Fransa’nın uzlaşı önerisinin onaylanması sonucu, Bulgaristan’ın Kuzey
Makedonya’nın müzakere çerç... more Fransa’nın uzlaşı önerisinin onaylanması sonucu, Bulgaristan’ın Kuzey Makedonya’nın müzakere çerçeve belgesi üzerindeki vetosunu kaldırmasıyla Kuzey Makedonya ve Arnavutluk nihayet katılım müzakerelerine başladı. Müzakere düğümü şimdilik çözülmüş gibi görünse de Üsküp’ü belirsizliklerle dolu bir süreç bekliyor.
Bundan 20 yıl önce kanlı savașlara sahne olan ve siyasi istikrarsızlık, zayıf devlet kurumları ve... more Bundan 20 yıl önce kanlı savașlara sahne olan ve siyasi istikrarsızlık, zayıf devlet kurumları ve ekonomik geri kalmıșlıkla karakterize edilen Batı Balkan ülkeleri, bugün AB ile bütünleșme yolunda farklı hızlarda yol alıyor. AB'nin 15 üyeden 27 üyeye genișlediği 2004 ve 2007 genișleme dalgalarının ardından, AB içerisinde genișleme konusunda hararetli tartıșmaların yașandığı ve genișleme yorgunluğunun etkisini hissettirdiği bir dönemde patlak veren küresel mali kriz ve Avro Alanı borç krizi, genișlemeyi AB'nin öncelikleri arasında alt sıralara iterken, sırada bekleyen ülkeler için Birliğe üyelik șartlarını daha da zorlaștırdı. Söz konusu olumsuz koșullara rağmen, Hırvatistan, Temmuz 2013'te bu zorlu süreci tamamlayarak, AB ailesinin 28'inci üyesi oldu. Yugoslavya'nın kanlı dağılma sürecinden sorumlu tutulan ve yakın tarihe kadar " parya devlet " olarak nitelendirilen Sırbistan, Kosova ile ilișkilerini normalleștirme yolunda tarihi bir anlașmaya imza atarak, katılım müzakerelerine bașlama tarihi elde etti. 2012'de katılım müzakerelerini yürütmeye bașlayan Karadağ ise müzakerelerde yol almaya devam ediyor. Arnavutluk, Avrupa Komisyonu tarafından katılım müzakerelerine bașlaması için belirlenen 12 kilit önceliğin büyük bölümünü yerine getirerek, aday ülke statüsü almaya yaklaștı. Avrupa'nın en genç devleti Kosova ise, AB'nin, statüsüne ilișkin ortak bir tutum benimseyememesine rağmen, AB üyeliği yolunda ilk adımı atarak, Ekim 2013'te AB ile İstikrar ve Ortaklık Anlașması müzakerelerine bașladı. Bu gelișmeler, șüphesiz genișleme politikasının dönüștürücü gücünü kanıtlıyor. Buna karșılık, Yunanistan'ın tek yanlı vetosu nedeniyle AB ile katılım müzakerelerine bașlayamadan AB'nin bekleme odasında bir yılı daha geride bırakan Makedonya'da yavașlayan reform ivmesi ve Bosna-Hersek'in, siyasilerin kısa vadeli çıkarları nedeniyle, AB üyelik bașvurusunda bulunması için belirlenen koșulları yerine getirmeden bir yılı daha geride bırakması, genișleme politikasının kredilibitesini ve bașarısını ciddi anlamda sınıyor. Sırada bekleyen Batı Balkan ülkelerinin AB üyelik hedefi doğrultusunda gerçekleștirmeleri gereken nice reform ve kat etmeleri gereken zorlu ve uzun bir yol bulunuyor. Batı Balkan ülkelerinin AB ile bütünleșme yolunda karșılaștıkları zorlukları ve bugüne kadar kaydettikleri ilerlemeyi değerlendiren " Batı Balkanlar AB Yolunda " bașlıklı bu yayın, genișleme politikasının gündeminde önemli bir yere sahip olan Batı Balkan ülkelerini mercek altına almak isteyen tüm okurlar için önemli bir bașvuru kaynağı olacaktır.
6 Şubat 2019 tarihinde Üsküp, Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşme yolunda tarihi bir adım ata... more 6 Şubat 2019 tarihinde Üsküp, Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşme yolunda tarihi bir adım atarak NATO’nun 30’uncu müttefiki olmak üzere Katılım Protokolü’nü imzaladı. Bu adım, Makedonya ile Yunanistan arasında 27 yıldır süregelen isim sorununun çözümüne yönelik Haziran 2018’de varılan Prespa Anlaşması’nın sonucu. Sıra, AB ile müzakerelere başlanmasında.
Ocak ayında Brüksel-Ankara hattında ve diğer AB başkentleri ile Ankara arasında yoğunlaşan üst dü... more Ocak ayında Brüksel-Ankara hattında ve diğer AB başkentleri ile Ankara arasında yoğunlaşan üst düzey diplomasi trafiğinin etkisiyle Türkiye-AB ilişkileri, yeni yıla yoğun bir tempoyla "merhaba" dedi. Gerek Cumhurbaşkanı gerek Dışişleri Bakanı düzeyinde gerçekleştirilen temaslarda öne çıkan mesajlar, 2021 yılının Türkiye-AB ilişkilerinde bir onarım ve yakınlaşma yılı olacağının sinyallerini veriyor. AB liderlerinin 25-26 Mart 2021 tarihinde Türkiye-AB ilişkilerini kapsamlı şekilde ele almaya hazırlandıkları AB Zirvesi öncesinde esen ılımlı rüzgar, 2020 yılına damga vuran gerginliğin geride bırakılarak, ilişkilerin olumlu bir rotaya sokulabileceği yönünde iyimserliği artırıyor.
