Papers by Metin Ziya KÖSE
turkishstudies.net
... KAYNAKÇA Galata Şer'iyye Sicilleri, nr. 113. Araştırma ve İncelemeler AĞILDERE, ... more ... KAYNAKÇA Galata Şer'iyye Sicilleri, nr. 113. Araştırma ve İncelemeler AĞILDERE, Suna Timur, XVIII. ... KAFADAR, Cemal, Venedik‟te Bir Ölüm (1575) Serenissima‟da Ticaret Yapan Anadolulu Müslüman Tüccarlar, Kim Var İmiş Biz Burada Yoğ İken, Ġstanbul 2010, s.73-122. ...

Umera and Judiciary in the Ottoman Province: Representation and Trial of the Executive Power at Konya Court (1701-1702), 2023
The executive power was represented by the beylerbeyi and the sanjakbey,
that is, umera (ehl-i ör... more The executive power was represented by the beylerbeyi and the sanjakbey,
that is, umera (ehl-i örf) in the Ottoman provincial administration.
In the provinces, there were qadis to represent the judiciary. The relations
between these two powers were very important in the maintenance of the
local administration. So, how was the representation of the executive in legal matters in the Ottoman provinces? What was the attitude of the judiciary in cases where the executive was a party? The aim of this study is to reveal how the cases that were heard in the Konya court at the beginning of the 18th century and that concern the executive power worked. To discuss the role of the governor of Konya in the judicial processes through the mutesellims and mubasirs. In order to achieve these goals, the book number 39 belonging to the Konya court, which was transcribed beforehand, will be used. This study, which aims to reveal the legal relations between the executive and the judiciary in the Ottoman provinces, will make an analysis on a micro scale. Two different litigation process, which gives the impression that it is more of a political case, will be discussed in terms of reflecting the relations between the executive and the judiciary with the case analysis method.
Nevşehir Üniversitesi Yayınları, 2013
Tarih Boyunca Karadeniz Ticareti ve Canik, 2013
Tarihimizden Portreler Osmanlı Kimliği, Prof. Dr. Cevdet Küçük Armağanı, 2013
Sosyal Bilimler Araştırma Dergisi, 2008

Ayanların Osmanlı coğrafyasındaki yükselişine parelel olarak Çapanoğulları hanedanı merkezleri Bo... more Ayanların Osmanlı coğrafyasındaki yükselişine parelel olarak Çapanoğulları hanedanı merkezleri Bozok olmak üzere Orta Anadolu'da bilhassa XVIII. yüzyılın ikinci yarısından ititbaren söz sahibi oldu. En parlak devrini ise 1782'den itibaren ailenin idarecisi olan Mir Cebbarzâde Süleyman zamanında yaşadı. Bu meşhur ayan, hemen her bakımdan sorumlu olduğu sahada etkisini hissettirdi. Devrin önemli siyasi olaylarında yer bulup zamanının sözü geçen şahsiyetleri ile muhtelif ilişkiler kurdu. Dahilî ve haricî meselelerde aktif bir rol oynadı. Ayaklanmaların bastırılmasında katkı sağladığı gibi Mısır'ın Fransızların işgalinden kurtarılmasında gerek lojistik gerekse asker temini bakımından mühim bir etkisi oldu. Ekonomik değeri yüksek olan mukataaları işletti, devlet adına vergi toplayıcılığı yaptı. Sözünün geçtiği yerlerdeki ictimaî gelişmeleri takip etti ve bir kanun adamı gibi hareket etti. Böylece Çapanoğullarını devletin iç ve dış siyasette gözettiği dengelerin bir parçası olarak sözü dinlenilen yerel bir güç haline getirdi.
