Papers by Ayse Nur Albayrak
The main purpose of this study is to review awareness at local level about climate change as a gl... more The main purpose of this study is to review awareness at local level about climate change as a global issue. This study evaluates ideas about the effects of socio-economic differences on individual and social awareness about climate change, faith in policies for struggling against climate change and actors which play a role in local policies. The study sample is Gebze (Kocaeli), an industrial settlement area developing under the effect of the Metropolitan Area of Istanbul. One of the important industrial centers of Turkey, Gebze embodies industrial-urban uses which increase C emissions and have a negative contribution to climate change on one hand and a population which is possibly affected by the results of climate change on the other. Ideas of climate change awareness were collected through face to face interviews in this study. The conclusions obtained from Gebze sample are expected to define the perspective of the society about climate change policies and awareness about climate...
Research Papers in Economics, Jul 1, 2015
International Journal of Research in Chemical, Metallurgical and Civil Engineering, Oct 7, 2017
The growth of cities is the most important factor effecting natural lands. Sustainable urban deve... more The growth of cities is the most important factor effecting natural lands. Sustainable urban development strategies try to find solutions for less natural resource consumption and minimum use of urban areas while the cities sustain their economic developments. In this study, different urban growth types have been reviewed in terms of sustainable urban development. The focus of the study is Gebze, an industrial settlement in the periphery of Istanbul Metropolitan Area, Turkey. Examination made on urban form in Gebze indicates that different urban growth types have been determinant in historical process.
22nd Annual European Real Estate Society Conference, 2015
Environmental Sustainability and Climate Change Adaptation Strategies
Creating a sustainable future for cities is a critical issue worldwide and municipalities help sh... more Creating a sustainable future for cities is a critical issue worldwide and municipalities help shape cities from different perspectives. An eco-municipality is a governance strategy and holistic approach to creating sustainable communities and development. The sustainable strategies and projects of these municipalities mostly focus on public participation mechanisms, creating and building renewable energy sources, and designing healthy and green cities. The aim of this chapter is to examine the status of the strongly connected studies concerning global climate change and the eco-municipality model. In this regard, the projects and strategies of Nordic countries which have been pioneers in eco-municipalities and the studies of Turkish municipalities which have recently taken action to develop integrated environmental approaches will be discussed. In addition, an evaluation of projects and strategies of local governments in Turkey relevant to climate change will be critiqued. www.igi-global.com/chapter/adaptations-to-climate-change-and-climate-variability-in-theagriculture-sector-in-mauritius/118023?camid=4v1a Climate Change Adaptation and Disaster Risk Management in the Caribbean Gaius Eudoxie and Ronald Roopnarine (2017). Environmental Sustainability and Climate Change Adaptation Strategies (pp. 97-125).
Page 1. Türkiye'de Bölgesel Rekabet Gücü Analizi The Regional Compefifiveness An... more Page 1. Türkiye'de Bölgesel Rekabet Gücü Analizi The Regional Compefifiveness Analysis in Turkey Ayşe Nur ALBAYRAK,1 Gülden ERKUT2 ... Bölgeler arası Bölgesel Rekabet Edebilirlik Endeksi K-DPT Kara (2008) (DPT) Bölgeler arası ...
Land Use Policy, 2021
Abstract With changes in urbanization dynamics in the world, transformation issues and approaches... more Abstract With changes in urbanization dynamics in the world, transformation issues and approaches have also changed. New approaches are needed to determine intervention areas and priorities, especially in situations that affect the whole city, such as disaster risks. In this study, the subject of the case of Kocaeli (Turkey) has been examined, and a methodology for evaluating urban space in terms of urban transformation has been developed. The study is rooted in the following research questions: Is it possible to determine urban transformation zones by scoring urban areas? How could urban space be classified by using components that represent different problems in urban space in terms of urban transformation? For this purpose, a geographic database with weighted scores was created by using three main components: Problems in the Built Environment, Disaster Risks, and Lack of Urban Services. Local Moran’s I was calculated to test the type of distribution and its significance on cells. Grouping Analysis was run by using each component's scores in significantly clustered cells as inputs. As a result, six regions were revealed in the entire urban area of Kocaeli. The results signal a well-established method for discovering and representing both the unique and identical nature of urban space regarding urban transformation. The method enables decision makers to develop area-specific policies and strategies in the process of preparing urban transformation master plans.
Although sustainability has been the dominant discourse in environmental and development policies... more Although sustainability has been the dominant discourse in environmental and development policies for a long time, today the world is in an environmental crisis originated from climate change. Awareness of climate change rising on a global scale leads policymakers to play a more active role in order to find a solution to climate change. On the one hand, Kyoto Protocol and following Paris Agreement provide a course of action about how to bring the international consensus to national level; on the other hand, they form a frame in order the public to evaluate local policies and strategies easily. In this regard, the subjects of how the agreement reached at an international level are interpreted at a national level and how national policies and strategies are formed become the points to be considered. Policies of climate change are taken shaped in two main paths. These can be defined as eliminating the factors causing climate change, mitigation, and adapting to the negative effects of c...
