Papers by Umut BELEK ERŞEN

ODÜ Sosyal Bilimler Araştırmaları Dergisi (ODÜSOBİAD), 2021
Ana akım iktisat, toplumsal cinsiyeti göz ardı etmekte, bu yüzden ortaya koyduğu tahliller eksik ... more Ana akım iktisat, toplumsal cinsiyeti göz ardı etmekte, bu yüzden ortaya koyduğu tahliller eksik kalmaktadır. İktisadın gerek ana aktörler olarak belirlediği unsurlar, gerek emeğe ilişkin tanımlar ve buna bağlı olarak kurduğu model ve teoriler hayatın içerisinde somut öneriler ortaya koyamamaktadır. Sadece eril yapı üzerine kurulan ana akım iktisat zaten eksik bir bakış açısına sahipken son yıllarda hızlı bir şekilde gelişen siyasi, toplumsal, ekonomik olaylar karşısında iyice yetersiz kalmaktadır. Tüm dünyada son zamanlarda meydana gelen gelişmeler göçler, savaşlar, salgın vb bozarken siyasi yapıları da değiştirmekte, muhafazakâr partilerin ön plana çıkmasıyla geleneksel değerler gündeme gelmektedir. Ekonomiler krize giderken her krizde olduğu gibi en önce ve fazla etkilenen yine kadınlar olmakta, geleneksel değerlerin ön plana çıkması geleneksel kadın rolünü gündeme oturtmaktadır. Geleneksel cinsiyete dayalı iş bölümü ve buna bağlı olarak kadının ev içi çalışması artmakta ve kadının görünmeyen emeği görünmezliğini artarak sürdürmektedir. Gerek başka ekonomi arayışları için gerekse kadın emeğinin daha da artan değersizliğine çözüm oluşturabilmesi için feminist iktisadın çizdiği çerçeveye her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğu düşünülmektedir. Bu çalışmada, geleneksel iş bölümünün kırılmasını engelleyen en önemli unsurlardan biri olan kadının görünmez emeğini ev içi emeği merkeze alan feminist iktisat anlayışı ele alınacak ve ana akım iktisat yerine neden bu yaklaşıma ihtiyaç duyduğumuz ortaya konmaya çalışılacaktır. Feminist iktisadın ilkeleri doğrultusunda geliştirilen Mor Ekonomi anlayışına değinilecektir.

Moment Journal, 2015
Çalışmanın konusunu, Türkiye'de farklı iki kategoriden kadının, kadınlık rollerine ilişkin tutum ... more Çalışmanın konusunu, Türkiye'de farklı iki kategoriden kadının, kadınlık rollerine ilişkin tutum ve davranışlarının incelenmesi, aralarındaki benzerlik ve farklılıkların saptanması oluşturmaktadır. Bununla amaçlanan, eşitlik için gerekliliği literatürde tartışılan ve vurgulanan donanıma-eğitim, maddi bağımsızlık, kariyer vs.-sahip kadınların bu eşitliği sağlamada, cinsiyete dayalı işbölümünü yıkmada, aynı donanıma sahip olmayan kadınlardan ne ölçüde farklılaştıklarının araştırılmasıdır. İki farklı kategoriden kadınların algılarının karşılaştırılmalarının sağlanması için, en az üniversite mezunu, iş yaşantısında unvanlara sahip orta-üst sosyo-kültürel yapılardan 26 kadın ve en fazla lise mezunu, hiyerarşinin alt kademelerinde görev yapan alt sosyo-kültürel yapılardan 26 kadın ile yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılarak yüz yüze görüşmeler yapılmıştır. Görüşmeler sonucunda varılan nokta, bu iki farklı kadın grubunda farklılıklar bulunmakla beraber, esas itibariyle geleneksel temel yapının aynı kalmasıdır. Bu temel yapı, geleneksel cinsiyete dayalı kadınlık ve erkeklik tanımları ve buna dayanan işbölümüdür.
Sosyoloji Araştırmaları Dergisi, 2018
Patriyarkal yapının değiştirilmesi mevcut eril dilin imkânları kullanılarak gerçekleştirilememekt... more Patriyarkal yapının değiştirilmesi mevcut eril dilin imkânları kullanılarak gerçekleştirilememektedir. Kullanılan kelimeler ve kavramlar cinsiyete dayalı geleneksel işbölümünü yeniden üretmektedir. Elli iki kadın ile yapılan görüşmelerde kadınların kullandıkları ifadeler incelendiğinde kadınların kendilerine ait bir dile ihtiyaç duyulduğu görülmektedir. "Erkek dili" ile kadınların duygularını ve düşüncelerini anlatmakta zorlandıkları veya yanlış ifade ettikleri görülmektedir. "Kadın dili" nin kurulabilmesi için kadınların daha çok bir arada olması, konuşması, paylaşması gerekmektedir. Bilinç yükseltme tekniğinin bu amacı gerçekleştirmeye yönelik etkili bir metot olabileceği düşünülmektedir.

