Bu çalışma, OECD ülke grubunda beşeri sermaye ve sürdürülebilir kalkınma arasındaki ilişkiyi anal... more Bu çalışma, OECD ülke grubunda beşeri sermaye ve sürdürülebilir kalkınma arasındaki ilişkiyi analiz etmeyi amaçlamaktadır. 34 OECD ülkesinin 1990 – 2020 yıllarını kapsayan veriler kullanılmıştır. Analizde kullanılan değişkenler arasında Pedroni eşbütünleşme testine göre bir eşbütünleşme ilişkisi bulunmuştur. Eşbütünleşme ilişkisi bulunan değişkenlere PMG analiz yöntemi uygulanarak uzun vadeli katsayıları tahmin edilmiştir. Tahmin sonuçlarına göre, beşeri sermaye uzun dönemde sürdürülebilir kalkınma üzerindeki etkisi istatistiksel olarak pozitif ve anlamlı bir etkiye sahiptir. 34 OECD ülkesinde beşeri sermayede gerçekleşen %1’lik artış sürdürülebilir kalkınmayı %0.68 oranında artırmaktadır. Nedensellik analiz sonuçlarına göre beşeri sermaye uzun dönemde sürdürülebilir kalkınmanın nedenidir. Analiz sonuçları, OECD ülke grubunda sürdürülebilir kalkınma için beşeri sermayenin önemli olduğunu göstermektedir. Bu sebeple OECD ülkeleri, beşeri sermayenin gelişmesi için en önemli faktör olan...
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi SBE Dergisi
Günümüzde tren seyahatleri, taşımacılık alanında en hızlı ulaşım şekli olmayabilir, ancak edinile... more Günümüzde tren seyahatleri, taşımacılık alanında en hızlı ulaşım şekli olmayabilir, ancak edinilen deneyimler ve paylaşımlar neticesinde en fazla akılda kalan seyahat türlerinden biri olduğu söylenebilmektedir. Son yıllarda tren seyahatleri, ulaşım için bir araç olmanın yanı sıra, seyahat katılımının bir amacı olarak da karşımıza çıkmaktadır. Doğu Ekspresi’nin nostaljik seyahatler kapsamında incelenmesi, bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Çalışmanın amacı; Doğu Ekspresi seyahatine katılanların nostalji eğilimlerini, Doğu Ekspresi üzerinden uyarılmış nostalji ve romantizm algılarını tespit etmektir. Araştırmanın evrenini Doğu Ekspresi’yle seyahat etmiş kişiler oluşturmaktadır. Evren içerisinden kolayda örnekleme yöntemiyle seçilmiş 387 katılımcıya anket uygulanmıştır. Ankette bulunan ifadelere verdikleri yanıtlardan elde edilen veriler, SPSS programı aracılığı ile analiz edilmiştir. Elde edilen bulgular, sonuç ve değerlendirmeler kısmında yorumlanmıştır. Araştırma sonucunda; Doğ...
Bu çalışmada yolsuzluğun ülkelerin refah düzeyi üzerindeki etkisini belirlemek amacıyla, 1998-201... more Bu çalışmada yolsuzluğun ülkelerin refah düzeyi üzerindeki etkisini belirlemek amacıyla, 1998-2012 döneminde, 148 ülke verisinin dâhil edildiği analizler yer almaktadır. Dengesiz panel veri yönteminin kullanıldığı analizlerde, tek yönlü rassal etkiler ve sabit etkiler modellerine yer verilmektedir. Analiz sonuçlarına göre yolsuzluğun kişisel gelir üzerinde etkisi negatif yönlü ve istatistiksel olarak anlamlıdır. Buna göre yolsuzluk düzeyinin yükselmesi ülkelerin refah düzeyini azaltmaktadır. Ayrıca, analiz sonuçları kişisel gelir ile kamunun sağlık harcaması, ticari açıklık ve kentleşme değişkenleri arasında pozitif yönlü bir ilişki olduğunu ortaya koymaktadır. Enflasyon oranı ve işsizlik oranı ile kişisel gelir arasında ise negatif yönlü bir ilişki bulunmaktadır.In order to determine the effect of corruption on the level of welfare for countries, analyses of data for the period between 1998 and 2012 from 148 countries were initially included in the study. One-way random effect and ...
