
Ece Açık
Marmara Üniversitesi GSF Resim Bölümü mezunu.
less
Related Authors
NESRİN AKAN
Uludag University
Günay Çelikelden
Anadolu University
Ayşe Taşkent
Istanbul University
Hossein Zamanlou
Hacettepe University
Gökhan Koçyiğit
Mimar Sinan Fine Arts University
M.Kevser Baş
Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi / Social Sciences University of Ankara
ulaş bingöl
Dicle University
Uploads
Books by Ece Açık
Nesnelerin Kullanımı: Marks ''Bir giysi sadece giyildiğinde gerçek giysi olur, içinde yaşanılmayan ev gerçek bir ev değildir'' demiştir. Tıpkı burda Marks'ın bahsettiği gibi bir ürün ancak tüketim ile gerçek bir ürün olur. Tüketim yeni gereksinimlerin ve üretimlerin yolunu açar. Bir nesneyi kullanmak onu yorumlamaktır aynı zamanda. Kullanım, postprodüksiyonu ortaya çıkaran küçük bir düzeyde korsan bir yayımcılıktır. Postprodüksiyon sanatçıları, kültürel yeniden üretimin işçileridir. Yeniden üretim, bir nesneyi yoktan var etmek değil, var olanlar arasından seçip yeniden kullanmak yada üstlerinde değişiklikler yapmaktır. Duchamp'a göre bir nesneye yeni bi fikir getirmek zaten bir üretimdir. Buradada Duchamp'ın pisuar ile başlattığı ready made yani hazır nesne kavramı önümüze çıkıyor. Hazır nesneye birkaç örnek vermek gerekirse, Cesar, preslenmiş, kullanılmaz haldeki otomobillerini sergilemişti. Jeff Koons ise reklamları, ikonları ve kapların içinde yüzen basket toplarını sergilemişti. Nesnelerin kullanımında, çeşitli kaynaklardan ürünlerin bir arada olduğu bir yer olan bit pazarlarının da rolü çok büyüktü. Bit pazarlarında geçmişteki üretimler yeniden üretime girer ve kendine bir yer bulur. Daha öncesinden kullanım amacına uygun bir şekilde üretilen nesne, şimdi bit pazarlarında kendine yeni kullanım alanları bulur. Kusolwong'un 'Everything NT$20' işinde çok renkli ürünlerin masalarda izleyiciye sunulması ve o ürünlerin yavaş yavaş satılıp yerlerine madeni ve kağıt paralar bırakılması değiş-tokuşun en net imgesini verdi bize. Sanat işi özet olarak, insanlar arasında ilişkiler üretebilir, biçimsel düzenlemeler içerebilir, sosyal bir süreçten ortaya çıkabilir. İnsanlar arası üretim-tüketim ve değiş-tokuşu net bir şekilde gösterir.
Ece Açık
Kaynak: Postprodüksiyon-Nicolas Bourriaud
Drafts by Ece Açık
Real varlığın tabakalı sistemi yalnız 3 tabakadan oluşmuş değildir. Ruhi varlık alanının üzerinde bir başka varlık tabakası vardır, bu tinsel varlıktır. Bu varlık alanını Hegel keşfeder.Nicolai Hartmann ise bu tinsel varlık öğretisini derinden temellendirip geliştirir. Tinsel alan kültür dünyasını oluşturur. Kültür dünyası ise ruhi varlık dünyasından farklıdır ama burada da birbirine bağlılık söz konusudur. Tinsel varlık ruhi bireyler tarafından taşınır. Bu bağlılık, tinsel olayların ve bu olayların oluşturduğu varlığın bunların taşıyıcısı olan varlığa, ruhi varlığa geri götürülmesi anlamına gelmez. Ruhi varlığın tek tek insan bilinçleri ile ilgili olmasına karşılık, tinsel varlık, geniş anlamında, ortak’tır, bu bir kollektifliği gösterir. Bir çağın, halkın tinsel varlığı ortaktır. Herkes kendini çevreleyen bu tinsel varlıktan bir şey alır.
Böylece real varlık birbirinden kesin sınırlarla ayrılan 4 heterojen varlık tabakasından meydana geliyor. Söz konusu tabakalarda iki ilgi formu vardır. Biri şekil-kazandırma, diğeri ise alt-tabakalarda-temel-kırma ilgisidir. Şekil-kazandırma, alt tabaka yapılarından yukarı tabakada hiçbir şeyin kaybolup gitmediğini ifade eder. Organik varlık tabakası ile ruhi varlık alanına geçildiğinde artık burada şekil-kazandırma ilgisi söz konusu olamaz. Bu iki tabaka arasındaki ilgiye, şekil-kazandırma-ilgisine karşılık bir alt tabakada-temelini-kurma ilgisi diyoruz. Bu iki ilgi formu birbirinden kesin olarak farklıdır. İnorganik varlık tabakasının bütün kategorileri organik varlıkta kendini gösterir, ama buna karşılık, inorganik varlık kategorileri, bütünüyle ruhi varlık alanında devam etmez. Başka bir ilgi ise bağımlı-olma ve bağımsız-olma dır. Genel olarak her üst-tabaka, bir alt-tabakaya zorunlu olarak dayanır, yani onun tarafından taşınır. “Üst-tabaka alt-tabakaya bağlıdır; alt-tabaka hiçbir şekilde daha üst-tabakalarla bağlı değildir.”
Felsefe “izm”lerin ardına düşmüştür. İzm’ler, real varlığın bütünlüğünü görmeyerek, onun sahip olduğu varlık alanlarından sadece birini mutlaklaştırmakla oluşurlar. Mesela maddi-varlık mutlaklaştırılırsa realizm ya da materyalizm denen sistemler doğar. Eğer tinsel varlık mutlaklaştırılırsa idealizm doğar.