Türkiye ve Yunanistan arasındaki istikşafi görüşmelere yeniden başlanması, Türkiye-AB ilişkilerin... more Türkiye ve Yunanistan arasındaki istikşafi görüşmelere yeniden başlanması, Türkiye-AB ilişkilerine yansıyan gerginliğin aşılması için iyimser bir ortam yarattı.
4 Mart 2021 tarihinde, Belçika’nın Bruges şehrindeki Avrupa Koleji’nde konferans veren NATO Genel... more 4 Mart 2021 tarihinde, Belçika’nın Bruges şehrindeki Avrupa Koleji’nde konferans veren NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, NATO’nun Avrupa’nın savunulmasındaki rolü, AB’nin savunma alanındaki iş birliği girişimleri bağlamında öne çıkan “stratejik özerklik” kavramı ve tehditlerin dönüşen doğası konularında son derece önemli değerlendirmelerde bulundu.
Aralık 2020'de kararlaştırıldığı üzere, 25 Mart 2021 tarihinde gerçekleştirilen sanal zirvede Tür... more Aralık 2020'de kararlaştırıldığı üzere, 25 Mart 2021 tarihinde gerçekleştirilen sanal zirvede Türkiye ile ilişkileri ele alan AB liderleri, Türkiye ile pozitif bir gündem yaratılması yönünde ilk adımı atarak haziran ayında ek kararlarla desteklenmek üzere Gümrük Birliği'nin modernizasyonu, toplumlar arası temaslar, yüksek düzeyli diyalog mekanizmaları ve göç işbirliği konularında bir dizi eylem belirledi.
Batı Balkan ülkelerinin liderleri ve sekiz AB üyesi ülke (Almanya, Avusturya, Bulgaristan Fransa,... more Batı Balkan ülkelerinin liderleri ve sekiz AB üyesi ülke (Almanya, Avusturya, Bulgaristan Fransa, Hırvatistan, İtalya, Polonya, Slovenya) ile Birleşik Krallık’tan mevkidaşları ve üst düzey AB yetkilileri, 5 Temmuz 2021 tarihinde Berlin Süreci çerçevesinde sekizinci kez bir araya geldi. Berlin Zirvesi’nde, genişleme sürecinde yaşanan ivme kaybının gölgesinde, bölgesel işbirliği ve teknik konularda alınan mesafe değerlendirildi.
Hellim peynirinin “Halloumi/Hellim” adıyla tescil edilmesiyle eş zamanlı olarak KKTC’de üretilen ... more Hellim peynirinin “Halloumi/Hellim” adıyla tescil edilmesiyle eş zamanlı olarak KKTC’de üretilen hellimin Yeşil Hat üzerinden AB’ye ihracatına imkân tanıyan bir düzenleme kabul edildi.
ABD Başkanı Joe Biden, Atlantik’in diğer yakasına ilk seslenişinde,
ABD’nin uluslararası arenaya ... more ABD Başkanı Joe Biden, Atlantik’in diğer yakasına ilk seslenişinde, ABD’nin uluslararası arenaya geri döndüğünü ilan ederek, Avrupalı müttefiklerle Trump döneminde hasar gören ilişkileri onarma kararlılığını ortaya koydu.
NATO müttefiki 30 ülkenin devlet ve hükümet başkanları, 14 Haziran 2021 tarihinde Brüksel’de bir ... more NATO müttefiki 30 ülkenin devlet ve hükümet başkanları, 14 Haziran 2021 tarihinde Brüksel’de bir araya geldi. Atlantik ittifakını geleceğin sınamalarına hazırlayacak stratejik kararlara sahne olması beklenen NATO Zirvesi, aynı zamanda “Amerika’nın çok taraflılığa ve ittifaklara geri döndüğünü” ilan eden Joe Biden’ın ABD Başkanı sıfatıyla gerçekleştirdiği ilk uluslararası ziyaret olma özelliğini taşıyan Avrupa turu çerçevesinde Atlantik’in her iki yakasında merakla takip edilmekteydi
AB ile vize serbestliğinden yararlanan Batı Balkan ve Doğu Ortaklığı
ülkelerine yönelik dördüncü ... more AB ile vize serbestliğinden yararlanan Batı Balkan ve Doğu Ortaklığı ülkelerine yönelik dördüncü değerlendirme raporunda, vize serbestliğinin kazanımlarına dikkat çekilirken düzensiz göçün ele alınması ve örgütlü suçlarla mücadele gibi alanlarda daha fazla çaba gösterilmesi gerektiği mesajı öne çıktı.
AB üyeliğinin somut bir perspektiften uzak bir ihtimale dönüştüğü bir ortamda toplanan AB-Batı Ba... more AB üyeliğinin somut bir perspektiften uzak bir ihtimale dönüştüğü bir ortamda toplanan AB-Batı Balkanlar Zirvesi’nde, kâğıt üzerinde de olsa genişleme sürecine bağlılığının teyit edilmesi başarı kabul edildi.
Avrupa Komisyonunun 2020’de kabul ettiği yeni metodolojiyi pratiğe
döken 2021 Genişleme Paketi, a... more Avrupa Komisyonunun 2020’de kabul ettiği yeni metodolojiyi pratiğe döken 2021 Genişleme Paketi, aday ve potansiyel aday ülkelerin son bir yıl içerisinde AB ile bütünleşme sürecinde kat ettikleri ilerlemeyi değerlendirirken, AB’ye yakınlaşmak üzere gerçekleştirmeleri gereken reformlara ilişkin detaylı birer yol haritası sunuyor.
Savunma ve güvenlik alanında ortak bir AB stratejik vizyonu belirlemeyi hedefleyen Stratejik Pusu... more Savunma ve güvenlik alanında ortak bir AB stratejik vizyonu belirlemeyi hedefleyen Stratejik Pusula’nın ilk taslağı, AB dışişleri ve savunma bakanları tarafından ele alındı.
