Her işte olduğu gibi dövmeciliğin de malzeme ve ham maddeye ihtiyacı var. İğne ve mürekkep bu işi... more Her işte olduğu gibi dövmeciliğin de malzeme ve ham maddeye ihtiyacı var. İğne ve mürekkep bu işin olmazsa olmazıdır.
Pandemi sürecinde, Türkiye'de olduğu gibi toplu taşıma ve taksilerden uzak durmaya ve paradan tas... more Pandemi sürecinde, Türkiye'de olduğu gibi toplu taşıma ve taksilerden uzak durmaya ve paradan tasarruf etmeye hevesli olan dünya insanları otomobil bayilerinde araç bırakmadılar.
İnterneti günümüzde şirketler nasıl ve neden kullanıyorlar, ne tür faydalar sağlayabilirler.Konus... more İnterneti günümüzde şirketler nasıl ve neden kullanıyorlar, ne tür faydalar sağlayabilirler.Konusunda bilgilendirmek istedik.
Alanya Kalesi ,Surlarının uzunluğu 6.5 kilometreyi bulan Alanya Kalesi, denizden 250 metreye kada... more Alanya Kalesi ,Surlarının uzunluğu 6.5 kilometreyi bulan Alanya Kalesi, denizden 250 metreye kadar yükselen yarımada üzerindedir
Manavgat ilçesi, 2283 km²'lik yüzölçümüyle Antalya ilinin en büyük ilçesi konumundadır. İlçe 220 ... more Manavgat ilçesi, 2283 km²'lik yüzölçümüyle Antalya ilinin en büyük ilçesi konumundadır. İlçe 220 bini aşan nüfusu ve 250 bin civarında yatak kapasitesi ile Manavgat İlçesi, Manavgat Irmağı'nın her iki yanındaki aynı isimli ve verimli bir ova üzerinde kurulmuştur. Manavgat İlçe merkezi Akdeniz kıyısına yaklaşık olarak 3,5 km. uzaklıkta bulunmaktadır. Manavgat Ovası deltasına kurulan ilçe, Antalya'nın 75 km. batısında, Alanya ilçesinin ise 60 km doğusunda bulunmaktadır. Manavgat İlçe sınırları içerisinde bulunan Side Antik kenti ise ilçe merkezine 5 km. uzaklıktadır.
Gazipaşa`nın bilinmeyen veya tahmin edilen tarihi, tarihi perspektif içerisinde oldukça derinlere... more Gazipaşa`nın bilinmeyen veya tahmin edilen tarihi, tarihi perspektif içerisinde oldukça derinlere uzanmaktadır. Ana hatlarıyla bu tarihsel serüveni M.Ö.2000`lerde başlar. Hititlerin bir kolu olan Luviler yine Hititlerin Kizzuvatna (Çukurova bölgesi) ve Arzava (Antalya yöresi) ülkeleri diye adlandırdıkları bölgede yaşamışlardır. Gazipaşa`da bu bölge içinde kalması nedeniyle ilçenin tarihi yolculuğa Luvilerle -Hititlerle başlamış olması kuvvetle muhtemeldir. Nitekim Karatepe (Sivaslı) civarındaki harabaler içinde yer alan aslan kalıntıları bu bilgiler doğrular niteliktedir. Gazipaşa`nın tarihsel yolculuğu içindeki önemli bir kilometre taşı da M.Ö. 628 yıllarıdır. Selinus adıyla tarihte iki kent mevcuttur. Sicilya`da Yunanlı Mağara -Hyblaia halkı tarafından bu tarihte bir site devleti olarak kurulan Selinus, diğeri Anadolu`nun güneyindeki Selinus. Kilikya Bölgesi`nde ve Hacımusa (Kestros) Çayının iki yakasında kurulmuş liman kentidir. Kalesi ise şimdiki kale kalıntılarının bulunduğu yerde olup o zamanlar ada konumunda idi. Buradan başta Mısır olmak üzere, o günün ticaret merkezleri ile deniz ticareti yapılmakta idi. Yunan yönetiminden M.Ö. 197`de Antiokhos dolayısıyla Roma egemenliğine geçen kente M.S. 1. yüzyılda Akdeniz kıyılarının doğu seferine çıkan Roma Kralı Trayan hastalanarak Selinus limanına gelmiş ve bir tüccarın evine konuk olmuş, daha sonra iyileşmeyerek burada ölmüştür. Yerine tahta geçecek olan Hadrianus, Selinus` a gelerek cenazeyi Roma`ya götürmüş, anısmada bir mezar yaptırmıştır. Bu nedenle de Selinus`un bir süre Traianapolis adıyla anıldığı Hıristiyanlık döneminde ise Seleukeia -Silifke Başpiskoposluğu`na bağlı Piskoposluk merkezi olduğu bilinmektedir. M.Ö. I. yüzyılda başlayan Roma İmparatorluğu dönemi, bu devletin Anadolu sınırları içinde bulunan Gazipaşa`da VI. yüzyıla kadar devam etmiştir.
Manavgat Antalya'nın gelişmekte olan ilçelerinden birisi ancak gelişmesini turizm yönünde yapamak... more Manavgat Antalya'nın gelişmekte olan ilçelerinden birisi ancak gelişmesini turizm yönünde yapamaktadır.Bölgenin turizme yatkın olması yıllarca tarım ile geçinen Manavgat ilçesini turizme yönlendirmiştir. Aslında tarım şehri olan Manvgat yıllarca pamuk,karpuz ve kavun ekimi yapmış ama yavaş yavaş turizm ağırlık kazanmaya başlamıştır. Manavgat'ın turizme yönelemsinde başlıca nedenlerden birisi de side antik kentine sahip olmasıdır,bununla birlikte deniz kum ve güneş etkili olmuştur. Bölgede son yıllarda büyük tesisler yapılmış ve ilçeye gelen turist sayısı artmıştır. Manavgat firmaları da bu gelişime ayak uydurmuş ve tesislerle birlikte mağazalarda büyümüş ve turizme hizmet eder duruma gelmiştir. İlçede çok sayıda büyük side otelleri bulunmakta ve çok sayıda toptancı firmalar bulunmaktadır. Managat'ta bir kesim halk ise gelişen turizm karşısında tarımı ayakta tutmaya çalışmakatadır.
