Papers by Selcuk Gemicioglu
Journal of Economic Policy Researches / İktisat Politikası Araştırmaları Dergisi

Sosyoekonomi, 2019
Doğurganlık analizleri genellikle gelecekteki doğurganlık tercihlerini göz önünde bulunduracak şe... more Doğurganlık analizleri genellikle gelecekteki doğurganlık tercihlerini göz önünde bulunduracak şekilde gerçekleştirilmemektedir. Oysaki gelecekteki doğurganlık tercihleri hem aile planlaması hem de hali hazırda uygulamada olan doğurganlığa yönelik politikaların güncellenmesi açısından dikkate alınması gereken bir durumdur. Bu çalışmada 2008 ve 2013 yılı Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması (TNSA) verileri kullanılarak doğurganlık analizi gerçekleştirilmiştir. Hanehalklarının gelecekteki doğurganlık tercihlerini dikkate alan ve almayan iki model oluşturulmuş ve bu modeller Genelleştirilmiş Poisson Regresyon Modeli ile tahmin edilmiştir. Hanehalklarının gelecekteki doğurganlık tercihini dikkate almayan standart modeller ile dikkate alan modelden elde edilen bulguların farklılık gösterdiği ortaya çıkmıştır. Hanehalkının gelecekteki doğurganlık tercihlerini dikkate alan modelde yaş, evlilik yaşı, istihdam durumu ve eş yaş değişkenlerinin katsayı işaretlerinin değiştiği görülmektedir. Bu ...
Turkish Studies-Economics,Finance,Politics

Journal of Economy Culture and Society, 2019
Zaman dağılımının iktisadi ajanların karar süreçlerine dahil edilmesi ve zamanın bir üretim girdi... more Zaman dağılımının iktisadi ajanların karar süreçlerine dahil edilmesi ve zamanın bir üretim girdisi olarak kabul edilmesi ilk kez Becker (1965) tarafından önerilmiştir. Granou (1977) ile birlikte ise, bireyin piyasa dışında geçirdiği zamanın ve hane içi üretimin bileşenlerinin iktisadi analizi önem kazanmıştır. Türkiye, erkeklerde ücretli çalışma, kadınlarda ise ücretsiz hane içi emek yükü bakımından OECD ülkeleri arasında zirvede yer almaktadır. Toplumun değişen yapısı ile beraber erkeğin "ailenin geçimini sağlayan kişi" konumu, kadınların işgücüne katılımının artması ile birlikte iş yüklerinin dağılımını değiştirmiştir. Dolayısıyla zaman dağılımı ve zaman dağılımındaki cinsiyet farkı bakımından incelemeye özel bir konumdadır. Bu çalışmada Türkiye' de boş zaman talebi analiz edilmiştir. Bu amaçla, TÜİK tarafından sunulan Zaman Kullanımı Anketi (ZKA) 2014-2015 verileri kullanılarak, erkekler ve kadınlar için boş zaman talebi ayrı ayrı tahmin edilmiştir. Sonuçlar incelendiğinde, boş zaman talebindeki cinsiyet farkı oldukça belirgin olduğu görülmüştür. Farkın başlıca nedeni ücretsiz hane içi emek yükünün; kadınların boş zaman talebinin esnekliğini azaltmasıdır. Bununla beraber, boş zaman talebinin en önemli belirleyicileri, boş zamanın adeta fiyatı olan ücret ve eğitim düzeyidir.

International journal of management economics and business, Oct 21, 2021
Q4 dönemi için Brent tipi ham petrol fiyatlarındaki değişimlerin tüketici ve üretici fiyatları üz... more Q4 dönemi için Brent tipi ham petrol fiyatlarındaki değişimlerin tüketici ve üretici fiyatları üzerindeki asimetrik etkileri incelenmektedir. Genişletilmiş Phillips eğrisi temel alınarak hem ABD doları hem de Türk lirası ile ifade edilen petrol fiyatlarındaki değişimlerin tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ve üretici fiyat endeksi (Yi-ÜFE) üzerindeki etkileri doğrusal olmayan gecikmeleri dağıtılmış otoregresif modellerle araştırılmaktadır. Çalışmanın bulguları petrol fiyatlarının yurt içi fiyat düzeyleri üzerindeki etkisinin asimetrik olduğu hipotezini desteklemektedir. Petrol fiyatları ve çıktı açığındaki artış her iki enflasyon oranında da artışa neden olmaktadır. Bununla birlikte petrol fiyatlarındaki düşüş enflasyon oranlarını ya etkilememekte ya da görece düşük düzeyde etkilemektedir. Tahmin sonuçlarına göre Türk lirası cinsinden ifade edilen petrol fiyatındaki %1'lik artış, tüketici ve üretici enflasyon oranlarında sırası ile %0,27 ile %0,18'lik bir artışa neden olmaktadır. ABD doları cinsinden ifade edilen ham petrol fiyatlarındaki %1'lik pozitif şok ise tüketici ve üretici fiyat endekslerinde sırası ile %0,21 ve %0,17'lik bir artışa sebep olmaktadır.
Turkish studies - economics, finance, politics, 2023

