Orgutsel calismalar alaninda baska herhangi bir kavram icin soz konusu olabilecek bir sikinti, “k... more Orgutsel calismalar alaninda baska herhangi bir kavram icin soz konusu olabilecek bir sikinti, “kavramsallasamamislik” sikintisi, guc kavrami icin soz konusu degildir. Burada sikintiyi, tersine, kavramsallastirma cabalarinin coklugu ve cesitliligi dogurur. Orgut yazininin ana akimlarinin cereyan ettigi uluslar arasi alanda bu denli karmasik bir tartisma goruntusu veren orgutsel guc meselesi, Turkiye’de ise cok sinirli olarak tartisilmaktadir. Orgutsel gucun politik kullanimi orgutsel gercekligin onemli bir yansimasi oldugu halde orgutsel aktorlerce yadsinmasi ya da mutlak/ verili bir yapi olarak anlamlandirilmasi orgutsel guc tartismasi ile bu tartismanin baglanacagi olgusallik acisindan verimli bir zemin sunamaz. Boyle bir zemin ancak orgutlerdeki politik alanin varliginin kabul edilmesi ve elestirel bir bakisla irdelenmesi ile elde edilebilir. Orgutsel gucun politik kullanimini tartisma imkânini veren bir bakis acisi, orgutleri muzakereye dayali surec halindeki yapilar olarak goru...
Bu çalışmanın amacı örgütlerin, kurumsal çevresine dil aracılığıyla farklı bir gerçeklik görüntüs... more Bu çalışmanın amacı örgütlerin, kurumsal çevresine dil aracılığıyla farklı bir gerçeklik görüntüsü yansıtabilme imkânını kurumsal kuram bakış açısıyla açıklayabilmektir. Bu amaç doğrultusunda "örgütler dil aracılığı ile gerçekliği farklılaştırarak sunabilir mi ve bu iddia kurumsal kuramla çelişir mi?" temel soruları yöneltilmiştir. Dilin, kurumların inşası ve gerçekliklerin yansıtılmasındaki yetenekleri üzerinden cevaplar aranmaya çalışılmıştır. Çalışma, literatür incelemesi üzerinden kuramsal tartışma yöntemiyle yürütülmüştür. Bu makale kapsamında yürütülen çalışma sonucunda, dil ve kurumların etkileşimsel sürecin doğası gereği birbirlerini yansıtması gerektiği, dilin kurumsal özelliğinin sosyal gerçekliği farklılaştırarak sunabilmesine imkân tanıdığı ve bu iddianın kurumsal kuramla çelişki oluşturmayacağı sonucuna ulaşılmıştır.
This research addresses the role of organizational language in the establishment of legitimacy fr... more This research addresses the role of organizational language in the establishment of legitimacy from the perspective of New Institutional Theory. Several conceptual and methodical contributions have been made. First, by pairing cultural-cognitive legitimacy with phenomenological institutionalism and socio-political legitimacy with social organizational institutionalism, we have proposed a new way of classifying legitimacy. Second, we made connections between language strategies of organizations and cultural-cognitive and socio-political legitimacy. Finally, by re-categorizing language strategies aimed at legitimacy, we have provided a framework that is applicable in studying the relationship between different language strategies and legitimacy. Using this framework, we conducted an empirical study in which we analyzed the press releases of five major Turkish business groups. It was found that their language strategies were generally similar and mostly aimed at socio-political legitim...
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
Araştırma nitel yöntemle yürütülmüş makalelerde belirlenen kalite sorunları ele alınmaktadır. Seç... more Araştırma nitel yöntemle yürütülmüş makalelerde belirlenen kalite sorunları ele alınmaktadır. Seçilen 27 makale kavramsal tutarlılık, konu-yöntem uyumu, araştırma deseni, güvenvericilik, örneklem, veri ve çözümleme teknikleri bakımından incelenmiştir. Bulgular makalelerde kavramsal tutarsızlıkların yaygınlığına, benimsenen yöntem ve tekniklerin gerekçelendirilmesindeki eksikliklere, verilerin genelde yarı-yapılandırılmış görüşmelerle sınırlı oluşuna işaret etmektedir. İşletilen araştırma süreçleri hakkında verilen bilgilerin eksikliği ve şeffaf olunmaması araştırmaların güvenvericiliklerini azaltmaktadır. Verilerin çözümlenmesinde doğrudan alıntı tekniğinin benimsenmesi nitel araştırmanın talep ettiği olguya ilişkin örüntülerin ve işleyişlerin saptanmasını güçleştirmekte; incelenen olgunun bağlamını anlamayı olanaksızlaştırmaktadır. Araştırma, nitel yöntemin daha güçlü bir seçenek olabilmesi daha fazla eleştirel incelemelere, daha tutarlı bir dile ve daha zengin verilerle şeffaf biç...
