Papers by Şule OSMANAGAOGLU SANAL

Kafkas Universitesi Veteriner Fakultesi Dergisi, 2019
Anadolu'daki geçmişi çok eskiye dayanan tiftik keçisi, başka ülkelerde de yetiştirilene kadar yüz... more Anadolu'daki geçmişi çok eskiye dayanan tiftik keçisi, başka ülkelerde de yetiştirilene kadar yüzyıllarca sadece Orta Anadolu'da, özellikle de Ankara ve çevresindeki illerde yetiştirilmiştir. Tiftik keçisinden elde edilen tiftik üretimi de yalnızca bu bölgede yapılmıştır. Ankara Sancağında 1905 yılı sayımında, yaklaşık 1 milyon beş yüz bin baş tiftik keçisi bulunduğu bildirilmiştir. Bu keçilerden elde edilen tiftik "Ankara sofu, çorap, boyun atkısı ve başörtüsü" gibi ürünlerin işlenmesinde kullanılmış ve tiftik sanayii, 16-18. yüzyılları kapsayan dönemde Ankara halkına geniş iş olanakları ve gelir sağlamıştır. Bu araştırma, 1800-1918 yılları arasında tiftik keçisi ihracatı ve tiftik ticaretine ilişkin arşiv kayıtlarının saptanması ve sonuçlarının değerlendirilmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Konuya ilişkin belgeler Ankara, İstanbul, Konya ve Manisa'da bulunan arşivlerde yapılan araştırmalar sonucu elde edilmiştir. Tiftik keçisinin, 19. yüzyılın ortalarından itibaren çeşitli yollarla ülke dışına çıkarılan damızlıklarla, diğer ülkelerde de yetiştirilmeye başlanması, tiftik ticaretindeki ekonomik kaybın gerek halk ve gerekse Osmanlı yönetimi tarafından yoğun biçimde hissedilmesine neden olmuştur. Tiftiğin okkası 19. yüzyılın sonlarına doğru 50 kuruştan 10 kuruşa kadar gerilemiştir. Bu durum, tiftik keçisi dış satımının çeşitli dönemlerde yasaklanmasına, yıllar süren yazışmalar ve çabaların ardından 1918 yılında "Damızlık Tiftik Keçilerinin Harice Men'i İhraç ve Teksiri Adadı Hakkında Kanunu"nun kabul edilmesine yol açmıştır. Sonuç olarak, tiftik keçisi yetiştiriciliğinin canlandırılması için geç de olsa alınan önlemlere rağmen, beş yüz yıl boyunca Anadolu topraklarında yetiştirilen önemli bir ticaret tekeli yitirilmiştir.
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Lokman Hekim Tıp Tarihi ve Folklorik Tıp Dergisi, May 21, 2014

Mersin üniversitesi tıp fakültesi lokman hekim dergisi, Sep 22, 2021
Selçuklular zamanında Türk sanatında kullanılan hayvan motiflerinin, dönemin önemli şehirlerinden... more Selçuklular zamanında Türk sanatında kullanılan hayvan motiflerinin, dönemin önemli şehirlerinden birisi olan Ahlat'taki örneklerini barındıran Ahlat Müzesindeki eserlerde mevcudiyeti ve bu motiflerin kullanım amaçları hakkında bilgi verilmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Ahlat Müzesi'nde bulunan hayvan sembolleri değerlendirilmeye alınarak, türlerine göre kategorize edilmiştir. Çeşitli süsleme kompozisyonları ile kullanılan semboller göz önünde bulundurularak, birbirinden farklı olan 42 adet örnek eser incelenmiş; hayvan sembollerinin fotoğrafları çekilmiştir. Ardından sembollerin işlendiği malzemenin cinsi belirlenmiş ve katalog şeklinde ayrı ayrı tanımlanarak çözümlenmesi yapılmıştır. Bulgular: Ahlat Müzesinde yapılan bu araştırmada, Müze envanterine kayıtlı 42 adet çanak, çömlek, mezar taşı veya çeşitli taş malzeme üzerine işlenmiş 21 kuş, bir koç, iki kaplan, üç balık, bir tavşan, bir ceylan, bir eşek, iki fil, iki at, bir ejder, bir aslan, altı adette tanımlanamayan hayvan olmak üzere 42 adet hayvan figürü tespit edilmiştir. Sonuç: Sonuç olarak, Selçuklu döneminde Türklerin hayvanları gündelik yaşamda etkili bir biçimde kullandıkları ve bu durumun kültürel aktivitelerine de yansıdığı, ayrıca hayvanlara önem verildiği iddia edilebilir.
Journal of Veterinary Medical Education, Apr 13, 2023

Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Lokman Hekim Tıp Tarihi ve Folklorik Tıp Dergisi, May 21, 2014
The Turkish Veterinary Medical Association was founded in 1954, pursuant to the Law numbered 6343... more The Turkish Veterinary Medical Association was founded in 1954, pursuant to the Law numbered 6343 on the Practice of the Veterinary Profession, and the Establishment and Work of the Turkish Veterinary Medical Association and its Subordinated Veterinary Chambers, with an aim to lay down a framework for veterinary medical practices and to regulate the tasks and authority of veterinary practitioners. The same year, 16 veterinary chambers became operational with a view to set ground for the establishment of the Association. Veterinary chambers are responsible for establishing communication between the Association and veterinary practitioners, as well as for ensuring that their members perform their profession in accordance with national legislation. Veterinary chambers are founded in provinces with at least 30 veterinary practitioners or in regions encompassing several provinces. The present study was aimed at providing information on the historical development and activities of the Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region since its foundation to date. The Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region, which constitutes the subject of this study, is among the first 16 veterinary chambers that started to operate in 1954. When first founded, its members were veterinarians working in the provinces Amasya, Çorum, Tokat, Ordu, Sinop and Samsun. In the following years, firstly the Amasya, Çorum and Tokat provinces established a separate region in 2005, and finally in 2009, the province Ordu separated upon constituting a quorum. As the region the chamber serves today only includes the Samsun and Sinop provinces, its title was changed as the Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region. At present, the Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region has 385 veterinarian members working in the Samsun and Sinop provinces. Although those who served as the president of the chamber starting from its foundation in 1954 until 1969 were not able to be determined in this study, 32 periods headed by 19 Presidents were confirmed as from the year 1969. The Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region, which was headed by Mustafa Kural in 1969, is today directed by Mahmut Çetinkaya. In conclusion, it is suggested that the Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region operates in line with its founding objectives and provides significant services to the region in terms of improving veterinary services and resolving problems of the veterinary profession.

Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dergisi, 2022
Eight livestock congresses were held between 1968-2000 under the Turkish Veterinary Medical Assoc... more Eight livestock congresses were held between 1968-2000 under the Turkish Veterinary Medical Association (TVMA) leadership to improve animal husbandry in Türkiye. In these congresses, besides problems in the livestock sector, issues related to the production and consumption of animal products were also discussed. The aim was for the organizers and participants to be composed of different fields related to animal husbandry and thus address the issue from every perspective. The establishment of an autonomous "Ministry of Livestock" was demanded in all congresses. Problems and solution proposals regarding animal husbandry in Türkiye were scientifically discussed with veterinarians, producers, industrialists, consumers, and government representatives. As a result, this study, which was carried out to evaluate the issues addressed in Türkiye Livestock Congresses and contribute to the determination of the problems and solutions of the livestock sector, can shed light on the resol...
Kafkas Universitesi Veteriner Fakultesi Dergisi, 2017

"Salname" [henceforth referred to as “annual”]is a term used for works written to colle... more "Salname" [henceforth referred to as “annual”]is a term used for works written to collectively show the events of one year, and which entered the Turkish language after the Reform in Ottoman Empire in 1839. The first annuals in the Ottoman State were published by the state in 1847 under the name "Devlet-i Aliye-i Osmani. They contain important information pertaining to historical, administrative, military, cultural, and other fields. The first annual for the Province of Trabzon, whose borders encompassed what is today Trabzon, Samsun, Ordu, Giresun, Rize, Artvin, and the region between some of the townships of what is now Gumushane, Sivas Amasya, and Tokat, was published in the year 1869. The Trabzon Provincial Annual was published 22 times in total between the years 1869 and 1904. The study was conducted with the purpose of reviewing the historical panorama of the animal ecology of the Trabzon Province in these annuals. Three major headings were established upon examination of these annuals. These include: 1- Domestic and wild animal stocks and their numerical values, 2- How sea products, the anchovies in particular, were fished, put to use, and their form of consumption, and 3- The approach toward dolphins and the ways of hunting them, and cockfights. In conclusion, it can be argued that the annuals are important resources for the acquisition of information regarding the animal stock of the Black Sea region contained within the Province of Trabzon and endangered animals such as the Janik horses. Additionally, the handling also of issues only recently being discussed in our day with regard to animal rights, such as criticism of the way of hunting dolphins, is important in terms of shedding light on the period. OZ Salname, bir yillik olaylari topluca gostermek uzere yazilmis eserler icin kullanilan ve Turkceye de Tanzimat’tan sonra girmis olan bir terimdir. Osmanli Devleti’ndeki ilk salnameler, devlet tarafindan 1847 yilinda “Devlet-i Aliye-i Osmani” ismi ile basilmistir. Sinirlari bu gunku Trabzon, Samsun, Ordu, Giresun, Rize, Artvin, Gumushane, Sivas, Amasya ile Tokat illerinin bazi kazalari arasindaki bolumu kapsayan Trabzon Vilayeti’nin ilk salnamesi 1869 yilinda basilmistir. Trabzon Vilayet Salnamesi, 1869–1904 yillari arasinda toplam 22 adet yayinlanmistir. Calisma, bu salnamelerde Trabzon Vilayeti’nin hayvan ekolojisinin tarihsel panoramasini degerlendirmek amaciyla yapilmistir. Yayinlanmis salnameler incelendiginde uc onemli baslik oldugu tespit edilmistir. Bunlar; 1- Evcil ve yabani hayvan varligi ile bunlarin sayisal degerleri, 2- Deniz urunlerinin ozellikle hamsi baliginin nasil avlandigi, degerlendirildigi ve tuketim sekli, 3-Yunus baliklarina yaklasim ve avlanma sekilleri ile horoz dovusleridir. Sonuc olarak, Salnamelerin XIX. yy son ceyreginde Trabzon vilayetinin kapsadigi Karadeniz bolgesinin hayvan varligi ile ozellikle “Canik Atlari” gibi, nesli tukenmekte olan hayvanlara iliskin bilgilerin edinilmesi acisindan onemli kaynaklar oldugu iddia edilebilir. Ayrica, yunuslarin avlanma sekillerinin elestirilmesi gibi hayvan haklari acisindan gunumuzde yeni yeni tartisilan konularin da ele alinmis olmasinin, doneme isik tutmasi acisindan onemli oldugu soylenebilir.