MEGARON / Yıldız Technical University, Faculty of Architecture E-Journal
Küresel ekonomik ilişkiler içinde üretim ve hizmet fonksiyonlarının desantralizasyonu kentsel mek... more Küresel ekonomik ilişkiler içinde üretim ve hizmet fonksiyonlarının desantralizasyonu kentsel mekânla birlikte konut yer seçimi dinamiklerini de değiştirmektedir. Tek merkezli bir kentte ev-iş yolculuğu ve konut fiyatı ile belirlenen yer seçimi tercihi, desantralizasyon sonucu oluşan çok merkezli bir (metropoliten) kentte karmaşık bir karar mekanizması sonucunda belirlenmektedir. Bu süreçte hanehalkını oluşturan bireylerin tercihleri, işyerlerinin konumu, sosyal-kültürel donatılar ve erişilebilirlik gibi pek çok konu etkili olmaktadır. Özellikle bilim-teknoloji çalışanları, mühendis, mimar, tasarımcı, eğitimci gibi yaratıcı sınıf içinde yer alan nitelikli işgücünün çalışma alanlarının zaman içinde çeper bölgelere kayması, merkezde yaşaması beklenen bu kesimin konut alanı yer seçimi tercihlerinin incelenmesini gündeme getirmektedir. Bu amaçla çalışmada İstanbul Metropoliten Alanının çeperinde çalışan nitelikli işgücünün konut yer seçimi dinamikleri incelenmektedir. Çalışma alanı olan Gebze, İstanbul'dan sanayinin desantralizasyonu sürecinde endüstriyel firmalar için çekici bir lokasyon olmuş ve İstanbul'un hinterlandında önemli bir endüstriyel yerleşim haline gelmiştir. Bugün Gebze'de nitelikli işgücünün yoğun bir şekilde çalışmayı tercih ettiği kamu ve özel Ar-Ge merkezleri, yüksek teknoloji yoğun üretim alanları ve bir üniversite bulunmaktadır. İstanbul'a mekânsal yakınlık ve ulaşım ilişkileri nedeniyle Gebze'de çalışanlar, konut alanı olarak, Gebze'yi ve Kocaeli'nin diğer ilçelerini olduğu gibi İstanbul'un ilçelerini de seçebilmektedirler. Bu bağlamda çalışma, Gebze'de çalışanlara odaklanmakta ve konut alanı yer seçimlerini ve ikamet ettikleri konut alanlarından memnuniyetlerini incelemektedir. Bu dinamikleri anlayabilmek için yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılarak çalışanlara bir anket uygulanmıştır. Anketin bulguları, işgücü niteliği, konut alanından memnuniyet ve konutun bulunduğu bölge açısından anlamlı farklılıklar olduğunu göstermektedir.
ERSA conference papers, 2011
Günümüzde ekonomik yapıda meydana gelen değişimlerle birlikte rekabet gücü yaklaşımı giderek daha... more Günümüzde ekonomik yapıda meydana gelen değişimlerle birlikte rekabet gücü yaklaşımı giderek daha fazla önem ka-zanmıştır. Firmalar kadar kentler ve bölgeler de rekabet güç-lerini artırmak için birbirleriyle yarışmaktadır. Bu süreçte ekonomik yapı kadar kentsel altyapı, sosyal ve kültürel dona-tılar ve yenilikçilik özellikleri de etkili olmaktadır. Bu neden-le bölgelerin sahip olduğu özelliklere ve bölgeler arası geliş-mişlik farklarına göre bölgelerin rekabet düzeyleri değişmek-tedir. Bu çalışmada, Türkiye'deki bölgeler rekabet güçlerine göre sınıflandırılmakta ve belirlenen bölgelerin özellikleri ta-nımlanmaktadır. Bu amaçla temel bileşen analizi ve hiyerar-şik kümeleme analizi kullanılarak geliştirilen bölgesel reka-bet gücü endeksi kullanılmıştır. Bu sınıflama bölgelerin kal-kınmaya yönelik stratejilerinin belirlenmesinde yararlı ola-caktır. Anahtar sözcükler: Bölgesel rekabet gücü; bölgesel poltikalar; bölgesel gelişme; düzey II bölgeleri. The competitiveness approach has b...
Creation and spillover of innovative ideas; Interaction Maskell, 2001 Face to face contact / ... more Creation and spillover of innovative ideas; Interaction Maskell, 2001 Face to face contact / communication Breschi and Lissoni, 2001 The opportunity of observe related firms and also rivals Porter, 1990 Connection with global knowledge channals.