ABSTRACT Araştırmanın Arkaplanı ve Sorunsalı Diğer birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de İnsan K... more ABSTRACT Araştırmanın Arkaplanı ve Sorunsalı Diğer birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de İnsan Kaynakları Yönetimi, henüz yeni bir " alan " olması sebebiyle bazı eksiklik ve belirsizliklerle karşı karşıyadır. Genç olmaktan kay‐ naklanan bu belirsizlikler bir " disiplin " olarak İKY'nin doğmasını engellemekte veya gecik‐ tirmektedir. Bu belirsizlik ve savrukluk doğal olarak hem ders kitaplarına yansımakta hem de bir ölçüde ders kitaplarından kaynaklanmaktadır. Ders kitaplarının bir alanın gelişimin‐ de oynadığı kritik rol dikkate alındığında bunları değişik tartışmalara konu edilmesi gereği açıkça ortaya çıkmaktadır. İKY alanındaki ders kitapları üzerinde yapılan bir ön çalışma sonucunda şu tespitlerden söz etmek mümkündür: 1‐ İKY, hem popüler hem de akademik dünyada çok fazla yansıma bulmaktadır. Bu da bu alanda çok sayıda popüler ve ders kitabının yazılması sonucunu doğurmaktadır. Bunun sonucunda içerik olarak çok farklı kitapların hepsinin adının aynı olması gibi bir garabetin doğmasıdır. Adeta herkes İKY uzmanı olma potansiyelini taşımaktadır. 2‐ İKY kitaplarının varlık sebeplerini ortaya koymak için " Personel Yönetimi " ile arasın‐ da mesafe koyma çalışmaları özellikle bundan 8‐10 yıl önce basılmış kitaplarda çok belirgin olarak görülmektedir. Ancak bugün bile bu mesafenin henüz tam olarak netleştiğini söylemek mümkün değildir. Dahası " Stratejik " İKY kavramı da gündeme getirilmesine karşın içi tam olarak doldurulamamıştır. 3‐ Yönetim kitaplarında " çeviri " kokusu, diğer alanlara göre ağır basmaktadır. Verilen örnekler ve ele alınan konular genellikle " Türkiye bağlamı " ile örtüşük değildir. 4‐ Yönetim Organizasyon ve Stratejik Yönetim ile karşılaştırıldığında " teorik tartışma‐ lar " açısından oldukça yavan bir görünüm sergilemektedir. Araştırmaya Konu Edilecek Kitapların Belirlenme Süreci Yukarıda sözü edilen boyutlar itibariyle seçilmiş İnsan Kaynakları Yönetimi kitapları ele alınacak ve incelenecektir. Bu kitapların belirlenmesinde " birden çok baskı yapmış olma " ölçütü dikkate alınacaktır. Bu ölçüt, incelenen kitaplarda rastlanan hata ve eksikliklerin giderilmesi şansı adına belirlenmiştir. Bu ölçüt çerçevesinde İnternet kitap siteleri (kitapyurdu.com, internetkitap.com) ve kü‐ tüphaneler taranmış; İKY alanında Meslek Yüksek Okullarını hedefleyen (örneğin Yılmazer ve Eroğlu, 2008), iş dünyası ve uygulayıcılara yönelik olan (örneğin, Barutçugil, 2004), Ka‐ mu Yönetimi ağırlıklı olan (örneğin Canman, 2000), hem kamu hem de " özel kesimi " birlik‐ te ele alan (örneğin, Can ve Kavuncubaşı, 2005), nihayet lisans, lisansüstü öğrenciler ile 1 Burada " disiplin " yerine daha gevşek bir tanımlama olan " alan " kavramı tercih edilmiştir. Zira " disiplin " dendi‐ ğinde anılan bilimsel konuda belli bir teorik ve metodolojik olgunluğa ulaşılmış olması kastedilmektedir. Türki‐ ye'de İKY için bunu söylemenin, en azından ders kitapları dikkate alındığında, henüz erken olduğu görülmektedir.
