Papers by Mervenur Lüleci Karadere
Giriş Asya'nın tüm kuzey bölgesi ile Avrupa'nın doğusu arasında kalan alanda tam dokuz saat dilim... more Giriş Asya'nın tüm kuzey bölgesi ile Avrupa'nın doğusu arasında kalan alanda tam dokuz saat dilimine sahip olan Rusya, yüz ölçümü olarak dünyadaki en büyük ülkedir. Kuzeybatısından
Köklü bir tarihî geçmişi olan Hindistan, Müslüman azınlıklar hususunda farklı bir tecrübeye sahip... more Köklü bir tarihî geçmişi olan Hindistan, Müslüman azınlıklar hususunda farklı bir tecrübeye sahiptir. Orta Çağ süresince bölgede hâkim toplum olan Müslümanlar, İngilizlerin Hindistan’ı işgal etmesiyle birlikte hükmedilen toplum haline gelmişlerdir. Bu değişim çok karmaşık sorunları da beraberinde getirmiştir. Alt kıtanın 1947’de bölünmesi, Hindistan’ın Müslüman toplumunu “Pakistanlı Müslümanlar” ve “Hindistanlı Müslümanlar” olarak ikiye ayırmıştır. Bu durum Müslümanlar için büyük bir şok etkisi oluşturmuştur. Dünün yönetici elitleri artık Hindu yönetimi altına girmek zorunda bırakılmıştır. Yaklaşık 70 yıl geçmesine rağmen Hindistan’da kalmayı tercih eden Müslümanlar, bugün hâlâ hayatın her alanında haksızlıklara uğramakta, fakirlik ve geri kalmışlığın pençesinde kıvranmakta, dinlerine ve kültürel kimliklerine yönelik tehditlere karşı mücadele etmeye devam etmektedirler.
Güney Kore, Doğu Asya’da Kore Yarımadası’nın güneyinde kalan, Japonya ve Çin’e komşu bir ada ülke... more Güney Kore, Doğu Asya’da Kore Yarımadası’nın güneyinde kalan, Japonya ve Çin’e komşu bir ada ülkesidir. 2013 verilerine göre nüfusu 49.115.196 olan ülkede yaklaşık 45.000’i Koreli olmak üzere toplam 150.000 Müslüman yaşamaktadır. Güney Kore nüfusunun %97’sini yerli Kore halkı, %3’lük kesimini ise diğer etnik topluluklar oluşturmaktadır. Dinî inanç bağlamında nüfusun %43,3’ünü ateistler, %31,6’sını Hristiyanlar, %24,2’sini Budistler, %0,3’ünü Müslümanlar ve geri kalan %0,6’sını ise diğer dinler teşkil etmektedir

1,36 milyar nüfusu ile dünyanın en kalabalık ülkesi olan Çin’de Müslümanların sayısının 28 milyon... more 1,36 milyar nüfusu ile dünyanın en kalabalık ülkesi olan Çin’de Müslümanların sayısının 28 milyon olduğu ifade edilse de uzmanlar bu rakamın manipülasyona açık olduğunu belirtmektedir. Zira 1936 yılında 47.437.000 ile ülke nüfusunun %10’unu teşkil eden Müslümanların sayısının 1953’te 10 milyon olarak açıklanması, 2000 yıllında ise 20 milyona yükselmesi soru işaretlerine yol açmaktadır. Bu, genel olarak Çin’de sadece çoğunluk olarak Müslüman olan etnik grupların bu sayıya dâhil edildiğini, bunun dışında kalan ve genel çoğunluğu gayrimüslim olan etnik gruplara mensup Müslümanların sayısına bakılmadığı gerçeğinden kaynaklanmaktadır. Ülkedeki nüfus artış hızı ve tarihsel gelişmeler göz önüne alındığında 2010 yılı ülke nüfusu 1936 yılı ülke nüfusunun üç-dört katına ulaşan Çin’de Müslüman nüfusunun da aynı artış hızı ile yaklaşık 100-150 milyon olması beklenir.