Ticaret insanlığın varoluşuyla doğmuş bir kavramdır. Zaman içerisinde sosyal ve ekonomik yapının ... more Ticaret insanlığın varoluşuyla doğmuş bir kavramdır. Zaman içerisinde sosyal ve ekonomik yapının değişmesine paralel olarak toplayıcılık ve avcılıkla başlayan ticaret, sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçişte büyük değişikliklere uğramıştır. Özellikle internetin hayatımıza girmesiyle Dünyada ve Türkiye'de ticaret başka bir hal almıştır. Teknolojinin ve teknolojiye bağlı olarak iletişimin hızla ilerlemesi yeni kavramları da oluşturmaktadır. Bu kavramlardan bir tanesi e-ticaret (elektronik ticaret) kavramıdır. Oluşturulma amacı ticarete dönük olmayan internet, sahip olduğu yüksek ticaret potansiyelinin fark edilmesiyle birlikte, hızla bir ticaret platformuna dönüşmüştür. Bilişim teknolojileri alanında son yıllarda yaşanan hızlı gelişmeler ve özellikle iletişim ağlarının küresel bir nitelik kazanarak, dünya genelindeki tüm bireylerin coğrafik sınırlar olmaksızın iletişim kurmasına imkan sağlaması, toplumlar arasındaki etkileşimi önemli ölçüde artırarak küreselleşme eğilimlerine hız kazandırmıştır. İnternet teknolojisinin gelişerek yaygınlaşması ülkeler arasındaki sınırları ortadan kaldırırken, zaman kavramını alt üst etmiştir. Teknolojik alanda yaşanan bu gelişmeler başta ekonomi olmak üzere yaşamın her alanında önemli değişikliklere yol açmış ve bu süreçte yeni bir ticaret şekli olarak e-ticaret ortaya çıkmıştır.
Alanya'nın ekonomisi 1960 yılına kadar kapalı bir yapıya sahiptir. Bu zamana kadar ancak orman ür... more Alanya'nın ekonomisi 1960 yılına kadar kapalı bir yapıya sahiptir. Bu zamana kadar ancak orman ürünlerinden sedir kerestesini tarih boyunca gemi yapımında kullanmak üzere deniz yolu ile Mısır'a gönderildiği bilinmektedir. 1960 yılından itibaren Antalya-Mersin Karayolunun açılması ile tarım ürünlerinin diğer şehirlere ve dış ülkelere gönderilmesi ve turizm hareketinin başlaması sayesinde İlçe ekonomisinde önemli gelişmeler olmuştur. Bu gelişmeler ışığında şehrin ekonomik yapısını tarım. turizm ve ticaret ve hizmetler sektörü olarak ele almak mümkündür. Sanayi çok gelişmiş olmamakla birlikte turizme ve gıdaya dayalı bazı üretim tesisleri ile küçük çaplı imalathaneler faaliyet göstermektedir. ALANYA VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ Alanya Vergi Dairesi tarafından verilen vergi ile ilgili hizmetler dairenin kendisine ait 4 katlı bir binada verilmektedir. Binanın son katında Alanya Malmüdürlüğü hizmet vermektedir. Vergi Dairesinin mevcut kadrosunun unvan ve sayıları aşağıdaki gibidir. Dairede 1 Müdür, 3 Müdür Yardımcısı, 5 gelir uzmanı, 8 Şef, 4 gelir uzman yardımcısı, 16 Memur, 21 yoklama memuru, 6 tahsildar, 2 veznedar, 7 veri hazırlama ve kontrol işletmeni, 3 icra memuru, 3 güvenlik görevlisi, 1 şoför ve 3 hizmetli olmak üzere toplam 83 personel bulunmaktadır.
Alanya, geniş plajları, tarihi eserleri, modern otel ve motellerin sayısız balık lokantaları, kaf... more Alanya, geniş plajları, tarihi eserleri, modern otel ve motellerin sayısız balık lokantaları, kafe ve barlarıyla mükemmel bir tatil merkezidir. Gelenleri ilk karşılayan, Alanya Yarımadası'nın üzerinde bir taç gibi kurulmuş olan ve 13. yüzyıldan kalma şahane Selçuklu Kalesidir. Etkileyici kalenin yanı sıra eşi benzeri olmayan tersanesi ve anıtsal güzellikteki sekizgen Kızıl Kule görülmeye değerdir. Limanı çevreleyen kafeler ve barlar akşam saatlerinde liman yolu boyunca el sanatları, deri, giysi, mücevherat, el çantaları ve yöreye özgü ilginç renklere bezeli su kabaklarının satıldığı butikler yer alır. Eğer mağaraları keşfetmekten hoşlanıyorsanız Damlataş Mağarası'nı gezmeniz gerekir. Mağara yakınında Etnografya Müzesi yer almaktadır. Tekneyle üç deniz mağarasına ulaşabilirsiniz: fosforlu kayalarıyla Fosforlu Mağara, korsanların kadın esirleri tuttukları Kızlar Mağarası ve Aşıklar Mağarası. Alanya'nın 15 km. doğusunda yer alan Dim Çağı Vadisi gölgelerin serinliğinde dinlenmek için ideal bir yerdir. Tüm sahillerinden denize girilebilen Alanya tam bir güneş, deniz, kum cennetidir. TARİHİ KIZIL KULE Limandadır. Beş yıl süren uzun bir kuşatmadan sonra Sultan Alaaddin Keykubat Alanya'yı ele geçirmiş ve kızıl kulenin inşa emrini Alanya tersanesini koruması için vermiştir. Kızıl kule, Alanya'yı temsil eden en önemli şehir markasıdır. 250.000 TL lik banknotlarının üzerine basılmıştır. Kentin sembolü olan sekizgen planlı yapı 13. yüzyıl yapımı, Selçuklu sanatının eşsiz örneklerinden biridir. 1226 yılında Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat tarafından Sinop Kalesi'ni yapan Halepli yapı ustası Ebu Ali Reha el Kettani'ye yaptırılmıştır. İnşaat sırasında belli bir yükseklikten sonra taş blokları kaldırmak güç olduğu için üst kısmı pişmiş kırmızı tuğlalarla yapılmış ve bu nedenle Kızılkule adını almıştır. Kule duvarlarında antik çağdan kalma mermer bloklar görülmektedir. Sekizgen planlı ve her bir duvarı 12.5 metre genişliğinde olan kulenin yüksekliği 33 metre, çapı 29 metredir. İçinde zemin dahil beş kat vardır. Kulenin üstüne yüksek aralıklı ve 85 basamaklı taş merdivenle çıkılır. Kulenin alt kısmında bulunan kesme taşların Dim Boğazı'nın doğusundan getirildiği bilinmektedir. Kızıl Kule'nin bulunduğu yer itibariyle
You have just witnessed (in your minds eye) the power of one-to-one community-ba sed street marke... more You have just witnessed (in your minds eye) the power of one-to-one community-ba sed street marketing. How many radio or newspaper advertisements can pull a foot ball fanatic out of his chair, during an exciting football game, to see or hear your advertisement. The answer is NONE.
ikinci el araba İstanbul Anadolu yakası piyasaları, aldığımız bilgilere göre şu an çok iyi durumd... more ikinci el araba İstanbul Anadolu yakası piyasaları, aldığımız bilgilere göre şu an çok iyi durumda. Sizler yinede ikinci el oto alırken dolandırıcıların tuzağına düşmemeye dikkat edin. Alanya oto galerileri ikinci el oto almak için oldukça fazladır, bir çok marka ve bir çok seçenek bulunmaktadır.
