Papers by Doç. Dr. Ahmet Tekin

Lafız-anlam ilişkisini konu edinen vad' ilmi, Arap diliyle ilgili ilimler arasında bağımsızlığına... more Lafız-anlam ilişkisini konu edinen vad' ilmi, Arap diliyle ilgili ilimler arasında bağımsızlığına en geç kavuşan ilimlerden biridir. VIII./XIII. Yüzyıla kadar diğer ilimler içinde dağınık bir vaziyette bulunan vad' ilmi ilk müstakil çalışmasına 'Adududdîn el-Îcî'nin (ö. 756/1355) Risâletu'l-Vad' isimli eseriyle kavuşmuştur. Bu veciz risâle daha sonra vad' ilmiyle alakalı kaleme alınacak çalışmalar için ilham kaynağı olmuş ve dilcilerin teveccühünü kazanmıştır. Vad' ilmine olan ilgi daha çok İslam Coğrafyasının doğu tarafında görülmektedir. Dolayısıyla bu ilimle ilgili çalışmaların büyük çoğunluğu Arap olmayan dilciler tarafından hazırlanmıştır. Bunların başında da Osmanlı âlimleri gelmektedir. Osmanlı eğitim kurumları olan medreselerin müfredatında büyük bir önem verilen bu ilim için birçok eser yazılmıştır. Osmanlı döneminden sonra da gayri resmi bir şekilde eğitim faaliyetlerine devam eden medreselerde vad' ilmiyle ilgili çalışmalar yapılmıştır.

Öz: Ahmet Hilmi Koğî (ö. 1996), Şark medrese geleneğinden gelen önemli bir müelliftir. Koğî, gram... more Öz: Ahmet Hilmi Koğî (ö. 1996), Şark medrese geleneğinden gelen önemli bir müelliftir. Koğî, gramer, fıkıh, tefsir, tecvit, münazara, mantık, itikat ve vad' gibi farklı ilim dallarında birçok eser kaleme aldı. Koğî'nin Arap diliyle alakalı birçok risalesi bulunmaktadır. Bu risalelerinden biri de er-Risâletu'l-Hilmiyye fi'lkavâ'idi'l-vad'iyye adlı çalışmasıdır. Bu risâlede Arap dilinde vad' ilmiyle alakalı kurallar ele alınmıştır. Koğî, dile getirdiği vad' ilmine dair kuralların daha iyi anlaşılması için bu risâlesine bir haşiye kaleme almıştır. Elimizdeki nüsha müellifin kendi el yazısı olup metin üstte haşiye altta olacak şekilde yazılmıştır. Buna ilaveten hem metnin hem de haşiyenin kenarlarında yer yer ta'likler mevcuttur. Edisyon kritiğinden ibaret olan bu çalışmayla, Koğî'nin bu eserini ilgililerin istifadesine sunmak ve böylece ilim dünyasına bir katkıda bulunmak gaye edinilmiştir. Bu çerçevede çalışmanın girişinde ana hatlarıyla vad' ilmi ele alınmıştır. Ardından özet bir şekilde Koğî'nin hayatı ve eserlerine değinilmiş ve muhteva ve kaynakları açısından risâlenin tahlili yapılarak tahkiki gerçekleştirilmiştir.
Bu dergi EBSCO Host: Academic Search Ultimate veritabanında tam metin olarak, Ayrıca TÜBİTAK-ULAK... more Bu dergi EBSCO Host: Academic Search Ultimate veritabanında tam metin olarak, Ayrıca TÜBİTAK-ULAKBİM Sosyal ve Beşeri Bilimler veritabanı, ASOS, İSAM ve SOBIAD Sosyal Bilimler Atıf Dizini tarafından taranmaktadır.
Şâfiî'nin Şiirlerinde Lafzı Güzelleştiren Sanatlar Öz Bu çalışmada Şafi'î'nin edebî yönünü ortaya... more Şâfiî'nin Şiirlerinde Lafzı Güzelleştiren Sanatlar Öz Bu çalışmada Şafi'î'nin edebî yönünü ortaya çıkarmak amacıyla onunla ilgili bazı hususlar ele alınmıştır. Bu bağlamda Şafi'î'nin Divân'ındaki şiirleri, belagat ilminin alt disiplinlerinden olan bedî' ilmi açısından incelenmiştir. Buna binaen Şafi'î'nin divanında ele aldığı şiirler tahlil edilerek onun edebî yönü ortaya konma

