Papers by Gamze Kaçar Tunç
The Migration Conference 2023 Selected Papers, 2023
In this study, the practices of coexistence within a community consisting of local residents and ... more In this study, the practices of coexistence within a community consisting of local residents and refugees living in the same neighbourhoods in Konya were ethnographically observed, and elements such as social acceptance, positioning, and power struggles were brought to light. According to the data obtained, it was observed that the members of this community sharing the same space are segmented into distinct interest groups and operate within a hierarchical structure. The delineation of group boundaries is primarily influenced by the distinction between hosting and guesting, as well as ethnic identities, which affected by political discourses.
The Migration Conference 2023 Selected Papers, 2023
This study focuses on the factors that have led doctors to migrate from Turkey to Germany in rece... more This study focuses on the factors that have led doctors to migrate from Turkey to Germany in recent years, analyzing their professional experiences before, during, and after migration. In this context, it attempts to understand through which transnational networks, associations, or institutions doctors migrate to Germany, their intentions, emotions, and thoughts before migration, their experiences during the migration process, and how their emotions and thoughts transform in the face of opportunities and challenges encountered after migration. Within the scope of this qualitative research, in-depth interviews were conducted online with 5 doctors who had migrated to Germany. The aim of this study is to descriptively identify the issues based on the narratives of the doctors.

Sosyal Politika Çalışmaları Dergisi, 2020
It is mostly ignored that the conceptually stereotyped refugees and asylum seekers are quite diff... more It is mostly ignored that the conceptually stereotyped refugees and asylum seekers are quite differentiated within themselves actually. Looking at those closely, it can be seen that a significant proportion of them are "unaccompanied children". The unaccompanied children asylum seeking rates has increased by the recent refugee crisis. Migration routes from Middle East and Africa to Europe were followed by more than 102 thousands of the unaccompanied children in 2015. The unaccompanied minors are a lacking subject in general refugee discussions. Thus, the aim of this article is both carrying the issue into the agenda and reviewing the existing literature to make a general case analysis as well as to draw attention to what can be done more. As a result, it is seen that the related studies are quite limited. In more detail, it is observed that more research is needed focusing on the lives of the children before immigration and the unaccompanied girls too, evaluating the conditions of children after the age of 18, analysing the shelter centres' conditions, and discussing social cohesion issues.

HUMANITAS - Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi, 2020
Nitel araştırmalarda en önemli araştırma enstrümanı olan araştırmacının, araştırmaya olası etkile... more Nitel araştırmalarda en önemli araştırma enstrümanı olan araştırmacının, araştırmaya olası etkilerini anlama noktasında "konumsallık" önemli bir metodolojik kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. "Araştırma sürecinin" ve genel olarak araştırmacının kimliğine ve ideolojik duruşuna göre tanımlanan "konumsallığın" birbirleri üzerine olası etkileri bu makalenin temel tartışma konusudur. Alan yazında çoğunlukla, "içeriden" ya da "dışarıdan" bir araştırma sürecine yol açan koşullar ve bu koşulların araştırma üzerine olumlu/olumsuz etkileri tartışılmaktadır. "Tamamen içeriden" ya da "tamamen dışarıdan" bir araştırmanın mümkün olup olmadığı ise genellikle sorgulama dışı bırakılmaktadır. Farklı olarak, bu makalede, araştırma sürecinde konumlar arasında keskin bir ayrımın mümkün olup olmadığı sorgulanmaktadır. Ayrıca, araştırmacı ile araştırması arasındaki ilişkisellik tartışılmaktadır. Sonuç olarak, "içeriden" ve "dışarıdan" konumlar arası uzlaşının mümkün olabileceği ve konumsallığı "arada alan" olarak benimsemenin faydaları ortaya konmuştur. Araştırmacının kendi konumunun farkına varması ve bulgular üzerine etkisini kontrol edebilmesi için ise "düşünümsellik" önemli bir metodolojik tutum olarak ön plana çıkmıştır.
Uluslararası Göç ve Çocuk, 2020
Bu kitabın basım, yayım ve satış hakları Anadolu Üniversitesine aittir. "Uzaktan Öğretim" tekniği... more Bu kitabın basım, yayım ve satış hakları Anadolu Üniversitesine aittir. "Uzaktan Öğretim" tekniğine uygun olarak hazırlanan bu kitabın bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan izin almadan kitabın tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kayıt veya başka şekillerde çoğaltılamaz, basılamaz ve dağıtılamaz.

