Görsel İletişim Tasarımı by Mustafa Mayda
DETOK, 2015
Yerel Kalkınma, Müze Sistemleri, Turizm, Kent Markalaşma Projesi
DETOK, 2015
Yerel Kalkınma, Kent Kapıları ve Kent Markalaşma Projesi.
DETOK, 2015
Yerel Kalkınma ve Kent Markalaşma Projesi.

İLETİŞİM BİLİMLERİ ALANINDA ULUSLARARASI TEORİ, ARAŞTIRMA VE DERLEMELER, 2023
Dijital göstergeler çağı olarak da sunulan günümüzde özellikle sanal ortamlar üzerinden oluşan bi... more Dijital göstergeler çağı olarak da sunulan günümüzde özellikle sanal ortamlar üzerinden oluşan bilgi arzında üstel bir yükseliş yaşanmaktadır. Bu durum kültürü, ekonomileri ve küresel yaşamı pek çok açıklıkla dönüştürülerek dijital devrim olarak tanımlanan teknolojik referanslı sistemler bütününü oluşturur. Özellikle dijital görsel kültürde enformasyonun esas olarak yürütülmesi ile elde edilen çıktının yine bir enformasyon olması durumu söz konusudur. Aydoğan'ın Kirshan Kumar'dan aktardığına göre bu duruma göre teknolojikye dayalı bir enformasyon değil, enformasyonu işlemeye yönelik teknolojilerin geliştirildiği yeni bir dünya düzeni kurmaktadır (Aydoğan, 2019, s. 60). Buna bağlı olarak teknolojik baskılarında görselliğe dayalı yeni medya üretim alanları kişilerin ve insanların dijital alışverişlerinin biriktirildiği yerde hapsederek sanal olan ile gerçeğin içeriden içeri geçerek yeni kültür yapılanmalarını ortaya çıkarıyor. Dijital medyadaki bilgi üretimlerinin oranlarının internet teknolojisine bağlı bir yapıda kalması. Bilginin özellikleri, kullanımı ve etkinin kaydedilmesinde çevrimiçi iletişim teknolojileri ve verimin arttırılması gücü kısmı içerisindedir. Çünkü bilgi artık sanal ortamda dolaşımda olan dinamik ve etkileşimli bir meta haline geliyor (Palfrey ve Gasser, 2017, s. 140-165). Meta haline gelen bilgiyi en iyi kullanan ve uygulayan insan profili ise “dijital yerli” olarak isimlendirilen yeni kuşaklardır. Bu kuşağın nem yoğunluğuyla dijital medya üzerinden ulaşarak, sanal ortamda hayatın gerçekliğini arama yoluna gitmektedir. Bundan dolayı dijital ortam üzerinden parçaların iletişim parçalarında çok yönlü kullanımı söz konusudur (Onay, 2018, s. 82). İletişimin çift yönlü ve/veya çok yönlü etkileri dijital medya ortamları özellikle bu kuşaklar için eğitim, alışveriş, eğlence ve sosyalleşmeye kadar geniş yelpazede iletişim zemini olarak görev yapmaktadır. Dijital medya alanındaki bu gelişmelere bağlı olarak medya araçlarının da hızlı bir şekilde değişime ayak uydurduğu gözlenmektedir. Dönüşümün içindeki bu araçlardan birinden de dergidir. Dergi yayıncılığı günümüzde hızlı bir şekilde dijital alana kayarak sanal paylaşımlı bir dijital medya aracı haline geliyor. Web 2.0 ve Web 3.0 teknolojisinin getirmiş olduğu açılımlar sayesinde dergicilik medya içerisinde yeniden konumlandırılmaktadır. Okuyucu kitlesindeki değişim, içerik üretimi, ticari avantajlar ve iletişimli medya sunumu gibi medya teknolojisinin getirmiş olduğu yeni gelişmeler ile dijital görsel sonuçları getirmiş olduğu normlar beraber bir şekilde dergiciliği çok yönlü medya üretim zemini haline geliyor (Balkan, 2022). Birlikte dijital medya üretim değişikliklerinin görselliğinin gizli olduğu görülmektedir. Bundan dolayı dijital medya dünyası tasarım disiplini ile eşgüdümlü bir şekilde belirtilmesi de belirtilebilir. Bu birlikteliğin çözümü özellikle günümüz dijital görsel çözümü düşünme biçimi olarak öne çıkan “Tasarım Odaklı Düşünme” metodolojisinden yararlanılarak yöntem dijital dergicilikteki uygulama yöntemleri belirlenmeye çözülebilir. Bu yeteneğin ağ oluşturma yöntemi üzerinden konu ile ilgili başlık ve sorular oluşturularak, yöntemlerin dijital dergicilik alanlarında proje parçalarının olası parçaları çözülmeye devam eder. Bu yetenek ilk olarak dijital dergicilik alanıyla ilgili kavramların çerçeveleri çizilerek mevcut durum analizi gerçekleştirilmektedir. Sonraki bölümde Tasarım Odaklı Düşünme (TOD) metodolojisinin dijital dergicilik alanı ile ilgili uygulama yöntemi ortaya konulmaya başlanıyor.

ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ, 2023
Sanayi 4.0 süreci ile toplumun hızlı bir şekilde dijitalleşmesi ile özellikle dijital medya üreti... more Sanayi 4.0 süreci ile toplumun hızlı bir şekilde dijitalleşmesi ile özellikle dijital medya üretim ortamlarında hızlı bir değişim söz konusu olmaktadır. Sanal ortam üzerinden gerçekleşen öğrenme ayrıntılarını öğrenme ifadesini dönüştürülerek, onu görsel tabanlı göstergeler dünyası içerisinde yeni bir ortama oturtmaktadır. Birey, çevrimiçi olarak toplum içerisinde kendini konumlandırırken, enformasyonu dijital görsellik üzerinden dijital görsel olarak gezmeye de bu anlamda katkı sunar. Bu durum çoğu zaman sanal ortamda bilinçsiz bir şekilde oluşmakla birlikte, aynı zamanda dijital etkileşim içinde ortaya çıkan büyüme de buna bağlı bir şekilde dönüşmektedir. Özellikle Sosyal-Duygusal öğrenmenin bu dönüşümünden doğrudan etkilenerek, görsel referanslı birçok yöntem ve teknik literatüre girildiği görülmektedir. Bu ekonomik tasarım disiplini, görsel olarak öğrenilerek parçalarda hem bireysel hem de toplumsal boyutta önemli bir rol üstlenir. Bu karşılıklı tasarım disiplini üzerinden ortaya çıkan her türlü dijital içerik aynı zamanda bir öğrenme aracı veya zemin olarak da görev yapmaktadır.

Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler Alanında Gelişmeler 3, 2023
Beşinci Nesil (5G) Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin araç ve elde edilen örnekleri ve büyük bölü... more Beşinci Nesil (5G) Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin araç ve elde edilen örnekleri ve büyük bölüm tarafından genel kabul görme ve yaygın şekilde kullanılması, mevcut sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik paradigmaların sorgulanması neden olmuştur. Diğer bir ifadeyle; 5G teknolojik araç ve sistemlerin yeni paradigmalarının oluşması başlatılmıştır. Yeni paradigmaların kuram ve uygulamalarının bireyleri, toplum ve sektörler tarafından güvenilir olarak kabul görmesi sonucu, mevcut paradigmaların toplumsal sosyokültürel ve sosyo-ekonomik büyümenin hızla başladığı ve büyük oranda bir kültürel değişimin olduğu görülmektedir. Geleneksel olarak da tanımlanmış mevcut paradigmaların, yeni paradigmalara doğru değişim göstermesi ve ardından da dönüşümün kesilme hızı, toplumsal toplum ve üretim sektöre farklılıkları gösterilebilmektedir. Mevcut sosyokültürel ve sosyo-ekonomik paradigmaların değişimi ve/veya harcanması; Potansiyel olan çeşitlilik, teknolojik gelişime uyum sağlama ve rekabet becerisini kazanabilmek için genellikle plansız bir şekilde gerçekleşmektedir. Gelişmiş çeşitlilikteki değişim ve dönüşüm ise; Ortaya çıkan ihtiyacın karşılanması ya da seviyenin daha da planlanması amacıyla, genellikle belli bir planlama süreci gözlenmektedir. Kültürel paradigmaların yanı sıra Dördüncü Sanayi Devrimi'nin (Endüstri 4.0) alt gelişiminin sağlanmasını sağlayan 5G teknolojileri hemen hemen tüm sektörler tarafından genel olarak kabul edilmiş ve yaygın şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Medya sektörünün altyapısını oluşturan Bilgi ve İletişim Teknolojilerindeki gelişmeler, aslında medya sektörünü diğer sektörlerden daha fazla etkilemiş; Medya sektöründeki değişim ve dönüşüm hızı, diğer sektörlere ait daha yüksek oranlarda yönetimi. Beşinci Nesil (5G) Bilgi ve İletişim Teknolojik araç ve sonuçların medya bölümü tarafından yaygın şekilde kullanılmasıyla birlikte bireyler ve toplumların da 5G teknolojik araç ve sonuçların kullanımı daha hızlı yaygınlaşmıştır. 5G teknolojik araç ve başarı faktörünün yapay zeka güçleri olduğu biliniyor. 5G teknolojileri arasında ayrıca; veri, bulut bilişim sistemi, internet, hizmet interneti, otonom robotlar, üç boyutlu yazıcılar, artırılmış gerçeklik kameraları, haptic ile dronlar gibi araç ve büyük sistemler yer almaktadır. Bütün bu araç ve sistemlerin birbiriyle uyumlu ve etkin kullanılabilmesi için iş tasarımı, program tasarımı, ürün tasarımı, imaj tasarımı vb. tasarım gibi programlarının dijital dayanıklılığının gerekliliğini kılmaktadır. Bu gereklilik de geleneksel medya işletme yapısının piyasaya sürülmesine ve tasarım odaklı dijital medya işletme yapısının doğru bir gezilmesinin yaşanmasına neden olmuştur. Medya sektöründe bu dönüşüme direnen bazı hızlarda rekabet gücünü kaybetmeye başladı ve birçok medya işletmesi kapandı. Artık ki medya sektöründe faaliyet gösteren varlıklarını devam ettirebilmeleri ve rekabet gücünü koruyabilmeleri için, dijital medya işletmesinin olma şeklinde dönüşümlerini gerçekleştirmeleri bir kayıt haline gelmiştir. Dijital medya yapılanması şeklinde görünüyor çalışan medya bilgileri, ileri tasarım bilgisine sahip çalışanların çalışmakta oldukları görülüyor. Bu yetenek değerlendirildiğinde; Medya sektöründe faaliyette bulunan geleneksel medyanın dijital medya işletmeciliği oluşturmada tasarım odaklı düşünme yaklaşmaları ve tasarım odaklı yapılmayı gerçekleştirmeleri gerekmektedir. Bu nedenle, bu ticari medya sektöründeki dijital dönüşümde tasarım odaklı düşünme ve uygulamalara bağlı olarak, tasarım kültürünün oluşumu temel konu olarak seçilmiştir.

Türkiye Medya Akademisi Dergisi, Sep 28, 2023
Üniversite-sanayi iletişiminde günümüzde dijitalleşmeye bağlı olarak yeni referans noktaları oluş... more Üniversite-sanayi iletişiminde günümüzde dijitalleşmeye bağlı olarak yeni referans noktaları oluşmaktadır. Yeni nesil üniversite yapılanmalarına bağlı olarak bilginin kullanılma biçimindeki değişimler ve Sanayi 4.0 sürecinin getirdiği dijital faktörler üniversite-sanayi ilişkisini yeniden ele almayı gerekli kılmaktadır. Bu çerçevede literatüre giren yeni yaklaşım ve metodolojiler bir çözüm yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yöntemlerden biri de “Tasarım Odaklı Düşünme” metodolojisidir. Tasarım Odaklı Düşünme günümüzde birçok alanda kullanılan insanı merkeze alan bir problem çözme metodudur. İnovasyon yönetimi, Ürün ve Hizmet geliştirme, Süreç Yönetimi, İşletme Modeli, Girişimcilik ve Marka Yönetimi gibi çok geniş etki alanına sahip olan Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisi, günümüzde özellikle küresel ölçekte etkili firmalar ve kurumlar tarafından kullanılmaktadır. Özellikle dijital süreçlerdeki uygulamalarda tercih edilen metot, günümüzde Sanayi 4.0 dijitalleşme sürecinin problem çözme metodu olarak öne çıkmaktadır. Bu çalışmada; Üniversite-Sanayi ilişkisinde önemli bir yere sahip olan teknoparkların Tasarım Odaklı Düşünme metodu ile yeniden nasıl konumlandırılabileceği tartışılmaya çalışılmıştır. Teknoparkların akademik bilginin sanayiye aktarılmasındaki önemli rolünün metot ile daha verimli hale nasıl getirilebileceği bir model yaklaşımı olarak ortaya konmuştur. Çalışmada Tasarım Odaklı Düşünme metodunun Stanford modelinin beş aşamalı yapısı referans alınarak teknoparkların proje yapma süreçleri ile ilgili 14 adet başlık ve 42 adet soru elde edilmiştir. Çalışma sonunda elde edilen başlık ve soruların içeriklerinin proje sürecinin daha verimli bir şekilde yönetilebilmesine önemli ölçüde katkı sağladığı görülmektedir. Proje sürecinin belirlenen hedefe ulaşması noktasında metot ile daha detaylı ve kontrol edilebilir bir proje süreci ortaya konulabilmektedir. Çalışmada ayrıca metot ile üniversite-sanayi ilişkisine yeni bir bakış açısı getirilerek dijital inovasyon kültürünün gelişimine ve nitelikli insan kaynağının oluşmasına katkı sağlanmaktadır. Çalışmada konu nitel veriler ile ele alınmış ve ikincil verilerden üçüncül veriler elde edilmiştir. Ayrıca kurgusal veriler elde edilerek betimsel olarak metodun uygulama yöntemi ortaya konmuştur. Çalışmada özellikle küresel, ulusal ve yerel kalkınmada üniversitelerin sanayi ile ilişkisinde etkinliğini artırmaya yönelik yeni bir model yaklaşımı önerilmektedir. Çalışmanın ilgili literatüre katkı sunması beklenmektedir.

