Books by Nurullah Bulut
İkinci Yeni 1950’li yıllarda ortaya çıkmış bir şiir hareketidir. Hareketin ortaya çıkış tarihi ha... more İkinci Yeni 1950’li yıllarda ortaya çıkmış bir şiir hareketidir. Hareketin ortaya çıkış tarihi hakkında farklı görüşler olmakla birlikte kesin bir tarih vermek gerekirse bu 1956 senesidir. Çünkü ‘İkinci Yeni’ adı ilk defa, 19 Ağustos 1956 tarihli Son Havadis gazetesinde yayımlanan ‘İkinci Yeni’ adlı yazıda Muzaffer İlhan Erdost tarafından kullanılır. Fakat bir edebi dönemin veya hareketin başlangıç tarihini kesin bir tarih vermek doğru olmadığından, İkinci Yeni hareketini de kesin bir tarihten başlatmak doğru değildir. Çünkü edebi değişimler belli süreçte ortaya çıkarlar. Tarihsel süreç ve edebi hareketin doğduğu çevre göz ardı edildiğinde doğru sonuçlara ulaşılamaz. İşte İkinci Yeni hareketini de hem kendinden önceki hem de doğduğu dönemin, toplumsal/siyasal ve edebi koşullarıyla değerlendirmek gerekir.
Drafts by Nurullah Bulut
Papers by Nurullah Bulut

Faculty of Letters Journal of Social Sciences , 2023
Bu çalışmada, Tanzimat döneminin sonu ile başlayıp Servet-i Fünûn’un başlangıcı ile biten, Ara Ne... more Bu çalışmada, Tanzimat döneminin sonu ile başlayıp Servet-i Fünûn’un başlangıcı ile biten, Ara Nesil dönemi
yazarları ve dergileri ele alınmıştır. Çalışmanın temel amacı, Ara Nesil edebiyatının Türk edebiyatındaki konumu,
içeriği, sanatsal özellikleri, dili ve bu dönemdeki dergilerin edebiyata etkilerinin incelenmesidir.
Ara Nesil dönemi yazarlarından bazıları Eski Türk edebiyatını savunarak Divan edebiyatı geleneğini sürdürmüş,
bazıları ise Eski Türk edebiyatı ile Tanzimat sonrası Yeni Türk edebiyatı arasında denge kurmaya çalışmıştır.
Diğerleri ise Batı edebiyatından etkilenerek yeni bir dil ve üslup geliştirmişlerdir. Bu son grup yazarlar, Servet-i
Fünûn Dönemi’nin oluşmasında etkili olmuş ve Türk edebiyatına önemli eserler kazandırmışlardır.
Ara Nesil edebiyatı, sadece Türk edebiyatı için değil, sosyal hayat için de dönüm noktası olmuştur. Bu dönemin
edebiyatçıları, Türk edebiyatında modernizmi ve batılılaşmayı benimseyerek geleneksel edebiyatımızın
yenilenmesinde öncü rol oynamışlardır. Böylece Türk edebiyatında yeni bir dönemin başlangıcını hazırlamışlardır.
Ara Nesil döneminde birçok dergi yayımlanmıştır. Ara Nesil dönemi yazarları bu dergilerde, eserlerini
yayınlayarak dönemin edebiyatına katkı sağlamışlardır.
Karabük Türkoloji Dergisi, 2023
Bu çalışmada, Ömer Seyfettin'in Türk hikayeciliği içindeki konumu, hikayelerindeki amacı, mefkure... more Bu çalışmada, Ömer Seyfettin'in Türk hikayeciliği içindeki konumu, hikayelerindeki amacı, mefkure ve dava adamı kimliği, ayrıca neden hikayelerinde Kızılelma ruhuna vurgu yaptığı analiz edilmiştir. Ayrıca Kızılelma kelimesinin Türkler arasındaki anlamı, İslamiyet'ten bugüne kadar

Avrasya Beşeri Bilm Araştırmaları Dergisi, 2023
Sezai Karakoç, Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nda önemli bir İslam şair, aydını
ve yazarı olar... more Sezai Karakoç, Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nda önemli bir İslam şair, aydını
ve yazarı olarak öne çıkar. Şairin bu bahsettiğimiz alanlarda sağlam bir edebi birikime
sahip olmasının temelinde, Divan edebiyatı, Doğu edebiyatı ve Batı edebiyatına olan
hakimiyeti yatar. Karakoç, bu bilgi birikimini kullanarak geleneksel şiir anlayışını modern
bir perspektifle harmanlayarak, geleneksel motifleri günümüze ve geleceğe taşımayı
başarmıştır.