Uretimde, anlayista, olcme ve deneyde bir orneklik olarak tanimlanan standartlar, insanlarin kari... more Uretimde, anlayista, olcme ve deneyde bir orneklik olarak tanimlanan standartlar, insanlarin karisikliktan kurtulma ve belirli bir duzen olusturma cabalarinin sonucunda ortaya cikmistir. Gunumuzde standartlar, bilgi ve uretim teknolojilerindeki hizli gelisme sayesinde uluslararasi ticaretin ortak dili haline gelmistir. Turkiye’de standardizasyon calismalari 1705 sayili “Ticarette Tagsisin Men'i ve Ihracatin Murakabesi ve Korunmasi Hakkinda Kanun”un yururluge girmesiyle, 1930 yilinda baslamistir. Hayvansal kokenli ticari mallar ve bunlardan elde edilen urunler ile ilgili ilk duzenleme kabuklu yumurta ihracatina iliskin olarak 1934 yilinda gerceklestirilmistir. Ikinci Dunya Savasindan sonra, tum dunyada ekonomi alaninda yeni duzenlemelere gidilmis ve standardizasyon ve kontrol konulari da bu cercevede ele alinmistir. Bu yeni yaklasimlara uygun standartlarin olusturulmasi icin 1954 yilinda “Norm ve Standardizasyon Enstitusu” kurulmustur. Bu kurum, 18 Kasim 1960 tarih ve 132 sayili ...

Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Lokman Hekim Tıp Tarihi ve Folklorik Tıp Dergisi, 2020
Amaç: Çalışmada; Artvin ilinin coğrafi ve kültürel özellikleri ile her yaz tekrarlanan yaylacılık... more Amaç: Çalışmada; Artvin ilinin coğrafi ve kültürel özellikleri ile her yaz tekrarlanan yaylacılık faaliyetinin bir ürünü olan ve şehirde folklorik bir halk eğlencesi haline gelen boğa güreşi festivallerini incelemek amaçlandı. Yöntem: Çalışmada, Artvin’de yaşayan 30 kaynak kişi ile görüşüldü. Festivaller hakkında sosyal bilimlerde kullanılan nitel araştırma yöntemlerinden “kaynak kişilerle görüşme tekniği” kullanılarak bilgi alındı. Sözlü, görsel ve bilgi derleme formuyla elde edilen yazılı veriler toplandı. Elde edilen veriler içerik analizi ile değerlendirildi. Bulgular: Çalışmada, yaylacılık faaliyetleri içerisinde boğaların uyumlu bir sürü olmasını sağlamak amacıyla güreştirildiği ve bu güreşler sonucunda boğa güreşi festivallerinin ortaya çıktığı tespit edildi. Bu festivallerle, boğalara kaliteli ve uzun yaşama şansı tanındığı, şehre ekonomik ve sosyolojik açıdan katkı sağlandığı bilgisi elde edildi. Ancak günümüzde festivallerde güreştirilmek için boğa yetiştirildiği ve boğa g...

Kafkas Universitesi Veteriner Fakultesi Dergisi, 2018
The first initiative aimed at international cooperation in the prevention of epizootic diseases w... more The first initiative aimed at international cooperation in the prevention of epizootic diseases was launched by Professor John Gamgee, and the first international veterinary meeting was held in Hamburg, Germany on July 14-18, 1863. At that time, efforts were made to fight and ensure protection against animal diseases in Turkey, but it was not until the early years of the Republic that intensive and multifaceted efforts at a national and international level came into effect. Experienced veterinarians from various countries were invited to Turkey to carry out studies here, and Turkish veterinarians were dispatched to international congresses and meetings on animal health and improvement. At the same time, attempts were made to establish a common border health authority with neighboring countries, and efforts were made to develop health legislation. Close cooperation with the Balkan states on matters of policy following the proclamation of the Republic became obligatory, particularly with respect to animal diseases, and led to the Balkan Governments Infectious Animal Diseases Congress-I being held in Istanbul on October 4-12, 1927, followed by the Balkan Veterinary Congress II, held in Bucharest on September 21, 1929. The present study found that the senior civil servants from Turkey, Greece, Bulgaria, Romania and Yugoslavia that had attended the two congresses discussed the fight against epizootic diseases and the establishment of a veterinary organization on the borders. In conclusion, these congresses may be said to have laid the groundwork for the "Geneva International Veterinary Convention (1935)" and the bilateral veterinary conventions concluded between participatory countries that followed.