Erciyes Akademi, 2023
Sanayi 4.0 olarak isimlendirilen dijitalleşme sürecinde medyanın hızlı dönüşümünde teknoloji refe... more Sanayi 4.0 olarak isimlendirilen dijitalleşme sürecinde medyanın hızlı dönüşümünde teknoloji referanslı görsel iletişim sistemlerinin payı büyüktür. Özellikle medya içerisinde habercilik alanının hızlı bir değişim geçirerek konumunu güçlendirdiği görülmektedir. Bu değişim ve dönüşümden haber ajansları da payını alarak dijital medya içerisinde yeniden konumlanmaktadırlar. Bununla birlikte dijital medyada habercilik alanının tasarım disiplini ile çok yakın bir ilişki içerisine girdiği de görülmektedir. Bu çerçevede tasarım ile haber sanal ortamlar üzerinden çok yönlü bir etkileşime girerek, görsel iletişime dayalı yeni bir habercilik türünün oluştuğundan söz edilmektedir. Çünkü günümüzde dijital medya aynı zamanda dijital görsel göstergeler dünyası olarak tanımlanmaktadır. Haberciliğin posta güvercinleri ile başlayan serüveni günümüzde dijital iletişim teknolojileri ile sınırları kestirilemeyen bir etki alanına kavuşarak hızlı, etkileşimli ve geri bildirim alınabilen bir alana dönüşmüştür. Bu çalışmada; günümüzdeki haber ajanslarının dijital medyadaki mobil uygulamaları içerik analiz yöntemi ile tasarım disiplininin alt dinamikleri referans alınarak incelenmiştir. Örneklemde Reuters ve Anadolu Haber Ajansı’nın mobil uygulamaları görsel iletişim tasarımı alanının normları referans alınarak tasarımsal olarak karşılaştırılmıştır. Kategoriler üzerinden platformların arayüz tasarımları analiz edilerek, dijital habercilik ile görsel iletişim tasarımı ilişkisinin uygulamalar üzerinden nasıl kurgulandığı irdelenmeye çalışılmıştır. Bu çerçevede çalışmada; Dijital Habercilik-Görsel İletişim Tasarımı ilişkisi içerisinde ajansların mobil uygulamalarının haber gösterimi ve içerik kurgulamasında farklı yaklaşımlar sergilediği görülmüştür. Ayrıca Reuters haber ajansının özel bir medya kuruluşu, Anadolu Haber Ajansı’nın ise devlete bağlı bir ajans olması hasebiyle, iki ajans arasında hem haber içeriklerinin gösterimi hem de arayüz tasarım mimarisinde farklılıklar tespit edilmiştir. Bu durum; tasarım sürecinin medya kuruluşunun yayın politikasına ve sektördeki konumuna göre şekillendiğini göstermektedir. Çalışmada konu nitel ve nicel veriler kullanılarak ele alınmış, özellikle mobil uygulamaların arayüz tasarımları görsel iletişim tasarımı çerçevesinde karşılaştırılarak bulgular elde edilmiştir. Çalışmanın dijital habercilik alanı, dijital görsel iletişim tasarımı ve ilgili literatüre katkı sunması beklenmektedir.

9. ULUSLARARASI DEĞİŞEN DÜNYADA SOSYAL BİLİMLER KONGRESİ BİLDİRİ KİTABI, Apr 17, 2023
Dijital görsel kültürün gelişimine bağlı olarak sosyal medya kullanımı toplumun tüm kesimlerine y... more Dijital görsel kültürün gelişimine bağlı olarak sosyal medya kullanımı toplumun tüm kesimlerine yayılarak etkinliğini artırmaktadır. Sadece sosyalleşmek amaçlı değil aynı zamanda iş yapma, alış veriş, eğitim ve sağlık gibi insana dair tüm etkileşim süreçlerinde sosyal medya platformlarının kullanıcıya konfor sağladığı belirtilebilir. Özellikle ekonomilerin hızlı bir şekilde veri ekonomisine dönüştüğü günümüzde, ticaret alanlar da yönünü önemli ölçüde dijital dünya ya çevirmektedir. Bu durum dijital ekonomide bireyi öne çıkartarak, sanal ortam üzerinden gerçekleştirilen ticari hacmin artmasına sebep olmaktadır. Buna bağlı olarak sektörler ve markalar bu minvalde sosyal medyayı önemli bir pazar olarak görerek, ticari işlem trafiklerini bu alana kaydırmaktadır. Ticaretin olmazsa olmaz lokomotifi olan reklamcılık alanı da dijital alana kaymakta ve özellikle sosyal medya reklamcılığı olarak isimlendirilen yeni bir reklamcılık türü ortaya çıkmaktadır.
