Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2023, Mimarist Dergisi
…
9 pages
1 file
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nin Mimarist dergisinde bu sayının dosya konusu “Deprem Karşısında Deneyimlerden Öğrenmek” olarak belirlendi. T. Gül Köksal’ın editörlüğünde hazırlanan dosyada, ben de birbirinden değerli Hataylı arkadaşlarımın düşünceleriyle şekillenen bir yazı kaleme aldım: “Geri döneceğiz Antakya!” Sevgili Zehra Güngördü, Mustafa Özçelik, Ali Uğur, Demet Parlar ve Kenan Kantarcı’ya; depreme dair gözlem, deneyim ve düşüncelerini paylaştıkları için; T. Gül Köksal’a ve Mimarist dergisine bu dosyada bize de bir yer açtığı için çok teşekkür ederim. Bu yazının Antakya ve Hatay’ın deprem sonrası sürecinde bir faydası olması umuduyla 🌷 Dergide yer alan yazıların tümünü bu adresten okuyabilirsiniz: http://www.mimarist.org/mimar-ist/
Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi, 2018
Anadolu"dan Mısır"a giden yol güzergâhında, Ön Asya ile Suriye toprakları arasında kavĢak noktası olan Antakya; Asuri, Roma, Pers, Arap ve Osmanlı gibi birçok medeniyete ev sahipliği yapmıĢ kadim bir kenttir. Kadim kentlerin kent kimliğinin bir parçası olan tarihi çarĢılar, toplumsal hafızayı örneklemeleri itibariyle önemli kamusal alanlardır. Birçok faaliyetin bir arada yürütüldüğü bu tür kamusal alanlar yalnızca ticaret merkezi olarak hizmet etmezler. GeçmiĢi XVII. yüz yıla kadar dayandırılan çarĢı, Evliya Çelebi"nin Seyahatname "sine dahi konu olmuĢtur. Uzun ÇarĢı, tarihi ve yüzyıllardır devam eden çarĢı kültürüyle bulunduğu kenti tanımlayan önemli bir mekândır. Sosyal hafızanın önemli bir unsuru olarak kültür canlıdır, geliĢir, değiĢir ve hatta ölebilir. Bu çalıĢma Uzun ÇarĢı"da, çarĢıya ve esnafına has birtakım inanç, gelenek ve göreneğin dolayısıyla toplumsal hafızanın değiĢim-dönüĢümünün izlerini sürmüĢtür. ÇalıĢmanın bulguları 2017 yılı içerisinde çeĢitli zaman dilimlerinde Uzun ÇarĢı"ya gidilerek yerinde gözlem ve rastgele örneklem tekniğiyle çarĢı esnafıyla görüĢmeler yapılmak suretiyle elde edilmiĢtir. Yapılan görüĢmeler ses kayıt cihazı ile kaydedilmiĢ ve daha sonra analiz edilmiĢtir. Elde edilen bulgular, alan yazınındaki konuyla ilgili kaynaklarla da desteklenmiĢtir. ÇalıĢmada bulgular; "iĢ kolları ve iĢ kollarına ayrılan yerler", "esnaflar arası iliĢkiler", "çıraklık" ve "Nazar inançları, Resim ve Dua Asma Geleneği" gibi baĢlıklarla tasnif edilerek kente ait toplumsal hafızanın izleri analiz edilmeye çalıĢılmıĢtır.
