Papers by Oktay Kara

Bedenin arastirma nesnesi olarak gundeme gelmesi, bedenin nasil ve hangi gucler cercevesinde seki... more Bedenin arastirma nesnesi olarak gundeme gelmesi, bedenin nasil ve hangi gucler cercevesinde sekillendigi sorunsalinin da ortaya cikmasina neden olmustur. Tarihsel olarak bedenin veya bireyin toplum icerisindeki konumu ve algilanisina etki eden gucler surekli degismistir. Antik Yunan’da “guc” bedenin algilanis bicimini sekillendirirken, Orta Cag’da bedenin sekillendirilme gorevi “dinsel” belirlemelere gecmistir ve bin yillik dinsel etkiyle yogrulan beden aklin ve ideal duzenin degisimine paralel olarak Ronesans’in yeniden varolusuna birakmistir kendini, aydinlanma ve modern durusla birlikte aklin denetimine gecen beden, sanayilesme ile birlikte emegin sermayesi durumuna gelmistir. Boyle surecler atlatarak gunumuzde postmodern bir etki altinda tuketim kulturunun nesnesi haline gelen bedenin mahiyetlerinin varligi ve yoklugu tartisma konusudur. Bu baglamda calismamizda ozellikle boyle bir karisiklik uzerinden Antik Yunandan baslayarak gunumuze kadar bedenin toplumsal yapi anlayislari ...

All relationships between gender roles are a reference to an area of power struggle. This area of... more All relationships between gender roles are a reference to an area of power struggle. This area of power, as Foucault argues, has an "everywhere" feature within it. In this context, the privileges given to masculinity by the patriarchal social structure exist by including such hegemony of power in forms of masculinity. All forms of gender that fight against forms of masculinity in fact represent resistance to such power. In this study, the ubiquity of hegemonic masculinity’s power was examined through the films Kelebekler (Tolga Karacelik, 2018) and Bizi Hatirla (Cagan Irmak, 2018) within the framework of the conception of power of Michel Foucault, who is one of the most important thinkers of the contemporary French philosophy. The study particularly sought answers to questions about how gender roles are created, what their reproduction depends on, and what structure the power of masculinity is based on, by associating Foucault's understanding of power with Connell and ...

Moment Dergi, 2021
Toplumsal cinsiyet rolleri arasındaki bütün ilişkiler, bir iktidar mücadelesi alanına gönderme ya... more Toplumsal cinsiyet rolleri arasındaki bütün ilişkiler, bir iktidar mücadelesi alanına gönderme yapar. Bu iktidar alanı, Foucault’nun da üzerinde durduğu gibi bünyesinde “her yerdelik” özeliği barındırır. Bu bağlamda ataerkil toplumsal yapının erkekliğe verdiği ayrıcalıklar, böyle bir iktidar hegemonyasını erkeklik biçimlerinde toplayarak var eder. Erkeklik biçimlerine karşı mücadele eden bütün toplumsal cinsiyet biçimleri de aslında böyle bir iktidara karşı direnci temsil ederler. Bu çalışmada, çağdaş Fransız felsefesinin en önemli düşünürlerinden biri olarak anılan Michel Foucault’nun iktidar anlayışı çerçevesinde hegemonik erkeklik iktidarının her yerdeliği, Kelebekler (Tolga Karaçelik, 2018) ve Bizi Hatırla (Çağan Irmak, 2018) filmleri üzerinden tartışılmıştır. Çalışmada özelikle toplumsal cinsiyet rollerinin nasıl oluşturulduğu, yeniden üretiminin neye bağlı olduğu ve erkeklik iktidarının nasıl bir yapıya sahip olduğu sorularına, Foucault’nun iktidar anlayışı, Connell ve Halberstam'la ilişkilendirilerek ve her iki filmden örnekler eleştirel söylem çözümlemesine tabi tutularak yanıt bulunmaya çalışılmıştır.

Özet Bedenin araştırma nesnesi olarak gündeme gelmesi, bedenin nasıl ve hangi güçler çerçevesinde... more Özet Bedenin araştırma nesnesi olarak gündeme gelmesi, bedenin nasıl ve hangi güçler çerçevesinde şekillendiği sorunsalının da ortaya çıkmasına neden olmuştur. Tarihsel olarak bedenin veya bireyin toplum içerisindeki konumu ve algılanışına etki eden güçler sürekli değişmiştir. Antik Yunan'da " güç " bedenin algılanış biçimini şekillendirirken, Orta Çağ'da bedenin şekillendirilme görevi " dinsel " belirlemelere geçmiştir ve bin yıllık dinsel etkiyle yoğrulan beden aklın ve ideal düzenin değişimine paralel olarak Rönesans'ın yeniden varoluşuna bırakmıştır kendini, aydınlanma ve modern duruşla birlikte aklın denetimine geçen beden, sanayileşme ile birlikte emeğin sermayesi durumuna gelmiştir. Böyle süreçler atlatarak günümüzde postmodern bir etki altında tüketim kültürünün nesnesi haline gelen bedenin mahiyetlerinin varlığı ve yokluğu tartışma konusudur. Bu bağlamda çalışmamızda özellikle böyle bir karışıklık üzerinden Antik Yunandan başlayarak günümüze kadar bedenin toplumsal yapı anlayışları içerisinde, nasıl algılandığı eleştirel olarak tartışılmaktadır. Yapılan literatür taramasında bulgular, değişen toplumsal normların, bedeni kendi kurallarına göre yeniden kurgulandığı göstermiştir. Abstract As " the body " is started to be seen as a research subject, the question about the motivations of shaping the body became an important issue. The motivations of perceiving the human body and the place of the individual in the society were in a continuous change throughout the history. As " the power " was the main factor for perceiving the body in ancient Greece, religious elements became important for shaping the human form during the Medieval Period. The Human Form, influenced deeply by the religion for a millennium, left itself to the recreation in the Renaissance correspondingly to the change of the mind
Thesis Chapters by Oktay Kara

