Conference Presentations by Enes YALÇIN

Çevre kaynaklı sorunlar, sorunun meydana geldiği coğrafyayla sınırlı bir etki doğurmanın ötesinde... more Çevre kaynaklı sorunlar, sorunun meydana geldiği coğrafyayla sınırlı bir etki doğurmanın ötesinde, çoğu zaman çok daha geniş bir bölgeyi hatta tüm yeryüzünü tesiri altına alan problemlere yol açmaktadır. Böylelikle çevre sorunlarına yönelik alınan tedbirler küresel bir yaklaşım gereksinimini beraberinde getirmektedir. Küresellik olgusu, ülkelerin birbiriyle rekabetini de gündeme taşımaktadır. Ülkeler, söz konusu rekabet içerisinde kendi strateji ve yöntemlerini belirlerken birtakım güncel göstergelere ihtiyaç duymaktadır. Bu nedenle bölgesel ve küresel çerçevede çeşitli performans endeksleri belirlenmektedir. Yale Üniversitesi Çevre Hukuku ve Politikaları Merkezi (Yale Center for Environmental Law and Policy-YCELP) öncülüğünde hazırlanan ve 2006 yılından bu yana iki yılda bir yayımlanan, çevresel kaliteyi ve sürdürülebilirliği ölçmeyi hedefleyen Çevresel Performans Endeksi (Environmental
Performance Index-EPI) bu endekslerden birisidir. Endeks, dünya genelinde veri dağınıklığını azaltmak ve evrensel çevre standartları ölçütü koymak amacıyla tasarlanmıştır. Bu çalışma, özellikle Avrupa Birliği’ne dahil olma sürecinde çevre sağlığı standartlarını sağlama noktasında
çeşitli atılımlar gerçekleştiren Türkiye’nin dünya üzerinde bulunduğu konumu, Çevresel Performans Endeksi 2022 yılı sonuçları bağlamında tespit edip yorumlamayı amaçlamaktadır.
Literatür taraması ve belge analizi, çalışmada başvurulan başlıca araştırma yöntemidir. Bu bağlamda, öncelikle Türkiye’nin çevre politikaları geçmişi kısaca sunulmuş, ardından Çevresel Performans Endeksi’nin tarihi serencamı ve endeksin hangi çevre kalitesi standartlarını temel aldığı hususuna öncelik verilmiştir. Sonrasında ise, Türkiye’nin Çevresel Performans Endeksi’ni oluşturan göstergeler bağlamında dünya genelinde hangi konumda olduğu tespit edilmiştir. Buna göre Türkiye’nin Çevresel Performans Endeksi genel ölçütlerine göre hesaplamaya tabi tutulan 180 ülke içerisinde 172. sırada olduğu belirlenmiştir. Türkiye’nin insan sağlığının muhafazası ve ekosistemin geliştirilmesi noktasında başarılı bir konuma gelmesine yönelik önerilerin yer aldığı bu araştırmanın, çevre politikaları üzerine gerçekleştirilecek müstakbel araştırmalara ışık tutması ümit edilmektedir.

Throughout history, each community has left a number of traces of its own life in the settlement ... more Throughout history, each community has left a number of traces of its own life in the settlement where it lived. When these communities form the state as the most advanced social organization, the traces they leave acquire different dimensions (social, cultural, administrative, architectural), and the effects of these traces become more permanent. In a state that became an empire like the Ottoman Empire and spread to three continents and ruled for six centuries the fact that a distinctive city structure has been formed is an expected development.
The Ottoman State gave the city its own character with the institutions it developed by inheriting from its predecessors. Thus, it can be said that the bazaar is notable as an urban area and also a social organization in
which many institutions that shape the city structure conceptualized as the Ottoman City operate in. The bazaar is also valuable in that it is a space of meaning in which collective memory and urban identity are formed. In this study, it was aimed to indicate the importance of the bazaar in the Ottoman city structure and the social life of the Ottoman city. In this context, firstly, the study addressed why the concept of an Ottoman City is preferred over the concept of an Islamic City. Afterwards, the evaluation of the institutions that make the Ottoman city different was be carried out by using the sources in the domestic and foreign literature. Finally, the importance of the bazaar for the Ottoman city was be determined and the functions that the bazaar carries from the past to the present was be examined. It is expected that the study will shed light on the historical accumulation of cities in Turkey and guide the healthy progress of conservation, planning and renovation
works carried out in historical city centers.
Kentsel mekânlarda çeşitliliğin sürdürülebilir kılınması yerel yönetimler tarafından uygulanacak ... more Kentsel mekânlarda çeşitliliğin sürdürülebilir kılınması yerel yönetimler tarafından uygulanacak etkin politikalar ile mümkündür. Bu çalışmada öncelikle kent ekosistemleri, biyolojik çeşitlilik ve koruma politikaları
ilişkisi incelenecektir. Ardından Avrupa’nın biyolojik çeşitlilik açısından zengin bir kenti olan Barselona’da biyolojik çeşitliliğin korunmasına yönelik politikalar -yeşil yönetişim ve yeşil planlama, vatandaş odaklı projeler- değerlendirilecektir. Son olarak Barselona örneğinden hareketle Türkiye’de kentsel biyolojik çeşitliliğin korunmasına yönelik değerlendirmeler yapılacaktır.

Neo-liberal ideolojinin yükselişi ile birlikte 1980’lerden beri mekânların rekabetçi olması düşün... more Neo-liberal ideolojinin yükselişi ile birlikte 1980’lerden beri mekânların rekabetçi olması düşüncesi çağdaş kent anlayışına içkin kılınmış, özellikle, “marka kentler” bağlamında 'imaj üretimi' paradigması kentsel kalkınmada girişimci bir strateji olarak kurulmuştur. Bu süreçte kentlerin sahip olduğu coğrafi, ekonomik, gastronomik, kültürel, tarihi değerler ön plana çıkarılarak etiketlenmiş ve kentlerin farklılıkları vurgulanmıştır. Kanımızca her ne kadar tüm şehirlerde gerçekleşmese de kentlerin markalaşması, kentsel alanların giderek farklı şekillerde ve farklı oranlarda metaya dönüştürülmesi anlamına gelmektedir. Aslında kentlerin markalaşması ile tanık olduğumuz durum, insanların bir yere ilişkin anlamlı buldukları şeylerin (endüstri, tarih, binalar, yazın, çevre), zaman içinde kullanılarak azaltılmakta, bitirilmekte veya tüketilmekte olduğudur. Bununla birlikte belirtilmelidir ki bu, kapitalizmin sadece tesadüfi bir sonucu değil, aynı zamanda, kent içinde yeni yatırım fırsatları yaratarak kendisini yeniden üretebilmek için kullandığı önemli bir araçtır. Çalışma tesadüfi olmayan bu ilişki üzerine olup neoliberal politikaların “marka kent” stratejisi ile kentleri nasıl şekillendirdiğini bir diğer deyişle kendisi için nasıl mekân yarattığını açıklamayı hedeflemektedir.