Afganistan’dan başlayarak Butan, Myanmar, Hindistan, Kazakistan, Kuzey Kore, Kırgızistan, Laos, Moğolistan, Nepal, Pakistan, Rusya, Tacikistan ve Vietnam’a kadar pek çok ülke ile sınır komşusu olan Çin’de toplam 56 farklı etnik grup bulunmaktadır. Ülke nüfusunun %91,6’sını Han Çinliler, %1,3’ünü Zuanglar ve %7,1’ini de diğer azınlık (Huiler, Uygurlar, Tibetliler, Moğollar, Koreliler, Kazaklar, Kırgızlar, Tacikler, Özbekler, Tatarlar vd.) grupları oluşturmaktadır. Budizm’in en yaygın din olduğu ülkede Hristiyanlıktan sonra İslam üçüncü sırada gelmektedir. Çin’de yaşayan Müslüman toplulukların çoğunluğu ülkenin kuzeybatı bölgesinde (Sincan, Gansu, Çinghay) bulunmaktadır. Etnik olarak Çinli olan Hui Müslümanları, Yunan ve Hennan bölgelerinde nispeten yoğunlukta olsalar da tüm ülke içinde dağınık olarak yaşamaktadırlar. Ülke genelinde 39.000 cami, 42.000 imam bulunmaktadır. Camilerin 25.000’i Sincan bölgesindedir. İslami eğitim ilk dönemden bu yana camilerde verilmektedir. Zaman içerisinde İslami eğitim kurumları kurulmuş olsa da temel dinî eğitim sistemi olarak cami eğitimleri bugün dahi devam etmektedir.
Çinli Müslümanlar dinî düşünce ve uygulamalarında hem kendi yerel inanışlarından hem de ulus ötesi eğilimlerden etkilenmişlerdir. Ülke Müslümanlarının profili Kadimciler, Menhuanlar (Sufiler), İhvan ve Selefiler olarak çıkarılabilir. Sünni İslam geleneğine adapte olan Çinli Müslümanlar Hanefi mezhebine bağlıdır. Çinli Müslümanlar içinde İran kökenli kesimler olsa da ülkede Şiilik çok karşılaşılan bir akım değildir. Sadece Çin-Afganistan sınırında yaşayan küçük Tacik topluluğu Şiiliğin İsmaili koluna mensuptur. Ayrıca 16. yüzyılda Ming Hanedanlığı’nın sonlarına doğru Orta Asya’dan Çin’in kuzeydoğu bölgesine göç eden sufiler yani Menhuanlar da bölge de Nakşibendi, Kadiriyye, Kubriyye ve İşhakiyye tarikatlarını yaymışlardır.
1,36 milyar nüfusu ile dünyanın en kalabalık ülkesi olan Çin’de Müslümanların sayısının 28 milyon... more 1,36 milyar nüfusu ile dünyanın en kalabalık ülkesi olan Çin’de Müslümanların sayısının 28 milyon olduğu ifade edilse de uzmanlar bu rakamın manipülasyona açık olduğunu belirtmektedir. Zira 1936 yılında 47.437.000 ile ülke nüfusunun %10’unu teşkil eden Müslümanların sayısının 1953’te 10 milyon olarak açıklanması, 2000 yıllında ise 20 milyona yükselmesi soru işaretlerine yol açmaktadır. Bu, genel olarak Çin’de sadece çoğunluk olarak Müslüman olan etnik grupların bu sayıya dâhil edildiğini, bunun dışında kalan ve genel çoğunluğu gayrimüslim olan etnik gruplara mensup Müslümanların sayısına bakılmadığı gerçeğinden kaynaklanmaktadır. Ülkedeki nüfus artış hızı ve tarihsel gelişmeler göz önüne alındığında 2010 yılı ülke nüfusu 1936 yılı ülke nüfusunun üç-dört katına ulaşan Çin’de Müslüman nüfusunun da aynı artış hızı ile yaklaşık 100-150 milyon olması beklenir.
