
Yüksel Marım
Dr. Yüksel Marım graduated from İnönü University, Faculty of Arts and Sciences-Department of Sociology with his undergraduate thesis titled “Kızılcabölük Weavers by Social and Economic Structure”. He did his master's degree in Systematic Philosophy and Logic at Pamukkale University, Faculty of Arts and Sciences-Department of Philosophy. He graduated from the same program with his thesis named “Ethics in Postmodernism”.He completed his doctorate with the Sociology of History thesis named “The Reflections of American Aids Between 1946-1960 on Our Economic and Social Structure” from the Social Sciences Institute of Süleyman Demirel University.
less
Related Authors
Danièle Moyal-Sharrock
University of Hertfordshire
Michael Spivey
University of California, Merced
Dylan Trigg
Central European University
David Seamon
Kansas State University
Babette Babich
Fordham University
Remo Caponi
University of Cologne
John Sutton
Macquarie University
Eros Carvalho
Universidade Federal do Rio Grande do Sul
Emre San
Istanbul 29 Mayis University
Steffen Siegel
Folkwang Universität der Künste Essen
Uploads
Papers by Yüksel Marım
Yemek ve kültür kavramları yüzyıllardır birbirini etkileyen ve birbirinden etkilenen iki kavramdır. İkisinin
bir araya gelmesi gastronomi turizminin gelişimini hızlandırmaktadır. Bir bölgede gastronomi turizminin
geliştirilebilmesi için, o bölgeyi diğer bölgelerden ve ülkelerden ayıran özgün eşsiz yerel gastronomik
unsurlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle günümüzde yemek yemek, biyolojik bir eylem olmaktan
çıkmıştır. Yiyeceklerin üretimi, taşınması, depolanması ve tüketimi sürecinde oluşan farklı toplumsal
birliktelikler ve ritüeller, kültürün beslenme konusundaki önemini ortaya koymaktadır. Yiyeceklerin
üretim ve tüketim sürecindeki kültürel farklar, toplumların kimliklerinden birer parça taşımaktadır. Bu
çalışmada yemeğin toplumsal bir simge olması üzerinde durulmaktadır. Çalışmanın özünü de etnik bir
mutfak olan muhacir mutfağı oluşturmaktadır. Göçmen toplulukların mutfak kültürlerinin incelenerek
kayıt altına alınmasının bunların sürdürülebilirlikleri açısından önemli olduğu düşünülmektedir.
Makalemiz nitel bir çalışma olup bölgede özellikle muhacir olarak adlandırılan göçmenlerinin mutfak
kültürleri, yeme içme alışkanlıkları, özel günler ve törenlerde hazırladıkları “Akıtma”, “Boşnak böreği”,
“Cızlama”, “Dolama”, “Düğün kolacı”, “Katlama”, “Kiremit örtüsü”, “Kiide”, “Pabuç topu”, “Peksimet”,
“Tekme tokat turşusu” ve “Tıktık aşı” inceleme konusu yapılmıştır. Araştırmanın sürdüğü iki yıl boyunca
Denizli’nin Bozkurt ilçesi ve buna bağlı Armutalan, Başçeşme, Hayrettin, Mecidiye ve Sazköy’de yaşayan
göçmenlerle yüz yüze görüşmeler yapılarak bulgular, teorik bilgilerle de desteklenerek yorumlanmaya
çalışılmıştır. Bu görüşmelerde sosyal antropolojik anlamda katılımlı gözlem ile birlikte yönlendirilmemiş
görüşme tekniği kullanılmıştır. Bunun yanı sıra göçmenlerin mutfak kültürü sahadan elde edilen bilgiler
doğrultusunda sürdürülebilir gastronomi turizmi kapsamında değerlendirilmiş ve göçmenlerin mutfak
kültürlerinin gelecek nesillere aktarılması amaçlanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Gastronomi, Etnik Mutfaklar, Muhacir Mutfağı, Bozkurt, Denizli.