Journal of economy,culture and society, Jul 3, 2019
Zaman dağılımının iktisadi ajanların karar süreçlerine dahil edilmesi ve zamanın bir üretim girdi... more Zaman dağılımının iktisadi ajanların karar süreçlerine dahil edilmesi ve zamanın bir üretim girdisi olarak kabul edilmesi ilk kez Becker (1965) tarafından önerilmiştir. Granou (1977) ile birlikte ise, bireyin piyasa dışında geçirdiği zamanın ve hane içi üretimin bileşenlerinin iktisadi analizi önem kazanmıştır. Türkiye, erkeklerde ücretli çalışma, kadınlarda ise ücretsiz hane içi emek yükü bakımından OECD ülkeleri arasında zirvede yer almaktadır. Toplumun değişen yapısı ile beraber erkeğin "ailenin geçimini sağlayan kişi" konumu, kadınların işgücüne katılımının artması ile birlikte iş yüklerinin dağılımını değiştirmiştir. Dolayısıyla zaman dağılımı ve zaman dağılımındaki cinsiyet farkı bakımından incelemeye özel bir konumdadır. Bu çalışmada Türkiye' de boş zaman talebi analiz edilmiştir. Bu amaçla, TÜİK tarafından sunulan Zaman Kullanımı Anketi (ZKA) 2014-2015 verileri kullanılarak, erkekler ve kadınlar için boş zaman talebi ayrı ayrı tahmin edilmiştir. Sonuçlar incelendiğinde, boş zaman talebindeki cinsiyet farkı oldukça belirgin olduğu görülmüştür. Farkın başlıca nedeni ücretsiz hane içi emek yükünün; kadınların boş zaman talebinin esnekliğini azaltmasıdır. Bununla beraber, boş zaman talebinin en önemli belirleyicileri, boş zamanın adeta fiyatı olan ücret ve eğitim düzeyidir.

Sosyo ekonomi, Jul 31, 2019
Fertility analyzes are generally not carried out considering future fertility preferences. Howeve... more Fertility analyzes are generally not carried out considering future fertility preferences. However, future fertility preferences should be considered in terms of both family planning and the updating of fertility policies currently in practice. In this study, fertility analysis was conducted using data from 2008 and 2013 Turkey Demographic and Health Survey (DHS). Two models have been created that take into account the future fertility preferences of households and these models have been estimated with the Generalized Poisson Regression Model. It was found that the standard models that do not take into account the future fertility preferences of the households and the findings obtained from the model taking into consideration differ. In the model that takes into account the future fertility preferences of households, it is seen that the coefficient signs of age, marriage age, employment status and husband age variables change. For this reason, policy-makers should be cautious when making a policy towards fertility, because findings from standard analyzes can lead to false policy practices.
Sosyoekonomi
Bu çalışmanın iki ana amacı vardır. Birincisi, Türkiye’de dolaylı vergilerin hanehalkı gelir ve h... more Bu çalışmanın iki ana amacı vardır. Birincisi, Türkiye’de dolaylı vergilerin hanehalkı gelir ve harcamaları içindeki paylarını hesaplamaktır. Diğeri, harcama ve gelir yöntemine göre Katma Değer Vergisi (KDV) ve Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) için artan oranlılığı ölçmektir. Analizler, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından derlenen 2004-2019 dönemine ait Hanehalkı Bütçe Araştırmalarından elde edilen veriler kullanılarak gerçekleştirilmiştir. KDV ve ÖTV’nin artan oranlılığı Kakwani artan oranlılık endeksi ile ölçülmüştür. Elde edilen bulgular, harcama yöntemine göre KDV’nin artan oranlı olduğunu gösterirken gelir yöntemine göre azalan oranlı olduğu ortaya çıkmıştır. ÖTV’nin ise her iki yönteme göre de artan oranlı olduğu belirlenmiştir.