Transformation process is happening in Gebze which gained its industrial identity by the decentra... more Transformation process is happening in Gebze which gained its industrial identity by the decentralization of industrial firms from İstanbul metropolitan area. Old plants which have located on the main transportation routes from İstanbul to Anatolia have been requested to relocate to peripheral organized industrial zones by the various planning decisions. Main assumption behind these decisions is that there will be a new industrial structure which needs qualified labor in Gebze. Ratio of qualified labor in urban population is expected to increase in the near future. In this process, new residential development zones have suggested in planning documents with the assumption that qualified labor will decide to live in Gebze. Existing residential decisions of qualified labors leads to define the process in the future. For this purpose, this study focuses on the factors of residential decisions of qualified labors in Gebze. We hope that the study creates a ground to discuss the possible results of urban transformation in Gebze at local level and creates contributions to literature.
İstanbul metropoliten alanından sanayinin desantralizasyonu sonucu bugünkü endüstriyel kimliğini kazanan Gebze’de bir dönüşüm süreci yaşanmaktadır. Çeşitli planlarda kenti (Anadolu’yu) İstanbul’a bağlayan ana ulaşım aksı üzerinde yer alan sanayi kuruluşlarının desantralizasyonu önerilmektedir. Bu kararların temel dayanağı Gebze sanayinin dönüşümüyle nitelikli işgücüne gereksinimi olan yeni bir sanayi yapısının oluşacağıdır. Kentte çalışan nitelikli işgücünün artacağı beklenmektedir. Bu süreçte eski sanayi alanlarının dönüşümüyle nitelikli işgücü için yeni yaşam alanları önerilmektedir. Nitelikli işgücünün mevcut durumdaki yaşam alanı tercihleri gelecekteki süreci tarif etmede yol göstericidir. Bu amaçla bu çalışmada nitelikli işgücünün yaşam alanı tercihi faktörlerine odaklanılmaktadır. Bu çalışmanın Gebze’deki kentsel dönüşümün olası sonuçlarının yerel kamuoyunda tartışılmasına zemin oluşturması ve literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.
Dilovası, sanayi gelişimine bağlı olarak birkaç on yılda büyümüş bir yerleşimdir. Dilovası’nı bug... more Dilovası, sanayi gelişimine bağlı olarak birkaç on yılda büyümüş bir yerleşimdir. Dilovası’nı bugüne getiren sürecin birbiri ile ilişkili iki dinamik tarafından şekillendirildiği söylenebilir. Bunlar öncelikle İstanbul sanayinin desantralizasyonu ve desantralizasyon sonucu Dilovası’nda gelişen sanayinin talep ettiği ucuz işgücünün göç mekanizmasıyla karşılanmasıdır. Bu iki dinamik kırsal ve doğal karakteri baskın bir yerleşimin bir sanayi kentine dönüşümünü belirlemiştir.
İstanbul Metropoliten alanından sanayinin desantralize edilmesi kararı, İstanbul’u çevreleyen bölgede, ana ulaşım akslarının denizle kesiştiği noktalarda yeni sanayi alanlarının oluşumunu teşvik etmiş ve zaman içinde Gebze-İzmit arasındaki diğer yerleşimlerde olduğu gibi Diliskelesi ve çevresinde de sanayi tesisleri kurulmaya başlamıştır. Bu sürecin yarattığı işgücü talebi Dilovası’nın hızlı ve kontrolsüz bir göç dalgasına maruz kalmasına neden olmuştur. Plan dışı gelişen bu nüfus artışının gereği olan konut ihtiyacı karşılanamadığı gibi yerel halkın yaşam kalitesini doğrudan etkileyen eğitim ve sağlık gibi sosyal donatıların sağlanmasında ve göçle gelen nüfusun kente entegre olmasını sağlayıcı mekanizmaların oluşturulmasında problemler yaşanmıştır. Üstelik topoğrafyanın etkisiyle çevre kalitesi hızla bozulmuş, kontrolsüz büyüyen sanayi alanları orman alanlarını da içerecek şekilde yayılmıştır. Hızlı nüfus artışı yerleşme düzeyinde plansız gelişmelere, gecekondulaşmaya ve sağlıksız kentsel dokular oluşmasına neden olmuştur. Günümüze gelindiğinde yerleşme, geçmişten gelen planlama sorunlarının yanı sıra artan ekonomik-sosyal-mekânsal sorunlarla karşı karşıyadır.