Kentler bir bakıma meta gösteriminin gerçekleştiği, kimi zaman bölgesel kimi zaman ulusal kimi za... more Kentler bir bakıma meta gösteriminin gerçekleştiği, kimi zaman bölgesel kimi zaman ulusal kimi zaman da küresel sergi alanları haline dönüşmüşlerdir. Bu süreçte kentin idari işleyişini gerçekleştirenlerden beklenen de kenti yönetmekten ziyade bir ‘kent girişimcisi’ gibi davranmalarıdır. Dahası yaşanan neoliberalizasyon süreci ile birlikte mekânın kendisi de alınıp satılan bir metaya dönüşmüştür.
Kastedilen artık toprak değil, var olan haliyle, bu amaç bu erek için üretilen toplumsal mekândır.
There are many studies on European Union's transportation policies and environmental
policies. Ho... more There are many studies on European Union's transportation policies and environmental
policies. However, there are relatively fewer studies aiming to evaluate the Union’s transportation policies from environmental aspects. The effect of Unions’ actions on that issue having begun significantly new should not be ignored. That fact was taken into
consideration while conducting this study. The subject is discussed in the four sections. In the
first section 'Development of EU Environmental Policy', in the second section 'EU Transportation Policy', in the third part 'Environmental Problems Arising from Transportation', and in the fourth section 'Evaluation of EU Transport Policy through the Aspect of Environment' are examined including various sub-headings within the sections.

“Ondört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmiyedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde K... more “Ondört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmiyedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” olarak adlandırılan ve
kamuoyunda 6360 sayılı kanun olarak bilinen kanunla Türkiye yerel yönetim sisteminde önemli
değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklerden biri de büyükşehirlerdeki köylerin tüzel kişiliğinin
sonlandırılarak, mahalleye dönüştürülmeleri; ilçe ya da büyükşehir belediyelerine bağlanmalarıdır.
Bu kapsamda toplam 16 binden fazla köyün tüzel kişiliği sonlandırılarak mahalleye
dönüştürülmüştür.
Bu çalışmada büyükşehir sınırları içinde mahalleye dönüştürülen köylerde yaşayan yeni
kentlilerin, tarımsal faaliyetlerini gerçekleştirmelerinde, yaşadıkları değişim – dönüşüm ve
büyükşehir belediyelerinin bu değişim ve dönüşümdeki rolleri, Konya Büyükşehir Belediyesi
özelinde araştırımıştırr. Bu doğrultuda, Konya Büyükşehir Belediyesi 2015-2019 Stratejik
Planı’ndan ve Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı verilerinden yararlanılarak, Konya
Büyükşehir Belediyesi’nin tarım odaklı faaliyetleri ve bu faaliyetlerin yurttaşlara yansıması da
çalışma kapsamında değerlendirilmiştir.
Papers by Enes YALÇIN

İçtimaiyat Dergisi, 2024
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Osmanlı Devleti’nden miras kalan bir merkezi yönetim-yerel yönetim i... more Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Osmanlı Devleti’nden miras kalan bir merkezi yönetim-yerel yönetim ilişkisi geleneğine sahiptir. Cumhuriyet’in kuruluşuyla beraber Türkiye’nin savaş sonrası yeniden inşa sürecinde yerel yönetimlerin etkin kullanımına duyduğu ihtiyaç artmıştır. Bir yandan Ankara’nın, yeni kurulan ülkenin vitrini olması nedeniyle inşası üzerinde durulurken öte yandan yangın sonrası İzmir’in ayağa kaldırılmasına odaklanılmıştır. İzmir söz konusu dönemde, savaşın izlerini gerek ekonomik gerekse toplumsal boyutlarıyla bütünüyle yansıtan bir kenttir. Bu liman kentinin potansiyelini ortaya koyup Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşuna ve kalkınmasına katkı sunabilmesi için etkin bir yerel yönetime ihtiyacı bulunmaktadır. Bu çalışma, böylesine çetin şartların hâkim olduğu bir dönemde İzmir Belediye Başkanlığı görevine getirilen Behçet Salih Uz’un İzmir Belediye Başkanlığı dönemindeki (1931-1941) faaliyetlerini ele almayı amaçlamaktadır. Birincil ve ikincil kaynakların tahliline dayanan literatür taraması yoluyla gerçekleştirilen bu araştırmada, Behçet Salih Uz’un çok yönlü bir belediyecilik anlayışı benimsediği tespit edilmiştir. Uz’un; kent sağlığına, altyapı ve fiziksel unsurların inşasına, çağdaş bir kent yaşamı tesisine yönelik ele almış olduğu faaliyetler ortaya konulmuştur. Bu çalışma vesilesi ile İzmir kent tarihi ve kent belleği açısından önemli bir yer tutan Başkan Behçet Salih Uz’un kısıtlı imkanlarla hayata geçirdiği kentsel hizmetlerin hatırlatılması hedeflenmiştir. Böylelikle hem kent araştırmacıları ve teorisyenler hem de uygulayıcılar açısından Uz örneğinden ilham alınacak birtakım noktalara erişileceği umulmaktadır.

Uluslararası Yönetim Akademisi Dergisi, 2024
Cities have historically been the center of the social, economic, and cultural fabric of humanity... more Cities have historically been the center of the social, economic, and cultural fabric of humanity. But these centers are on the verge of transformation, as a result of global growth and technological advances. The growing population is pushing the boundaries of urban settlements, thereby increasing the need for technology to address this challenge. At this point, the concept of "smart cities" is gaining importance. The
possibilities offered by technology have the potential to increase sustainability and efficiency. Especially AIbased applications are thought to have a direct impact on urban social life while being integrated into the
complex structure of cities. But this rapid development of technology brings with it uncertainties and concerns. Interference by artificial intelligence, in terms of privacy in personal life and social balance, is a
subject of debate. The study aims to reveal how smart cities contribute to sustainability and efficiency through technological applications. In this context, the aim is to explore the smart city applications of the
Metropolitan Municipality of Izmir. To reach this target, a literature scan was first conducted on the definition of the concept of smart cities, then the relevant practices of the Izmir Metropolitan Municipality
were examined using the content analysis method. It is hoped that the study will contribute to detecting the power of technology to transform cities and to testifying to the applicable/sustainable urban practices that
local governments are implementing.

