Papers by Ulas Tastekin

21 Yüzyılda Devletin Dönüşümü; Otoriterleşme, Kriz ve Hegemonya - Galip Yalman’a Armağan , 2022
2015 yılının ilk yarısında otomotiv sektöründe işçiler Bursa’dan başlayarak Kocaeli ve Ankara’ya ... more 2015 yılının ilk yarısında otomotiv sektöründe işçiler Bursa’dan başlayarak Kocaeli ve Ankara’ya sıçrayan, 49 işyerinde yaklaşık 50,000 işçiyi etkisi altına alan fiili grevler ve işyeri eylemleri gerçekleştirdiler. Ücretlerin iyileştirilmesi talebinin yanında, işyerindeki yetkili sendikanın işyerinden çıkmasını ve işçilerin sendika tercihlerine karışılmamasını isteyen işçilerin Nisan ortasında başlayan direnişi Haziran’ın ilk günlerine dek sürdü. Tekel direnişinde daha üstü kapalı eleştirilen sendikal örgütlenmeler, bu kez doğrudan eylemlerin hedefi haline geliyordu. Çalışma ilişkilerinin neoliberal dönemde kazandığı mimarinin bir ürünü olarak sendikaların işlevsizleşmesi, çalışanların tepkilerini işverenin ya da hükümetin yanında sendikalara da yöneltmesi gibi bir durumu beraberinde getirdi. İşçilerin sendikalarını işverene kabul ettirmek için büyük mücadeleler verdiği örneklerden farklı bir görüntü arz eden bu durum salt Türkiye’yle de sınırlı kalmadı. Bu çalışma söz konusu olguyu Türkiye metal işkolu deneyimi ışığında ele alacak ve emek hareketine dair bir bakış açısı sunmaya çalışacaktır. Bu kapsamda sıradaki bölümde direnişin ortaya çıktığı maddi bağlam ve emek örgütlerinin dönüşümü, sonrasında kısaca Metal Fırtına deneyimi ve son olarak bu deneyimin incelenmesiyle elde edilen bulgular tartışılacaktır.

Geçmişten Geleceğe Kıvılcımlı'yı Anlamak, 2021
Ernest Mandel, 1984’te yazdığı bir metni bitirirken çevre ülke burjuvazilerinin uluslararası bölü... more Ernest Mandel, 1984’te yazdığı bir metni bitirirken çevre ülke burjuvazilerinin uluslararası bölüşümden aldıkları payı arttırmak için anti-emperyalist duyarlılığı, hatta kitlelerin anti-emperyalist eylemlerini tahvil etmeye çalışacaklarını söylüyordu. Öyle ki hem geçmişte görülen hem de gelecekte karşılaşılacak bu tavır, Mandel’e göre kapitalistler arası rekabetin temel yasasıydı. 2021 Türkiye’si göz önünde bulundurulduğunda oldukça tanıdık gelebilecek bu tavır, bir tarafta emperyalist ilişki ağlarına göbeğinden bağlanmış yerli finans-kapital ve onun siyasi sözcülerinin gündelik davranışını tarif etmektedir. Fakat, diğer tarafta bu demagojik olarak nitelenebilecek tavra reaksiyon göstererek, emperyalizm ve uluslararası iş bölümü gibi günümüz kapitalizminin temel özellikleri arasında yer alan olguların görmezden gelinmesi de bir o kadar yaygın bir davranış halini alıyor. Bu bağlamda Hikmet Kıvılcımlı’nın emperyalizm kavrayışına dair kimi hatırlatmalarda bulunacak aşağıdaki çalışma, yukarıda özetlenen açmaza dair de kimi yanıtlar vermeye çalışacaktır.