International Journal of Management Economics and Business, 2021
Q4 dönemi için Brent tipi ham petrol fiyatlarındaki değişimlerin tüketici ve üretici fiyatları üz... more Q4 dönemi için Brent tipi ham petrol fiyatlarındaki değişimlerin tüketici ve üretici fiyatları üzerindeki asimetrik etkileri incelenmektedir. Genişletilmiş Phillips eğrisi temel alınarak hem ABD doları hem de Türk lirası ile ifade edilen petrol fiyatlarındaki değişimlerin tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ve üretici fiyat endeksi (Yi-ÜFE) üzerindeki etkileri doğrusal olmayan gecikmeleri dağıtılmış otoregresif modellerle araştırılmaktadır. Çalışmanın bulguları petrol fiyatlarının yurt içi fiyat düzeyleri üzerindeki etkisinin asimetrik olduğu hipotezini desteklemektedir. Petrol fiyatları ve çıktı açığındaki artış her iki enflasyon oranında da artışa neden olmaktadır. Bununla birlikte petrol fiyatlarındaki düşüş enflasyon oranlarını ya etkilememekte ya da görece düşük düzeyde etkilemektedir. Tahmin sonuçlarına göre Türk lirası cinsinden ifade edilen petrol fiyatındaki %1'lik artış, tüketici ve üretici enflasyon oranlarında sırası ile %0,27 ile %0,18'lik bir artışa neden olmaktadır. ABD doları cinsinden ifade edilen ham petrol fiyatlarındaki %1'lik pozitif şok ise tüketici ve üretici fiyat endekslerinde sırası ile %0,21 ve %0,17'lik bir artışa sebep olmaktadır.

Uluslararası Ekonomi ve Yenilik Dergisi
Hanehalkı yapısındaki ve büyüklüğündeki değişimler, farklı türde hanehalklarında yaşayan bireyler... more Hanehalkı yapısındaki ve büyüklüğündeki değişimler, farklı türde hanehalklarında yaşayan bireylerin yoksulluk ve ekonomik zorluk çekme risklerinin farklılaşmasına neden olmaktadır. Bu çalışmanın amacı iki tür hanehalkı tipi tanımlaması kullanarak, hanehalkı tipinin yoksulluk ve ekonomik zorluk çekme riski üzerindeki etkisini incelemektir. Analizler Türkiye İstatistik Kurumu tarafından derlenen 2011-2019 dönemi Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırmasından elde edilen veriler kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Elde edilen bulgulara göre yoksulluk ve ekonomik zorluk çekme riskinin farklı hanehalkı tiplerinde yaşayan bireyler arasında değişkenlik gösterdiği görülmüştür. Yoksulluk riskinin en yüksek olduğu kesimin, çocuğun bulunduğu özellikle de bağımlı çocuğun olduğu çekirdek ailelerde ve geniş ailelerde yaşayanlar olduğu ortaya çıkmıştır. Ekonomik zorluk çekme riskinin en yüksek olduğu kesimin ise tek ebeveyn ve bağımlı çocuğun bulunduğu çekirdek ailelerde yaşayanlar olduğu görülmüştür.

İzmir İktisat Dergisi, 2022
Düşük ücretli istihdam hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerin işgücü piyasasında yaygın bi... more Düşük ücretli istihdam hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerin işgücü piyasasında yaygın bir şekilde görülen bir istihdam türüdür. Düşük ücretli istihdamın ortaya çıkmasının nedenlerinden biri düşük ücret kalıcılığıdır. Bu çalışmanın amacı Türkiye işgücü piyasasında düşük ücret kalıcılığının olup olmadığını ve düşük ücret kalıcılığının nedenlerini araştırmaktır. Düşük ücret kalıcılığı, Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’ndan (GYKA) elde edilen 2013-2016 dönemine ait panel veriler kullanılarak başlangıç koşulları problemini dikkate alan örnek seçiminin olduğu içsel iki değişkenli probit modeli ile analiz edilmiştir. Ulaşılan sonuçlar başlangıç koşullarının göz önünde bulundurulması gerektiğini, Türkiye işgücü piyasasında düşük ücret kalıcılığının olduğunu ve bu kalıcılığın önemli bir kısmının gerçek duruma bağımlılıktan kaynaklandığını göstermiştir. Buna ilaveten düşük ücret kalıcılığının geriye kalan kısmının cinsiyet, eğitim seviyesi, vasıf ve firma büyüklüğü gibi gözlenen ...