ABSTRACT This study attempts to explain why some cities outperform others, and do so for a long p... more ABSTRACT This study attempts to explain why some cities outperform others, and do so for a long period time. There seem to be, in theory, two competing frameworks in explaining the sustainable performance differences. While one framework attaches more importance to extrinsic, the other to intrinsic factors. To test the explanatory capacity of these frameworks, this study examines why some cities in Turkey have outperformed other cities. Research findings show that both sets of factors play a significant role in the formation of the competitive capability of the cities.
... Şehirlerin bunu başarması da, yani yeni bilgi üretimini gerçekleştirmesi ve paylaşması da büy... more ... Şehirlerin bunu başarması da, yani yeni bilgi üretimini gerçekleştirmesi ve paylaşması da büyük ... Barca, M., Coskun, R., ve Altunışık, R., 2002, Explaining Performance Differences Among ... Coşkun, R., 2004, Sakarya'nın Rekabet Gücü'nün Belirlenmesi ve Geliştirilmesi Projesi ...
ABSTRACT z Bu çalışmada " bilimsel çalıma ve araştırmacı ilişkisi " sorgulanaca... more ABSTRACT z Bu çalışmada " bilimsel çalıma ve araştırmacı ilişkisi " sorgulanacaktır. Burada Türkiye merkezli savruk ve sistematik olmayan gözlem ve verilerden hareketle ülkemizde bilimsel topluluğun henüz " bilim göçebeliği " mantığı ile hareket ettiği, bunun sonucunda da bilimsel " derinleşme " ve " bilim cemaati oluşturmak " yerine sığ ve yüzeye yayılmış bir " araştırma tarzının " oluştuğu iddia edilmektedir. Türkiye'deki bilimsel kurmsallaşmanın da bu durumu beslediği ifade edilmektedir. Anahtar Kelimeler: Bilim, pozitivizm, bilimsel göçebelik Giriş Bilim ve bilimsel olanın doğası üzerine tartışmaların tarihi çok eski. Ancak özellikle toplumsal bilimlerde bilimsel bilginin nasıl üretilmesi gerektiği, fen bilimlerindeki deneyciliğin ve görgülüğün bu alana nasıl aktarılabileceğine ilişkin tartışmalar devam etmektedir. Türkiye gibi modern anlamda bilime henüz eklemlenmeye çalışan ülkelerde ise sorunlar biraz daha farklılık gösterir. Bu farklılığın temelinde " Batı tefekkür ve tasavvuru " etrafında şekillenmiş modern bilimsel çerçeveyi anlama ve anlamlandırmada yaşanan sorunlar bulunmaktadır. Hem genel olarak doğu, hem de özelde Türkiye, henüz bu tefekkürün köşe taşlarını oluşturan kavramları dahi inşa edebilmiş değildir. Her karşılaşılan kavrama denk gelen bir " terim " oluşturmak sorunu çözmeye yetmiyor elbette. Zira " terimin " kavrama dönüşebilmesi bir süreç talep ediyor ve şu anda terimler Türk bilim insanlarının tasavvurunda bir ortak anlam çağrışımı oluşturmaktan çok uzak… O halde aslında aynı kelimelerle farklı dili konuşan insanlara dönüşüyor araştırmacılar ve bu farklı ve değişken anlamlar yüklenen terimlerin kavramlara dönüşmesi pek mümkün olamıyor. Bu değerlendirmeden hareketle Türkiye'de bilimin doğasına ilişkin bu yapısal sorunun bir çıktısı olarak bilim‐araştırmacı ilişkisinin de sorunlu olduğu ve buna bağlı olarak " derinleşmek " yerine " sığ ve yatay " bir araştırma alanının benimsendiği tespit haklılık kazanmaktadır.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) uluslararası bilimsel çalışmalara yoğun olarak konu olmaktadır. ... more Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) uluslararası bilimsel çalışmalara yoğun olarak konu olmaktadır. İster Türk ister yabancı araştırmacılar tarafından yürütülsün, bu çalışmaların genel olarak bir “olumsuzlaştırma” niyeti taşıdıkları görülmektedir. Bu çalışmanın amacı “bilimsel” çalışmaların MHP söz konusu olduğunda karşı karşıya kaldıkları “kavram” ve “yöntem” sorunlarına dikkati çekmek ve bu alanda bundan sonra yapılacak çalışmalarda benzeri sorunların ortaya çıkmadığı bir literatürün oluşmasına katkı sağlamaktır.
