Papers by Dr. Murat Gulbetekin

Sinerji uluslararası alan eğitimi araştırmaları dergisi, Jun 30, 2021
mutual relationship of societies with the envorinment that they embody. Place names are also symb... more mutual relationship of societies with the envorinment that they embody. Place names are also symbols of ownership and belonging. People have made the spaces their own by naming "places" and declared dominance over place names. For this reason, a power struggle is carried out over place names. These multidimensional structures put the place names in the areas of interest of both historical geography, cultural geography and political geography. Place names, one of the elements of space, one of the basic concepts of geography science, are also of great importance for geography education. This research will try to reveal the views of geography teachers on place names. Criterion sampling, which is one of the purposeful sampling methods, was used in the study. Different ideological identities and political perspectives were taken as criteria in determining the teachers to be interviewed. For this purpose, semi-structured interviews were conducted with 15 geography teachers with different union affiliations. The obtained data were analyzed by content analysis technique. According to the findings of the research, it is stated that geography teachers have different levels of interest in place names, there is a close relationship between place names and culture. Place names are a field of struggle, place names are a symbol of belonging, and place names could be used in geography education-including skills and value education-teachers evaluated that place names could be used in the given areas.

Uluslararasi avrasya sosyal bi̇li̇mler dergi̇si, 2021
Müzeler çağdaş eğitim paradigmalarında okuldaki öğrenme süreçlerini destekleyen tamamlayıcı eğiti... more Müzeler çağdaş eğitim paradigmalarında okuldaki öğrenme süreçlerini destekleyen tamamlayıcı eğitim mekânları olarak görülmekte ve öğrencilere zengin öğrenmeler sağlamaktadır. Coğrafyanın; insanı mekânı ve bunların karşılıklı etkileşimini konu alan yapısı ile müzelerin bu etkileşimin ürünlerini içermesi müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılmasını kolaylaştırmaktadır. Buna karşın müzeler, coğrafya eğitiminde sınırlı sayıda yapılan çalışmalara konu olmuştur. Bu bağlamda coğrafya dersinde müzelerin nasıl kullanılacağına ilişkin yapılacak yeni çalışmalar, öğretmenlerin doğrudan uygulama imkânı bulacağı örnekler olması nedeniyle önem arz etmektedir. Bu manada yapılan çalışmada coğrafya eğitiminde müzelerin kullanımına ilişkin bir uygulama önerisi geliştirmek amaçlanmıştır. Tasarım sürecinde öncelikle coğrafya öğretmenleri ve alan uzmanlarının görüşleri alınarak coğrafya dersi öğretim programında yer alan bir kazanım belirlenmiştir. Daha sonra bu kazanıma yönelik, müze eğitimi öncesinde yapılması gereken ön hazırlıkları içeren “çalışma yaprağı”, müze eğitimi sırasında yapılabilecek etkinlikleri içeren “uygulama yönergesi” ve müze eğitimi sonrasında sınama durumlarını ölçmeyi amaçlayan “ölçme-değerlendirme etkinlikleri” tasarlanmıştır. Tasarlanan uygulama önerisinin yapı ve görünüş geçerliliğin sağlanması için iki coğrafya eğitimi alan uzmanı ve bir dil uzmanı görüşüne alınmıştır. Gelecekte yapılacak araştırmalarda coğrafya öğretim programında yer alan farklı kazanımlar dikkate alınarak belirlenen tasarım çerçevesinde, zenginleştirilmiş uygulamalar gerçekleştirilmesi önerilebilir. Ayrıca müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılmasıyla ilgili yapılacak deneysel çalışmalarda tasarlanan uygulama örneği kullanılarak, öğrencilerin coğrafya dersine ilgileri ve tutumları arasındaki ilişkiler incelenebilir.

International journal of education technology and scientific researches, 2023
The aim of this research is to reveal the views of geography teachers on climate change. The stud... more The aim of this research is to reveal the views of geography teachers on climate change. The study group of the research consisted of 20 geography teachers working in secondary education institutions in Ankara in the 2022-2023 academic year. The criterion sampling method was used in the study. Accordingly, on a voluntary basis, 10 of the teachers in the study group were determined from among the teachers who graduated from the faculty of education and 10 from the faculty of science and literature. Qualitative research method was used in the research and the data were collected with a semi-structured interview form. The data obtained through the research were analyzed with the content analysis method. According to the findings of the research; it has been understood that, the graduates of the faculty of education find themselves less competent than the graduates of the faculty of science and literature, the vast majority of the participants want to receive an education on this subject, all the participants believe that climate change is happening, at the top of the source of information on the subject is internet-Google, social media, YouTube Etc.-and the courses they took during their university education, but scientific resources such as theses and articles are less consulted, they believe that human processes are more effective than natural processes on climate change, and there is no difference between the graduates of the faculty of education and the graduates of the faculty of science and literature in these respects. It has been understood that they believe that climate change will lead to many negative consequences, especially the decrease in biodiversity and damage to the ecosystem, as well as drought / water shortage, and that various measures can be taken to solve these problems, especially reducing the use of fossil fuels and using renewable energy sources. Based on the results obtained; It has been suggested to organize new educational activities on climate change, to prepare reliable sources that contain information produced by scientific processes and which can be easily accessed from the internet, and to make necessary updates in higher education programs that provide geography education.

Uluslararasi avrasya sosyal bi̇li̇mler dergi̇si, 2023
The purpose of this study is to develop a valid and reliable measurement tool that can be used to... more The purpose of this study is to develop a valid and reliable measurement tool that can be used to reveal geography teachers' knowledge of place names. A systematic approach was followed to develop the measurement tool. In line with this purpose, the study was carried out in accordance with the methods of the research. The form created in the 2020-2021 academic year was applied to a total of 457 geography teachers working in secondary schools across Turkey who were contacted by the accessible sampling method and volunteered to participate in the survey. Both exploratory factor analysis and confirmatory factor analysis were conducted on the sample group. As a result of descriptive analysis, it was determined that the scale consists of 17 items and 3 sub-dimensions. The dimensions of the developed scale are named as length-depth level, geographical education relationship of place names and culture-affiliation relationship of place names. The Cronbach alpha reliability coefficient for the entire scale is .89, while the Cronbach alpha reliability coefficient for each sub-dimension is between .83 and .86. (first factor related to .83, second factor related to .86 and third factor related to .84). A confirmatory factor analysis was conducted as part of the validity of the scale. The result of the analysis confirmed a 3-factor structure. In conclusion, it was revealed that the scale measures the attitude towards place names in a valid and reliable way. A valid and reliable scale was developed that can be used to determine the attitudes of geography teachers about place names. At the end ogf the research, a valid and reliable scale was developed that can be used to determine the attitudes of geography teachers about place names. It has been stated that the developed scale can be used on different sample groups in new studies on this subject.