Kore gibi köklü geleneklere sahip bir ülkede insanlar İslamiyete ilgi duysalar dahi dinlerini değ... more Kore gibi köklü geleneklere sahip bir ülkede insanlar İslamiyete ilgi duysalar dahi dinlerini değiştirmeleri tüm geleneklerini ve yaşam tarzlarını baştan aşağı terk etmeleri anlamına geldiğinden oldukça zorluk çekmektedirler. Anne-Baba’ya itaatin en büyük toplumsal kural olduğu ve saygı göstergesi olarak aile büyüklerinin önünde secde edildiği bu ülke kültüründe, Müslüman olan Koreliler aileleri tarafından reddedilme korkusundan dinlerini gizli yaşamaktadır. Alkolün Kore sosyal yapısı içinde iletişimi sağlayan dolaylı bir unsur olması da Müslümanlar için büyük bir sorundur. Bir iş yemeğinde, arkadaş veya aile toplantılarında ikram edilen içkiyi reddetmek işlerini kaybetmeye, arkadaşlar veya aile efradı tarafından saygısız görülmeye sebep olmaktadır. Bu noktada Müslüman olan bir Korelinin yapabileceği tek şey ya eski çevresinden uzaklaşmak ya da Müslüman bir ülkeye göç etmektir.
Afganistan, tarihi boyunca çok çeşitli işgallerin ve beraberinde yaşanan kargaşanın ortasında kal... more Afganistan, tarihi boyunca çok çeşitli işgallerin ve beraberinde yaşanan kargaşanın ortasında kalmış bir ülkedir. Afganistan’da yaşanan çatışmaların oldukça karmaşık ve çok çeşitli sebepleri bulunmaktadır.
On yıllık hükümdarlığının ardından 2015 Ocak ayında Kral Abdülaziz ileri yaşı ve hastalığı sebebi... more On yıllık hükümdarlığının ardından 2015 Ocak ayında Kral Abdülaziz ileri yaşı ve hastalığı sebebiyle hayatını kaybetmiş ve sonrasında tahta kimin geçeceğine dair hanedan içinde uğultular yükselmeye başlamıştı. Sudayri aşiretinden Veliaht Salman bin Abdülaziz’in tahta geçmesiyle Suudi Arabistan Krallığı yeni bir döneme girmişti ki, Şii nüfusunun yoğunlukta olduğu ülkenin doğu eyaletinde ciddi karışıklıklar yaşanmaya başladı. Yeni Kral’ın tahta geçmesiyle İran’ı bölgede bir tehdit olarak gördüklerini ilan etmesi ve dahi Temmuz 2015’te Suud’un en büyük müttefiki olan ABD’nin, yine en büyük düşmanı olan İran ile nükleer anlaşmaya varması, bölgede yeni bir dönemin başladığına dair işaretleri güçlendiriyor.
Tam 23 yıl önce Azerbaycan'ın Hocalı bölgesinde bir katliama tanıklık etmişti dünya. Binlerce ins... more Tam 23 yıl önce Azerbaycan'ın Hocalı bölgesinde bir katliama tanıklık etmişti dünya. Binlerce insan öldürülmüş, binlercesi esir düşmüş, yerlerinden edilmiş ve eziyet görmüştü. Dürdane Agayeva da 20 yaşında Hocalılı bir genç kız olarak yaşamıştı o elim günleri. Bugün 12 yaşındaki kızı ve onu çok seven eşi ile yaşadıklarını unutmaya çalışıyor. Röportajımız için bir araya geldiğimizde tüm samimiyeti ile yaşadıklarını en başından itibaren anlatmaya başladı. Biz de sorularımızla sözlerini bölmeden dinledik. İşte Dürdane Hanım'ın dilinden Ermenilerin Hocalı mezalimi... Röportaj: Mervenur Lüleci 1972 Hocalı doğumluyum. Katliamın yaşandığı yıl 20 yaşında gencecik bir kızdım.
