Skip to main content

selami Erdoğan

Dumlupinar University, Sufizm, Faculty Member

Followers

147

Following

6

Co-authors

3

Public Views

A single journey to know reality (haqiqah).
Address: Dumlupınar University, Faculty of Islamic Studies, Kütahya

less

Johannes Zachhuber

University of Oxford

American University of Beirut

University of Lethbridge

University of Alabama - Tuscaloosa

Armando Salvatore

McGill University

Martin van Bruinessen

Universiteit Utrecht

Armando Marques-Guedes

UNL - New University of Lisbon

Kathryn LaFevers Evans, Three Eagles

Pacifica Graduate Institute

Rola El-Husseini

Lund University

Universidade Federal do Rio Grande do Sul

InterestsView All (14)

Uploads

Papers by selami Erdoğan

От спора о названии к Преспанскому соглашению: отношения между Грецией и Северной Македонией

Право и управление. XXI век, Dec 31, 2020

The name dispute dominated the relations between Greece and the Republic of Macedonia approximate... more The name dispute dominated the relations between Greece and the Republic of Macedonia approximately three decades. It was coined as one of the world's chronical unresolved issues. During the long lifespan of the conflict, there were some moments of hope for a solution, as well as disappointments stemming from the rising tension between the parties. Some of these developments bringing a new mentality to the dispute can be labelled as the turning points. In the current state of affairs, the dispute has been going through a new phase since the signature of the Prespa Agreement between Greece and North Macedonia in 2018. Materials and Methods: The article is providing a historical analysis of the name dispute. The development of the name dispute, from its beginning till its current state of affairs, is analysed under the guidance of the previous studies conducted on the subject and with references to the discourses of the leading political actors. Results: The name dispute is elaborated by focusing on the key turning points. After the emergence of the conflict, the interim accord of 1995 and 2008 NATO Bucharest meeting and the Prespa Agreement are determined as the turning points of the dispute. Discussions and Conclusions: The article concludes that it is too early to declare the final end of the name dispute by concentrating on the Prespa Agreement, symbolizing the final consensus between the parties of the dispute. Despite the rising hopes after the Prespa Agreement, the historical lifespan of the name dispute leads us to consider the fact that the willingness of the disputing parties to stay committed to the agreement will be definitive in terms of the future of the relations between Greece and Macedonia.

Mahdi Theme in Shaik Nazim El-Qubrusi’s Sufi Concept

DergiPark (Istanbul University), Aug 1, 2013

Kıbrısî"nin ilim, velî, mi"râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey"at, gibi anlayıĢında görülen Mehdi tel... more Kıbrısî"nin ilim, velî, mi"râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey"at, gibi anlayıĢında görülen Mehdi telakkisi, onun tasavvuf anlayıĢı hakkında özet bir bilgi gibidir. Bu manada Kıbrısî"ye göre Mehdi (as); velayetin son halkası, mi"râcın esrârına vâkıf velî, Allah"ın nurunu tamamlayacağı tasarrufun sahibidir. Bununla birlikte Kıbrısî"nin Mehdi telakkisi, mürĢidlerinin kendisine bildirdiği haberlere ve yaĢadığı manevi tecrübelere dayanan sağlam inançtan dolayı, ona göre, üzerinde Ģek ve Ģüphe edilmeyecek kadar kesindir. Dolayısıyla bu mevzu; halis kulların, sıddıkiyet makamlarına çıkıĢına vesiledir. Mehdi"yi dünya ya da berzah hayatında görmek üzere beklemek, bir ibadet ve teslimiyet imtihanıdır. Kıbrısî"nin genel tasavvuf anlayıĢında mündemiç olan söz konusu anlayıĢ, Hakkâniyye mürîdânının da çoğunlukla benimsediği bir düĢüncedir.

Müslümanların (post)Modern Çağdaki Fikri ve Manevi Krizleri

Eskişehir Osmangazi üniversitesi ilahiyat fakültesi dergisi, Mar 3, 2021

Bu makale, en az iki hakem tarafından incelenmiş ve intihal içermediği teyit edilmiştir. / This a... more

Tasavvuf Ekolleri̇ Ve Modern Eği̇ti̇m Felsefeleri̇: Eleşti̇rel Ve Kurgusal Bi̇r Mukayese

The Journal of International Social Research, Aug 30, 2019

Öz Modern eğitim bilimlerinde daimcilik, ilerlemecilik, özcülük ve yeniden yapılanmacılık ve post... more Öz Modern eğitim bilimlerinde daimcilik, ilerlemecilik, özcülük ve yeniden yapılanmacılık ve postmodernism gibi isimlerle anılan eğitim felsefeleri, Tasavvuf Biliminde ön plana çıkan rıza, aşk, velayet, havf ve reca mektepleri (ekolleri) ile mukayeseli olarak incelenmiştir. Modern eğitim felsefeleri, Yunan Düşüncesinde gelişen felsefe (phillasophia) akımlarından birine ya da birkaçının sentezine dayanmaktadır. Bu durumda eğitim felsefesine temel olması gereken değişmez doğruların bilinmemesinden kaynaklanan fikrî kaos, modern eğitim felsefelerinin müşterek hususiyeti olmuştur. Bu anlayış, her düşünceyi kendi içinde doğru kabul eden postmodern felsefeyi ve 'doğrular çağdan çağa değişir' önermesini ön kabul olarak almıştır. Diğer taraftan tasavvuf mektepleri adıyla İslamî ilimlerin literatürüne girmiş olan geleneksel yaklaşımlar, eğitim hedefini hayatın (varlığın) amacından itibaren kurgulayan bir yapıdadır. Bu makalede, söz konusu tasavvuf mektepleri, birer eğitim felsefesi şeklinde değerlendirilmiş ve bu kabul üzerine modern felsefelerle mukayeseli bir değerlendirme yapılmıştır. Tasavvuf Biliminde ve medreselerinde ortaya konan eğitim felsefeleri, okul öncesi ile yüksek eğitim arasındaki kurumlar için milli bir eğitim modeli olacak bir tecrübe birikimine sahip olmuştur. Bu birikim İslam Düşünce mirasının ortaya koyduğu varlık ve bilgi anlayışına dayanmaktadır. Bu düşünce içinde gelişen mana sisteminde insan tanımı, eğitim felsefesi bakımından önem kazanmıştır. Bu çerçevede yapılan insan tanımından hareketle, insanın kabiliyet ve mizacına göre çeşitlenen eğitim felsefeleri model olabilmesi açısından incelenmiştir.

Epistemolojik ve Ontolojik Manası Bakımından Hallâc-ı Mansur’un Hak ve Hakikat Telakkisi

Sufiyye, Dec 30, 2021

Çalışmamıza konu olan meseleleri Hallâc'ın Tavâsin, Bustânu'l-ma'rife, Nusûsu'l-Kitâb, Divân-ı Ha... more Çalışmamıza konu olan meseleleri Hallâc'ın Tavâsin, Bustânu'l-ma'rife, Nusûsu'l-Kitâb, Divân-ı Hallâc, Nusûsu'l-velâye gibi eserlerinde arayacağız. Bu eserlerden elde ettiğimiz bulguları diğer sûfîlerin, mütekellimin ve İslam Felsefecilerinin görüşleri bakımından değerlendirirken, selefi yaklaşımın meseleye bakışlarına da değineceğiz. Ayrıca Ahbâr gibi Hallâc'ın vefatından sonra yapılan çalışma ve yorumlar da dikkate alınacaktır.

Kaynaği Ve İslam Düşüncesi̇ne Katkisi Bakimindan Nur Teori̇si̇ Ve İşraki̇ Felsefe

Journal of International Social Research, 2019

Bu çalışma Gazali'nin Nur teorisi ile Sühreverdi'nin İşrak felsefelerindeki ontolojik ve epistemo... more Bu çalışma Gazali'nin Nur teorisi ile Sühreverdi'nin İşrak felsefelerindeki ontolojik ve epistemolojik benzerlik ve farklılıkları tespit etmek; ortaya konan bilginin kaynağını bulmak; kaynağı bakımından İslam Düşüncesine katkısı ve bu katkı bakımından onların değeri hakkında bir kanaate ulaşmak amacıyla yapılmıştır. İşrak felsefesinin analizi için Sühreverdi'nin Hikmetu'l-işrak, Nur teorisi için ise Gazali'nin Mişkatu'l-envar ve Mekasıd-i Felasefe bu çalışmada ele alınan temel kaynaklardır. Çalışmamızdaki bulgular ve değerlendirmeler, seküler ve tarihselci felsefelerin günümüzde yaygınlaşmasına zemin hazırlayan fikri atmosferi ve onların İslam Düşünce tarihindeki kökleri üzerinden görmemize vesile olmuştur. Modernleşme sürecinde ithal edilen teknik ve bilimsel bilgi ile yaygınlaşan bu felsefelerin, bilim ve kültür hayatına etkileri çalışmamamızda incelenmemiştir. Ancak bu felsefelerin kabul görmesine sebep olabilecek fikri atmosfer, çalışmamıza konu olmuş eserlerin kıymeti bakımından değerlendirilmiştir. Bu eserlerdeki bilginin kaynağı ve İslam Düşüncesi içerisindeki kıymeti gibi konular üzerinde bir mutabakatın olmaması, İslami bilgi ile bilimsel bilginin ayrıştığı bir anlayışın başlamasına sebep olmuştur. Dolayısıyla çalışmamıza konu olan eserlerin kıymeti, onların ortaya koyduğu İşrak ve Nur felsefelerinin reddedilmesi sonucunda karşılaşılan sekülerleşme problemi üzerinden analiz edilmiştir.

