Papers by Şükran Fazlıoğlu
İlm-i Edeb’e Dönüş: 8/14. Yüzyıl Arap Dili, Edebiyatı ve Belâgatı Çalışmaları, 2022

People tend to give clues regarding themselves when they attempt to narrate their physical and sp... more People tend to give clues regarding themselves when they attempt to narrate their physical and spiritual environment from their own perspective. This is the reason why we can also interpret a narration of the other to be something of a narration of one's self as well. On the other hand, many people throughout history have travelled to foreign lands for reasons such as military reconnaissance, obtaining knowledge of a discipline, fulfilling the obligation of Hajj, serving as an ambassador and more. By means of these travellers who have documented their experiences through itineraries, it is possible to learn about regions and their peoples which had no previous extensive documentation. Furthermore, this literature provides the reader, to the extent the traveller allows, the worldview of not only the inhabitants of the lands they visit but also of themselves. This can be applied to the cases of the itineraries of scholars of Arab descent during the Ottoman era. In their works, these scholars and travellers paint a comprehensive picture of themselves, of the societies they originate from, and of the places they have travelled through. In this study, from the itineraries of the 16th century enabling the examination of the experiences of two societies living together which were written after Arab-inhabited lands became part of the Ottoman Empire, the itinerary of Badr al-Din al-Ghazzî (1499-1577) named al-Matâli' al-badriyye fi al-manâzil al-Rûmiyya will be reviewed and analysed according to the aforementioned principles. The information regarding the traveller's self will be picked out: his own portrait, albeit indistinct, will be drawn through the portrait he attempted to draw of the places, people and relationships he experienced. Thus, within the set framework, this study will present itineraries as works viable to be studied as narrations of travellers' own selves.
Ceride, 2023
Öz 1798'de Napolyon Bonapart'ın (ö. 1821) Mısır'ı işgaliyle birlikte Batıyla yakından tanışan Mıs... more Öz 1798'de Napolyon Bonapart'ın (ö. 1821) Mısır'ı işgaliyle birlikte Batıyla yakından tanışan Mısır halkı, Fransa'ya gönderilen öğrenciler aracılığıyla bu tanışıklığı derinleştirdi ve bir anlamda 'öteki'ni tanıyarak 'kendi'ni bulmaya kalkıştı. Bu sürecin önemli tanıklarından biri de Ali Mubârek'tir (1823-1893). 19. yüzyılın başında paşa ve emir çocuklarıyla beraber tahsil için Fransa'ya gönderilen Ali Mubârek, Fransızca öğrendi ve dönemin Fransa'sında hakim bilgi ve kültür ile tanıştı. 1 Makale, İstanbul Medeniyet Üniversitesi'nde 15-17 Haziran 2022 tarihleri arasında yapılan Osmanlı Literatüründe Ben Anlatıları başlıklı sempozyumda sunulan bildirinin genişletilmiş halidir.