Kafkas Universitesi Veteriner Fakultesi Dergisi, 2019
II. Meşrutiyet'in (1908) ilanından sonra edebiyat, bilim ve felsefe konularında süreli yayınlar i... more II. Meşrutiyet'in (1908) ilanından sonra edebiyat, bilim ve felsefe konularında süreli yayınlar ile çeviri ve telif eserlerin yayımındaki artış dikkat çekicidir. Bu dönemde Askeri Baytar Suphi Ethem'in "botanik" ve "jeoloji" dersleri verdiği ve zooloji, botanik, biyoloji, kimya, antropoloji, sosyoloji, filoloji, tarih, felsefe, bilim tarihi, edebiyat tarihi gibi bilim alanlarında çalışmalar yaparak eserler ortaya koyduğu saptanmıştır. Bu çalışmada, Askerî Veteriner Okulu öğretmenlerinden Suphi Ethem'in, Ulum Tabi'iye ve İçtimaiye Kütüphanesi tarafından 1917 yılında yayımlanan, "Musahabelerim" adlı eserinin incelenmesi amaçlandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığının "Belediye Osmanlıca Kitaplar Koleksiyonu"ndan elde edilen, 32 sayfalık kitapçığın transkripsiyonu yapıldı ve günümüz Türkçesine özetlenerek çevrildi. Eserin içeriği dönemin ve günümüzün bilgileri çerçevesinde ele alınarak değerlendirildi. Sonuç olarak, "etik" (ahlak felsefesi) konusunun, Osmanlı dönemi veteriner hekimliği eğitiminde ilk kez 1917 tarihinde yer aldığı söylenebilir.

Harran Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dergisi, 2018
Osmanlı Devleti’nde Tanzimat ile başlayan yenileşme çabaları, basın ve yayıncılık alanında da etk... more Osmanlı Devleti’nde Tanzimat ile başlayan yenileşme çabaları, basın ve yayıncılık alanında da etkisini göstermiştir. Bu dönemde, batı dünyasındaki bilgilerin halka ulaştırılması amacıyla sade bir dille ve didaktik tarzda yayın yapıldığı görülmektedir. Kişisel girişimler sonucu ya da cemiyetler ile devlet kurumlarınca ilk bilimsel ve mesleki dergilerin çıkarılması da ondokuzuncu yüzyılın ortalarından itibaren başlamıştır. Bu çalışmada, “Asır Kütüphanesi Külliyatı”ndan H. 1312 (M. 1895) yılında, yayımlanan “Malumat-ı Baytariyye” adlı 46 sayfalık kitap incelendi. Bu eserde verilen bilgiler, dönemin ve günümüzün veteriner hekimliği bilgileri çerçevesinde ele alınarak değerlendirildi. Yazarı Necmeddin Sami, kitabı yazma amacının herkesin anlayabileceği bir şekilde “Hayvanları beslemek, sıhhatlerini muhafaza etmek, lazım gelen terbiyeyi vermek, çoğaltmak gibi usulleri göstermekten ibaret” olduğunu ifade etmektedir. Kitapta, hayvan besleme, hıfzıssıhha, ahır temizliği, hayvan refahı konula...
Kafkas Universitesi Veteriner Fakultesi Dergisi, 2017
Reconstructing the veterinary services was added to the agenda at the (National) Economy Congress... more Reconstructing the veterinary services was added to the agenda at the (National) Economy Congress in Izmir in 1923. Scientists from abroad were invited for their advice on animal diseases and animal breeding. Polish Professor Rostafinski was invited by Şükrü Kaya, the Minister of Agriculture during that period. Rostafinski came to Turkey in November 1924. After his researches on husbandry in Western Anatolia, he presented his opinions in a 31-page report to the Ministry of Agriculture. He advised that pedigree records of horses should be tracked, horse raising should be adopted as a government policy. For cattle, it is important to determine the needs of the peasants. This study aims to identify the husbandry conditions in that period concerning the report on the husbandry in Western Anatolia.