Bu çalışmanın varlık sebebi Türkiye'de "siyasi İslamın" liberal söylemle eklemlener... more Bu çalışmanın varlık sebebi Türkiye'de "siyasi İslamın" liberal söylemle eklemlenerek ilkesel yozlaşmasını söylemsel düzeyde meşrulaştırma çabasındaki çelişkileri ortaya koymaktır. Esasen liberalizmin "din ve özellikle de3 İslam" yormu İslamcılık adına girişilen bu çabanın kendi kendini değersizleştirmesi anlamına da gelmektedir.
Küreselleşmenin bugün evrildiği noktayı hakkıyla yorumlayabilmek için öncelikli olarak günümüz Ba... more Küreselleşmenin bugün evrildiği noktayı hakkıyla yorumlayabilmek için öncelikli olarak günümüz Batı kültürünü ve zihniyetini şekillendiren üç ana kaynağa yani Grek, Roma ve Hıristiyanlık düşüncesine referansta bulunmak gerekir. Bu kaynakların "insanlığa" ve "evrenselliğe" dair hayalleri bize günümüz küreselleşmeci zihniyetinin ipuçlarına dair zengin malzemeler sunmaktadır.
This study examines 500 largest industrial firms in Turkey for a five year (1995-1999) period to ... more This study examines 500 largest industrial firms in Turkey for a five year (1995-1999) period to determine if ownership and age characteristics of a firm significantly influence its propensity to export. By using export/total sales ratio as an indicator, it is found that while age variable significantly affects firm's export propensity, ownership does not. This is an implication of the fact that regardless of their nationality, firms established during the import substitution development period are less likely to export compare to those established during the export-led development period.
The study handles the concept of ideology which is used in organization and management studies as... more The study handles the concept of ideology which is used in organization and management studies as a so-ciological phenomenon. The phenomenon of ideology is considered on the basis of cultural background
Orgutsel calismalar alaninda baska herhangi bir kavram icin soz konusu olabilecek bir sikinti, “k... more Orgutsel calismalar alaninda baska herhangi bir kavram icin soz konusu olabilecek bir sikinti, “kavramsallasamamislik” sikintisi, guc kavrami icin soz konusu degildir. Burada sikintiyi, tersine, kavramsallastirma cabalarinin coklugu ve cesitliligi dogurur. Orgut yazininin ana akimlarinin cereyan ettigi uluslar arasi alanda bu denli karmasik bir tartisma goruntusu veren orgutsel guc meselesi, Turkiye’de ise cok sinirli olarak tartisilmaktadir. Orgutsel gucun politik kullanimi orgutsel gercekligin onemli bir yansimasi oldugu halde orgutsel aktorlerce yadsinmasi ya da mutlak/ verili bir yapi olarak anlamlandirilmasi orgutsel guc tartismasi ile bu tartismanin baglanacagi olgusallik acisindan verimli bir zemin sunamaz. Boyle bir zemin ancak orgutlerdeki politik alanin varliginin kabul edilmesi ve elestirel bir bakisla irdelenmesi ile elde edilebilir. Orgutsel gucun politik kullanimini tartisma imkânini veren bir bakis acisi, orgutleri muzakereye dayali surec halindeki yapilar olarak goru...
Bu çalışmanın amacı örgütlerin, kurumsal çevresine dil aracılığıyla farklı bir gerçeklik görüntüs... more Bu çalışmanın amacı örgütlerin, kurumsal çevresine dil aracılığıyla farklı bir gerçeklik görüntüsü yansıtabilme imkânını kurumsal kuram bakış açısıyla açıklayabilmektir. Bu amaç doğrultusunda "örgütler dil aracılığı ile gerçekliği farklılaştırarak sunabilir mi ve bu iddia kurumsal kuramla çelişir mi?" temel soruları yöneltilmiştir. Dilin, kurumların inşası ve gerçekliklerin yansıtılmasındaki yetenekleri üzerinden cevaplar aranmaya çalışılmıştır. Çalışma, literatür incelemesi üzerinden kuramsal tartışma yöntemiyle yürütülmüştür. Bu makale kapsamında yürütülen çalışma sonucunda, dil ve kurumların etkileşimsel sürecin doğası gereği birbirlerini yansıtması gerektiği, dilin kurumsal özelliğinin sosyal gerçekliği farklılaştırarak sunabilmesine imkân tanıdığı ve bu iddianın kurumsal kuramla çelişki oluşturmayacağı sonucuna ulaşılmıştır.