Research Square (Research Square), Dec 7, 2022
One way inflation affects inequality is through its varying impact on the purchasing power of dif... more One way inflation affects inequality is through its varying impact on the purchasing power of different households. Indirect taxes, which affect commodity price levels, are another effective factor influencing inequality. Turkey is a highly unequal country with a long history of high inflation. Moreover, indirect taxes have been used frequently as a policy tool in the last decades. This study applies the commonly used method in the literature to analyse distributional consequences of household level inflation rates, and extends it to analyse the role of indirect tax changes in this relationship. The analysis is carried out using both household-level data and artificial panel data created to apply the Shapley and Owen decomposition methods. The findings indicate that while nominal consumption during the 2003-2019 period became more equal, real consumption inequality increased as a result of price changes during that time. Another striking finding is that changes in indirect taxes account for 31% to 57% of the unequalizing effect of price changes, depending on the method used.

Geçici istihdam hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde sağlamış olduğu bazı avantajlardan ... more Geçici istihdam hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde sağlamış olduğu bazı avantajlardan ötürü genelde işverenler bazen de işçiler tarafından tercih edilen bir istihdam türü olmuş fakat çoğu zaman düşük ücretlerle ilişkilendirilmiştir. Bu çalışmanın amacı cinsiyet bağlamında Türkiye işgücü piyasasında geçici ve kalıcı işlerde çalışanlar arasındaki ücret farklılıklarını araştırmaktır. Analizler Türkiye İstatistik Kurumu tarafından derlenen 2018 yılı Hanehalkı İşgücü Araştırmasından elde edilen veriler kullanılarak kantil regresyon yöntemi ile gerçekleştirilmiştir. Elde edilen bulgulara göre hem erkekler hem de kadınlar için kalıcı işlerde istihdam edilenlere göre geçici işlerde istihdam edilenlerin ücretlerinin daha düşük olduğu ortaya çıkmıştır. Geçici istihdamın yaratmış olduğu bu ücret cezalandırmalarının ücret dağılımın en alt kademesinde daha fazla hissedildiği görülmüştür. Bu doğrultuda hem erkekler hem de kadınlar için Türkiye işgücü piyasasında yapışkan zemin etkisine ulaşılmış ve erkeklere kıyasla kadınlar için yapışkan zemin etkisinin daha büyük olduğu ortaya çıkmıştır.

Uluslararası ekonomi ve yenilik dergisi, Oct 25, 2022
Hanehalkı yapısındaki ve büyüklüğündeki değişimler, farklı türdeki hanehalklarında yaşayan bireyl... more Hanehalkı yapısındaki ve büyüklüğündeki değişimler, farklı türdeki hanehalklarında yaşayan bireylerin yoksulluk ve ekonomik zorluk çekme riskinin değişkenlik göstermesine neden olmaktadır. Bu çalışmanın amacı iki tür hanehalkı tipi tanımlaması kullanarak, hanehalkı tipinin yoksulluk ve ekonomik zorluk çekme riski üzerindeki etkisini incelemektir. Analizler Türkiye İstatistik Kurumu tarafından derlenen 2019 yılı Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırmasından elde edilen veriler kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Elde edilen bulgulara göre yoksulluk ve ekonomik zorluk çekme riski farklı hanehalkı tiplerinde yaşayan bireyler arasında değişkenlik göstermektedir. Yoksulluk riskinin en yüksek olduğu kesimin, geniş ailelerde ve çocuğun bulunduğu özellikle de bağımlı çocuğun olduğu çekirdek ailelerde yaşayanlar olduğu ortaya çıkmıştır. Ekonomik zorluk çekme riskinin en yüksek olduğu kesimin ise tek ebeveyn ve bağımlı çocuğun bulunduğu çekirdek ailelerde yaşayanlar olduğu görülmüştür.
İktisat politikasi araştırmaları dergisi, Jan 31, 2023
Bu calisma Turkiye’ de farkli gelir gruplarinda tuketim egilimini ve tuketim esitsizligini incele... more Bu calisma Turkiye’ de farkli gelir gruplarinda tuketim egilimini ve tuketim esitsizligini incelemektedir. Ilk olarak Hanehalki Butce Arastirmasi verileri kullanilarak farkli gelir gruplarinin tuketim egilimleri belirlenmistir. Harcama gruplari gelir gruplarinin tuketim egilimlerine gore degerlendirilerek siniflandirilmistir. Tum gelir gruplarinda birlikte degerlendirildiginde zorunlu mal tuketimi ile luks mal tuketiminin 2002 ile 2014 arasinda hizli bir yakinsama yasadigi gorulmektedir. Bununla beraber, tum gelir gruplarinda zorunlu mallara yapilan harcamalarin butceden aldigi payin yillar icinde giderek azaldigi izlenmistir. Son olarak, tuketim esitsizligine dair alternatif bir olcut kullanilarak, Turkiye’ de 2002 – 2014 yillar arasinda tuketim esitsizliginin seyri incelenmistir.