Abstract
Dining and culture are two concepts that have affected each other and been affected by each other for
centuries. The combination of these two powers lead to the development of gastronomy tourism. In order
to develop gastronomy tourism in a region the unique gastronomic elements are needed. For this reason,
today dining is more than a biological need. Attitudes and rituels of peoplehave great importance during
the process of transportation , storage and consumption of food. Cultural differences in production and
the consumption of food carry essantial items that come from cultures identities. This study focuses on
migrant cusine by emphasizing that food is a social symbol. It is thought that in order to protect
sustainability of migrant cusine, it is better to analyse and record migrant cusine culturet.
Our article is a qualitative study. We focus on the cuisine cultures, eating habits, foods prepared for special
days and ceremonies of the immigrants called as “Akıtma”, “Boşnak böreği”, “Cızlama”, “Dolama”, “Düğün
kolacı”, “Katlama”, “Kiremit örtüsü”, “Kiide”, “Pabuç topu”, “Peksimet”, “Tekme tokat turşusu” and “Tıktık
aşı”. Face to face interviews has been conducted in Armutalan, Başçeşme, Hayrettin, Mecidiye and Sazkoy
villages in Bozkurt. The findings are supported by theorical informations. In this research participative
survey method is used and also migrant peoples dining culture is analysed in the wiev of gastronomy
tourism. Findings are important for transporting these culture for the next generation and its being well
identified.
In these interviews, non-directed interview technique was used together with social anthropological
participant observation. In addition, the migrant cusine culture was evaluated within the scope of
sustainable gastronomy tourism in line with the information obtained from the field. We believe that the
findingswill contribute to the transfer of the migrant cusine culture to the next generations by increasing
their awareness and their sustainability.
Keywords: Gastronomy, Ethnical dining, Migrant dining, Bozkurt, Denizli.
evrene, yaşama ve olaylara bakış açısında ekoloji temelli bir doğa eğitiminde olduğu kadar köklü değişiklikler yapması mümkün değildir. Doğa ve çevre eğitiminin amacına ulaşabilmesi için doğa ve fen okulunda birçok farklı öğretim tekniği kullanılabilir ve yeni teknikler geliştirilebilir. Doğa ve fen okulunda eğitim felsefemiz “doğada eğitim değil, doğayla eğitim” olmalıdır. Makalemiz, Türk eğitim sisteminde akademik eğitim için alternatif eğitim yöntemlerini öne çıkarmaktan ziyade, akademik eğitimi destekleyici yardımcı eğitim başlığı altında yer alan doğa ve fen okullarının eğitim anlayışına yönelik uluslararası literatürdeki bakış açısını analiz etmeyi ve buradan hareketle Türk eğitim sisteminde uygulanabilirliğini ve sürdürülebilirliğini incelemeyi amaçlamaktadır. Özellikle Pamukkale Belediyesi Kavakbaşı Doğa ve Fen Okulu özelinde multidisipliner bir anlayışla verilmesini hedeflediğimiz doğa
ve çevre eğitiminin kapsamına yönelik çalışmalarımızın, Türkiye’de son yıllarda sayıları gittikçe artan doğa ve fen okullarına bir yol haritası oluşturacağına inanıyoruz.
Yemek ve kültür kavramları yüzyıllardır birbirini etkileyen ve birbirinden etkilenen iki kavramdır. İkisinin
bir araya gelmesi gastronomi turizminin gelişimini hızlandırmaktadır. Bir bölgede gastronomi turizminin
geliştirilebilmesi için, o bölgeyi diğer bölgelerden ve ülkelerden ayıran özgün eşsiz yerel gastronomik
unsurlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle günümüzde yemek yemek, biyolojik bir eylem olmaktan
çıkmıştır. Yiyeceklerin üretimi, taşınması, depolanması ve tüketimi sürecinde oluşan farklı toplumsal
birliktelikler ve ritüeller, kültürün beslenme konusundaki önemini ortaya koymaktadır. Yiyeceklerin
üretim ve tüketim sürecindeki kültürel farklar, toplumların kimliklerinden birer parça taşımaktadır. Bu
çalışmada yemeğin toplumsal bir simge olması üzerinde durulmaktadır. Çalışmanın özünü de etnik bir
mutfak olan muhacir mutfağı oluşturmaktadır. Göçmen toplulukların mutfak kültürlerinin incelenerek
kayıt altına alınmasının bunların sürdürülebilirlikleri açısından önemli olduğu düşünülmektedir.