To compare the eustachian tube (ET) angle (ETa) and length (ETl) of ears with and without chronic... more To compare the eustachian tube (ET) angle (ETa) and length (ETl) of ears with and without chronic otitis media (COM), and to determine the relationship between ET anatomy and the development of COM. A retrospective case-control study. The study group comprised 125 patients (age range, 8-79 years; 64 males and 61 females) with 124 normal ears and 126 diseased ears, including ears with chronic suppurative otitis media (CSOM) with central perforation, intratympanic tympanosclerosis (ITTS), cholesteatoma, and a tympanic membrane with retraction pockets (TMRP). ET angle and length were measured using computed tomography employing the multiplanar reconstruction technique. The ETa was significantly more horizontal in diseased versus normal ears of all study groups (P = .030), and there was no group difference in ETl (P = .160). ETl was shorter in CSOM versus ITTS ears and normal ears (P = .007 and P = .003, respectively) and in cholesteatoma versus TMRP ears (P = .014). In the unilateral COM group, there were no significant differences in the ETa or ETl of diseased versus contralateral normal ears (P = .155 and P = .710, respectively). The ETa was significantly more horizontal in childhood-onset diseased versus normal ears (P = .027), and there was no group difference in ETl (P = .732). The ETa (P = .002) and ETl (P < .001) were significantly greater in males than females. A more horizontal ETa and shorter ETl could be contributory (though not significantly) etiological factors in the development of COM. 3b Laryngoscope, 2015.
The aim of this study was to evaluate the effects of lateral osteotomy of septorhinoplasty on nas... more The aim of this study was to evaluate the effects of lateral osteotomy of septorhinoplasty on nasolacrimal duct functions by dacryoscintigraphy. The study group comprised 60 nasolacrimal systems of 30 consecutive patients who underwent septorhinoplasty. Dacryoscintigraphy images were taken in the preoperative period and postoperative 1st week and 3rd month. After Tc-99m pertechnetate instillation, dynamic images were obtained every 15 seconds. For cases of normal drainage, the study was terminated after 10 minutes but when obstruction was suspected, external ocular massage and rapid nasal inspiration were applied and the test was extended for an additional 10 minutes. Systems were classified either as passage without massage (normal nasolacrimal test), passage with massage (physiological obstruction), or presac or postsac obstruction (partial or complete obstruction) according to test results. Transit time was determined for cases with normal test or physiological obstruction. In the preoperative period eight systems (two presac and six postsac) had obstruction. There were a total of 11 (18.3%) additional systems with obstruction (4 presac and 7 postsac) in the 1st postoperative week and patient symptoms were not in complete agreement with the test results in this period. By the 3rd month, nine systems (three presac and six post sac) had obstruction. Transit time was prolonged in both the postoperative 1st week and the postoperative 3rd month tests compared with the preoperative tests (p = 0.000 and p = 0.023, respectively). We did not encounter any permanent obstructions after lateral osteotomy of rhinoplasty. Temporary obstructions in the 1st postoperative week improved to normal preoperative status by the postoperative 3rd month.
Paroxysmal nocturnal hemoglobinuria (PNH) is a rare, progressive, and life-threatening hematopoie... more Paroxysmal nocturnal hemoglobinuria (PNH) is a rare, progressive, and life-threatening hematopoietic stem cell disorder characterized by complement-mediated intravascular hemolysis and a prothrombotic state. Patients with PNH might have slightly increased risk of infections due to complement-associated defects subsequent to CD59 deficiency. Here, we report a rare case of a 65-year-old male patient with necrotic ulcers on both legs, where the recognition of pancytopenia and microthrombi led to the diagnosis of PNH based on FLAER (FLuorescent AERolysin) flow cytometric analysis. He was subsequently started on eculizumab therapy, with starting and maintenance doses set as per drug labelling. Progression of the patient's leg ulcers during follow-up, with fulminant tissue destruction, purulent discharge, and necrotic patches, led to a later diagnosis of necrotizing fasciitis due to Pseudomonas aeruginosa and Klebsiella pneumonia infection. Courses of broad-spectrum antibiotics, surgical debridement, and superficial skin grafting were applied with successful effect during ongoing eculizumab therapy. This case highlights the point that it is important to maintain treatment of underlying disorders such as PNH in the presence of life-threatening infections like NF.
Her işte olduğu gibi dövmeciliğin de malzeme ve ham maddeye ihtiyacı var. İğne ve mürekkep bu işi... more Her işte olduğu gibi dövmeciliğin de malzeme ve ham maddeye ihtiyacı var. İğne ve mürekkep bu işin olmazsa olmazıdır.
Pandemi sürecinde, Türkiye'de olduğu gibi toplu taşıma ve taksilerden uzak durmaya ve paradan tas... more Pandemi sürecinde, Türkiye'de olduğu gibi toplu taşıma ve taksilerden uzak durmaya ve paradan tasarruf etmeye hevesli olan dünya insanları otomobil bayilerinde araç bırakmadılar.
İnterneti günümüzde şirketler nasıl ve neden kullanıyorlar, ne tür faydalar sağlayabilirler.Konus... more İnterneti günümüzde şirketler nasıl ve neden kullanıyorlar, ne tür faydalar sağlayabilirler.Konusunda bilgilendirmek istedik.
Alanya Kalesi ,Surlarının uzunluğu 6.5 kilometreyi bulan Alanya Kalesi, denizden 250 metreye kada... more Alanya Kalesi ,Surlarının uzunluğu 6.5 kilometreyi bulan Alanya Kalesi, denizden 250 metreye kadar yükselen yarımada üzerindedir
Manavgat ilçesi, 2283 km²'lik yüzölçümüyle Antalya ilinin en büyük ilçesi konumundadır. İlçe 220 ... more Manavgat ilçesi, 2283 km²'lik yüzölçümüyle Antalya ilinin en büyük ilçesi konumundadır. İlçe 220 bini aşan nüfusu ve 250 bin civarında yatak kapasitesi ile Manavgat İlçesi, Manavgat Irmağı'nın her iki yanındaki aynı isimli ve verimli bir ova üzerinde kurulmuştur. Manavgat İlçe merkezi Akdeniz kıyısına yaklaşık olarak 3,5 km. uzaklıkta bulunmaktadır. Manavgat Ovası deltasına kurulan ilçe, Antalya'nın 75 km. batısında, Alanya ilçesinin ise 60 km doğusunda bulunmaktadır. Manavgat İlçe sınırları içerisinde bulunan Side Antik kenti ise ilçe merkezine 5 km. uzaklıktadır.