Osmanlı Dönemi Akdeniz Dünyası, 2011
Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, 2017
Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, , 2017
Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, 2017
Türk Deniz Ticareti Sempozyumu-III Mersin ve Doğu Akdeniz, 2011

I. Uluslararası Bozok Sempozyumu Bildiri Kitabı, 2016
Ayanların Osmanlı coğrafyasındaki yükselişine parelel olarak Çapanoğulları hanedanı merkezleri Bo... more Ayanların Osmanlı coğrafyasındaki yükselişine parelel olarak Çapanoğulları hanedanı merkezleri Bozok olmak üzere Orta Anadolu'da bilhassa XVIII. yüzyılın ikinci yarısından ititbaren söz sahibi oldu. En parlak devrini ise 1782'den itibaren ailenin idarecisi olan Mir Cebbarzâde Süleyman zamanında yaşadı. Bu meşhur ayan, hemen her bakımdan sorumlu olduğu sahada etkisini hissettirdi. Devrin önemli siyasi olaylarında yer bulup zamanının sözü geçen şahsiyetleri ile muhtelif ilişkiler kurdu. Dahilî ve haricî meselelerde aktif bir rol oynadı. Ayaklanmaların bastırılmasında katkı sağladığı gibi Mısır'ın Fransızların işgalinden kurtarılmasında gerek lojistik gerekse asker temini bakımından mühim bir etkisi oldu. Ekonomik değeri yüksek olan mukataaları işletti, devlet adına vergi toplayıcılığı yaptı. Sözünün geçtiği yerlerdeki ictimaî gelişmeleri takip etti ve bir kanun adamı gibi hareket etti. Böylece Çapanoğullarını devletin iç ve dış siyasette gözettiği dengelerin bir parçası olarak sözü dinlenilen yerel bir güç haline getirdi.

Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2013
Özet
XVII. yüzyılın ilk çeyreğinde ticaret acentaları ya da bizzat kendilerinin kurdukları şirke... more Özet
XVII. yüzyılın ilk çeyreğinde ticaret acentaları ya da bizzat kendilerinin kurdukları şirketler vasıtasıyla Rumeli şehirlerinde yerel tüccarlarla ve hammadde üreticileriyle irtibat kuran Raguzalı tüccarlar, yerel idareciler, yerel tüccarlar, Venedikliler ve Yahudi aracılar ile rekabet etmek durumunda kaldılar. Venedik’in Spilato limanını Balkanlardan gelen ticaret kervanlarının varış noktası yapma girişimleri Dubrovnik’in tepkisini
çektiyse de bu limanın yükselişi engellenemedi. Yahudiler ise yerel piyasayı Dubrovniklilere kaptırmamak için kıyasıya bir mücadeleye giriştiler. XVII. yüzyıl başlarında Akdeniz’de meydana gelen ekonomik değişimler, Dubrovnik’i doğrudan etkiledi. Bu küçük şehir devletinin İngiliz, Hollandalı ya da Fransız tüccarlarıyla rekabet etmesi beklenemezdi. Olsa olsa yerel/bölgesel ticaret şartlarına uyum sağlayabilirlerdi. Bu nedenle bu çalışma Dubrovnikli tüccarların Rumeli’de ne kadar başarılı olduklarını tasvir etme gayretinin ürünü olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Osmanlı Devleti, Dubrovnik, Rumeli, Ticaret, Rekabet
TRADE AND COMPETITION IN OTTOMAN BALKAN: MERCHANTS OF
DUBROVNIK IN RUMELI (1600-1630)
Abstract
The Ragusan merchants who had connections with local merchants and raw material producers in Rumalian cities by the trade agencies or directly by themselves had to compete with local rulers, local merchants, Venetians and Jewish brokers in the first quarter of the XVII.th century. Venice’s attempts to make Spilato port as an arrival point for the trade caravans which come from Balkans caused the reaction of Dubrovnik but these reactions did not prevent the rise of the port. Jews embarked a ruthless struggle in order not to give rein of the control of local market to Dubrovniks. The economic changes which were occurred at the beginning of 17th century directly affected the Dubrovnik. This little city state’s competition with British, Dutch or French traders obviously cannot be expected. At the best it could integrate local/regional trade circumstances. Therefore this study will be an effort to portray how successful the Dubrovnik merchants were at Rumeli.