Bir Süreç Değerlendirme Yöntemi Olarak Performans Görevlerinin Coğrafya Eğitiminde Kullanılması, 2023
Öğretim programları içinde bulunulan çağın gerçekleri ve ihtiyaçlarına göre
hazırlanan çerçeve me... more Öğretim programları içinde bulunulan çağın gerçekleri ve ihtiyaçlarına göre
hazırlanan çerçeve metinlerdir. Bu metinler bilim ve teknolojide yaşanan gelişmeler ve
ihtiyaç duyulan insan profilindeki değişmeler gibi birçok faktöre bağlı olarak zamanla
değişmekte güncellenmektedir. Öğretim programlarının en önemli ayaklarından birini
de ölçme ve değerlendirme süreçleri oluşturmaktadır. Programlarda çeşitli boyutlarda
değişiklikler yaşanırken ölçme ve değerlendirme yaklaşımlarının bu değişimlerden
etkilenmemesi beklenemez. Ülkemizde de özellikle 2000’li yılların başından itibaren
öğretim programlarında -eğitim felsefesini de içeren- köklü değişiklikler yapılmış ve bu
değişikliklerden ölçme ve değerlendirme etkinlikleri de payını almıştır. Bu bağlamda
ölçme ve değerlendirme alanında yaşanan en önemli değişikliklerden biri de sonuç
odaklı anlayıştan süreç odaklı anlayışa geçilmesidir. Bu yeni anlayışta geleneksel
ölçme ve değerlendirme yöntemlerine ek olarak yeni, tamamlayıcı bazı ölçme ve
değerlendirme yöntemlerinin kullanılması öngörülmüştür. Sonucu değil süreci ölçmeyi
amaçlayan bu ölçme ve değerlendirme yöntemlerinden biri de performans görevleridir.
2005 yılında köklü müfredat değişikliklerinin ilk olarak uygulandığı derslerden biri de
coğrafya olduğu halde performans görevleri aradan geçen zamanda coğrafya
eğitiminde yeterince ve doğru bir biçimde kullanılamamıştır. Bu durumun oluşmasının
sebeplerinden biri de coğrafya öğretmenlerinin sahada uygulayabilecekleri gerçekçi
örneklerin yeterince bulunmamasıdır. Uygulanabilir, gerçekçi örneklerin üretilmesi
durumunda performans görevlerinin sahada uygulanma oranları artacaktır. Çalışma ile
coğrafya öğretmenlerinin kullanabilecekleri örneklerin üretilmesi, bu yolla da bilim
evrenine katkı yapılması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda 9 ve 10. sınıf düzeyleri için
öğretim programında yer alan birer kazanım seçilmiş ve bu kazanımların içeriklerinden
hareketle birer performans görevi örneği üretilmiştir. Ayrıca her bir performans görevi
için birer uygulama yönergesi hazırlanmış, bu yönergenin bir parçası olarak
performans görevi değerlendirme kriterleri belirlenmiş son olarak da bu kriterlerin yer
aldığı birer değerlendirme ölçeği geliştirilmiştir.

International Journal of Education Technology and Scientific Researches
The aim of this research is to reveal the views of geography teachers on climate change. The stud... more The aim of this research is to reveal the views of geography teachers on climate change. The study group of the research consisted of 20 geography teachers working in secondary education institutions in Ankara in the 2022-2023 academic year. The criterion sampling method was used in the study. Accordingly, on a voluntary basis, 10 of the teachers in the study group were determined from among the teachers who graduated from the faculty of education and 10 from the faculty of science and literature. Qualitative research method was used in the research and the data were collected with a semi-structured interview form. The data obtained through the research were analyzed with the content analysis method. According to the findings of the research; it has been understood that, the graduates of the faculty of education find themselves less competent than the graduates of the faculty of science and literature, the vast majority of the participants want to receive an education on this subject, all the participants believe that climate change is happening, at the top of the source of information on the subject is internet-Google, social media, YouTube Etc.-and the courses they took during their university education, but scientific resources such as theses and articles are less consulted, they believe that human processes are more effective than natural processes on climate change, and there is no difference between the graduates of the faculty of education and the graduates of the faculty of science and literature in these respects. It has been understood that they believe that climate change will lead to many negative consequences, especially the decrease in biodiversity and damage to the ecosystem, as well as drought / water shortage, and that various measures can be taken to solve these problems, especially reducing the use of fossil fuels and using renewable energy sources. Based on the results obtained; It has been suggested to organize new educational activities on climate change, to prepare reliable sources that contain information produced by scientific processes and which can be easily accessed from the internet, and to make necessary updates in higher education programs that provide geography education.
International Journal Of Eurasia Social Sciences

İKLIM DEĞIŞIKLIĞI VE COĞRAFYA EĞITIMI, 2023
Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz, izin almadan hiçbir yolla çoğaltılamaz.
Geniş bir bölgede ... more Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz, izin almadan hiçbir yolla çoğaltılamaz.
Geniş bir bölgede yaşanan kısa süreli tüm hava olaylarının uzun zaman
zarfındaki genel ortalaması şeklinde tanımlanabilecek olan iklim
yeryüzündeki tüm doğal ve beşeri süreçleri etkilemektedir (Erol, 2014).
Tarımdan ticarete, sanayiden ulaşıma, turizmden eğitime kadar geniş
bir yelpazede insanı ve onun tüm faaliyetlerini etkileyen iklim, bununla
kalmayıp diğer canlıları da doğrudan etkilemektedir. Bu sebeple iklimde
meydana gelen değişiklikler sadece insanlar için değil tüm ekosistem için
hayati sonuçlara yol açmaktadır. Örneğin yağış ortalamalarının beklenenin
altında kaldığı dönemlerde kuraklığa bağlı olarak tarımsal üretimde
ciddi düşüler yaşanmakta, bu da zincirleme bir şekilde üretim, tüketim ve
dağıtım sektörlerini ve dolayısıyla da birçok beşeri süreci olumsuz yönde
etkilemektedir. Benzer bir şekilde yağış ortalamalarında meydana gelen
belirgin düşüşler bir yandan doğal bitki örtülerini diğer yandan ise hayvanları olumsuz etkilemekte bu da bir bütün olarak besin zinciri ve enerji akışının aksamasına yol açarak ekosistem açısından ciddi sorunların ortaya
çıkmasına sebep olabilmektedir.