Kent Akademisi, 2023
Bu çalışma Türkiye'de kent sosyolojisi disiplininin gelişimini konu edinmektedir. Kent sosyolojis... more Bu çalışma Türkiye'de kent sosyolojisi disiplininin gelişimini konu edinmektedir. Kent sosyolojisi, dünya nüfusunun her geçen gün biraz daha kentli bir hal kazanmasıyla önemini arttırmaya devam eden bir disiplindir. Türkiye, dünya ortalamasının üzerinde kentli nüfusa sahip olan bir ülkedir. Türkiye'de, başlıca kentin ve kentlilerin yaşamını konu edinen kent sosyolojisine ilişkin çalışmaların özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından bu yana hız kazandığını söylemek mümkündür. Söz konusu disiplin, üniversitelerin çeşitli bölümlerinin farklı akademik seviyelerinde takip edilen müfredatlarına da girmiştir. Bu doğrultuda, Türkiye'deki Kamu Yönetimi ile Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümlerinin lisans ders müfredatlarının kent sosyolojisi konuları içeriğinde incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu amaç minvalinde betimsel içerik analiz metodu kullanılarak ilgili bölümlerin kent sosyolojisi alanında ne tür içeriklere sahip olduğu ortaya konulmuş ve disiplinin yaşamış olduğu gelişimin, bu bölümlerin lisans müfredatına ne denli yansıdığı irdelenmiştir. Birtakım kısıtlara sahip olan bu çalışmanın bir araştırma temeli oluşturacağı umulmakta, farklı bölüm ve farklı seviyelerdeki müfredatlar içerisinde kent sosyolojisi disiplininin yerini tartışmaya ilham kaynağı olacağı düşünülmektedir.

Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2023
Öz Doğal afet dönemleri, toplumun tamamına yakınının dayanışma duyguları içerisinde bir arada har... more Öz Doğal afet dönemleri, toplumun tamamına yakınının dayanışma duyguları içerisinde bir arada hareket ettikleri zaman dilimleridir. Bu süreçte, gayri resmî-resmî, ferdî-kolektif tüm unsurların aynı amaç doğrultusunda hareket etmeleri beklenmektedir. Sağlıklı ve etkili bir kamu yönetimi için varlığına ihtiyaç duyulan medya kuruluşları da bu unsurların başında gelmektedir. Medya kuruluşları; sadece bilgilendirici olmakla kalmamakta aynı zamanda toplumu organize edici ve harekete geçirici özellikler de taşımaktadır. Olağanüstü durumlar, ilgili kuruluşların tutum ve faaliyetlerini ölçmek için bir bakıma sınav niteliğindedir. Bu çalışma, 06.02.2023 tarihli Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası basılı medya kuruluşlarının olağan günlerdeki siyasi-ideolojik konumlarını, afetin hemen sonrasındaki günlerde değiştirip değiştirmediklerini, tarafsız haberciliğe yönelip yönelmediklerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda, farklı ideolojilere sahip olan ve siyasi iktidarın yanında ya karşısında konumlanan Hürriyet, Sabah, Türkiye, Cumhuriyet, Karar ve Millî Gazete'nin 07.02.2023-16.02.2023 tarihlerini içeren on günlük dönemdeki ilk sayfa haberlerinin içerik analizi yöntemiyle tahlili gerçekleştirilmiştir. Araştırma sonucunda, gazetelerin afet haberleri sunumunda dahi, afetin üzerinden oldukça az bir süre geçmiş olmasına rağmen, genel itibarıyla muhalifi bulundukları siyasi tarafı eleştirmeye odaklı, yanlı haber sunma eğiliminde oldukları gözlenmiştir. Bu çalışmanın, ülke genelinde "asrın felaketi" olarak nitelenen bir doğal afetin hemen sonrasında, Türkiye basılı medyasındaki tutum tespitini gerçekleştirmesinin, tarafsız ve objektif yayıncılık değerlerinin hatırlatılması hususunda önem taşıdığı düşünülmektedir.
TOPLUM, EKONOMİ VE YÖNETİM DERGİSİ , 2023
Modernizm ve postmodernizm, toplumsal yaşamın hemen her alanına nüfuz eden akımlar olarak öne çık... more Modernizm ve postmodernizm, toplumsal yaşamın hemen her alanına nüfuz eden akımlar olarak öne çıkmıştır. İçerisinde toplumsal yaşamın şekillendiği, yaşamsal faaliyetlerin devam ettiği kentler de bu iki akımın etkisini üzerlerinde taşımaktadır. Bu çalışmada, modern-postmodern kent kıyası amaçlanmıştır. Bu doğrultuda öncelikle, modernizm ve postmodernizm kavramları incelenerek iki kavramın karşılaştırılması yoluna gidilmiştir. Çalışmanın ilerleyen kısmında ise, modernizmin ve postmodernizmin, yapısal, toplumsal açılardan kent üzerinde oluşturduğu etki, örnekler üzerinden değerlendirilmiştir. Postmodern kentin, modern kentin inşa ettiği; düzen, tek düzelik, homojenite, nesnellik, belirlilik ve ilerleme gibi kabullerle uyuşmadığı tespit edilmiştir.
Çağdaş Yerel Yönetimler Dergisi, 2021
Each city is expected to have its own characteristic features. If a city has
qualities that disti... more Each city is expected to have its own characteristic features. If a city has
qualities that distinguish it from other cities, it may be possible to mention the existence of a city identity for that city. This study aims to address the concept of urban identity in the context of the historical bazaars that form the historical urban centers. For this purpose, the cities of Skopje and Sarajevo, reflecting the model of Balkan cities of the
Ottoman period, were examined in accordance with the identity qualities they carried from the past to the present. In the study, the conceptual framework for collective memory and urban identity was presented and then the contribution of Old Bazaar and Başçarşı samples to urban identity was evaluated through the data obtained as a result of the literature research.