Gazipaşa`nın bilinmeyen veya tahmin edilen tarihi, tarihi perspektif içerisinde oldukça derinlere... more Gazipaşa`nın bilinmeyen veya tahmin edilen tarihi, tarihi perspektif içerisinde oldukça derinlere uzanmaktadır. Ana hatlarıyla bu tarihsel serüveni M.Ö.2000`lerde başlar. Hititlerin bir kolu olan Luviler yine Hititlerin Kizzuvatna (Çukurova bölgesi) ve Arzava (Antalya yöresi) ülkeleri diye adlandırdıkları bölgede yaşamışlardır. Gazipaşa`da bu bölge içinde kalması nedeniyle ilçenin tarihi yolculuğa Luvilerle -Hititlerle başlamış olması kuvvetle muhtemeldir. Nitekim Karatepe (Sivaslı) civarındaki harabaler içinde yer alan aslan kalıntıları bu bilgiler doğrular niteliktedir. Gazipaşa`nın tarihsel yolculuğu içindeki önemli bir kilometre taşı da M.Ö. 628 yıllarıdır. Selinus adıyla tarihte iki kent mevcuttur. Sicilya`da Yunanlı Mağara -Hyblaia halkı tarafından bu tarihte bir site devleti olarak kurulan Selinus, diğeri Anadolu`nun güneyindeki Selinus. Kilikya Bölgesi`nde ve Hacımusa (Kestros) Çayının iki yakasında kurulmuş liman kentidir. Kalesi ise şimdiki kale kalıntılarının bulunduğu yerde olup o zamanlar ada konumunda idi. Buradan başta Mısır olmak üzere, o günün ticaret merkezleri ile deniz ticareti yapılmakta idi. Yunan yönetiminden M.Ö. 197`de Antiokhos dolayısıyla Roma egemenliğine geçen kente M.S. 1. yüzyılda Akdeniz kıyılarının doğu seferine çıkan Roma Kralı Trayan hastalanarak Selinus limanına gelmiş ve bir tüccarın evine konuk olmuş, daha sonra iyileşmeyerek burada ölmüştür. Yerine tahta geçecek olan Hadrianus, Selinus` a gelerek cenazeyi Roma`ya götürmüş, anısmada bir mezar yaptırmıştır. Bu nedenle de Selinus`un bir süre Traianapolis adıyla anıldığı Hıristiyanlık döneminde ise Seleukeia -Silifke Başpiskoposluğu`na bağlı Piskoposluk merkezi olduğu bilinmektedir. M.Ö. I. yüzyılda başlayan Roma İmparatorluğu dönemi, bu devletin Anadolu sınırları içinde bulunan Gazipaşa`da VI. yüzyıla kadar devam etmiştir.
Manavgat Antalya'nın gelişmekte olan ilçelerinden birisi ancak gelişmesini turizm yönünde yapamak... more Manavgat Antalya'nın gelişmekte olan ilçelerinden birisi ancak gelişmesini turizm yönünde yapamaktadır.Bölgenin turizme yatkın olması yıllarca tarım ile geçinen Manavgat ilçesini turizme yönlendirmiştir. Aslında tarım şehri olan Manvgat yıllarca pamuk,karpuz ve kavun ekimi yapmış ama yavaş yavaş turizm ağırlık kazanmaya başlamıştır. Manavgat'ın turizme yönelemsinde başlıca nedenlerden birisi de side antik kentine sahip olmasıdır,bununla birlikte deniz kum ve güneş etkili olmuştur. Bölgede son yıllarda büyük tesisler yapılmış ve ilçeye gelen turist sayısı artmıştır. Manavgat firmaları da bu gelişime ayak uydurmuş ve tesislerle birlikte mağazalarda büyümüş ve turizme hizmet eder duruma gelmiştir. İlçede çok sayıda büyük side otelleri bulunmakta ve çok sayıda toptancı firmalar bulunmaktadır. Managat'ta bir kesim halk ise gelişen turizm karşısında tarımı ayakta tutmaya çalışmakatadır.
Ticaret insanlığın varoluşuyla doğmuş bir kavramdır. Zaman içerisinde sosyal ve ekonomik yapının ... more Ticaret insanlığın varoluşuyla doğmuş bir kavramdır. Zaman içerisinde sosyal ve ekonomik yapının değişmesine paralel olarak toplayıcılık ve avcılıkla başlayan ticaret, sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçişte büyük değişikliklere uğramıştır. Özellikle internetin hayatımıza girmesiyle Dünyada ve Türkiye'de ticaret başka bir hal almıştır. Teknolojinin ve teknolojiye bağlı olarak iletişimin hızla ilerlemesi yeni kavramları da oluşturmaktadır. Bu kavramlardan bir tanesi e-ticaret (elektronik ticaret) kavramıdır. Oluşturulma amacı ticarete dönük olmayan internet, sahip olduğu yüksek ticaret potansiyelinin fark edilmesiyle birlikte, hızla bir ticaret platformuna dönüşmüştür. Bilişim teknolojileri alanında son yıllarda yaşanan hızlı gelişmeler ve özellikle iletişim ağlarının küresel bir nitelik kazanarak, dünya genelindeki tüm bireylerin coğrafik sınırlar olmaksızın iletişim kurmasına imkan sağlaması, toplumlar arasındaki etkileşimi önemli ölçüde artırarak küreselleşme eğilimlerine hız kazandırmıştır. İnternet teknolojisinin gelişerek yaygınlaşması ülkeler arasındaki sınırları ortadan kaldırırken, zaman kavramını alt üst etmiştir. Teknolojik alanda yaşanan bu gelişmeler başta ekonomi olmak üzere yaşamın her alanında önemli değişikliklere yol açmış ve bu süreçte yeni bir ticaret şekli olarak e-ticaret ortaya çıkmıştır.