This study aims to analyze the effect of solar energy and governance on CO2 emissions. Data from ... more This study aims to analyze the effect of solar energy and governance on CO2 emissions. Data from 35 countries in different income groups for the period 2005–2018 were used. The estimates made considering the cross-section dependence and slope homogeneity show that solar energy reduces the CO2 level. In case of solar energy increase according to the long-term coefficients, the CO2 level of the countries is negatively affected. Governance is another variable that harms CO2. The multiplication of solar energy and governance affects CO2 negatively. Therefore, it is recommended that countries wishing to reduce CO2 levels should pay attention to solar energy, which has a vast energy generation potential as an energy source. The governance level of the countries is also essential for solar energy investments and long-term planning. As a result, it is suggested that countries deal with solar energy and governance together to reduce CO2 emissions
The impact of renewable energy on environmental sustainability has become much more critical in t... more The impact of renewable energy on environmental sustainability has become much more critical in the era of globalization. Therefore, this study examines the long-run relationships between solar energy consumption, coal energy consumption, financial globalization, economic growth, and CO2 emissions for 26 countries from 2000-2019. We preferred the common correlated effects mean group (CCEMG) method, which considers the cross-section dependence and slope homogeneity observed in the panel. According to CCEMG estimates, solar energy consumption has a negative and significant effect on the level of carbon emissions. Accordingly, a 1% increase in solar energy causes a 0.0106671% reduction in CO2 emissions. On the other hand, a 1% increase in fossil energy consumption causes a rise of 0.2403829% in CO2 emissions. Furthermore, the empirical results of the causality test showed a bidirectional causality between solar energy consumption and CO2 emissions. As a result, this study reveals the i...
Surdurulebilir kalkinma, bugunku kaynak kullaniminin gelecekteki kaynak kullanimina en az zarar v... more Surdurulebilir kalkinma, bugunku kaynak kullaniminin gelecekteki kaynak kullanimina en az zarar verir duzeyde olmasini savunur. Yonetisim ise surdurulebilir kalkinma icin gerekli olan ortak akil ve cok yonlu planlamayi yapabilecek guctedir. OECD uyesi ulkelerde, yonetisimin surdurulebilir kalkinma uzerindeki etkisini analiz eden bu calismanin tahmin sonuclarina gore, yonetisim surdurulebilir kalkinma uzerinde pozitif yonlu ve oldukca onemli bir etkiye sahiptir. Diger bir deyisle ulkelerin yonetisim duzeyi yukseldikce surdurulebilir kalkinma duzeyi yukselmektedir. Bu ulkelerde, ekonomik buyumenin ve nufusun artmasi ile ticari aciklik duzeyinin yukselmesi surdurulebilir kalkinma duzeyini yukseltirken, issizlik oraninin artisi surdurulebilir kalkinma duzeyini dusurmektedir.
Bu calismada meslek yuksekokulunda ogrenim goren onlisans ogrencilerinin elestirel dusunme beceri... more Bu calismada meslek yuksekokulunda ogrenim goren onlisans ogrencilerinin elestirel dusunme beceri duzeylerinin bireysel degiskenlere gore farklilasip farklilasmadigi incelenmistir. Calismanin evrenini 2011-2012 akademik yili guz doneminde Dumlupinar Universitesi Emet Meslek Yuksekokulu’nda ogrenim goren ogrenciler olusturmaktadir. Bu evrenden tabakali orneklem yoluyla tesadufen secilen 183 ogrenci uzerinde arastirma tamamlanmistir. Calismada veri toplama araci olarak Ozdemir (2005) tarafindan gelistirilen “Elestirel Dusunme Tutum Olcegi” ve “Kisisel Bilgi Formu” kullanilmistir.Verilerin toplanmasindan sonra yapilan t testi ve tek yonlu varyans (ANOVA) analizlerine gore; onlisans ogrencilerinin elestirel dusunme becerileri ile yas, cinsiyet, mezun olunan lise turu, aile gelir duzeyi, yasamin cogunlugunun gectigi yer, anne ve baba egitim duzeyi, sinif seviyesi ve ogretim sekilleri arasinda anlamli bir farklilik bulunamazken, onlisans ogrencilerinin kisisel gelisime olan ilgileri ve ok...
The aim of this study is to analyse the effect of corruption on prosperity and the sustainability... more The aim of this study is to analyse the effect of corruption on prosperity and the sustainability of prosperity. The effect that corruption has on prosperity and sustainable development is analysed by a calculated eight dimension prosperity variable and a sustainable development variable derived from the prosperity variable. According to the results of the analysis, corruption has significant explanatory power on prosperity and sustainable development. This explanatory power is negatively oriented and has quite a high level of significance. When the level of corruption rises, the level of prosperity and sustainable development highly diminishes. According to the results of the analysis, the negatively oriented effect of corruption on prosperity is greater than the negative effect on sustainable development.
Iktisat bilimi acisindan zaten kit olan bugunku kaynaklarin, bugunku toplum tuketimi nedeniyle ge... more Iktisat bilimi acisindan zaten kit olan bugunku kaynaklarin, bugunku toplum tuketimi nedeniyle gelecekteki dunyada daha da kit hale getirilmemesi icin guclu bir otorite, ortak bir akil ve cok yonlu bir planlama gerekir. Yonetisim surdurulebilir kalkinma ihtiyac duydugu cok yonlu planlamayi yapabilecek otoriteye ve ortakla akla sahip bir kavramdir. 1996-2012 donemini kapsayan panel veri yontemi ile elde edilen tahmin sonuclarina gore, AB uyesi ulkelerde, yonetisim surdurulebilir kalkinma uzerinde pozitif yonlu ve oldukca anlamli bir etkiye sahiptir. Diger bir deyisle yonetisim duzeyi yukseldikce surdurulebilir kalkinma duzeyi yukselmektedir. Dolayisiyla bugun kit olan kaynaklarin gelecekte daha da kit olmasinin onune gecmek icin AB uyesi ulkelerin yonetisim duzeylerini yukseltmesi gerekmektedir.