Karakoç’un şiirlerinde en sık ele aldığı konular, insanın varoluşu, medeniyet, İslam’ın
dirilişi ve İslam’ın evrenselliği gibi kavramlardır. Şair, insanın varoluşuna dair soruları
şiirleri vasıtasıyla sorgulamış, insanın hayatındaki önemli kırılma noktalarına dikkat
çekmiştir. Ayrıca, medeniyetin önemini vurgulayarak, medeniyetin oluşumunda İslam'ın
etkisine değinmiştir. Şair, İslam’ın evrenselliği konusunda da düşüncelerini şiirleriyle
ifade ederek İslam’ın tüm insanlık için bir rehber olduğunu vurgulamıştır. Sonuç olarak,
Cumhuriyet dönemi etkisi altında olan ve şiirinin temelini oluşturan gelenekçi şairlerin
öncüsüdür. Şair, şiirlerini geleneksel temalar üzerine kurarak diğer şairlerden ayrılır. Bu
sayede, şiirleriyle geleneği bugünden ve geleceğe taşıma düşüncesi öne çıkar. Makalede,
bu düşünceyi anlamak için şairin belirli şiirleri detaylı bir şekilde incelenmiştir.

Asosjournal, Dec 31, 2022
Yazar, edebiyatın hangi dalında eser verirse versin, bulunduğu çevrenin maddimanevi yapısının etk... more Yazar, edebiyatın hangi dalında eser verirse versin, bulunduğu çevrenin maddimanevi yapısının etkisi altında kalır. Aynı zamanda sanatçı da bulunduğu çevreyi etkiler. Yazarın ortaya koyduğu eserde toplumun etkisi oldukça önemlidir. Sanatın vazgeçilmez dallarından biri olan edebiyat, diğer sanatlar gibi çok yönlü ve karmaşık bir yapıya sahiptir. Bu nedenle herhangi bir edebi eser hakkında eksiksiz bilgi edinmek istediğimiz zaman, eserin toplumsal yönlerini daima göz önünde bulundurmamız gerekir. Bu çalışmada, Robert Escarpıt'in "Edebiyat Sosyolojisi" kitabının dördüncü bölümündeki "Toplum İçinde Yazar" başlığı örnek alınarak 1860 ile 1895 yılları arası Türk edebiyatında eser vermiş Tanzimat dönemi yazarlarının doğum yerleri arasındaki ilişkiyi (Edebiyat Coğrafyası), yazarların ve aile meslekleri ile ilişkisini ve yazarların ekonomik hayatla ilişkisini inceleyerek toplum içindeki konumu değerlendirilmiştir.
Conference Presentations by Nurullah Bulut

INTERNATIONAL TOPKAPI CONGRESS-II , 2023
Kadın kimliği, tarihin her döneminde hemen hemen tüm toplumlarda en fazla tartışılan temel konula... more Kadın kimliği, tarihin her döneminde hemen hemen tüm toplumlarda en fazla tartışılan temel konulardan biri olmuştur. Bir toplumun yarısını oluşturan kadın kimliği hakkındaki bu tartışmalar, toplumun kültürel belleği niteliğindeki edebi eserlere yansımıştır. Cumhuriyet Döneminin 1980 sonrasında yaşayan kadın romancı ve hikâyecilerinden biri olan Cihan Aktaş, Türk Edebiyatı'nda bazı muhafazakâr yazarların sadece görmekle yetindiği konuları hem romanlarında hem de hikâyelerinde işlemesi açısından dikkate değer bir kadın yazardır. Aktaş’ın romanlarındaki kahramanlar ve konular, Türk edebiyatındaki muhafazakâr kadın yazarlar içinde farklılık yarattığı görülmüştür. Aktaş, hikâye ve romanlarında kadın kimliğini ve kadınların günümüz dünyasındaki sorunlarını ortaya koymaktadır. Cihan Aktaş'ın Seni Dinleyen Biri adlı romanı, 1980'lerdeki Türkiye toplumunun kadın kimliği üzerine odaklanan bir eserdir. Roman, dönemin toplumsal değişimlerini ve kadınların yaşadıkları deneyimleri ele alarak, kadınların toplum içindeki rollerini ve kimliklerini nasıl şekillendirdiklerini inceler. Roman ilk bakışta yüzeysel olarak kadın sorunlarını ele alıyor gibi görünse de kadın kimliğini kendi toplumsal, kültürel ve dini değerler ışığında yorumladığı
tespit edilmiştir. Bu durumda Seni Dinleyen Biri adlı roman, yazıldığı dönemde yaşayan
toplumun kadına bakışını da yansıtmaktadır.