Key Words: Ottoman Empire, Ragusa, Rumelia, Commerce, Rivalry

Tarih Dergisi, 2016
Öz
Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışının ekonomik boyutu üzerine yazılan eserlerde sarrafların o... more Öz
Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışının ekonomik boyutu üzerine yazılan eserlerde sarrafların oynadığı rol çoğu kez menfidir. Bu bakımdan bu meslek dalının
hangi şartlarda ve nasıl geliştiğini açıklamak önemlidir. Sarrafların XVIII. yüzyıl
başlarındaki vaziyetini ele alan bu çalışma, kredi ilişkileri üzerinden sarrafların Osmanlı toplumu içerisindeki yerini belirlemeye çalışmaktadır. Sarrafların neredeyse
tamamının Osmanlı Ermenileri olması konuyu daha ilginç hale getirmektedir. Osmanlı idaresinin parasal işlemlerin fazla olduğu ve faizin yaygın olarak kullanıldığı
bu meslek kolunda Ermenileri ikame etmesi bilinçli bir tercih gibi durmaktadır.
Ayrıca sarrafların ancak sarraflar gediğine bağlı olarak faaliyette bulunması onların
kontrolünün sağlanmasında önemli bir rol oynamaktaydı. Böylece Galata’da Ermeni
sarrafların kredi ilişkilerini ele alan bu çalışma, hem Osmanlı’da sarraflığın kökenlerine
dair bilgi vermekte, hem de kredi işlemlerinin hukukî ve iktisadî yapısı hakkındaki
bulguları ortaya koymaktadır.
Anahtar Kelimeler: Galata, sarraf, Ermeni, kredi, kredi hukuku.
Abstract
ARMENIAN SARRAFS AND THEIR CREDIT RELATIONS IN
GALATA (1700-1720)
The role of sarrafs is often viewed negatively in studies on the economic
aspects of the Ottoman decline. For this reason, it is important to explain the
circumstances under which this profession developed. This study, which focuses
on the condition of sarrafs at the beginning of the 18th century, tries to determine
the position of sarrafs in Ottoman society in terms of credit relations. Making the
issue more interesting is the fact that most of the sarrafs were Ottoman
Armenians. It seems that the Ottoman administration chose Armenians for this
profession on purpose, which has an intense money procedure and pay interest.
Furthermore, it had an important role that sarrafs were only depended on sarrafs
concession (gedik) to provide their control. This study, which examines credit
relations, provides information about the roots of the sarraf institution in the
Ottoman Empire. It also provides findings regarding the financial and judicial
structure of the credit procedure.
Key Words: Galata, sarraf, Armenian, credit, credit law.

Cihannüma Tarih ve Coğrafya Araştırmaları Dergisi, 2016
Özet
Galata Şer’iyye Sicilleri’nde yer alan kayıtlar sayesinde inşa edilen bu
çalışmada XVII. y... more Özet
Galata Şer’iyye Sicilleri’nde yer alan kayıtlar sayesinde inşa edilen bu
çalışmada XVII. yüzyılda İstanbul’daki Dubrovniklilerin izleri odağa alınarak
kendisi küçük ama etkisi büyük bir Yeniçağ Hristiyan (Katolik) devleti
temsilcilerinin mevcudiyeti ve faaliyetleri ortaya konmaya çalışıldı. XV.
yüzyılda Osmanlı hâkimiyetine girmesinden sonra bilhassa Balkanlarla daha
ciddi bir bağ kuran Dubrovnik, imparatorluğun diğer bölgeleri ile de ticarî
münasebet tesis etmiştir. Bu şehir devletinin Osmanlılar ile ilişkisi yalnızca
ekonomik açıdan olmamış, aynı zamanda siyasî ve diplomatik bakımdan
karşılıklı temaslar geliştirilmiştir. Dubrovnik beyleri (aristokratları) için daha
ziyade Balkanlar göz önündeyse de bir büyük imparatorluk ile kurulan
ilişkilerde başkent İstanbul oldukça ehemmiyetli olmuştur. Bilhassa Osmanlı
şehirlerine yerleşen tüccarlarının takibi, olumsuz durumların izalesi ve gerekli
ticarî tedbirlerin alınmasında diplomatik görevlilerin rolünün önemini bilen
Dubrovnik yönetimi İstanbul’da bir kançılaryanın bulundurulması
gerekliliğini kavramıştı. Haraçgüzar bir devletçik olarak daimi elçilikleri
olmamasına rağmen başkente her yıl gelen ve hazineye ödenen haracı getiren
geçici Dubrovnik elçileri hareketli diplomatik münasebetlere müdahil
olmaktan geri kalmamıştı. Ayrıca elçilerin yardımcıları, tercümanlar, genç
tercüman adayları ve diğer elçilik görevlileri Dubrovnik’i alakadar eden
meselelerde doğrudan yer almışlardı. Bu görevlilerin dışında Dubrovnik
tüccarı da İstanbul’da bulunmuş, Galata’da ikamet etmiş ve ticaret
anlaşmaları yapmışlardı.