Data for "Does Renewable Energy Consumption Improve Sustainable Development? A Panel ARDL Ap... more Data for "Does Renewable Energy Consumption Improve Sustainable Development? A Panel ARDL Approach"
Bu calismanin amaci, uluslararasi gocun ucret duzeyi uzerindeki etkilerini literaturde yer alan c... more Bu calismanin amaci, uluslararasi gocun ucret duzeyi uzerindeki etkilerini literaturde yer alan calismalar yardimiyla ortaya koymaktir. Bu amacla, calismada oncelikle uluslararasi goc ve ucret dengesine iliskin teorik yaklasimlar sunulmustur. Daha sonra uluslararasi gocun ucret duzeyi uzerindeki etkileri bu yonde yapilan ampirik calismalar yardimiyla incelenmistir. Yapilan calismalara gore, uluslararasi goc, goc veren ulkelerde ucret duzeyinin yukselmesine neden olurken, goc alan ulkelerde milli geliri ve ulke refahini arttirmakta, cevre kirliligi ve yerli isgucu issizliginin genislemesine sebep olmaktadir
Environmental Science and Pollution Research, 2021
This study aims to analyze the relationship between wind energy consumption, coal energy consumpt... more This study aims to analyze the relationship between wind energy consumption, coal energy consumption, globalization, economic growth and carbon emissions in a selected country group. This analysis was made with the data of 37 countries for the period 2000-2019. In order to examine the long-term relationship between the variables, the AMG method, which makes an estimation by considering the cross-sectional dependence and slope homogeneity, was used in the study. According to the long-term coefficient estimates of the cointegrated variables, wind energy consumption has a statistically significant and negative effect on carbon emissions in the long run. A 1% increase in wind energy consumption reduces carbon emissions by 0.018%. On the other hand, the globalization variable has a statistically significant and positive effect on carbon emissions in the long run. A 1% increase in globalization increases carbon emissions by 0.107%. These findings show the importance of wind energy consumption in reducing carbon emissions. For this reason, policies should be produced to increase wind energy consumption globally and necessary incentives should be provided.
International Journal of Sustainable Development & World Ecology, 2021
ABSTRACT This study analyzes the relationship between solar energy and sustainable development. D... more ABSTRACT This study analyzes the relationship between solar energy and sustainable development. Data from 35 countries covering the period 2005–2018 were used. The potential endogeneity problem was considered in solar energy and sustainable development analyses. The predictions confirm the existence of endogeneity among the variables included in the analyses. Instrumental variables and the two-step generalized method of moments method were preferred for solving the endogeneity problem; according to these estimates, solar energy has a positive effect on sustainable development; in other words, solar energy causes an increase in the level of sustainable development. On the other hand, the analysis shows that non-renewable energy causes a decrease in sustainable development. Therefore, this study suggests prioritizing solar energy to increase the level of sustainable development and enable countries to reach the United Nations 2030 Sustainable Development Goals more easily.
International Journal of Sustainable Development & World Ecology, 2020
The purpose of this study is to analyze the impact of biomass energy consumption and nonrenewable... more The purpose of this study is to analyze the impact of biomass energy consumption and nonrenewable energy consumption on sustainable development in OECD countries. Data from 36 OECD member countries for the period 1990-2017 have been obtained with the System-GMM method. According to the estimation results, the effect of biomass energy consumption on per capita sustainable development is positive and statistically significant whereas the effect of non-renewable energy on sustainable development is negative. According to this, the use of biomass energy sources in these countries causes the level of per capita sustainable development to rise. OECD countries should prefer biomass energy instead of non-renewable energy sources to reach the 2030 SDGs. Thus, this study shows the importance of biomass energy for sustainable development.
Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2019
Bu çalışmanın amacı gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde politik küreselleşmenin sürdürülebilir ... more Bu çalışmanın amacı gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde politik küreselleşmenin sürdürülebilir kalkınma üzerindeki etkisini analiz etmektir. Bu amaçla 36 gelişmiş ve 84 gelişmekte olan ülkenin 1990-2015 dönemine ait verileri kullanılmıştır. Sistem-GMM yöntemleriyle elde edilen tahmin sonuçlarına göre, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde politik küreselleşme sürdürülebilir kalkınma üzerinde pozitif yönlü ve istatistiksel olarak anlamlı bir etkiye sahiptir. Politik küreselleşmenin sürdürülebilir kalkınma üzerindeki pozitif yönlü etkisi, gelişmekte olan ülkelere göre gelişmiş ülkelerde daha yüksektir. Politik küreselleşmenin alt dalları olan de facto politik küreselleşme ve de jure politik küreselleşmenin sürdürülebilir kalkınma üzerindeki etkisi de analiz edilmiştir. Tüm ülkelerde ve gelişmiş ülkelerde de facto ve de jure politik küreselleşme sürdürülebilir kalkınmayı pozitif yönlü etkilemektedir. Bu ülkelerde, de jure politik küreselleşme sürdürülebilir kalkınma üzerinde ...