Alanya'nın ekonomisi 1960 yılına kadar kapalı bir yapıya sahiptir. Bu zamana kadar ancak orman ür... more Alanya'nın ekonomisi 1960 yılına kadar kapalı bir yapıya sahiptir. Bu zamana kadar ancak orman ürünlerinden sedir kerestesini tarih boyunca gemi yapımında kullanmak üzere deniz yolu ile Mısır'a gönderildiği bilinmektedir. 1960 yılından itibaren Antalya-Mersin Karayolunun açılması ile tarım ürünlerinin diğer şehirlere ve dış ülkelere gönderilmesi ve turizm hareketinin başlaması sayesinde İlçe ekonomisinde önemli gelişmeler olmuştur. Bu gelişmeler ışığında şehrin ekonomik yapısını tarım. turizm ve ticaret ve hizmetler sektörü olarak ele almak mümkündür. Sanayi çok gelişmiş olmamakla birlikte turizme ve gıdaya dayalı bazı üretim tesisleri ile küçük çaplı imalathaneler faaliyet göstermektedir. ALANYA VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ Alanya Vergi Dairesi tarafından verilen vergi ile ilgili hizmetler dairenin kendisine ait 4 katlı bir binada verilmektedir. Binanın son katında Alanya Malmüdürlüğü hizmet vermektedir. Vergi Dairesinin mevcut kadrosunun unvan ve sayıları aşağıdaki gibidir. Dairede 1 Müdür, 3 Müdür Yardımcısı, 5 gelir uzmanı, 8 Şef, 4 gelir uzman yardımcısı, 16 Memur, 21 yoklama memuru, 6 tahsildar, 2 veznedar, 7 veri hazırlama ve kontrol işletmeni, 3 icra memuru, 3 güvenlik görevlisi, 1 şoför ve 3 hizmetli olmak üzere toplam 83 personel bulunmaktadır.
Alanya, geniş plajları, tarihi eserleri, modern otel ve motellerin sayısız balık lokantaları, kaf... more Alanya, geniş plajları, tarihi eserleri, modern otel ve motellerin sayısız balık lokantaları, kafe ve barlarıyla mükemmel bir tatil merkezidir. Gelenleri ilk karşılayan, Alanya Yarımadası'nın üzerinde bir taç gibi kurulmuş olan ve 13. yüzyıldan kalma şahane Selçuklu Kalesidir. Etkileyici kalenin yanı sıra eşi benzeri olmayan tersanesi ve anıtsal güzellikteki sekizgen Kızıl Kule görülmeye değerdir. Limanı çevreleyen kafeler ve barlar akşam saatlerinde liman yolu boyunca el sanatları, deri, giysi, mücevherat, el çantaları ve yöreye özgü ilginç renklere bezeli su kabaklarının satıldığı butikler yer alır. Eğer mağaraları keşfetmekten hoşlanıyorsanız Damlataş Mağarası'nı gezmeniz gerekir. Mağara yakınında Etnografya Müzesi yer almaktadır. Tekneyle üç deniz mağarasına ulaşabilirsiniz: fosforlu kayalarıyla Fosforlu Mağara, korsanların kadın esirleri tuttukları Kızlar Mağarası ve Aşıklar Mağarası. Alanya'nın 15 km. doğusunda yer alan Dim Çağı Vadisi gölgelerin serinliğinde dinlenmek için ideal bir yerdir. Tüm sahillerinden denize girilebilen Alanya tam bir güneş, deniz, kum cennetidir. TARİHİ KIZIL KULE Limandadır. Beş yıl süren uzun bir kuşatmadan sonra Sultan Alaaddin Keykubat Alanya'yı ele geçirmiş ve kızıl kulenin inşa emrini Alanya tersanesini koruması için vermiştir. Kızıl kule, Alanya'yı temsil eden en önemli şehir markasıdır. 250.000 TL lik banknotlarının üzerine basılmıştır. Kentin sembolü olan sekizgen planlı yapı 13. yüzyıl yapımı, Selçuklu sanatının eşsiz örneklerinden biridir. 1226 yılında Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat tarafından Sinop Kalesi'ni yapan Halepli yapı ustası Ebu Ali Reha el Kettani'ye yaptırılmıştır. İnşaat sırasında belli bir yükseklikten sonra taş blokları kaldırmak güç olduğu için üst kısmı pişmiş kırmızı tuğlalarla yapılmış ve bu nedenle Kızılkule adını almıştır. Kule duvarlarında antik çağdan kalma mermer bloklar görülmektedir. Sekizgen planlı ve her bir duvarı 12.5 metre genişliğinde olan kulenin yüksekliği 33 metre, çapı 29 metredir. İçinde zemin dahil beş kat vardır. Kulenin üstüne yüksek aralıklı ve 85 basamaklı taş merdivenle çıkılır. Kulenin alt kısmında bulunan kesme taşların Dim Boğazı'nın doğusundan getirildiği bilinmektedir. Kızıl Kule'nin bulunduğu yer itibariyle
You have just witnessed (in your minds eye) the power of one-to-one community-ba sed street marke... more You have just witnessed (in your minds eye) the power of one-to-one community-ba sed street marketing. How many radio or newspaper advertisements can pull a foot ball fanatic out of his chair, during an exciting football game, to see or hear your advertisement. The answer is NONE.
ikinci el araba İstanbul Anadolu yakası piyasaları, aldığımız bilgilere göre şu an çok iyi durumd... more ikinci el araba İstanbul Anadolu yakası piyasaları, aldığımız bilgilere göre şu an çok iyi durumda. Sizler yinede ikinci el oto alırken dolandırıcıların tuzağına düşmemeye dikkat edin. Alanya oto galerileri ikinci el oto almak için oldukça fazladır, bir çok marka ve bir çok seçenek bulunmaktadır.
To compare the eustachian tube (ET) angle (ETa) and length (ETl) of ears with and without chronic... more To compare the eustachian tube (ET) angle (ETa) and length (ETl) of ears with and without chronic otitis media (COM), and to determine the relationship between ET anatomy and the development of COM. A retrospective case-control study. The study group comprised 125 patients (age range, 8-79 years; 64 males and 61 females) with 124 normal ears and 126 diseased ears, including ears with chronic suppurative otitis media (CSOM) with central perforation, intratympanic tympanosclerosis (ITTS), cholesteatoma, and a tympanic membrane with retraction pockets (TMRP). ET angle and length were measured using computed tomography employing the multiplanar reconstruction technique. The ETa was significantly more horizontal in diseased versus normal ears of all study groups (P = .030), and there was no group difference in ETl (P = .160). ETl was shorter in CSOM versus ITTS ears and normal ears (P = .007 and P = .003, respectively) and in cholesteatoma versus TMRP ears (P = .014). In the unilateral COM group, there were no significant differences in the ETa or ETl of diseased versus contralateral normal ears (P = .155 and P = .710, respectively). The ETa was significantly more horizontal in childhood-onset diseased versus normal ears (P = .027), and there was no group difference in ETl (P = .732). The ETa (P = .002) and ETl (P < .001) were significantly greater in males than females. A more horizontal ETa and shorter ETl could be contributory (though not significantly) etiological factors in the development of COM. 3b Laryngoscope, 2015.