Anahtar Sözcükler: Dubrovnik, İstanbul, elçi, tercüman, tüccar
Commerce and Diplomacy: Dubrovnikians in Galata (1600-1700)
Abstract
In this study which is built on the Galata Sheria Registers, small but effective
early modern age Christian ( Catholic) state representatives’ activities are
tried to put forward by focusing on the tracks of Dubrovnikians in Istanbul
at the 17th century. Dubrovnik particularly established more serious ties with
Balkans after it went under the rule of Ottoman at 15th century; basically it
established commercial relations with other regions of Ottoman Empire.
This city state’s relations with Ottomans were not only economic but also
politic and diplomatic. Even though the Balkans were more considered by
the Dubrovnik patricians, Istanbul, the capital city, was pretty significant for
the relations which established with a great empire. The administration
understood the role of diplomats and the necessity of having a Dubrovnik
diplomatic chancery at the capital to take commercial measures, to prevent
unfavorable situations and particularly to follow merchants settled at
Ottoman cities. Even though it did not have permanent embassies as a
tributary state, Dubrovnik temporary ambassadors who used to come capital
to deliver the tribute money to treasure, would not hold back to interfere in
dynamic diplomatic relations, they would negotiate with other state
ambassadors. Furthermore ambassador assistants, dragoman, young
dragoman candidates and other ambassador staff would take part at the
matters about Dubrovnik. Except these staff, Dubrovnikian merchants
would have been in İstanbul, live in Galata and sign commercial treaties.
Keywords: Dubrovnik, Istanbul, ambassador, dragoman, merchant
Uploads
Papers by Metin Ziya KÖSE
that is, umera (ehl-i örf) in the Ottoman provincial administration.
In the provinces, there were qadis to represent the judiciary. The relations
between these two powers were very important in the maintenance of the
local administration. So, how was the representation of the executive in legal matters in the Ottoman provinces? What was the attitude of the judiciary in cases where the executive was a party? The aim of this study is to reveal how the cases that were heard in the Konya court at the beginning of the 18th century and that concern the executive power worked. To discuss the role of the governor of Konya in the judicial processes through the mutesellims and mubasirs. In order to achieve these goals, the book number 39 belonging to the Konya court, which was transcribed beforehand, will be used. This study, which aims to reveal the legal relations between the executive and the judiciary in the Ottoman provinces, will make an analysis on a micro scale. Two different litigation process, which gives the impression that it is more of a political case, will be discussed in terms of reflecting the relations between the executive and the judiciary with the case analysis method.
XVII. yüzyılın ilk çeyreğinde ticaret acentaları ya da bizzat kendilerinin kurdukları şirketler vasıtasıyla Rumeli şehirlerinde yerel tüccarlarla ve hammadde üreticileriyle irtibat kuran Raguzalı tüccarlar, yerel idareciler, yerel tüccarlar, Venedikliler ve Yahudi aracılar ile rekabet etmek durumunda kaldılar. Venedik’in Spilato limanını Balkanlardan gelen ticaret kervanlarının varış noktası yapma girişimleri Dubrovnik’in tepkisini
çektiyse de bu limanın yükselişi engellenemedi. Yahudiler ise yerel piyasayı Dubrovniklilere kaptırmamak için kıyasıya bir mücadeleye giriştiler. XVII. yüzyıl başlarında Akdeniz’de meydana gelen ekonomik değişimler, Dubrovnik’i doğrudan etkiledi. Bu küçük şehir devletinin İngiliz, Hollandalı ya da Fransız tüccarlarıyla rekabet etmesi beklenemezdi. Olsa olsa yerel/bölgesel ticaret şartlarına uyum sağlayabilirlerdi. Bu nedenle bu çalışma Dubrovnikli tüccarların Rumeli’de ne kadar başarılı olduklarını tasvir etme gayretinin ürünü olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Osmanlı Devleti, Dubrovnik, Rumeli, Ticaret, Rekabet
TRADE AND COMPETITION IN OTTOMAN BALKAN: MERCHANTS OF
DUBROVNIK IN RUMELI (1600-1630)
Abstract
The Ragusan merchants who had connections with local merchants and raw material producers in Rumalian cities by the trade agencies or directly by themselves had to compete with local rulers, local merchants, Venetians and Jewish brokers in the first quarter of the XVII.th century. Venice’s attempts to make Spilato port as an arrival point for the trade caravans which come from Balkans caused the reaction of Dubrovnik but these reactions did not prevent the rise of the port. Jews embarked a ruthless struggle in order not to give rein of the control of local market to Dubrovniks. The economic changes which were occurred at the beginning of 17th century directly affected the Dubrovnik. This little city state’s competition with British, Dutch or French traders obviously cannot be expected. At the best it could integrate local/regional trade circumstances. Therefore this study will be an effort to portray how successful the Dubrovnik merchants were at Rumeli.