International Journal of Sustainable Development & World Ecology, 2019
The purpose of the present study is to analyse the effects of renewable energy and nonrenewable e... more The purpose of the present study is to analyse the effects of renewable energy and nonrenewable energy on sustainable development. This study is pioneering in this respect because it analyses the effect of renewable energy on adjusted net savings, which is a good sustainable development variable. For this purpose, the data of 40 developed and 73 developing countries were included. According to the estimation results obtained in the study, renewable energy has a positive and statistically significant effect on sustainable development both in developed countries and in developing countries. The impact of renewable energy on sustainable development is greater than the impact of non-renewable energy. In this respect, as the renewable energy amount increases, the level of sustainable development increases. According to these results, the fact that countries use renewable energy more than non-renewable energy sources is extremely important in terms of making progress towards sustainability of development and the 2030 Sustainable Development Goals.
This study examines the relationship between renewable energy consumption and economic growth in ... more This study examines the relationship between renewable energy consumption and economic growth in non-oil countries in the Middle East and North Africa (NOMENA) during the period 2000 to 2014. The test shows that there is a long-term cointegration relationship between those variables and the Granger causality test in VECM shows that this relationship is bidirectional in the short and long term. Thus to ensure sustainable economic growth without pollution and to reduce dependence at abroad, renewable energies can be chosen as substitutes for conventional energies in the NOMENA countries.
International Review of Economics and Management, 2017
Hükümet etkinliğinin ekonomik büyüme üzerindeki etkisine ilişkin literatür iki kısma ayrılmış dur... more Hükümet etkinliğinin ekonomik büyüme üzerindeki etkisine ilişkin literatür iki kısma ayrılmış durumdadır. Bir kısım çalışmaya göre hükümet etkinliği ekonomik büyümeyi arttırırken, bir kısım çalışmaya göre ekonomik büyümeyi azaltmaktadır. Bu çalışmanın amacı ise, gelişmekte olan ülke verileri ile hükümet etkinliğinin ekonomik büyüme üzerindeki etkisini analiz etmektir. Bu maçla 78 gelişmekte olan ülkenin 1996-2015 dönemindeki verileri ile GMM (Genelleştirilmiş Momentler Metodu) tahminleri elde edilmiştir. Tahmin sonuçlarına göre hükümet etkinliği ekonomik büyüme üzerinde pozitif yönlü ve istatistiksel olarak anlamlı bir etkiye sahiptir. Buna göre ele alınan ülkelerde hükümet etkinliği yükseldiğinde ekonomik büyüme düzeyi de yükselmektedir. Hükümet etkinliğinin ekonomik büyüme üzerindeki bu etkisi işgücü, sermaye, enflasyon ve ticari açıklık gibi ekonomik değişkenlerden daha yüksektir. Bu nedenle gelişmekte olan ülkelerde ekonomik büyüme düzeyinin yükseltilebilmesi için ilk önce bu ülkelerdeki hükümetlerin etkinlik düzeyinin yükseltilmesine ihtiyaç duyulmaktadır.
International Review of Economics and Management, 2017
Dünya ekonomik sistemi üzerinde ciddi etkisi olan küreselleşmenin ülkeler üzerinde etkisinin fark... more Dünya ekonomik sistemi üzerinde ciddi etkisi olan küreselleşmenin ülkeler üzerinde etkisinin farklı olduğu görülmektedir. Küreselleşme ile ülkeler arasında oluşan yoğun ekonomik, sosyal ve politik ilişkiler ülkelerin ekonomik büyüme performansı üzerinde de olumlu ya da olumsuz etkiler ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışmada küreselleşmenin ekonomik büyüme üzerindeki etkisinin BRICS-T ülkeleri için incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda, küreselleşmenin reel GSYH üzerindeki etkisi, 1990-2014 dönemi için Pedroni ve Kao eşbütünleşme testi ve FMOLS katsayı tahmincisi aracılığıyla incelenmiştir. Değişkenler arasındaki nedensellik ilişkisi ise Dumitrescu ve Hurlin (2012) Panel Granger Nedensellik Testi ile araştırılmıştır. Ayrıca, ampirik modelin Cobb-Douglas üretim fonksiyonuna dayalı olarak kurulması nedeniyle sermaye değişkeni de modele bağımsız değişken olarak dahil edilmiştir. Çalışmada elde edilen bulgular sonucunda küreselleşmenin ve sermayenin birikiminin milli gelir üzerinde etkisinin pozitif olduğu görülmüştür. Değişkenler arasındaki nedensellik ilişkisi incelendiğinde kişi başına düşen sermaye birikimi ve ekonomik büyüme arasında çift yönlü, küreselleşmeden ekonomik büyümeye doğru tek yönlü, kişi başına düşen sermaye birikiminden küreselleşmeye doğru tek yönlü nedensellik ilişkisi olduğu görülmüştür. Bu doğrultuda ülkelerin küreselleşme seviyelerinin yükseltilmesinin ülkelerin ekonomik büyümelerinde avantaj sağlayacağı değerlendirilmektedir.