Ancak Dilovası’nın geleceğini şekillendiren sadece geçmişi değildir. Dilovası bir yandan da büyük bir değişim talebiyle karşı karşıyadır. Son yıllarda Doğu Marmara’da artan ulaşım yatırımları yakın gelecekte Dilovası’nı etkileyeceğinin sinyallerini vermektedir. Deprem bölgesinde yer alan yerleşimin kentsel dönüşüm talebi artmaktadır. Kamusal alanların ve sosyal donatıların yanı sıra, daha sağlıklı kentsel yaşam alanlarının oluşturulmasına ve alana özgü sosyal politikalar geliştirilmesine ihtiyaç duyulduğu görülmektedir. Dünyada çevre konusunda artan duyarlılık, sanayi alanlarının daha temiz üretim yapmalarını sağlayacak modeller geliştirilmesini teşvik etmektedir. Bu bağlamda Dilovası gibi kirletici sanayilerin toplandığı bir bölgede yeni çevreci yaklaşımların, teknolojik gelişmelerin gündemde tutulması önemlidir.
Geçmişte İstanbul’dan desantralize edilen sanayinin plansız bir şekilde yerleşmeye taşınmasının neden olduğu sorunlar ortadadır. Dilovası gelecekte de benzer sorunlar yaşamamak için yaklaşan değişim dalgasını hazırlıklı karşılamalı ve yenilikçi stratejiler geliştirmelidir. Bu amaçla sanayinin Dilovası’nın kentleşmesi üzerindeki etkilerini tartışmaya ve gelecek için dersler çıkarmaya ihtiyaç vardır. Bu derslerin sadece Dilovası’na değil, farklı ölçeklerde de olsa benzer sorunları yaşayan diğer sanayi merkezlerine de yol göstermesi umulmaktadır.
Gebze has gained its industrial identity by the decentralization of industrial firms from Istanbu... more Gebze has gained its industrial identity by the decentralization of industrial firms from Istanbul throughout the years and become one of the most important industrial centers in Turkey. But recently, transformation of industrial areas has come to the urban agenda in Gebze. In this context, the aim is to decentralize the industrial areas and to transform into qualified residential - urban facility areas. There are numerous examples of transformation of industrial areas in Istanbul and in other major cities in the literature. The area in Gebze (D-100 Road and its immediate surroundings), however, is a special case for including active manufacturing units and for the size of its scale. Such transformation will modify not only the industrial facility areas but also the social structure, production relations in the industry and employment structure in the region. Thus, the regional industry is expected to transform into high technology sectors. “The Information Valley” is about to established in addition to existing research institutions such as Gebze Technical University, GTU-TEKMER, TUBITAK-MAM and also GOSB Technopark.
This area has been declared as a “special project zone” in various urban and regional planning documents but the priority of such transformation on the other hand has not been clarified yet. The purpose of this study is to discuss the effects of urban transformation offered as a real estate development project on the city of Gebze. Following the introduction chapter presenting a theoretical framework for urban transformation, the second chapter reviews planning documents and compares foresights about Gebze. Interviews with the Chamber of Commerce and other local actors are presented in the third chapter. This chapter is organized in three headings. These are effects on production relations, modification of the labor structure and social vulnerabilities. The final chapter presents evaluations and recommendations for policy makers. It is important to demonstrate positive and negative aspects of possible effects of urban transformation on Gebze and to create an environment of discussion which ensures participation of local actors. It is not possible to succeed in such a large scale transformation without the contributions of local actors.
Çocukluk Mekanlarımız Editör: Yasemin Çakırer Özservet, Jul 2015
2. Uluslar arası Sürdürülebilir Yapılar Sempozyumu / ISBS 2015, 28-30 Mayıs, Ankara, Türkiye, 685-693. , May 2015
The main purpose of this study is to review awareness at local level about climate change as a gl... more The main purpose of this study is to review awareness at local level about climate change as a global issue. This study evaluates ideas about the effects of socio-economic differences on individual and social awareness about climate change, faith in policies for struggling against climate change and actors which play a role in local policies. The study sample is Gebze (Kocaeli), an industrial settlement area developing under the effect of the Metropolitan Area of İstanbul. One of the important industrial centers of Turkey, Gebze embodies industrial-urban uses which increase C emissions and have a negative contribution to climate change on one hand and a population which is possibly affected by the results of climate change on the other. Ideas of climate change awareness were collected through face to face interviews in this study. The conclusions obtained from Gebze sample are expected to define the perspective of the society about climate change policies and awareness about climate change and to contribute to the process of creating policies for struggling against climate change at local level
Bu çalışmanın temel amacı küresel ölçekte bir sorun olan iklim değişikliği için yerel düzeyde oluşan farkındalığın incelenmesidir. Bu incelemede sosyo-ekonomik farklılıkların iklim değişikliği ile ilgili bireysel ve toplumsal farkındalık üzerindeki etkileri, iklim değişikliğiyle mücadele etmeye yönelik politikalara duyulan güven ve yerel politikalarda etkili olan aktörlere ilişkin görüşler değerlendirilmektedir. Ele alınan örnek alan İstanbul Metropoliten Alanı etkisinde gelişen bir sanayi yerleşimi olan Gebze (Kocaeli)’dir. Gebze bir yandan C emisyonlarını artıran ve iklim değişikliğine olumsuz etkileyen endüstriyel-kentsel kullanımları, bir yandan da iklim değişikliğinin sonuçlarından etkilenmesi muhtemel bir nüfusu barındırmaktadır. Çalışma kapsamında iklim değişikliği farkındalığına ilişkin görüşler bir anketle derlenmiştir. Gebze örneğinde elde edilen sonuçların halkın iklim değişikliği politikalarına bakış açısını ve iklim değişikliği konusundaki farkındalığını tanımlayarak yerel düzeyde iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik politikaların oluşturulması sürecinde katkı sağlaması beklenmektedir.