This research addresses the role of organizational language in the establishment of legitimacy fr... more This research addresses the role of organizational language in the establishment of legitimacy from the perspective of New Institutional Theory. Several conceptual and methodical contributions have been made. First, by pairing cultural-cognitive legitimacy with phenomenological institutionalism and socio-political legitimacy with social organizational institutionalism, we have proposed a new way of classifying legitimacy. Second, we made connections between language strategies of organizations and cultural-cognitive and socio-political legitimacy. Finally, by re-categorizing language strategies aimed at legitimacy, we have provided a framework that is applicable in studying the relationship between different language strategies and legitimacy. Using this framework, we conducted an empirical study in which we analyzed the press releases of five major Turkish business groups. It was found that their language strategies were generally similar and mostly aimed at socio-political legitim...
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
Araştırma nitel yöntemle yürütülmüş makalelerde belirlenen kalite sorunları ele alınmaktadır. Seç... more Araştırma nitel yöntemle yürütülmüş makalelerde belirlenen kalite sorunları ele alınmaktadır. Seçilen 27 makale kavramsal tutarlılık, konu-yöntem uyumu, araştırma deseni, güvenvericilik, örneklem, veri ve çözümleme teknikleri bakımından incelenmiştir. Bulgular makalelerde kavramsal tutarsızlıkların yaygınlığına, benimsenen yöntem ve tekniklerin gerekçelendirilmesindeki eksikliklere, verilerin genelde yarı-yapılandırılmış görüşmelerle sınırlı oluşuna işaret etmektedir. İşletilen araştırma süreçleri hakkında verilen bilgilerin eksikliği ve şeffaf olunmaması araştırmaların güvenvericiliklerini azaltmaktadır. Verilerin çözümlenmesinde doğrudan alıntı tekniğinin benimsenmesi nitel araştırmanın talep ettiği olguya ilişkin örüntülerin ve işleyişlerin saptanmasını güçleştirmekte; incelenen olgunun bağlamını anlamayı olanaksızlaştırmaktadır. Araştırma, nitel yöntemin daha güçlü bir seçenek olabilmesi daha fazla eleştirel incelemelere, daha tutarlı bir dile ve daha zengin verilerle şeffaf biç...
ABSTRACT Araştırmanın Arkaplanı ve Sorunsalı Diğer birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de İnsan K... more ABSTRACT Araştırmanın Arkaplanı ve Sorunsalı Diğer birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de İnsan Kaynakları Yönetimi, henüz yeni bir " alan " olması sebebiyle bazı eksiklik ve belirsizliklerle karşı karşıyadır. Genç olmaktan kay‐ naklanan bu belirsizlikler bir " disiplin " olarak İKY'nin doğmasını engellemekte veya gecik‐ tirmektedir. Bu belirsizlik ve savrukluk doğal olarak hem ders kitaplarına yansımakta hem de bir ölçüde ders kitaplarından kaynaklanmaktadır. Ders kitaplarının bir alanın gelişimin‐ de oynadığı kritik rol dikkate alındığında bunları değişik tartışmalara konu edilmesi gereği açıkça ortaya çıkmaktadır. İKY alanındaki ders kitapları üzerinde yapılan bir ön çalışma sonucunda şu tespitlerden söz etmek mümkündür: 1‐ İKY, hem popüler hem de akademik dünyada çok fazla yansıma bulmaktadır. Bu da bu alanda çok sayıda popüler ve ders kitabının yazılması sonucunu doğurmaktadır. Bunun sonucunda içerik olarak çok farklı kitapların hepsinin adının aynı olması gibi bir garabetin doğmasıdır. Adeta herkes İKY uzmanı olma potansiyelini taşımaktadır. 