Arkeo Duvar - Depremle kaybedilen geçmiş: 6 Şubat’ta neleri yitirdik?, 2023
Sevgili Nuray Pehlivan'ın davetiyle, Arkeo Duvar’ın “Depremle kaybedilen geçmiş: 6 Şubat’ta neleri yitirdik?” temalı yeni sayısında “Antakya’nın Felaketi ve Geleceği” başlıklı bir yazı kaleme aldım. Depremin 160. gününe ulaşmışken, doğa ve insanın bozulan ilişkisini, depremi, Antakya’nın tarihte ve bugün bir yerleşme olarak niteliğini kendi bakış açımdan anlatmaya çalıştım. Davet için Nuray Pehlivan’a, yazının başlığını bana ödünç verdiği için Emre Can Dağlıoğlu’na, ilgisi için Arkeo Duvar dergisine ve her şey için Antakyalılara sonsuz teşekkürlerimle 🦜 Dergideki çok değerli yazıları okumak için bu bağlantıyı kullanabilirsiniz: https://www.gazeteduvar.com.tr/dergi/depremle-kaybedilen-gecmis-6-subatta-neleri-yitirdik-64b1aeddd6ee5868ae2d9025
Atatürk ilkeleri ve cumhuriyet tarihinde güncel veriler, 2024
Tarih biliminin bir alt dalı olan kültür tarihi, Türkiye’de çok yeni ve araştırılmamış bir saha olmakla birlikte tarih içinde özel bir yere sahiptir. Kültür tarihi, modern kültür tarihi eleştirileri bir araya getirmektir. Yani kültür tarihinin asıl rolü geçmişin kültürü ile yeni kültürü yeniden inşa etmektir. Bunu yaparken de eski ve yeni kültürlerden toplamış olduğu geniş çaplı bilgilerden, harmanlanarak oluşturulan modern kültürü ortaya çıkarmaktır. XVI. Yüzyılın sonlarında Halep eyaletinin sancaklarından birisi olan Antakya’ya kısaca bakacak olursak; Eski çağlarda, özellikle de Roma dönemlerinde Akdeniz’in en önemli şehirlerinden olan Antakya, tarih boyunca ticaret merkezi olarak dikkat çekmiştir (Çelik, 2021, s. 231-232). Kültür, bir millete ait davranış ve karakterlere denir. Medeniyet ise, inanç ve ahlâk nizamıdır. Her milletin olaylar karşısında gösterdiği tepki farklıdır. İşte en basit anlamıyla kültür, toplumun karşılaştığı bir olay karşısında sergilediği tavır ve hareket tarzıdır. Bir toplumun kültürel hayatını şekillendiren en mühim unsur ise dinî inançlar ve geleneklerdir. Atadan, dededen kalma davranış kalıpları olan gelenekler sosyal hayatı yönlendiren temel normlardır. Dünya ve eşyayı algılamakta insanın davranışlarını tayin eden en önemli faktör de inançtır (Ünal, 2002, s. 54).
Journal of Life Economics, 2015
İnanç turizmi kapsamında önemli bir yere sahip olan ve her yıl yerli ve yabancı turistler tarafından ziyaret edildiği bilinen Antakya, çok sayıda önemli eser ve kutsal mekana sahiptir. Bu araştırmada, Antakya'nın inanç turizmi bakımından uluslararası turizm hareketliliğini sağlayacak yeterli turizm potansiyeline sahip olup olmadığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Verilerin toplanmasında anket tekniği kullanılmıştır. Araştırmada farklı bakış açısına sahip iki farklı katılımcı grubundan veri toplanmıştır. Birinci katılımcı grubunu oluşturan Antakya'da yaşayan yerel halktan, onların inanç turizmi hakkındaki düşünceleriyle ve yabancı turistlere bakış açılarıyla ilgili veriler toplanmıştır. İkinci katılımcı grubunu oluşturan yabancı turistlerden, Antakya ve inanç turizmine bakış açılarıyla ilgili veriler toplanmıştır. Araştırma sonucunda Antakya halkı uluslararası turizm hareketliliğinde varış yeri olarak Antakya'nın isminin ön plana çıkması ve yoğun turizm akımına uğraması konusunda istekli olduklarını, fakat talepteki yetersizlik ve konaklama problemlerinin yoğun yaşandığını belirtmişlerdir. Yabancı turistler ise inanç turizmi kapsamında Antakya'nın muhakkak görülmesi gerektiğini fakat, talebin yeterince karşılanamadığını belirtmişlerdir. Bulgulara bağlı olarak konaklama işletmeleri, kamu kurumları ve yeni araştırmacılar için çeşitli öneriler geliştirilmiştir.