TUCAUM 18-19 Ekim 2012 Bildiriler Kitabı s:171-183 Ankara 2012
Rekabet gücünün artan önemi Türkiye’de bölgesel politikalarda büyük değişimlere neden olmuştur. K... more Rekabet gücünün artan önemi Türkiye’de bölgesel politikalarda büyük değişimlere neden olmuştur. Kurumsal alanda kalkınma ajanslarının kurulmasıyla somutlaşan bu süreçte bölgeler kendi içsel kaynaklarının yanı sıra ulusal ve uluslararası fırsatları değerlendirerek vizyonlarını ve kalkınma stratejilerini belirlemektedir. Bölgeler arası gelişmişlik farklılıkları, ulusal politikaların bölgesel etkileri sonucu uygulanan teşvik ve destek sistemleri ile başta coğrafi konum ve erişebilirlik olmak üzere yerel özellikler ajansların odaklandığı konuları farklılaştırmaktadır. Bu süreçte kalkınma ajansları kurumsal yapılanmalarını sürdürürken faaliyet gösterdikleri bölgelerin bölge planlarını da kısa süreler içinde hazırlayarak kamuoyu ile paylaşmışlardır. 2010-11 döneminde hazırlanan 26 bölge planı kendi bölgeleri için olduğu kadar planlama alanı için de yeni bir dönemin habercisi durumundadır. Bu çalışmanın temel amacı kalkınma ajanslarının bölge planlama deneyimlerini “bölgesel rekabet gücü” perspektifinden değerlendirmektir. Bu değerlendirmede “bölgesel rekabet gücü endeksi” içinde elde edilen bölgesel sınıflama esas alınmaktadır. Çalışmada bölgesel planları karşılaştırmak için dört ana konudan oluşan bir çerçeve kullanılmaktadır. Bu çerçevede ele alınan konular planlardaki vizyon ve stratejiler, bölgesel politika hedefleri açısından alınan kararlar, sektörel öncelikler ve kullanılan yöntemlerdir. Bu karşılaştırmalar ve yapılan değerlendirmelerle 2010-11 döneminde elde edilen bölge planları incelenmekte ve kalkınma ajanslarının gelecekteki (planlama) faaliyetleri için öneriler geliştirilmektedir.
The competitiveness approach has been on the research agenda
following the transformation of the ... more The competitiveness approach has been on the research agenda
following the transformation of the global economic structure.
Cities and regions are competing with each other as companies
do in order to increase their competitiveness. Innovation and,
the urban social and cultural infrastructure are influential on
this process. In a related context, regions differ in their ability
to complete and this is connected to their qualities and the differences
in their development levels. In this research paper, first
Turkey’s regions are classified according to their competitiveness
level and then the characteristics of these regions are defined.
To this aim, a regional competitiveness index is used which has
been developed using principle component analysis and hierarchical
clustering analysis. As a result of this research, five regional
competitiveness groups have been determined, based on
NUTS II level regions of Turkey. We suggest that regional policies
should be developed considering the competitiveness level and
global competitiveness of these five groups.
İTÜDERGİSİ/a, Jan 1, 2011
Uploads
Papers by Ayse Nur Albayrak
İstanbul metropoliten alanından sanayinin desantralizasyonu sonucu bugünkü endüstriyel kimliğini kazanan Gebze’de bir dönüşüm süreci yaşanmaktadır. Çeşitli planlarda kenti (Anadolu’yu) İstanbul’a bağlayan ana ulaşım aksı üzerinde yer alan sanayi kuruluşlarının desantralizasyonu önerilmektedir. Bu kararların temel dayanağı Gebze sanayinin dönüşümüyle nitelikli işgücüne gereksinimi olan yeni bir sanayi yapısının oluşacağıdır. Kentte çalışan nitelikli işgücünün artacağı beklenmektedir. Bu süreçte eski sanayi alanlarının dönüşümüyle nitelikli işgücü için yeni yaşam alanları önerilmektedir. Nitelikli işgücünün mevcut durumdaki yaşam alanı tercihleri gelecekteki süreci tarif etmede yol göstericidir. Bu amaçla bu çalışmada nitelikli işgücünün yaşam alanı tercihi faktörlerine odaklanılmaktadır. Bu çalışmanın Gebze’deki kentsel dönüşümün olası sonuçlarının yerel kamuoyunda tartışılmasına zemin oluşturması ve literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.