Bir Feminist İktisat İncelemesi: Olanaklar, Sınırlar, Tanımlar, 2021
Ana akım iktisat, toplumsal cinsiyeti göz ardı etmekte, bu yüzden ortaya koyduğu tahliller eksik ... more Ana akım iktisat, toplumsal cinsiyeti göz ardı etmekte, bu yüzden ortaya koyduğu tahliller eksik kalmaktadır. İktisadın gerek ana aktörler olarak belirlediği unsurlar, gerek emeğe ilişkin tanımlar ve buna bağlı olarak kurduğu model ve teoriler hayatın içerisinde somut öneriler ortaya koyamamaktadır. Sadece eril yapı üzerine kurulan ana akım iktisat zaten eksik bir bakış açısına sahipken son yıllarda hızlı bir şekilde gelişen siyasi, toplumsal, ekonomik olaylar karşısında iyice yetersiz kalmaktadır. Tüm dünyada son zamanlarda meydana gelen gelişmeler-göçler, savaşlar, salgın vb-ekonomilerin dengesini bozarken siyasi yapıları da değiştirmekte, muhafazakâr partilerin ön plana çıkmasıyla geleneksel değerler gündeme gelmektedir. Ekonomiler krize giderken her krizde olduğu gibi en önce ve fazla etkilenen yine kadınlar olmakta, geleneksel değerlerin ön plana çıkması geleneksel kadın rolünü gündeme oturtmaktadır. Geleneksel cinsiyete dayalı iş bölümü ve buna bağlı olarak kadının ev içi çalışması artmakta ve kadının görünmeyen emeği görünmezliğini artarak sürdürmektedir. Gerek başka ekonomi arayışları için gerekse kadın emeğinin daha da artan değersizliğine çözüm oluşturabilmesi için feminist iktisadın çizdiği çerçeveye her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğu düşünülmektedir. Bu çalışmada, geleneksel iş bölümünün kırılmasını engelleyen en önemli unsurlardan biri olan kadının görünmez emeğini-ev içi emeği merkeze alan feminist iktisat anlayışı ele alınacak ve ana akım iktisat yerine neden bu yaklaşıma ihtiyaç duyduğumuz ortaya konmaya çalışılacaktır. Feminist iktisadın ilkeleri doğrultusunda geliştirilen Mor Ekonomi anlayışına değinilecektir.
Frame "Müsaade eder misiniz?" dedi içeri giren müfettişe ve çıktı. Bir daha geri dönmedi. Oysa or... more Frame "Müsaade eder misiniz?" dedi içeri giren müfettişe ve çıktı. Bir daha geri dönmedi. Oysa orada kalsa teftişi verse, yarım saat dayanabilse sıradan bir insan olmanın kapısı açılacaktı. Bu dayanamamazlık, onu büyük bir yazar yaparken; seni beni yaşamlarından mutsuz biçareleri, sürdürmek zorunda olduğu yaşamlara mahkûm kıldı.