Molla 'İsâm, 'Abdulmelik b. Cemaliddîn el-'İsâmî b. Sadriddîn b. 'İsâmiddîn el-İsferâyinî, ilmin ... more Molla 'İsâm, 'Abdulmelik b. Cemaliddîn el-'İsâmî b. Sadriddîn b. 'İsâmiddîn el-İsferâyinî, ilmin merkezi sayılan bir ailenin çocuğu olarak 978/1570 senesinde Mekke'de dünyaya gelmiştir. Daha küçük yaşlardan beri babası ve amcasının yanında Arapça eğitimine başlayan Molla 'İsâm, birçok âlimin rahle-i tedrisinden geçmiştir. Büyük fedakârlıklarla bitirdiği talebelik hayatından sonra ilim tedrisatıyla iştigal etmiş, ünü etrafa yayılmış ve ilim ehlinin teveccühünü kazanmıştır. Bütün zamanını ilme ayıran Molla 'İsâm, elli sekiz yıllık gibi kısa bir ömre çoğunluğu Arap diliyle ilgili altmıştan fazla eser ve yüzlerce talebenin eğitimini sığdırarak 1037/1628 tarihinde Medine'de vefat etmiştir. Onun bu eserlerinden biri Manzûmetu'l-Elğâzi'n-Nahviyye isimli risalesidir. Bu risale kırk beyitten oluşup kırk dokuz bilmece içermektedir. Bu bilmeceler, dilciler arasında yaygın olmayan nahiv meseleleri, şaz ve nadir kullanımlar, çoğunluğun görüşünün hilafına olan konular ve pek de bilinmedik Arap kabilelerinin lügatlarından ibarettir. Bu çalışmada Molla 'İsâm ve Manzûmetu'l-Elğâzi'n-Nahviyye, adlı eseri hakkında bilgi verilmiştir. Nahiv bilmeceleriyle alakalı olan bu esere geçmeden önce çalışmanın giriş kısmında luğaz konusu ele alınmış ve bu kelimenin 1 Bu makale, 7-10 Aralık 2017, tarihinde Mardin'de düzenlenen I. Uluslararası Kültür ve Medeniyet Kongresinde "Molla 'İsâm ve Manzûmetu'l-Elğazi'n-Nahviyye Adlı Eseri" başlığı ile sunulan ve daha sonra tam metin olarak basılan tebliğin içeriğinin geliştirilerek ve kısmen de değiştirilerek üretilmiş halidir. ORCİD ID: 0000-0002-3402-2895 Ahmet TEKİN [2] sözlük ve ıstılahî anlamları üzerinde durulmuştur. Bununla birlikte Arap edebiyatı ve gramerinde luğazın başlangıcı hakkında bilgi verilmiştir. Ayrıca Molla 'İsâm'ın bu manzumesini açıklamak için kaleme aldığı Şerhu Manzûmeti'l-Elğâzi'n-Nahviyye, ismindeki şerhine kısaca değinilmiştir. Buna ilaveten Molla 'İsâm'ın luğazlarını oluştururken esas aldığı nahiv ilminin ilkeleri hakkında da bilgi verilmiştir.
" başlığı ile sunulan ve daha sonra kitap bölümü olarak basılan tebliğin içeriğinin geliştirilere... more " başlığı ile sunulan ve daha sonra kitap bölümü olarak basılan tebliğin içeriğinin geliştirilerek ve kısmen de değiştirilerek üretilmiş halidir.

ARAP DİLİNDE DÜZENSİZ ÇOĞULLAR VE BUNLARIN KUR'ÂN'DAKİ KULLANIMLARI
of the irregular plurals in our study are also mentioned, and detailed explanations are given on ... more of the irregular plurals in our study are also mentioned, and detailed explanations are given on which singular will obtain the plural form. Furthermore, it is tried to determine which forms of irregular plurals have taken place in the Quran. As a result of the presentation of irregular plurals in the Quran, there is a number beyond the number accepted by the linguists in the Quran. In other words, it is concluded that some irregular plurals have taken place in the Quran which are evaluated as şaz and are beyond the forms determined by linguists. The Quran, of which first mass of addressee was Arabs, reflects all the features of Arabic language. In this respect, irregular plurals have also taken place in the Quran. In fact, since the Quran cares about the styles and expressions used by the Arabs in their daily lives, it has not seen any harm in including any kind of expressions among them.