Bu çalışma, OECD ülke grubunda beşeri sermaye ve sürdürülebilir kalkınma arasındaki ilişkiyi anal... more Bu çalışma, OECD ülke grubunda beşeri sermaye ve sürdürülebilir kalkınma arasındaki ilişkiyi analiz etmeyi amaçlamaktadır. 34 OECD ülkesinin 1990 – 2020 yıllarını kapsayan veriler kullanılmıştır. Analizde kullanılan değişkenler arasında Pedroni eşbütünleşme testine göre bir eşbütünleşme ilişkisi bulunmuştur. Eşbütünleşme ilişkisi bulunan değişkenlere PMG analiz yöntemi uygulanarak uzun vadeli katsayıları tahmin edilmiştir. Tahmin sonuçlarına göre, beşeri sermaye uzun dönemde sürdürülebilir kalkınma üzerindeki etkisi istatistiksel olarak pozitif ve anlamlı bir etkiye sahiptir. 34 OECD ülkesinde beşeri sermayede gerçekleşen %1’lik artış sürdürülebilir kalkınmayı %0.68 oranında artırmaktadır. Nedensellik analiz sonuçlarına göre beşeri sermaye uzun dönemde sürdürülebilir kalkınmanın nedenidir. Analiz sonuçları, OECD ülke grubunda sürdürülebilir kalkınma için beşeri sermayenin önemli olduğunu göstermektedir. Bu sebeple OECD ülkeleri, beşeri sermayenin gelişmesi için en önemli faktör olan...
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi SBE Dergisi
Günümüzde tren seyahatleri, taşımacılık alanında en hızlı ulaşım şekli olmayabilir, ancak edinile... more Günümüzde tren seyahatleri, taşımacılık alanında en hızlı ulaşım şekli olmayabilir, ancak edinilen deneyimler ve paylaşımlar neticesinde en fazla akılda kalan seyahat türlerinden biri olduğu söylenebilmektedir. Son yıllarda tren seyahatleri, ulaşım için bir araç olmanın yanı sıra, seyahat katılımının bir amacı olarak da karşımıza çıkmaktadır. Doğu Ekspresi’nin nostaljik seyahatler kapsamında incelenmesi, bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Çalışmanın amacı; Doğu Ekspresi seyahatine katılanların nostalji eğilimlerini, Doğu Ekspresi üzerinden uyarılmış nostalji ve romantizm algılarını tespit etmektir. Araştırmanın evrenini Doğu Ekspresi’yle seyahat etmiş kişiler oluşturmaktadır. Evren içerisinden kolayda örnekleme yöntemiyle seçilmiş 387 katılımcıya anket uygulanmıştır. Ankette bulunan ifadelere verdikleri yanıtlardan elde edilen veriler, SPSS programı aracılığı ile analiz edilmiştir. Elde edilen bulgular, sonuç ve değerlendirmeler kısmında yorumlanmıştır. Araştırma sonucunda; Doğ...
Bu çalışmada yolsuzluğun ülkelerin refah düzeyi üzerindeki etkisini belirlemek amacıyla, 1998-201... more Bu çalışmada yolsuzluğun ülkelerin refah düzeyi üzerindeki etkisini belirlemek amacıyla, 1998-2012 döneminde, 148 ülke verisinin dâhil edildiği analizler yer almaktadır. Dengesiz panel veri yönteminin kullanıldığı analizlerde, tek yönlü rassal etkiler ve sabit etkiler modellerine yer verilmektedir. Analiz sonuçlarına göre yolsuzluğun kişisel gelir üzerinde etkisi negatif yönlü ve istatistiksel olarak anlamlıdır. Buna göre yolsuzluk düzeyinin yükselmesi ülkelerin refah düzeyini azaltmaktadır. Ayrıca, analiz sonuçları kişisel gelir ile kamunun sağlık harcaması, ticari açıklık ve kentleşme değişkenleri arasında pozitif yönlü bir ilişki olduğunu ortaya koymaktadır. Enflasyon oranı ve işsizlik oranı ile kişisel gelir arasında ise negatif yönlü bir ilişki bulunmaktadır.In order to determine the effect of corruption on the level of welfare for countries, analyses of data for the period between 1998 and 2012 from 148 countries were initially included in the study. One-way random effect and ...
This study aims to analyze the effect of solar energy and governance on CO2 emissions. Data from ... more This study aims to analyze the effect of solar energy and governance on CO2 emissions. Data from 35 countries in different income groups for the period 2005–2018 were used. The estimates made considering the cross-section dependence and slope homogeneity show that solar energy reduces the CO2 level. In case of solar energy increase according to the long-term coefficients, the CO2 level of the countries is negatively affected. Governance is another variable that harms CO2. The multiplication of solar energy and governance affects CO2 negatively. Therefore, it is recommended that countries wishing to reduce CO2 levels should pay attention to solar energy, which has a vast energy generation potential as an energy source. The governance level of the countries is also essential for solar energy investments and long-term planning. As a result, it is suggested that countries deal with solar energy and governance together to reduce CO2 emissions
The impact of renewable energy on environmental sustainability has become much more critical in t... more The impact of renewable energy on environmental sustainability has become much more critical in the era of globalization. Therefore, this study examines the long-run relationships between solar energy consumption, coal energy consumption, financial globalization, economic growth, and CO2 emissions for 26 countries from 2000-2019. We preferred the common correlated effects mean group (CCEMG) method, which considers the cross-section dependence and slope homogeneity observed in the panel. According to CCEMG estimates, solar energy consumption has a negative and significant effect on the level of carbon emissions. Accordingly, a 1% increase in solar energy causes a 0.0106671% reduction in CO2 emissions. On the other hand, a 1% increase in fossil energy consumption causes a rise of 0.2403829% in CO2 emissions. Furthermore, the empirical results of the causality test showed a bidirectional causality between solar energy consumption and CO2 emissions. As a result, this study reveals the i...