Sonuç olarak, Cihan Aktaş’ın Seni Dinleyen Biri adlı romanı eğitim durumları, sosyal yapıları
ve siyasal düşünceleri farklı olan kadın kimliğindeki karakterlerin ataerkil toplum altında ezilerek yalnızlığa ve mutsuzluğa itilmişliği tespit edilmiştir. Aynı zamanda bu roman o dönemdeki kadına bakış açısını da ortaya koymaktadır.

INTERNATIONAL TOPKAPI CONGRESS-II , 2023
İroni, bir söz oyunu ve söz sanatı olarak kabul edilmiş ve sanatçılar ironiyi kullanarak
metinle... more İroni, bir söz oyunu ve söz sanatı olarak kabul edilmiş ve sanatçılar ironiyi kullanarak
metinlerine katmanlılık ve derinlik kazandırmışlardır. İroni, romancının metni içinde aktif
olarak okuyucuyla iletişim kurmasını, farklı konuları ele almasını ve metni farklı edebi
türlerle zenginleştirmesini sağlar. İroniyi kullanan sanatçının metinde özgürce dolaşmasına ve
istediği gibi yaratıcı olmasına imkân tanır.
İroni, hem felsefe hem de edebiyatın vazgeçilmez bir kavramdır. Bu kavram uyumsuzluk
veya zıtlık ilkesine dayanır ve genellikle politik ve eleştirel bir tutumu ifade eder. İroninin
olduğu eserlerde bir kurban olduğu için sıklıkla mizahla iç içe olan bir kavramdır. Mizahla iç
içe olması ironiyi eğlendirici bir boyuta taşır. Diğer yandan, ironik eserler genellikle
okuyucuyu ironinin hedefi olduğu noktada birleştirir. İroni, tarih boyunca Sokrates dönemine
kadar uzanan bir geçmişe sahiptir ve zaman içinde retorik, dramatik ve romantik yönlerde
gelişim göstermiştir.
Ele aldığımız örnek, Türk edebiyatının önemli isimlerinden Tezer Özlü’nün Çocukluğun
Soğuk Geceleri adlı romanıdır. Bu roman, çocukluktan başlayarak gençlik yıllarına uzanan
uzun bir serüveni anlatmaktadır. Bu eseri incelediğimizde, bireyin hayatla kurduğu
yabancılaşma temasını merkeze koyarak, aile yaşamı, okul yaşamı ve toplumsal durum gibi
etkili faktörleri göz önünde bulundurarak ironinin rolünü ortaya çıkarmaya çalıştık.
Bu çalışmamızda, ironi kavramının Türk Edebiyatı'nda nasıl yer bulduğunu açıklamaya
çalıştık. Bir sonraki adımda ise Tezer Özlü’nün Çocukluğun Soğuk Geceleri adlı romanında
ironin retorik, dramatik ve romantik yönlerinin izi sürülüp değerlendirilecektir.