Çevrimiçi Dünya: Küreselleşmenin Geleceği, 2021
Bu çalışmada üretim süreçlerinin dönüşümünü temel alan çeşitli yaklaşımlar ele alınacak; ü... more Bu çalışmada üretim süreçlerinin dönüşümünü temel alan çeşitli yaklaşımlar ele alınacak; üçüncü bölümde ise üretim süreçlerinin yaşadığı dönüşümlere değinilerek küreselleşme olgusu tartışılmaya çalışacaktır. Üretim süreçlerinin emek ve sermaye örgütlerinde neden olduğu dönüşümleri ele alan dördüncü bölümün ardından beşinci bölümde küreselleşme sürecinin bugün geldiği aşama ve sonrasında nasıl bir tabloyla karşılaşacağımıza dair değerlendirmeler ve tahminler ortaya konulacaktır.
The Palgrave Encyclopedia of Imperialism and Anti-Imperialism, 2019
The article, "Middle East, Socialism and Anti-imperialism", has been published in The Palgrave En... more The article, "Middle East, Socialism and Anti-imperialism", has been published in The Palgrave Encyclopedia of Imperialism and Anti-Imperialism which is edited by Immanuel Ness and Zak Cope.
For now, the study is accessible through the online version of the Encyclopedia. It is expected that the printed copy of the Encyclopedia will be published next year.
Books Contributed by Ulas Tastekin
Dr. Hikmet Kıvılcımlı'nın vefatının 50. yılı vesilesiyle yayınlanan Geçmişten Geleceğe Kıvılcımlı... more Dr. Hikmet Kıvılcımlı'nın vefatının 50. yılı vesilesiyle yayınlanan Geçmişten Geleceğe Kıvılcımlı'yı Anlamak (Ekim 2021, NotaBene) başlıklı cildin Künye, İçindekiler ve Giriş bölümleri.
Dünya Yeniden Şekillenirken - 2, 2019
Dünyanın devinimi tüm hızıyla sürüyor. Brexit referandumunda İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ay... more Dünyanın devinimi tüm hızıyla sürüyor. Brexit referandumunda İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılmasına karar verilmesi ve ABD Başkanlık Seçimleri’nden Donald Trump’ın zaferle ayrılmasının ardından dünyada gelişmeler yeni bir ivme kazanmış; bütün bu tartışmaları ele alan ve dünyadaki durumun bir fotoğrafını çeken Dünya Yeniden Şekillenirken’in ilk cildi Kasım 2017’de okurla buluşmuştu. Aradan geçen süre zarfında dünyanın devinimi hız kesmeden devam etti. Bu, salt dünyanın dönmesini, mevsimlerin değişmesini ve takvimlerin ilerlemesini sağlayan bir fiziksel bir devinim değil; aynı zamanda pek çok yeni durumu ve olayı tarihin sahnesine getiren siyasal ve toplumsal bir devinim. Dünya Yeniden Şekillenirken’in yeni cildi de bu devinimin nabzını tutmaya çalışıyor.
Elinizdeki çalışma dünyada belli temel direklerin yerinden sarsıldığı, şimdiye dek alışılagelenle... more Elinizdeki çalışma dünyada belli temel direklerin yerinden sarsıldığı, şimdiye dek alışılagelenlerin belli oranda dışında şeylerin yaşanmaya başlandığı bir dönemde okurla buluşuyor.
Translations Contributed by Ulas Tastekin
Sosyalist Kritik, 2020
‘Küresel Güney’ terimi de tartışma götürmez bir kavram değil. Geçtiğimiz birkaç on yılda bu terim... more ‘Küresel Güney’ terimi de tartışma götürmez bir kavram değil. Geçtiğimiz birkaç on yılda bu terimin hem analitik hem tarihsel kullanışlılığı, ama daha çok da onun kadar tartışmalı bir kavram olan ‘Üçüncü Dünya’ ile bağlantısı üzerine çok sayıda tartışma yapıldı. Yine de bu tartışmaların ortasında, bu kavramların anlamı ve arasındaki bağlantılar üzerine gevşek de olsa bir uzlaşı ortaya çıktı. Burada her iki kavramın anlamları ve tarihçeleriyle birlikte aralarındaki bağlantı ve kopuşları açıklamaya çalışacağım.