Su, medeniyetlerin etrafında kurulduğu, bilim insanlarının başka gezegenlerde hayat emaresi olara... more Su, medeniyetlerin etrafında kurulduğu, bilim insanlarının başka gezegenlerde hayat emaresi olarak aradığı, her türlü teknolojik gelişmede kaçınılmaz olarak kullanılan yeryüzünün en büyük zenginliği ve hayatın olmazsa olmazıdır. Dörtte üçünün sularla kaplı olduğu
ABD Başkanı Barack Obama, 25 Mayıs'ta Afganistan'a bütün basın yayın organlarında "sürpriz" olara... more ABD Başkanı Barack Obama, 25 Mayıs'ta Afganistan'a bütün basın yayın organlarında "sürpriz" olarak nitelendirilen bir ziyarette bulundu ve 13 yıldır devam eden Afganistan işgali ile ilgili yeni Amerikan planını açıkladı. Açıklanan bu son plana kadar Amerikan askerlerinin
Bir Doğu Asya ülkesi olan Japonya Büyük Okyanus'ta dört ayrı adadan (Kyushu, Honshu, Shikoku ve H... more Bir Doğu Asya ülkesi olan Japonya Büyük Okyanus'ta dört ayrı adadan (Kyushu, Honshu, Shikoku ve Hokkaido) müteşekkil bir ada ülkesidir. Karasal olarak hiçbir ülke ile sınırı bulunmayan Japonya Rusya, Kore (Güney ve Kuzey) ve Çin ile deniz sınırına sahiptir.
Book Reviews by Mervenur Lüleci Karadere
Eser Adı: Elimizden Kaçıp Giden Dünya
Yazar: Anthony Giddens
Çeviri: Osman Akınhay
Yayınevi: Alfa... more Eser Adı: Elimizden Kaçıp Giden Dünya
Yazar: Anthony Giddens
Çeviri: Osman Akınhay
Yayınevi: Alfa Yayınları
Basım yılı: 1999
Uploads
Papers by Mervenur Lüleci Karadere
Afganistan’dan başlayarak Butan, Myanmar, Hindistan, Kazakistan, Kuzey Kore, Kırgızistan, Laos, Moğolistan, Nepal, Pakistan, Rusya, Tacikistan ve Vietnam’a kadar pek çok ülke ile sınır komşusu olan Çin’de toplam 56 farklı etnik grup bulunmaktadır. Ülke nüfusunun %91,6’sını Han Çinliler, %1,3’ünü Zuanglar ve %7,1’ini de diğer azınlık (Huiler, Uygurlar, Tibetliler, Moğollar, Koreliler, Kazaklar, Kırgızlar, Tacikler, Özbekler, Tatarlar vd.) grupları oluşturmaktadır. Budizm’in en yaygın din olduğu ülkede Hristiyanlıktan sonra İslam üçüncü sırada gelmektedir. Çin’de yaşayan Müslüman toplulukların çoğunluğu ülkenin kuzeybatı bölgesinde (Sincan, Gansu, Çinghay) bulunmaktadır. Etnik olarak Çinli olan Hui Müslümanları, Yunan ve Hennan bölgelerinde nispeten yoğunlukta olsalar da tüm ülke içinde dağınık olarak yaşamaktadırlar. Ülke genelinde 39.000 cami, 42.000 imam bulunmaktadır. Camilerin 25.000’i Sincan bölgesindedir. İslami eğitim ilk dönemden bu yana camilerde verilmektedir. Zaman içerisinde İslami eğitim kurumları kurulmuş olsa da temel dinî eğitim sistemi olarak cami eğitimleri bugün dahi devam etmektedir.