İstanbul Metropoliten alanından sanayinin desantralize edilmesi kararı, İstanbul’u çevreleyen bölgede, ana ulaşım akslarının denizle kesiştiği noktalarda yeni sanayi alanlarının oluşumunu teşvik etmiş ve zaman içinde Gebze-İzmit arasındaki diğer yerleşimlerde olduğu gibi Diliskelesi ve çevresinde de sanayi tesisleri kurulmaya başlamıştır. Bu sürecin yarattığı işgücü talebi Dilovası’nın hızlı ve kontrolsüz bir göç dalgasına maruz kalmasına neden olmuştur. Plan dışı gelişen bu nüfus artışının gereği olan konut ihtiyacı karşılanamadığı gibi yerel halkın yaşam kalitesini doğrudan etkileyen eğitim ve sağlık gibi sosyal donatıların sağlanmasında ve göçle gelen nüfusun kente entegre olmasını sağlayıcı mekanizmaların oluşturulmasında problemler yaşanmıştır. Üstelik topoğrafyanın etkisiyle çevre kalitesi hızla bozulmuş, kontrolsüz büyüyen sanayi alanları orman alanlarını da içerecek şekilde yayılmıştır. Hızlı nüfus artışı yerleşme düzeyinde plansız gelişmelere, gecekondulaşmaya ve sağlıksız kentsel dokular oluşmasına neden olmuştur. Günümüze gelindiğinde yerleşme, geçmişten gelen planlama sorunlarının yanı sıra artan ekonomik-sosyal-mekânsal sorunlarla karşı karşıyadır.
Ancak Dilovası’nın geleceğini şekillendiren sadece geçmişi değildir. Dilovası bir yandan da büyük bir değişim talebiyle karşı karşıyadır. Son yıllarda Doğu Marmara’da artan ulaşım yatırımları yakın gelecekte Dilovası’nı etkileyeceğinin sinyallerini vermektedir. Deprem bölgesinde yer alan yerleşimin kentsel dönüşüm talebi artmaktadır. Kamusal alanların ve sosyal donatıların yanı sıra, daha sağlıklı kentsel yaşam alanlarının oluşturulmasına ve alana özgü sosyal politikalar geliştirilmesine ihtiyaç duyulduğu görülmektedir. Dünyada çevre konusunda artan duyarlılık, sanayi alanlarının daha temiz üretim yapmalarını sağlayacak modeller geliştirilmesini teşvik etmektedir. Bu bağlamda Dilovası gibi kirletici sanayilerin toplandığı bir bölgede yeni çevreci yaklaşımların, teknolojik gelişmelerin gündemde tutulması önemlidir.
Geçmişte İstanbul’dan desantralize edilen sanayinin plansız bir şekilde yerleşmeye taşınmasının neden olduğu sorunlar ortadadır. Dilovası gelecekte de benzer sorunlar yaşamamak için yaklaşan değişim dalgasını hazırlıklı karşılamalı ve yenilikçi stratejiler geliştirmelidir. Bu amaçla sanayinin Dilovası’nın kentleşmesi üzerindeki etkilerini tartışmaya ve gelecek için dersler çıkarmaya ihtiyaç vardır. Bu derslerin sadece Dilovası’na değil, farklı ölçeklerde de olsa benzer sorunları yaşayan diğer sanayi merkezlerine de yol göstermesi umulmaktadır.
This area has been declared as a “special project zone” in various urban and regional planning documents but the priority of such transformation on the other hand has not been clarified yet. The purpose of this study is to discuss the effects of urban transformation offered as a real estate development project on the city of Gebze. Following the introduction chapter presenting a theoretical framework for urban transformation, the second chapter reviews planning documents and compares foresights about Gebze. Interviews with the Chamber of Commerce and other local actors are presented in the third chapter. This chapter is organized in three headings. These are effects on production relations, modification of the labor structure and social vulnerabilities. The final chapter presents evaluations and recommendations for policy makers. It is important to demonstrate positive and negative aspects of possible effects of urban transformation on Gebze and to create an environment of discussion which ensures participation of local actors. It is not possible to succeed in such a large scale transformation without the contributions of local actors.