Thesis Chapters by Nurullah Bulut

Arketipçi eleştiri, mitoloji, sosyoloji, psikoloji ve felsefe alanlarından yararlanarak
edebî ese... more Arketipçi eleştiri, mitoloji, sosyoloji, psikoloji ve felsefe alanlarından yararlanarak
edebî eserlerde kodlanmış kolektif bilinçdışını ortaya çıkarmayı amaçlar. Kolektif
bilinçdışında bulunan arketipler, bireyler arasında benzer duyguları, düşünceleri ve imgeleri
ortaya çıkaran evrensel davranış özellikleridir. Aynı zamanda deneyimleri kontrol etme ve
yönlendirme kapasitesine sahiptirler.
Bu çalışmada, 1980-2000 yılları arasında hikâyeleri yayımlanan Murathan Mungan,
Mustafa Kutlu, Cemil Kavukçu, Cihan Aktaş, Rasim Özdenören, Hasan Ali Toptaş, Erendiz
Atasü, Ramazan Dikmen, Sadık Yalsızuçanlar, Selim İleri, Cemal Şakar, Hüseyin Su, Adalet
Ağaoğlu, Yusuf Atılgan ve Ayşe Kulin’e ait kırk altı hikâye kitabındaki hikâyeler, Joseph
Campbell’in Kahramanın Sonsuz Yolculuğu adlı eserinde belirtilen yolculuk arketipi
aşamaları doğrultusunda incelenmiştir. Bu inceleme sonucunda, söz konusu Türk hikâye
yazarlarının, hikâyelerinde yolculuk arketipini nasıl yansıttıkları, bu arketipleri hangi
yöntemlerle kullandıkları ve arketiplerin hikâyelerin anlamına nasıl etki ettiği belirlenmeye
çalışılmıştır.
Uploads
Books by Nurullah Bulut
Drafts by Nurullah Bulut
Papers by Nurullah Bulut
yazarları ve dergileri ele alınmıştır. Çalışmanın temel amacı, Ara Nesil edebiyatının Türk edebiyatındaki konumu,
içeriği, sanatsal özellikleri, dili ve bu dönemdeki dergilerin edebiyata etkilerinin incelenmesidir.
Ara Nesil dönemi yazarlarından bazıları Eski Türk edebiyatını savunarak Divan edebiyatı geleneğini sürdürmüş,
bazıları ise Eski Türk edebiyatı ile Tanzimat sonrası Yeni Türk edebiyatı arasında denge kurmaya çalışmıştır.
Diğerleri ise Batı edebiyatından etkilenerek yeni bir dil ve üslup geliştirmişlerdir. Bu son grup yazarlar, Servet-i
Fünûn Dönemi’nin oluşmasında etkili olmuş ve Türk edebiyatına önemli eserler kazandırmışlardır.
Ara Nesil edebiyatı, sadece Türk edebiyatı için değil, sosyal hayat için de dönüm noktası olmuştur. Bu dönemin
edebiyatçıları, Türk edebiyatında modernizmi ve batılılaşmayı benimseyerek geleneksel edebiyatımızın
yenilenmesinde öncü rol oynamışlardır. Böylece Türk edebiyatında yeni bir dönemin başlangıcını hazırlamışlardır.
Ara Nesil döneminde birçok dergi yayımlanmıştır. Ara Nesil dönemi yazarları bu dergilerde, eserlerini
yayınlayarak dönemin edebiyatına katkı sağlamışlardır.
ve yazarı olarak öne çıkar. Şairin bu bahsettiğimiz alanlarda sağlam bir edebi birikime
sahip olmasının temelinde, Divan edebiyatı, Doğu edebiyatı ve Batı edebiyatına olan
hakimiyeti yatar. Karakoç, bu bilgi birikimini kullanarak geleneksel şiir anlayışını modern
bir perspektifle harmanlayarak, geleneksel motifleri günümüze ve geleceğe taşımayı
başarmıştır.