Ontoloji, 4 tabakalı bir varlığı real dünyanın temeline koymakla, bu izmlere giden yolu kesin olarak kapatır.
Ece Açık
Kaynak: Sanat Ontolojisi - İsmail Tunalı
Nesnelerin Kullanımı: Marks ''Bir giysi sadece giyildiğinde gerçek giysi olur, içinde yaşanılmayan ev gerçek bir ev değildir'' demiştir. Tıpkı burda Marks'ın bahsettiği gibi bir ürün ancak tüketim ile gerçek bir ürün olur. Tüketim yeni gereksinimlerin ve üretimlerin yolunu açar. Bir nesneyi kullanmak onu yorumlamaktır aynı zamanda. Kullanım, postprodüksiyonu ortaya çıkaran küçük bir düzeyde korsan bir yayımcılıktır. Postprodüksiyon sanatçıları, kültürel yeniden üretimin işçileridir. Yeniden üretim, bir nesneyi yoktan var etmek değil, var olanlar arasından seçip yeniden kullanmak yada üstlerinde değişiklikler yapmaktır. Duchamp'a göre bir nesneye yeni bi fikir getirmek zaten bir üretimdir. Buradada Duchamp'ın pisuar ile başlattığı ready made yani hazır nesne kavramı önümüze çıkıyor. Hazır nesneye birkaç örnek vermek gerekirse, Cesar, preslenmiş, kullanılmaz haldeki otomobillerini sergilemişti. Jeff Koons ise reklamları, ikonları ve kapların içinde yüzen basket toplarını sergilemişti. Nesnelerin kullanımında, çeşitli kaynaklardan ürünlerin bir arada olduğu bir yer olan bit pazarlarının da rolü çok büyüktü. Bit pazarlarında geçmişteki üretimler yeniden üretime girer ve kendine bir yer bulur. Daha öncesinden kullanım amacına uygun bir şekilde üretilen nesne, şimdi bit pazarlarında kendine yeni kullanım alanları bulur. Kusolwong'un 'Everything NT$20' işinde çok renkli ürünlerin masalarda izleyiciye sunulması ve o ürünlerin yavaş yavaş satılıp yerlerine madeni ve kağıt paralar bırakılması değiş-tokuşun en net imgesini verdi bize. Sanat işi özet olarak, insanlar arasında ilişkiler üretebilir, biçimsel düzenlemeler içerebilir, sosyal bir süreçten ortaya çıkabilir. İnsanlar arası üretim-tüketim ve değiş-tokuşu net bir şekilde gösterir.
Ece Açık
Kaynak: Postprodüksiyon-Nicolas Bourriaud
Real varlığın tabakalı sistemi yalnız 3 tabakadan oluşmuş değildir. Ruhi varlık alanının üzerinde bir başka varlık tabakası vardır, bu tinsel varlıktır. Bu varlık alanını Hegel keşfeder.Nicolai Hartmann ise bu tinsel varlık öğretisini derinden temellendirip geliştirir. Tinsel alan kültür dünyasını oluşturur. Kültür dünyası ise ruhi varlık dünyasından farklıdır ama burada da birbirine bağlılık söz konusudur. Tinsel varlık ruhi bireyler tarafından taşınır. Bu bağlılık, tinsel olayların ve bu olayların oluşturduğu varlığın bunların taşıyıcısı olan varlığa, ruhi varlığa geri götürülmesi anlamına gelmez. Ruhi varlığın tek tek insan bilinçleri ile ilgili olmasına karşılık, tinsel varlık, geniş anlamında, ortak’tır, bu bir kollektifliği gösterir. Bir çağın, halkın tinsel varlığı ortaktır. Herkes kendini çevreleyen bu tinsel varlıktan bir şey alır.
Böylece real varlık birbirinden kesin sınırlarla ayrılan 4 heterojen varlık tabakasından meydana geliyor. Söz konusu tabakalarda iki ilgi formu vardır. Biri şekil-kazandırma, diğeri ise alt-tabakalarda-temel-kırma ilgisidir. Şekil-kazandırma, alt tabaka yapılarından yukarı tabakada hiçbir şeyin kaybolup gitmediğini ifade eder. Organik varlık tabakası ile ruhi varlık alanına geçildiğinde artık burada şekil-kazandırma ilgisi söz konusu olamaz. Bu iki tabaka arasındaki ilgiye, şekil-kazandırma-ilgisine karşılık bir alt tabakada-temelini-kurma ilgisi diyoruz. Bu iki ilgi formu birbirinden kesin olarak farklıdır. İnorganik varlık tabakasının bütün kategorileri organik varlıkta kendini gösterir, ama buna karşılık, inorganik varlık kategorileri, bütünüyle ruhi varlık alanında devam etmez. Başka bir ilgi ise bağımlı-olma ve bağımsız-olma dır. Genel olarak her üst-tabaka, bir alt-tabakaya zorunlu olarak dayanır, yani onun tarafından taşınır. “Üst-tabaka alt-tabakaya bağlıdır; alt-tabaka hiçbir şekilde daha üst-tabakalarla bağlı değildir.”
Felsefe “izm”lerin ardına düşmüştür. İzm’ler, real varlığın bütünlüğünü görmeyerek, onun sahip olduğu varlık alanlarından sadece birini mutlaklaştırmakla oluşurlar. Mesela maddi-varlık mutlaklaştırılırsa realizm ya da materyalizm denen sistemler doğar. Eğer tinsel varlık mutlaklaştırılırsa idealizm doğar.
Ontoloji, 4 tabakalı bir varlığı real dünyanın temeline koymakla, bu izmlere giden yolu kesin olarak kapatır.
Ece Açık
Kaynak: Sanat Ontolojisi - İsmail Tunalı