Şeyh Muhammed Nazım Adil Hakkâni El-Kıbrısî'nin Tasavvuf Anlayışı

Şeyh Nazim-i Kibrisi, 23 Nisan 1340/1922’de Larnaka, Kibris’ta dunyaya gelmistir. Baba tarafi, Şe... more Şeyh Nazim-i Kibrisi, 23 Nisan 1340/1922’de Larnaka, Kibris’ta dunyaya gelmistir. Baba tarafi, Şeyh Abdulkadir Geylani’ye, dolayisiyla Hz. Peygamber(sav)’e dayanan Kibrisi’nin, anne tarafi Mevlana Celalettin Rumi’ye dayanmaktadir.Nazim-i Kibrisi ilkokula 1928 yilinda baslamis, 1359/1940 senesinde liseyi bitirerek Istanbul Universitesi Kimya Fakultesi’ne kayit olmustur. Universite egitimi esnasinda, manevi ilimlerle mesgul olmus ve Şeyh Suleyman Erzurumi’den (v.1368/1948) tasavvuf terbiyesi almistir. Bu donemde yasadigi bir manevi tecrube uzerine, maddi ilimlerdeki egitim hayatini birakip, manevi ilimlerdeki terbiyesi icin Suriye, Şam’a gitmis ve orada Şeyh Abdullah-i Dagistani’ye intisab etmistir. Kibrisi, seyhiyle bulustugu ilk gunun sonunda, Kibris’taki irsad vazifesiyle gorevlendirilmistir. Şeyh Nazim-i Kibrisi 1952’de, Şeyh Abdullah-i Dagistani’nin muridlerinden Haci Âmine Hanimefendi ile evlenmistir. Şeyh Nazim’in bu evlilikten iki oglu ve iki kizi dunyaya gelmistir.Tasavvuf Sohbetleri, Hak Dost Sohbetleri, Ebediyete Davet, Cuma Hutbeleri, Şeyh Nazim’in sohbet ve hutbelerinden derlenmis eserlerdir. “Câmiu’l-irsâdus-serif”, Lubnan’da yaptigi sohbetlerden derlenmis, “Muridin El Kitabi (Hand Book of Mureed)”, muridler icin telkin edilen zikir ve tesbihatin derlendigi eserlerdir. Bunlarin haricinde, “Mercy Ocean (Rahmet Deryasi)”, Şeyh Abdullah’in sohbetlerinden, derlenmistir.Şeyh Nazim, 1974’ten itibaren Avrupa’yi, 1978’den beri Turkiye’yi, 1986’dan beri Uzak Doguyu, 1991’den itibaren ABD’yi ziyaret ederek iman nurunu her cesit insana yaymaya gayret etmistir. Hâlidiyye-i Hakkâniyye’nin Avrupa, Amerika, Asya ve Afrika kitalarina yayilmasi, Şeyh Nazim’in irsad vazifesini Şeyh Abdullah-i Dagistani’den almasindan sonra baslamistir.Şeyh Nazim’a gore bu hizmetin basarisi, kendisinin yaptigi islerden dolayi degil, Şeyhinin kendisine verdigi manevi destekden dolayidir. Zira bu vazife, seyhi Abdullah-i Dagistani dunyaya geldiginde, Şeyh Şerafeddin tarafindan bildirilmistir. Bu rivayet, Şeyh Nazim’in tasavvuf anlayisinin bir cuz’unu teskil etmektedir. Cunku bu tur vazifeler, Peygamber varisleri olan evliyaya, yevmu’l-ezelde tevdi edilmistir. Soz konusu vazife, Allah’in Nurunun tamamlanacagi gune kadar devam edecektir. Kibrisi’nin velayet ilmi olarak tanimladigi soz konusu malumaltlari, irsad ehli bilir ve ehline aktarir. Bu manada Kibrisi’nin Mehdi anlayisi, Mehdi’nin beklelenen en son irsad ehli addedilmesi hasebiyle, Kibrisi’nin tasavvuf anlayisinda belirleyici bir mevzu olmustur. Kibrisi’nin Mehdi anlayisi, Islami metinlerde verilen haberlerin yanisira, seyhinden tevarus eden ve bireysel olarak yasanan manevi tecrubelerden muterakibtir. Bu bilgilerden bir kismi, Kibrisi’nin ya da seyhlerinin bu bilgilere bagli olarak tevil ettikleri guncel hadiseler ve bu hadiselere bagli olarak, gelecege yonelik beklentileri icermektedir. Bu tevillerin gerceklesmemesi, Kibrisi’nin tasavvuf anlayisindaki “teslimiyet” ve “siddikiyyet” gibi kavramlari tanimlar. Bu manada Kibrisi’ye gore Mehdi konusunda seyhinden duyduklarini beklemek, teslimiyetin ve siddikiyetin icabidir. Cunku seyhinden kendisine bildirilen bu bilgi, Hz. Peygamber(sav)’in evliyaya haber verdigi sirlari da icermektedir. Dolayisiyla, Hz. Peygaberi(sav)’in hadis-i serifleri arasinda da bulunan bu haberlerden suphe etmek, kulu velayet makamindan dusurur. Mehdi(as)’nin zuhuru ile, Kur’ân sirri, mirac sirri ve velayet sirri olarak ifade edilen diger mutlak hakikatler zuhur edecek ve insanlik, asr-i saadet misali bir duzene nail olacaktir. Şeyh Nazim’a gore gectigimiz 20. Yuzyil ve icinde bulundugumuz 21. Yuzyil, Mehdi’nin zuhuru ve Isâ(as)’in nuzulu arefesi haber verilen “cebabire” devridir.Kisaca ozetlenen Islam dusuncesinde bulusan ve dunyanin cesitli ulkelerinden gelen Hakkâniyye muridani, bugun, Şeyh Nazim’i Lefke Dergâhinda ziyaret etmektedirler. 1999’dan itibaren Lefke’deki dergâhindan cikmayan Kibrisi, rahatsizligindan dolayi 2009’dan beri namazlarin bir kismini evinde kilmaya baslamis ve sadece Cuma Namazlari icin, mescide cikmaktadir. Abtract Sheik Nazim el-Qubrusi was born in 1340/1922 in Larnaka, Cyprus. Paternity lineage of Qubrusi, reaches back to Sheik Abdulkadir Gailani whereat to Hz. Prophet(saw) as mother side reaches back to Mawlana Calaladdin Roumi.Master Sheik Nazim began to primary school in 1928 and entered the Chemical Faculty of Istanbul University after the graduation of high school in 1940. He dealt with moral sciences, during his university education and conceived sufi discipline from Sheik Suleyman Erzurumi (d. 1368/1948). He travelled to Damascus/Syria to become affiliated with Sheik Abdullah Daghistani after a sipiritual experience. Qubrusi was charged with moral duty in the morning of first day that he met to his sheik. Sheik master Nazim was married to Hadji Amine, a disciple of Sheik Abdullah, in 1952 and have two sons and two daughters.The books named Tasavvuf Sohbetleri (Sufism Discourses), Hak Dost Sohbetleri (Saint…

Modern Türk Eğitim Sisteminin Problem ve Çözüm Analizi

Mahdi Theme in Shaik Nazim El-Qubrusi’s Sufi Concept

Istanbul University - DergiPark, Aug 1, 2013

Kıbrısî"nin ilim, velî, mi"râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey"at, gibi anlayıĢında görülen Mehdi tel... more Kıbrısî"nin ilim, velî, mi"râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey"at, gibi anlayıĢında görülen Mehdi telakkisi, onun tasavvuf anlayıĢı hakkında özet bir bilgi gibidir. Bu manada Kıbrısî"ye göre Mehdi (as); velayetin son halkası, mi"râcın esrârına vâkıf velî, Allah"ın nurunu tamamlayacağı tasarrufun sahibidir. Bununla birlikte Kıbrısî"nin Mehdi telakkisi, mürĢidlerinin kendisine bildirdiği haberlere ve yaĢadığı manevi tecrübelere dayanan sağlam inançtan dolayı, ona göre, üzerinde Ģek ve Ģüphe edilmeyecek kadar kesindir. Dolayısıyla bu mevzu; halis kulların, sıddıkiyet makamlarına çıkıĢına vesiledir. Mehdi"yi dünya ya da berzah hayatında görmek üzere beklemek, bir ibadet ve teslimiyet imtihanıdır. Kıbrısî"nin genel tasavvuf anlayıĢında mündemiç olan söz konusu anlayıĢ, Hakkâniyye mürîdânının da çoğunlukla benimsediği bir düĢüncedir.