Öz: Ahmet Hilmi Koğî (ö. 1996), Şark medrese geleneğinden gelen önemli bir müelliftir. Koğî, gram... more Öz: Ahmet Hilmi Koğî (ö. 1996), Şark medrese geleneğinden gelen önemli bir müelliftir. Koğî, gramer, fıkıh, tefsir, tecvit, münazara, mantık, itikat ve vad' gibi farklı ilim dallarında birçok eser kaleme aldı. Koğî'nin Arap diliyle alakalı birçok risalesi bulunmaktadır. Bu risalelerinden biri de er-Risâletu'l-Hilmiyye fi'lkavâ'idi'l-vad'iyye adlı çalışmasıdır. Bu risâlede Arap dilinde vad' ilmiyle alakalı kurallar ele alınmıştır. Koğî, dile getirdiği vad' ilmine dair kuralların daha iyi anlaşılması için bu risâlesine bir haşiye kaleme almıştır. Elimizdeki nüsha müellifin kendi el yazısı olup metin üstte haşiye altta olacak şekilde yazılmıştır. Buna ilaveten hem metnin hem de haşiyenin kenarlarında yer yer ta'likler mevcuttur. Edisyon kritiğinden ibaret olan bu çalışmayla, Koğî'nin bu eserini ilgililerin istifadesine sunmak ve böylece ilim dünyasına bir katkıda bulunmak gaye edinilmiştir. Bu çerçevede çalışmanın girişinde ana hatlarıyla vad' ilmi ele alınmıştır. Ardından özet bir şekilde Koğî'nin hayatı ve eserlerine değinilmiş ve muhteva ve kaynakları açısından risâlenin tahlili yapılarak tahkiki gerçekleştirilmiştir.

In this study, a 2 wt.% Y2O3 reinforced Al7075 composite powders were synthesized using a high en... more In this study, a 2 wt.% Y2O3 reinforced Al7075 composite powders were synthesized using a high energy planetary ball milling method with different ball milling times. The milling periods are chosen as 15 min, 3 h and 6 h to observe particle evolution due to ball milling process. The effect of ball milling time on the microstructural changes was characterized by using scanning electron microscopy (SEM) and particle size analyses (PSA). To examine the dispersion behavior of nanoparticle reinforcements within the Al7075 matrix, energy dispersive x-ray spectroscopy (EDS) analysis in a mapping mode was utilized. At the beginning average particle size of pure Al7075 powder is measured as 45 μm. Considering experimental outcomes, it was found that as the milling time increased, the average particle size is decreased due to excessive plastic deformation under the repetitive ball collisions. Besides, it was observed that dispersion uniformity of reinforcements was improved with prolonging milling time according to mapping analyses. When the 2 wt.% Y2O3 reinforced Al7075 composite powder is milled 6 h, the particle size of the composite is dropped down to 15 μm with homogenous particle morphology. The apparent morphologies of milled powders were discussed within the process and microstructure framework.
I. Uluslararası Kültür ve Medeniyet Kongresi Tam Metin Kitabı, 2017

Batman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Hakemli Dergisi,, 2017
ÖZ Arap Dilinde en çok kullanılan edebî üsluplardan biri takdîm-tehir sanatıdır. Bu çalışma, gere... more ÖZ Arap Dilinde en çok kullanılan edebî üsluplardan biri takdîm-tehir sanatıdır. Bu çalışma, gerek belagat gerek nahiv gerekse ulumu'l-Kur'ân âlimlerinin takdîm-tehir sanatı ile ilgili yaklaşımlarını, onun tahlillerini, ifade gücü ve cümle akışındaki etkisini ele almakta ve bu sanatın Kur'ân'ın anlaşılması noktasındaki etkisini irdelemektedir. İlk dönemlerde konuyla ilgili müstakil çalışmalar ortaya konmamışsa da son dönemlerde Arap âleminde sınırlı sayıda çalışmalar olduğu gözlenmektedir. Bu nedenle öncelikli olarak bir makale düzeyinde bu sanatın gerekçelerini incelemeye çalıştık. Konuyu ele alırken takdîm-tehiri aralarında Sîbeveyh, Sîrafî, Halil b. Ahmed, Diyauddîn İbnu'l-Esîr, Bedruddîn ez-Zerkeşî, Curcânî ve Suyûtî gibi âlimlerin bulunduğu cumhuru ulemânın tanımları doğrultusunda ele aldık. Bunu yaparken klasik nahiv ve belagat kaynakları başta olmak üzere tefsirlerden de istifade ettik. Bu bağlamda takdîm-tehir olgusunun sözlük ve ıstılahî anlamı, gerekçeleri, türleri, ulûmu'l-Kur'ân müelliflerinin ve müfessirlerin konuya verdikleri önem anlatılmıştır. ABSTRACT One of the most widely used literary style in the Arabic language is the art of presentation (takdîm) and delay (tehir).This study focuses on approaches of scholars of eloquence, syntax and ulumu'l-Qur'an related to art of presentation-delay. At the same time the analysis of this art, its power of expression, its influence in the flow of the sentence and its effect on the understanding the Qur'an examined. Although in dependent studies on the subject not introduced in the first period; a limited number of studies have Bu makale " Kur'ân'ı Kerim'de Takdim-Tehir ve Anlam Üzerindeki Etkisi " isimli yüksek lisans çalışmamızdan derlenmiştir.