COĞRAFYA ÖĞRETMENLERİNİN YER ADLARI KONUSUNDAKİ TUTUMLARI (BİR ÖLÇEK GELİŞTİRME ÇALIŞMASI), 2023
The purpose of this study is to develop a valid and reliable measurement tool that can be used to... more The purpose of this study is to develop a valid and reliable measurement tool that can be used to reveal geography teachers' knowledge of place names. A systematic approach was followed to develop the measurement tool. In line with this purpose, the study was carried out in accordance with the methods of the research. The form created in the 2020-2021 academic year was applied to a total of 457 geography teachers working in secondary schools across Turkey who were contacted by the accessible sampling method and volunteered to participate in the survey. Both exploratory factor analysis and confirmatory factor analysis were conducted on the sample group. As a result of descriptive analysis, it was determined that the scale consists of 17 items and 3 sub-dimensions. The dimensions of the developed scale are named as length-depth level, geographical education relationship of place names and culture-affiliation relationship of place names. The Cronbach alpha reliability coefficient for the entire scale is .89, while the Cronbach alpha reliability coefficient for each sub-dimension is between .83 and .86. (first factor related to .83, second factor related to .86 and third factor related to .84). A confirmatory factor analysis was conducted as part of the validity of the scale. The result of the analysis confirmed a 3-factor structure. In conclusion, it was revealed that the scale measures the attitude towards place names in a valid and reliable way. A valid and reliable scale was developed that can be used to determine the attitudes of geography teachers about place names. At the end ogf the research, a valid and reliable scale was developed that can be used to determine the attitudes of geography teachers about place names. It has been stated that the developed scale can be used on different sample groups in new studies on this subject.

GEOGRAPHY TEACHERS' OPINIONS ON CLIMATE CHANGE, 2023
The aim of this research is to reveal the views of geography teachers on climate change. The stud... more The aim of this research is to reveal the views of geography teachers on climate change. The study group of the research consisted of 20 geography teachers working in secondary education institutions in Ankara in the 2022-2023 academic year. The criterion sampling method was used in the study. Accordingly, on a voluntary basis, 10 of the teachers in the study group were determined from among the teachers who graduated from the faculty of education and 10 from the faculty of science and literature. Qualitative research method was used in the research and the data were collected with a semi-structured interview form. The data obtained through the research were analyzed with the content analysis method. According to the findings of the research; it has been understood that, the graduates of the faculty of education find themselves less competent than the graduates of the faculty of science and literature, the vast majority of the participants want to receive an education on this subject, all the participants believe that climate change is happening, at the top of the source of information on the subject is internet-Google, social media, YouTube Etc.-and the courses they took during their university education, but scientific resources such as theses and articles are less consulted, they believe that human processes are more effective than natural processes on climate change, and there is no difference between the graduates of the faculty of education and the graduates of the faculty of science and literature in these respects. It has been understood that they believe that climate change will lead to many negative consequences, especially the decrease in biodiversity and damage to the ecosystem, as well as drought / water shortage, and that various measures can be taken to solve these problems, especially reducing the use of fossil fuels and using renewable energy sources. Based on the results obtained; It has been suggested to organize new educational activities on climate change, to prepare reliable sources that contain information produced by scientific processes and which can be easily accessed from the internet, and to make necessary updates in higher education programs that provide geography education.
International Journal of Eurasian Education and Culture, 2022

International Journal Of Eurasia Social Sciences, 2021
Müzeler çağdaş eğitim paradigmalarında okuldaki öğrenme süreçlerini destekleyen tamamlayıcı eğiti... more Müzeler çağdaş eğitim paradigmalarında okuldaki öğrenme süreçlerini destekleyen tamamlayıcı eğitim mekânları olarak görülmekte ve öğrencilere zengin öğrenmeler sağlamaktadır. Coğrafyanın; insanı mekânı ve bunların karşılıklı etkileşimini konu alan yapısı ile müzelerin bu etkileşimin ürünlerini içermesi müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılmasını kolaylaştırmaktadır. Buna karşın müzeler, coğrafya eğitiminde sınırlı sayıda yapılan çalışmalara konu olmuştur. Bu bağlamda coğrafya dersinde müzelerin nasıl kullanılacağına ilişkin yapılacak yeni çalışmalar, öğretmenlerin doğrudan uygulama imkânı bulacağı örnekler olması nedeniyle önem arz etmektedir. Bu manada yapılan çalışmada coğrafya eğitiminde müzelerin kullanımına ilişkin bir uygulama önerisi geliştirmek amaçlanmıştır. Tasarım sürecinde öncelikle coğrafya öğretmenleri ve alan uzmanlarının görüşleri alınarak coğrafya dersi öğretim programında yer alan bir kazanım belirlenmiştir. Daha sonra bu kazanıma yönelik, müze eğitimi öncesinde yapılması gereken ön hazırlıkları içeren “çalışma yaprağı”, müze eğitimi sırasında yapılabilecek etkinlikleri içeren “uygulama yönergesi” ve müze eğitimi sonrasında sınama durumlarını ölçmeyi amaçlayan “ölçme-değerlendirme etkinlikleri” tasarlanmıştır. Tasarlanan uygulama önerisinin yapı ve görünüş geçerliliğin sağlanması için iki coğrafya eğitimi alan uzmanı ve bir dil uzmanı görüşüne alınmıştır. Gelecekte yapılacak araştırmalarda coğrafya öğretim programında yer alan farklı kazanımlar dikkate alınarak belirlenen tasarım çerçevesinde, zenginleştirilmiş uygulamalar gerçekleştirilmesi önerilebilir. Ayrıca müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılmasıyla ilgili yapılacak deneysel çalışmalarda tasarlanan uygulama örneği kullanılarak, öğrencilerin coğrafya dersine ilgileri ve tutumları arasındaki ilişkiler incelenebilir.
Turkish Studies-Educational Sciences