Tasavvuf Ekolleri̇ Ve Modern Eği̇ti̇m Felsefeleri̇: Eleşti̇rel Ve Kurgusal Bi̇r Mukayese

Journal of International Social Research, 2019

Modern eğitim bilimlerinde daimcilik, ilerlemecilik, özcülük ve yeniden yapılanmacılık ve postmod... more Modern eğitim bilimlerinde daimcilik, ilerlemecilik, özcülük ve yeniden yapılanmacılık ve postmodernism gibi isimlerle anılan eğitim felsefeleri, Tasavvuf Biliminde ön plana çıkan rıza, aşk, velayet, havf ve reca mektepleri (ekolleri) ile mukayeseli olarak incelenmiştir. Modern eğitim felsefeleri, Yunan Düşüncesinde gelişen felsefe (phillasophia) akımlarından birine ya da birkaçının sentezine dayanmaktadır. Bu durumda eğitim felsefesine temel olması gereken değişmez doğruların bilinmemesinden kaynaklanan fikrî kaos, modern eğitim felsefelerinin müşterek hususiyeti olmuştur. Bu anlayış, her düşünceyi kendi içinde doğru kabul eden postmodern felsefeyi ve 'doğrular çağdan çağa değişir' önermesini ön kabul olarak almıştır. Diğer taraftan tasavvuf mektepleri adıyla İslamî ilimlerin literatürüne girmiş olan geleneksel yaklaşımlar, eğitim hedefini hayatın (varlığın) amacından itibaren kurgulayan bir yapıdadır. Bu makalede, söz konusu tasavvuf mektepleri, birer eğitim felsefesi şeklinde değerlendirilmiş ve bu kabul üzerine modern felsefelerle mukayeseli bir değerlendirme yapılmıştır. Tasavvuf Biliminde ve medreselerinde ortaya konan eğitim felsefeleri, okul öncesi ile yüksek eğitim arasındaki kurumlar için milli bir eğitim modeli olacak bir tecrübe birikimine sahip olmuştur. Bu birikim İslam Düşünce mirasının ortaya koyduğu varlık ve bilgi anlayışına dayanmaktadır. Bu düşünce içinde gelişen mana sisteminde insan tanımı, eğitim felsefesi bakımından önem kazanmıştır. Bu çerçevede yapılan insan tanımından hareketle, insanın kabiliyet ve mizacına göre çeşitlenen eğitim felsefeleri model olabilmesi açısından incelenmiştir.

Epistemolojik ve Ontolojik Manası Bakımından Hallâc-ı Mansur’un Hak ve Hakikat Telakkisi

Sufiyye

İslam Medeni̇yeti̇ni̇n İnşasinda, Bi̇li̇m Ve Mektep Olarak Tasavvuf

Toplumsal deger ve birikim anlamina gelen medeniyet kavrami, makalemizde hakiki ve mecazi olmak u... more Toplumsal deger ve birikim anlamina gelen medeniyet kavrami, makalemizde hakiki ve mecazi olmak uzere iki manada ele alinmistir. Hakiki medeniyet, medeniyeti olusturan degerlerin hakikatte sabit olan varlik (ve bilgi) anlayisina dayanmasi bakimindan digerlerinden ayrilir. Tenzihi ile tesbihi makamlar arasinda dereceli olarak anlasilabilen bu hakikatin, beser akliyla dogrulanmasi bakimindan tasavvuf bilimi ve onun katkilari mustakil bir baslik olarak incelenmistir. Bu katki, Islam Dusuncesindeki tevhid akidesi cercevesinde Allah-kainat ve Allah-kul ikiligini ortadan kaldiran bir varlik anlayisi sunmasi olarak ozetlenebilir. Tasavvufun medreseleri olan tekkelerin urettikleri ise, Islam Medeniyetine verdigi katkinin diger vechesidir. Bu katki ise, medeniyet taniminda vurguladigimiz iki unsurdan ikincisine yoneliktir. Yani medeniyetin ozu mesabesinde olan hakikat anlayisindan beslenerek uretilen maddi unsurlara yaptigi katkilardir. Bu unsurlar bakimindan tekkeler; edebiyat, hat sanati, ...

Müslümanların (post)Modern Çağdaki Fikri ve Manevi Krizleri

Bu calismada, Hoca Ahmed Yesevi’nin mana dunyasini okumada gorulen hatalar ve bu hatalara sebep o... more Bu calismada, Hoca Ahmed Yesevi’nin mana dunyasini okumada gorulen hatalar ve bu hatalara sebep olan anlayislar incelenecektir. Yesevi’nin itikadi ve ameli mevzulardaki durusunu okumayla ilgili olan bu hatalar, cagimizdaki fikri surcmeleri gostermesi bakimindan ele alinmistir. Gunumuz Islam toplumunda, ilmi baglamindan koparilmis ve munferit gozlemlere dayanan tasavvuf anlayisi, sadece avamin “bireysel din” anlayislarinda degil akademik calismalarda da yaygin oldugunu dusundugumuzde, calismamizda ulasacagimiz cevaplarin, soz konusu hatali tasavvuf telakkilerinin kaynagini da gostermesini bakimindan onem arz eder. Zira Horasan ve Anadolu’daki Turklerin Muslumanlasmasinda Hoca Ahmet Yesevi’nin tesiri, bu kaynaklarin analizi bakimindan merkezi bir konumdadir. Yesevi’nin yasantisinda ve Hikmetlerinde ortaya koydugu tasavvuf anlayisi, gunumuzdeki hatalarin o donemde bulunup bulunmadigini gosterir. Hikmetlerdeki mananin Islam Dusuncesinin evrensel sabiteleri ile bulusup bulusmamasi Turkle...

Şeyh Muhammed Nazım Adil Hakkâni El-Kıbrısî'nin Tasavvuf Anlayışı

Şeyh Nazim-i Kibrisi, 23 Nisan 1340/1922’de Larnaka, Kibris’ta dunyaya gelmistir. Baba tarafi, Şe... more Şeyh Nazim-i Kibrisi, 23 Nisan 1340/1922’de Larnaka, Kibris’ta dunyaya gelmistir. Baba tarafi, Şeyh Abdulkadir Geylani’ye, dolayisiyla Hz. Peygamber(sav)’e dayanan Kibrisi’nin, anne tarafi Mevlana Celalettin Rumi’ye dayanmaktadir.Nazim-i Kibrisi ilkokula 1928 yilinda baslamis, 1359/1940 senesinde liseyi bitirerek Istanbul Universitesi Kimya Fakultesi’ne kayit olmustur. Universite egitimi esnasinda, manevi ilimlerle mesgul olmus ve Şeyh Suleyman Erzurumi’den (v.1368/1948) tasavvuf terbiyesi almistir. Bu donemde yasadigi bir manevi tecrube uzerine, maddi ilimlerdeki egitim hayatini birakip, manevi ilimlerdeki terbiyesi icin Suriye, Şam’a gitmis ve orada Şeyh Abdullah-i Dagistani’ye intisab etmistir. Kibrisi, seyhiyle bulustugu ilk gunun sonunda, Kibris’taki irsad vazifesiyle gorevlendirilmistir. Şeyh Nazim-i Kibrisi 1952’de, Şeyh Abdullah-i Dagistani’nin muridlerinden Haci Âmine Hanimefendi ile evlenmistir. Şeyh Nazim’in bu evlilikten iki oglu ve iki kizi dunyaya gelmistir.Tasavvuf So...