Bu çalışmanın temel amacı küresel ölçekte bir sorun olan iklim değişikliği için yerel düzeyde oluşan farkındalığın incelenmesidir. Bu incelemede sosyo-ekonomik farklılıkların iklim değişikliği ile ilgili bireysel ve toplumsal farkındalık üzerindeki etkileri, iklim değişikliğiyle mücadele etmeye yönelik politikalara duyulan güven ve yerel politikalarda etkili olan aktörlere ilişkin görüşler değerlendirilmektedir. Ele alınan örnek alan İstanbul Metropoliten Alanı etkisinde gelişen bir sanayi yerleşimi olan Gebze (Kocaeli)’dir. Gebze bir yandan C emisyonlarını artıran ve iklim değişikliğine olumsuz etkileyen endüstriyel-kentsel kullanımları, bir yandan da iklim değişikliğinin sonuçlarından etkilenmesi muhtemel bir nüfusu barındırmaktadır. Çalışma kapsamında iklim değişikliği farkındalığına ilişkin görüşler bir anketle derlenmiştir. Gebze örneğinde elde edilen sonuçların halkın iklim değişikliği politikalarına bakış açısını ve iklim değişikliği konusundaki farkındalığını tanımlayarak yerel düzeyde iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik politikaların oluşturulması sürecinde katkı sağlaması beklenmektedir.
following the transformation of the global economic structure.
Cities and regions are competing with each other as companies
do in order to increase their competitiveness. Innovation and,
the urban social and cultural infrastructure are influential on
this process. In a related context, regions differ in their ability
to complete and this is connected to their qualities and the differences
in their development levels. In this research paper, first
Turkey’s regions are classified according to their competitiveness
level and then the characteristics of these regions are defined.
To this aim, a regional competitiveness index is used which has
been developed using principle component analysis and hierarchical
clustering analysis. As a result of this research, five regional
competitiveness groups have been determined, based on
NUTS II level regions of Turkey. We suggest that regional policies
should be developed considering the competitiveness level and
global competitiveness of these five groups.
İstanbul metropoliten alanından sanayinin desantralizasyonu sonucu bugünkü endüstriyel kimliğini kazanan Gebze’de bir dönüşüm süreci yaşanmaktadır. Çeşitli planlarda kenti (Anadolu’yu) İstanbul’a bağlayan ana ulaşım aksı üzerinde yer alan sanayi kuruluşlarının desantralizasyonu önerilmektedir. Bu kararların temel dayanağı Gebze sanayinin dönüşümüyle nitelikli işgücüne gereksinimi olan yeni bir sanayi yapısının oluşacağıdır. Kentte çalışan nitelikli işgücünün artacağı beklenmektedir. Bu süreçte eski sanayi alanlarının dönüşümüyle nitelikli işgücü için yeni yaşam alanları önerilmektedir. Nitelikli işgücünün mevcut durumdaki yaşam alanı tercihleri gelecekteki süreci tarif etmede yol göstericidir. Bu amaçla bu çalışmada nitelikli işgücünün yaşam alanı tercihi faktörlerine odaklanılmaktadır. Bu çalışmanın Gebze’deki kentsel dönüşümün olası sonuçlarının yerel kamuoyunda tartışılmasına zemin oluşturması ve literatüre katkı sağlaması beklenmektedir.
İstanbul Metropoliten alanından sanayinin desantralize edilmesi kararı, İstanbul’u çevreleyen bölgede, ana ulaşım akslarının denizle kesiştiği noktalarda yeni sanayi alanlarının oluşumunu teşvik etmiş ve zaman içinde Gebze-İzmit arasındaki diğer yerleşimlerde olduğu gibi Diliskelesi ve çevresinde de sanayi tesisleri kurulmaya başlamıştır. Bu sürecin yarattığı işgücü talebi Dilovası’nın hızlı ve kontrolsüz bir göç dalgasına maruz kalmasına neden olmuştur. Plan dışı gelişen bu nüfus artışının gereği olan konut ihtiyacı karşılanamadığı gibi yerel halkın yaşam kalitesini doğrudan etkileyen eğitim ve sağlık gibi sosyal donatıların sağlanmasında ve göçle gelen nüfusun kente entegre olmasını sağlayıcı mekanizmaların oluşturulmasında problemler yaşanmıştır. Üstelik topoğrafyanın etkisiyle çevre kalitesi hızla bozulmuş, kontrolsüz büyüyen sanayi alanları orman alanlarını da içerecek şekilde yayılmıştır. Hızlı nüfus artışı yerleşme düzeyinde plansız gelişmelere, gecekondulaşmaya ve sağlıksız kentsel dokular oluşmasına neden olmuştur. Günümüze gelindiğinde yerleşme, geçmişten gelen planlama sorunlarının yanı sıra artan ekonomik-sosyal-mekânsal sorunlarla karşı karşıyadır.