The aim of this study was to evaluate the effects of lateral osteotomy of septorhinoplasty on nas... more The aim of this study was to evaluate the effects of lateral osteotomy of septorhinoplasty on nasolacrimal duct functions by dacryoscintigraphy. The study group comprised 60 nasolacrimal systems of 30 consecutive patients who underwent septorhinoplasty. Dacryoscintigraphy images were taken in the preoperative period and postoperative 1st week and 3rd month. After Tc-99m pertechnetate instillation, dynamic images were obtained every 15 seconds. For cases of normal drainage, the study was terminated after 10 minutes but when obstruction was suspected, external ocular massage and rapid nasal inspiration were applied and the test was extended for an additional 10 minutes. Systems were classified either as passage without massage (normal nasolacrimal test), passage with massage (physiological obstruction), or presac or postsac obstruction (partial or complete obstruction) according to test results. Transit time was determined for cases with normal test or physiological obstruction. In the preoperative period eight systems (two presac and six postsac) had obstruction. There were a total of 11 (18.3%) additional systems with obstruction (4 presac and 7 postsac) in the 1st postoperative week and patient symptoms were not in complete agreement with the test results in this period. By the 3rd month, nine systems (three presac and six post sac) had obstruction. Transit time was prolonged in both the postoperative 1st week and the postoperative 3rd month tests compared with the preoperative tests (p = 0.000 and p = 0.023, respectively). We did not encounter any permanent obstructions after lateral osteotomy of rhinoplasty. Temporary obstructions in the 1st postoperative week improved to normal preoperative status by the postoperative 3rd month.
Paroxysmal nocturnal hemoglobinuria (PNH) is a rare, progressive, and life-threatening hematopoie... more Paroxysmal nocturnal hemoglobinuria (PNH) is a rare, progressive, and life-threatening hematopoietic stem cell disorder characterized by complement-mediated intravascular hemolysis and a prothrombotic state. Patients with PNH might have slightly increased risk of infections due to complement-associated defects subsequent to CD59 deficiency. Here, we report a rare case of a 65-year-old male patient with necrotic ulcers on both legs, where the recognition of pancytopenia and microthrombi led to the diagnosis of PNH based on FLAER (FLuorescent AERolysin) flow cytometric analysis. He was subsequently started on eculizumab therapy, with starting and maintenance doses set as per drug labelling. Progression of the patient's leg ulcers during follow-up, with fulminant tissue destruction, purulent discharge, and necrotic patches, led to a later diagnosis of necrotizing fasciitis due to Pseudomonas aeruginosa and Klebsiella pneumonia infection. Courses of broad-spectrum antibiotics, surgical debridement, and superficial skin grafting were applied with successful effect during ongoing eculizumab therapy. This case highlights the point that it is important to maintain treatment of underlying disorders such as PNH in the presence of life-threatening infections like NF.
To evaluate the unilateral compensatorily hypertrophied inferior turbinate (CHIT) by computed tom... more To evaluate the unilateral compensatorily hypertrophied inferior turbinate (CHIT) by computed tomography (CT) and determine the enlargement of the bone component in different parts of the CHIT. Patients were studied in three groups: those with a straight or nearly straight septum (n = 143), with mild deviation (n = 42), and with moderate to severe deviation (n = 99). The cross sectional area (CSA) of the inferior turbinate (IT) bone and the whole turbinate were measured at anterior, middle, and posterior thirds of the IT in coronal sections. The ratio of CSA of the IT bone on two sides of the septum (interturbinate ratio) and the ratio of the CSA of the overall turbinate to the IT bone (intraturbinate ratio) were calculated. The interturbinate ratio of the bony turbinate CSA for the severe deviation group was significantly higher compared with other groups in anterior and middle segments (p < 0.0001). The intraturbinate ratio was highest in the posterior segment and lowest in the middle segments in compensatorily hypertrophied sides for all groups (p < 0.001). Skeletal enlargement is prominent in anterior and middle thirds of CHIT in patients with pronounced septal deviation.
Angiolipomas of the neck are extremely rare; to our knowledge, only 2 cases have been previously ... more Angiolipomas of the neck are extremely rare; to our knowledge, only 2 cases have been previously reported. We report a new case, which occurred in a 28-year-old woman. The mass was totally resected, and the patient showed no recurrence at the 18-month follow-up.
A huge eagle syndrome with silent symptoms: a case report Eagle's syndrome results from elongatio... more A huge eagle syndrome with silent symptoms: a case report Eagle's syndrome results from elongation of styloid process or mineralization of stylohyoid or stylomandibular ligaments. It is one of the many causes of pain in craniofacial and cervicofacial region. They are often tried to be treated with (by) wrong diagnoses. In our case our patient had received treatment in different branches because of the headache. Apart from feeling stuck in the neck and neck movements, there were no clinical findings. In our case suspected of right elongated styloid process, the length of the right styloid process was 74 mm (left styloid process, 43 mm). Although our case has long styloid process, we have found it suitable to publish because of his atypical symptoms.
International journal of clinical and experimental medicine, 2015
This study aims to investigate the histopathological changes secondary to the administration of A... more This study aims to investigate the histopathological changes secondary to the administration of Ankaferd Blood Stopper® (ABS) into the auricular cartilage. Both of the auricular cartilages of thirty New Zealand rabbits were marked with tattoo ink. A 0.2-cc ABS (study group, n: 30) and 0.2 cc physiological saline (control group, n: 30) were subcutaneously infused into the right auricle and left auricle, respectively. All layers were removed at 14 days. The ABS group had significantly higher level of fibrosis, necrosis, foreign body reaction, inflammation, and cartilage degeneration, compared to the controls. Our study results showed that ABS administration into a closed cavity led to a significantly increased fibrosis and necrosis in the auricular cartilage.
Kulak burun boğaz ihtisas dergisi : KBB = Journal of ear, nose, and throat
This study aims to investigate the prevalence of allergic rhinitis and the relation between aller... more This study aims to investigate the prevalence of allergic rhinitis and the relation between allergic rhinitis and the development of obstructive sleep apnea syndrome (OSAS) and OSAS severity in patients with simple snoring and OSAS. A total of 80 patients (51 males, 29 females; mean age 45.4±8.1 years; range 18 to 69 years) who were admitted to our clinic with the complaints of snoring and nocturnal awakening and diagnosed with simple snoring and OSAS were included in the study and divided into four groups according to apnea-hypopnea indexes (AHIs) scores. The patients were interrogated about the presence of allergic rhinitis. Radioallergosorbent test (RAST) and prick tests were performed. We found allergic rhinitis in 18 of the 80 (23%) patients. The house mites were found to be the causative allergen in 13 of the 18 (72%) patients. We recommend that the allergy symptoms such as nasal obstruction and sneezing should be added to the questions that are asked to the patients with simp...