Türkiye Bilimler Akademisi Kültür Envanteri Dergisi, 2020
Antakya'da Fransız Mandası Dönemi yirmi yıl sürmüştür. Bu süre içerisinde Fransızlar kentte çeşitli imar faaliyetlerinde bulunmuştur. Tarihi kent dokusunun içinde ve yakın çevresinde müze, sinema, banka, idari yapı, hastane ve okul yapıları gibi çeşitli kamusal binalar yapılmıştır. Çalışmaya konu olan Ecole des Soeurs-Fevzi Çakmak İlkokulu Fransız Mandası Dönemi'nin ilk yıllarında Antakya tarihi kent dokusunda yoğun olarak geleneksel konutların yer aldığı bir mahallede inşa edilmiştir. Aynı dönemde yapının yakın çevresinde inşa edilen diğer eğitim yapıları zaman içinde yıkılmış ve/veya işlev değişimine uğramıştır. Bu çalışmada, Ecole des Soeurs-Fevzi Çakmak İlkokulu'nun oluşum ve dönüşüm sürecinin mimari analizinde; yakın çevre dönem yapılarından, tarihi belge ve bilgilerden, eski tarihli fotoğraflardan, kartografik dokümanlardan ve yapıda yürütülen tespitlerden yararlanılmıştır. Bu kapsamda, çalışmanın giriş kısmından sonra; yapının genel tanımı, yakın çevre eğitim yapıları, yapının oluşum ve dönüşüm sürecinin mimari analizi açıklanmış ve yapının korumakullanımı ile ilgili değerlendirmeler sunulmuştur.
Avrasya Dergisi, 2018
Anadolu’dan Mısır’a giden yol güzergâhında, Ön Asya ile Suriye toprakları arasında kavşak noktası olan Antakya; Asuri, Roma, Pers, Arap ve Osmanlı gibi birçok medeniyete ev sahipliği yapmış kadim bir kenttir. Kadim kentlerin kimliğinin bir parçası olan tarihi çarşılar, toplumsal hafızayı örneklemeleri itibariyle önemli alanlardır. Birçok faaliyetin bir arada yürütüldüğü bu tür alanlar yalnızca ticaret merkezi olarak hizmet etmezler. Geçmişi XVII. Yy’e kadar dayandırılan, Evliya Çelebi’nin Seyahatname ’sine dahi konu olmuş Uzun Çarşı, tarihi ve yüzyıllardır devam eden çarşı kültürünü sürdürebilen özelliğiyle, Antakya kent kimliğinin önemli bir parçasıdır. Uzun Çarşı toplumsal hafızanın kaydının tutulduğu, bulunduğu şehri tanımlayan önemli bir mekândır. Sosyal hafızanın önemli bir unsuru olarak kültür canlıdır, gelişir, değişir ve hatta ölebilir. Bu çalışma Uzun Çarşı’da, çarşı esnafına has birtakım inanç, gelenek ve göreneğin dolayısıyla toplumsal hafızanın değişim-dönüşümünün izlerini sürmüştür. Çalışmanın bulguları 2017 yılı içerisinde çeşitli zaman dilimlerinde Uzun Çarşı’ya gidilerek yerinde gözlem ve rastgele örneklem tekniğiyle çarşı esnafıyla görüşmeler yapılmak suretiyle elde edilmiştir. Mülakatlar ses kayıt cihazı ile kayıt altına alınarak elde edilen veriler daha sonra kayıt cihazı dinlenerek dikte edilmiş ve kayda geçirilmiştir. Bulgular literatürdeki konuyla ilgili kaynaklarla da desteklenmiştir. Çalışmada bulgular, ‘çıraklık’, ‘esnaflar arası ilişki’, ‘iş kolları ve iş kollarına ayrılan yerler’ , ‘bir takım inanç ve adetler’ gibi başlıklarla tasnif edilerek kente ait toplumsal hafızanın izleri analiz edilmeye çalışılmıştır.