2‐ İKY kitaplarının varlık sebeplerini ortaya koymak için " Personel Yönetimi " ile arasın‐ da mesafe koyma çalışmaları özellikle bundan 8‐10 yıl önce basılmış kitaplarda çok belirgin olarak görülmektedir. Ancak bugün bile bu mesafenin henüz tam olarak netleştiğini söylemek mümkün değildir. Dahası " Stratejik " İKY kavramı da gündeme getirilmesine karşın içi tam olarak doldurulamamıştır. 3‐ Yönetim kitaplarında " çeviri " kokusu, diğer alanlara göre ağır basmaktadır. Verilen örnekler ve ele alınan konular genellikle " Türkiye bağlamı " ile örtüşük değildir. 4‐ Yönetim Organizasyon ve Stratejik Yönetim ile karşılaştırıldığında " teorik tartışma‐ lar " açısından oldukça yavan bir görünüm sergilemektedir. Araştırmaya Konu Edilecek Kitapların Belirlenme Süreci Yukarıda sözü edilen boyutlar itibariyle seçilmiş İnsan Kaynakları Yönetimi kitapları ele alınacak ve incelenecektir. Bu kitapların belirlenmesinde " birden çok baskı yapmış olma " ölçütü dikkate alınacaktır. Bu ölçüt, incelenen kitaplarda rastlanan hata ve eksikliklerin giderilmesi şansı adına belirlenmiştir. Bu ölçüt çerçevesinde İnternet kitap siteleri (kitapyurdu.com, internetkitap.com) ve kü‐ tüphaneler taranmış; İKY alanında Meslek Yüksek Okullarını hedefleyen (örneğin Yılmazer ve Eroğlu, 2008), iş dünyası ve uygulayıcılara yönelik olan (örneğin, Barutçugil, 2004), Ka‐ mu Yönetimi ağırlıklı olan (örneğin Canman, 2000), hem kamu hem de " özel kesimi " birlik‐ te ele alan (örneğin, Can ve Kavuncubaşı, 2005), nihayet lisans, lisansüstü öğrenciler ile 1 Burada " disiplin " yerine daha gevşek bir tanımlama olan " alan " kavramı tercih edilmiştir. Zira " disiplin " dendi‐ ğinde anılan bilimsel konuda belli bir teorik ve metodolojik olgunluğa ulaşılmış olması kastedilmektedir. Türki‐ ye'de İKY için bunu söylemenin, en azından ders kitapları dikkate alındığında, henüz erken olduğu görülmektedir.
ABSTRACT This study attempts to explain why some cities outperform others, and do so for a long p... more ABSTRACT This study attempts to explain why some cities outperform others, and do so for a long period time. There seem to be, in theory, two competing frameworks in explaining the sustainable performance differences. While one framework attaches more importance to extrinsic, the other to intrinsic factors. To test the explanatory capacity of these frameworks, this study examines why some cities in Turkey have outperformed other cities. Research findings show that both sets of factors play a significant role in the formation of the competitive capability of the cities.
... Şehirlerin bunu başarması da, yani yeni bilgi üretimini gerçekleştirmesi ve paylaşması da büy... more ... Şehirlerin bunu başarması da, yani yeni bilgi üretimini gerçekleştirmesi ve paylaşması da büyük ... Barca, M., Coskun, R., ve Altunışık, R., 2002, Explaining Performance Differences Among ... Coşkun, R., 2004, Sakarya'nın Rekabet Gücü'nün Belirlenmesi ve Geliştirilmesi Projesi ...