Kafkas Universitesi Veteriner Fakultesi Dergisi, 2019
Anadolu'daki geçmişi çok eskiye dayanan tiftik keçisi, başka ülkelerde de yetiştirilene kadar yüz... more Anadolu'daki geçmişi çok eskiye dayanan tiftik keçisi, başka ülkelerde de yetiştirilene kadar yüzyıllarca sadece Orta Anadolu'da, özellikle de Ankara ve çevresindeki illerde yetiştirilmiştir. Tiftik keçisinden elde edilen tiftik üretimi de yalnızca bu bölgede yapılmıştır. Ankara Sancağında 1905 yılı sayımında, yaklaşık 1 milyon beş yüz bin baş tiftik keçisi bulunduğu bildirilmiştir. Bu keçilerden elde edilen tiftik "Ankara sofu, çorap, boyun atkısı ve başörtüsü" gibi ürünlerin işlenmesinde kullanılmış ve tiftik sanayii, 16-18. yüzyılları kapsayan dönemde Ankara halkına geniş iş olanakları ve gelir sağlamıştır. Bu araştırma, 1800-1918 yılları arasında tiftik keçisi ihracatı ve tiftik ticaretine ilişkin arşiv kayıtlarının saptanması ve sonuçlarının değerlendirilmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Konuya ilişkin belgeler Ankara, İstanbul, Konya ve Manisa'da bulunan arşivlerde yapılan araştırmalar sonucu elde edilmiştir. Tiftik keçisinin, 19. yüzyılın ortalarından itibaren çeşitli yollarla ülke dışına çıkarılan damızlıklarla, diğer ülkelerde de yetiştirilmeye başlanması, tiftik ticaretindeki ekonomik kaybın gerek halk ve gerekse Osmanlı yönetimi tarafından yoğun biçimde hissedilmesine neden olmuştur. Tiftiğin okkası 19. yüzyılın sonlarına doğru 50 kuruştan 10 kuruşa kadar gerilemiştir. Bu durum, tiftik keçisi dış satımının çeşitli dönemlerde yasaklanmasına, yıllar süren yazışmalar ve çabaların ardından 1918 yılında "Damızlık Tiftik Keçilerinin Harice Men'i İhraç ve Teksiri Adadı Hakkında Kanunu"nun kabul edilmesine yol açmıştır. Sonuç olarak, tiftik keçisi yetiştiriciliğinin canlandırılması için geç de olsa alınan önlemlere rağmen, beş yüz yıl boyunca Anadolu topraklarında yetiştirilen önemli bir ticaret tekeli yitirilmiştir.