AÇIK UÇLU SORULARIN ÖĞRETMEN PERSPEKTİFİNDEN DEĞERLENDİRİLMESİNE YÖNELİK BİR ANALİZ, 2022
Bu araştırmada coğrafya öğretmenlerinin açık uçlu sorular konusundaki görüşlerini ortaya koymak a... more Bu araştırmada coğrafya öğretmenlerinin açık uçlu sorular konusundaki görüşlerini ortaya koymak amaçlanmıştır. Araştırmada çalışma grubunu 2020-2021 öğretim yılında Ankara İli’nde Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ortaöğretim kurumlarında görev yapan 12 coğrafya öğretmeni oluşturmuştur. Nitel araştırma yönteminin kullanıldığı araştırmada veriler yarı yapılandırılmış mülakat formu ile toplanmıştır. Elde edilen veriler içerik analiz yöntemiyle analiz edilmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre; açık uçlu soruların tanımı ve tasnifi konusunda bir karmaşa yaşandığı anlaşılmıştır. Katılımcıların çoğunun açık uçlu soruları geleneksel ölçme araçlarından biri olan ve literatürde “klasik soru” veya “yazılı sınavlar” olarak ifade edilen sorular olarak algıladıkları anlaşılmıştır. Katılımcıların açık uçlu soruların avantajları ve dezavantajları konusunda literatürle uyumlu görüşlere sahip oldukları anlaşılmıştır. Buna karşın açık uçlu soruların avantaj ve dezavantajları konusunda literatürde sıklıkla ifade edilen bazı hususların katılımcılar tarafından hiç dile getirilmediği anlaşılmıştır. Bununla beraber literatürde ifade edilmeyen bazı avantaj ve dezavantajların ise katılımcılar tarafından dile getirildiği tespit edilmiştir. Tüm katılımcıların coğrafyanın açık uçlu soruları kullanmak için elverişli bir ders olduğuna inandıkları ve bu soruları aktif bir şekilde kullandıkları anlaşılmıştır. Tüm katılımcıların açık uçlu soruların beceri ve değer eğitiminde kullanılabileceğini düşündükleri buna karşın meslekı kıdemı az olan katılımcıların konuda daha bilgili ve hazırlıklı oldukları görülmüştür. Elde edilen sonuçlardan hareketle; açık uçlu soruların tanımlanması ve tasnifi konusunda hizmet içi eğitimlerin düzenlenmesi, doğru yapılandırılmış açık uçlu soru örneklerinin ders kitaplarında yer alması, bu konuda üretilecek örnek soruların dijital platformlar başta olmak üzere öğretmenlerin erişimine açılması gibi önerilerde bulunulmuştur.

AN ANALYSIS ON THE ASSESSMENT OF OPEN ENDED QUESTIONS FROM A TEACHER'S PERSPECTIVE, 2022
In this study, it was aimed to reveal the views of geography teachers on open-ended questions. In... more In this study, it was aimed to reveal the views of geography teachers on open-ended questions. In the study, in which the qualitative research method was used, the study group consisted of 12 geography teachers working in secondary education institutions affiliated to the Ministry of National Education in Ankara in the 2020-2021 academic year. A semi-structured interview form was used as a data collection tool in the research. The obtained data were analyzed by content analysis method. According to the findings obtained from the research; It has been understood that there is uncertainty and confusion in the definition and classification of open-ended questions. It was understood that most of the participants confused open-ended questions with questions that are one of the traditional measurement tools and expressed as "classical questions" or "written exams" in the literature. It was understood that the participants had views on the advantages and disadvantages of open-ended questions in line with the literatüre. However, some advantages and disadvantages frequently expressed in the literature were not expressed by the participants at all. However, it was determined that some advantages and disadvantages that were not expressed in the literature were expressed by the participants. It was understood that all participants believed that geography was a suitable lesson for using open-ended questions and they used these questions actively. Although all participants thought that open-ended questions could be used in skills and values education, it was seen that the participants with lower professional seniority were more knowledgeable and prepared than the participants who were more senior in skills and values education. Based on the results obtained; Suggestions were made such as organizing in-service trainings on the definition and classification of open-ended questions, inclusion of correctly structured open-ended question examples in textbooks, and opening of sample questions to be produced on this subject to the access of teachers, especially digital platforms.

COĞRAFYA EĞİTİMİ İÇİN BİR ÖĞRENME MEKÂNI: MÜZELER, 2021
Müzeler çağdaş eğitim paradigmalarında okuldaki öğrenme süreçlerini destekleyen tamamlayıcı eğiti... more Müzeler çağdaş eğitim paradigmalarında okuldaki öğrenme süreçlerini destekleyen tamamlayıcı eğitim mekânları olarak görülmekte ve öğrencilere zengin öğrenmeler sağlamaktadır. Coğrafyanın; insanı mekânı ve bunların karşılıklı etkileşimini konu alan yapısı ile müzelerin bu etkileşimin ürünlerini içermesi müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılmasını kolaylaştırmaktadır. Buna karşın müzeler, coğrafya eğitiminde sınırlı sayıda yapılan çalışmalara konu olmuştur. Bu bağlamda coğrafya dersinde müzelerin nasıl kullanılacağına ilişkin yapılacak yeni çalışmalar, öğretmenlerin doğrudan uygulama imkânı bulacağı örnekler olması nedeniyle önem arz etmektedir. Bu manada yapılan çalışmada coğrafya eğitiminde müzelerin kullanımına ilişkin bir uygulama önerisi geliştirmek amaçlanmıştır. Tasarım sürecinde öncelikle coğrafya öğretmenleri ve alan uzmanlarının görüşleri alınarak coğrafya dersi öğretim programında yer alan bir kazanım belirlenmiştir. Daha sonra bu kazanıma yönelik, müze eğitimi öncesinde yapılması gereken ön hazırlıkları içeren “çalışma yaprağı”, müze eğitimi sırasında yapılabilecek etkinlikleri içeren “uygulama yönergesi” ve müze eğitimi sonrasında sınama durumlarını ölçmeyi amaçlayan “ölçme-değerlendirme etkinlikleri” tasarlanmıştır. Tasarlanan uygulama önerisinin yapı ve görünüş geçerliliğin sağlanması için iki coğrafya eğitimi alan uzmanı ve bir dil uzmanı görüşüne alınmıştır. Gelecekte yapılacak araştırmalarda coğrafya öğretim programında yer alan farklı kazanımlar dikkate alınarak belirlenen tasarım çerçevesinde, zenginleştirilmiş uygulamalar gerçekleştirilmesi önerilebilir. Ayrıca müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılmasıyla ilgili yapılacak deneysel çalışmalarda tasarlanan uygulama örneği kullanılarak, öğrencilerin coğrafya dersine ilgileri ve tutumları arasındaki ilişkiler incelenebilir.
Coğrafya Öğretmenlerinin Müzelerin Coğrafya Eğitiminde Kullanılmasına İlişkin Görüşleri, 2021
Cite as/ Atıf: Gülbetekin, M. (2021). Coğrafya öğretmenlerinin müzelerin coğrafya eğitiminde kull... more Cite as/ Atıf: Gülbetekin, M. (2021). Coğrafya öğretmenlerinin müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılmasına ilişkin görüşleri (Ankara ili örneği). Turkish Studies-Education, 16(4),