Çinli Müslümanlar dinî düşünce ve uygulamalarında hem kendi yerel inanışlarından hem de ulus ötesi eğilimlerden etkilenmişlerdir. Ülke Müslümanlarının profili Kadimciler, Menhuanlar (Sufiler), İhvan ve Selefiler olarak çıkarılabilir. Sünni İslam geleneğine adapte olan Çinli Müslümanlar Hanefi mezhebine bağlıdır. Çinli Müslümanlar içinde İran kökenli kesimler olsa da ülkede Şiilik çok karşılaşılan bir akım değildir. Sadece Çin-Afganistan sınırında yaşayan küçük Tacik topluluğu Şiiliğin İsmaili koluna mensuptur. Ayrıca 16. yüzyılda Ming Hanedanlığı’nın sonlarına doğru Orta Asya’dan Çin’in kuzeydoğu bölgesine göç eden sufiler yani Menhuanlar da bölge de Nakşibendi, Kadiriyye, Kubriyye ve İşhakiyye tarikatlarını yaymışlardır.
Book Reviews by Mervenur Lüleci Karadere
Yazar: Anthony Giddens
Çeviri: Osman Akınhay
Yayınevi: Alfa Yayınları
Basım yılı: 1999
Afganistan’dan başlayarak Butan, Myanmar, Hindistan, Kazakistan, Kuzey Kore, Kırgızistan, Laos, Moğolistan, Nepal, Pakistan, Rusya, Tacikistan ve Vietnam’a kadar pek çok ülke ile sınır komşusu olan Çin’de toplam 56 farklı etnik grup bulunmaktadır. Ülke nüfusunun %91,6’sını Han Çinliler, %1,3’ünü Zuanglar ve %7,1’ini de diğer azınlık (Huiler, Uygurlar, Tibetliler, Moğollar, Koreliler, Kazaklar, Kırgızlar, Tacikler, Özbekler, Tatarlar vd.) grupları oluşturmaktadır. Budizm’in en yaygın din olduğu ülkede Hristiyanlıktan sonra İslam üçüncü sırada gelmektedir. Çin’de yaşayan Müslüman toplulukların çoğunluğu ülkenin kuzeybatı bölgesinde (Sincan, Gansu, Çinghay) bulunmaktadır. Etnik olarak Çinli olan Hui Müslümanları, Yunan ve Hennan bölgelerinde nispeten yoğunlukta olsalar da tüm ülke içinde dağınık olarak yaşamaktadırlar. Ülke genelinde 39.000 cami, 42.000 imam bulunmaktadır. Camilerin 25.000’i Sincan bölgesindedir. İslami eğitim ilk dönemden bu yana camilerde verilmektedir. Zaman içerisinde İslami eğitim kurumları kurulmuş olsa da temel dinî eğitim sistemi olarak cami eğitimleri bugün dahi devam etmektedir.
Çinli Müslümanlar dinî düşünce ve uygulamalarında hem kendi yerel inanışlarından hem de ulus ötesi eğilimlerden etkilenmişlerdir. Ülke Müslümanlarının profili Kadimciler, Menhuanlar (Sufiler), İhvan ve Selefiler olarak çıkarılabilir. Sünni İslam geleneğine adapte olan Çinli Müslümanlar Hanefi mezhebine bağlıdır. Çinli Müslümanlar içinde İran kökenli kesimler olsa da ülkede Şiilik çok karşılaşılan bir akım değildir. Sadece Çin-Afganistan sınırında yaşayan küçük Tacik topluluğu Şiiliğin İsmaili koluna mensuptur. Ayrıca 16. yüzyılda Ming Hanedanlığı’nın sonlarına doğru Orta Asya’dan Çin’in kuzeydoğu bölgesine göç eden sufiler yani Menhuanlar da bölge de Nakşibendi, Kadiriyye, Kubriyye ve İşhakiyye tarikatlarını yaymışlardır.
Yazar: Anthony Giddens
Çeviri: Osman Akınhay
Yayınevi: Alfa Yayınları
Basım yılı: 1999