Mersin Universitesi Tıp Fakultesi Lokman Hekim Tıp Tarihi Ve Folklorik Tıp Dergisi, Jun 24, 2014
The Turkish Veterinary Medical Association was founded in 1954, pursuant to the Law numbered 6343... more The Turkish Veterinary Medical Association was founded in 1954, pursuant to the Law numbered 6343 on the Practice of the Veterinary Profession, and the Establishment and Work of the Turkish Veterinary Medical Association and its Subordinated Veterinary Chambers, with an aim to lay down a framework for veterinary medical practices and to regulate the tasks and authority of veterinary practitioners. The same year, 16 veterinary chambers became operational with a view to set ground for the establishment of the Association. Veterinary chambers are responsible for establishing communication between the Association and veterinary practitioners, as well as for ensuring that their members perform their profession in accordance with national legislation. Veterinary chambers are founded in provinces with at least 30 veterinary practitioners or in regions encompassing several provinces. The present study was aimed at providing information on the historical development and activities of the Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region since its foundation to date. The Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region, which constitutes the subject of this study, is among the first 16 veterinary chambers that started to operate in 1954. When first founded, its members were veterinarians working in the provinces Amasya, Corum, Tokat, Ordu, Sinop and Samsun. In the following years, firstly the Amasya, Corum and Tokat provinces established a separate region in 2005, and finally in 2009, the province Ordu separated upon constituting a quorum. As the region the chamber serves today only includes the Samsun and Sinop provinces, its title was changed as the Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region. At present, the Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region has 385 veterinarian members working in the Samsun and Sinop provinces. Although those who served as the president of the chamber starting from its foundation in 1954 until 1969 were not able to be determined in this study, 32 periods headed by 19 Presidents were confirmed as from the year 1969. The Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region, which was headed by Mustafa Kural in 1969, is today directed by Mahmut Cetinkaya. In conclusion, it is suggested that the Veterinary Chamber of the Samsun-Sinop Region operates in line with its founding objectives and provides significant services to the region in terms of improving veterinary services and resolving problems of the veterinary profession. OZET Turk Veteriner Hekimleri Birligi, veteriner hekimligi uygulamalarina esas olusturmak ve veteriner hekimlerin gorev ve yetkilerinin duzenlenmesi amaciyla 6343 sayili “Veteriner Hekimligi Mesleginin Icrasina, Turk Veteriner Hekimleri Birligi ile Odalarinin Tesekkul Tarzina ve Gorecegi Islere Dair Kanun”un yururluge girmesiyle 1954 yilinda kuruldu. Ayni yil, Birligin kurulusuna temel olusturmasi icin 16 veteriner hekim odasi faaliyete basladi. Odalar, Birligin veteriner hekimlerle iletisimini ve uyelerin mevzuata uygun bir bicimde mesleki uygulamalarini gerceklestirmelerini saglamakla yukumludur. Veteriner hekim odalari, sinirlari icerisinde en az 30 veteriner hekimin gorev yaptigi illerde ya da birkac ilin birlestirilmesiyle olusturulan bolgelerde kurulurlar. Bu arastirmada, Samsun-Sinop Bolgesi Veteriner Hekimler Odasi’nin kurulusundan gunumuze kadar olan tarihsel gelisimi ve faaliyetleri hakkinda bilgi vermek amaclandi. Calismanin konusunu olusturan Samsun-Sinop Bolgesi Veteriner Hekimler Odasi, 1954 yilinda faaliyete baslayan ilk 16 odadan birisidir. Kurulus doneminde Amasya, Corum, Tokat, Ordu, Sinop ve Samsun illerinde calisan veteriner hekimler tarafindan olusturuldu. Yillar itibari ile once Amasya, Corum ve Tokat illeri 2005 yilinda ayri bir bolge olusturarak, daha sonra ise Ordu ili 2009 yilinda yeterli uye sayisini saglayarak ayrildi. Soz konusu bolgede yalnizca Samsun ve Sinop illeri kalmis olup odanin isminin Samsun-Sinop Bolgesi Veteriner Hekimler Odasi olarak degistigi belirlendi. Samsun-Sinop Bolgesi Veteriner Hekimler Odasi, gunumuzde Samsun ve Sinop illerinde calisan 385 veteriner hekim uyeye sahiptir. Calismada yapilan on degerlendirme sonucunda odanin kuruldugu 1954 yilindan 1969 yilina kadar gorev yapmis baskanlarin bilgilerine ulasilamamis olup 1969 yilindan itibaren oda yonetiminde 32 donem ve bu donemlere baskanlik eden 19 Baskan tespit edildi. Mustafa Kural’in 1969 yilinda baskanlik yaptigi Samsun-Sinop Bolgesi Veteriner Hekimler Odasinda bugun Mahmut Cetinkaya baskanlik gorevini yurutmektedir. Sonuc olarak, Samsun-Sinop Bolgesi Veteriner Hekimler Odasinin, kurulus amaclari dogrultusunda faaliyetlerde bulundugu ve sinirlari icinde veteriner hekimligi hizmetlerinin gelistirilmesi ve mesleki sorunlarin cozumlenmesi amaciyla onemli hizmetler verdigi soylenebilir.