Karakoç’un şiirlerinde en sık ele aldığı konular, insanın varoluşu, medeniyet, İslam’ın
dirilişi ve İslam’ın evrenselliği gibi kavramlardır. Şair, insanın varoluşuna dair soruları
şiirleri vasıtasıyla sorgulamış, insanın hayatındaki önemli kırılma noktalarına dikkat
çekmiştir. Ayrıca, medeniyetin önemini vurgulayarak, medeniyetin oluşumunda İslam'ın
etkisine değinmiştir. Şair, İslam’ın evrenselliği konusunda da düşüncelerini şiirleriyle
ifade ederek İslam’ın tüm insanlık için bir rehber olduğunu vurgulamıştır. Sonuç olarak,
Cumhuriyet dönemi etkisi altında olan ve şiirinin temelini oluşturan gelenekçi şairlerin
öncüsüdür. Şair, şiirlerini geleneksel temalar üzerine kurarak diğer şairlerden ayrılır. Bu
sayede, şiirleriyle geleneği bugünden ve geleceğe taşıma düşüncesi öne çıkar. Makalede,
bu düşünceyi anlamak için şairin belirli şiirleri detaylı bir şekilde incelenmiştir.
Conference Presentations by Nurullah Bulut
tespit edilmiştir. Bu durumda Seni Dinleyen Biri adlı roman, yazıldığı dönemde yaşayan
toplumun kadına bakışını da yansıtmaktadır.
Sonuç olarak, Cihan Aktaş’ın Seni Dinleyen Biri adlı romanı eğitim durumları, sosyal yapıları
ve siyasal düşünceleri farklı olan kadın kimliğindeki karakterlerin ataerkil toplum altında ezilerek yalnızlığa ve mutsuzluğa itilmişliği tespit edilmiştir. Aynı zamanda bu roman o dönemdeki kadına bakış açısını da ortaya koymaktadır.
metinlerine katmanlılık ve derinlik kazandırmışlardır. İroni, romancının metni içinde aktif
olarak okuyucuyla iletişim kurmasını, farklı konuları ele almasını ve metni farklı edebi
türlerle zenginleştirmesini sağlar. İroniyi kullanan sanatçının metinde özgürce dolaşmasına ve
istediği gibi yaratıcı olmasına imkân tanır.
İroni, hem felsefe hem de edebiyatın vazgeçilmez bir kavramdır. Bu kavram uyumsuzluk
veya zıtlık ilkesine dayanır ve genellikle politik ve eleştirel bir tutumu ifade eder. İroninin
olduğu eserlerde bir kurban olduğu için sıklıkla mizahla iç içe olan bir kavramdır. Mizahla iç
içe olması ironiyi eğlendirici bir boyuta taşır. Diğer yandan, ironik eserler genellikle
okuyucuyu ironinin hedefi olduğu noktada birleştirir. İroni, tarih boyunca Sokrates dönemine
kadar uzanan bir geçmişe sahiptir ve zaman içinde retorik, dramatik ve romantik yönlerde
gelişim göstermiştir.
Ele aldığımız örnek, Türk edebiyatının önemli isimlerinden Tezer Özlü’nün Çocukluğun
Soğuk Geceleri adlı romanıdır. Bu roman, çocukluktan başlayarak gençlik yıllarına uzanan
uzun bir serüveni anlatmaktadır. Bu eseri incelediğimizde, bireyin hayatla kurduğu
yabancılaşma temasını merkeze koyarak, aile yaşamı, okul yaşamı ve toplumsal durum gibi
etkili faktörleri göz önünde bulundurarak ironinin rolünü ortaya çıkarmaya çalıştık.
Bu çalışmamızda, ironi kavramının Türk Edebiyatı'nda nasıl yer bulduğunu açıklamaya
çalıştık. Bir sonraki adımda ise Tezer Özlü’nün Çocukluğun Soğuk Geceleri adlı romanında
ironin retorik, dramatik ve romantik yönlerinin izi sürülüp değerlendirilecektir.
Thesis Chapters by Nurullah Bulut
edebî eserlerde kodlanmış kolektif bilinçdışını ortaya çıkarmayı amaçlar. Kolektif
bilinçdışında bulunan arketipler, bireyler arasında benzer duyguları, düşünceleri ve imgeleri
ortaya çıkaran evrensel davranış özellikleridir. Aynı zamanda deneyimleri kontrol etme ve
yönlendirme kapasitesine sahiptirler.