Key Words: Ottoman Empire, Ragusa, Rumelia, Commerce, Rivalry
Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışının ekonomik boyutu üzerine yazılan eserlerde sarrafların oynadığı rol çoğu kez menfidir. Bu bakımdan bu meslek dalının
hangi şartlarda ve nasıl geliştiğini açıklamak önemlidir. Sarrafların XVIII. yüzyıl
başlarındaki vaziyetini ele alan bu çalışma, kredi ilişkileri üzerinden sarrafların Osmanlı toplumu içerisindeki yerini belirlemeye çalışmaktadır. Sarrafların neredeyse
tamamının Osmanlı Ermenileri olması konuyu daha ilginç hale getirmektedir. Osmanlı idaresinin parasal işlemlerin fazla olduğu ve faizin yaygın olarak kullanıldığı
bu meslek kolunda Ermenileri ikame etmesi bilinçli bir tercih gibi durmaktadır.
Ayrıca sarrafların ancak sarraflar gediğine bağlı olarak faaliyette bulunması onların
kontrolünün sağlanmasında önemli bir rol oynamaktaydı. Böylece Galata’da Ermeni
sarrafların kredi ilişkilerini ele alan bu çalışma, hem Osmanlı’da sarraflığın kökenlerine
dair bilgi vermekte, hem de kredi işlemlerinin hukukî ve iktisadî yapısı hakkındaki
bulguları ortaya koymaktadır.
Anahtar Kelimeler: Galata, sarraf, Ermeni, kredi, kredi hukuku.
Abstract
ARMENIAN SARRAFS AND THEIR CREDIT RELATIONS IN
GALATA (1700-1720)
The role of sarrafs is often viewed negatively in studies on the economic
aspects of the Ottoman decline. For this reason, it is important to explain the
circumstances under which this profession developed. This study, which focuses
on the condition of sarrafs at the beginning of the 18th century, tries to determine
the position of sarrafs in Ottoman society in terms of credit relations. Making the
issue more interesting is the fact that most of the sarrafs were Ottoman
Armenians. It seems that the Ottoman administration chose Armenians for this
profession on purpose, which has an intense money procedure and pay interest.
Furthermore, it had an important role that sarrafs were only depended on sarrafs
concession (gedik) to provide their control. This study, which examines credit
relations, provides information about the roots of the sarraf institution in the
Ottoman Empire. It also provides findings regarding the financial and judicial
structure of the credit procedure.
Key Words: Galata, sarraf, Armenian, credit, credit law.