Acta otorhinolaryngologica Italica : organo ufficiale della Società italiana di otorinolaringologia e chirurgia cervico-facciale, 2010
Distinguishing keratoacanthoma from well-differentiated squamous-cell carcinoma is often difficul... more Distinguishing keratoacanthoma from well-differentiated squamous-cell carcinoma is often difficult on account of the clinical and histopathological similarities between them. Since the outcome of treatment depends on identifying the correct diagnosis and having the correct treatment on time, it is essential to differentiate keratoacanthoma and squamous-cell carcinoma as soon and accurately as possible. A paradigmatic case is herein reported. An 85 year-old female underwent total parotidectomy and ipsilateral neck dissection due to the squamous-cell carcinoma of the parotid gland. The investigations, in order to determine whether the tumour was a metastatic or a primary one, led to a misdiagnosis. A prior skin lesion, which was excised over her left cheek one year ago in another clinic, was diagnosed as keratoacanthoma. However, the histopathological revision of the specimen revealed that the lesion was in fact a squamous-cell carcinoma. Thus the parotid tumour was accepted as metast...
International journal of pediatric otorhinolaryngology, 2008
To evaluate the usefulness of radiofrequency myringotomy (RFM) and the closure time of the myring... more To evaluate the usefulness of radiofrequency myringotomy (RFM) and the closure time of the myringotomy site in comparison to incisional myringotomy (IM). We performed conventional surgical myringotomy on the right ears and RFM on the left ears of 40 rabbits. In order to investigate the effect of the power of energy delivered on the patency period we arranged the animals into two groups: three power grade in RFM group 1 (RFMg1; n: 20) and six power grade in RFM group 2 (RFMg2; n: 20). The follow-up of the myringotomy procedure was performed on days 5, 8, 11, 14 and 17 with examination under the operating microscope. At the first examination on day 5 after the procedure, all IM openings were found to be closed while seven and eight (36 and 44%) of the tympanic membranes in the radiofrequency groups 1 and 2 remained open, respectively. In these remaining ears, RFM site was patent up to days 11 and 14, respectively in the two RFM groups. None of the RFMs was patent on study day 17. The ...
1. Whole-cell and single-channel currents elicited by extracellular ATP were studied in freshly d... more 1. Whole-cell and single-channel currents elicited by extracellular ATP were studied in freshly dissociated smooth muscle cells from the stomach of the toad Bufo marinus using standard patch clamp and microfluorimetric techniques. 2. This ATP-gated cation channel shares a number of pharmacological and functional properties with native rat myometrium receptors, certain native P2Z purinoceptors and the recently cloned P2X7 purinoceptor. But, unlike the last two, the ATP-gated channel does not mediate the formation of large non-specific pores. Thus, it may represent a novel member of the P2X or P2Z class. 3. Extracellular application of ATP (> or = 150 microM) elicited an inward whole-cell current at negative holding potentials that was inwardly rectifying and showed no sign of desensitization. Na+, Cs+ and, to a lesser degree, the organic cation choline served as charge carriers, but Cl- did not. Ratiometric fura-2 measurements indicated that the current is carried in part by Ca2+....
The objective of this study was to investigate the correlation of symptoms in patients with presu... more The objective of this study was to investigate the correlation of symptoms in patients with presumed allergic rhinitis on the basis of their medical history and physical examination with the levels of total immunoglobulin E (IgE) and specific IgE, and to question the necessity of these tests in diagnosis. The records of 295 patients, who had at least two complaints of nasal itching, nasal obstruction, runny discharge and sneezing, and/or presumed as allergic rhinitis on physical examination findings were retrospectively screened. The correlation between the levels of IgE, specific inhalant IgE, and food-specific serum IgE were evaluated in these patients. A total of 70 cases (23.7%) were determined to have a total value of IgE under 20 U/ml, 113 cases (38.3%) with IgE values between 20 U/ml and 100 U/ml, and 100 cases with IgE values above 100 U/ml. Results of total IgE could not be obtained in 12 (4.06%) patients. Dermatophagoides farinae was the most common allergy in this group w...
International Journal of Pediatric Otorhinolaryngology, 2009
Objective: In this study, our aim was to determine presence of dysfunction in the efferent audito... more Objective: In this study, our aim was to determine presence of dysfunction in the efferent auditory system of children with type-I diabetes mellitus (DM) presenting no evidence of symptomatic neuropathy. Methods: Thirty children with type-I DM (DM group) and 31 age matched healthy children (control group) with normal hearing and middle ear function were entered to the study. Distortion product otoacoustic emissions (DPOAE), transiently evoked otoacoustic emissions (TEOAE), and spontaneous otoacoustic emissions (SOAE) measurements were performed. Then, the TEOAE recording was repeated while a continuous broadband white noise (bandwidth: 50-8000 Hz) presented at 40 dB SL was delivered to the contralateral ear for efferent auditory system suppression. Results: We found that contralateral stimulation (CS) with white noise resulted in significantly more pronounced suppression of the TEOAE response amplitude in healthy controls compared to DM group at 2000 and 4000 Hz frequencies. Further, a relatively higher percentage of the controls had suppression in at least three frequencies compared to DM group. SOAE prevalence was found to be higher in the DM group. Conclusions: Our findings suggest presence of a dysfunction in medial olivocochlear efferent system in diabetic children. This may be regarded as an early central manifestation of diabetic neuropathy. ß
A prospective study was carried out to find the exact site of obstruction in sleep model and to q... more A prospective study was carried out to find the exact site of obstruction in sleep model and to quantitatively evaluate the effect of Jaw-thrust maneuver (JTM) in opening the obstructed airway using flexible fiberoptic endoscope. Twenty-eight ASA physical status I or II patients with snoring symptom undergoing elective surgery were included. The patients were held in supine position without hyperextension of the neck. Having induced anesthesia, the base of the tongue and laryngeal inlet and/or epiglottis were visualized using endoscope. The patients' epiglottides were classified as leaf-shaped, curved (concaved or omega-shaped) and floppy types. We graded the airway opening at the level of epiglottis into six grades and obstruction at the tongue base level into four grades. The grades during inspiration (GrIns), expiration (GrExp) and after JTM (GrJTM) were recorded and compared with Pearson chi-square test. The strictly curved (Omega-shaped or concaved) epiglottis supplied a salvage pathway for airflow that resisted collapsing with the posterior movement of the tongue base in 2 patients. When we compared GrIns with GrExp for epiglottis the difference was statistically significant (chi(2) = 0.001), but the difference for tongue base was not (chi(2) = 0.152). After JTM, GrJTM for both epiglottis and tongue base were significantly better than GrIns and GrExp (chi(2) < 0.001). Tongue base was the principal site of obstruction although during the respiratory cycle the position of epiglottis changed prominently and increased the obstruction in inspiration. JTM alone significantly relieved the obstruction at the tongue base and epiglottis levels and increased the retroglossal airway.
