Papers by Dr. Yüksel Yıldırım

'ün girişimleri ile 29 Ekim 1923 tarihinde yeniden düzenlenen Teşkilat-ı Esasiye Kanunu, Türkiye ... more 'ün girişimleri ile 29 Ekim 1923 tarihinde yeniden düzenlenen Teşkilat-ı Esasiye Kanunu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin onayına sunulmuştur. Değiştirilen kanun metninin birinci maddesine göre hâkimiyet kayıtsız şartsız millete verilerek Türkiye Devleti hükümet şeklinin cumhuriyet olduğu kabul edilmiştir. Zamanın koşullarına uygun ve süreç içinde yapılan inkılaplardan biri de 5 Aralık 1934 tarihli Teşkilât-ı Esasiye Seçim Kanununda yapılan değişiklikler olmuştur. Bu değişiklikler 8 Şubat 1935 genel seçimlerinde uygulama alanı bulmuştur. Böylece hem kadınlara seçme ve seçilme hakkı hem de azınlıklara bağımsız milletvekili seçilme hakkı tanınmıştır. Bu çalışmada 8 Şubat 1935 milletvekilli seçimlerinde Afyonkarahisar ili bağımsız milletvekili adayı Berç Keresteciyan Türker ele alınmıştır. Keresteciyan'ın adaylığının basına nasıl yansıdığı, basına hangi açıklamalarda bulunduğu, İstanbul Ermeni Cemiyeti'nin yaklaşımının nasıl olduğu ve hangi faaliyetler gerçekleştirdiği ele alınmıştır. Böylece cumhurbaşkanlığı cumhuriyet arşivi belgeleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi tutanakları, Cumhuriyet, Akşam, Son Posta, Milliyet, Anadolu, Afyonnews, Kocatepe, Yozgat, YeniŞafak, Hürriyet ve Zaman gazetelerindeki haberler ve fotoğraflar kullanılmıştır. Bu bağlamda seçim günü yaşanan gelişmeler, yapılan merasim, sandık alayının ayrıntıları ve Keresteciyan'ın meclis konuşmaları ortaya konulmuştur.

Dünyada mektupla öğretim uygulamasına dair ilk bilgiler 1728 yılında Boston gazetesinde yer alan ... more Dünyada mektupla öğretim uygulamasına dair ilk bilgiler 1728 yılında Boston gazetesinde yer alan Steno Dersleri başlıklı haberler olmuştur. 1833 yılında İsveç Üniversitesi kadınlara Mektupla Kompozisyon Dersleri vermiştir. İngiltere'de 1843 yılında University Correspondence College ve bazı ticari kurumlar mektupla öğretim yapmıştır. Almanya'da 1856 yılında ve Amerika'da 1873 yılında Chicago Üniversitesi'nde mektupla öğretim yapılmıştır. Osmanlı Devleti'nde ise 1902-1907 yılları arasında Ebüzziya ailesinin yapmış olduğu mektupla öğretim örneği bulunmaktadır. Baba oğul arasında bireysel teşebbüs olarak yapılan mektup ile edebiyat dersleri 6 yıl sürmüştür. Bu çalışmanın amacı Ebüzziya Tevfik Bey'in oğluna vermiş olduğu edebiyat derslerinde nasıl bir yöntem kullandığını örneklerle ortaya koymaktır. Böylece Ebüzziya Tevfik Bey ile oğlunun Konya-İstanbul arasında yazdıkları mektuplar temel kaynak olarak kullanılmıştır. Aynı zamanda yüz yüze eğitim ile mektupla öğretimin birlikte yürütüldüğü öğretimin sonuçları ve öğrencinin göstermiş olduğu performans birlikte değerlendirilmiştir.

Yüksel Yıldırım 2 ÖZET Sinema, toplumsal değişmelere ayna tutan, izleyiciyi etkileyip şekillendir... more Yüksel Yıldırım 2 ÖZET Sinema, toplumsal değişmelere ayna tutan, izleyiciyi etkileyip şekillendiren yapısıyla modern yaşama damgasını vurmuş önemli kitle iletişim araçlarındandır. Kadının da zaman içindeki değişimi görsel araç olan sinema üzerinden net olarak izlenmektedir. Sinema, Türkiye'ye Lumiere Kardeşler'in Sinematograf'ısi ile 1897'de girmiştir. Yedek Subay Fuat Uzkınay'ın 14 Kasım 1914'te çektiği Ayastefanos'taki Rus Abidesi'nin Yıkılışı belgeseli Türklerin çevirdiği ilk film olmuştur. Merkez Ordu Sinema Dairesi tarafından yürütülen sinema sektörünü, 1917'de yarı askeri kurum Müdafaa-i Milliye Cemiyeti ve Malul Gaziler Cemiyeti birkaç film çekmiştir. Uzun süre tiyatro etkisinde kalan sinemanın 1950'lerde kendi tarzı oluşmaya başlamıştır. Bu çalışmada 1920'den 1990'na kadar Türk sinemasında kadının filmlere yansıyan imajı ve sorunları ele alınmıştır. Filmlerde toplumdaki aksaklıklar betimlenirken kadının yaşam şekli, aile ilişkileri, imajı, karakteri ve rolleri hangi konumda kalmıştır? Geleneklerin sosyal hayatta kadına biçtiği rol karşısında hangi sorunlar yaşanmıştır? Sorular Türk sinemasından verilen filmlerle somutlaştırılmaya çalışılmıştır. Böylelikle her on yıl için farklı sorunlar içeren birer film seçilmiştir.