Âfâkta ve Enfüste -Kutbüddin Şîrâzî’de Dil, İslâmî İlimler ve Felsefe-Bilim-, 0
Dilde, vazʻ aracılığıyla lafzın delâletinin, mutâbakat ile birebir örtüştüğü hakikati(nesneyi) ve... more Dilde, vazʻ aracılığıyla lafzın delâletinin, mutâbakat ile birebir örtüştüğü hakikati(nesneyi) vermesi yanında, tazammun ve iltizâm ile lafzın aklî bir luzûma dayanarak mecaz ve kinayeyi üretmesi Arap dili ve edebiyatı tarihi boyunca tartışılmış bir konudur. Bu tartışmada en genel anlamıyla dilin hakikatini veren kısmına vazʻ, mecaz ve kinaye kısımlarına ise istiʻmâl adı verilmiştir. Hemen tüm edebî sanatların varlığa geldiği bir alan olarak mecaz ve kinayenin, bu nedenlerle, özellikleri, benzerlikleri ve farklılıkları asırlar boyunca tartışma konusu olmuştur. Bu bildiride 13. y.y'ın sonu ile 14. y.y'ın başında yaşamış, hem yazdığı eserlerle hem de yetiştirdiği öğrencilerle Osmanlı ilim hayatının bazı alanlarda yönünü tayin etmiş Kutbuddin Şîrâzî'nin Miftâhu'l-miftâh'ında konuyu nasıl ele aldığı üzerinde durulacaktır. Bir tabib olan ayrıca İşrâkî-hikemî ekol üzere felsefe eserleri vermiş Kutbuddin Şîrâzî'nin genel olarak belagat ilmine özel olarak da beyan ilminin önemli konuları kinaye ve mecaza bakış açısı gösterilecektir. Öncelikle, meselelerin tarihî gelişimi de göz önünde bulundurularak Sekkâkî'nin Miftâhu'l-ulûm'unda konuyu nasıl ele aldığı ve Kutbuddin Şîrâzî'nin eseri Miftâhu'l-miftâh'ta bu ele alışı nasıl yorumladığı üzerinde durulacaktır. Ayrıca Şîrâzî'nin söz konusu alanlardaki tarihî miras ile kurduğu ilişkinin boyutları gösterilmeye çalışılacaktır. Buradan hareketle de, Şîrâzî'nin Şerh'indeki temel hedef ortaya konacaktır.

DergiPark (Istanbul University), Jun 15, 2019
Bu çalışmada "dilin, gerçekliğin inşasında etkin bir unsur olduğu" kabulünden hareketle daha çok ... more Bu çalışmada "dilin, gerçekliğin inşasında etkin bir unsur olduğu" kabulünden hareketle daha çok kendi iç imkânlarına dayanarak Arapça'nın, 'çocuk' ve 'çocuk ile ilgili kavramları' hakkında ne ifade ettiğine bakılacaktır. Bu çerçevede, tarihî atıflar göz önünde bulundurularak, 'dil' ile 'düşünce' arasındaki ilişki üzerinde durulacak; 'lafız' , 'mana' , 'tasavvur' , 'mefhum' ve 'delalet' terimleri, konumuzla ilgileri oranında açıklanmaya çalışılacaktır. Bu terimlerin yanında, konuyu kuşatmak amacıyla, dilin ortaya çıktığı maddî-doğal şartlar; dilin içinde geliştiği kültürün fikrî ve edebî yönlendirmeleri; yakın ve uzak başka kültür ve medeniyetlerden etkilenmeler gibi değişkenler de dikkate alınacaktır. Ayrıca dilin dinamik bir yapı olması hasebiyle tarihî süreçteki gelişimi, değişimi ve dönüşümü de, konunun sınırları içinde göz önünde bulundurulacaktır. Bu amacı gerçekleştirmek için öncelikle, Arap dil ilimleri tarihindeki 'dil tasavvuru' ele alınacak; daha sonra ise 'dil ile hakikat arasındaki ilişki'nin nasıl olduğu üzerine kısaca durulacaktır. Oluşturulan teorik çerçeve içinde Arapça'nın çocuk tasavvurunu oluşturan kelimeler, 'var-olmaya ilişkin'; 'biyoloji'ye ilişkin'; 'maddî çevreye ilişkin' ve 'manevî çevre'ye ilişkin' olmak üzere, klasik sözlükler kullanılarak ele alınacaktır. Sözcüklerin köken bilgileri göz önünde bulundurularak Arapçanın hayatı idrak etme biçimi ve bu idrak biçiminde 'çocuk' ve 'çocuk ile ilgili kavramların' yeri üzerinde durulacaktır.