Mersin Universitesi Tıp Fakultesi Lokman Hekim Tıp Tarihi Ve Folklorik Tıp Dergisi, Jun 24, 2014
In Turkey, there are 8 regional veterinary control institutes. This paper aims to provide informa... more In Turkey, there are 8 regional veterinary control institutes. This paper aims to provide information on the historical development and activities of the Samsun Veterinary Control Institute and to contribute to the history of veterinary medicine. Documents from the archives of the Samsun Veterinary Control Institute constituted the material of the study. The study material was assessed using analysis and synthesis methods applied in medical history research. The Samsun Veterinary Control Institute, which provides significant services for the control of contagious and zoonotic diseases in the Black Sea region, was founded under the name “the Samsun Regional Veterinary Laboratory” in 1948, following the reconstruction of the building used for the storage of sera for combat against rinderpest during the Turkish War of Independence. It was determined that, the institution, which at present continues to serve the region extending along the Black Sea coast of the country, from Sinop to Rize, also including the provinces Amasya, Tokat and Sivas, according to its founding objectives, aims to play an active role in the control of animal diseases through the early diagnosis of contagious and parasitic animal diseases, to contain disease outbreaks through the preparation of sera and vaccines for prophylaxis against contagious animal diseases, and to maintain animal health in general. The construction of the new premises of the Institute was started by the Ministry of Agriculture in 1963 at the Atakum locality, and in 1966, the institute started to operate under the title “the Samsun Veterinary Bacteriology and Research Institute” at the newly constructed modern premises equipped with several laboratories, which are still used today. The institute, which has been entitled with various names since its foundation, has lastly been named as the Samsun Veterinary Control Institute pursuant to the Statutory Decree No. 639 dated June 3, 2011, and is responsible for the conduct of diagnostic, control and research services and the manufacture of blackleg ( Gangraena emphysematosa ) vaccines for nationwide use, and thus contributes to the prevention of economic losses arising from this bacterial disease. In conclusion, it is suggested that the Samsun Veterinary Control Institute, comprised of twelve laboratories, separate units for experimental animals, epidemiology and necropsy, and a Directorate for Circulating Capital, provides significant services to the livestock sector in the region through its production, diagnosis, research, training and extension activities. OZET Turkiye’de faaliyet gosteren 8 veteriner kontrol enstitusu bulunmaktadir. Bildiride bu kurumlardan biri olan Samsun Veteriner Kontrol Enstitusunun tarihsel gelisimi ve gerceklestirdigi faaliyetler hakkinda bilgi vermek ve veteriner hekimligi tarihine katki saglamak amaclandi. Bildirinin ana materyalini, Samsun Veteriner Kontrol Enstitusu Arsivinden saglanan belgeler olusturdu. Calisma materyali medikal tarih arastirmalarinda uygulanan analiz ve sentez yontemleriyle degerlendirildi. Karadeniz Bolgesi salgin ve zoonoz hayvan hastaliklari ile mucadelede onemli hizmetler veren Samsun Veteriner Kontrol Enstitusu, Kurtulus Savasi sirasinda sigir vebasi hastaligi ile mucadelede serum deposu olarak kullanilan binanin 1948 yilinda yeniden yapilandirilmasi ile “Samsun Veteriner Bolge Laboratuvari” adiyla kuruldu. Sinop’tan Rize’ye uzanan Karadeniz sahil mintikasi ile Amasya, Tokat ve Sivas illerini icine alan bolgede calismalarini surduren Kurumun kurulus amaclarinin salgin ve paraziter hayvan hastaliklarini zamaninda teshis ederek hayvan hastaliklari ile mucadelede etkin rol oynamak ve kendi imkânlariyla salgin hayvan hastaliklarina karsi koruyucu serum ve asilar hazirlamak suretiyle salginlari yok etmek ve genel sagliga hizmet etmek oldugu belirlendi. Tarim Bakanligi tarafindan 1963 yilinda Atakum mevkiinde Enstitunun yeni binalarinin insasina baslandi ve Kurum, 1966 yilinda modern ve cesitli laboratuvarlari ihtiva eden bugunku binalarinda Samsun Veteriner Bakteriyoloji ve Arastirma Enstitusu adi ile faaliyete gecirildi. Kurulusundan bugune kadar cesitli isim degisiklikleri yapilan ve son olarak 3 Haziran 2011 tarihli ve 639 sayili KHK ile Samsun Veteriner Kontrol Enstitusu adini alan Kurum, teshis, kontrol ve arastirma hizmetlerini yurutmekte olup ulke genelinde kullanilmak uzere yanikara asisinin uretimini gerceklestirerek bu hastaliktan kaynaklanan ekonomik kayiplarin engellenmesini saglamaktadir. Sonuc olarak, halen bunyesinde on iki laboratuvar, Deney Hayvanlari, Epidemiyoloji ve Nekropsi Uniteleri ile bir Doner Sermaye Isletmesi Mudurlugu bulunan Samsun Veteriner Kontrol Enstitusunun, gerceklestirdigi uretim, teshis, arastirma, egitim ve yayin faaliyetleri ile bolge hayvanciligina onemli hizmetler verdigi soylenebilir.

Osmanlı Bilimi Arastırmaları, 2012
A Study on the Mecmua-i Funun-i Baytariye - with annotated bibliography The first Turkish associa... more A Study on the Mecmua-i Funun-i Baytariye - with annotated bibliography The first Turkish association of the veterinary profession, namely, the “Osmanli Cemiyet-i Ilmiye-i Baytariyesi” (Ottoman Scientific Society for Veterinary Medicine), was founded on 26th August 1908, inIstanbul. The periodical issued by this Society, the Mecmua-i Funun-i Baytariye (Journal of Veterinary Sciences), is the first scientific veterinary journal devoted to issues related to the veterinary profession and the livestock sector. Twenty four issues were published from September 1908 to April 1910. The publishing of the journal was aimed at contributing to the prevention of animal diseases, the improvement of the veterinary profession, and animal husbandry activities. The journal includes not only scientific articles published in the veterinary field, but also information on the scientific progress of the period. In this context, the journal sheds light on national and international developments that occurred in the veterinary medicine at that time, as well as on scientific research. Multiple issues relates to the livestock sector and public health, veterinary education and training services and the organisation of the veterinary profession. This study will discuss the Ottoman Scientific Society for Veterinary Medicine and its periodical the “Journal of Veterinary Sciences”, and will provide information on the articles published in the mentioned Journal. Keywords: Animal husbandry , periodicals, societies, Turkey, veterinary medicine. Mecmua-i Funun-i Baytariye: Inceleme ve Ozetli Bibliyografya Turkiye'de veteriner hekimligi mesleginin ilk dernegi, Osmanli Cemiyet-i Ilmiye-i Baytariyesi 26 Agustos 1908 tarihinde Istanbul'da kurulmustur. Dernegin yayin organi olarak yayimlanan Mecmua-i Funun-i Baytariye , tumuyle veteriner hekimligi ve hayvancilik konularini iceren bilimsel nitelikli ilk meslek dergisidir. Eylul 1908 - Nisan 1910 tarihleri arasinda toplam 24 sayisi yayimlanmistir. Derginin yayimlanmasinda, hayvan hastaliklarinin onlenmesi, veteriner hekimligin ve hayvanciligin gelistirilmesi amaclanmistir. Dergide veteriner hekimligi ile ilgili alanlarda gerceklestirilen arastirma makalelerinin yani sira donemin bilimsel gelismelerine de yer verilmistir. Bu ozelligi ile dergi, veteriner hekimlige iliskin ulusal ve uluslararasi duzeydeki gelismelere, bilimsel arastirmalara, hayvancilik ve halk sagligi konularina, veteriner hekimligi egitim-ogretim hizmetleri ile orgutlenmesine isik tutmaktadir. Bu calismada Osmanli Cemiyet-i Ilmiye-i Baytariyesi ve yayin organi Mecmua-i Funun-i Baytariye ele alinacak ve derginin icerigindeki makaleler hakkinda bilgi verilecektir. Anahtar Sozcukler: Dernekler, hayvancilik, sureli yayin, Turkiye, veteriner hekimligi.