Surdurulebilir kalkinma, bugunku kaynak kullaniminin gelecekteki kaynak kullanimina en az zarar v... more Surdurulebilir kalkinma, bugunku kaynak kullaniminin gelecekteki kaynak kullanimina en az zarar verir duzeyde olmasini savunur. Yonetisim ise surdurulebilir kalkinma icin gerekli olan ortak akil ve cok yonlu planlamayi yapabilecek guctedir. OECD uyesi ulkelerde, yonetisimin surdurulebilir kalkinma uzerindeki etkisini analiz eden bu calismanin tahmin sonuclarina gore, yonetisim surdurulebilir kalkinma uzerinde pozitif yonlu ve oldukca onemli bir etkiye sahiptir. Diger bir deyisle ulkelerin yonetisim duzeyi yukseldikce surdurulebilir kalkinma duzeyi yukselmektedir. Bu ulkelerde, ekonomik buyumenin ve nufusun artmasi ile ticari aciklik duzeyinin yukselmesi surdurulebilir kalkinma duzeyini yukseltirken, issizlik oraninin artisi surdurulebilir kalkinma duzeyini dusurmektedir.
Bu calismada meslek yuksekokulunda ogrenim goren onlisans ogrencilerinin elestirel dusunme beceri... more Bu calismada meslek yuksekokulunda ogrenim goren onlisans ogrencilerinin elestirel dusunme beceri duzeylerinin bireysel degiskenlere gore farklilasip farklilasmadigi incelenmistir. Calismanin evrenini 2011-2012 akademik yili guz doneminde Dumlupinar Universitesi Emet Meslek Yuksekokulu’nda ogrenim goren ogrenciler olusturmaktadir. Bu evrenden tabakali orneklem yoluyla tesadufen secilen 183 ogrenci uzerinde arastirma tamamlanmistir. Calismada veri toplama araci olarak Ozdemir (2005) tarafindan gelistirilen “Elestirel Dusunme Tutum Olcegi” ve “Kisisel Bilgi Formu” kullanilmistir.Verilerin toplanmasindan sonra yapilan t testi ve tek yonlu varyans (ANOVA) analizlerine gore; onlisans ogrencilerinin elestirel dusunme becerileri ile yas, cinsiyet, mezun olunan lise turu, aile gelir duzeyi, yasamin cogunlugunun gectigi yer, anne ve baba egitim duzeyi, sinif seviyesi ve ogretim sekilleri arasinda anlamli bir farklilik bulunamazken, onlisans ogrencilerinin kisisel gelisime olan ilgileri ve ok...
The aim of this study is to analyse the effect of corruption on prosperity and the sustainability... more The aim of this study is to analyse the effect of corruption on prosperity and the sustainability of prosperity. The effect that corruption has on prosperity and sustainable development is analysed by a calculated eight dimension prosperity variable and a sustainable development variable derived from the prosperity variable. According to the results of the analysis, corruption has significant explanatory power on prosperity and sustainable development. This explanatory power is negatively oriented and has quite a high level of significance. When the level of corruption rises, the level of prosperity and sustainable development highly diminishes. According to the results of the analysis, the negatively oriented effect of corruption on prosperity is greater than the negative effect on sustainable development.
Iktisat bilimi acisindan zaten kit olan bugunku kaynaklarin, bugunku toplum tuketimi nedeniyle ge... more Iktisat bilimi acisindan zaten kit olan bugunku kaynaklarin, bugunku toplum tuketimi nedeniyle gelecekteki dunyada daha da kit hale getirilmemesi icin guclu bir otorite, ortak bir akil ve cok yonlu bir planlama gerekir. Yonetisim surdurulebilir kalkinma ihtiyac duydugu cok yonlu planlamayi yapabilecek otoriteye ve ortakla akla sahip bir kavramdir. 1996-2012 donemini kapsayan panel veri yontemi ile elde edilen tahmin sonuclarina gore, AB uyesi ulkelerde, yonetisim surdurulebilir kalkinma uzerinde pozitif yonlu ve oldukca anlamli bir etkiye sahiptir. Diger bir deyisle yonetisim duzeyi yukseldikce surdurulebilir kalkinma duzeyi yukselmektedir. Dolayisiyla bugun kit olan kaynaklarin gelecekte daha da kit olmasinin onune gecmek icin AB uyesi ulkelerin yonetisim duzeylerini yukseltmesi gerekmektedir.