Nitel araştırmalarda en önemli araştırma enstrümanı olan araştırmacının, araştırmaya olası etkile... more Nitel araştırmalarda en önemli araştırma enstrümanı olan araştırmacının, araştırmaya olası etkilerini anlama noktasında "konumsallık" önemli bir metodolojik kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. "Araştırma sürecinin" ve genel olarak araştırmacının kimliğine ve ideolojik duruşuna göre tanımlanan "konumsallığın" birbirleri üzerine olası etkileri bu makalenin temel tartışma konusudur. Alan yazında çoğunlukla, "içeriden" ya da "dışarıdan" bir araştırma sürecine yol açan koşullar ve bu koşulların araştırma üzerine olumlu/olumsuz etkileri tartışılmaktadır. "Tamamen içeriden" ya da "tamamen dışarıdan" bir araştırmanın mümkün olup olmadığı ise genellikle sorgulama dışı bırakılmaktadır. Farklı olarak, bu makalede, araştırma sürecinde konumlar arasında keskin bir ayrımın mümkün olup olmadığı sorgulanmaktadır. Ayrıca, araştırmacı ile araştırması arasındaki ilişkisellik tartışılmaktadır. Sonuç olarak, "içeriden" ve "dışarıdan" konumlar arası uzlaşının mümkün olabileceği ve konumsallığı "arada alan" olarak benimsemenin faydaları ortaya konmuştur. Araştırmacının kendi konumunun farkına varması ve bulgular üzerine etkisini kontrol edebilmesi için ise "düşünümsellik" önemli bir metodolojik tutum olarak ön plana çıkmıştır.
Anahtar Sözcükler: konumsallık, içeriden/dışarıdan, kimlik, ideoloji, düşünümsellik

REFAKATSİZ SIĞINMACI ÇOCUKLARIN AVRUPA'YA YÖNELİK GÖÇ DENEYİMLERİ: ELEŞTİREL BİR LİTERATÜR DEĞERLENDİRMESİ, 2020
Kavramsal olarak tek tipleştirilen mülteciler ve sığınmacıların aslında kendi içlerinde oldukça f... more Kavramsal olarak tek tipleştirilen mülteciler ve sığınmacıların aslında kendi içlerinde oldukça farklılaştığı çoğunlukla görmezden gelinmektedir. Zorunlu göç deneyimine maruz kalan ve sığınma arayanlara biraz yakından bakılınca, onlardan önemli bir kısmının yalnız başına yollara düşmüş "refakatsiz çocuklar" olduğu görülebilir. Refakatsiz çocukların sığınma arayışı, mülteci krizi ile paralel olarak artış göstermiştir. Özellikle Ortadoğu ve Afrika ülkelerinden Avrupa'ya yönelmiş göç rotaları, 2015 yılında 102 binden fazla refakatsiz çocuk tarafından takip edilmiştir. Refakatsiz çocuklar konusu, genel mülteci tartışmaları içerisinde eksikliği hissedilen bir konudur. Bu nedenle bu makalenin amacı hem konuyu gündeme taşımak hem de var olan literatürü tarayarak konu hakkında genel bir durum değerlendirmesi yapmak ve daha fazla neler yapılabileceğine dikkat çekmektir. Sonuç olarak, yapılan çalışmaların oldukça sınırlı olduğu görülmüştür. Daha detaylı olarak ise çocukların göç etmeden önceki hayatlarına da odaklanan, refakatsiz kız çocuklarını da içerisine alan, çocukların özellikle 18 yaşından sonraki durumlarını da değerlendiren, barınma merkezlerinin koşullarını analiz eden ve sosyal uyum problemlerini tartışan daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğu gözlemlenmiştir.
Conference Presentations by Gamze Kaçar Tunç