Galata Şer’iyye Sicilleri’nde yer alan kayıtlar sayesinde inşa edilen bu
çalışmada XVII. yüzyılda İstanbul’daki Dubrovniklilerin izleri odağa alınarak
kendisi küçük ama etkisi büyük bir Yeniçağ Hristiyan (Katolik) devleti
temsilcilerinin mevcudiyeti ve faaliyetleri ortaya konmaya çalışıldı. XV.
yüzyılda Osmanlı hâkimiyetine girmesinden sonra bilhassa Balkanlarla daha
ciddi bir bağ kuran Dubrovnik, imparatorluğun diğer bölgeleri ile de ticarî
münasebet tesis etmiştir. Bu şehir devletinin Osmanlılar ile ilişkisi yalnızca
ekonomik açıdan olmamış, aynı zamanda siyasî ve diplomatik bakımdan
karşılıklı temaslar geliştirilmiştir. Dubrovnik beyleri (aristokratları) için daha
ziyade Balkanlar göz önündeyse de bir büyük imparatorluk ile kurulan
ilişkilerde başkent İstanbul oldukça ehemmiyetli olmuştur. Bilhassa Osmanlı
şehirlerine yerleşen tüccarlarının takibi, olumsuz durumların izalesi ve gerekli
ticarî tedbirlerin alınmasında diplomatik görevlilerin rolünün önemini bilen
Dubrovnik yönetimi İstanbul’da bir kançılaryanın bulundurulması
gerekliliğini kavramıştı. Haraçgüzar bir devletçik olarak daimi elçilikleri
olmamasına rağmen başkente her yıl gelen ve hazineye ödenen haracı getiren
geçici Dubrovnik elçileri hareketli diplomatik münasebetlere müdahil
olmaktan geri kalmamıştı. Ayrıca elçilerin yardımcıları, tercümanlar, genç
tercüman adayları ve diğer elçilik görevlileri Dubrovnik’i alakadar eden
meselelerde doğrudan yer almışlardı. Bu görevlilerin dışında Dubrovnik
tüccarı da İstanbul’da bulunmuş, Galata’da ikamet etmiş ve ticaret
anlaşmaları yapmışlardı.
Anahtar Sözcükler: Dubrovnik, İstanbul, elçi, tercüman, tüccar
Commerce and Diplomacy: Dubrovnikians in Galata (1600-1700)
Abstract
In this study which is built on the Galata Sheria Registers, small but effective
early modern age Christian ( Catholic) state representatives’ activities are
tried to put forward by focusing on the tracks of Dubrovnikians in Istanbul
at the 17th century. Dubrovnik particularly established more serious ties with
Balkans after it went under the rule of Ottoman at 15th century; basically it
established commercial relations with other regions of Ottoman Empire.
This city state’s relations with Ottomans were not only economic but also
politic and diplomatic. Even though the Balkans were more considered by
the Dubrovnik patricians, Istanbul, the capital city, was pretty significant for
the relations which established with a great empire. The administration
understood the role of diplomats and the necessity of having a Dubrovnik
diplomatic chancery at the capital to take commercial measures, to prevent
unfavorable situations and particularly to follow merchants settled at
Ottoman cities. Even though it did not have permanent embassies as a
tributary state, Dubrovnik temporary ambassadors who used to come capital
to deliver the tribute money to treasure, would not hold back to interfere in
dynamic diplomatic relations, they would negotiate with other state
ambassadors. Furthermore ambassador assistants, dragoman, young
dragoman candidates and other ambassador staff would take part at the
matters about Dubrovnik. Except these staff, Dubrovnikian merchants
would have been in İstanbul, live in Galata and sign commercial treaties.
Keywords: Dubrovnik, Istanbul, ambassador, dragoman, merchant
that is, umera (ehl-i örf) in the Ottoman provincial administration.
In the provinces, there were qadis to represent the judiciary. The relations
between these two powers were very important in the maintenance of the
local administration. So, how was the representation of the executive in legal matters in the Ottoman provinces? What was the attitude of the judiciary in cases where the executive was a party? The aim of this study is to reveal how the cases that were heard in the Konya court at the beginning of the 18th century and that concern the executive power worked. To discuss the role of the governor of Konya in the judicial processes through the mutesellims and mubasirs. In order to achieve these goals, the book number 39 belonging to the Konya court, which was transcribed beforehand, will be used. This study, which aims to reveal the legal relations between the executive and the judiciary in the Ottoman provinces, will make an analysis on a micro scale. Two different litigation process, which gives the impression that it is more of a political case, will be discussed in terms of reflecting the relations between the executive and the judiciary with the case analysis method.