Ancak Dilovası’nın geleceğini şekillendiren sadece geçmişi değildir. Dilovası bir yandan da büyük bir değişim talebiyle karşı karşıyadır. Son yıllarda Doğu Marmara’da artan ulaşım yatırımları yakın gelecekte Dilovası’nı etkileyeceğinin sinyallerini vermektedir. Deprem bölgesinde yer alan yerleşimin kentsel dönüşüm talebi artmaktadır. Kamusal alanların ve sosyal donatıların yanı sıra, daha sağlıklı kentsel yaşam alanlarının oluşturulmasına ve alana özgü sosyal politikalar geliştirilmesine ihtiyaç duyulduğu görülmektedir. Dünyada çevre konusunda artan duyarlılık, sanayi alanlarının daha temiz üretim yapmalarını sağlayacak modeller geliştirilmesini teşvik etmektedir. Bu bağlamda Dilovası gibi kirletici sanayilerin toplandığı bir bölgede yeni çevreci yaklaşımların, teknolojik gelişmelerin gündemde tutulması önemlidir.
Geçmişte İstanbul’dan desantralize edilen sanayinin plansız bir şekilde yerleşmeye taşınmasının neden olduğu sorunlar ortadadır. Dilovası gelecekte de benzer sorunlar yaşamamak için yaklaşan değişim dalgasını hazırlıklı karşılamalı ve yenilikçi stratejiler geliştirmelidir. Bu amaçla sanayinin Dilovası’nın kentleşmesi üzerindeki etkilerini tartışmaya ve gelecek için dersler çıkarmaya ihtiyaç vardır. Bu derslerin sadece Dilovası’na değil, farklı ölçeklerde de olsa benzer sorunları yaşayan diğer sanayi merkezlerine de yol göstermesi umulmaktadır.
This area has been declared as a “special project zone” in various urban and regional planning documents but the priority of such transformation on the other hand has not been clarified yet. The purpose of this study is to discuss the effects of urban transformation offered as a real estate development project on the city of Gebze. Following the introduction chapter presenting a theoretical framework for urban transformation, the second chapter reviews planning documents and compares foresights about Gebze. Interviews with the Chamber of Commerce and other local actors are presented in the third chapter. This chapter is organized in three headings. These are effects on production relations, modification of the labor structure and social vulnerabilities. The final chapter presents evaluations and recommendations for policy makers. It is important to demonstrate positive and negative aspects of possible effects of urban transformation on Gebze and to create an environment of discussion which ensures participation of local actors. It is not possible to succeed in such a large scale transformation without the contributions of local actors.
Bu çalışmanın temel amacı küresel ölçekte bir sorun olan iklim değişikliği için yerel düzeyde oluşan farkındalığın incelenmesidir. Bu incelemede sosyo-ekonomik farklılıkların iklim değişikliği ile ilgili bireysel ve toplumsal farkındalık üzerindeki etkileri, iklim değişikliğiyle mücadele etmeye yönelik politikalara duyulan güven ve yerel politikalarda etkili olan aktörlere ilişkin görüşler değerlendirilmektedir. Ele alınan örnek alan İstanbul Metropoliten Alanı etkisinde gelişen bir sanayi yerleşimi olan Gebze (Kocaeli)’dir. Gebze bir yandan C emisyonlarını artıran ve iklim değişikliğine olumsuz etkileyen endüstriyel-kentsel kullanımları, bir yandan da iklim değişikliğinin sonuçlarından etkilenmesi muhtemel bir nüfusu barındırmaktadır. Çalışma kapsamında iklim değişikliği farkındalığına ilişkin görüşler bir anketle derlenmiştir. Gebze örneğinde elde edilen sonuçların halkın iklim değişikliği politikalarına bakış açısını ve iklim değişikliği konusundaki farkındalığını tanımlayarak yerel düzeyde iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik politikaların oluşturulması sürecinde katkı sağlaması beklenmektedir.
following the transformation of the global economic structure.
Cities and regions are competing with each other as companies
do in order to increase their competitiveness. Innovation and,
the urban social and cultural infrastructure are influential on
this process. In a related context, regions differ in their ability
to complete and this is connected to their qualities and the differences
in their development levels. In this research paper, first
Turkey’s regions are classified according to their competitiveness
level and then the characteristics of these regions are defined.
To this aim, a regional competitiveness index is used which has
been developed using principle component analysis and hierarchical
clustering analysis. As a result of this research, five regional
competitiveness groups have been determined, based on
NUTS II level regions of Turkey. We suggest that regional policies
should be developed considering the competitiveness level and
global competitiveness of these five groups.