AB’nin Rusya’nın müdahalesinin ardından kapılarını Ukrayna,
Moldova ve Gürcistan’a açma kararı, p... more AB’nin Rusya’nın müdahalesinin ardından kapılarını Ukrayna, Moldova ve Gürcistan’a açma kararı, pek çok açıdan tarihî önemde. Bu tarihî kararın ardından uzun süredir krizde olan genişleme sürecinin, Türkiye ve Batı Balkanlar için de hızlandırılması AB için zorunluluk teşkil ediyor.
Dış politika ve savunma alanında işbirliği, 2020 yılının sonunda varılan Birleşik Krallık-AB Tica... more Dış politika ve savunma alanında işbirliği, 2020 yılının sonunda varılan Birleşik Krallık-AB Ticaret ve İşbirliği Anlaşması’nın kapsamı dışında kalan konulardan birini oluşturuyor. 2019 yılındaki Siyasi Deklarasyon’da, dış politika ve savunma alanlarında AB ve Birleşik Krallık arasında derin bir ortaklığın tesis edilmesi hedef olarak belirlense de, Brexit müzakerelerinin gergin gidişatı, siyasi iklimdeki değişimler ve Londra’nın artan egemenlik vurgusu, dış politika boyutunun AB-Birleşik Krallık işbirliği dışında bırakılmasına neden oldu. AB ile Birleşik Krallık arasında dış politika alanında kurumsal bir çerçevenin olmayışı, Londra ile bazı AB başkentleri arasındaki ikili diyaloğu ve ad hoc işbirliklerini daha da önemli hale getirdi. Bu bağlamda, Fransa ve Almanya başta olmak üzere Üye Devletler ile ikili düzeyde işbirliği ve İran’ın nükleer programına ilişkin müzakereler için oluşturulan E3 formatı öne çıkıyor. Savunma alanında ise Birleşik Krallık’ın, OGSP kapsamındaki AB misyon ve harekâtlarına katılımını üçüncü ülkeler için belirlenen koşullara göre yürütmesi bekleniyor. Üçüncü ülke olarak OGSP harekât ve misyonlarına katılımın asimetrik doğası nedeniyle, Birleşik Krallık’ın beklentilerini karşılamaya yetmeyeceği düşünülüyor. Birleşik Krallık’ın PESCO ve EDF gibi AB’nin savunma alanında geliştirdiği yeni mekanizmalara dâhil olmak üzere girişimde bulunmamış olması dikkat çekiyor. Londra’nın, ihracat kontrolleri ve fikri mülkiyet haklarına getirilebilecek kısıtlamalara dair çekinceleri ve Boris Johnson Hükümeti’nin bu girişimlerin başarısına ilişkin şüpheleri, PESCO projelerine katılımı zorlaştıran etkenlerin başında geliyor.
Türkiye ise Birleşik Krallık gibi AB üyesi olmayıp NATO üyesi olan bir Avrupa ülkesi konumunda. AB misyon ve harekâtlarına en fazla katkıda bulunan üçüncü ülkelerden biri olan Türkiye, AB’nin savunma alanındaki yeni işbirliği mekanizmalarına katılım sağlamaya yönelik girişimlerini sürdürüyor. Kıbrıs meselesinden kaynaklanan sorunlar ve AB ortak pozisyonları ve bazı AB üyesi devletlerle uyuşmazlıklar, Türkiye’nin AB’nin dış ve güvenlik politikası yapılarına etkin katılımını zorlaştırıyor. Brexit ile Birleşik Krallık’ın AB dışına çıkmış olması iki ülkeyi yakınlaştıran bir etmen teşkil ediyor. Türkiye ile Birleşik Krallık arasında savunma alanındaki işbirliğinin Brexit’e rağmen derinleşmeye devam ettiği görülüyor. “Küresel Britanya” vizyonu kapsamında Brexit sonrası dönemde uluslararası arenadaki rolünü yeniden tanımlayan Birleşik Krallık için Türkiye önemli bir stratejik ortak olarak konumlanıyor.
Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesiyle kötüleşen güvenlik ortamı ve Ukrayna, Moldova ve Gürcistan’dan... more Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesiyle kötüleşen güvenlik ortamı ve Ukrayna, Moldova ve Gürcistan’dan gelen AB üyelik başvuruları, AB’yi jeopolitik gerçeklere uygun hareket edebilen bir aktör olmaya zorlarken, uzun zamandır durağanlığın hâkim olduğu genişleme sürecinin de yeniden ivme kazanmasına neden oldu. AB’nin kapılarını Ukrayna-Moldova-Gürcistan üçlüsüne açma kararı alması, genişleme sürecinin bu politika kapsamındaki diğer ülkeler için de canlandırılması zorunluluğunu ortaya çıkardı. Bulgaristan’ın Kuzey Makedonya’nın müzakere çerçeve belgesine tarihsel ve lengüistik gerekçeler öne sürerek koyduğu vetosunu kaldırmasıyla Kuzey Makedonya ve Arnavutluk, temmuz ayında nihayet AB ile katılım müzakerelerine başlayabildi. Bu arka plan karşısında 12 Ekim 2022 tarihinde Avrupa Komisyonu tarafından kabul edilen 2022 Genişleme Paketi’nde en dikkat çeken unsur; Komisyonun bir dizi koşulu yerine getireceği anlayışıyla Bosna-Hersek’e adaylık statüsü verilmesini tavsiye etmesi oldu. Aralık ayında AB liderlerinin gündemine gelecek bu konuda alınacak olumlu karar, Bosna-Hersek halkına güçlü bir mesaj vermekle kalmayıp, AB genişleme sürecinin odağının Ukrayna, Moldova ve Gürcistan’a kaydığı izleniminin giderilmesinde de etkili olacaktır. Yalnızca Türkiye ve Batı Balkan ülkelerini kapsayan son genişleme paketi olma özelliğine sahip 2022 Genişleme Paketi’ndeki değerlendirmeler, Balkan ülkelerinin AB üyelik kriterlerini yerine getirme konusunda bazı ilerlemeler kaydetmekle birlikte gerçek anlamda bir atılım sağlayamadıklarını ve pek çok alanda tatmin edici bir sicil oluşturmaktan uzak olduklarını gösteriyor. Komisyonun değerlendirmelerinde, aday ve potansiyel aday ülkelerin Ortak Dış ve Güvenlik Politikası kapsamındaki karar ve tutumlara uyumunun ön plana çıkması da savaşın şekillendirdiği yeni Avrupa jeopolitiğinin bir sonucu olarak dikkat çekiyor. Ukrayna ve Moldova’ya aday ülke; Gürcistan’a ise şimdilik AB perspektifi sunulması, Kuzey Makedonya ve Arnavutluk ile katılım müzakerelerine başlanması ve Komisyonun BosnaHersek’e aday ülke statüsü verilmesini tavsiye etmesi, uzun zamandır ivme kaybeden genişleme sürecinin hızlandığına işaret ediyor. Jeopolitik zorunlulukların ortaya çıkardığı bu ivmenin ne ölçüde sürdürülebilir olduğu ise bilinmezliğini koruyor. Bunda, genişleme denkleminin talep tarafındaki aday ve potansiyel aday ülkelerin üyelik kriterlerini yerine getirmedeki performansları kadar, denklemin arz tarafındaki AB’nin, Avrupa projesinin geleceği konusundaki çelişkilerini ele alma kapasitesinin belirleyici olacağı görülüyor.