KAMU YÖNETİMİ ANSİKLOPEDİSİ GENİŞLETİLMİŞ 2. CİLT, 2021
KAMU YÖNETİMİ ANSİKLOPEDİSİ GENİŞLETİLMİŞ 2. CİLT, 2021

Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi, 2019
Küreselleşme, sanayi devrimi sonrası şekillenen ve iktisadi, siyasi, kültürel boyutlarıyla tüm dü... more Küreselleşme, sanayi devrimi sonrası şekillenen ve iktisadi, siyasi, kültürel boyutlarıyla tüm dünyayı etkisi altına alan bir olgudur. Uluslararası kuruluşlar ve çok uluslu işbirliği organizasyonları ile ulus devletin aşınmasına sebep olan küreselleşmenin, neoliberal doktrine koşut olarak, toplumların her birinin, bir şekilde, birbirine benzer hale gelmesine yol açtığı düşünülmektedir. Bu bağlamda, dünya nüfusunun % 55’ini bünyesinde barındıran kentler de, sermayenin yeniden üretildiği ve gerek iktisadi, gerekse kültürel metanın dolaşıma sokulduğu merkezler ve aktarım alanları olmaları noktasında önem taşımaktadırlar. Mekânsal ayrışma, sosyal sınıf kutuplaşması gibi kentsel çelişkilere imkân tanıyan küresel kentler, hem nüfus birikiminin hem de sermaye yoğunlaşmasının odağı haline gelmişlerdir. Küresel kentler, tektipleştirici, hegemonik bir aktarım aracı olarak görülmüş ve yerele ait olan maddi / manevi değerleri yozlaştırdığı ileri sürülerek eleştirilmiştir. Bu bağlamda, küresel kentlere alternatif olarak yeni kentsel yaşam formlarının oluşturulma çabalarına şahit olunmaktadır. Sakin Şehirler de, yerelin ve yerele ait olanın yaşanılabilir kılınması noktasında öne çıkan alternatiflerden birisidir. Bu çalışmada, Sakin Şehirlerin, küreselleşme olgusuna karşı bir oluşum
mu yoksa yerel değerlerin küresel pazarda sunumuna olanak tanıyan bir küresel platform mu olduğunun ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda, Türkiye’nin ilk beş sakin şehri çalışma kapsamına alınmıştır. Çalışma konusuna ilişkin kavramsal kabullerin aktarılmasının ardından, söz konusu şehirlere ilişkin yapılan çalışmaları temel alan literatür taraması ve bu şehirlerin tanıtım faaliyetlerine dayalı içerik değerlendirmesi yoluyla birtakım çıkarımlarda bulunulmuştur. İncelenen beş şehir özelinde, Sakin Şehirlerin, ulusal piyasaya yönelik birtakım iktisadi faaliyetlerinin bulunmasına rağmen, bunun, küresel eksene
henüz ulaşmadığı ve bu şehirlerin hâlihazırda yereli ve yerele ait olanı kalkındırmayı önceledikleri gözlenmiştir.

Hak - İş Uluslararası Emek ve Toplum Dergisi, 2019
Her toplumsal yapı birtakım eşitsizlikleri bünyesinde barındırır. Çeşitli kaynaklardan beslenen b... more Her toplumsal yapı birtakım eşitsizlikleri bünyesinde barındırır. Çeşitli kaynaklardan beslenen bu eşitsizlikler, toplumsal tabakalaşmaya sebep olurlar. Bu durum, toplumu oluşturan büyük ölçekli sosyal öbekler arasında, söz konusu eşitsizlikten temel alan, nesilden nesile aktarılmış yerleşik bir sıradüzenin mevcudiyetini gerekli kılar. Ayrıca, toplumsal tabakalaşma, sosyal bir vakıa olduğu kadar, toplumsal istikrar ve değişim
süreçlerinin, tarihsel seyri içerisinde karşılaştırmalı olarak incelenmesine aracılık eden bir sosyoloji nesnesidir. Bu çalışmada da toplumsal tabakalaşma sistemlerinin türlerinin, sosyolojik anlamlarının değerlendirilmesi, tabakalaşma türlerinin birbirleriyle olan farklılıklarının
incelenip ortaya konulması amaçlanmaktadır. Bu maksat doğrultusunda, çalışmanın kapsamı, kölelik sistemi, kast sistemi, feodal zümre sistemi, toplumsal sınıf sisteminden oluşmaktadır. İlgili yerli ve yabancı literatür taranarak ilk çağdan, sanayi toplumuna kadar uzanan dönem, toplumsal tabakalaşma bağlamında değerlendirilecektir. Söz konusu çerçeveye uygun biçimde, toplumsal tabakalaşma sistemlerinden her biri, kapalılık/açıklık (katılık/esneklik) olarak nitelenen toplumsal geçirgenlik, oluşturdukları toplumsal tabakalar, içinde yer aldıkları sosyoekonomik toplum yapısı, dayanmış oldukları ideolojik/dini/sosyokültürel temel gibi noktalarda farklı karakteristik özelliklere sahip olma durumu bakımından ele alınacaktır.

Barınma ihtiyacı, insanlığın var oluşundan bu yana karşılanması gereken bir olgudur. Birleşmiş Mi... more Barınma ihtiyacı, insanlığın var oluşundan bu yana karşılanması gereken bir olgudur. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ve bu bildirgenin somutlaşmasına olanak tanıyan farklı bir takım sözleşmelerde de konut hakkına, diğer bir ifadeyle,
barınma hakkına yer verilmiştir. Türkiye’de de, 1961 ve 1982 Anayasalarında, söz konusu hakka değinen ifadeler kullanılmıştır.
Temel yaşamsal haklardan biri olarak kabul edilen konut hakkının, ulusal ve uluslararası mevzuatta tanınıyor olmasına rağmen, günlük yaşamda ne denli gözetilmekte olduğu tartışmalı bir husustur.
Bu çalışmada, konut hakkı kavramı ile ne kastedildiğinin açıklanmasının ardından, Türkiye’deki konut sektörüne ilişkin birtakım güncel istatistiki verilerin analizine girişilecektir. Son olarak, Konya’nın merkez ilçeleri olan Karatay, Meram ve Selçuklu’daki emlak ve konut sektörü temsilcilerinin bir kısmı ile yüz yüze gerçekleştirilen görüşmelerden de yararlanılarak, Konya’da, kiralık ya da satılık olmak üzere konut ediniminin ne şekilde seyrettiği araştırılacaktır. Çalışmanın ana gayesi, araştırma
sahasında yaşam süren insanların konut ihtiyacına, sektörce, ne ölçüde yanıt verildiğinin ortaya konulmasıdır.