Çalışmada Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisinin sosyal medya reklam tasarımı sürecinde nasıl kullanılabileceği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma nitel veriler kullanılarak hazırlanmıştır. Dijital ortamda Tasarım Odaklı Düşünme metodunun özellikle sosyal medyadaki reklam tasarımı süreçlerine olası etkileri araştırılmaya çalışılmıştır. Günümüzde Tasarım Odaklı Düşünme metodu; pazarlama, ürün ve hizmet geliştirme, marka ve işletme yönetimi, dijital medya ve reklamcılık gibi farklı disiplinlerinde kullanılmaktadır. Özellikle Sanayi 4.0 dijitalleşme sürecinin düşünce yapısını ortaya koyan metot, insan merkezli problem çözme yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çerçevede sosyal medya reklamcılığı alanında metodun çalışma ile ilgili literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.

İletişim Perspektifinden Çanakkale'nin Değerleri, Dec 2022
İnsanoğlunun tarih boyunca medeniyetler kurma çabası, kültürel ve sosyal
değerler üzerinden şehi... more İnsanoğlunun tarih boyunca medeniyetler kurma çabası, kültürel ve sosyal
değerler üzerinden şehirlerin kurulmasında tetikleyici bir güç olmuştur. Birey
yaşadığı toprağı dönüştürerek çevresi ve dünya ile çok yönlü bir iletişim
sürecine girmektedir. Şehir burada hem bireyin hem de toplumun var olma
çabasına alt dinamikleri ile çok güçlü bir zemin oluşturmaktadır. Konuya bu
çerçeveden bakıldığında, günümüz dijital kültür içerisinde bir kentin veya
bölgenin ulusal ve küresel ölçekte iyi bir konum alabilmesi için, bireyden
başlayarak o toprakta yaşayan tüm canlıları ve değerleri içine alan bir bakış
açısının geliştirilmesi gerekmektedir. Bu bakış açısının oluşturulma sürecine
literatürde Kent Markalaşması denilmektedir.
Endüstri 4.0 süreci ile beraber küresel ölçekte ekonomilerin rekabeti ile
beraber günümüzde şehirlerinde rekabete girdiği görülmektedir. Küreselleşmenin
özellikle kültürlerarası etkileşimi artırması ve bilginin dolaşımındaki hızlanma
farklı kültürlerin dijital zeminde etkileşimini artırmıştır (Akgül & KAYA,
2020) . Bu dönüşümün yansıması olarak şehirler de hem ulusal hem de uluslararası
düzeyde kendilerini rekabet yarışının içerisinde bulmaktadır. Bir firma veya
endüstriyel bir marka gibi hareket eden şehirler, bir markayı oluşturan alt dinamiklere
sahip olabilmektedir. Özellikle dijitalleşmeye bağlı olarak akıllı şehir
kavramının ön plana çıktığı günümüzde, şehirler teknoloji referanslı dijital iletişim
sistemlerini kullanarak ekonomiden eğitime, turizmden sağlığa kadar pek
çok alanda ulusal ve uluslararası etkiye sahip olabilmektedir. Buna bağlı olarak
markalaşma süreçleri günümüzdeki şehirler ve bölgeler için yeni fırsatlar oluşturarak,
marka şehirler olgusunun ilgili literatürde tartışılmaya açılmaktadır.
Dijital referanslı globalleşme ile birlikte küresel ölçekteki rekabete artık
şehirler de çok daha aktif bir şekilde katılmaktadır. Ülkeler ile birlikte
uluslararası arenada kentlerin kendilerini tanıtmak ve çok yönlü fayda sağlamak
için kent markalaşması çalışmalarına ağırlık verdikleri görülmektedir. Bu durum
kentlerin bir ürün gibi pazarlanmasına ve marka iletişim teknikleri kullanılarak
hedeflenen kitle veya pazara sunulmasına sebep olmaktadır.
Bu çalışmada tarihsel misyonu ve taşıdığı değerler açısından stratejik
öneme sahip Çanakkale ilinin markalaşma yolundaki potansiyeli incelenmeye
çalışılmıştır. Çalışmanın ilk bölümünde kent markalaşması sürecinin kavramsal
çerçevesi çizilerek, Çanakkale’nin markalaşma yolundaki konumu tespit
edilmeye çalışılmıştır. Sonraki bölümde ise, Çanakkale, Türkiye ve uluslararası
alanda etkiye sahip olabilecek öncü değerler farklı disiplinler açısından analizi
yapılarak, markalaşma yolunda Çanakkale’nin gelecek vizyonuna nasıl katkı
sağlayabilir irdelenmeye çalışılmıştır. Çalışmada; Çanakkale ilinin en önemli
değerlerinden olan Troya’nın uluslararası ölçekte kentin markalaşmasında
kullanılabilmesine yönelik yeni bir bakış açısı getirilmektedir. Troya isminin
Çanakkale ve Türkiye için taşıdığı potansiyelin analizi yapılarak, Troya isminin
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ile uluslararası standartlarda kurumsal bir
ödül organizasyonu yapısına dönüştürülmesi hakkında öneriler getirilmektedir.
Çalışmanın, ilgili literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.

8. ULUSLARARASI MİMARLIK VE TASARIM KONGRESİ, 2022
Dijitalleşme olarak isimlendirilen Endüstri 4.0 süreci ile birlikte tasarım disiplinin hem fiziks... more Dijitalleşme olarak isimlendirilen Endüstri 4.0 süreci ile birlikte tasarım disiplinin hem fiziksel hem de sanal dünyada etkinliğini artırdığı görülmektedir. Özellikle dijital görsel kültür ile teknoloji referanslı görsel iletişim süreçlerin insanın iş ve sosyal hayatına çok daha fazla noktadan temas ettiği tespit edilmektedir. Mimarlık gibi tasarımın tüm bileşenlerinin etkin kullanıldığı disiplinlerde, sunum, pazarlama ve dijital etkileşim gibi görsel iletişim süreçlerinde kullanılan teknik ve yöntemlerde de yeni yaklaşım
ve modeller denenmektedir. Bu minvalde mimarlık alanının en önemli süreçlerinden olan mimari sunum aşamasının günümüzde daha verimli bir şekil gerçekleştirilebilmesi için Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisinden yararlanılabilir. Metot da Empati, Tanımlama, Fikir Üretme, Prototip ve Test Etme olarak
isimlendirilen modüller mevcuttur. Bu açıdan metot mimari sunum sürecinin daha verimli geçmesi, özellikle projenin hedef kitleye daha etkili ve çok yönlü bir şekilde sunulmasında çözüm üretebilir. Bu çalışmada Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisinin mimari sunum sürecine nasıl entegre edileceği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma betimsel bir çalışma olup, nitel verilere dayanılarak hazırlanmıştır.