AP başkanlığının sona ermesine günler kala ani vefatıyla Avrupa politika çevrelerini yasa boğan S... more AP başkanlığının sona ermesine günler kala ani vefatıyla Avrupa politika çevrelerini yasa boğan Sassoli’nin yerine geçecek isim Maltalı Roberta Metsola oldu.
Fransa’nın uzlaşı önerisinin onaylanması sonucu, Bulgaristan’ın Kuzey
Makedonya’nın müzakere çerç... more Fransa’nın uzlaşı önerisinin onaylanması sonucu, Bulgaristan’ın Kuzey Makedonya’nın müzakere çerçeve belgesi üzerindeki vetosunu kaldırmasıyla Kuzey Makedonya ve Arnavutluk nihayet katılım müzakerelerine başladı. Müzakere düğümü şimdilik çözülmüş gibi görünse de Üsküp’ü belirsizliklerle dolu bir süreç bekliyor.
Bundan 20 yıl önce kanlı savașlara sahne olan ve siyasi istikrarsızlık, zayıf devlet kurumları ve... more Bundan 20 yıl önce kanlı savașlara sahne olan ve siyasi istikrarsızlık, zayıf devlet kurumları ve ekonomik geri kalmıșlıkla karakterize edilen Batı Balkan ülkeleri, bugün AB ile bütünleșme yolunda farklı hızlarda yol alıyor. AB'nin 15 üyeden 27 üyeye genișlediği 2004 ve 2007 genișleme dalgalarının ardından, AB içerisinde genișleme konusunda hararetli tartıșmaların yașandığı ve genișleme yorgunluğunun etkisini hissettirdiği bir dönemde patlak veren küresel mali kriz ve Avro Alanı borç krizi, genișlemeyi AB'nin öncelikleri arasında alt sıralara iterken, sırada bekleyen ülkeler için Birliğe üyelik șartlarını daha da zorlaștırdı. Söz konusu olumsuz koșullara rağmen, Hırvatistan, Temmuz 2013'te bu zorlu süreci tamamlayarak, AB ailesinin 28'inci üyesi oldu. Yugoslavya'nın kanlı dağılma sürecinden sorumlu tutulan ve yakın tarihe kadar " parya devlet " olarak nitelendirilen Sırbistan, Kosova ile ilișkilerini normalleștirme yolunda tarihi bir anlașmaya imza atarak, katılım müzakerelerine bașlama tarihi elde etti. 2012'de katılım müzakerelerini yürütmeye bașlayan Karadağ ise müzakerelerde yol almaya devam ediyor. Arnavutluk, Avrupa Komisyonu tarafından katılım müzakerelerine bașlaması için belirlenen 12 kilit önceliğin büyük bölümünü yerine getirerek, aday ülke statüsü almaya yaklaștı. Avrupa'nın en genç devleti Kosova ise, AB'nin, statüsüne ilișkin ortak bir tutum benimseyememesine rağmen, AB üyeliği yolunda ilk adımı atarak, Ekim 2013'te AB ile İstikrar ve Ortaklık Anlașması müzakerelerine bașladı. Bu gelișmeler, șüphesiz genișleme politikasının dönüștürücü gücünü kanıtlıyor. Buna karșılık, Yunanistan'ın tek yanlı vetosu nedeniyle AB ile katılım müzakerelerine bașlayamadan AB'nin bekleme odasında bir yılı daha geride bırakan Makedonya'da yavașlayan reform ivmesi ve Bosna-Hersek'in, siyasilerin kısa vadeli çıkarları nedeniyle, AB üyelik bașvurusunda bulunması için belirlenen koșulları yerine getirmeden bir yılı daha geride bırakması, genișleme politikasının kredilibitesini ve bașarısını ciddi anlamda sınıyor. Sırada bekleyen Batı Balkan ülkelerinin AB üyelik hedefi doğrultusunda gerçekleștirmeleri gereken nice reform ve kat etmeleri gereken zorlu ve uzun bir yol bulunuyor. Batı Balkan ülkelerinin AB ile bütünleșme yolunda karșılaștıkları zorlukları ve bugüne kadar kaydettikleri ilerlemeyi değerlendiren " Batı Balkanlar AB Yolunda " bașlıklı bu yayın, genișleme politikasının gündeminde önemli bir yere sahip olan Batı Balkan ülkelerini mercek altına almak isteyen tüm okurlar için önemli bir bașvuru kaynağı olacaktır.