International Language, Literature and Folklore Researchers Journal, 2018
This work aims to discuss the invasion of Antakya by Crusaders and what happened there in this process. The city of Antakya is in the border or Turkey Republic today. The city of Antakya where located in the bank of Asi River in south Anatolian geographically was founded by Macedonian King Third Antigus and Seleucid State used it as Capital during B.C. 300-64. In history, Antakya was prevailed by The Roman and The Bayzntine and sometimes the Persian Empires. This city when under the Bayzntine Ruling abondened to the Muslims on condition of paying the tribute in the ruling of second caliph Omar. But after that it was remained for more than a century from period of Nikephoros Phokas (963-969). Antakya which conquered by the Anatolian Seljuks in 1084, like other cities in this region, captured by the Crusaders consisted of states and the peoples who guided economically, religiously, politically and socially reasons by the Pope in Europe. The muslim armies who came for helping totheirallies on besieging of The Brutal Crusaders in Antakya was defeated and they abondened this city due to the disputes among their commanders. So, the invasion of Antakya was a new term at this time in this region and the crusader prinkups was esteblished by the Crusaders continued until 1268.
Journal of International Social Research
Öz Antakya, geçmişten günümüze pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış bir şehirdir. Antakya'nın bu tarihi özelliğinin sebebi hiç şüphe yok ki önemli yollar üzerinde olmasıdır. Günümüzde de geçmişte olduğu gibi ulaşım ağı olan yollar medeniyetlerin zenginleşmesinde önemlidir. Ulaşım ağı, ticari alanda önemli olduğu kadar sağlık ve sağlık kuruluşlarına erişebilirlik açısından da önemlidir. Toplumların gelişmesi ve muasır milletler seviyesine ulaşmasının temellerinden olan ulaşım ve erişebilirlik önemli bir yapı taşıdır. Bu çalışma Antakya ilçesinde bulunan itfaiye istasyonları incelenmiştir. Bu istasyonların konumları, kapasiteleri ve sorunları ele alınmıştır. Ayrıca acil durumlarda itfaiye araçlarının Antakya ilçesinde erişim süreleri Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) kapsamında Ağ Analizleri yöntemi kullanılarak analiz edilmiştir. Sonuç olarak Antakya ilçesinde 2 adet itfaiye bulunmaktadır. Bu istasyonların yetersiz olduğu görülmüş, 2 adet itfaiye istasyonu daha açılması gerekmektedir. Erişebilirlik anlamında İtfaiye araçlarının Antakya ilçesi genelinde en geç 30 dakika içerisinde ulaşılabildikleri tespit edilmiştir. Önerilen istasyonların açılması durumunda bu sürenin azalacağı görülmektedir.
Journal of Turkish Studies, 2021
Referred as the 'Queen of the East' in archaic age, Antakya has had a cosmopolitan structure since its foundation, and thanks to this structure, many different people have been able to find a place within the structure and activities. One of the most important features of this city, is where many civilizations that have left their mark to the world in this city is that they host the last known Olympics. Although the information on the fact that the games were made in various places in the Anatolian geography as a 'myth' and the inadequacy of the researches in the Turkish literature on the games strengthened this view, the queen of the east continued to wear the 'Olympic crown' for many years. The one-month preparation period, during which the registration and pre-qualifiers were made, as in the Elean model, took place under the supervision of the referees, and the games were held at the stadium in Daphne. Knowledge on the days, type and order of the competitions is insufficient. On the other hand, competitions such as wrestling, running, trumpet playing, pancration, boxing, car racing, singing hymns about tragedies are mentioned. The games did not end due to the adoption of the Christian faith, but ended by being banned due to the support of the city of Antakya in a rebellion against the emperor. This study aims to reveal us the roots of the Anatolian Geography in relation to the sports in ancient times with the literature review method, especially in the Antakya Olympics, which is an important symbol for the factors affecting the end of the Olympics since it is the last Olympic Games of the ancient times.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Deprem: Artçılar Görünenin, Yaşananlar Bilinenin Ötesinde, 2023
Vakanüvis - Uluslararası Tarih Araştırmaları Dergisi, 2024
Biyoloji Bilimleri Araştırma Dergisi, 2012
İLK ÇAĞLARDAN ROMA HAKİMİYETİNİN SONUNA KADAR ANTAKYA, 2022
Selcuk University Journal of Engineering ,Science and Technology, 2016
ETNOGRAFİK BELGELER ÜZERİNDEN TARİHTE BİR KENT VE DÖNEMİN İZİNİ SÜRMEK (20. Asrın İlk Yarısında Antakya), 2022
Araştırma Makalesi, 2024