ATLAS INTERNATIONAL REFERRED JOURNAL ON SOCIAL SCIENCES, 2018
ÖZET Bu çalışmada Arap gramerinin önemli unsurlarından biri olan hâl konusunun üzerinde durulmuşt... more ÖZET Bu çalışmada Arap gramerinin önemli unsurlarından biri olan hâl konusunun üzerinde durulmuştur. Çalışmada hâlin sözlük ve ıstılah anlamı verilmiş ve dilcilerin hâl için sundukları tanımın kritiği yapılmıştır. Bununla birlikte hâl ögesi anlam ve şekil açısından farklı kategorilerde değerlendirilmiş ve buna göre hâlin kısımları ortaya koyulmuştur. Bu bakımdan hâl ile zu'l-hâl arasındaki anlamsal bağ göz önünde bulundurularak hâl mübeyyine ve müekkide şeklinde iki kategoride ele alınmıştır. Şekil açısından ise hâl, müştak, camid, masdar, müfred, cümle ve şibh-i cümle şeklinde bir taksime tabi tutulmuştur. Buna ilaveten cümle şeklinde gelen hâldaki rabıt incelenmiştir. Ayrıca belirlilik ve belirsizlik açısından ele alınan hâl ögesinin zu'l-hâli de bu açıdan değerlendirilmiş ve hâlin zu'l-hâl ile uyumu, zu'l-hâl ve amiline takdim edilmesi, hâl ve amilinin hazfe uğraması ve hâl ile zu'l-hâldeki taaddüt konusu ele alınmıştır. ABSTRACT This work focuses on one of the important elements of Arabic grammar. In the study, the meaning of the dictionary and the term were given, and the criterion of the definition of what the linguistis were saying for the situation was made. However, the state was evaluated in different categories in terms of meaning and form, and according to this, the parts of the state were revealed. In this regard, considering the semantic connection between the state and the real owner, it is discussed in two categories as explanatory and reinforcer. In terms of figure, the state (hâl) is divided into fragments which are derived, frozen, infinitive, singular, sentence and semi-sentence. In addition, the connexion in the state of a sentence has been examined. In addition, the possessor of the factual element which is considered in terms of certainty and uncertainty has been evaluated from this point of view. and the harmony with the state owner, the introduction to the state ownerand factor, the deletion of the state and the factor, and the issue of number in the factor.

Batman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Hakemli Dergisi,, 2017
ÖZ Hicri beşinci yüzyılın önemli dilbilimsel müfessirlerinden biri olan Vâhidî, Arapçanın farklı ... more ÖZ Hicri beşinci yüzyılın önemli dilbilimsel müfessirlerinden biri olan Vâhidî, Arapçanın farklı ilim şubelerinde eserler vermiştir. Vâhidî, ilmî birikimini yazmış olduğu bu eserlerin tümünde göstermiştir. Ağırlıklı olarak tefsir alanında çalışmalar yapan müfessirin bu tefsirleri incelendiğinde, onun, Arapçaya ne kadar hâkim olduğu görülecektir. Dolayısıyla, el-Basît adlı tefsirinin hemen hemen her sayfasında dil ve gramere ait malûmata yer vermiştir. Bu bağlamda o, söz konusu eserinde Arapçanın komşu diller ile etkileşimi neticesinde ortaya çıkan mu'arreb ve anlamca birbirine yakın kelimeler arasındaki farkları, onların asıl anlamları ve bu anlamlar arasındaki nüansları tespit etmek manasındaki furûk olgularına da genişçe yer vermiştir. Muarreb kelimelerin gerek Arapça'da gerekse de Kur'ân'da yer alıp almadığı hususu ihtilafa konu olmuş ve ilim adamları tarafından detaylı bir şekilde tartışılmıştır. Vâhidî, hem Arapça'da hem de Kur'ân'da mu'arreb sözcüklerin varlığını kabul eden dilcilerdendir. Dolayısıyla, ayetlerdeki bu tür kelimelerin tümünü izah etmektedir. Bununla birlikte o, furûk olgusu hakkında da teradüfçülerden farklı düşünmekte ve bu gibi kelimeleri ele alırken aralarındaki farklara değinmektedir. ABSTRACT Vâhidî, who is one of the important linguistic interpretors of the Quran in the 5th century of the hegira, gave works on various scholarly branches of the Arabic language. Vâhidî showed his scholarly background in all these works of his. He mostly worked on the field of the Quranic interpretation, and
Uploads
Papers by Doç. Dr. Ahmet Tekin