ABSTRACT z Bu çalışmada " bilimsel çalıma ve araştırmacı ilişkisi " sorgulanaca... more ABSTRACT z Bu çalışmada " bilimsel çalıma ve araştırmacı ilişkisi " sorgulanacaktır. Burada Türkiye merkezli savruk ve sistematik olmayan gözlem ve verilerden hareketle ülkemizde bilimsel topluluğun henüz " bilim göçebeliği " mantığı ile hareket ettiği, bunun sonucunda da bilimsel " derinleşme " ve " bilim cemaati oluşturmak " yerine sığ ve yüzeye yayılmış bir " araştırma tarzının " oluştuğu iddia edilmektedir. Türkiye'deki bilimsel kurmsallaşmanın da bu durumu beslediği ifade edilmektedir. Anahtar Kelimeler: Bilim, pozitivizm, bilimsel göçebelik Giriş Bilim ve bilimsel olanın doğası üzerine tartışmaların tarihi çok eski. Ancak özellikle toplumsal bilimlerde bilimsel bilginin nasıl üretilmesi gerektiği, fen bilimlerindeki deneyciliğin ve görgülüğün bu alana nasıl aktarılabileceğine ilişkin tartışmalar devam etmektedir. Türkiye gibi modern anlamda bilime henüz eklemlenmeye çalışan ülkelerde ise sorunlar biraz daha farklılık gösterir. Bu farklılığın temelinde " Batı tefekkür ve tasavvuru " etrafında şekillenmiş modern bilimsel çerçeveyi anlama ve anlamlandırmada yaşanan sorunlar bulunmaktadır. Hem genel olarak doğu, hem de özelde Türkiye, henüz bu tefekkürün köşe taşlarını oluşturan kavramları dahi inşa edebilmiş değildir. Her karşılaşılan kavrama denk gelen bir " terim " oluşturmak sorunu çözmeye yetmiyor elbette. Zira " terimin " kavrama dönüşebilmesi bir süreç talep ediyor ve şu anda terimler Türk bilim insanlarının tasavvurunda bir ortak anlam çağrışımı oluşturmaktan çok uzak… O halde aslında aynı kelimelerle farklı dili konuşan insanlara dönüşüyor araştırmacılar ve bu farklı ve değişken anlamlar yüklenen terimlerin kavramlara dönüşmesi pek mümkün olamıyor. Bu değerlendirmeden hareketle Türkiye'de bilimin doğasına ilişkin bu yapısal sorunun bir çıktısı olarak bilim‐araştırmacı ilişkisinin de sorunlu olduğu ve buna bağlı olarak " derinleşmek " yerine " sığ ve yatay " bir araştırma alanının benimsendiği tespit haklılık kazanmaktadır.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) uluslararası bilimsel çalışmalara yoğun olarak konu olmaktadır. ... more Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) uluslararası bilimsel çalışmalara yoğun olarak konu olmaktadır. İster Türk ister yabancı araştırmacılar tarafından yürütülsün, bu çalışmaların genel olarak bir “olumsuzlaştırma” niyeti taşıdıkları görülmektedir. Bu çalışmanın amacı “bilimsel” çalışmaların MHP söz konusu olduğunda karşı karşıya kaldıkları “kavram” ve “yöntem” sorunlarına dikkati çekmek ve bu alanda bundan sonra yapılacak çalışmalarda benzeri sorunların ortaya çıkmadığı bir literatürün oluşmasına katkı sağlamaktır.
Bu çalışmanın varlık sebebi Türkiye'de "siyasi İslamın" liberal söylemle eklemlener... more Bu çalışmanın varlık sebebi Türkiye'de "siyasi İslamın" liberal söylemle eklemlenerek ilkesel yozlaşmasını söylemsel düzeyde meşrulaştırma çabasındaki çelişkileri ortaya koymaktır. Esasen liberalizmin "din ve özellikle de3 İslam" yormu İslamcılık adına girişilen bu çabanın kendi kendini değersizleştirmesi anlamına da gelmektedir.
Küreselleşmenin bugün evrildiği noktayı hakkıyla yorumlayabilmek için öncelikli olarak günümüz Ba... more Küreselleşmenin bugün evrildiği noktayı hakkıyla yorumlayabilmek için öncelikli olarak günümüz Batı kültürünü ve zihniyetini şekillendiren üç ana kaynağa yani Grek, Roma ve Hıristiyanlık düşüncesine referansta bulunmak gerekir. Bu kaynakların "insanlığa" ve "evrenselliğe" dair hayalleri bize günümüz küreselleşmeci zihniyetinin ipuçlarına dair zengin malzemeler sunmaktadır.
This study examines 500 largest industrial firms in Turkey for a five year (1995-1999) period to ... more This study examines 500 largest industrial firms in Turkey for a five year (1995-1999) period to determine if ownership and age characteristics of a firm significantly influence its propensity to export. By using export/total sales ratio as an indicator, it is found that while age variable significantly affects firm's export propensity, ownership does not. This is an implication of the fact that regardless of their nationality, firms established during the import substitution development period are less likely to export compare to those established during the export-led development period.
The study handles the concept of ideology which is used in organization and management studies as... more The study handles the concept of ideology which is used in organization and management studies as a so-ciological phenomenon. The phenomenon of ideology is considered on the basis of cultural background
Uploads
Papers by Recai Coşkun