Makalemiz nitel bir çalışma olup bölgede özellikle muhacir olarak adlandırılan göçmenlerinin mutfak
kültürleri, yeme içme alışkanlıkları, özel günler ve törenlerde hazırladıkları “Akıtma”, “Boşnak böreği”,
“Cızlama”, “Dolama”, “Düğün kolacı”, “Katlama”, “Kiremit örtüsü”, “Kiide”, “Pabuç topu”, “Peksimet”,
“Tekme tokat turşusu” ve “Tıktık aşı” inceleme konusu yapılmıştır. Araştırmanın sürdüğü iki yıl boyunca
Denizli’nin Bozkurt ilçesi ve buna bağlı Armutalan, Başçeşme, Hayrettin, Mecidiye ve Sazköy’de yaşayan
göçmenlerle yüz yüze görüşmeler yapılarak bulgular, teorik bilgilerle de desteklenerek yorumlanmaya
çalışılmıştır. Bu görüşmelerde sosyal antropolojik anlamda katılımlı gözlem ile birlikte yönlendirilmemiş
görüşme tekniği kullanılmıştır. Bunun yanı sıra göçmenlerin mutfak kültürü sahadan elde edilen bilgiler
doğrultusunda sürdürülebilir gastronomi turizmi kapsamında değerlendirilmiş ve göçmenlerin mutfak
kültürlerinin gelecek nesillere aktarılması amaçlanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Gastronomi, Etnik Mutfaklar, Muhacir Mutfağı, Bozkurt, Denizli.
Abstract
Dining and culture are two concepts that have affected each other and been affected by each other for
centuries. The combination of these two powers lead to the development of gastronomy tourism. In order
to develop gastronomy tourism in a region the unique gastronomic elements are needed. For this reason,
today dining is more than a biological need. Attitudes and rituels of peoplehave great importance during
the process of transportation , storage and consumption of food. Cultural differences in production and
the consumption of food carry essantial items that come from cultures identities. This study focuses on
migrant cusine by emphasizing that food is a social symbol. It is thought that in order to protect
sustainability of migrant cusine, it is better to analyse and record migrant cusine culturet.
Our article is a qualitative study. We focus on the cuisine cultures, eating habits, foods prepared for special
days and ceremonies of the immigrants called as “Akıtma”, “Boşnak böreği”, “Cızlama”, “Dolama”, “Düğün
kolacı”, “Katlama”, “Kiremit örtüsü”, “Kiide”, “Pabuç topu”, “Peksimet”, “Tekme tokat turşusu” and “Tıktık
aşı”. Face to face interviews has been conducted in Armutalan, Başçeşme, Hayrettin, Mecidiye and Sazkoy
villages in Bozkurt. The findings are supported by theorical informations. In this research participative
survey method is used and also migrant peoples dining culture is analysed in the wiev of gastronomy
tourism. Findings are important for transporting these culture for the next generation and its being well
identified.
In these interviews, non-directed interview technique was used together with social anthropological
participant observation. In addition, the migrant cusine culture was evaluated within the scope of
sustainable gastronomy tourism in line with the information obtained from the field. We believe that the
findingswill contribute to the transfer of the migrant cusine culture to the next generations by increasing
their awareness and their sustainability.