Pepe Escobar'ın Asia Times için kaleme aldığı "The Russia-China plan for North Korea: stability, ... more Pepe Escobar'ın Asia Times için kaleme aldığı "The Russia-China plan for North Korea: stability, connectivity" başlıklı analizin Dünya Yeniden Şekillenirken isimli denemede yayımlanan çevirisi.
Moskova son günlerde Avrasya bağlantılarını doğuya doğru ilerletecek anlaşmalar yapmakla meşguldü. Şimdi soru Kuzey Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti’ni (KDHC veya DPRK) bu tasarılara uygun davranma konusunda ne kadar ikna edebileceği.
James Petras'ın "Rebellion in the Suites: Tax Collectors and Businesspeople" başlıklı çalışmasını... more James Petras'ın "Rebellion in the Suites: Tax Collectors and Businesspeople" başlıklı çalışmasının Dünya Yeniden Şekillenirken isimli denemede yayımlanan çevirisi.
Büyük ölçekli siyasi ve ekonomik zorluklar ABD çok uluslu şirketler elitinin karşısına çıkıyor. Apple, Google, Facebook, Microsoft, Pfizer ve çok sayıda başka çok uluslu vergi kaçakçısı birkaç milyar dolarlık cezalar, servetlerinin yeniden dağıtımı ve olası adil sosyo-ekonomik programların başlatılmasından oluşan ve bu şirketlerin gücünü zayıflatabilecek üçlü bir tehditle karşı karşıya.
Erik Olin Wright'ın Sürekli Eşitsizlik kitabı üzerine incelemesinin çevirisi.
WRIGHT, E. O. (2... more Erik Olin Wright'ın Sürekli Eşitsizlik kitabı üzerine incelemesinin çevirisi.
WRIGHT, E. O. (2012). Charles Tilly’nin Meta Teorik Temelleri, Sürekli Eşitsizlik. Tözcülüğün Tasfiyesi, İlişkisel Sosyolojide Temel Yaklaşımlar (Derleyen: Güney Çeğin & Emrah Göker) içinde (ss. 257-279). Ankara: Nota Bene.
Orijinal kaynak: Erik Olin Wright, "Metatheoretical Foundations of Charles Tilly's Durable Inequality" Comparative Studies in Society and History 42.2 (2000): 463.26
Charles Tilly’nin Sürekli Eşitsizlik’inin önemli üstünlüklerinden bir tanesi onun yanlış olabilmesidir. Sosyolojide büyük teoriler inşa etme girişimlerinin, yakından incelendiğinde, sıklıkla fazlasıyla totoloji ve anlamsız savlardan- son derece esnek ve hiçbir ampirik gözlemin şaşırtıcı görmeyeceği belirsiz kavramsal çerçevelerden- oluştuğu ortaya çıkar. Bu durum, bu kitaptaki temel tezler açısından söz konusu değildir.
Conference Presentations by Ulas Tastekin

TSBD 16. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi Özet Kitapçığı, 2019
2015 yılının ilk yarısında Türkiye’de, Renault, TOFAŞ, Ford Otosan, Türk Traktör gibi çok sayıda ... more 2015 yılının ilk yarısında Türkiye’de, Renault, TOFAŞ, Ford Otosan, Türk Traktör gibi çok sayıda iş yerini etkisi altına alan önemli işçi sınıfı eylemlilikleri yaşandı. İşçiler öncelikle toplu sözleşme sürecinin hemen ardından BOSCH iş yerindeki sözleşmeyle diğer sözleşmeler arasında oluşan çifte standarda itiraz ederek tüm iş yerlerinde sözleşme koşullarının standardize edilmesini talep etti. Daha sonra bu itirazlar yetkili sendika Türk Metal’e karşı daha ciddi tepkilere dönüştü ve işçiler sendikanın işçilerin taleplerini dikkate almadığı gerekçesiyle üyelikten istifa etmeye başladılar. Sendika bu protestolara yanıt olarak işçiler arasında provokatörler olduğunu ileri sürdü ve istifa eden işçilere fiziksel şiddet uyguladı. Bu noktadan sonra protestolar başlıca sendikayı ve benimsediği sendikacılık tarzını hedef alan ve kamuoyunda Metal Fırtına olarak bilinen bir grev dalgasına dönüştü.