The Migration Conference 2020 Book of Abstract, 2020
Göç konusunun genellikle yetişkinleri ilgilendiren bir mesele olarak ele alınması, mülteci çocukl... more Göç konusunun genellikle yetişkinleri ilgilendiren bir mesele olarak ele alınması, mülteci çocuklar ile ilgili politikaların ve çalışmaların çoğunlukla ihmal edilmesine yol açmaktadır. Oysaki zorunlu göçün aktörlerinden biri olarak çocuk mülteciler de hem göç sürecinden etkilenmekte hem de göçü ve sonuçlarını etkilemektedirler. Bu açıdan değerlendirildiğinde, mülteci çocukların yaşam deneyimlerine yakından bir bakış, toplumdaki ihtiyaçlarının ve entegrasyonları önündeki riskler ve fırsatların analizi bakımından önemlidir. Ayrıca çocukların seslerine kulak vererek hazırlanacak politikaların daha sağlıklı ve çocuk dostu olacağı söylenebilir. Buradan hareketle, mülteci çocuklarla ilgili en önemli politika alanlarından biri olarak, eğitim ve bu çocukların eğitime dair deneyimleri bu araştırmanın temel odağını oluşturmaktadır. Çocukların okullaşması (scholling) çocukların nitelikli eğitime erişimlerinde ve topluma uyumlarında tek başına etkili olmayacaktır. Eğitim politikalarının ve uygulamalarının da mülteci çocukların ihtiyaçlarına cevap verir nitelikte olması önemlidir. Bu araştırmada, Türkiye’de mülteci çocukların eğitim sistemine entegrasyonlarına yönelik uygulanan politikaların işlerliğini yerinde gözlemlemek ve konunun aktörleri olarak çocukların ve öğretmenlerinin seslerine kulak vermek için, Konya’da yer alan 2 ortaokulda alan araştırması yürütülmüştür. Araştırma kapsamında, 28 öğretmen (4’ü idareci) ile derinlemesine mülakat; Suriyeli, Afgan ve Iraklı 42 öğrenci ile ise 6 odak grup görüşmesi yapılmıştır. Görüşmeler Ekim-Aralık 2019 tarihleri arasında sürdürülmüştür ve gözlemlerle desteklenmiştir. Araştırma bulguları, okulların çoğunlukla dil öğrenimi merkezleri ve özellikle kız çocukları için sosyalleşme alanları olarak ön plana çıktıklarını göstermektedir. Ancak, yerli ve mülteci çocuklar arasında çatışma ve akran zorbalığı olduğu gözlemlenmiştir. Dil becerisi, mülteci çocukların yerli öğrencilerle ve öğretmenleriyle olan iletişimlerinde ve ders başarılarında en önemli faktör olarak belirmiştir. Öğrencilerin okul başarıları üzerinde etnik kimlikleri, sosyo-ekonomik koşulları ve velilerinin eğitime verdiği önem seviyelerinin de belirleyici olduğu görülmüştür. PICTES kapsamında açılan uyum sınıflarının ise mülteci öğrencilerin kendi aralarında bir ayrışmaya ve etiketlemeye yol açtığı görülmüştür. Bir diğer önemli bulgu ise öğretmenlerin farklı kültürlerden çocuklara aynı anda eğitim vermede yetersiz hissetmeleridir. Sonuç olarak, mülteci çocukların eğitim sürecinin farklı faktörler arası kompleks bir ilişkiler ağı içerisine oturduğu söylenebilir. Kültürel farklılıklar, farklı hayat tecrübeleri, dil becerileri, ekonomik koşullar, veli ilgisi, kent içi ve okul içi deneyimler, akranlar arası ilişkinin niteliği, öğretmen-öğrenci arası iletişim ve kabullenme düzeyleri, öğretmenler arası fikir ayrılıkları, uygulamadaki eğitim politikaları; hepsinin birden çocukların aldığı eğitimin niteliği ve dolayısıyla da hem eğitim sistemine hem de topluma entegrasyonları üzerinde etkili olabildikleri görülmüştür.
The Migration Conference 2018 Book of Abstracts and Programme, 2018
Uploads
Papers by Gamze Kaçar Tunç
Anahtar Sözcükler: konumsallık, içeriden/dışarıdan, kimlik, ideoloji, düşünümsellik
Conference Presentations by Gamze Kaçar Tunç
Anahtar Sözcükler: konumsallık, içeriden/dışarıdan, kimlik, ideoloji, düşünümsellik