The first example of distance education in the Ottoman State is the letters education that he gav... more The first example of distance education in the Ottoman State is the letters education that he gave to Ebüzziya Tevfik Bey's son Velid as an individual enterprise between the years 1902 and 1907. Ebüzziya Tevfik Bey was exiled to Konya on April 10, 1900. He was closely interested in the education of his younger son Velid, who stayed in Istanbul, and gave him literature courses by means of correspondence. He was closely interested in the education of his younger son Velid, who stayed in Istanbul, and gave him literature lessons by letter. Only two letters from the 6-year literature education were included in this study. Thus, how the letter teaching was done has been studied over the details of the two letters. This article, which is remarkable for shedding light on * This study is based on the book called "Distance Learning in the Ottoman State 1902-1907" prepared by Yüksel Yıldırım.
Urfa Müftüsü Hasan Açanal’ın Kaleminden Türk Âlimleri ve Urfa İlinin Bilgin Büyükleri, 2020
Urfa Halkevi (1934-1951), 2016
Urfa'daki Türk Aşiretleri, 2019
Urfa'daki Türk Aşiretleri

Öz Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938 tarihinde hayatını kaybe... more Öz Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938 tarihinde hayatını kaybetmiştir. Yaşanan bu kayıp Türkiye'yi çok derinden etkilediği gibi dünyayı da etkileyen bir hadise olmuştur. Bu çalışmada Atatürk'ün ölümünün Urfa ilinde nasıl bir etki yarattığını ortaya koymak için arşiv belgelerinden ve yerel basından yararlanılmıştır. Ayrıca dönemin canlı tanıklarının anlattıkları ile çalışma desteklenmiştir. Büyük acının Urfa halkı üzerinde yarattığı etki ve yapılan cenaze töreni belgeler ışığında ortaya konulmaya çalışılmıştır. Absract Mustafa Kemal Atatürk, the founder of the Republic of Turkey, died on the 10th of November, 1938. This loss had deeply affected not only Turkey, but also the entire world. This study reveals the effect of Atatürk's death on the province of Urfa by using archive documents and the local press. Besides, the study is supported by stories told by the witnesses of that era. The effect of the great sorrow on the people of Urfa and the funeral service are tried to be presented in the light of documents.

GELENEKSEL EĞİTİM SÜRECİNDE URFA’DA ÇAĞDAŞ BİR ÖĞRETMEN: İHSAN ÖZDEMİR (1926-1956)
ÖZ Bu çalışmada Cumhuriyet döneminde, 1926-1956 yılları arasında Urfa'da öğret-menlik yapan İhsan... more ÖZ Bu çalışmada Cumhuriyet döneminde, 1926-1956 yılları arasında Urfa'da öğret-menlik yapan İhsan Özdemir'in yaşamı ve yapmış olduğu çalışmalar araştırılmıştır. Araştırmayı geliştirecek kaynaklara ulaşılmış ve oğlu Coşkun Özdemir'in vermiş olduğu bilgiler ile çalışma desteklenmiştir. Tiyatro, spor, folklor, sosyal yardım ve eğitim etkinlikleri gibi birçok alanda aktif rol oynamış olan İhsan Özdemir, çalışma yaşamında çocukların eğitimine önem verdiği kadar yaptığı etkinliklerle dikkatleri üzerine çekmiştir. Bir yandan öğretmenlerin mesleki i alanda geliştirilmesi için ça-lışmalar sürdürmüş; bir yandan da yapılan çeşitli etkinlikler ile çocukların gelişim süreçlerine uygun yetişmelerine katkı sağlamıştır. Dönemin ekonomik sıkıntılarına rağmen yaptığı çalışmalar ile İhsan Özdemir'in Urfa'da sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik yaşamın canlanmasına katkı sağladığı net bir şekilde görülmektedir. ABSTRACT This study investigated the life and the work of İhsan Özdemir, who taught in Urfa during the Republic Period between 1926-1956. The resources that would develop and support the study were reached via his son, Coşkun Özdemir who provided information. İhsan Özdemir, who played an active role in many areas like theatre, sports, folklore, social aid and educational activities, drew attention with not only the importance he attached to the education of children, but also his activities throughout his working life. He worked for the development of teachers in the profession Araştırmacı Tarihçi, E-posta: [email protected]
Uploads
Papers by Dr. Yüksel Yıldırım