Şeyh Nazım-ı Kıbrısî’nin Modernizm ve Modern Çağ Telakkisi / Modernization and Modern Time Concept of Shaik Nazim el-Qubrusi

Modernlesme; Avrupa’daki bilimsel gelismelere bagli olusan “aydinlanma” donemi, cografi kesifler,... more Modernlesme; Avrupa’daki bilimsel gelismelere bagli olusan “aydinlanma” donemi, cografi kesifler, deniz otesi ticaretler ve Ronesans gibi hadiselerin bir sonucu olarak ortaya cikmis; somurgecilik ve Bati emperyalizmin kuvvetli bir araci olan kitle iletisim araclari ile tum dunyayi etkisi altina almistir. Doga bilimlerine dayanan rasyonel bilginin dunya âlemiyle sinirlandirilmasi ve vahye dayali din geleneginin, akil ile elestirilmesi anlamina gelen modern cag, Şeyh Nazim-i Kibrisi tarafindan 20. ve 21. yuzyillar manasinda kullanilmistir. Kibrisi’nin modern cag anlayisi, onun tasavvuf disiplinine dayanan Islam dusuncesi ve bu dusunce uzerine insa ettigi dunya anlayisinin bir cuzudur. Bu baglamda “cebâbire devri” olarak haber verilen modern cag, birey ve toplumlarin manevi hastalik icinde olduklari bir donemdir. Bu cagin ve hastaliklarin recetesi, tasavvuf merkezli Islam yasantidir ki bu ayni zamanda; Hz. Peygamber (sav) tarafindan haber verilen ahir zaman hadiselerinin vuku bulacagi ...

Şeyh Nazim-I Kibrisî’Ni̇n Tasavvuf Anlayişinda, Mehdi̇ Telakki̇si̇

Kibrisi’nin ilim, veli, mi’râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey’at, gibi anlayisinda gorulen Mehdi tel... more Kibrisi’nin ilim, veli, mi’râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey’at, gibi anlayisinda gorulen Mehdi telakkisi, onun tasavvuf anlayisi hakkinda ozet bir bilgi gibidir. Bu manada Kibrisi’ye gore Mehdi (as); velayetin son halkasi, mi’râcin esrârina vâkif veli, Allah’in nurunu tamamlayacagi tasarrufun sahibidir. Bununla birlikte Kibrisi’nin Mehdi telakkisi, mursidlerinin kendisine bildirdigi haberlere ve yasadigi manevi tecrubelere dayanan saglam inanctan dolayi, ona gore, uzerinde sek ve suphe edilmeyecek kadar kesindir. Dolayisiyla bu mevzu; halis kullarin, siddikiyet makamlarina cikisina vesiledir. Mehdi’yi dunya ya da berzah hayatinda gormek uzere beklemek, bir ibadet ve teslimiyet imtihanidir. Kibrisi’nin genel tasavvuf anlayisinda mundemic olan soz konusu anlayis, Hakkâniyye muridâninin da cogunlukla benimsedigi bir dusuncedir.

Seyyid Muhammed Nakib Attas’a Göre Bir Bilim ve Mektep Olarak Tasavvuf

Turkish Studies-Comparative Religious Studies

Conceptualization of sufism which is based on superficial readings, personal observations and uns... more Conceptualization of sufism which is based on superficial readings, personal observations and unscientific definitions is recently widespread. This effected not only in socio-cultural life of post-modern Muslims but their intellectual life and philosophy of science also. Naquib al-Attas, making important analyses about intellectual problems of modern Muslim societies and roots of these problems in Western worldview, defined sufism and compared it with such superficial readings. This comparative analyse composes both Western Thought from the its roots of Hellenistic Philosophy and Islamic Thought from its roots in the texts (nusus); and puts forth scientific respectability of these superficial opinions such as 'sufism is imitation of Hinduism.' In this article, 'sufism as science and school in Syed Muhammad Naquib al-Attas' was conceptualized comparing with post-modern readings. We can conclude that in works of al-Attas regarding sufism as both science and school (sufi orders) are portrait of focusing to see general picture of Islamic Thought. In this sense sufism was analysed to solve duality problem of God-universe and God-servant according to creed of tawhid (monoteism) in Islamic Thought. This philosophy, forming etiquettes and principles of sufi-brotherhoods, puts a structure which can be taken as model for educational philosophy of Islamic worldview. When sufism or sufibrotherhoods (sing. tariqah) are read out of this scientific root and Islamic law, we observe non-Islamic definitions or institutions.

MUHYİDDİN SEKÂR ÖRNEGİNDE ABD'DE TASAVVUF ANLAYISI| Ankara Üniversitesi Açık Erişim Sistemi

acikarsiv.ankara.edu.tr

... Enslaved in the Americas, Middle East Quarterly, Aralık 2000 Dilaver Gürer, Abdülkadir Geyla... more ... Enslaved in the Americas, Middle East Quarterly, Aralık 2000 Dilaver Gürer, Abdülkadir Geylanî, Insan ... Ibnü'l Arabi Sözlügü, Kabalacı Yay., Istanbul 2005 KA Nizami, Çistî, TDV IA, c.8 ... Dr. Adnan Karaismailoglu, c.1, Imaj Tic., Ankara 2004 Mevlâna Celaleddin Rumî, Mesnevi, Haz ...

MUHYİDDİN SEKÂR ÖRNEGİNDE ABD'DE TASAVVUF ANLAYISI| Ankara Üniversitesi Açık Erişim Sistemi

acikarsiv.ankara.edu.tr

... Enslaved in the Americas, Middle East Quarterly, Aralık 2000 Dilaver Gürer, Abdülkadir Geyla... more ... Enslaved in the Americas, Middle East Quarterly, Aralık 2000 Dilaver Gürer, Abdülkadir Geylanî, Insan ... Ibnü'l Arabi Sözlügü, Kabalacı Yay., Istanbul 2005 KA Nizami, Çistî, TDV IA, c.8 ... Dr. Adnan Karaismailoglu, c.1, Imaj Tic., Ankara 2004 Mevlâna Celaleddin Rumî, Mesnevi, Haz ...

Kaynağı ve İslam Düşüncesine Katkısı Bakımından Nur Teorisi ve İşraki Felsefe

This article is written to determine ontological and epistemological analogies and dissimilaritie... more This article is written to determine ontological and epistemological analogies and dissimilarities between Gazali’s Theory of Light and Suhrawardi’s Ishraq Philosophy (Israqiyye); to reason source of knowledge and its contribution to Islamic Thought; and to reach an opinion about their worth with reference to their contributions. To analyse Ishraqiyye “Hikmat al-Ishraq (Wisdom of Overflow) is focused as done “Mishqat al-Anwar (The Niche of Lights)” and Maqasid al-Falasafah (Objectives of Philosophy) for the Theory of Light. Appraisals and findings in this work provides us to see intellectual atmosphere which makes secular and historicist philosophies spread out nowadays and their roots in history of Islamic Thought. Spread of these philosophies with technical and scientific knowledge imported during modernization and their effects on intellectual and cultural life were not analysed in this work. However intellectual atmosphere which eases these philosophies to be accepted was studied with reference to evaluation of works focused in this article. Because of the lack of reconciliation about sources of these works and their worth in Islamic Thought, a mentality
dissociating realities of Islamic knowledge from scientific was triggered. Thus the worth of works, focused in this article, is taken into consideration with reference to secularization problem which is consequence of ignored philosophy of Ishraq and Light.

От спора о названии к Преспанскому соглашению: отношения между Грецией и Северной Македонией

Право и управление. XXI век, Dec 31, 2020

The name dispute dominated the relations between Greece and the Republic of Macedonia approximate... more The name dispute dominated the relations between Greece and the Republic of Macedonia approximately three decades. It was coined as one of the world's chronical unresolved issues. During the long lifespan of the conflict, there were some moments of hope for a solution, as well as disappointments stemming from the rising tension between the parties. Some of these developments bringing a new mentality to the dispute can be labelled as the turning points. In the current state of affairs, the dispute has been going through a new phase since the signature of the Prespa Agreement between Greece and North Macedonia in 2018. Materials and Methods: The article is providing a historical analysis of the name dispute. The development of the name dispute, from its beginning till its current state of affairs, is analysed under the guidance of the previous studies conducted on the subject and with references to the discourses of the leading political actors. Results: The name dispute is elaborated by focusing on the key turning points. After the emergence of the conflict, the interim accord of 1995 and 2008 NATO Bucharest meeting and the Prespa Agreement are determined as the turning points of the dispute. Discussions and Conclusions: The article concludes that it is too early to declare the final end of the name dispute by concentrating on the Prespa Agreement, symbolizing the final consensus between the parties of the dispute. Despite the rising hopes after the Prespa Agreement, the historical lifespan of the name dispute leads us to consider the fact that the willingness of the disputing parties to stay committed to the agreement will be definitive in terms of the future of the relations between Greece and Macedonia.