Books by Enes YALÇIN

Effects of Climate Change on Social and Economic Factors, 2025
This study addresses the critical issue of climate change, examining the contributing factors and... more This study addresses the critical issue of climate change, examining the contributing factors and the resulting problems. Key drivers of climate change, including greenhouse gas emissions, deforestation, and industrial pollution, are analyzed.
The study also explores the multifaceted impacts of climate change, such as extreme weather events, rising sea levels, and biodiversity loss. Emphasis is placed on the role of international platforms and agreements at the nation-state level, such as the Paris Agreement, in combating climate change. Additionally, the study highlights effective sub-national initiatives and practices, showcasing local government actions and community-based projects aimed at reducing carbon footprints and enhancing climate resilience. Through comprehensive analysis, this research underscores the importance of coordinated efforts at both global and local levels to mitigate the adverse effects of climate change and promote sustainable development.
ÇEVRE VE EKONOMİSİ (POLİTİKA, YÖNETİM VE UYGULAMA), 2023
Yayınevinin yazılı izni olmaksızın, kitabın tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da f... more Yayınevinin yazılı izni olmaksızın, kitabın tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve dağıtımı yapılamaz. Nobel Yayın Grubu, 1984 yılından itibaren ulusal ve 2011 yılından itibaren ise uluslararası düzeyde düzenli olarak faaliyet yürütmekte ve yayınladığı kitaplar, ulusal ve uluslararası düzeydeki yükseköğretim kurumları kataloglarında yer almaktadır. "NOBEL BİLİMSEL ESERLER" bir Nobel Akademik Yayıncılık markasıdır. Kitaptaki bilgilerin her türlü sorumluluğu bölüm yazarlarına aittir.
Uploads
Conference Presentations by Enes YALÇIN
Performance Index-EPI) bu endekslerden birisidir. Endeks, dünya genelinde veri dağınıklığını azaltmak ve evrensel çevre standartları ölçütü koymak amacıyla tasarlanmıştır. Bu çalışma, özellikle Avrupa Birliği’ne dahil olma sürecinde çevre sağlığı standartlarını sağlama noktasında
çeşitli atılımlar gerçekleştiren Türkiye’nin dünya üzerinde bulunduğu konumu, Çevresel Performans Endeksi 2022 yılı sonuçları bağlamında tespit edip yorumlamayı amaçlamaktadır.
Literatür taraması ve belge analizi, çalışmada başvurulan başlıca araştırma yöntemidir. Bu bağlamda, öncelikle Türkiye’nin çevre politikaları geçmişi kısaca sunulmuş, ardından Çevresel Performans Endeksi’nin tarihi serencamı ve endeksin hangi çevre kalitesi standartlarını temel aldığı hususuna öncelik verilmiştir. Sonrasında ise, Türkiye’nin Çevresel Performans Endeksi’ni oluşturan göstergeler bağlamında dünya genelinde hangi konumda olduğu tespit edilmiştir. Buna göre Türkiye’nin Çevresel Performans Endeksi genel ölçütlerine göre hesaplamaya tabi tutulan 180 ülke içerisinde 172. sırada olduğu belirlenmiştir. Türkiye’nin insan sağlığının muhafazası ve ekosistemin geliştirilmesi noktasında başarılı bir konuma gelmesine yönelik önerilerin yer aldığı bu araştırmanın, çevre politikaları üzerine gerçekleştirilecek müstakbel araştırmalara ışık tutması ümit edilmektedir.
The Ottoman State gave the city its own character with the institutions it developed by inheriting from its predecessors. Thus, it can be said that the bazaar is notable as an urban area and also a social organization in
which many institutions that shape the city structure conceptualized as the Ottoman City operate in. The bazaar is also valuable in that it is a space of meaning in which collective memory and urban identity are formed. In this study, it was aimed to indicate the importance of the bazaar in the Ottoman city structure and the social life of the Ottoman city. In this context, firstly, the study addressed why the concept of an Ottoman City is preferred over the concept of an Islamic City. Afterwards, the evaluation of the institutions that make the Ottoman city different was be carried out by using the sources in the domestic and foreign literature. Finally, the importance of the bazaar for the Ottoman city was be determined and the functions that the bazaar carries from the past to the present was be examined. It is expected that the study will shed light on the historical accumulation of cities in Turkey and guide the healthy progress of conservation, planning and renovation
works carried out in historical city centers.
ilişkisi incelenecektir. Ardından Avrupa’nın biyolojik çeşitlilik açısından zengin bir kenti olan Barselona’da biyolojik çeşitliliğin korunmasına yönelik politikalar -yeşil yönetişim ve yeşil planlama, vatandaş odaklı projeler- değerlendirilecektir. Son olarak Barselona örneğinden hareketle Türkiye’de kentsel biyolojik çeşitliliğin korunmasına yönelik değerlendirmeler yapılacaktır.
Kastedilen artık toprak değil, var olan haliyle, bu amaç bu erek için üretilen toplumsal mekândır.
policies. However, there are relatively fewer studies aiming to evaluate the Union’s transportation policies from environmental aspects. The effect of Unions’ actions on that issue having begun significantly new should not be ignored. That fact was taken into
consideration while conducting this study. The subject is discussed in the four sections. In the
first section 'Development of EU Environmental Policy', in the second section 'EU Transportation Policy', in the third part 'Environmental Problems Arising from Transportation', and in the fourth section 'Evaluation of EU Transport Policy through the Aspect of Environment' are examined including various sub-headings within the sections.
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” olarak adlandırılan ve
kamuoyunda 6360 sayılı kanun olarak bilinen kanunla Türkiye yerel yönetim sisteminde önemli
değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklerden biri de büyükşehirlerdeki köylerin tüzel kişiliğinin
sonlandırılarak, mahalleye dönüştürülmeleri; ilçe ya da büyükşehir belediyelerine bağlanmalarıdır.
Bu kapsamda toplam 16 binden fazla köyün tüzel kişiliği sonlandırılarak mahalleye
dönüştürülmüştür.
Bu çalışmada büyükşehir sınırları içinde mahalleye dönüştürülen köylerde yaşayan yeni
kentlilerin, tarımsal faaliyetlerini gerçekleştirmelerinde, yaşadıkları değişim – dönüşüm ve
büyükşehir belediyelerinin bu değişim ve dönüşümdeki rolleri, Konya Büyükşehir Belediyesi
özelinde araştırımıştırr. Bu doğrultuda, Konya Büyükşehir Belediyesi 2015-2019 Stratejik
Planı’ndan ve Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı verilerinden yararlanılarak, Konya
Büyükşehir Belediyesi’nin tarım odaklı faaliyetleri ve bu faaliyetlerin yurttaşlara yansıması da
çalışma kapsamında değerlendirilmiştir.