Keywords: Gastronomy, Ethnical dining, Migrant dining, Bozkurt, Denizli.
evrene, yaşama ve olaylara bakış açısında ekoloji temelli bir doğa eğitiminde olduğu kadar köklü değişiklikler yapması mümkün değildir. Doğa ve çevre eğitiminin amacına ulaşabilmesi için doğa ve fen okulunda birçok farklı öğretim tekniği kullanılabilir ve yeni teknikler geliştirilebilir. Doğa ve fen okulunda eğitim felsefemiz “doğada eğitim değil, doğayla eğitim” olmalıdır. Makalemiz, Türk eğitim sisteminde akademik eğitim için alternatif eğitim yöntemlerini öne çıkarmaktan ziyade, akademik eğitimi destekleyici yardımcı eğitim başlığı altında yer alan doğa ve fen okullarının eğitim anlayışına yönelik uluslararası literatürdeki bakış açısını analiz etmeyi ve buradan hareketle Türk eğitim sisteminde uygulanabilirliğini ve sürdürülebilirliğini incelemeyi amaçlamaktadır. Özellikle Pamukkale Belediyesi Kavakbaşı Doğa ve Fen Okulu özelinde multidisipliner bir anlayışla verilmesini hedeflediğimiz doğa
ve çevre eğitiminin kapsamına yönelik çalışmalarımızın, Türkiye’de son yıllarda sayıları gittikçe artan doğa ve fen okullarına bir yol haritası oluşturacağına inanıyoruz.
bir araya gelmesi gastronomi turizminin gelişimini hızlandırmaktadır. Bir bölgede gastronomi turizminin
geliştirilebilmesi için, o bölgeyi diğer bölgelerden ve ülkelerden ayıran özgün eşsiz yerel gastronomik
unsurlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle günümüzde yemek yemek, biyolojik bir eylem olmaktan
çıkmıştır. Yiyeceklerin üretimi, taşınması, depolanması ve tüketimi sürecinde oluşan farklı toplumsal
birliktelikler ve ritüeller, kültürün beslenme konusundaki önemini ortaya koymaktadır. Yiyeceklerin
üretim ve tüketim sürecindeki kültürel farklar, toplumların kimliklerinden birer parça taşımaktadır. Bu
çalışmada yemeğin toplumsal bir simge olması üzerinde durulmaktadır. Çalışmanın özünü de etnik bir
mutfak olan muhacir mutfağı oluşturmaktadır. Göçmen toplulukların mutfak kültürlerinin incelenerek
kayıt altına alınmasının bunların sürdürülebilirlikleri açısından önemli olduğu düşünülmektedir.
Makalemiz nitel bir çalışma olup bölgede özellikle muhacir olarak adlandırılan göçmenlerinin mutfak
kültürleri, yeme içme alışkanlıkları, özel günler ve törenlerde hazırladıkları “Akıtma”, “Boşnak böreği”,
“Cızlama”, “Dolama”, “Düğün kolacı”, “Katlama”, “Kiremit örtüsü”, “Kiide”, “Pabuç topu”, “Peksimet”,
“Tekme tokat turşusu” ve “Tıktık aşı” inceleme konusu yapılmıştır. Araştırmanın sürdüğü iki yıl boyunca
Denizli’nin Bozkurt ilçesi ve buna bağlı Armutalan, Başçeşme, Hayrettin, Mecidiye ve Sazköy’de yaşayan
göçmenlerle yüz yüze görüşmeler yapılarak bulgular, teorik bilgilerle de desteklenerek yorumlanmaya
çalışılmıştır. Bu görüşmelerde sosyal antropolojik anlamda katılımlı gözlem ile birlikte yönlendirilmemiş
görüşme tekniği kullanılmıştır. Bunun yanı sıra göçmenlerin mutfak kültürü sahadan elde edilen bilgiler
doğrultusunda sürdürülebilir gastronomi turizmi kapsamında değerlendirilmiş ve göçmenlerin mutfak
kültürlerinin gelecek nesillere aktarılması amaçlanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Gastronomi, Etnik Mutfaklar, Muhacir Mutfağı, Bozkurt, Denizli.