Eylemler esnasında işçiler kendi yatay örgütlenme formları aracılığıyla karar almaya çalıştılar ve zaman zaman tüm sendikaların iş yerlerinden çıkartılmasını salık veren sloganlara başvurdular. Grev dalgası sona erdiğinde bazı işçiler eski sendikalarına geri dönerken işçilerin bir kısmı sektörde faaliyet gösteren diğer sendikalara üye oldu. Türk Metal sendikası da sektördeki en güçlü sendika olma pozisyonunu korumak için işçilerin taleplerini de göz önünde bulunduran bir dönüşüm sürecine girdi.
Grev esnasında işçiler hakkında çeşitli haberler yayımlayan ve işçiler arasında örgütlülüğü bulunan Metal İşçileri Birliği (MİB) mobilizasyonun oluşmasında tetikleyici bir rol oynadı. Sektörde bulunan mevcut sendikalardan bağımsız, taban örgütlenmeleri, işçi komiteleri ve forumlar gibi yatay karar alma mekanizmalarına dayalı bir sendikal tarzı savunan bir grup olarak MİB, her ne kadar grev dalgasının patlamalı karakteri nedeniyle ilerleyen aşamalarda hareket üzerindeki etkisini yitirmiş olsa da işçilere ulaşmayı başarmış görünmektedir.
Bu çalışma, Türkiye’de 1980 sonrasında işçi sınıfı hareketinin kontrol edilmesi ve içerilmesine imkân verecek doğrultuda tesis edilen sendikacılık tarzının krizini Metal Fırtına örneği çerçevesinde incelemektedir. 2015’te metal/otomotiv işkolunda yaşananlar mevcut endüstriyel ilişkiler sistemini süregelen biçimiyle devam ettirmenin mümkün olmadığını ortaya koymaktadır. Bu deneyim ışığında MİB; geçerli yasal-meşru temsili mekanizmalarının olmadığı veya işçilerin bu mekanizmalara düzenli erişim olanağından yoksun olduğu koşullarda, söz konusu temsil boşluğunu doldurma çabası göz önünde bulundurularak “çekişmeci bir işçi sınıfı örgütü” (contentious labor organization) olarak değerlendirilmektedir. Sektörde çalışma ilişkileri bakımından yaşanan kriz ve temsil yapısı 2015 deneyimi bağlamında incelenmekte ve basında yer alan haberlerin yanı sıra MİB temsilcileriyle yapılan mülakatlardan faydalanılmaktadır.