XVII. yüzyılın ilk çeyreğinde ticaret acentaları ya da bizzat kendilerinin kurdukları şirketler vasıtasıyla Rumeli şehirlerinde yerel tüccarlarla ve hammadde üreticileriyle irtibat kuran Raguzalı tüccarlar, yerel idareciler, yerel tüccarlar, Venedikliler ve Yahudi aracılar ile rekabet etmek durumunda kaldılar. Venedik’in Spilato limanını Balkanlardan gelen ticaret kervanlarının varış noktası yapma girişimleri Dubrovnik’in tepkisini
çektiyse de bu limanın yükselişi engellenemedi. Yahudiler ise yerel piyasayı Dubrovniklilere kaptırmamak için kıyasıya bir mücadeleye giriştiler. XVII. yüzyıl başlarında Akdeniz’de meydana gelen ekonomik değişimler, Dubrovnik’i doğrudan etkiledi. Bu küçük şehir devletinin İngiliz, Hollandalı ya da Fransız tüccarlarıyla rekabet etmesi beklenemezdi. Olsa olsa yerel/bölgesel ticaret şartlarına uyum sağlayabilirlerdi. Bu nedenle bu çalışma Dubrovnikli tüccarların Rumeli’de ne kadar başarılı olduklarını tasvir etme gayretinin ürünü olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Osmanlı Devleti, Dubrovnik, Rumeli, Ticaret, Rekabet
TRADE AND COMPETITION IN OTTOMAN BALKAN: MERCHANTS OF
DUBROVNIK IN RUMELI (1600-1630)
Abstract
The Ragusan merchants who had connections with local merchants and raw material producers in Rumalian cities by the trade agencies or directly by themselves had to compete with local rulers, local merchants, Venetians and Jewish brokers in the first quarter of the XVII.th century. Venice’s attempts to make Spilato port as an arrival point for the trade caravans which come from Balkans caused the reaction of Dubrovnik but these reactions did not prevent the rise of the port. Jews embarked a ruthless struggle in order not to give rein of the control of local market to Dubrovniks. The economic changes which were occurred at the beginning of 17th century directly affected the Dubrovnik. This little city state’s competition with British, Dutch or French traders obviously cannot be expected. At the best it could integrate local/regional trade circumstances. Therefore this study will be an effort to portray how successful the Dubrovnik merchants were at Rumeli.
Key Words: Ottoman Empire, Ragusa, Rumelia, Commerce, Rivalry
Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışının ekonomik boyutu üzerine yazılan eserlerde sarrafların oynadığı rol çoğu kez menfidir. Bu bakımdan bu meslek dalının
hangi şartlarda ve nasıl geliştiğini açıklamak önemlidir. Sarrafların XVIII. yüzyıl
başlarındaki vaziyetini ele alan bu çalışma, kredi ilişkileri üzerinden sarrafların Osmanlı toplumu içerisindeki yerini belirlemeye çalışmaktadır. Sarrafların neredeyse
tamamının Osmanlı Ermenileri olması konuyu daha ilginç hale getirmektedir. Osmanlı idaresinin parasal işlemlerin fazla olduğu ve faizin yaygın olarak kullanıldığı
bu meslek kolunda Ermenileri ikame etmesi bilinçli bir tercih gibi durmaktadır.
Ayrıca sarrafların ancak sarraflar gediğine bağlı olarak faaliyette bulunması onların
kontrolünün sağlanmasında önemli bir rol oynamaktaydı. Böylece Galata’da Ermeni
sarrafların kredi ilişkilerini ele alan bu çalışma, hem Osmanlı’da sarraflığın kökenlerine
dair bilgi vermekte, hem de kredi işlemlerinin hukukî ve iktisadî yapısı hakkındaki
bulguları ortaya koymaktadır.
Anahtar Kelimeler: Galata, sarraf, Ermeni, kredi, kredi hukuku.
Abstract
ARMENIAN SARRAFS AND THEIR CREDIT RELATIONS IN
GALATA (1700-1720)
The role of sarrafs is often viewed negatively in studies on the economic
aspects of the Ottoman decline. For this reason, it is important to explain the
circumstances under which this profession developed. This study, which focuses
on the condition of sarrafs at the beginning of the 18th century, tries to determine
the position of sarrafs in Ottoman society in terms of credit relations. Making the
issue more interesting is the fact that most of the sarrafs were Ottoman
Armenians. It seems that the Ottoman administration chose Armenians for this
profession on purpose, which has an intense money procedure and pay interest.