6 Şubat 2019 tarihinde Üsküp, Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşme yolunda tarihi bir adım ata... more 6 Şubat 2019 tarihinde Üsküp, Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşme yolunda tarihi bir adım atarak NATO’nun 30’uncu müttefiki olmak üzere Katılım Protokolü’nü imzaladı. Bu adım, Makedonya ile Yunanistan arasında 27 yıldır süregelen isim sorununun çözümüne yönelik Haziran 2018’de varılan Prespa Anlaşması’nın sonucu. Sıra, AB ile müzakerelere başlanmasında.
Ocak ayında Brüksel-Ankara hattında ve diğer AB başkentleri ile Ankara arasında yoğunlaşan üst dü... more Ocak ayında Brüksel-Ankara hattında ve diğer AB başkentleri ile Ankara arasında yoğunlaşan üst düzey diplomasi trafiğinin etkisiyle Türkiye-AB ilişkileri, yeni yıla yoğun bir tempoyla "merhaba" dedi. Gerek Cumhurbaşkanı gerek Dışişleri Bakanı düzeyinde gerçekleştirilen temaslarda öne çıkan mesajlar, 2021 yılının Türkiye-AB ilişkilerinde bir onarım ve yakınlaşma yılı olacağının sinyallerini veriyor. AB liderlerinin 25-26 Mart 2021 tarihinde Türkiye-AB ilişkilerini kapsamlı şekilde ele almaya hazırlandıkları AB Zirvesi öncesinde esen ılımlı rüzgar, 2020 yılına damga vuran gerginliğin geride bırakılarak, ilişkilerin olumlu bir rotaya sokulabileceği yönünde iyimserliği artırıyor.
Türkiye ve Yunanistan arasındaki istikşafi görüşmelere yeniden başlanması, Türkiye-AB ilişkilerin... more Türkiye ve Yunanistan arasındaki istikşafi görüşmelere yeniden başlanması, Türkiye-AB ilişkilerine yansıyan gerginliğin aşılması için iyimser bir ortam yarattı.
4 Mart 2021 tarihinde, Belçika’nın Bruges şehrindeki Avrupa Koleji’nde konferans veren NATO Genel... more 4 Mart 2021 tarihinde, Belçika’nın Bruges şehrindeki Avrupa Koleji’nde konferans veren NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, NATO’nun Avrupa’nın savunulmasındaki rolü, AB’nin savunma alanındaki iş birliği girişimleri bağlamında öne çıkan “stratejik özerklik” kavramı ve tehditlerin dönüşen doğası konularında son derece önemli değerlendirmelerde bulundu.
Aralık 2020'de kararlaştırıldığı üzere, 25 Mart 2021 tarihinde gerçekleştirilen sanal zirvede Tür... more Aralık 2020'de kararlaştırıldığı üzere, 25 Mart 2021 tarihinde gerçekleştirilen sanal zirvede Türkiye ile ilişkileri ele alan AB liderleri, Türkiye ile pozitif bir gündem yaratılması yönünde ilk adımı atarak haziran ayında ek kararlarla desteklenmek üzere Gümrük Birliği'nin modernizasyonu, toplumlar arası temaslar, yüksek düzeyli diyalog mekanizmaları ve göç işbirliği konularında bir dizi eylem belirledi.
Batı Balkan ülkelerinin liderleri ve sekiz AB üyesi ülke (Almanya, Avusturya, Bulgaristan Fransa,... more Batı Balkan ülkelerinin liderleri ve sekiz AB üyesi ülke (Almanya, Avusturya, Bulgaristan Fransa, Hırvatistan, İtalya, Polonya, Slovenya) ile Birleşik Krallık’tan mevkidaşları ve üst düzey AB yetkilileri, 5 Temmuz 2021 tarihinde Berlin Süreci çerçevesinde sekizinci kez bir araya geldi. Berlin Zirvesi’nde, genişleme sürecinde yaşanan ivme kaybının gölgesinde, bölgesel işbirliği ve teknik konularda alınan mesafe değerlendirildi.
Hellim peynirinin “Halloumi/Hellim” adıyla tescil edilmesiyle eş zamanlı olarak KKTC’de üretilen ... more Hellim peynirinin “Halloumi/Hellim” adıyla tescil edilmesiyle eş zamanlı olarak KKTC’de üretilen hellimin Yeşil Hat üzerinden AB’ye ihracatına imkân tanıyan bir düzenleme kabul edildi.
ABD Başkanı Joe Biden, Atlantik’in diğer yakasına ilk seslenişinde,
ABD’nin uluslararası arenaya ... more ABD Başkanı Joe Biden, Atlantik’in diğer yakasına ilk seslenişinde, ABD’nin uluslararası arenaya geri döndüğünü ilan ederek, Avrupalı müttefiklerle Trump döneminde hasar gören ilişkileri onarma kararlılığını ortaya koydu.