TSBD 15. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi Özet Kitapçığı, 2017
Ernst Bloch, “üst yapı eserlerinin, toplumsal temellerinin çöküp gitmesinden sonra da kültürel bi... more Ernst Bloch, “üst yapı eserlerinin, toplumsal temellerinin çöküp gitmesinden sonra da kültürel bilinçte kendilerini geliştirerek yeniden üretilmeleri”ne dikkat çektikten sonra, bu yeniden üretimi sağlayan şeyin ne olduğunu aramaya girişmiş ve bunlarda saklı olan ütopik yanlarda vaat edilenlerin insanların daha iyi bir dünyada yaşama arzusuna ve umuduna hitap ediyor oluşunu bir yanıt olarak ortaya koymuştur. Bloch’a göre neredeyse “özsel” bir nitelik gösteren bu umut ve arayış, Bloch tarafından üzerine düşünülmesi gereken önemli bir husustur. Bu arayışa doğru biçimde hitap edildiğinde “neredeyse eskatolojik bir görünüme bürünen” ve değiştirilemezmiş gibi görünen, bugüne ait ‘dondurulmuş’ gerçekliğin dönüştürülebilir olacağına yönelik bir imkân doğar. Bloch’a göre, çağdaşı düşünürlerin önemli bir kısmından farklı olarak, bu dönüşüm ne imkânsız ne de kesindir, fakat mümkün bir olasılıktır. Türkiye’de başka biçimlerde benzer meseleleri sorunsallaştıran Hikmet Kıvılcımlı’nın din, kültür ve Anadolu halklarının duygu ve anlam dünyalarına yönelik arayışlarında da benzeri bir yaklaşımı görürüz. Her iki düşünür açısından da insanların gündelik yaşamlarında duygu ve anlam dünyalarını şekillendiren din veya başka kültürel ve ideolojik ögeler “ham fakat dürüst bir devrim ikamesi” oluşturabilir. Bunlar, insanların daha refah, eşit, özgür ve adaletli bir yaşama olan özlemlerinin bir ifadesi haline gelebilir veya bunlara ulaşmanın bir yolu olma iddiasını taşıyabilir. Öte yandan, yaygın kanının aksine gerek Bloch’un gerek Kıvılcımlı’nın din veya diğer ideolojik ve kültürel ürünleri veya bunların ilişkili olduğu gündelik pratikleri kerameti kendinden menkul bir biçimde yücelttiklerini ifade etmek ise her iki düşünür açısından da abartılı ve haksız bir yorum niteliği taşıyacaktır. Her iki düşünür de bu ‘keramet’in maddi dünyadaki kaynaklarını aramaya girişmiş, bu kanalların dönüştürücü bir praksisin anahtarı olup olamayacağını aramaya girişmiştir. Bu çalışmada her iki düşünürün de (a) Bloch’un toplumsal temellerini yitirmiş “üstyapı”ya ilişkin yukarıdaki sorunsalının ele alınması bakımından, ekonomik kaderci bir determinizmden kopuşurken maddeci bir yönteme bağlı kalmaları ve (b) bu bağlamda yapı içerisinde öznenin dönüştürücü bir potansiyele, bir “kuvve”ye sahip olduğuna işaret etmeleri bakımından birbirlerine olan benzerlikleri ele alınacaktır.
Uploads
Papers by Ulas Tastekin
For now, the study is accessible through the online version of the Encyclopedia. It is expected that the printed copy of the Encyclopedia will be published next year.
Books Contributed by Ulas Tastekin
Translations Contributed by Ulas Tastekin
Moskova son günlerde Avrasya bağlantılarını doğuya doğru ilerletecek anlaşmalar yapmakla meşguldü. Şimdi soru Kuzey Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti’ni (KDHC veya DPRK) bu tasarılara uygun davranma konusunda ne kadar ikna edebileceği.
Büyük ölçekli siyasi ve ekonomik zorluklar ABD çok uluslu şirketler elitinin karşısına çıkıyor. Apple, Google, Facebook, Microsoft, Pfizer ve çok sayıda başka çok uluslu vergi kaçakçısı birkaç milyar dolarlık cezalar, servetlerinin yeniden dağıtımı ve olası adil sosyo-ekonomik programların başlatılmasından oluşan ve bu şirketlerin gücünü zayıflatabilecek üçlü bir tehditle karşı karşıya.
WRIGHT, E. O. (2012). Charles Tilly’nin Meta Teorik Temelleri, Sürekli Eşitsizlik. Tözcülüğün Tasfiyesi, İlişkisel Sosyolojide Temel Yaklaşımlar (Derleyen: Güney Çeğin & Emrah Göker) içinde (ss. 257-279). Ankara: Nota Bene.