Bu çalışmada, 1980-2000 yılları arasında hikâyeleri yayımlanan Murathan Mungan,
Mustafa Kutlu, Cemil Kavukçu, Cihan Aktaş, Rasim Özdenören, Hasan Ali Toptaş, Erendiz
Atasü, Ramazan Dikmen, Sadık Yalsızuçanlar, Selim İleri, Cemal Şakar, Hüseyin Su, Adalet
Ağaoğlu, Yusuf Atılgan ve Ayşe Kulin’e ait kırk altı hikâye kitabındaki hikâyeler, Joseph
Campbell’in Kahramanın Sonsuz Yolculuğu adlı eserinde belirtilen yolculuk arketipi
aşamaları doğrultusunda incelenmiştir. Bu inceleme sonucunda, söz konusu Türk hikâye
yazarlarının, hikâyelerinde yolculuk arketipini nasıl yansıttıkları, bu arketipleri hangi
yöntemlerle kullandıkları ve arketiplerin hikâyelerin anlamına nasıl etki ettiği belirlenmeye
çalışılmıştır.
yazarları ve dergileri ele alınmıştır. Çalışmanın temel amacı, Ara Nesil edebiyatının Türk edebiyatındaki konumu,
içeriği, sanatsal özellikleri, dili ve bu dönemdeki dergilerin edebiyata etkilerinin incelenmesidir.
Ara Nesil dönemi yazarlarından bazıları Eski Türk edebiyatını savunarak Divan edebiyatı geleneğini sürdürmüş,
bazıları ise Eski Türk edebiyatı ile Tanzimat sonrası Yeni Türk edebiyatı arasında denge kurmaya çalışmıştır.
Diğerleri ise Batı edebiyatından etkilenerek yeni bir dil ve üslup geliştirmişlerdir. Bu son grup yazarlar, Servet-i
Fünûn Dönemi’nin oluşmasında etkili olmuş ve Türk edebiyatına önemli eserler kazandırmışlardır.
Ara Nesil edebiyatı, sadece Türk edebiyatı için değil, sosyal hayat için de dönüm noktası olmuştur. Bu dönemin
edebiyatçıları, Türk edebiyatında modernizmi ve batılılaşmayı benimseyerek geleneksel edebiyatımızın
yenilenmesinde öncü rol oynamışlardır. Böylece Türk edebiyatında yeni bir dönemin başlangıcını hazırlamışlardır.
Ara Nesil döneminde birçok dergi yayımlanmıştır. Ara Nesil dönemi yazarları bu dergilerde, eserlerini
yayınlayarak dönemin edebiyatına katkı sağlamışlardır.
ve yazarı olarak öne çıkar. Şairin bu bahsettiğimiz alanlarda sağlam bir edebi birikime
sahip olmasının temelinde, Divan edebiyatı, Doğu edebiyatı ve Batı edebiyatına olan
hakimiyeti yatar. Karakoç, bu bilgi birikimini kullanarak geleneksel şiir anlayışını modern
bir perspektifle harmanlayarak, geleneksel motifleri günümüze ve geleceğe taşımayı
başarmıştır.
Karakoç’un şiirlerinde en sık ele aldığı konular, insanın varoluşu, medeniyet, İslam’ın
dirilişi ve İslam’ın evrenselliği gibi kavramlardır. Şair, insanın varoluşuna dair soruları
şiirleri vasıtasıyla sorgulamış, insanın hayatındaki önemli kırılma noktalarına dikkat
çekmiştir. Ayrıca, medeniyetin önemini vurgulayarak, medeniyetin oluşumunda İslam'ın
etkisine değinmiştir. Şair, İslam’ın evrenselliği konusunda da düşüncelerini şiirleriyle
ifade ederek İslam’ın tüm insanlık için bir rehber olduğunu vurgulamıştır. Sonuç olarak,
Cumhuriyet dönemi etkisi altında olan ve şiirinin temelini oluşturan gelenekçi şairlerin
öncüsüdür. Şair, şiirlerini geleneksel temalar üzerine kurarak diğer şairlerden ayrılır. Bu
sayede, şiirleriyle geleneği bugünden ve geleceğe taşıma düşüncesi öne çıkar. Makalede,
bu düşünceyi anlamak için şairin belirli şiirleri detaylı bir şekilde incelenmiştir.
tespit edilmiştir. Bu durumda Seni Dinleyen Biri adlı roman, yazıldığı dönemde yaşayan
toplumun kadına bakışını da yansıtmaktadır.
