızlaştırmak için askeri, yarı askeri ve stratejik iletişim araçlarını bir arada kullanmaktadır. Bu stratejiye enerji faktörünü de (Ukrayna enerji varlıklarının kamulaştırılması ve gaz fiyatları üzerindeki baskı yoluyla) entegre etmeyi başarmıştır. Buradan yola çıkılarak hazırlanan bu çalışmanın ana gayesi, Rus hibrit savaş yöntemlerinden biri olan enerjinin Ukrayna savaşındaki etkisinin incelenmesidir. Rusya'nın Ukrayna'da siyasi, sosyal, ekonomik vb. hedeflerine varmak için hibrit savaş yöntemlerinden biri olan enerji faktörünü araçsallaştırdığı hipotezine dayalı olarak gerçekleştirilen çalışmada hibrit savaş ile enerji kavramları ele alınmış ve hibrit savaş yöntemlerinden biri olan enerjinin Ukrayna savaşına etkileri analiz edilmiştir.
Mersin Üniversitesi denizcilik ve lojistik araştırmaları dergisi, 2022
PEARSON JOURNAL
Geçmişten bugüne tarihi, kültürel, sosyal ve ticari olarak ortak bir geçmişe sahip olan Rusya ile Ukrayna arasında son 20 yılda ortaya çıkan fikir ayrılıkları beraberinde derin bir politik ayrışmayı ve nihayetinde iki ülke arasında işgale varan bir savaşı meydana getirmiştir. Savaşın etkileri kısa sürede küresel bir krize evrilmiş, tüm ülkelerin ekonomileri ve ticari faaliyet yürüten sektörler bu durumdan olumsuz etkilenmiştir. Bu kapsamda çalışmanın amacı, Rusya’nın Ukrayna’ya savaş ilan etmesiyle başlayan karmaşık ve politik durumun uluslararası havacılık sektörüne, Türkiye’nin ulusal havayolu pazarına ve Rusya’nın bayrak taşıyıcı havayolu Aeroflot Havayolları’nın ticari faaliyetlerine olumsuz etkilerini ortaya koymaktır. Bu minvalde, havacılık alanında önemli uluslararası ve ulusal otoriteler olan IATA (Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği), EUROCONTROL (Avrupa Hava Seyrüsefer Güvenliği Örgütü), DHMİ (Devlet Hava Meydanları İşletmesi) ve çeşitli havacılık kurumlarının yayınlamı...
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
KTU-SAM RAPOR 1, 2022
Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi: Kitap İncelemesi, 2018
TUİÇ Akademi, 2021
İNSAMER Analiz, 2019
Türk Coğrafya Dergisi, 2020
Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Türk Dünyası Sosyal Bilimler Kongresi , 2022
Karadeniz Araştırmaları, 2023
Küresel ve Bölgesel İlişkilerde Avrasya Jeopolitiği ve Rusya, 2022
Uluslararası Kriz ve Siyaset Araştırmaları Dergisi, 2022
19. YÜZYILDA RUSYA VE OSMANLI DEVLETİ'NDE ÇEVİRİ FAALİYETLERİ ÜZERİNE, 2018
Yönetim ve Ekonomi, 2023
Çankırı Karatekin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt 13, Sayı 2, ss. 394-433, (TR Dizin, OpenAIRE, Sobiad), 2023