Tasarım Odaklı Düşünme metodunun özellikle mimari sunum tasarımında ve kurgulanmasında hangi başlıklarda sürece katkı sağlayacağı belirtilmeye çalışılmıştır. Günümüzde Tasarım Odaklı Düşünme metodu; pazarlama, ürün ve hizmet geliştirme, marka ve kurum yönetimi, dijital medya ve reklamcılık gibi farklı disiplinlerin görsel iletişim süreçlerinde kullanıldığı için, çalışmanın özellikle mimarlık alanının literatürüne de katkı sağlaması beklenmektedir.

3RD INTERNATIONAL AZERBAIJAN CONGRESS ON HUMANITIES AND SOCIAL SCIENCES, 2022
Endüstri 4.0 sürecinde markaların rekabet etmesinin yanında, dijitalleşmeye bağlı olarak artık şe... more Endüstri 4.0 sürecinde markaların rekabet etmesinin yanında, dijitalleşmeye bağlı olarak artık şehirlerin ve bölgelerinde küresel yarışta yer aldığı görülmektedir. Gerek politik gerekse ekonomik ve kültürel açıdan artık şehirler çok yönlü bir şekilde rekabete girmektedir. Bu durum yerel, ulusal ve küresel ölçekte kentlerin bir marka gibi pazarlanmasını ve disiplinler arası bir bakış açısı ile tanıtılmasını gerekli kılmaktadır. Bununla birlikte şehirler dijital görsel kültürün getirdiği dijital iletişim ve yönetişim
sistemleri üzerinden yönetilmeye başlanmıştır. Bu minvalde bir kentin hem ulusal hem de küresel ölçekte rekabet edebilmesi ve kendini iyi konumlandırabilmesi için markalaşması elzem bir durum olarak gösterilebilir. Çünkü teknoloji referanslı dijitalleşme süreci ile şehircilik alanında yeni modeller ve yaklaşımlar söz konusu olmaktadır. Akıllı şehirler, şehir otonom otomasyon sistemleri, dijital toplum
ve mobil insan-mobil şehir gibi yeni kavramlar insanın yaşadığı şehir ve dünya ile iletişimine yeni boyutlar getirmektedir. Bu çalışmada; Tasarım Odaklı Düşünme Metodolojisi olarak isimlendirilen metodun kentlerin markalaşma sürecinde, sürecin daha verimli ve etkin yönetilebilmesine nasıl etki edebileceği ortaya konmaya çalışılmaktadır. Küresel ölçekte en etkili firma ve kuruluşlar tarafından uygulanan bu metot, alt dinamikleri açısından etkin süreç yönetimine imkan sağlamaktadır. Empati, Tanımlama, Fikir Üretme, Prototip ve Test Etme olarak beş alt bileşene sahip olan Tasarım Odaklı Düşünme, ürün ve hizmet geliştirme ya da yaratıcı-etkileşimli yönetişim modeli olarak öne çıkmaktadır. Bu çalışmada Tasarım Odaklı Düşünme Metodolojisinin kent markalaşma süreçlerine nasıl entegre edilebileceği tartışılmaya çalışılmıştır. Çalışma betimsel bir yaklaşımla ele alınarak, ilgili literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.

Habercilik alanında dijital süreçler bazı kavramları ön plana çıkarmaktadır. Mobilite, hız, birey... more Habercilik alanında dijital süreçler bazı kavramları ön plana çıkarmaktadır. Mobilite, hız, bireysellik ve dijital etkileşim gibi kavramlar özellikle dijital medyanın tanımlanmasında öne çıkmaktadır. Buna bağlı olarak bir yayıncılık türü olan Bülten Yayıncılığı E-Bülten Yayıncılığına dönüşerek haberciliğin dijital medya içerisindeki konumlanmasına katkı sağlamaktadır. Bu çerçevede haberciliğin dönüşümünde yeni yaklaşımlar ortaya çıkarak "bireye özgü haber" yaklaşımının ön plana çıktığı görülmektedir. Bu çalışmada betimsel olarak örneklem üzerinden popüler e-bülten haber platformlarının tasarım alanı üzerinden analizi gerçekleştirilmiştir. Çalışmada örneklemdeki e-bülten platformları çeşitli katagori ve alt katagoriler üzerinden değerlendirilerek, e-bülten haber platformlarının tasarım ile nasıl bir ilişki içerisine girdiği analiz edilmeye çalışılmıştır. Ayrıca çalışmada Tasarımsal Empati yöntemi kullanılarak, tasarımın e-bülten platformlarını nasıl etkili kıldığı ortaya konulmaya çalışılmıştır. Haberciliğin geleceği açısından konu irdelenmeye çalışılıp, özellikle dijital habercilikte tasarımın üstlendiği rol tespit edilerek literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.
1 Bu çalışma Kaleli (2022)'nin yayınlanmamış doktora tezinden alınmıştır.
Endüstri 4.0 süreci ile beraber dijitalleşmenin hayatı şekillendirmesi ile pek çok alanda kırılma... more Endüstri 4.0 süreci ile beraber dijitalleşmenin hayatı şekillendirmesi ile pek çok alanda kırılmalar yaşanmaktadır. İnsan yaşamına etki eden tüm alanlarda sanallaşma ile beraber dijital etkileşimin arttığı görülmektedir. Bu etkileşim görsellik üzerinden bilginin dolaşımını hızlandırarak refah seviyesini etkileyen faktörleri dönüştürmektedir. Görsellik üzerinden gelişen dijital etkileşim dijital medya zemininde kendine yer bularak kalkınma projelerinin uygulamaya yönelik süreçlerini yönlendirmektedir. Bu çalışmada konu betimsel bir şekilde ele alınarak dijital medyanın günümüz yerel kalkınma projelerinde nasıl bir rol üstlendiği incelenmeye çalışılmıştır. Özellikle dijital medyanın etkileşime açık dinamik yönü ele alınarak, yerel kalkınma çalışmalarında süreçlere nasıl katkıda bulunduğu irdelenmeye çalışılmıştır.
Bibliographic Information published by the Deutsche Nationalbibliothek The Deutsche Nationalbibli... more Bibliographic Information published by the Deutsche Nationalbibliothek The Deutsche Nationalbibliothek lists this publication in the Deutsche Nationalbibliografie; detailed bibliographic data is available in the internet at http:// dnb.d-nb.de.