Orijinal kaynak: Erik Olin Wright, "Metatheoretical Foundations of Charles Tilly's Durable Inequality" Comparative Studies in Society and History 42.2 (2000): 463.26
Charles Tilly’nin Sürekli Eşitsizlik’inin önemli üstünlüklerinden bir tanesi onun yanlış olabilmesidir. Sosyolojide büyük teoriler inşa etme girişimlerinin, yakından incelendiğinde, sıklıkla fazlasıyla totoloji ve anlamsız savlardan- son derece esnek ve hiçbir ampirik gözlemin şaşırtıcı görmeyeceği belirsiz kavramsal çerçevelerden- oluştuğu ortaya çıkar. Bu durum, bu kitaptaki temel tezler açısından söz konusu değildir.
Conference Presentations by Ulas Tastekin
Eylemler esnasında işçiler kendi yatay örgütlenme formları aracılığıyla karar almaya çalıştılar ve zaman zaman tüm sendikaların iş yerlerinden çıkartılmasını salık veren sloganlara başvurdular. Grev dalgası sona erdiğinde bazı işçiler eski sendikalarına geri dönerken işçilerin bir kısmı sektörde faaliyet gösteren diğer sendikalara üye oldu. Türk Metal sendikası da sektördeki en güçlü sendika olma pozisyonunu korumak için işçilerin taleplerini de göz önünde bulunduran bir dönüşüm sürecine girdi.
Grev esnasında işçiler hakkında çeşitli haberler yayımlayan ve işçiler arasında örgütlülüğü bulunan Metal İşçileri Birliği (MİB) mobilizasyonun oluşmasında tetikleyici bir rol oynadı. Sektörde bulunan mevcut sendikalardan bağımsız, taban örgütlenmeleri, işçi komiteleri ve forumlar gibi yatay karar alma mekanizmalarına dayalı bir sendikal tarzı savunan bir grup olarak MİB, her ne kadar grev dalgasının patlamalı karakteri nedeniyle ilerleyen aşamalarda hareket üzerindeki etkisini yitirmiş olsa da işçilere ulaşmayı başarmış görünmektedir.
Bu çalışma, Türkiye’de 1980 sonrasında işçi sınıfı hareketinin kontrol edilmesi ve içerilmesine imkân verecek doğrultuda tesis edilen sendikacılık tarzının krizini Metal Fırtına örneği çerçevesinde incelemektedir. 2015’te metal/otomotiv işkolunda yaşananlar mevcut endüstriyel ilişkiler sistemini süregelen biçimiyle devam ettirmenin mümkün olmadığını ortaya koymaktadır. Bu deneyim ışığında MİB; geçerli yasal-meşru temsili mekanizmalarının olmadığı veya işçilerin bu mekanizmalara düzenli erişim olanağından yoksun olduğu koşullarda, söz konusu temsil boşluğunu doldurma çabası göz önünde bulundurularak “çekişmeci bir işçi sınıfı örgütü” (contentious labor organization) olarak değerlendirilmektedir. Sektörde çalışma ilişkileri bakımından yaşanan kriz ve temsil yapısı 2015 deneyimi bağlamında incelenmekte ve basında yer alan haberlerin yanı sıra MİB temsilcileriyle yapılan mülakatlardan faydalanılmaktadır.
For now, the study is accessible through the online version of the Encyclopedia. It is expected that the printed copy of the Encyclopedia will be published next year.
Moskova son günlerde Avrasya bağlantılarını doğuya doğru ilerletecek anlaşmalar yapmakla meşguldü. Şimdi soru Kuzey Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti’ni (KDHC veya DPRK) bu tasarılara uygun davranma konusunda ne kadar ikna edebileceği.