Coğrafya Eğitiminde Yer Adları: Nitel Bir Analiz Place Names in Geography Education: A Qualitative Analysis, 2021
“Ben neredeyim?” sorusu ile başlayan ve yaşadığı mekânı tanıma, tanımlama ve sahiplenme çabasının... more “Ben neredeyim?” sorusu ile başlayan ve yaşadığı mekânı tanıma, tanımlama ve sahiplenme çabasının bir ürünü olarak ortaya çıkan yer adları bu manada toplumların mekânla karşılıklı ilişkisinin ürünleridir. Yer adları aynı zamanda birer sahiplenme ve aidiyet sembolüdürler. İnsanlar “yer”leri adlandırarak mekânları kendilerinin kılmış ve yer adları üzerinden bir hâkimiyet ilanında bulunmuşlardır. Bu sebeple yer adları üzerinden bir güç mücadelesi yürütülmektedir. Bu çok boyutlu yapıları yer adlarını hem tarihi coğrafyanın, hem kültürel coğrafyanın, hem de siyasi coğrafyanın ilgi alanına sokmaktadır. Coğrafyanın temel kavramlarından mekânın unsurlarından biri olan yer adları coğrafya eğitimi için de büyük önem taşımaktadır. Araştırma ile coğrafya öğretmenlerinin yer adları konusundaki görüşleri ortaya konulmaya çalışılacaktır. Araştırmada amaçlı örnekleme yöntemlerinden olan ölçüt örnekleme kullanılmıştır. Görüşme yapılacak öğretmenlerin belirlenmesinde, farklı ideolojik kimlikler ve siyasi bakış açıları ölçüt olarak alınmıştır. Bu amaçla farklı sendikal aidiyetlere sahip 15 coğrafya öğretmeni ile yarı yapılandırılmış mülakat yapılmıştır. Elde edilen veriler, içerik analizi tekniği ile analiz edilmiştir. Araştırma bulgularına göre coğrafya öğretmenlerinin yer adları konusunda ilgi düzeylerinin farlı olduğu, yer adları ile kültür arasında yakın bir ilişki olduğuna, yer adlarının bir mücadele alanı olduğuna, yer adlarının bir aidiyet e sahiplenme sembolü olduğuna ve yer adlarının coğrafya eğitiminde -beceri ve değer eğitimi de dâhil- kullanılabileceğini düşündükleri ortaya çıkmıştır.
Where am I?" place names stem from this, start with the question and emerge as a product of the effort for people to recognize, define and own the place they live in, in this sense, they show the products of the mutual relationship of societies with the envorinment that they embody. Place names are also symbols of ownership and belonging. People have made the spaces their own by naming "places" and declared dominance over place names. For this reason, a power struggle is carried out over place names. These multi-dimensional structures put the place names in the areas of interest of both historical geography, cultural geography and political geography. Place names, one of the elements of space, one of the basic concepts of geography science, are also of great importance for geography education. This research will try to reveal the views of geography teachers on place names. Criterion sampling, which is one of the purposeful sampling methods, was used in the study. Different ideological identities and political perspectives were taken as criteria in determining the teachers to be interviewed. For this purpose, semi-structured interviews were conducted with 15 geography teachers with different union affiliations. The obtained data were analyzed by content analysis technique. According to the findings of the research, it is stated that geography teachers have different levels of interest in place names, there is a close relationship between place names and culture. Place names are a field of struggle, place names are a symbol of belonging, and place names could be used in geography education -including skills and value education- teachers evaluated that place names could be used in the given areas.