As a discipline, design expands its scope day by day and it deepens its interaction with other di... more As a discipline, design expands its scope day by day and it deepens its interaction with other disciplines in parallel with it. It can be seen that design has increased its connection with especially digitalization and visual culture since the beginning of the 21st century. Thanks to digitalization, the virtual world, technology-based globalization and the transformation of visual culture, it seems that there is almost no space left that hasn't contacted with design. The fact that the industry 4.0 process has intensely influenced all disciplines particularly since the year 2011 can be shown as a reason why digitalization influences human life socially, culturally, and economically. It can also be said that design increased its power of influence and emerged as an interdisciplinary concept at this point of the Industry 4.0 process. Throughout the history, the contact points of industrial revolutions with technology can be seen as important turning points in the history of civilization of human beings. Nowadays, the ability of humankind has reached a level that pushes the limits of the imagination in controlling the world thanks to the influence of technology. Thanks to the Internet revolution, the unlimited gates opened by the virtual world to humankind bring many transformations from economy, health, social life to art. In all these processes and transformations, design transforms together with technology and plays an important role in the management of information. Along with digitization, the field of design receives its share from the transformation of business models in daily life. This is where design steps in especially in the construction of visual culture and the visualization of the digital world. In this article, it is tried to explain the position of design in digitalization processes and the way it interacts and what kind of position it takes in Industry 4.0 process. In particular, the relationship between the concept of Digital Empathy, a new concept, and design is examined and a new perspective is tried to be introduced.

People who are customers or consumers tend to value their experience and commitment. The evolutio... more People who are customers or consumers tend to value their experience and commitment. The evolution of the Internet and digitalization certainly reflects these two realities. In marketing communication, physical and digital combination strategies, which are the next transformational or evolutionary stages of digital innovation, are being implemented all over the world. This combination of physical space and digital applications corresponds to the term phygital in marketing communications. The efforts of brands to increase their competitive potential by establishing emotional and psychological bonds with consumers through experiences obliges brands to seek alternative communication and marketing channels. Brands try to create unforgettable customer experiences with phygital marketing projects, which means the integration of physical and digital marketing communication channels, and try to establish sales and customer connections. In this context, in this study, it was aimed to determine how a global brand, Amazon.com, carried digital marketing techniques to digital media with the Amazon Go digital marketing application and the Amazon Go digital marketing application was subjected to a case study. In the evaluation, it was concluded that Amazon Go Fiigital has an integrated marketing communication management support to create and manage brand value.

The design area can be seen as one of the main elements of digitalization. When the concept of de... more The design area can be seen as one of the main elements of digitalization. When the concept of design is considered as a form of communication, it seems that there is no space that people do not touch in their daily life. In this study, the concept of design has been tried to be examined in the point of contact with human life in the historical process. This transformation has also been tried in the process of industrial revolutions in terms of economic history, and the transformation of design into conceptual, theory and application areas has been tried to be analyzed. It can be seen that the effect of technological progress in the information age, especially visual culture development and transformation, is great. The speed of movement and depth of influence of knowledge in the virtual world is also transforming the intercultural interaction. Especially, it can be thought that the reduction of your visual perception to individual users in every field, the concept of digitalization, enables you to come to a position that emphasizes individuality. Now the service or information presentation is specially designed for the individual and the individuality is brought to the forefront. This can be seen as the main component of the Industrial 4.0 industrial revolution. It can be thought that Art, Culture, Economy, Communication Models and lifestyles are now more or less individual oriented, and digitalization has become a completely human oriented concept. How the design concept will take a position in the rapid change of the digitization process and what points will contact the human life in the process of the Industry 4.0 process constitutes the main theme of this research. While investigating this subject, in the historical process, the industrial revolutions have been examined and the relation of the design concept with the people of these industrial revolutions has been tried as an art branch. It has been tried to explain the effect of design as an art branch to industrialization, "individual design" as well as the effect of technology on human life with various examples and analyzes.
Uploads
Görsel İletişim Tasarımı by Mustafa Mayda
Çalışmada Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisinin sosyal medya reklam tasarımı sürecinde nasıl kullanılabileceği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma nitel veriler kullanılarak hazırlanmıştır. Dijital ortamda Tasarım Odaklı Düşünme metodunun özellikle sosyal medyadaki reklam tasarımı süreçlerine olası etkileri araştırılmaya çalışılmıştır. Günümüzde Tasarım Odaklı Düşünme metodu; pazarlama, ürün ve hizmet geliştirme, marka ve işletme yönetimi, dijital medya ve reklamcılık gibi farklı disiplinlerinde kullanılmaktadır. Özellikle Sanayi 4.0 dijitalleşme sürecinin düşünce yapısını ortaya koyan metot, insan merkezli problem çözme yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çerçevede sosyal medya reklamcılığı alanında metodun çalışma ile ilgili literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.
değerler üzerinden şehirlerin kurulmasında tetikleyici bir güç olmuştur. Birey
yaşadığı toprağı dönüştürerek çevresi ve dünya ile çok yönlü bir iletişim
sürecine girmektedir. Şehir burada hem bireyin hem de toplumun var olma
çabasına alt dinamikleri ile çok güçlü bir zemin oluşturmaktadır. Konuya bu
çerçeveden bakıldığında, günümüz dijital kültür içerisinde bir kentin veya
bölgenin ulusal ve küresel ölçekte iyi bir konum alabilmesi için, bireyden
başlayarak o toprakta yaşayan tüm canlıları ve değerleri içine alan bir bakış
açısının geliştirilmesi gerekmektedir. Bu bakış açısının oluşturulma sürecine
literatürde Kent Markalaşması denilmektedir.
Endüstri 4.0 süreci ile beraber küresel ölçekte ekonomilerin rekabeti ile
beraber günümüzde şehirlerinde rekabete girdiği görülmektedir. Küreselleşmenin
özellikle kültürlerarası etkileşimi artırması ve bilginin dolaşımındaki hızlanma
farklı kültürlerin dijital zeminde etkileşimini artırmıştır (Akgül & KAYA,
2020) . Bu dönüşümün yansıması olarak şehirler de hem ulusal hem de uluslararası
düzeyde kendilerini rekabet yarışının içerisinde bulmaktadır. Bir firma veya
endüstriyel bir marka gibi hareket eden şehirler, bir markayı oluşturan alt dinamiklere
sahip olabilmektedir. Özellikle dijitalleşmeye bağlı olarak akıllı şehir
kavramının ön plana çıktığı günümüzde, şehirler teknoloji referanslı dijital iletişim
sistemlerini kullanarak ekonomiden eğitime, turizmden sağlığa kadar pek
çok alanda ulusal ve uluslararası etkiye sahip olabilmektedir. Buna bağlı olarak
markalaşma süreçleri günümüzdeki şehirler ve bölgeler için yeni fırsatlar oluşturarak,
marka şehirler olgusunun ilgili literatürde tartışılmaya açılmaktadır.