Mahdi Theme in Shaik Nazim El-Qubrusi’s Sufi Concept

DergiPark (Istanbul University), Aug 1, 2013

Kıbrısî"nin ilim, velî, mi"râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey"at, gibi anlayıĢında görülen Mehdi tel... more Kıbrısî"nin ilim, velî, mi"râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey"at, gibi anlayıĢında görülen Mehdi telakkisi, onun tasavvuf anlayıĢı hakkında özet bir bilgi gibidir. Bu manada Kıbrısî"ye göre Mehdi (as); velayetin son halkası, mi"râcın esrârına vâkıf velî, Allah"ın nurunu tamamlayacağı tasarrufun sahibidir. Bununla birlikte Kıbrısî"nin Mehdi telakkisi, mürĢidlerinin kendisine bildirdiği haberlere ve yaĢadığı manevi tecrübelere dayanan sağlam inançtan dolayı, ona göre, üzerinde Ģek ve Ģüphe edilmeyecek kadar kesindir. Dolayısıyla bu mevzu; halis kulların, sıddıkiyet makamlarına çıkıĢına vesiledir. Mehdi"yi dünya ya da berzah hayatında görmek üzere beklemek, bir ibadet ve teslimiyet imtihanıdır. Kıbrısî"nin genel tasavvuf anlayıĢında mündemiç olan söz konusu anlayıĢ, Hakkâniyye mürîdânının da çoğunlukla benimsediği bir düĢüncedir.

Müslümanların (post)Modern Çağdaki Fikri ve Manevi Krizleri

Eskişehir Osmangazi üniversitesi ilahiyat fakültesi dergisi, Mar 3, 2021

Bu makale, en az iki hakem tarafından incelenmiş ve intihal içermediği teyit edilmiştir. / This a... more

Tasavvuf Ekolleri̇ Ve Modern Eği̇ti̇m Felsefeleri̇: Eleşti̇rel Ve Kurgusal Bi̇r Mukayese

The Journal of International Social Research, Aug 30, 2019

Öz Modern eğitim bilimlerinde daimcilik, ilerlemecilik, özcülük ve yeniden yapılanmacılık ve post... more Öz Modern eğitim bilimlerinde daimcilik, ilerlemecilik, özcülük ve yeniden yapılanmacılık ve postmodernism gibi isimlerle anılan eğitim felsefeleri, Tasavvuf Biliminde ön plana çıkan rıza, aşk, velayet, havf ve reca mektepleri (ekolleri) ile mukayeseli olarak incelenmiştir. Modern eğitim felsefeleri, Yunan Düşüncesinde gelişen felsefe (phillasophia) akımlarından birine ya da birkaçının sentezine dayanmaktadır. Bu durumda eğitim felsefesine temel olması gereken değişmez doğruların bilinmemesinden kaynaklanan fikrî kaos, modern eğitim felsefelerinin müşterek hususiyeti olmuştur. Bu anlayış, her düşünceyi kendi içinde doğru kabul eden postmodern felsefeyi ve 'doğrular çağdan çağa değişir' önermesini ön kabul olarak almıştır. Diğer taraftan tasavvuf mektepleri adıyla İslamî ilimlerin literatürüne girmiş olan geleneksel yaklaşımlar, eğitim hedefini hayatın (varlığın) amacından itibaren kurgulayan bir yapıdadır. Bu makalede, söz konusu tasavvuf mektepleri, birer eğitim felsefesi şeklinde değerlendirilmiş ve bu kabul üzerine modern felsefelerle mukayeseli bir değerlendirme yapılmıştır. Tasavvuf Biliminde ve medreselerinde ortaya konan eğitim felsefeleri, okul öncesi ile yüksek eğitim arasındaki kurumlar için milli bir eğitim modeli olacak bir tecrübe birikimine sahip olmuştur. Bu birikim İslam Düşünce mirasının ortaya koyduğu varlık ve bilgi anlayışına dayanmaktadır. Bu düşünce içinde gelişen mana sisteminde insan tanımı, eğitim felsefesi bakımından önem kazanmıştır. Bu çerçevede yapılan insan tanımından hareketle, insanın kabiliyet ve mizacına göre çeşitlenen eğitim felsefeleri model olabilmesi açısından incelenmiştir.

Epistemolojik ve Ontolojik Manası Bakımından Hallâc-ı Mansur’un Hak ve Hakikat Telakkisi

Sufiyye, Dec 30, 2021

Çalışmamıza konu olan meseleleri Hallâc'ın Tavâsin, Bustânu'l-ma'rife, Nusûsu'l-Kitâb, Divân-ı Ha... more Çalışmamıza konu olan meseleleri Hallâc'ın Tavâsin, Bustânu'l-ma'rife, Nusûsu'l-Kitâb, Divân-ı Hallâc, Nusûsu'l-velâye gibi eserlerinde arayacağız. Bu eserlerden elde ettiğimiz bulguları diğer sûfîlerin, mütekellimin ve İslam Felsefecilerinin görüşleri bakımından değerlendirirken, selefi yaklaşımın meseleye bakışlarına da değineceğiz. Ayrıca Ahbâr gibi Hallâc'ın vefatından sonra yapılan çalışma ve yorumlar da dikkate alınacaktır.

Kaynaği Ve İslam Düşüncesi̇ne Katkisi Bakimindan Nur Teori̇si̇ Ve İşraki̇ Felsefe

Journal of International Social Research, 2019

Bu çalışma Gazali'nin Nur teorisi ile Sühreverdi'nin İşrak felsefelerindeki ontolojik ve epistemo... more Bu çalışma Gazali'nin Nur teorisi ile Sühreverdi'nin İşrak felsefelerindeki ontolojik ve epistemolojik benzerlik ve farklılıkları tespit etmek; ortaya konan bilginin kaynağını bulmak; kaynağı bakımından İslam Düşüncesine katkısı ve bu katkı bakımından onların değeri hakkında bir kanaate ulaşmak amacıyla yapılmıştır. İşrak felsefesinin analizi için Sühreverdi'nin Hikmetu'l-işrak, Nur teorisi için ise Gazali'nin Mişkatu'l-envar ve Mekasıd-i Felasefe bu çalışmada ele alınan temel kaynaklardır. Çalışmamızdaki bulgular ve değerlendirmeler, seküler ve tarihselci felsefelerin günümüzde yaygınlaşmasına zemin hazırlayan fikri atmosferi ve onların İslam Düşünce tarihindeki kökleri üzerinden görmemize vesile olmuştur. Modernleşme sürecinde ithal edilen teknik ve bilimsel bilgi ile yaygınlaşan bu felsefelerin, bilim ve kültür hayatına etkileri çalışmamamızda incelenmemiştir. Ancak bu felsefelerin kabul görmesine sebep olabilecek fikri atmosfer, çalışmamıza konu olmuş eserlerin kıymeti bakımından değerlendirilmiştir. Bu eserlerdeki bilginin kaynağı ve İslam Düşüncesi içerisindeki kıymeti gibi konular üzerinde bir mutabakatın olmaması, İslami bilgi ile bilimsel bilginin ayrıştığı bir anlayışın başlamasına sebep olmuştur. Dolayısıyla çalışmamıza konu olan eserlerin kıymeti, onların ortaya koyduğu İşrak ve Nur felsefelerinin reddedilmesi sonucunda karşılaşılan sekülerleşme problemi üzerinden analiz edilmiştir.