Büyük ölçekli siyasi ve ekonomik zorluklar ABD çok uluslu şirketler elitinin karşısına çıkıyor. Apple, Google, Facebook, Microsoft, Pfizer ve çok sayıda başka çok uluslu vergi kaçakçısı birkaç milyar dolarlık cezalar, servetlerinin yeniden dağıtımı ve olası adil sosyo-ekonomik programların başlatılmasından oluşan ve bu şirketlerin gücünü zayıflatabilecek üçlü bir tehditle karşı karşıya.
WRIGHT, E. O. (2012). Charles Tilly’nin Meta Teorik Temelleri, Sürekli Eşitsizlik. Tözcülüğün Tasfiyesi, İlişkisel Sosyolojide Temel Yaklaşımlar (Derleyen: Güney Çeğin & Emrah Göker) içinde (ss. 257-279). Ankara: Nota Bene.
Orijinal kaynak: Erik Olin Wright, "Metatheoretical Foundations of Charles Tilly's Durable Inequality" Comparative Studies in Society and History 42.2 (2000): 463.26
Charles Tilly’nin Sürekli Eşitsizlik’inin önemli üstünlüklerinden bir tanesi onun yanlış olabilmesidir. Sosyolojide büyük teoriler inşa etme girişimlerinin, yakından incelendiğinde, sıklıkla fazlasıyla totoloji ve anlamsız savlardan- son derece esnek ve hiçbir ampirik gözlemin şaşırtıcı görmeyeceği belirsiz kavramsal çerçevelerden- oluştuğu ortaya çıkar. Bu durum, bu kitaptaki temel tezler açısından söz konusu değildir.
Eylemler esnasında işçiler kendi yatay örgütlenme formları aracılığıyla karar almaya çalıştılar ve zaman zaman tüm sendikaların iş yerlerinden çıkartılmasını salık veren sloganlara başvurdular. Grev dalgası sona erdiğinde bazı işçiler eski sendikalarına geri dönerken işçilerin bir kısmı sektörde faaliyet gösteren diğer sendikalara üye oldu. Türk Metal sendikası da sektördeki en güçlü sendika olma pozisyonunu korumak için işçilerin taleplerini de göz önünde bulunduran bir dönüşüm sürecine girdi.
Grev esnasında işçiler hakkında çeşitli haberler yayımlayan ve işçiler arasında örgütlülüğü bulunan Metal İşçileri Birliği (MİB) mobilizasyonun oluşmasında tetikleyici bir rol oynadı. Sektörde bulunan mevcut sendikalardan bağımsız, taban örgütlenmeleri, işçi komiteleri ve forumlar gibi yatay karar alma mekanizmalarına dayalı bir sendikal tarzı savunan bir grup olarak MİB, her ne kadar grev dalgasının patlamalı karakteri nedeniyle ilerleyen aşamalarda hareket üzerindeki etkisini yitirmiş olsa da işçilere ulaşmayı başarmış görünmektedir.
Bu çalışma, Türkiye’de 1980 sonrasında işçi sınıfı hareketinin kontrol edilmesi ve içerilmesine imkân verecek doğrultuda tesis edilen sendikacılık tarzının krizini Metal Fırtına örneği çerçevesinde incelemektedir. 2015’te metal/otomotiv işkolunda yaşananlar mevcut endüstriyel ilişkiler sistemini süregelen biçimiyle devam ettirmenin mümkün olmadığını ortaya koymaktadır. Bu deneyim ışığında MİB; geçerli yasal-meşru temsili mekanizmalarının olmadığı veya işçilerin bu mekanizmalara düzenli erişim olanağından yoksun olduğu koşullarda, söz konusu temsil boşluğunu doldurma çabası göz önünde bulundurularak “çekişmeci bir işçi sınıfı örgütü” (contentious labor organization) olarak değerlendirilmektedir. Sektörde çalışma ilişkileri bakımından yaşanan kriz ve temsil yapısı 2015 deneyimi bağlamında incelenmekte ve basında yer alan haberlerin yanı sıra MİB temsilcileriyle yapılan mülakatlardan faydalanılmaktadır.