Data for "Does Renewable Energy Consumption Improve Sustainable Development? A Panel ARDL Ap... more Data for "Does Renewable Energy Consumption Improve Sustainable Development? A Panel ARDL Approach"
Bu calismanin amaci, uluslararasi gocun ucret duzeyi uzerindeki etkilerini literaturde yer alan c... more Bu calismanin amaci, uluslararasi gocun ucret duzeyi uzerindeki etkilerini literaturde yer alan calismalar yardimiyla ortaya koymaktir. Bu amacla, calismada oncelikle uluslararasi goc ve ucret dengesine iliskin teorik yaklasimlar sunulmustur. Daha sonra uluslararasi gocun ucret duzeyi uzerindeki etkileri bu yonde yapilan ampirik calismalar yardimiyla incelenmistir. Yapilan calismalara gore, uluslararasi goc, goc veren ulkelerde ucret duzeyinin yukselmesine neden olurken, goc alan ulkelerde milli geliri ve ulke refahini arttirmakta, cevre kirliligi ve yerli isgucu issizliginin genislemesine sebep olmaktadir
Environmental Science and Pollution Research, 2021
This study aims to analyze the relationship between wind energy consumption, coal energy consumpt... more This study aims to analyze the relationship between wind energy consumption, coal energy consumption, globalization, economic growth and carbon emissions in a selected country group. This analysis was made with the data of 37 countries for the period 2000-2019. In order to examine the long-term relationship between the variables, the AMG method, which makes an estimation by considering the cross-sectional dependence and slope homogeneity, was used in the study. According to the long-term coefficient estimates of the cointegrated variables, wind energy consumption has a statistically significant and negative effect on carbon emissions in the long run. A 1% increase in wind energy consumption reduces carbon emissions by 0.018%. On the other hand, the globalization variable has a statistically significant and positive effect on carbon emissions in the long run. A 1% increase in globalization increases carbon emissions by 0.107%. These findings show the importance of wind energy consumption in reducing carbon emissions. For this reason, policies should be produced to increase wind energy consumption globally and necessary incentives should be provided.
International Journal of Sustainable Development & World Ecology, 2021
ABSTRACT This study analyzes the relationship between solar energy and sustainable development. D... more ABSTRACT This study analyzes the relationship between solar energy and sustainable development. Data from 35 countries covering the period 2005–2018 were used. The potential endogeneity problem was considered in solar energy and sustainable development analyses. The predictions confirm the existence of endogeneity among the variables included in the analyses. Instrumental variables and the two-step generalized method of moments method were preferred for solving the endogeneity problem; according to these estimates, solar energy has a positive effect on sustainable development; in other words, solar energy causes an increase in the level of sustainable development. On the other hand, the analysis shows that non-renewable energy causes a decrease in sustainable development. Therefore, this study suggests prioritizing solar energy to increase the level of sustainable development and enable countries to reach the United Nations 2030 Sustainable Development Goals more easily.
International Journal of Sustainable Development & World Ecology, 2020
The purpose of this study is to analyze the impact of biomass energy consumption and nonrenewable... more The purpose of this study is to analyze the impact of biomass energy consumption and nonrenewable energy consumption on sustainable development in OECD countries. Data from 36 OECD member countries for the period 1990-2017 have been obtained with the System-GMM method. According to the estimation results, the effect of biomass energy consumption on per capita sustainable development is positive and statistically significant whereas the effect of non-renewable energy on sustainable development is negative. According to this, the use of biomass energy sources in these countries causes the level of per capita sustainable development to rise. OECD countries should prefer biomass energy instead of non-renewable energy sources to reach the 2030 SDGs. Thus, this study shows the importance of biomass energy for sustainable development.
Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2019
Bu çalışmanın amacı gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde politik küreselleşmenin sürdürülebilir ... more Bu çalışmanın amacı gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde politik küreselleşmenin sürdürülebilir kalkınma üzerindeki etkisini analiz etmektir. Bu amaçla 36 gelişmiş ve 84 gelişmekte olan ülkenin 1990-2015 dönemine ait verileri kullanılmıştır. Sistem-GMM yöntemleriyle elde edilen tahmin sonuçlarına göre, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde politik küreselleşme sürdürülebilir kalkınma üzerinde pozitif yönlü ve istatistiksel olarak anlamlı bir etkiye sahiptir. Politik küreselleşmenin sürdürülebilir kalkınma üzerindeki pozitif yönlü etkisi, gelişmekte olan ülkelere göre gelişmiş ülkelerde daha yüksektir. Politik küreselleşmenin alt dalları olan de facto politik küreselleşme ve de jure politik küreselleşmenin sürdürülebilir kalkınma üzerindeki etkisi de analiz edilmiştir. Tüm ülkelerde ve gelişmiş ülkelerde de facto ve de jure politik küreselleşme sürdürülebilir kalkınmayı pozitif yönlü etkilemektedir. Bu ülkelerde, de jure politik küreselleşme sürdürülebilir kalkınma üzerinde ...