Furthermore, it had an important role that sarrafs were only depended on sarrafs
concession (gedik) to provide their control. This study, which examines credit
relations, provides information about the roots of the sarraf institution in the
Ottoman Empire. It also provides findings regarding the financial and judicial
structure of the credit procedure.
Key Words: Galata, sarraf, Armenian, credit, credit law.
Galata Şer’iyye Sicilleri’nde yer alan kayıtlar sayesinde inşa edilen bu
çalışmada XVII. yüzyılda İstanbul’daki Dubrovniklilerin izleri odağa alınarak
kendisi küçük ama etkisi büyük bir Yeniçağ Hristiyan (Katolik) devleti
temsilcilerinin mevcudiyeti ve faaliyetleri ortaya konmaya çalışıldı. XV.
yüzyılda Osmanlı hâkimiyetine girmesinden sonra bilhassa Balkanlarla daha
ciddi bir bağ kuran Dubrovnik, imparatorluğun diğer bölgeleri ile de ticarî
münasebet tesis etmiştir. Bu şehir devletinin Osmanlılar ile ilişkisi yalnızca
ekonomik açıdan olmamış, aynı zamanda siyasî ve diplomatik bakımdan
karşılıklı temaslar geliştirilmiştir. Dubrovnik beyleri (aristokratları) için daha
ziyade Balkanlar göz önündeyse de bir büyük imparatorluk ile kurulan
ilişkilerde başkent İstanbul oldukça ehemmiyetli olmuştur. Bilhassa Osmanlı
şehirlerine yerleşen tüccarlarının takibi, olumsuz durumların izalesi ve gerekli
ticarî tedbirlerin alınmasında diplomatik görevlilerin rolünün önemini bilen
Dubrovnik yönetimi İstanbul’da bir kançılaryanın bulundurulması
gerekliliğini kavramıştı. Haraçgüzar bir devletçik olarak daimi elçilikleri
olmamasına rağmen başkente her yıl gelen ve hazineye ödenen haracı getiren
geçici Dubrovnik elçileri hareketli diplomatik münasebetlere müdahil
olmaktan geri kalmamıştı. Ayrıca elçilerin yardımcıları, tercümanlar, genç
tercüman adayları ve diğer elçilik görevlileri Dubrovnik’i alakadar eden
meselelerde doğrudan yer almışlardı. Bu görevlilerin dışında Dubrovnik
tüccarı da İstanbul’da bulunmuş, Galata’da ikamet etmiş ve ticaret
anlaşmaları yapmışlardı.
Anahtar Sözcükler: Dubrovnik, İstanbul, elçi, tercüman, tüccar
Commerce and Diplomacy: Dubrovnikians in Galata (1600-1700)
Abstract
In this study which is built on the Galata Sheria Registers, small but effective
early modern age Christian ( Catholic) state representatives’ activities are
tried to put forward by focusing on the tracks of Dubrovnikians in Istanbul
at the 17th century. Dubrovnik particularly established more serious ties with
Balkans after it went under the rule of Ottoman at 15th century; basically it
established commercial relations with other regions of Ottoman Empire.
This city state’s relations with Ottomans were not only economic but also
politic and diplomatic. Even though the Balkans were more considered by
the Dubrovnik patricians, Istanbul, the capital city, was pretty significant for
the relations which established with a great empire. The administration
understood the role of diplomats and the necessity of having a Dubrovnik
diplomatic chancery at the capital to take commercial measures, to prevent
unfavorable situations and particularly to follow merchants settled at
Ottoman cities. Even though it did not have permanent embassies as a
tributary state, Dubrovnik temporary ambassadors who used to come capital
to deliver the tribute money to treasure, would not hold back to interfere in
dynamic diplomatic relations, they would negotiate with other state
ambassadors. Furthermore ambassador assistants, dragoman, young
dragoman candidates and other ambassador staff would take part at the
matters about Dubrovnik. Except these staff, Dubrovnikian merchants
would have been in İstanbul, live in Galata and sign commercial treaties.
Keywords: Dubrovnik, Istanbul, ambassador, dragoman, merchant