DergiPark (Istanbul University), Sep 1, 2008
müfredat kavram›, ö¤retim program›, ö¤retim izlencesi gibi tamlamalarla karfl›lan›r. Ö¤retim prog... more müfredat kavram›, ö¤retim program›, ö¤retim izlencesi gibi tamlamalarla karfl›lan›r. Ö¤retim program› daha çok merkezî bir idarenin önceden belirledi¤i ve yukar›dan afla¤›ya zorunlu k›ld›¤› bir çerçeve olarak görülebilir. Böyle bir çerçeve, ulus ve tan›mlanm›fl bir ulusa dayal› devlet kav-ram›na ba¤l› olarak ortaya ç›kar. Bu flekildeki bir program anlay›fl›, daha çok e¤itim ve ö¤retim yoluyla vicdanî ve aklî seviyede birbirine benzer vatandafllar yaratmaya çal›flan siyasî iradenin bu sahalardaki mevcut bilgiyi kontrol etmesi ve yönlendirmesi düflüncesine dayan›r. ‹slâm medeniyeti ile onun do¤al devam› Osmanl› döneminde bu anlam›yla bir müfredattan bahsetmek oldukça zordur. ‹slam medeniyetinde, baflta siyasî otorite olmak üzere pek çok de¤iflkeni dikkate almakla birlikte, daha çok ilim kamuoyunun (ulema) belirledi¤i bir müfredat anlay›fl›ndan söz edilebilir. Büyük Selçuklu Devleti taraf›ndan düzenli olarak örgütlenen ve yayg›nlaflt›r›lan medrese kavram›na karfl› ç›kan uleman›n hassasiyeti dikkate al›n›rsa, 2 medreselerdeki müfredat›n büyük oranda siyaset ile ilimin, ferman ile fetvan›n uzlaflmas›na dayand›¤› söylenebilir. Öte yandan medreselerin bir vak›f kurumu oldu¤u göz önünde bulundurulursa, medreselerde vakf edenin talepleri do¤rultusunda bir müfredat takip edildi¤i düflünülebilir. Yine de bu talebin yaln›zca ilgili medresenin ana çizgisini belirledi¤i, ayn› medresede süreç içerisinde ders veren müderrislerin birikimine göre, ana çizgi ayn› kalmakla birlikte a¤›rl›¤›n de¤iflti¤i de söylenebilir.
Şarkiyat Mecmuası / Journal of Oriental Studies
İslam Düşünce Atlası, 2021
TEKLİF 2 aylık düşünce Dergisi, 2023
Prof. Dr. Ömer Türker'in öncülük ettiği, kırktan fazla yazarın katkısıyla hazırlanan ve üç ciltte... more Prof. Dr. Ömer Türker'in öncülük ettiği, kırktan fazla yazarın katkısıyla hazırlanan ve üç ciltten oluşan Metafizik eseri serinin gelecek diğer kitaplarıyla beraber ortak bir dil kurmanın ve ortak bir düşünce hamlesi yapabilmenin imkânını oluşturacak devasa bir adımdır.
Kutbüddin Şîrâzî’de Dil ve İslami İlimler, 2022
Baskı ve Cilt Sertifika No. 49619 Orjinal adı Kutbüddin Şîrâzî'de Dil ve İslami İlimler olan bu k... more Baskı ve Cilt Sertifika No. 49619 Orjinal adı Kutbüddin Şîrâzî'de Dil ve İslami İlimler olan bu kitabın Türkiye'de tüm yayın hakları Telif Sözleşmesi gereği Ketebe Kitap ve Dergi Yayıncılığı A.Ş.'ye aittir. İzinsiz yayımlanamaz. Kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir.