Dijital referanslı globalleşme ile birlikte küresel ölçekteki rekabete artık
şehirler de çok daha aktif bir şekilde katılmaktadır. Ülkeler ile birlikte
uluslararası arenada kentlerin kendilerini tanıtmak ve çok yönlü fayda sağlamak
için kent markalaşması çalışmalarına ağırlık verdikleri görülmektedir. Bu durum
kentlerin bir ürün gibi pazarlanmasına ve marka iletişim teknikleri kullanılarak
hedeflenen kitle veya pazara sunulmasına sebep olmaktadır.
Bu çalışmada tarihsel misyonu ve taşıdığı değerler açısından stratejik
öneme sahip Çanakkale ilinin markalaşma yolundaki potansiyeli incelenmeye
çalışılmıştır. Çalışmanın ilk bölümünde kent markalaşması sürecinin kavramsal
çerçevesi çizilerek, Çanakkale’nin markalaşma yolundaki konumu tespit
edilmeye çalışılmıştır. Sonraki bölümde ise, Çanakkale, Türkiye ve uluslararası
alanda etkiye sahip olabilecek öncü değerler farklı disiplinler açısından analizi
yapılarak, markalaşma yolunda Çanakkale’nin gelecek vizyonuna nasıl katkı
sağlayabilir irdelenmeye çalışılmıştır. Çalışmada; Çanakkale ilinin en önemli
değerlerinden olan Troya’nın uluslararası ölçekte kentin markalaşmasında
kullanılabilmesine yönelik yeni bir bakış açısı getirilmektedir. Troya isminin
Çanakkale ve Türkiye için taşıdığı potansiyelin analizi yapılarak, Troya isminin
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ile uluslararası standartlarda kurumsal bir
ödül organizasyonu yapısına dönüştürülmesi hakkında öneriler getirilmektedir.
Çalışmanın, ilgili literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.
ve modeller denenmektedir. Bu minvalde mimarlık alanının en önemli süreçlerinden olan mimari sunum aşamasının günümüzde daha verimli bir şekil gerçekleştirilebilmesi için Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisinden yararlanılabilir. Metot da Empati, Tanımlama, Fikir Üretme, Prototip ve Test Etme olarak
isimlendirilen modüller mevcuttur. Bu açıdan metot mimari sunum sürecinin daha verimli geçmesi, özellikle projenin hedef kitleye daha etkili ve çok yönlü bir şekilde sunulmasında çözüm üretebilir. Bu çalışmada Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisinin mimari sunum sürecine nasıl entegre edileceği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma betimsel bir çalışma olup, nitel verilere dayanılarak hazırlanmıştır.
Tasarım Odaklı Düşünme metodunun özellikle mimari sunum tasarımında ve kurgulanmasında hangi başlıklarda sürece katkı sağlayacağı belirtilmeye çalışılmıştır. Günümüzde Tasarım Odaklı Düşünme metodu; pazarlama, ürün ve hizmet geliştirme, marka ve kurum yönetimi, dijital medya ve reklamcılık gibi farklı disiplinlerin görsel iletişim süreçlerinde kullanıldığı için, çalışmanın özellikle mimarlık alanının literatürüne de katkı sağlaması beklenmektedir.
sistemleri üzerinden yönetilmeye başlanmıştır. Bu minvalde bir kentin hem ulusal hem de küresel ölçekte rekabet edebilmesi ve kendini iyi konumlandırabilmesi için markalaşması elzem bir durum olarak gösterilebilir. Çünkü teknoloji referanslı dijitalleşme süreci ile şehircilik alanında yeni modeller ve yaklaşımlar söz konusu olmaktadır. Akıllı şehirler, şehir otonom otomasyon sistemleri, dijital toplum
ve mobil insan-mobil şehir gibi yeni kavramlar insanın yaşadığı şehir ve dünya ile iletişimine yeni boyutlar getirmektedir. Bu çalışmada; Tasarım Odaklı Düşünme Metodolojisi olarak isimlendirilen metodun kentlerin markalaşma sürecinde, sürecin daha verimli ve etkin yönetilebilmesine nasıl etki edebileceği ortaya konmaya çalışılmaktadır. Küresel ölçekte en etkili firma ve kuruluşlar tarafından uygulanan bu metot, alt dinamikleri açısından etkin süreç yönetimine imkan sağlamaktadır. Empati, Tanımlama, Fikir Üretme, Prototip ve Test Etme olarak beş alt bileşene sahip olan Tasarım Odaklı Düşünme, ürün ve hizmet geliştirme ya da yaratıcı-etkileşimli yönetişim modeli olarak öne çıkmaktadır. Bu çalışmada Tasarım Odaklı Düşünme Metodolojisinin kent markalaşma süreçlerine nasıl entegre edilebileceği tartışılmaya çalışılmıştır. Çalışma betimsel bir yaklaşımla ele alınarak, ilgili literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.
Çalışmada Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisinin sosyal medya reklam tasarımı sürecinde nasıl kullanılabileceği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma nitel veriler kullanılarak hazırlanmıştır. Dijital ortamda Tasarım Odaklı Düşünme metodunun özellikle sosyal medyadaki reklam tasarımı süreçlerine olası etkileri araştırılmaya çalışılmıştır. Günümüzde Tasarım Odaklı Düşünme metodu; pazarlama, ürün ve hizmet geliştirme, marka ve işletme yönetimi, dijital medya ve reklamcılık gibi farklı disiplinlerinde kullanılmaktadır. Özellikle Sanayi 4.0 dijitalleşme sürecinin düşünce yapısını ortaya koyan metot, insan merkezli problem çözme yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çerçevede sosyal medya reklamcılığı alanında metodun çalışma ile ilgili literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.
değerler üzerinden şehirlerin kurulmasında tetikleyici bir güç olmuştur. Birey
yaşadığı toprağı dönüştürerek çevresi ve dünya ile çok yönlü bir iletişim
sürecine girmektedir. Şehir burada hem bireyin hem de toplumun var olma
çabasına alt dinamikleri ile çok güçlü bir zemin oluşturmaktadır. Konuya bu
çerçeveden bakıldığında, günümüz dijital kültür içerisinde bir kentin veya
bölgenin ulusal ve küresel ölçekte iyi bir konum alabilmesi için, bireyden
başlayarak o toprakta yaşayan tüm canlıları ve değerleri içine alan bir bakış
açısının geliştirilmesi gerekmektedir. Bu bakış açısının oluşturulma sürecine
literatürde Kent Markalaşması denilmektedir.