Her toplumun kendine ait, tarihsel olarak oluşturulmuş doğru ile yanlışı birbirinden ayırmaya yar... more Her toplumun kendine ait, tarihsel olarak oluşturulmuş doğru ile yanlışı birbirinden ayırmaya yarayan, genel bir düzen üzerinden işletime sokulan hakikat sistemleri vardır. Foucault, bunu kendi kavramsal literatürüne “hakikat rejimi” olarak tanımlar. Nitekim Foucault açısından, öznel deneyimler böyle bir hakikat rejimi üzerinden oluşur ve özne, kendini ancak bu öznel deneyimlerin “öznesi” olarak kurma eğilimdedir. Ki Foucault’nun sorunsallaştırmaya çalıştığı şey de, öznel deneyimin, kimliğin ve bireyselliğin tarihin belli döneminde “hakikat oyunları” üzerinden nasıl kurulduğu hakkındadır. Bu noktada Foucault, mevcut öznellik biçimlerinin kurulmasını, söylem ve söylemsel olmayan pratiklerin üretilmesini; kurumsallaşmış yapıları da bünyesine barındıran dispositif nosyonuna yükler. Bu çerçevede çalışmamızda, bir dispositif olarak gördüğümüz televizyon tartışma programında söylemsel ve söylemsel olmayan pratiklerle nasıl hakikat rejimine katkıda bulunduğu sorusunu, Foucault’nun söylem analizini hermeneutik analizle destekleyerek cevaplandırmaya çalıştık.
Bu bağlamda çalışmanın amacına uygun olarak ilk bölümde, hakikatin neliği, tarihi çağlara ve bilginlere göre değerlendirilme biçimleri, Thales’ten Nietzsche’ye değin anakronizm dikkate alınarak tartışılmıştır. İkinci bölümde, Foucault’nun böyle bir felsefi arka plan üzerinden kendine has oluşturduğu hakikat görüşleri, bilgi-iktidar ilişkisi ve hakikat-söylem ilişkisi göz önüne alınarak açıklanmıştır. Son bölüm ise Foucault’nun kavramları çerçevesinde, konu hakkındaki literatürü de işin içine katmak koşuluyla “Gece Görüşü” adlı televizyon tartışma programında “üretilen hakikat” üzerinedir. Nitekim bütün bir çalışma, hakikat olarak görülen şeylerin, dışa kapalı ancak temsilî alanı hayli geniş televizyon tartışma programında oynan “hakikat oyunlarının” aktörlerini de işe katarak ifşası hakkındadır.
Anahtar Kelimeler: Hakikat, Hakikat Rejimi, Dispositif, Hakikat Oyunları, Öznel Deneyim
Uploads
Papers by Oktay Kara
Thesis Chapters by Oktay Kara
Bu bağlamda çalışmanın amacına uygun olarak ilk bölümde, hakikatin neliği, tarihi çağlara ve bilginlere göre değerlendirilme biçimleri, Thales’ten Nietzsche’ye değin anakronizm dikkate alınarak tartışılmıştır. İkinci bölümde, Foucault’nun böyle bir felsefi arka plan üzerinden kendine has oluşturduğu hakikat görüşleri, bilgi-iktidar ilişkisi ve hakikat-söylem ilişkisi göz önüne alınarak açıklanmıştır. Son bölüm ise Foucault’nun kavramları çerçevesinde, konu hakkındaki literatürü de işin içine katmak koşuluyla “Gece Görüşü” adlı televizyon tartışma programında “üretilen hakikat” üzerinedir. Nitekim bütün bir çalışma, hakikat olarak görülen şeylerin, dışa kapalı ancak temsilî alanı hayli geniş televizyon tartışma programında oynan “hakikat oyunlarının” aktörlerini de işe katarak ifşası hakkındadır.
Anahtar Kelimeler: Hakikat, Hakikat Rejimi, Dispositif, Hakikat Oyunları, Öznel Deneyim
Bu bağlamda çalışmanın amacına uygun olarak ilk bölümde, hakikatin neliği, tarihi çağlara ve bilginlere göre değerlendirilme biçimleri, Thales’ten Nietzsche’ye değin anakronizm dikkate alınarak tartışılmıştır. İkinci bölümde, Foucault’nun böyle bir felsefi arka plan üzerinden kendine has oluşturduğu hakikat görüşleri, bilgi-iktidar ilişkisi ve hakikat-söylem ilişkisi göz önüne alınarak açıklanmıştır. Son bölüm ise Foucault’nun kavramları çerçevesinde, konu hakkındaki literatürü de işin içine katmak koşuluyla “Gece Görüşü” adlı televizyon tartışma programında “üretilen hakikat” üzerinedir. Nitekim bütün bir çalışma, hakikat olarak görülen şeylerin, dışa kapalı ancak temsilî alanı hayli geniş televizyon tartışma programında oynan “hakikat oyunlarının” aktörlerini de işe katarak ifşası hakkındadır.
Anahtar Kelimeler: Hakikat, Hakikat Rejimi, Dispositif, Hakikat Oyunları, Öznel Deneyim