aha önceki iki çalışmam ı z d a Osmanlı medreseleri ve Osmanlı eğitim-öğretim çevrelerinde çeşitl... more aha önceki iki çalışmam ı z d a Osmanlı medreseleri ve Osmanlı eğitim-öğretim çevrelerinde çeşitli ilmî sahalarda okunan veya okutulan ders kitapları ile ana metinler ve eğitim yöntemleri hakkında değişik kaynaklardan hareketle hazırlanan birçok liste oluşturulduğuna işaret edilmişti. 1 Buna göre, bu listelerin içerisinde Taşköprülü-zâde'nin Miftâh el-sa'âde ve misbâh el-siyâde'si, 2 İshak b. Hasan el-Tokâdî'nin (ö. 1100/1689) Nazm el-'ulûm'u, 3 Saçaklı-zâde Mehmed el-Mar'aşî'nin (ö. 1145/1732-33) Tertîb el-'ulûm'u [telifi 1128/1715-16], 4 Nebî Efendi-zâde'nin (ö. 1200/1786) Kasîde fî el-kutub el-meşhûre fî el-ulûm'u, 5 meçhul bir müellifin Manzûme fî tertîb el-kutub fî el-'ulûm'u 6 gibi nazım ve nesir şeklinde kaleme alınmış pek çok eser mevcuttur. 7 Fransız hükümetinin isteği üzerine, XVIII. yüzyılın ilk yarısında, Osmanlı hükümeti
Bu calismada Ibnu’l-Ekfâni’nin (ol. 749/1348) hayati ve eserleri kisaca tanitildiktan sonra, “Ilm... more Bu calismada Ibnu’l-Ekfâni’nin (ol. 749/1348) hayati ve eserleri kisaca tanitildiktan sonra, “Ilm-i firâset” sahasindaki henuz nesredilmemis Ikmâlu’s-siyâse fi ilmi’l-firâse adli yazma eseri incelenecek, yer yer tercumesi verilecek ve degerlendirmesi yapilacaktir.
Bu calismada Ibnu’l-Ekfâ-ni’nin (o.749/1348) Risâle fi adabi suhbeti’l-muluk [Hukumdarlarla dostl... more Bu calismada Ibnu’l-Ekfâ-ni’nin (o.749/1348) Risâle fi adabi suhbeti’l-muluk [Hukumdarlarla dostluk etmenin âdâbi uzerine] isimli kucuk bir risâlesinin kisa bir degerlendirilmesi yapilacak, akabinde Turkce tercumesi ile tenkitli metni verilecektir.

T ürk-Arap tarihî ilişkilerinin edebî metinlere nasıl yansıdığı, üzerinde önemle durulması gereke... more T ürk-Arap tarihî ilişkilerinin edebî metinlere nasıl yansıdığı, üzerinde önemle durulması gereken bir konudur. Bu yansımanın tespit edilmesi her iki milletin birbirleri hakkındaki karşılıklı tasavvurlarını tayin etmede vazgeçilmez bir gerekliliktir. XX. Yüzyılın başlarından itibaren Fransa'da karşılaştırmalı edebiyat biliminin bir alt dalı olarak gelişen imajbilim (imgebilim), millî edebiyatlarda varolan bu durumun tespit yöntemlerini ortaya koymuş, edebî metinlerin içerdiği tasavvurların tayin edilmesinde ne tür süreçlerin ve kuralların dikkate alınması gerektiğini belirlemeye çalışmıştır. 2 Türk-Arap tarihî ilişkilerinin başladığı miladî VII. yüzyılın ortalarından itibaren, Arap yazarlarının eserlerinde, Türkler'in nasıl algılandığı, nasıl tasavvur edildiği, ne tür değer yargılarına muhatap kılındığı, kısaca Türkler hakkındaki Arap imajının ne olduğunun tespiti, yalnızca tarihî bir durumu ortaya çıkarmak anlamına gelmez; aynı zamanda, günümüzde Arap milletinin Türkler hakkındaki tasavvurlarının tarihî arkaplanının belirlenmesini, psikolojik bir ifadeyle, Arap kollektif bilinçaltının tahlil edilmesini sağlar. 3 DÎVÂN 2001/2 163 YAZMA VE KİTAP TANITIMI Mekkeli şair İbnu'l-Uleyf'in Sultan II. Bayezid'e yazdığı kasîde 1 fiükran FAZLIO⁄LU 1 Bu çalışmanın hazırlanması esnasında, özellikle, "kasîde"nin tenkitli metninin inşası ile tercümesinde değerli yardımlarını gördüğüm, Hocam Prof.Dr. İsmail Durmuş ile Dr. Sâlih Sa'dâwî'ye teşekkür ederim.