Moment Dergi, 2015
Çalışmanın konusunu, Türkiye'de farklı iki kategoriden kadının, kadınlık rollerine ilişkin tutum ... more Çalışmanın konusunu, Türkiye'de farklı iki kategoriden kadının, kadınlık rollerine ilişkin tutum ve davranışlarının incelenmesi, aralarındaki benzerlik ve farklılıkların saptanması oluşturmaktadır. Bununla amaçlanan, eşitlik için gerekliliği literatürde tartışılan ve vurgulanan donanıma-eğitim, maddi bağımsızlık, kariyer vs.-sahip kadınların bu eşitliği sağlamada, cinsiyete dayalı işbölümünü yıkmada, aynı donanıma sahip olmayan kadınlardan ne ölçüde farklılaştıklarının araştırılmasıdır. İki farklı kategoriden kadınların algılarının karşılaştırılmalarının sağlanması için, en az üniversite mezunu, iş yaşantısında unvanlara sahip orta-üst sosyo-kültürel yapılardan 26 kadın ve en fazla lise mezunu, hiyerarşinin alt kademelerinde görev yapan alt sosyo-kültürel yapılardan 26 kadın ile yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılarak yüz yüze görüşmeler yapılmıştır. Görüşmeler sonucunda varılan nokta, bu iki farklı kadın grubunda farklılıklar bulunmakla beraber, esas itibariyle geleneksel temel yapının aynı kalmasıdır. Bu temel yapı, geleneksel cinsiyete dayalı kadınlık ve erkeklik tanımları ve buna dayanan işbölümüdür.
ANNELİĞİN DEĞİŞEN YÜZÜ DEĞİŞMEYEN ÖZÜ

Ben bugün bir kadının yaşam öyküsünden bahsedeceğim. Fatmagül Berktay'a göre yaşamöyküsünün çekic... more Ben bugün bir kadının yaşam öyküsünden bahsedeceğim. Fatmagül Berktay'a göre yaşamöyküsünün çekiciliği, okuma yoluyla paylaşılan deneyimin kendi yaşamlarımızda sürdürülmesinde yatar; çünkü başka birinin yaşamına ilişkin metin, bizi kendi yaşamlarımızın metnine geri gönderir. Özyaşamöyküleri aracılığıyla, hem yazarlar hem de okurlar, yaşamı "bilme"ye başlarlar. Bu mutlaka entelektüel ya da bilimsel bir bilgi olmak zorunda değildir, ama en az onun kadar gerçek ve değerli olan sezgisel bir bilgidir Berktay'ın bahsettiği "başkalarının metinlerinin bizi kendi yaşamlarımızın metnine geri göndermesi" kimi zaman tersine bir süreç olarak işler. Kendi öykümüzü oluşturmaya çalışırken başka öykülere ihtiyaç duyarız, yalnız olmadığımızı hatırlatan, başka yollar olabileceğini gösteren, kendimizi oluştururken dokunabileceğimiz öykülere… Kendi öykümü kurmaya çalışırken ben Janis Joplin'in yaşamına dokundum ve kimi zaman ona tutundum. Bu sunumda kadın olmanın, kadınlık-benlik bilincini oluşturmanın çok da kolay olmayan engellerini aşmaya çalışırken onun yaşamının başka bir kadına nasıl yardım ettiğini ortaya koymaya, bu şekilde kadın öykülerinin aslında geleneksel normatif tarih anlayışından öte yapısının, eril hegemonyanın koyduğu normları aşmaktaki işlevini tanımlamaya çalışacağım.
Book Chapters by Umut BELEK ERŞEN
Uploads
Papers by Umut BELEK ERŞEN
Book Chapters by Umut BELEK ERŞEN