Papers by Enes YALÇIN
possibilities offered by technology have the potential to increase sustainability and efficiency. Especially AIbased applications are thought to have a direct impact on urban social life while being integrated into the
complex structure of cities. But this rapid development of technology brings with it uncertainties and concerns. Interference by artificial intelligence, in terms of privacy in personal life and social balance, is a
subject of debate. The study aims to reveal how smart cities contribute to sustainability and efficiency through technological applications. In this context, the aim is to explore the smart city applications of the
Metropolitan Municipality of Izmir. To reach this target, a literature scan was first conducted on the definition of the concept of smart cities, then the relevant practices of the Izmir Metropolitan Municipality
were examined using the content analysis method. It is hoped that the study will contribute to detecting the power of technology to transform cities and to testifying to the applicable/sustainable urban practices that
local governments are implementing.
qualities that distinguish it from other cities, it may be possible to mention the existence of a city identity for that city. This study aims to address the concept of urban identity in the context of the historical bazaars that form the historical urban centers. For this purpose, the cities of Skopje and Sarajevo, reflecting the model of Balkan cities of the
Ottoman period, were examined in accordance with the identity qualities they carried from the past to the present. In the study, the conceptual framework for collective memory and urban identity was presented and then the contribution of Old Bazaar and Başçarşı samples to urban identity was evaluated through the data obtained as a result of the literature research.
mu yoksa yerel değerlerin küresel pazarda sunumuna olanak tanıyan bir küresel platform mu olduğunun ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda, Türkiye’nin ilk beş sakin şehri çalışma kapsamına alınmıştır. Çalışma konusuna ilişkin kavramsal kabullerin aktarılmasının ardından, söz konusu şehirlere ilişkin yapılan çalışmaları temel alan literatür taraması ve bu şehirlerin tanıtım faaliyetlerine dayalı içerik değerlendirmesi yoluyla birtakım çıkarımlarda bulunulmuştur. İncelenen beş şehir özelinde, Sakin Şehirlerin, ulusal piyasaya yönelik birtakım iktisadi faaliyetlerinin bulunmasına rağmen, bunun, küresel eksene
henüz ulaşmadığı ve bu şehirlerin hâlihazırda yereli ve yerele ait olanı kalkındırmayı önceledikleri gözlenmiştir.
süreçlerinin, tarihsel seyri içerisinde karşılaştırmalı olarak incelenmesine aracılık eden bir sosyoloji nesnesidir. Bu çalışmada da toplumsal tabakalaşma sistemlerinin türlerinin, sosyolojik anlamlarının değerlendirilmesi, tabakalaşma türlerinin birbirleriyle olan farklılıklarının
incelenip ortaya konulması amaçlanmaktadır. Bu maksat doğrultusunda, çalışmanın kapsamı, kölelik sistemi, kast sistemi, feodal zümre sistemi, toplumsal sınıf sisteminden oluşmaktadır. İlgili yerli ve yabancı literatür taranarak ilk çağdan, sanayi toplumuna kadar uzanan dönem, toplumsal tabakalaşma bağlamında değerlendirilecektir. Söz konusu çerçeveye uygun biçimde, toplumsal tabakalaşma sistemlerinden her biri, kapalılık/açıklık (katılık/esneklik) olarak nitelenen toplumsal geçirgenlik, oluşturdukları toplumsal tabakalar, içinde yer aldıkları sosyoekonomik toplum yapısı, dayanmış oldukları ideolojik/dini/sosyokültürel temel gibi noktalarda farklı karakteristik özelliklere sahip olma durumu bakımından ele alınacaktır.
barınma hakkına yer verilmiştir. Türkiye’de de, 1961 ve 1982 Anayasalarında, söz konusu hakka değinen ifadeler kullanılmıştır.
Temel yaşamsal haklardan biri olarak kabul edilen konut hakkının, ulusal ve uluslararası mevzuatta tanınıyor olmasına rağmen, günlük yaşamda ne denli gözetilmekte olduğu tartışmalı bir husustur.
Bu çalışmada, konut hakkı kavramı ile ne kastedildiğinin açıklanmasının ardından, Türkiye’deki konut sektörüne ilişkin birtakım güncel istatistiki verilerin analizine girişilecektir. Son olarak, Konya’nın merkez ilçeleri olan Karatay, Meram ve Selçuklu’daki emlak ve konut sektörü temsilcilerinin bir kısmı ile yüz yüze gerçekleştirilen görüşmelerden de yararlanılarak, Konya’da, kiralık ya da satılık olmak üzere konut ediniminin ne şekilde seyrettiği araştırılacaktır. Çalışmanın ana gayesi, araştırma
sahasında yaşam süren insanların konut ihtiyacına, sektörce, ne ölçüde yanıt verildiğinin ortaya konulmasıdır.
Books by Enes YALÇIN
The study also explores the multifaceted impacts of climate change, such as extreme weather events, rising sea levels, and biodiversity loss. Emphasis is placed on the role of international platforms and agreements at the nation-state level, such as the Paris Agreement, in combating climate change. Additionally, the study highlights effective sub-national initiatives and practices, showcasing local government actions and community-based projects aimed at reducing carbon footprints and enhancing climate resilience. Through comprehensive analysis, this research underscores the importance of coordinated efforts at both global and local levels to mitigate the adverse effects of climate change and promote sustainable development.
Performance Index-EPI) bu endekslerden birisidir. Endeks, dünya genelinde veri dağınıklığını azaltmak ve evrensel çevre standartları ölçütü koymak amacıyla tasarlanmıştır. Bu çalışma, özellikle Avrupa Birliği’ne dahil olma sürecinde çevre sağlığı standartlarını sağlama noktasında
çeşitli atılımlar gerçekleştiren Türkiye’nin dünya üzerinde bulunduğu konumu, Çevresel Performans Endeksi 2022 yılı sonuçları bağlamında tespit edip yorumlamayı amaçlamaktadır.