Müzelerin Coğrafya Eğitiminde Kullanılması Use of Museums in Geography Educatıon, 2021
Müzeler; tarih, kültür ve doğa varlıkları ile ilgili taşınır, taşınmaz bütün bilimsel, sanatsal b... more Müzeler; tarih, kültür ve doğa varlıkları ile ilgili taşınır, taşınmaz bütün bilimsel, sanatsal belge, eşya, anıt ve kalıntıların korunduğu, saklandığı sergilendiği, toplumun bilimsel ve kültürel geçmişini yansıtan ve geleceğini biçimleyecek öğeleri araştıran yerlerdir (Artut, 2020; Atagök, 1999). Tarihin ilk çağlarından itibaren insanoğlu kendisi için değerli olan nesneleri biriktirmiş bu yolla bir çeşit hafıza oluşturmaya çalışmıştır.
Müzelerin bu yönüyle kimliğin ve kültürün birikim mekânları olduğu söylenebilir. Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM, 2007) müzelerin kuruluş amaçları içinde eğitimi de saymaktadır. Çünkü çağdaş dünyada müzeler artık nesne odaklı değil insan odaklı mekânlara dönüşmüştür. Bu bakış açısı müzeleri artık sadece bir sergi mekânı olarak değil aynı zamanda bir eğitim mekânı olarak tanımlamaktadır (Atagök, 1999; Karadeniz, 2014). Bu bağlamda müzeler her yaştan insanın faydalanabileceği hayat boyu öğrenme mekânları olarak görülmektedir (Karadeniz, Okvuran, Artar, & İlhan, 2015). Müzeler özellikle öğrencilerin hayal güçlerini ve duygu dünyalarını zenginleştiren .(Atagök, 1999), aktif öğrenmenin gerçekleştiği (Güler, 2011; Hooper-Greeenhill, 1999), okul dışı eğitim ortamlarıdır (Giritli, 2012; Maccario, 2002). Müzeler
doğal ve beşeri süreçlerin ürünlerinin sergilendiği mekânlardır. Coğrafyanın bu dual yapı –doğal ve beşeri süreçler- üzerine inşa edildiği düşünülürse coğrafya ile müzen arasındaki güçlü ilişki daha kolay anlaşılacaktır. Çünkü coğrafya temel olarak bir yandan doğal diğer yandan ise beşeri süreçleri ve bunların ürünlerini konu edinir. Bu manada müzeler coğrafyaya dair ürünlerin toplandığı, korunduğu ve sergilendiği
mekânlardır. Bu uyuma karşın müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılması konusunda yeterince çalışmanın yapılmadığı, yapılan araştırmaların (Altın & Oruç, 2007) sayısının sınırlı kaldığı anlaşılmaktadır. Bu çalışma ile söz konusu eksikliğin giderilmesine
katkıda bulunmak amaçlanmıştır. Müzeler bir çeşit insanlık birikimidir. İnsanın mekân ile kurduğu ilişkiye dair izleri barındırır. Bu sebeple doğru bir coğrafya eğitimi için müzelerin eğitimde aktif bir şekilde kullanılması gerekmektedir.
Coğrafya Eğitiminde Açık Uçlu Sorular, 2019
Current Debates on Social Sciences Human Studies 3
Coğrafya Eğitiminde Açık Uçlu Sorular
Open-End... more Current Debates on Social Sciences Human Studies 3
Coğrafya Eğitiminde Açık Uçlu Sorular
Open-Ended Questions in Geography Education
Uploads
Papers by Dr. Murat Gulbetekin
hazırlanan çerçeve metinlerdir. Bu metinler bilim ve teknolojide yaşanan gelişmeler ve
ihtiyaç duyulan insan profilindeki değişmeler gibi birçok faktöre bağlı olarak zamanla
değişmekte güncellenmektedir. Öğretim programlarının en önemli ayaklarından birini
de ölçme ve değerlendirme süreçleri oluşturmaktadır. Programlarda çeşitli boyutlarda
değişiklikler yaşanırken ölçme ve değerlendirme yaklaşımlarının bu değişimlerden
etkilenmemesi beklenemez. Ülkemizde de özellikle 2000’li yılların başından itibaren
öğretim programlarında -eğitim felsefesini de içeren- köklü değişiklikler yapılmış ve bu
değişikliklerden ölçme ve değerlendirme etkinlikleri de payını almıştır. Bu bağlamda
ölçme ve değerlendirme alanında yaşanan en önemli değişikliklerden biri de sonuç
odaklı anlayıştan süreç odaklı anlayışa geçilmesidir. Bu yeni anlayışta geleneksel
ölçme ve değerlendirme yöntemlerine ek olarak yeni, tamamlayıcı bazı ölçme ve
değerlendirme yöntemlerinin kullanılması öngörülmüştür. Sonucu değil süreci ölçmeyi
amaçlayan bu ölçme ve değerlendirme yöntemlerinden biri de performans görevleridir.
2005 yılında köklü müfredat değişikliklerinin ilk olarak uygulandığı derslerden biri de
coğrafya olduğu halde performans görevleri aradan geçen zamanda coğrafya
eğitiminde yeterince ve doğru bir biçimde kullanılamamıştır. Bu durumun oluşmasının
sebeplerinden biri de coğrafya öğretmenlerinin sahada uygulayabilecekleri gerçekçi
örneklerin yeterince bulunmamasıdır. Uygulanabilir, gerçekçi örneklerin üretilmesi
durumunda performans görevlerinin sahada uygulanma oranları artacaktır. Çalışma ile
coğrafya öğretmenlerinin kullanabilecekleri örneklerin üretilmesi, bu yolla da bilim
evrenine katkı yapılması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda 9 ve 10. sınıf düzeyleri için
öğretim programında yer alan birer kazanım seçilmiş ve bu kazanımların içeriklerinden
hareketle birer performans görevi örneği üretilmiştir. Ayrıca her bir performans görevi
için birer uygulama yönergesi hazırlanmış, bu yönergenin bir parçası olarak
performans görevi değerlendirme kriterleri belirlenmiş son olarak da bu kriterlerin yer
aldığı birer değerlendirme ölçeği geliştirilmiştir.
Geniş bir bölgede yaşanan kısa süreli tüm hava olaylarının uzun zaman
zarfındaki genel ortalaması şeklinde tanımlanabilecek olan iklim
yeryüzündeki tüm doğal ve beşeri süreçleri etkilemektedir (Erol, 2014).
Tarımdan ticarete, sanayiden ulaşıma, turizmden eğitime kadar geniş
bir yelpazede insanı ve onun tüm faaliyetlerini etkileyen iklim, bununla
kalmayıp diğer canlıları da doğrudan etkilemektedir. Bu sebeple iklimde
meydana gelen değişiklikler sadece insanlar için değil tüm ekosistem için
hayati sonuçlara yol açmaktadır. Örneğin yağış ortalamalarının beklenenin
altında kaldığı dönemlerde kuraklığa bağlı olarak tarımsal üretimde
ciddi düşüler yaşanmakta, bu da zincirleme bir şekilde üretim, tüketim ve
dağıtım sektörlerini ve dolayısıyla da birçok beşeri süreci olumsuz yönde
etkilemektedir. Benzer bir şekilde yağış ortalamalarında meydana gelen
belirgin düşüşler bir yandan doğal bitki örtülerini diğer yandan ise hayvanları olumsuz etkilemekte bu da bir bütün olarak besin zinciri ve enerji akışının aksamasına yol açarak ekosistem açısından ciddi sorunların ortaya
çıkmasına sebep olabilmektedir.