Ekonomik ve toplumsal geliúmede kurumsallaúmanın yeri ve önemi, son yıllarda giderek açıklık kaza... more Ekonomik ve toplumsal geliúmede kurumsallaúmanın yeri ve önemi, son yıllarda giderek açıklık kazanmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti’nde “ulusal ekonomiyi” oluúturma çalıúmaları, özellikle Lozan Antlaúmasının imzalanmasından sonra hız kazanmıú; bu amaçla yeni kurumların oluúturulmasına ve etkinliklerinin arttırılmasına büyük önem verilmiútir. Yarı sömürgeleúmiú Osmanlı ekonomisinin tasfiyesinden, sanayileúen, tarımı geliútiren ve gıda üretimi alanında neredeyse kendisine yeterli olabilen bir ekonomik yapı baúarıyla oluúturulmuútur. Bu dönüúümler, ülke içinde ve dıúında, koúulların her bakımdan olumsuz oldu÷u bir ortamda gerçekleútirilmiútir. Hayvancılık, tüm dünyada, ulusal düzeyde geliútirilmesi gereken stratejik bir sektör olarak kabul edilmektedir. Özellikle savaş koşullarında daha önemli hale gelen salgın hastalıkları nedeniyle, Kurtuluş Savaşı sırasında veteriner hekimlik hizmetlerini düzenlemek amacıyla, Ankara’da “Umur-u Baytariye Dairesi” kurulmuştur. Cumhuriyet’in ilanından sonra da Türkiye’deki hayvan varlı÷ının arttırılması ve salgın hayvan hastalıkları ile mücadele amacıyla “Beş Senelik Umûr-i Baytâriye Programı” hazırlanmış ve uygulamaya konulmuştur. Bildiride, Cumhuriyet’in ilk on yılında hayvancılık ve veteriner hekimlik alanında yapılan çalışmalar, oluşturulan kurumlar açısından ele alınacak ve tartışılacaktır

Özet Ekonomik ve toplumsal geli mede kurumsalla manın yeri ve önemi, son yıllarda giderek açıklık... more Özet Ekonomik ve toplumsal geli mede kurumsalla manın yeri ve önemi, son yıllarda giderek açıklık kazanmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti'nde "ulusal ekonomiyi" olu turma çalı maları, özellikle Lozan Antla masının imzalanmasından sonra hız kazanmı ; bu amaçla yeni kurumların olu turulmasına ve etkinliklerinin arttırılmasına büyük önem verilmi tir. Yarı sömürgele mi Osmanlı ekonomisinin tasfiyesinden, sanayile en, tarımı geli tiren ve gıda üretimi alanında neredeyse kendisine yeterli olabilen bir ekonomik yapı ba arıyla olu turulmu tur. Bu dönü ümler, ülke içinde ve dı ında, ko ulların her bakımdan olumsuz oldu u bir ortamda gerçekle tirilmi tir. Hayvancılık, tüm dünyada, ulusal düzeyde geli tirilmesi gereken stratejik bir sektör olarak kabul edilmektedir. Özellikle sava ko ullarında daha önemli hale gelen salgın hastalıkları nedeniyle, Kurtulu Sava ı sırasında veteriner hekimlik hizmetlerini düzenlemek amacıyla, Ankara'da "Umur-u Baytariye Dairesi" kurulmu tur. Cumhuriyet'in ilanından sonra da Türkiye'deki hayvan varlı ının arttırılması ve salgın hayvan hastalıkları ile mücadele amacıyla "Be Senelik Umûr-i Baytâriye Programı" hazırlanmı ve uygulamaya konulmu tur. Bildiride, Cumhuriyet'in ilk on yılında hayvancılık ve veteriner hekimlik alanında yapılan çalı malar, olu turulan kurumlar açısından ele alınacak ve tartı ılacaktır.
Uploads
Papers by Şule OSMANAGAOGLU SANAL