Literatür taraması ve belge analizi, çalışmada başvurulan başlıca araştırma yöntemidir. Bu bağlamda, öncelikle Türkiye’nin çevre politikaları geçmişi kısaca sunulmuş, ardından Çevresel Performans Endeksi’nin tarihi serencamı ve endeksin hangi çevre kalitesi standartlarını temel aldığı hususuna öncelik verilmiştir. Sonrasında ise, Türkiye’nin Çevresel Performans Endeksi’ni oluşturan göstergeler bağlamında dünya genelinde hangi konumda olduğu tespit edilmiştir. Buna göre Türkiye’nin Çevresel Performans Endeksi genel ölçütlerine göre hesaplamaya tabi tutulan 180 ülke içerisinde 172. sırada olduğu belirlenmiştir. Türkiye’nin insan sağlığının muhafazası ve ekosistemin geliştirilmesi noktasında başarılı bir konuma gelmesine yönelik önerilerin yer aldığı bu araştırmanın, çevre politikaları üzerine gerçekleştirilecek müstakbel araştırmalara ışık tutması ümit edilmektedir.
The Ottoman State gave the city its own character with the institutions it developed by inheriting from its predecessors. Thus, it can be said that the bazaar is notable as an urban area and also a social organization in
which many institutions that shape the city structure conceptualized as the Ottoman City operate in. The bazaar is also valuable in that it is a space of meaning in which collective memory and urban identity are formed. In this study, it was aimed to indicate the importance of the bazaar in the Ottoman city structure and the social life of the Ottoman city. In this context, firstly, the study addressed why the concept of an Ottoman City is preferred over the concept of an Islamic City. Afterwards, the evaluation of the institutions that make the Ottoman city different was be carried out by using the sources in the domestic and foreign literature. Finally, the importance of the bazaar for the Ottoman city was be determined and the functions that the bazaar carries from the past to the present was be examined. It is expected that the study will shed light on the historical accumulation of cities in Turkey and guide the healthy progress of conservation, planning and renovation
works carried out in historical city centers.
ilişkisi incelenecektir. Ardından Avrupa’nın biyolojik çeşitlilik açısından zengin bir kenti olan Barselona’da biyolojik çeşitliliğin korunmasına yönelik politikalar -yeşil yönetişim ve yeşil planlama, vatandaş odaklı projeler- değerlendirilecektir. Son olarak Barselona örneğinden hareketle Türkiye’de kentsel biyolojik çeşitliliğin korunmasına yönelik değerlendirmeler yapılacaktır.
Kastedilen artık toprak değil, var olan haliyle, bu amaç bu erek için üretilen toplumsal mekândır.
policies. However, there are relatively fewer studies aiming to evaluate the Union’s transportation policies from environmental aspects. The effect of Unions’ actions on that issue having begun significantly new should not be ignored. That fact was taken into
consideration while conducting this study. The subject is discussed in the four sections. In the
first section 'Development of EU Environmental Policy', in the second section 'EU Transportation Policy', in the third part 'Environmental Problems Arising from Transportation', and in the fourth section 'Evaluation of EU Transport Policy through the Aspect of Environment' are examined including various sub-headings within the sections.
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” olarak adlandırılan ve
kamuoyunda 6360 sayılı kanun olarak bilinen kanunla Türkiye yerel yönetim sisteminde önemli
değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklerden biri de büyükşehirlerdeki köylerin tüzel kişiliğinin
sonlandırılarak, mahalleye dönüştürülmeleri; ilçe ya da büyükşehir belediyelerine bağlanmalarıdır.
Bu kapsamda toplam 16 binden fazla köyün tüzel kişiliği sonlandırılarak mahalleye
dönüştürülmüştür.
Bu çalışmada büyükşehir sınırları içinde mahalleye dönüştürülen köylerde yaşayan yeni
kentlilerin, tarımsal faaliyetlerini gerçekleştirmelerinde, yaşadıkları değişim – dönüşüm ve
büyükşehir belediyelerinin bu değişim ve dönüşümdeki rolleri, Konya Büyükşehir Belediyesi
özelinde araştırımıştırr. Bu doğrultuda, Konya Büyükşehir Belediyesi 2015-2019 Stratejik
Planı’ndan ve Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı verilerinden yararlanılarak, Konya
Büyükşehir Belediyesi’nin tarım odaklı faaliyetleri ve bu faaliyetlerin yurttaşlara yansıması da
çalışma kapsamında değerlendirilmiştir.
possibilities offered by technology have the potential to increase sustainability and efficiency. Especially AIbased applications are thought to have a direct impact on urban social life while being integrated into the
complex structure of cities. But this rapid development of technology brings with it uncertainties and concerns. Interference by artificial intelligence, in terms of privacy in personal life and social balance, is a
subject of debate. The study aims to reveal how smart cities contribute to sustainability and efficiency through technological applications. In this context, the aim is to explore the smart city applications of the
Metropolitan Municipality of Izmir. To reach this target, a literature scan was first conducted on the definition of the concept of smart cities, then the relevant practices of the Izmir Metropolitan Municipality
were examined using the content analysis method. It is hoped that the study will contribute to detecting the power of technology to transform cities and to testifying to the applicable/sustainable urban practices that
local governments are implementing.
qualities that distinguish it from other cities, it may be possible to mention the existence of a city identity for that city. This study aims to address the concept of urban identity in the context of the historical bazaars that form the historical urban centers. For this purpose, the cities of Skopje and Sarajevo, reflecting the model of Balkan cities of the
Ottoman period, were examined in accordance with the identity qualities they carried from the past to the present. In the study, the conceptual framework for collective memory and urban identity was presented and then the contribution of Old Bazaar and Başçarşı samples to urban identity was evaluated through the data obtained as a result of the literature research.
mu yoksa yerel değerlerin küresel pazarda sunumuna olanak tanıyan bir küresel platform mu olduğunun ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda, Türkiye’nin ilk beş sakin şehri çalışma kapsamına alınmıştır. Çalışma konusuna ilişkin kavramsal kabullerin aktarılmasının ardından, söz konusu şehirlere ilişkin yapılan çalışmaları temel alan literatür taraması ve bu şehirlerin tanıtım faaliyetlerine dayalı içerik değerlendirmesi yoluyla birtakım çıkarımlarda bulunulmuştur. İncelenen beş şehir özelinde, Sakin Şehirlerin, ulusal piyasaya yönelik birtakım iktisadi faaliyetlerinin bulunmasına rağmen, bunun, küresel eksene
henüz ulaşmadığı ve bu şehirlerin hâlihazırda yereli ve yerele ait olanı kalkındırmayı önceledikleri gözlenmiştir.