Where am I?" place names stem from this, start with the question and emerge as a product of the effort for people to recognize, define and own the place they live in, in this sense, they show the products of the mutual relationship of societies with the envorinment that they embody. Place names are also symbols of ownership and belonging. People have made the spaces their own by naming "places" and declared dominance over place names. For this reason, a power struggle is carried out over place names. These multi-dimensional structures put the place names in the areas of interest of both historical geography, cultural geography and political geography. Place names, one of the elements of space, one of the basic concepts of geography science, are also of great importance for geography education. This research will try to reveal the views of geography teachers on place names. Criterion sampling, which is one of the purposeful sampling methods, was used in the study. Different ideological identities and political perspectives were taken as criteria in determining the teachers to be interviewed. For this purpose, semi-structured interviews were conducted with 15 geography teachers with different union affiliations. The obtained data were analyzed by content analysis technique. According to the findings of the research, it is stated that geography teachers have different levels of interest in place names, there is a close relationship between place names and culture. Place names are a field of struggle, place names are a symbol of belonging, and place names could be used in geography education -including skills and value education- teachers evaluated that place names could be used in the given areas.
Müzelerin bu yönüyle kimliğin ve kültürün birikim mekânları olduğu söylenebilir. Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM, 2007) müzelerin kuruluş amaçları içinde eğitimi de saymaktadır. Çünkü çağdaş dünyada müzeler artık nesne odaklı değil insan odaklı mekânlara dönüşmüştür. Bu bakış açısı müzeleri artık sadece bir sergi mekânı olarak değil aynı zamanda bir eğitim mekânı olarak tanımlamaktadır (Atagök, 1999; Karadeniz, 2014). Bu bağlamda müzeler her yaştan insanın faydalanabileceği hayat boyu öğrenme mekânları olarak görülmektedir (Karadeniz, Okvuran, Artar, & İlhan, 2015). Müzeler özellikle öğrencilerin hayal güçlerini ve duygu dünyalarını zenginleştiren .(Atagök, 1999), aktif öğrenmenin gerçekleştiği (Güler, 2011; Hooper-Greeenhill, 1999), okul dışı eğitim ortamlarıdır (Giritli, 2012; Maccario, 2002). Müzeler
doğal ve beşeri süreçlerin ürünlerinin sergilendiği mekânlardır. Coğrafyanın bu dual yapı –doğal ve beşeri süreçler- üzerine inşa edildiği düşünülürse coğrafya ile müzen arasındaki güçlü ilişki daha kolay anlaşılacaktır. Çünkü coğrafya temel olarak bir yandan doğal diğer yandan ise beşeri süreçleri ve bunların ürünlerini konu edinir. Bu manada müzeler coğrafyaya dair ürünlerin toplandığı, korunduğu ve sergilendiği
mekânlardır. Bu uyuma karşın müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılması konusunda yeterince çalışmanın yapılmadığı, yapılan araştırmaların (Altın & Oruç, 2007) sayısının sınırlı kaldığı anlaşılmaktadır. Bu çalışma ile söz konusu eksikliğin giderilmesine
katkıda bulunmak amaçlanmıştır. Müzeler bir çeşit insanlık birikimidir. İnsanın mekân ile kurduğu ilişkiye dair izleri barındırır. Bu sebeple doğru bir coğrafya eğitimi için müzelerin eğitimde aktif bir şekilde kullanılması gerekmektedir.
Coğrafya Eğitiminde Açık Uçlu Sorular
Open-Ended Questions in Geography Education
hazırlanan çerçeve metinlerdir. Bu metinler bilim ve teknolojide yaşanan gelişmeler ve
ihtiyaç duyulan insan profilindeki değişmeler gibi birçok faktöre bağlı olarak zamanla
değişmekte güncellenmektedir. Öğretim programlarının en önemli ayaklarından birini
de ölçme ve değerlendirme süreçleri oluşturmaktadır. Programlarda çeşitli boyutlarda
değişiklikler yaşanırken ölçme ve değerlendirme yaklaşımlarının bu değişimlerden
etkilenmemesi beklenemez. Ülkemizde de özellikle 2000’li yılların başından itibaren
öğretim programlarında -eğitim felsefesini de içeren- köklü değişiklikler yapılmış ve bu
değişikliklerden ölçme ve değerlendirme etkinlikleri de payını almıştır. Bu bağlamda
ölçme ve değerlendirme alanında yaşanan en önemli değişikliklerden biri de sonuç
odaklı anlayıştan süreç odaklı anlayışa geçilmesidir. Bu yeni anlayışta geleneksel
ölçme ve değerlendirme yöntemlerine ek olarak yeni, tamamlayıcı bazı ölçme ve
değerlendirme yöntemlerinin kullanılması öngörülmüştür. Sonucu değil süreci ölçmeyi
amaçlayan bu ölçme ve değerlendirme yöntemlerinden biri de performans görevleridir.
2005 yılında köklü müfredat değişikliklerinin ilk olarak uygulandığı derslerden biri de
coğrafya olduğu halde performans görevleri aradan geçen zamanda coğrafya
eğitiminde yeterince ve doğru bir biçimde kullanılamamıştır. Bu durumun oluşmasının
sebeplerinden biri de coğrafya öğretmenlerinin sahada uygulayabilecekleri gerçekçi
örneklerin yeterince bulunmamasıdır. Uygulanabilir, gerçekçi örneklerin üretilmesi
durumunda performans görevlerinin sahada uygulanma oranları artacaktır. Çalışma ile
coğrafya öğretmenlerinin kullanabilecekleri örneklerin üretilmesi, bu yolla da bilim
evrenine katkı yapılması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda 9 ve 10. sınıf düzeyleri için
öğretim programında yer alan birer kazanım seçilmiş ve bu kazanımların içeriklerinden
hareketle birer performans görevi örneği üretilmiştir. Ayrıca her bir performans görevi
için birer uygulama yönergesi hazırlanmış, bu yönergenin bir parçası olarak
performans görevi değerlendirme kriterleri belirlenmiş son olarak da bu kriterlerin yer
aldığı birer değerlendirme ölçeği geliştirilmiştir.
Geniş bir bölgede yaşanan kısa süreli tüm hava olaylarının uzun zaman
zarfındaki genel ortalaması şeklinde tanımlanabilecek olan iklim
yeryüzündeki tüm doğal ve beşeri süreçleri etkilemektedir (Erol, 2014).
Tarımdan ticarete, sanayiden ulaşıma, turizmden eğitime kadar geniş
bir yelpazede insanı ve onun tüm faaliyetlerini etkileyen iklim, bununla
kalmayıp diğer canlıları da doğrudan etkilemektedir. Bu sebeple iklimde
meydana gelen değişiklikler sadece insanlar için değil tüm ekosistem için
hayati sonuçlara yol açmaktadır. Örneğin yağış ortalamalarının beklenenin
altında kaldığı dönemlerde kuraklığa bağlı olarak tarımsal üretimde
ciddi düşüler yaşanmakta, bu da zincirleme bir şekilde üretim, tüketim ve
dağıtım sektörlerini ve dolayısıyla da birçok beşeri süreci olumsuz yönde
etkilemektedir. Benzer bir şekilde yağış ortalamalarında meydana gelen
belirgin düşüşler bir yandan doğal bitki örtülerini diğer yandan ise hayvanları olumsuz etkilemekte bu da bir bütün olarak besin zinciri ve enerji akışının aksamasına yol açarak ekosistem açısından ciddi sorunların ortaya
çıkmasına sebep olabilmektedir.