NATO müttefiki 30 ülkenin devlet ve hükümet başkanları, 14 Haziran 2021 tarihinde Brüksel’de bir ... more NATO müttefiki 30 ülkenin devlet ve hükümet başkanları, 14 Haziran 2021 tarihinde Brüksel’de bir araya geldi. Atlantik ittifakını geleceğin sınamalarına hazırlayacak stratejik kararlara sahne olması beklenen NATO Zirvesi, aynı zamanda “Amerika’nın çok taraflılığa ve ittifaklara geri döndüğünü” ilan eden Joe Biden’ın ABD Başkanı sıfatıyla gerçekleştirdiği ilk uluslararası ziyaret olma özelliğini taşıyan Avrupa turu çerçevesinde Atlantik’in her iki yakasında merakla takip edilmekteydi
AB ile vize serbestliğinden yararlanan Batı Balkan ve Doğu Ortaklığı
ülkelerine yönelik dördüncü ... more AB ile vize serbestliğinden yararlanan Batı Balkan ve Doğu Ortaklığı ülkelerine yönelik dördüncü değerlendirme raporunda, vize serbestliğinin kazanımlarına dikkat çekilirken düzensiz göçün ele alınması ve örgütlü suçlarla mücadele gibi alanlarda daha fazla çaba gösterilmesi gerektiği mesajı öne çıktı.
AB üyeliğinin somut bir perspektiften uzak bir ihtimale dönüştüğü bir ortamda toplanan AB-Batı Ba... more AB üyeliğinin somut bir perspektiften uzak bir ihtimale dönüştüğü bir ortamda toplanan AB-Batı Balkanlar Zirvesi’nde, kâğıt üzerinde de olsa genişleme sürecine bağlılığının teyit edilmesi başarı kabul edildi.
Avrupa Komisyonunun 2020’de kabul ettiği yeni metodolojiyi pratiğe
döken 2021 Genişleme Paketi, a... more Avrupa Komisyonunun 2020’de kabul ettiği yeni metodolojiyi pratiğe döken 2021 Genişleme Paketi, aday ve potansiyel aday ülkelerin son bir yıl içerisinde AB ile bütünleşme sürecinde kat ettikleri ilerlemeyi değerlendirirken, AB’ye yakınlaşmak üzere gerçekleştirmeleri gereken reformlara ilişkin detaylı birer yol haritası sunuyor.
Savunma ve güvenlik alanında ortak bir AB stratejik vizyonu belirlemeyi hedefleyen Stratejik Pusu... more Savunma ve güvenlik alanında ortak bir AB stratejik vizyonu belirlemeyi hedefleyen Stratejik Pusula’nın ilk taslağı, AB dışişleri ve savunma bakanları tarafından ele alındı.
AB’nin Rusya’nın müdahalesinin ardından kapılarını Ukrayna,
Moldova ve Gürcistan’a açma kararı, p... more AB’nin Rusya’nın müdahalesinin ardından kapılarını Ukrayna, Moldova ve Gürcistan’a açma kararı, pek çok açıdan tarihî önemde. Bu tarihî kararın ardından uzun süredir krizde olan genişleme sürecinin, Türkiye ve Batı Balkanlar için de hızlandırılması AB için zorunluluk teşkil ediyor.
Dış politika ve savunma alanında işbirliği, 2020 yılının sonunda varılan Birleşik Krallık-AB Tica... more Dış politika ve savunma alanında işbirliği, 2020 yılının sonunda varılan Birleşik Krallık-AB Ticaret ve İşbirliği Anlaşması’nın kapsamı dışında kalan konulardan birini oluşturuyor. 2019 yılındaki Siyasi Deklarasyon’da, dış politika ve savunma alanlarında AB ve Birleşik Krallık arasında derin bir ortaklığın tesis edilmesi hedef olarak belirlense de, Brexit müzakerelerinin gergin gidişatı, siyasi iklimdeki değişimler ve Londra’nın artan egemenlik vurgusu, dış politika boyutunun AB-Birleşik Krallık işbirliği dışında bırakılmasına neden oldu. AB ile Birleşik Krallık arasında dış politika alanında kurumsal bir çerçevenin olmayışı, Londra ile bazı AB başkentleri arasındaki ikili diyaloğu ve ad hoc işbirliklerini daha da önemli hale getirdi. Bu bağlamda, Fransa ve Almanya başta olmak üzere Üye Devletler ile ikili düzeyde işbirliği ve İran’ın nükleer programına ilişkin müzakereler için oluşturulan E3 formatı öne çıkıyor. Savunma alanında ise Birleşik Krallık’ın, OGSP kapsamındaki AB misyon ve harekâtlarına katılımını üçüncü ülkeler için belirlenen koşullara göre yürütmesi bekleniyor. Üçüncü ülke olarak OGSP harekât ve misyonlarına katılımın asimetrik doğası nedeniyle, Birleşik Krallık’ın beklentilerini karşılamaya yetmeyeceği düşünülüyor. Birleşik Krallık’ın PESCO ve EDF gibi AB’nin savunma alanında geliştirdiği yeni mekanizmalara dâhil olmak üzere girişimde bulunmamış olması dikkat çekiyor. Londra’nın, ihracat kontrolleri ve fikri mülkiyet haklarına getirilebilecek kısıtlamalara dair çekinceleri ve Boris Johnson Hükümeti’nin bu girişimlerin başarısına ilişkin şüpheleri, PESCO projelerine katılımı zorlaştıran etkenlerin başında geliyor.
Türkiye ise Birleşik Krallık gibi AB üyesi olmayıp NATO üyesi olan bir Avrupa ülkesi konumunda. AB misyon ve harekâtlarına en fazla katkıda bulunan üçüncü ülkelerden biri olan Türkiye, AB’nin savunma alanındaki yeni işbirliği mekanizmalarına katılım sağlamaya yönelik girişimlerini sürdürüyor. Kıbrıs meselesinden kaynaklanan sorunlar ve AB ortak pozisyonları ve bazı AB üyesi devletlerle uyuşmazlıklar, Türkiye’nin AB’nin dış ve güvenlik politikası yapılarına etkin katılımını zorlaştırıyor. Brexit ile Birleşik Krallık’ın AB dışına çıkmış olması iki ülkeyi yakınlaştıran bir etmen teşkil ediyor. Türkiye ile Birleşik Krallık arasında savunma alanındaki işbirliğinin Brexit’e rağmen derinleşmeye devam ettiği görülüyor. “Küresel Britanya” vizyonu kapsamında Brexit sonrası dönemde uluslararası arenadaki rolünü yeniden tanımlayan Birleşik Krallık için Türkiye önemli bir stratejik ortak olarak konumlanıyor.
Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesiyle kötüleşen güvenlik ortamı ve Ukrayna, Moldova ve Gürcistan’dan... more Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesiyle kötüleşen güvenlik ortamı ve Ukrayna, Moldova ve Gürcistan’dan gelen AB üyelik başvuruları, AB’yi jeopolitik gerçeklere uygun hareket edebilen bir aktör olmaya zorlarken, uzun zamandır durağanlığın hâkim olduğu genişleme sürecinin de yeniden ivme kazanmasına neden oldu. AB’nin kapılarını Ukrayna-Moldova-Gürcistan üçlüsüne açma kararı alması, genişleme sürecinin bu politika kapsamındaki diğer ülkeler için de canlandırılması zorunluluğunu ortaya çıkardı. Bulgaristan’ın Kuzey Makedonya’nın müzakere çerçeve belgesine tarihsel ve lengüistik gerekçeler öne sürerek koyduğu vetosunu kaldırmasıyla Kuzey Makedonya ve Arnavutluk, temmuz ayında nihayet AB ile katılım müzakerelerine başlayabildi. Bu arka plan karşısında 12 Ekim 2022 tarihinde Avrupa Komisyonu tarafından kabul edilen 2022 Genişleme Paketi’nde en dikkat çeken unsur; Komisyonun bir dizi koşulu yerine getireceği anlayışıyla Bosna-Hersek’e adaylık statüsü verilmesini tavsiye etmesi oldu. Aralık ayında AB liderlerinin gündemine gelecek bu konuda alınacak olumlu karar, Bosna-Hersek halkına güçlü bir mesaj vermekle kalmayıp, AB genişleme sürecinin odağının Ukrayna, Moldova ve Gürcistan’a kaydığı izleniminin giderilmesinde de etkili olacaktır. Yalnızca Türkiye ve Batı Balkan ülkelerini kapsayan son genişleme paketi olma özelliğine sahip 2022 Genişleme Paketi’ndeki değerlendirmeler, Balkan ülkelerinin AB üyelik kriterlerini yerine getirme konusunda bazı ilerlemeler kaydetmekle birlikte gerçek anlamda bir atılım sağlayamadıklarını ve pek çok alanda tatmin edici bir sicil oluşturmaktan uzak olduklarını gösteriyor. Komisyonun değerlendirmelerinde, aday ve potansiyel aday ülkelerin Ortak Dış ve Güvenlik Politikası kapsamındaki karar ve tutumlara uyumunun ön plana çıkması da savaşın şekillendirdiği yeni Avrupa jeopolitiğinin bir sonucu olarak dikkat çekiyor. Ukrayna ve Moldova’ya aday ülke; Gürcistan’a ise şimdilik AB perspektifi sunulması, Kuzey Makedonya ve Arnavutluk ile katılım müzakerelerine başlanması ve Komisyonun BosnaHersek’e aday ülke statüsü verilmesini tavsiye etmesi, uzun zamandır ivme kaybeden genişleme sürecinin hızlandığına işaret ediyor. Jeopolitik zorunlulukların ortaya çıkardığı bu ivmenin ne ölçüde sürdürülebilir olduğu ise bilinmezliğini koruyor. Bunda, genişleme denkleminin talep tarafındaki aday ve potansiyel aday ülkelerin üyelik kriterlerini yerine getirmedeki performansları kadar, denklemin arz tarafındaki AB’nin, Avrupa projesinin geleceği konusundaki çelişkilerini ele alma kapasitesinin belirleyici olacağı görülüyor.
AP başkanlığının sona ermesine günler kala ani vefatıyla Avrupa politika çevrelerini yasa boğan S... more AP başkanlığının sona ermesine günler kala ani vefatıyla Avrupa politika çevrelerini yasa boğan Sassoli’nin yerine geçecek isim Maltalı Roberta Metsola oldu.
Avrupa güvenlik mimarisinin temellerinden sarsıldığı bir dönemde
açıklanan Stratejik Pusula belge... more Avrupa güvenlik mimarisinin temellerinden sarsıldığı bir dönemde açıklanan Stratejik Pusula belgesi, AB’yi stratejik hareket edebilen bir aktör kılabilmek için net bir takvim temelinde detaylı bir eylem kılavuzu ortaya koyuyor. Türkiye’nin belgedeki ele alınış biçiminde gözlemlenen sıkıntılar ise AB’nin stratejik vizyon geliştirme çabasına gölge düşürüyor.
Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesinin ardından önce Ukrayna daha sonra da Moldova ve Gürcistan taraf... more Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesinin ardından önce Ukrayna daha sonra da Moldova ve Gürcistan tarafından yapılan üyelik başvurularıyla, AB kendisini genişleme alanında yol ayrımında buldu. Bu üç ülkenin AB ile bütünleşme talebini ele alış şekli, Birliğin kredibilitesi ve uluslararası aktörlük iddiası açısından belirleyici önemde olacak.
Savaşın Avrupa kıtasına geri dönüşü, Finlandiya ve İsveç’in tarihi bir kararla bağlantısızlık pol... more Savaşın Avrupa kıtasına geri dönüşü, Finlandiya ve İsveç’in tarihi bir kararla bağlantısızlık politikasını terk ederek NATO üyeliği için başvurmasına zemin hazırladı. Kritik NATO zirvesi öncesinde Türkiye’nin güvenlik endişelerinin giderilmesi, bu iki ülkenin İttifak’a üyeliği açısından belirleyici önem taşıyor.