Endüstri 4.0 süreci ile beraber küresel ölçekte ekonomilerin rekabeti ile
beraber günümüzde şehirlerinde rekabete girdiği görülmektedir. Küreselleşmenin
özellikle kültürlerarası etkileşimi artırması ve bilginin dolaşımındaki hızlanma
farklı kültürlerin dijital zeminde etkileşimini artırmıştır (Akgül & KAYA,
2020) . Bu dönüşümün yansıması olarak şehirler de hem ulusal hem de uluslararası
düzeyde kendilerini rekabet yarışının içerisinde bulmaktadır. Bir firma veya
endüstriyel bir marka gibi hareket eden şehirler, bir markayı oluşturan alt dinamiklere
sahip olabilmektedir. Özellikle dijitalleşmeye bağlı olarak akıllı şehir
kavramının ön plana çıktığı günümüzde, şehirler teknoloji referanslı dijital iletişim
sistemlerini kullanarak ekonomiden eğitime, turizmden sağlığa kadar pek
çok alanda ulusal ve uluslararası etkiye sahip olabilmektedir. Buna bağlı olarak
markalaşma süreçleri günümüzdeki şehirler ve bölgeler için yeni fırsatlar oluşturarak,
marka şehirler olgusunun ilgili literatürde tartışılmaya açılmaktadır.
Dijital referanslı globalleşme ile birlikte küresel ölçekteki rekabete artık
şehirler de çok daha aktif bir şekilde katılmaktadır. Ülkeler ile birlikte
uluslararası arenada kentlerin kendilerini tanıtmak ve çok yönlü fayda sağlamak
için kent markalaşması çalışmalarına ağırlık verdikleri görülmektedir. Bu durum
kentlerin bir ürün gibi pazarlanmasına ve marka iletişim teknikleri kullanılarak
hedeflenen kitle veya pazara sunulmasına sebep olmaktadır.
Bu çalışmada tarihsel misyonu ve taşıdığı değerler açısından stratejik
öneme sahip Çanakkale ilinin markalaşma yolundaki potansiyeli incelenmeye
çalışılmıştır. Çalışmanın ilk bölümünde kent markalaşması sürecinin kavramsal
çerçevesi çizilerek, Çanakkale’nin markalaşma yolundaki konumu tespit
edilmeye çalışılmıştır. Sonraki bölümde ise, Çanakkale, Türkiye ve uluslararası
alanda etkiye sahip olabilecek öncü değerler farklı disiplinler açısından analizi
yapılarak, markalaşma yolunda Çanakkale’nin gelecek vizyonuna nasıl katkı
sağlayabilir irdelenmeye çalışılmıştır. Çalışmada; Çanakkale ilinin en önemli
değerlerinden olan Troya’nın uluslararası ölçekte kentin markalaşmasında
kullanılabilmesine yönelik yeni bir bakış açısı getirilmektedir. Troya isminin
Çanakkale ve Türkiye için taşıdığı potansiyelin analizi yapılarak, Troya isminin
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ile uluslararası standartlarda kurumsal bir
ödül organizasyonu yapısına dönüştürülmesi hakkında öneriler getirilmektedir.
Çalışmanın, ilgili literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.
ve modeller denenmektedir. Bu minvalde mimarlık alanının en önemli süreçlerinden olan mimari sunum aşamasının günümüzde daha verimli bir şekil gerçekleştirilebilmesi için Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisinden yararlanılabilir. Metot da Empati, Tanımlama, Fikir Üretme, Prototip ve Test Etme olarak
isimlendirilen modüller mevcuttur. Bu açıdan metot mimari sunum sürecinin daha verimli geçmesi, özellikle projenin hedef kitleye daha etkili ve çok yönlü bir şekilde sunulmasında çözüm üretebilir. Bu çalışmada Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisinin mimari sunum sürecine nasıl entegre edileceği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma betimsel bir çalışma olup, nitel verilere dayanılarak hazırlanmıştır.
Tasarım Odaklı Düşünme metodunun özellikle mimari sunum tasarımında ve kurgulanmasında hangi başlıklarda sürece katkı sağlayacağı belirtilmeye çalışılmıştır. Günümüzde Tasarım Odaklı Düşünme metodu; pazarlama, ürün ve hizmet geliştirme, marka ve kurum yönetimi, dijital medya ve reklamcılık gibi farklı disiplinlerin görsel iletişim süreçlerinde kullanıldığı için, çalışmanın özellikle mimarlık alanının literatürüne de katkı sağlaması beklenmektedir.
sistemleri üzerinden yönetilmeye başlanmıştır. Bu minvalde bir kentin hem ulusal hem de küresel ölçekte rekabet edebilmesi ve kendini iyi konumlandırabilmesi için markalaşması elzem bir durum olarak gösterilebilir. Çünkü teknoloji referanslı dijitalleşme süreci ile şehircilik alanında yeni modeller ve yaklaşımlar söz konusu olmaktadır. Akıllı şehirler, şehir otonom otomasyon sistemleri, dijital toplum
ve mobil insan-mobil şehir gibi yeni kavramlar insanın yaşadığı şehir ve dünya ile iletişimine yeni boyutlar getirmektedir. Bu çalışmada; Tasarım Odaklı Düşünme Metodolojisi olarak isimlendirilen metodun kentlerin markalaşma sürecinde, sürecin daha verimli ve etkin yönetilebilmesine nasıl etki edebileceği ortaya konmaya çalışılmaktadır. Küresel ölçekte en etkili firma ve kuruluşlar tarafından uygulanan bu metot, alt dinamikleri açısından etkin süreç yönetimine imkan sağlamaktadır. Empati, Tanımlama, Fikir Üretme, Prototip ve Test Etme olarak beş alt bileşene sahip olan Tasarım Odaklı Düşünme, ürün ve hizmet geliştirme ya da yaratıcı-etkileşimli yönetişim modeli olarak öne çıkmaktadır. Bu çalışmada Tasarım Odaklı Düşünme Metodolojisinin kent markalaşma süreçlerine nasıl entegre edilebileceği tartışılmaya çalışılmıştır. Çalışma betimsel bir yaklaşımla ele alınarak, ilgili literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.