süreçlerinin, tarihsel seyri içerisinde karşılaştırmalı olarak incelenmesine aracılık eden bir sosyoloji nesnesidir. Bu çalışmada da toplumsal tabakalaşma sistemlerinin türlerinin, sosyolojik anlamlarının değerlendirilmesi, tabakalaşma türlerinin birbirleriyle olan farklılıklarının
incelenip ortaya konulması amaçlanmaktadır. Bu maksat doğrultusunda, çalışmanın kapsamı, kölelik sistemi, kast sistemi, feodal zümre sistemi, toplumsal sınıf sisteminden oluşmaktadır. İlgili yerli ve yabancı literatür taranarak ilk çağdan, sanayi toplumuna kadar uzanan dönem, toplumsal tabakalaşma bağlamında değerlendirilecektir. Söz konusu çerçeveye uygun biçimde, toplumsal tabakalaşma sistemlerinden her biri, kapalılık/açıklık (katılık/esneklik) olarak nitelenen toplumsal geçirgenlik, oluşturdukları toplumsal tabakalar, içinde yer aldıkları sosyoekonomik toplum yapısı, dayanmış oldukları ideolojik/dini/sosyokültürel temel gibi noktalarda farklı karakteristik özelliklere sahip olma durumu bakımından ele alınacaktır.
barınma hakkına yer verilmiştir. Türkiye’de de, 1961 ve 1982 Anayasalarında, söz konusu hakka değinen ifadeler kullanılmıştır.
Temel yaşamsal haklardan biri olarak kabul edilen konut hakkının, ulusal ve uluslararası mevzuatta tanınıyor olmasına rağmen, günlük yaşamda ne denli gözetilmekte olduğu tartışmalı bir husustur.
Bu çalışmada, konut hakkı kavramı ile ne kastedildiğinin açıklanmasının ardından, Türkiye’deki konut sektörüne ilişkin birtakım güncel istatistiki verilerin analizine girişilecektir. Son olarak, Konya’nın merkez ilçeleri olan Karatay, Meram ve Selçuklu’daki emlak ve konut sektörü temsilcilerinin bir kısmı ile yüz yüze gerçekleştirilen görüşmelerden de yararlanılarak, Konya’da, kiralık ya da satılık olmak üzere konut ediniminin ne şekilde seyrettiği araştırılacaktır. Çalışmanın ana gayesi, araştırma
sahasında yaşam süren insanların konut ihtiyacına, sektörce, ne ölçüde yanıt verildiğinin ortaya konulmasıdır.
The study also explores the multifaceted impacts of climate change, such as extreme weather events, rising sea levels, and biodiversity loss. Emphasis is placed on the role of international platforms and agreements at the nation-state level, such as the Paris Agreement, in combating climate change. Additionally, the study highlights effective sub-national initiatives and practices, showcasing local government actions and community-based projects aimed at reducing carbon footprints and enhancing climate resilience. Through comprehensive analysis, this research underscores the importance of coordinated efforts at both global and local levels to mitigate the adverse effects of climate change and promote sustainable development.
Konuta duyulan gereksinim bir haktır ve bu hakkın karşılanması uluslararası sözleşmelerde üzerinde sıklıkla durulan bir gereklilik olarak vurgulanmaktadır. Konut gereksiniminin karşılanamaması konut sorununa işaret etmektedir. Konut sorununun uzun süre çözümlenememesi ise konut krizine yol açmaktadır. Bu çalışmada konut krizi olgusunun açıklanması amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda literatür taraması gerçekleştirilerek konut krizinin dünya genelinde nasıl şekillendiği ve bu krizin nelere sebebiyet verdiği irdelenmiştir.
Konut kavramı başlı başına birçok alan ve disiplinle ilişki halinde olan bir
kavramdır. Yine çok boyutlu bir olgu olan konut krizi ise bu çalışmada finansal ve toplumsal boyutları ele alınarak değerlendirilmiştir. Bu değerlendirme, konut hakkının içerdiği çok yönlü gereksinim tanımlaması ile uyum göstermektedir. Böylelikle çalışmanın son kısmında incelenen, konut krizinin çözümüne yönelik geliştirilen çeşitli yöntem ve araçların üzerinde durulması ayrıca anlam kazanmaktadır. Çalışmanın araştırmacıların yanı sıra, konut politikası belirleyicileri ve uygulayıcılarına da katkı sunacağı umulmaktadır.
Küresel Çevre Adaleti Atlası, dünyanın hemen her yerinden çevre konularına ilişkin ihtilafları anlık olarak işlemekte ve kategorize edip dünya haritası üzerinde göstermektedir. Eylemcilerden ve araştırmacılardan gelen verileri, kimi vakalarda bir bilgi notu, kimi vakalarda ise kapsamlı bir rapor haline getirerek kullanıcıların ve ötesinde insanlığın yararına sunmaktadır. Burada dijital aktivizmin çoğu zaman göz ardı edilen, veri havuzu oluşturma niteliği söz konusudur.
Elinizdeki araştırma, yaklaşık 8500 yıllık bir tarihi olan İzmir’in, yine yaklaşık 2500 yıllık merkezini oluşturan, 2020 yılının Nisan ayında UNESCO Dünya Geçici Miras Listesi’ne dâhil olan İzmir Tarihi Kemeraltı Çarşısı’nın, İzmir kent kimliğine olan katkısını ortaya koymayı amaçlamaktadır. Kemeraltı Çarşısı’ndaki tarihi yapılar, İzmir ve kent sakinleri için ne anlam ifade etmektedir? Kemeraltı Çarşısı’nın, İzmir’in toplumsal yaşamındaki yeri nedir? İzmir halkı Kemeraltı Çarşısı’nın tarihi değerinin korunması hususunda, bir bilince sahip midir? Kemeraltı Çarşısı ile İzmir halkı arasında duygusal bir bağ mevcut mudur? Kemeraltı Çarşısı’nı, alışveriş merkezlerinden farklı kılan nitelikler nelerdir? Kemeraltı Çarşısı’nı, İzmir içerisindeki diğer çarşılardan ayıran özellikler nelerdir? Geçmişten bugüne, Kemeraltı Çarşısı’nda, yapısal ve toplumsal anlamda nasıl bir değişim yaşanmıştır? Kemeraltı Çarşısı bugün ne tür sorunlarla karşı karşıyadır? Bu kitap, kentin en önemli kimlik ögesi olan Kemeraltı Çarşısı özelinde İzmir’in yaşadığı yapısal ve toplumsal serüveni ortaya koymayı amaçlayan bir çabanın ürünüdür.