İzmir iktisat dergisi, Jun 5, 2022
Özet Düşük ücretli istihdam hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerin işgücü piyasasında yayg... more Özet Düşük ücretli istihdam hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerin işgücü piyasasında yaygın bir şekilde görülen bir istihdam türüdür. Düşük ücretli istihdamın ortaya çıkmasının nedenlerinden biri düşük ücret kalıcılığıdır. Bu çalışmanın amacı Türkiye işgücü piyasasında düşük ücret kalıcılığının olup olmadığını ve düşük ücret kalıcılığının nedenlerini araştırmaktır. Düşük ücret kalıcılığı, Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması'ndan (GYKA) elde edilen 2013-2016 dönemine ait panel veriler kullanılarak başlangıç koşulları problemini dikkate alan örnek seçiminin olduğu içsel iki değişkenli probit modeli ile analiz edilmiştir. Ulaşılan sonuçlar başlangıç koşullarının göz önünde bulundurulması gerektiğini, Türkiye işgücü piyasasında düşük ücret kalıcılığının olduğunu ve bu kalıcılığın önemli bir kısmının gerçek duruma bağımlılıktan kaynaklandığını göstermiştir. Buna ilaveten düşük ücret kalıcılığının geriye kalan kısmının cinsiyet, eğitim seviyesi, vasıf ve firma büyüklüğü gibi gözlenen heterojenlik tarafından açıklanabildiği ortaya çıkmıştır.

Trends in Business and Economics
Geçici istihdam hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde sağlamış olduğu bazı avantajlardan ... more Geçici istihdam hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde sağlamış olduğu bazı avantajlardan ötürü genelde işverenler bazen de işçiler tarafından tercih edilen bir istihdam türü olmuş fakat çoğu zaman düşük ücretlerle ilişkilendirilmiştir. Bu çalışmanın amacı cinsiyet bağlamında Türkiye işgücü piyasasında geçici ve kalıcı işlerde çalışanlar arasındaki ücret farklılıklarını araştırmaktır. Analizler Türkiye İstatistik Kurumu tarafından derlenen 2018 yılı Hanehalkı İşgücü Araştırmasından elde edilen veriler kullanılarak kantil regresyon yöntemi ile gerçekleştirilmiştir. Elde edilen bulgulara göre hem erkekler hem de kadınlar için kalıcı işlerde istihdam edilenlere göre geçici işlerde istihdam edilenlerin ücretlerinin daha düşük olduğu ortaya çıkmıştır. Geçici istihdamın yaratmış olduğu bu ücret cezalandırmalarının ücret dağılımın en alt kademesinde daha fazla hissedildiği görülmüştür. Bu doğrultuda hem erkekler hem de kadınlar için Türkiye işgücü piyasasında yapışkan zemin etkisine ulaşılmış ve erkeklere kıyasla kadınlar için yapışkan zemin etkisinin daha büyük olduğu ortaya çıkmıştır.
Uploads
Papers by Selcuk Gemicioglu