Şeyh Muhammed Nazım Adil Hakkâni El-Kıbrısî'nin Tasavvuf Anlayışı

Şeyh Nazim-i Kibrisi, 23 Nisan 1340/1922’de Larnaka, Kibris’ta dunyaya gelmistir. Baba tarafi, Şe... more Şeyh Nazim-i Kibrisi, 23 Nisan 1340/1922’de Larnaka, Kibris’ta dunyaya gelmistir. Baba tarafi, Şeyh Abdulkadir Geylani’ye, dolayisiyla Hz. Peygamber(sav)’e dayanan Kibrisi’nin, anne tarafi Mevlana Celalettin Rumi’ye dayanmaktadir.Nazim-i Kibrisi ilkokula 1928 yilinda baslamis, 1359/1940 senesinde liseyi bitirerek Istanbul Universitesi Kimya Fakultesi’ne kayit olmustur. Universite egitimi esnasinda, manevi ilimlerle mesgul olmus ve Şeyh Suleyman Erzurumi’den (v.1368/1948) tasavvuf terbiyesi almistir. Bu donemde yasadigi bir manevi tecrube uzerine, maddi ilimlerdeki egitim hayatini birakip, manevi ilimlerdeki terbiyesi icin Suriye, Şam’a gitmis ve orada Şeyh Abdullah-i Dagistani’ye intisab etmistir. Kibrisi, seyhiyle bulustugu ilk gunun sonunda, Kibris’taki irsad vazifesiyle gorevlendirilmistir. Şeyh Nazim-i Kibrisi 1952’de, Şeyh Abdullah-i Dagistani’nin muridlerinden Haci Âmine Hanimefendi ile evlenmistir. Şeyh Nazim’in bu evlilikten iki oglu ve iki kizi dunyaya gelmistir.Tasavvuf Sohbetleri, Hak Dost Sohbetleri, Ebediyete Davet, Cuma Hutbeleri, Şeyh Nazim’in sohbet ve hutbelerinden derlenmis eserlerdir. “Câmiu’l-irsâdus-serif”, Lubnan’da yaptigi sohbetlerden derlenmis, “Muridin El Kitabi (Hand Book of Mureed)”, muridler icin telkin edilen zikir ve tesbihatin derlendigi eserlerdir. Bunlarin haricinde, “Mercy Ocean (Rahmet Deryasi)”, Şeyh Abdullah’in sohbetlerinden, derlenmistir.Şeyh Nazim, 1974’ten itibaren Avrupa’yi, 1978’den beri Turkiye’yi, 1986’dan beri Uzak Doguyu, 1991’den itibaren ABD’yi ziyaret ederek iman nurunu her cesit insana yaymaya gayret etmistir. Hâlidiyye-i Hakkâniyye’nin Avrupa, Amerika, Asya ve Afrika kitalarina yayilmasi, Şeyh Nazim’in irsad vazifesini Şeyh Abdullah-i Dagistani’den almasindan sonra baslamistir.Şeyh Nazim’a gore bu hizmetin basarisi, kendisinin yaptigi islerden dolayi degil, Şeyhinin kendisine verdigi manevi destekden dolayidir. Zira bu vazife, seyhi Abdullah-i Dagistani dunyaya geldiginde, Şeyh Şerafeddin tarafindan bildirilmistir. Bu rivayet, Şeyh Nazim’in tasavvuf anlayisinin bir cuz’unu teskil etmektedir. Cunku bu tur vazifeler, Peygamber varisleri olan evliyaya, yevmu’l-ezelde tevdi edilmistir. Soz konusu vazife, Allah’in Nurunun tamamlanacagi gune kadar devam edecektir. Kibrisi’nin velayet ilmi olarak tanimladigi soz konusu malumaltlari, irsad ehli bilir ve ehline aktarir. Bu manada Kibrisi’nin Mehdi anlayisi, Mehdi’nin beklelenen en son irsad ehli addedilmesi hasebiyle, Kibrisi’nin tasavvuf anlayisinda belirleyici bir mevzu olmustur. Kibrisi’nin Mehdi anlayisi, Islami metinlerde verilen haberlerin yanisira, seyhinden tevarus eden ve bireysel olarak yasanan manevi tecrubelerden muterakibtir. Bu bilgilerden bir kismi, Kibrisi’nin ya da seyhlerinin bu bilgilere bagli olarak tevil ettikleri guncel hadiseler ve bu hadiselere bagli olarak, gelecege yonelik beklentileri icermektedir. Bu tevillerin gerceklesmemesi, Kibrisi’nin tasavvuf anlayisindaki “teslimiyet” ve “siddikiyyet” gibi kavramlari tanimlar. Bu manada Kibrisi’ye gore Mehdi konusunda seyhinden duyduklarini beklemek, teslimiyetin ve siddikiyetin icabidir. Cunku seyhinden kendisine bildirilen bu bilgi, Hz. Peygamber(sav)’in evliyaya haber verdigi sirlari da icermektedir. Dolayisiyla, Hz. Peygaberi(sav)’in hadis-i serifleri arasinda da bulunan bu haberlerden suphe etmek, kulu velayet makamindan dusurur. Mehdi(as)’nin zuhuru ile, Kur’ân sirri, mirac sirri ve velayet sirri olarak ifade edilen diger mutlak hakikatler zuhur edecek ve insanlik, asr-i saadet misali bir duzene nail olacaktir. Şeyh Nazim’a gore gectigimiz 20. Yuzyil ve icinde bulundugumuz 21. Yuzyil, Mehdi’nin zuhuru ve Isâ(as)’in nuzulu arefesi haber verilen “cebabire” devridir.Kisaca ozetlenen Islam dusuncesinde bulusan ve dunyanin cesitli ulkelerinden gelen Hakkâniyye muridani, bugun, Şeyh Nazim’i Lefke Dergâhinda ziyaret etmektedirler. 1999’dan itibaren Lefke’deki dergâhindan cikmayan Kibrisi, rahatsizligindan dolayi 2009’dan beri namazlarin bir kismini evinde kilmaya baslamis ve sadece Cuma Namazlari icin, mescide cikmaktadir. Abtract Sheik Nazim el-Qubrusi was born in 1340/1922 in Larnaka, Cyprus. Paternity lineage of Qubrusi, reaches back to Sheik Abdulkadir Gailani whereat to Hz. Prophet(saw) as mother side reaches back to Mawlana Calaladdin Roumi.Master Sheik Nazim began to primary school in 1928 and entered the Chemical Faculty of Istanbul University after the graduation of high school in 1940. He dealt with moral sciences, during his university education and conceived sufi discipline from Sheik Suleyman Erzurumi (d. 1368/1948). He travelled to Damascus/Syria to become affiliated with Sheik Abdullah Daghistani after a sipiritual experience. Qubrusi was charged with moral duty in the morning of first day that he met to his sheik. Sheik master Nazim was married to Hadji Amine, a disciple of Sheik Abdullah, in 1952 and have two sons and two daughters.The books named Tasavvuf Sohbetleri (Sufism Discourses), Hak Dost Sohbetleri (Saint…

Modern Türk Eğitim Sisteminin Problem ve Çözüm Analizi

Mahdi Theme in Shaik Nazim El-Qubrusi’s Sufi Concept

Istanbul University - DergiPark, Aug 1, 2013

Kıbrısî"nin ilim, velî, mi"râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey"at, gibi anlayıĢında görülen Mehdi tel... more Kıbrısî"nin ilim, velî, mi"râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey"at, gibi anlayıĢında görülen Mehdi telakkisi, onun tasavvuf anlayıĢı hakkında özet bir bilgi gibidir. Bu manada Kıbrısî"ye göre Mehdi (as); velayetin son halkası, mi"râcın esrârına vâkıf velî, Allah"ın nurunu tamamlayacağı tasarrufun sahibidir. Bununla birlikte Kıbrısî"nin Mehdi telakkisi, mürĢidlerinin kendisine bildirdiği haberlere ve yaĢadığı manevi tecrübelere dayanan sağlam inançtan dolayı, ona göre, üzerinde Ģek ve Ģüphe edilmeyecek kadar kesindir. Dolayısıyla bu mevzu; halis kulların, sıddıkiyet makamlarına çıkıĢına vesiledir. Mehdi"yi dünya ya da berzah hayatında görmek üzere beklemek, bir ibadet ve teslimiyet imtihanıdır. Kıbrısî"nin genel tasavvuf anlayıĢında mündemiç olan söz konusu anlayıĢ, Hakkâniyye mürîdânının da çoğunlukla benimsediği bir düĢüncedir.

Tasavvuf Ekolleri̇ Ve Modern Eği̇ti̇m Felsefeleri̇: Eleşti̇rel Ve Kurgusal Bi̇r Mukayese

Journal of International Social Research, 2019

Modern eğitim bilimlerinde daimcilik, ilerlemecilik, özcülük ve yeniden yapılanmacılık ve postmod... more Modern eğitim bilimlerinde daimcilik, ilerlemecilik, özcülük ve yeniden yapılanmacılık ve postmodernism gibi isimlerle anılan eğitim felsefeleri, Tasavvuf Biliminde ön plana çıkan rıza, aşk, velayet, havf ve reca mektepleri (ekolleri) ile mukayeseli olarak incelenmiştir. Modern eğitim felsefeleri, Yunan Düşüncesinde gelişen felsefe (phillasophia) akımlarından birine ya da birkaçının sentezine dayanmaktadır. Bu durumda eğitim felsefesine temel olması gereken değişmez doğruların bilinmemesinden kaynaklanan fikrî kaos, modern eğitim felsefelerinin müşterek hususiyeti olmuştur. Bu anlayış, her düşünceyi kendi içinde doğru kabul eden postmodern felsefeyi ve 'doğrular çağdan çağa değişir' önermesini ön kabul olarak almıştır. Diğer taraftan tasavvuf mektepleri adıyla İslamî ilimlerin literatürüne girmiş olan geleneksel yaklaşımlar, eğitim hedefini hayatın (varlığın) amacından itibaren kurgulayan bir yapıdadır. Bu makalede, söz konusu tasavvuf mektepleri, birer eğitim felsefesi şeklinde değerlendirilmiş ve bu kabul üzerine modern felsefelerle mukayeseli bir değerlendirme yapılmıştır. Tasavvuf Biliminde ve medreselerinde ortaya konan eğitim felsefeleri, okul öncesi ile yüksek eğitim arasındaki kurumlar için milli bir eğitim modeli olacak bir tecrübe birikimine sahip olmuştur. Bu birikim İslam Düşünce mirasının ortaya koyduğu varlık ve bilgi anlayışına dayanmaktadır. Bu düşünce içinde gelişen mana sisteminde insan tanımı, eğitim felsefesi bakımından önem kazanmıştır. Bu çerçevede yapılan insan tanımından hareketle, insanın kabiliyet ve mizacına göre çeşitlenen eğitim felsefeleri model olabilmesi açısından incelenmiştir.