International Journal of Sustainable Development & World Ecology, 2019
The purpose of the present study is to analyse the effects of renewable energy and nonrenewable e... more The purpose of the present study is to analyse the effects of renewable energy and nonrenewable energy on sustainable development. This study is pioneering in this respect because it analyses the effect of renewable energy on adjusted net savings, which is a good sustainable development variable. For this purpose, the data of 40 developed and 73 developing countries were included. According to the estimation results obtained in the study, renewable energy has a positive and statistically significant effect on sustainable development both in developed countries and in developing countries. The impact of renewable energy on sustainable development is greater than the impact of non-renewable energy. In this respect, as the renewable energy amount increases, the level of sustainable development increases. According to these results, the fact that countries use renewable energy more than non-renewable energy sources is extremely important in terms of making progress towards sustainability of development and the 2030 Sustainable Development Goals.
This study examines the relationship between renewable energy consumption and economic growth in ... more This study examines the relationship between renewable energy consumption and economic growth in non-oil countries in the Middle East and North Africa (NOMENA) during the period 2000 to 2014. The test shows that there is a long-term cointegration relationship between those variables and the Granger causality test in VECM shows that this relationship is bidirectional in the short and long term. Thus to ensure sustainable economic growth without pollution and to reduce dependence at abroad, renewable energies can be chosen as substitutes for conventional energies in the NOMENA countries.
International Review of Economics and Management, 2017
Hükümet etkinliğinin ekonomik büyüme üzerindeki etkisine ilişkin literatür iki kısma ayrılmış dur... more Hükümet etkinliğinin ekonomik büyüme üzerindeki etkisine ilişkin literatür iki kısma ayrılmış durumdadır. Bir kısım çalışmaya göre hükümet etkinliği ekonomik büyümeyi arttırırken, bir kısım çalışmaya göre ekonomik büyümeyi azaltmaktadır. Bu çalışmanın amacı ise, gelişmekte olan ülke verileri ile hükümet etkinliğinin ekonomik büyüme üzerindeki etkisini analiz etmektir. Bu maçla 78 gelişmekte olan ülkenin 1996-2015 dönemindeki verileri ile GMM (Genelleştirilmiş Momentler Metodu) tahminleri elde edilmiştir. Tahmin sonuçlarına göre hükümet etkinliği ekonomik büyüme üzerinde pozitif yönlü ve istatistiksel olarak anlamlı bir etkiye sahiptir. Buna göre ele alınan ülkelerde hükümet etkinliği yükseldiğinde ekonomik büyüme düzeyi de yükselmektedir. Hükümet etkinliğinin ekonomik büyüme üzerindeki bu etkisi işgücü, sermaye, enflasyon ve ticari açıklık gibi ekonomik değişkenlerden daha yüksektir. Bu nedenle gelişmekte olan ülkelerde ekonomik büyüme düzeyinin yükseltilebilmesi için ilk önce bu ülkelerdeki hükümetlerin etkinlik düzeyinin yükseltilmesine ihtiyaç duyulmaktadır.
International Review of Economics and Management, 2017
Dünya ekonomik sistemi üzerinde ciddi etkisi olan küreselleşmenin ülkeler üzerinde etkisinin fark... more Dünya ekonomik sistemi üzerinde ciddi etkisi olan küreselleşmenin ülkeler üzerinde etkisinin farklı olduğu görülmektedir. Küreselleşme ile ülkeler arasında oluşan yoğun ekonomik, sosyal ve politik ilişkiler ülkelerin ekonomik büyüme performansı üzerinde de olumlu ya da olumsuz etkiler ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışmada küreselleşmenin ekonomik büyüme üzerindeki etkisinin BRICS-T ülkeleri için incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda, küreselleşmenin reel GSYH üzerindeki etkisi, 1990-2014 dönemi için Pedroni ve Kao eşbütünleşme testi ve FMOLS katsayı tahmincisi aracılığıyla incelenmiştir. Değişkenler arasındaki nedensellik ilişkisi ise Dumitrescu ve Hurlin (2012) Panel Granger Nedensellik Testi ile araştırılmıştır. Ayrıca, ampirik modelin Cobb-Douglas üretim fonksiyonuna dayalı olarak kurulması nedeniyle sermaye değişkeni de modele bağımsız değişken olarak dahil edilmiştir. Çalışmada elde edilen bulgular sonucunda küreselleşmenin ve sermayenin birikiminin milli gelir üzerinde etkisinin pozitif olduğu görülmüştür. Değişkenler arasındaki nedensellik ilişkisi incelendiğinde kişi başına düşen sermaye birikimi ve ekonomik büyüme arasında çift yönlü, küreselleşmeden ekonomik büyümeye doğru tek yönlü, kişi başına düşen sermaye birikiminden küreselleşmeye doğru tek yönlü nedensellik ilişkisi olduğu görülmüştür. Bu doğrultuda ülkelerin küreselleşme seviyelerinin yükseltilmesinin ülkelerin ekonomik büyümelerinde avantaj sağlayacağı değerlendirilmektedir.
Uploads
Papers by Taner güney