Where am I?" place names stem from this, start with the question and emerge as a product of the effort for people to recognize, define and own the place they live in, in this sense, they show the products of the mutual relationship of societies with the envorinment that they embody. Place names are also symbols of ownership and belonging. People have made the spaces their own by naming "places" and declared dominance over place names. For this reason, a power struggle is carried out over place names. These multi-dimensional structures put the place names in the areas of interest of both historical geography, cultural geography and political geography. Place names, one of the elements of space, one of the basic concepts of geography science, are also of great importance for geography education. This research will try to reveal the views of geography teachers on place names. Criterion sampling, which is one of the purposeful sampling methods, was used in the study. Different ideological identities and political perspectives were taken as criteria in determining the teachers to be interviewed. For this purpose, semi-structured interviews were conducted with 15 geography teachers with different union affiliations. The obtained data were analyzed by content analysis technique. According to the findings of the research, it is stated that geography teachers have different levels of interest in place names, there is a close relationship between place names and culture. Place names are a field of struggle, place names are a symbol of belonging, and place names could be used in geography education -including skills and value education- teachers evaluated that place names could be used in the given areas.
Müzelerin bu yönüyle kimliğin ve kültürün birikim mekânları olduğu söylenebilir. Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM, 2007) müzelerin kuruluş amaçları içinde eğitimi de saymaktadır. Çünkü çağdaş dünyada müzeler artık nesne odaklı değil insan odaklı mekânlara dönüşmüştür. Bu bakış açısı müzeleri artık sadece bir sergi mekânı olarak değil aynı zamanda bir eğitim mekânı olarak tanımlamaktadır (Atagök, 1999; Karadeniz, 2014). Bu bağlamda müzeler her yaştan insanın faydalanabileceği hayat boyu öğrenme mekânları olarak görülmektedir (Karadeniz, Okvuran, Artar, & İlhan, 2015). Müzeler özellikle öğrencilerin hayal güçlerini ve duygu dünyalarını zenginleştiren .(Atagök, 1999), aktif öğrenmenin gerçekleştiği (Güler, 2011; Hooper-Greeenhill, 1999), okul dışı eğitim ortamlarıdır (Giritli, 2012; Maccario, 2002). Müzeler
doğal ve beşeri süreçlerin ürünlerinin sergilendiği mekânlardır. Coğrafyanın bu dual yapı –doğal ve beşeri süreçler- üzerine inşa edildiği düşünülürse coğrafya ile müzen arasındaki güçlü ilişki daha kolay anlaşılacaktır. Çünkü coğrafya temel olarak bir yandan doğal diğer yandan ise beşeri süreçleri ve bunların ürünlerini konu edinir. Bu manada müzeler coğrafyaya dair ürünlerin toplandığı, korunduğu ve sergilendiği
mekânlardır. Bu uyuma karşın müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılması konusunda yeterince çalışmanın yapılmadığı, yapılan araştırmaların (Altın & Oruç, 2007) sayısının sınırlı kaldığı anlaşılmaktadır. Bu çalışma ile söz konusu eksikliğin giderilmesine
katkıda bulunmak amaçlanmıştır. Müzeler bir çeşit insanlık birikimidir. İnsanın mekân ile kurduğu ilişkiye dair izleri barındırır. Bu sebeple doğru bir coğrafya eğitimi için müzelerin eğitimde aktif bir şekilde kullanılması gerekmektedir.
Coğrafya Eğitiminde Açık Uçlu Sorular
Open-Ended Questions in Geography Education
Geography Lesson: Use of Open-Ended Questıons in Skılls Educatıon.
doğal ve beşeri süreçlerin ürünlerinin sergilendiği mekânlardır. Coğrafyanın bu dual yapı –doğal ve beşeri süreçler- üzerine inşa edildiği düşünülürse coğrafya ile müze arasındaki güçlü ilişki daha kolay anlaşılacaktır. Çünkü coğrafya temel olarak bir yandan doğal diğer yandan ise beşeri süreçleri ve bunların ürünlerini konu edinir. Bu manada müzeler coğrafyaya dair ürünlerin toplandığı, korunduğu ve sergilendiği
mekânlardır. Bu uyuma karşın müzelerin coğrafya eğitiminde kullanılması konusunda yeterince çalışmanın yapılmadığı, yapılan araştırmaların (Altın & Oruç, 2007) sayısının sınırlı kaldığı anlaşılmaktadır. Bu çalışma ile söz konusu eksikliğin giderilmesine
katkıda bulunmak amaçlanmıştır. Müzeler bir çeşit insanlık birikimidir. İnsanın mekân ile kurduğu ilişkiye dair izleri barındırır. Bu sebeple doğru bir coğrafya eğitimi için müzelerin eğitimde aktif bir şekilde kullanılması gerekmektedir.
THE USE OF MIND MAPS IN THE EVALUATION OF THE PERCEPTION OF THE SPACE IN GEOGRAPHY EDUCATION
ARAŞTIRMALARI
(TASTARAKAY’DAN KELOĞLAN’A) TÜRK MASAL COĞRAFYASI ÜZERİNE TESPİTLER
Servet KARABAĞ - Murat GÜLBETEKİN
Hafıza sadece bireysel bir anlam ifade etmemekte, buna ek olarak toplumsal bir boyut da içermektedir. Yani bireylerin olduğu gibi toplumların -kültürlerin- de hafızaları vardır. Bu toplumsal boyut Assmann’ın (2015) Kültürel Bellek olarak ifade ettiği kavramı doğurmuştur. Toplumlar da bireyler gibi kendileri için önemli şeyleri -tarihleri, olayları, mekânları vb.- unutmamak için çeşitli çözümler -anma törenleri, saygı duruşu, bayramlar vb.- bulmuşlardır. Müzeler bu manada toplumsal hafızanın kaybolmaması ve canlı tutulabilmesi için geliştirilen çözümlerden biri olarak ortaya çıkmıştır. Bu sebeple müzeler toplumların hafızalarının referans noktaları olarak görülebilecek ürünlerle -nesneler, eşyalar, aletler, giysiler vb.- doludur. Müzelerde sergilenen nesneler ait oldukları kültürlerin varlık kanıtları olarak muhafaza edilmekte ve büyük önem taşımaktadır.
Connerton (1999) Toplumlar Nasıl Anımsar adlı çalışmasında bir yandan toplumsal hafızaya vurgu yapmakta diğer yandan ise bu ortak hafızanın canlı kalabilmesi için ortak sembollerin önemine değinmektedir. Benzer bir yaklaşımı Nora (2006)’nın Hafıza Mekânları çalışmasında da görmek mümkündür. Nora (2006) çalışmasında Hafıza Mekânları adını verdiği özel mekânları toplumların hafızalarının demirlediği limanlara benzetmiştir. Çünkü bu mekânlar ‘geçmişin günümüzde hala yaşamakta olduğu yerler’dir. Aynı çalışmasında Nora Hafıza Mekânlarını suların çekilmesinden sonra geride kalan deniz kabuklularına benzetmektedir. Müzeler tarihin dalgaları çekildiğinde geride kalan nesneler ile ait oldukları coğrafyaların hafıza kalıntılarını içeren tarihi birikim yerleridir. Bu mekânlar ait oldukları toplumların kültür coğrafyasına dair ipuçlarını da içeren kimlik mekânıdır (Gülbetekin, 2016).