Epistemolojik ve Ontolojik Manası Bakımından Hallâc-ı Mansur’un Hak ve Hakikat Telakkisi

Sufiyye

İslam Medeni̇yeti̇ni̇n İnşasinda, Bi̇li̇m Ve Mektep Olarak Tasavvuf

Toplumsal deger ve birikim anlamina gelen medeniyet kavrami, makalemizde hakiki ve mecazi olmak u... more Toplumsal deger ve birikim anlamina gelen medeniyet kavrami, makalemizde hakiki ve mecazi olmak uzere iki manada ele alinmistir. Hakiki medeniyet, medeniyeti olusturan degerlerin hakikatte sabit olan varlik (ve bilgi) anlayisina dayanmasi bakimindan digerlerinden ayrilir. Tenzihi ile tesbihi makamlar arasinda dereceli olarak anlasilabilen bu hakikatin, beser akliyla dogrulanmasi bakimindan tasavvuf bilimi ve onun katkilari mustakil bir baslik olarak incelenmistir. Bu katki, Islam Dusuncesindeki tevhid akidesi cercevesinde Allah-kainat ve Allah-kul ikiligini ortadan kaldiran bir varlik anlayisi sunmasi olarak ozetlenebilir. Tasavvufun medreseleri olan tekkelerin urettikleri ise, Islam Medeniyetine verdigi katkinin diger vechesidir. Bu katki ise, medeniyet taniminda vurguladigimiz iki unsurdan ikincisine yoneliktir. Yani medeniyetin ozu mesabesinde olan hakikat anlayisindan beslenerek uretilen maddi unsurlara yaptigi katkilardir. Bu unsurlar bakimindan tekkeler; edebiyat, hat sanati, ...

Müslümanların (post)Modern Çağdaki Fikri ve Manevi Krizleri

Bu calismada, Hoca Ahmed Yesevi’nin mana dunyasini okumada gorulen hatalar ve bu hatalara sebep o... more Bu calismada, Hoca Ahmed Yesevi’nin mana dunyasini okumada gorulen hatalar ve bu hatalara sebep olan anlayislar incelenecektir. Yesevi’nin itikadi ve ameli mevzulardaki durusunu okumayla ilgili olan bu hatalar, cagimizdaki fikri surcmeleri gostermesi bakimindan ele alinmistir. Gunumuz Islam toplumunda, ilmi baglamindan koparilmis ve munferit gozlemlere dayanan tasavvuf anlayisi, sadece avamin “bireysel din” anlayislarinda degil akademik calismalarda da yaygin oldugunu dusundugumuzde, calismamizda ulasacagimiz cevaplarin, soz konusu hatali tasavvuf telakkilerinin kaynagini da gostermesini bakimindan onem arz eder. Zira Horasan ve Anadolu’daki Turklerin Muslumanlasmasinda Hoca Ahmet Yesevi’nin tesiri, bu kaynaklarin analizi bakimindan merkezi bir konumdadir. Yesevi’nin yasantisinda ve Hikmetlerinde ortaya koydugu tasavvuf anlayisi, gunumuzdeki hatalarin o donemde bulunup bulunmadigini gosterir. Hikmetlerdeki mananin Islam Dusuncesinin evrensel sabiteleri ile bulusup bulusmamasi Turkle...

Şeyh Muhammed Nazım Adil Hakkâni El-Kıbrısî'nin Tasavvuf Anlayışı

Şeyh Nazim-i Kibrisi, 23 Nisan 1340/1922’de Larnaka, Kibris’ta dunyaya gelmistir. Baba tarafi, Şe... more Şeyh Nazim-i Kibrisi, 23 Nisan 1340/1922’de Larnaka, Kibris’ta dunyaya gelmistir. Baba tarafi, Şeyh Abdulkadir Geylani’ye, dolayisiyla Hz. Peygamber(sav)’e dayanan Kibrisi’nin, anne tarafi Mevlana Celalettin Rumi’ye dayanmaktadir.Nazim-i Kibrisi ilkokula 1928 yilinda baslamis, 1359/1940 senesinde liseyi bitirerek Istanbul Universitesi Kimya Fakultesi’ne kayit olmustur. Universite egitimi esnasinda, manevi ilimlerle mesgul olmus ve Şeyh Suleyman Erzurumi’den (v.1368/1948) tasavvuf terbiyesi almistir. Bu donemde yasadigi bir manevi tecrube uzerine, maddi ilimlerdeki egitim hayatini birakip, manevi ilimlerdeki terbiyesi icin Suriye, Şam’a gitmis ve orada Şeyh Abdullah-i Dagistani’ye intisab etmistir. Kibrisi, seyhiyle bulustugu ilk gunun sonunda, Kibris’taki irsad vazifesiyle gorevlendirilmistir. Şeyh Nazim-i Kibrisi 1952’de, Şeyh Abdullah-i Dagistani’nin muridlerinden Haci Âmine Hanimefendi ile evlenmistir. Şeyh Nazim’in bu evlilikten iki oglu ve iki kizi dunyaya gelmistir.Tasavvuf So...

Şeyh Nazım-ı Kıbrısî’nin Modernizm ve Modern Çağ Telakkisi / Modernization and Modern Time Concept of Shaik Nazim el-Qubrusi

Modernlesme; Avrupa’daki bilimsel gelismelere bagli olusan “aydinlanma” donemi, cografi kesifler,... more Modernlesme; Avrupa’daki bilimsel gelismelere bagli olusan “aydinlanma” donemi, cografi kesifler, deniz otesi ticaretler ve Ronesans gibi hadiselerin bir sonucu olarak ortaya cikmis; somurgecilik ve Bati emperyalizmin kuvvetli bir araci olan kitle iletisim araclari ile tum dunyayi etkisi altina almistir. Doga bilimlerine dayanan rasyonel bilginin dunya âlemiyle sinirlandirilmasi ve vahye dayali din geleneginin, akil ile elestirilmesi anlamina gelen modern cag, Şeyh Nazim-i Kibrisi tarafindan 20. ve 21. yuzyillar manasinda kullanilmistir. Kibrisi’nin modern cag anlayisi, onun tasavvuf disiplinine dayanan Islam dusuncesi ve bu dusunce uzerine insa ettigi dunya anlayisinin bir cuzudur. Bu baglamda “cebâbire devri” olarak haber verilen modern cag, birey ve toplumlarin manevi hastalik icinde olduklari bir donemdir. Bu cagin ve hastaliklarin recetesi, tasavvuf merkezli Islam yasantidir ki bu ayni zamanda; Hz. Peygamber (sav) tarafindan haber verilen ahir zaman hadiselerinin vuku bulacagi ...

Şeyh Nazim-I Kibrisî’Ni̇n Tasavvuf Anlayişinda, Mehdi̇ Telakki̇si̇

Kibrisi’nin ilim, veli, mi’râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey’at, gibi anlayisinda gorulen Mehdi tel... more Kibrisi’nin ilim, veli, mi’râc, Hz. Peygamber (sav) ve bey’at, gibi anlayisinda gorulen Mehdi telakkisi, onun tasavvuf anlayisi hakkinda ozet bir bilgi gibidir. Bu manada Kibrisi’ye gore Mehdi (as); velayetin son halkasi, mi’râcin esrârina vâkif veli, Allah’in nurunu tamamlayacagi tasarrufun sahibidir. Bununla birlikte Kibrisi’nin Mehdi telakkisi, mursidlerinin kendisine bildirdigi haberlere ve yasadigi manevi tecrubelere dayanan saglam inanctan dolayi, ona gore, uzerinde sek ve suphe edilmeyecek kadar kesindir. Dolayisiyla bu mevzu; halis kullarin, siddikiyet makamlarina cikisina vesiledir. Mehdi’yi dunya ya da berzah hayatinda gormek uzere beklemek, bir ibadet ve teslimiyet imtihanidir. Kibrisi’nin genel tasavvuf anlayisinda mundemic olan soz konusu anlayis, Hakkâniyye muridâninin da cogunlukla benimsedigi bir dusuncedir.