Sonuç olarak, Cihan Aktaş’ın Seni Dinleyen Biri adlı romanı eğitim durumları, sosyal yapıları
ve siyasal düşünceleri farklı olan kadın kimliğindeki karakterlerin ataerkil toplum altında ezilerek yalnızlığa ve mutsuzluğa itilmişliği tespit edilmiştir. Aynı zamanda bu roman o dönemdeki kadına bakış açısını da ortaya koymaktadır.
metinlerine katmanlılık ve derinlik kazandırmışlardır. İroni, romancının metni içinde aktif
olarak okuyucuyla iletişim kurmasını, farklı konuları ele almasını ve metni farklı edebi
türlerle zenginleştirmesini sağlar. İroniyi kullanan sanatçının metinde özgürce dolaşmasına ve
istediği gibi yaratıcı olmasına imkân tanır.
İroni, hem felsefe hem de edebiyatın vazgeçilmez bir kavramdır. Bu kavram uyumsuzluk
veya zıtlık ilkesine dayanır ve genellikle politik ve eleştirel bir tutumu ifade eder. İroninin
olduğu eserlerde bir kurban olduğu için sıklıkla mizahla iç içe olan bir kavramdır. Mizahla iç
içe olması ironiyi eğlendirici bir boyuta taşır. Diğer yandan, ironik eserler genellikle
okuyucuyu ironinin hedefi olduğu noktada birleştirir. İroni, tarih boyunca Sokrates dönemine
kadar uzanan bir geçmişe sahiptir ve zaman içinde retorik, dramatik ve romantik yönlerde
gelişim göstermiştir.
Ele aldığımız örnek, Türk edebiyatının önemli isimlerinden Tezer Özlü’nün Çocukluğun
Soğuk Geceleri adlı romanıdır. Bu roman, çocukluktan başlayarak gençlik yıllarına uzanan
uzun bir serüveni anlatmaktadır. Bu eseri incelediğimizde, bireyin hayatla kurduğu
yabancılaşma temasını merkeze koyarak, aile yaşamı, okul yaşamı ve toplumsal durum gibi
etkili faktörleri göz önünde bulundurarak ironinin rolünü ortaya çıkarmaya çalıştık.
Bu çalışmamızda, ironi kavramının Türk Edebiyatı'nda nasıl yer bulduğunu açıklamaya
çalıştık. Bir sonraki adımda ise Tezer Özlü’nün Çocukluğun Soğuk Geceleri adlı romanında
ironin retorik, dramatik ve romantik yönlerinin izi sürülüp değerlendirilecektir.
edebî eserlerde kodlanmış kolektif bilinçdışını ortaya çıkarmayı amaçlar. Kolektif
bilinçdışında bulunan arketipler, bireyler arasında benzer duyguları, düşünceleri ve imgeleri
ortaya çıkaran evrensel davranış özellikleridir. Aynı zamanda deneyimleri kontrol etme ve
yönlendirme kapasitesine sahiptirler.
Bu çalışmada, 1980-2000 yılları arasında hikâyeleri yayımlanan Murathan Mungan,
Mustafa Kutlu, Cemil Kavukçu, Cihan Aktaş, Rasim Özdenören, Hasan Ali Toptaş, Erendiz
Atasü, Ramazan Dikmen, Sadık Yalsızuçanlar, Selim İleri, Cemal Şakar, Hüseyin Su, Adalet
Ağaoğlu, Yusuf Atılgan ve Ayşe Kulin’e ait kırk altı hikâye kitabındaki hikâyeler, Joseph
Campbell’in Kahramanın Sonsuz Yolculuğu adlı eserinde belirtilen yolculuk arketipi
aşamaları doğrultusunda incelenmiştir. Bu inceleme sonucunda, söz konusu Türk hikâye
yazarlarının, hikâyelerinde yolculuk arketipini nasıl yansıttıkları, bu arketipleri hangi
yöntemlerle kullandıkları ve arketiplerin hikâyelerin anlamına nasıl etki ettiği belirlenmeye
çalışılmıştır.