Bu calismada, Osmanli medreselerinde okutulan ders kitablariyla ilgili manzum Turkce-Osmanlica bi... more Bu calismada, Osmanli medreselerinde okutulan ders kitablariyla ilgili manzum Turkce-Osmanlica bir metnin tenkitli metni hazirlanmis ve metnin icerdigi kitaplar tanitilmistir. Akabinde Osmanli medreselerinde okutulan kitaplar hakkinda bilgi veren diger tarihi kaynaklar da dikkate alinarak sozkonusu manzum metin bir degerlendirmeye tabi tutulmustur. Bu degerlendirmede okutulan derslerin sirasinin mantigi uzerinde durularak Osmanli bilginlerinin ozellikle Arap dili ogretiminden maksadlarinin ne oldugu izah edilmeye calisilmistir. Bu degerlendirmede ulasilan nihâi sonuc, Osmanli bilginlerinin Arapca konusundaki hassasiyetinin, Osmanli Turk Devleti?nin siyâsetine paralel sekilde, bizatihi Arapca ogrenme anlayisindan daha cok, Kur?an?i ve Varlik?i daha iyi anlamak kaygisindan kaynaklandigidir.

Divan: Disiplinlerarası Çalışmalar Dergisi, 2019
Taskopruluzade’nin(o. 968/1561) Miftâhu’s-se‘âde ve misbâhu’s-siyâde adli eseri Islam medeniyetin... more Taskopruluzade’nin(o. 968/1561) Miftâhu’s-se‘âde ve misbâhu’s-siyâde adli eseri Islam medeniyetinde Farabi’nin(o. 339/950) Ihsâu’l-ulum’undan itibaren felsefi cercevede gelisen ve Ibn Ekfani’nin (o. 749/348) Irsâdu’lkâsid ilâ esne’l-mekâsid ve Molla Lutfi’nin(o. 900/1495) el-Metâlibu’l-ilâhiyye fi mevzuâti’l-ulumi’l-lugaviyye uzerinden devam eden ilimleri siniflandirma geleneginin en onemli ve en gelismis duraklarindan biri olarak kabul edilebilir. Bu eseri benzerleri arasinda farkli kilan onemli ozelliklerden biri de ilimleri, varlik-bilgi-deger terkibi zemininde, tumdengelim ve tumevarim yontemlerini dikkate alarak siniflandirmasidir. Bu zeminde Taskopruluzade’ye gore dil, Varlik’in ayni, zihni ve hatti gibi bir tecellisi olmasinin (vucud-i lisâni) geregi olarak, fiziksel bir surecte varliga gelir ve yine insanin tab‘an medeni bir var-olan olarak muhtac oldugu i‘lâm ve isti‘lâm surecleri icinde dallanip budaklanir. Dolayisiyla dil bilimleri, gelisi guzel degil Varlik’in, ses uzerinden aciga cikarak, i‘lâm ve isti‘lâm sureclerinde muktezâyi hâl ilkesine uygun olarak gelisen belirli bir duzenlilik icinde tesekkul eder.Bu duzenlilik ayni zamanda tarihidir yani muayyen bir zaman icinde tedrici bir sekilde geliserek olgunlasir. Soz konusu gelisme surecleri dil bilimleri sahasinda tedvin edilen kitaplar uzerinden takip edilebilir. Nitekim, Taskopruluzade, eserinde oncelikle lugat, vaz‘, istikâk ve sarf gibi mufred; nahiv, meâni, beyân, bedi‘, aruz gibi murekkeb seklinde iki siktan olusan asil dil bilimleri ile pek cok alt bilim dalindan olusan furu‘ dil bilimlerini, yukarida dile getirilen ilkeler etrafinda incelemis ve her bir bilim icin onemli dil alimleri ile temel eserlerini, muhtasar (ilk), mutavassit (orta) ve mebsut (ileri) seviyelerine gore zikretmistir. Bu makalede soz konusu bu yapi cozumlenecek, oncelikle dilin varlik degeri tespit edilecek, daha sonra dil bilimlerinin yukarida dile getirilen ilkeler cercevesinde ortaya cikis surecleri incelenecek ve Miftâhu’s-se‘âde ve misbâhu’s-siyâde’deki dil bilimlerinin diger ozellikleri uzerinde durulacaktir.
Uploads
Papers by Şükran Fazlıoğlu