Seyyid Muhammed Nakib Attas’a Göre Bir Bilim ve Mektep Olarak Tasavvuf

Turkish Studies-Comparative Religious Studies

Conceptualization of sufism which is based on superficial readings, personal observations and uns... more Conceptualization of sufism which is based on superficial readings, personal observations and unscientific definitions is recently widespread. This effected not only in socio-cultural life of post-modern Muslims but their intellectual life and philosophy of science also. Naquib al-Attas, making important analyses about intellectual problems of modern Muslim societies and roots of these problems in Western worldview, defined sufism and compared it with such superficial readings. This comparative analyse composes both Western Thought from the its roots of Hellenistic Philosophy and Islamic Thought from its roots in the texts (nusus); and puts forth scientific respectability of these superficial opinions such as 'sufism is imitation of Hinduism.' In this article, 'sufism as science and school in Syed Muhammad Naquib al-Attas' was conceptualized comparing with post-modern readings. We can conclude that in works of al-Attas regarding sufism as both science and school (sufi orders) are portrait of focusing to see general picture of Islamic Thought. In this sense sufism was analysed to solve duality problem of God-universe and God-servant according to creed of tawhid (monoteism) in Islamic Thought. This philosophy, forming etiquettes and principles of sufi-brotherhoods, puts a structure which can be taken as model for educational philosophy of Islamic worldview. When sufism or sufibrotherhoods (sing. tariqah) are read out of this scientific root and Islamic law, we observe non-Islamic definitions or institutions.

MUHYİDDİN SEKÂR ÖRNEGİNDE ABD'DE TASAVVUF ANLAYISI| Ankara Üniversitesi Açık Erişim Sistemi

acikarsiv.ankara.edu.tr

... Enslaved in the Americas, Middle East Quarterly, Aralık 2000 Dilaver Gürer, Abdülkadir Geyla... more ... Enslaved in the Americas, Middle East Quarterly, Aralık 2000 Dilaver Gürer, Abdülkadir Geylanî, Insan ... Ibnü'l Arabi Sözlügü, Kabalacı Yay., Istanbul 2005 KA Nizami, Çistî, TDV IA, c.8 ... Dr. Adnan Karaismailoglu, c.1, Imaj Tic., Ankara 2004 Mevlâna Celaleddin Rumî, Mesnevi, Haz ...

MUHYİDDİN SEKÂR ÖRNEGİNDE ABD'DE TASAVVUF ANLAYISI| Ankara Üniversitesi Açık Erişim Sistemi

acikarsiv.ankara.edu.tr

... Enslaved in the Americas, Middle East Quarterly, Aralık 2000 Dilaver Gürer, Abdülkadir Geyla... more ... Enslaved in the Americas, Middle East Quarterly, Aralık 2000 Dilaver Gürer, Abdülkadir Geylanî, Insan ... Ibnü'l Arabi Sözlügü, Kabalacı Yay., Istanbul 2005 KA Nizami, Çistî, TDV IA, c.8 ... Dr. Adnan Karaismailoglu, c.1, Imaj Tic., Ankara 2004 Mevlâna Celaleddin Rumî, Mesnevi, Haz ...

Kaynağı ve İslam Düşüncesine Katkısı Bakımından Nur Teorisi ve İşraki Felsefe

This article is written to determine ontological and epistemological analogies and dissimilaritie... more This article is written to determine ontological and epistemological analogies and dissimilarities between Gazali’s Theory of Light and Suhrawardi’s Ishraq Philosophy (Israqiyye); to reason source of knowledge and its contribution to Islamic Thought; and to reach an opinion about their worth with reference to their contributions. To analyse Ishraqiyye “Hikmat al-Ishraq (Wisdom of Overflow) is focused as done “Mishqat al-Anwar (The Niche of Lights)” and Maqasid al-Falasafah (Objectives of Philosophy) for the Theory of Light. Appraisals and findings in this work provides us to see intellectual atmosphere which makes secular and historicist philosophies spread out nowadays and their roots in history of Islamic Thought. Spread of these philosophies with technical and scientific knowledge imported during modernization and their effects on intellectual and cultural life were not analysed in this work. However intellectual atmosphere which eases these philosophies to be accepted was studied with reference to evaluation of works focused in this article. Because of the lack of reconciliation about sources of these works and their worth in Islamic Thought, a mentality
dissociating realities of Islamic knowledge from scientific was triggered. Thus the worth of works, focused in this article, is taken into consideration with reference to secularization problem which is consequence of ignored philosophy of Ishraq and Light.

Şeyh Nazım Kıbrısi, Tasavvuf Anlayışı

Vefa Yay., 2019

Tasavvuf Felsefesi ve Ekolleri Açısından, Modern Türk Eğitim Sisteminin Problem ve Çözüm Analizi

Tasavvuf Felsefesi ve Ekolleri Açısından Modern Türk Eğitim Sisteminin Problem ve Çözüm Analizi, 2018

Günümüzde hukuki ve pedagojik çerçevede tartışılan Türk Eğitim Sistemi ve sistemin temel sorunlar... more Günümüzde hukuki ve pedagojik çerçevede tartışılan Türk Eğitim Sistemi ve sistemin temel sorunları, Osmanlı Devletinin tecdit hareketiyle başlayıp Türkiye Cumhuriyeti’nin modernleşme sürecine kadar giden bir arka plan içinde incelendi. Modernleşme hareketini tetikleyen sebepler zincirini göz önünde aldığımızda söz konusu arka plan, Aydınlanma Çağına kadar uzanan bir düşünce-eylem serüvenini kapsamaktadır. İlk bakışta dolaylı gibi görünse de. Batı’da modernleşme hareketini tetikleyen fikri sebepler, Türk Eğitim Sistemindeki en temel problemi teşhis etmek bakımından önem arz eder. Çalışmamızın konusu Batı Düşüncesinin tarihini analiz etmek olmadığından, düşünce—eylem zinciri genel kabul görmüş çalışmalardaki yönüyle ve Osmanlı Düşünce Hayatını etkilemesi bakımından ele alındı. Batı Düşüncesinde ortaya çıkan varlık ve bilgi felsefeleri ve onların teknik bilgiye nüfuz etmiş kod ve karakterleri, çözüm üretmek amacıyla incelediğimiz sorunun temel unsurudur.
Bu analiz, Türk eğitim sisteminden önce Osmanlı Devletinin düşünce hayatında yapıldığı için, Java Adalarından Adriyatik denizine kadar olan bir coğrafyanın etkileşimini yansıtır. Dolayısıyla çalışmamızdan çıkarttığımız sonuçlar, Müslüman toplumun tamamına şamil olabilecek bir yapıdadır. Bu sebeple Türk Eğitim Sistemi içinde tespit edilen problemler, yer yer diğer Müslüman devletlerin eğitim sistemlerindeki felsefi yaklaşımlarla mukayeseli olarak değerlendirildi. Tespit edilen sorun, fikri ve entelektüel bir çerçeveyle sınırlı olmadığı için sadece düşünce adamlarını ve akademisyenleri değil, onların yönlendirdiği toplumdaki diğer bireyleri de ilgilendirmektedir. Bu bağlamda “dünya görüşü” kavramı sorunun kültürel boyutunu da kapsayan bir tanımlamayı kolaylaştırmıştır.

Sufism in the Context of Modernism: Adab Concept in Naquib al-Attas

Kazi Pub., 2018

This work is focused on the views of Naquib al-Attas, analyses, and suggestions on the loss of Ad... more This work is focused on the views of Naquib al-Attas, analyses, and suggestions on the loss of Adab (meaning good maners or refinement or etiquette), which serves as an introduction to the main subject that is discussed throught the book: the comprehension of the Divine Order that comprises the realities of the universe. All objects have their places in this order, which often demonstrates a hierarchical structure, and this structure is to be conceived in a setting of reason, revelation, and wisdom.

Program i knjiga sažetaka: Međunarodni simpozij 'vjera u Boga: spaja ili razdvaja?'. Međunarodna akademija nauka i umjetnosti u Bosni i Hercegovini. Europska akademija Banja Luka (25.03-26.03.2022)

by Safer Grbic, Sead Alić, selami Erdoğan, and Franjo Topić

Ak. biskup dr. Franjo KOMARICA Utjecaj religije na duhovno stanje pojedinca i zajednice / The Inf... more Ak. biskup dr. Franjo KOMARICA Utjecaj religije na duhovno stanje pojedinca i zajednice / The Influence of Religion on the Spiritual State of the Individual and the Community : 20-: 40 Ak. prof. dr. Asim KURJAK Znanost i religija-sinergizam a ne skepticizam / Science and Religion-Synergy and not Skepticism : 40-: 00