Uploads
Books by Eliz Şahin
Makedonya’nın müzakere çerçeve belgesi üzerindeki vetosunu
kaldırmasıyla Kuzey Makedonya ve Arnavutluk nihayet katılım
müzakerelerine başladı. Müzakere düğümü şimdilik çözülmüş gibi
görünse de Üsküp’ü belirsizliklerle dolu bir süreç bekliyor.
Papers by Eliz Şahin
ABD’nin uluslararası arenaya geri döndüğünü ilan ederek,
Avrupalı müttefiklerle Trump döneminde hasar gören ilişkileri
onarma kararlılığını ortaya koydu.
ülkelerine yönelik dördüncü değerlendirme raporunda, vize
serbestliğinin kazanımlarına dikkat çekilirken düzensiz göçün ele
alınması ve örgütlü suçlarla mücadele gibi alanlarda daha fazla çaba
gösterilmesi gerektiği mesajı öne çıktı.
döken 2021 Genişleme Paketi, aday ve potansiyel aday ülkelerin son
bir yıl içerisinde AB ile bütünleşme sürecinde kat ettikleri ilerlemeyi
değerlendirirken, AB’ye yakınlaşmak üzere gerçekleştirmeleri gereken
reformlara ilişkin detaylı birer yol haritası sunuyor.
Moldova ve Gürcistan’a açma kararı, pek çok açıdan tarihî önemde.
Bu tarihî kararın ardından uzun süredir krizde olan genişleme
sürecinin, Türkiye ve Batı Balkanlar için de hızlandırılması AB için
zorunluluk teşkil ediyor.
Türkiye ise Birleşik Krallık gibi AB üyesi olmayıp NATO üyesi olan bir Avrupa ülkesi konumunda. AB misyon ve harekâtlarına en fazla katkıda bulunan üçüncü ülkelerden biri olan Türkiye, AB’nin savunma alanındaki yeni işbirliği mekanizmalarına katılım sağlamaya yönelik girişimlerini sürdürüyor. Kıbrıs meselesinden kaynaklanan sorunlar ve AB ortak pozisyonları ve bazı AB üyesi devletlerle uyuşmazlıklar, Türkiye’nin AB’nin dış ve güvenlik politikası yapılarına etkin katılımını zorlaştırıyor. Brexit ile Birleşik Krallık’ın AB dışına çıkmış olması iki ülkeyi yakınlaştıran bir etmen teşkil ediyor. Türkiye ile Birleşik Krallık arasında savunma alanındaki işbirliğinin Brexit’e rağmen derinleşmeye devam ettiği görülüyor. “Küresel Britanya” vizyonu kapsamında Brexit sonrası dönemde uluslararası arenadaki rolünü yeniden tanımlayan Birleşik Krallık için Türkiye önemli bir stratejik ortak olarak konumlanıyor.
Makedonya’nın müzakere çerçeve belgesi üzerindeki vetosunu
kaldırmasıyla Kuzey Makedonya ve Arnavutluk nihayet katılım
müzakerelerine başladı. Müzakere düğümü şimdilik çözülmüş gibi
görünse de Üsküp’ü belirsizliklerle dolu bir süreç bekliyor.
ABD’nin uluslararası arenaya geri döndüğünü ilan ederek,
Avrupalı müttefiklerle Trump döneminde hasar gören ilişkileri
onarma kararlılığını ortaya koydu.
ülkelerine yönelik dördüncü değerlendirme raporunda, vize
serbestliğinin kazanımlarına dikkat çekilirken düzensiz göçün ele
alınması ve örgütlü suçlarla mücadele gibi alanlarda daha fazla çaba
gösterilmesi gerektiği mesajı öne çıktı.
döken 2021 Genişleme Paketi, aday ve potansiyel aday ülkelerin son
bir yıl içerisinde AB ile bütünleşme sürecinde kat ettikleri ilerlemeyi
değerlendirirken, AB’ye yakınlaşmak üzere gerçekleştirmeleri gereken
reformlara ilişkin detaylı birer yol haritası sunuyor.
Moldova ve Gürcistan’a açma kararı, pek çok açıdan tarihî önemde.
Bu tarihî kararın ardından uzun süredir krizde olan genişleme
sürecinin, Türkiye ve Batı Balkanlar için de hızlandırılması AB için
zorunluluk teşkil ediyor.
Türkiye ise Birleşik Krallık gibi AB üyesi olmayıp NATO üyesi olan bir Avrupa ülkesi konumunda. AB misyon ve harekâtlarına en fazla katkıda bulunan üçüncü ülkelerden biri olan Türkiye, AB’nin savunma alanındaki yeni işbirliği mekanizmalarına katılım sağlamaya yönelik girişimlerini sürdürüyor. Kıbrıs meselesinden kaynaklanan sorunlar ve AB ortak pozisyonları ve bazı AB üyesi devletlerle uyuşmazlıklar, Türkiye’nin AB’nin dış ve güvenlik politikası yapılarına etkin katılımını zorlaştırıyor. Brexit ile Birleşik Krallık’ın AB dışına çıkmış olması iki ülkeyi yakınlaştıran bir etmen teşkil ediyor. Türkiye ile Birleşik Krallık arasında savunma alanındaki işbirliğinin Brexit’e rağmen derinleşmeye devam ettiği görülüyor. “Küresel Britanya” vizyonu kapsamında Brexit sonrası dönemde uluslararası arenadaki rolünü yeniden tanımlayan Birleşik Krallık için Türkiye önemli bir stratejik ortak olarak konumlanıyor.
açıklanan Stratejik Pusula belgesi, AB’yi stratejik hareket edebilen
bir aktör kılabilmek için net bir takvim temelinde detaylı bir eylem
kılavuzu ortaya koyuyor. Türkiye’nin belgedeki ele alınış biçiminde
gözlemlenen sıkıntılar ise AB’nin stratejik vizyon geliştirme çabasına
gölge düşürüyor.