To compare nasal mucociliary clearance (NMC) functions in coal workers with pneumoconiosis, coal ... more To compare nasal mucociliary clearance (NMC) functions in coal workers with pneumoconiosis, coal workers without pneumoconiosis and healthy controls by using technetium-99m-labeled macroaggregated albumin rhinoscintigraphy. Sixty-five of the 86 coal workers were clinically documented as suffering from coal workers' pneumoconiosis (CWP group). CWP workers were divided into two groups according to smoking status: 44 smokers (CWP-S) and 21 nonsmokers (CWP-NS). Twenty-one workers without pneumoconiosis (NCWP group) were similarly divided into two groups: 12 smokers (NCWP-S) and 9 nonsmokers (NCWP-NS). Thirty-three healthy male volunteers were selected for the control group [15 smokers (control-S), 18 nonsmokers (control-NS)]. The half-time (t1/2) value for the clearance of the radiopharmaceutical was calculated for each patient. Mean t1/2 values for CWP-S, CWP-NS, NCWP-S, NCWP-NS, control-S and control-NS were 25.10 +/- 7.75, 10.97 +/- 3.24, 14.68 +/- 4.98, 9.17 +/- 3.71, 19.15 +/- 5.04 and 15.08 +/- 5.11, respectively (p < 0.001, Kruskal-Wallis variance analysis). Further, mean t1/2 values of smokers versus nonsmokers in CWP, NCWP and control groups were compared, and it was found that although smoking prolonged nasal transport time in all three groups, the difference was significant only in the CWP group (p < 0.001, p < 0.023 and p < 0.027, respectively, Bonferroni-adjusted Mann-Whitney test). Our findings demonstrated a synergistic detrimental effect of smoking with coal dust exposure on nasal transport time.
International journal of pediatric otorhinolaryngology, 2008
Our objective was to investigate the efficacy of intramuscular injection and peritonsillar infilt... more Our objective was to investigate the efficacy of intramuscular injection and peritonsillar infiltration of tramadol to prevent pain in children undergoing tonsillectomy. In a double-blinded trial, 45 children were randomized into three groups: infiltration anesthesia with tramadol (2 mgkg(-1)) to the peritonsillar area (INF group, n=15), intramuscular analgesia with tramadol (2 mgkg(-1)) (IM group, n=15), and the placebo controls (PL group, n=15). Visual analog scale (VAS) scores for pain assessment, heart rate (HR) and mean arterial pressure (MAP) during and after anesthesia were recorded. Mean HR values were higher in INF than PL group at 10th, 20th, and 30th minutes of operation (P<0.05). Nine children required analgesics within the first hour after surgery in PL compared to 1 child in INF group (P=0.036). VAS scores on awakening were significantly better in INF than PL group (P=0.015). The difference between IM and PL groups was not significant for any of the parameters. Peri...
We aimed to determine the effects of adenoidectomy and/or tonsillectomy (AT) on cardiac functions... more We aimed to determine the effects of adenoidectomy and/or tonsillectomy (AT) on cardiac functions in children with adenoid and/or tonsillary hypertrophy and obstructive sleep apnea syndrome (OSAS) by using echocardiography with tissue Doppler imaging facility (TDI). Twenty-nine children with adenoid and/or tonsillary hypertrophy and OSAS and 26 children with primary snoring entered the study. Cardiac functions were assessed by echocardiography with TDI in both groups. Tests were repeated in the OSAS group 6 months after treatment with AT. Echocardiography showed a decrease in estimated pulmonary artery systolic pressure from 31 +/- 4.2 to 13.1 +/- 2.3 (p &amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;lt; 0.001). In TDI, tricuspid E(m) and E(m)/A(m) increased from 11.0 +/- 2.7 to 13.5 +/- 2.7 cm/s (p &amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;lt; 0.001), and 1.46 +/- 0.52 to 1.82 +/- 0.53 (p = 0.004), respectively, following AT, indicating improvement in right ventricular diastolic dysfunction. Similarly, mitral E(m) and E(m)/A(m) increased from 12.3 +/- 2.1 to 16.3 +/- 2.7 cm/s, and from 1.65 +/- 0.51 to 2.30 +/- 0.54, respectively (p &amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;amp;lt; 0.001). There was no significant difference between postoperative values and control group values. TDI is a technique able to detect diastolic dysfunction unnoticeable by conventional echocardiography. Following AT, we observed improvement in both left and right ventricular diastolic functions using TDI.
Günümüzde sosyal medyanın önemi azımsanmayacak kadar çoktur. Artık insanlar günlük hayatta ne yap... more Günümüzde sosyal medyanın önemi azımsanmayacak kadar çoktur. Artık insanlar günlük hayatta ne yaptıklarını sosyal mecrada dost ve arkadaşları ile paylaşmaktadırlar. Bunun için meşhur bir çok sosyal medya var ve bunlar kullanılıyor, ancak bunun yanında başka bir çok internet siteleri var ki, bunlarda da aynı şekilde paylaşımlarınız yaparak daha çok insanlara ulaştırabiliyorsunuz. Bu sosyal medya ortamında vakit geçirirken insanlar, zamanın nasıl geçtiğini farkına bile varmıyorlar. internette sörf yaparken rastlayacağınız bir internet sitesi ismi vereceğim, anlamının ve logosunun ilginç bir anısı var sizin ile paylaşmak istiyorum. Sitenin ismi slopover.com. slop dökülmek anlamına geliyor. over ile birleşince, coşmak veya taşmak anlamına geliyor. Bu ismi bu şekilde koyunca sıra logo yapma aşamasına geldi ve s harfi ile bağdaşması için yunus balığı kullanmaya kara verdik ve yunusların ters dönerek akrobasi yapmasını iki yunus ile logoda kullandık. Gerçekten ortaya güzel bir logo çıktı. Daha sonra internette sörf yaparken, daha doğrusu yunus balığı ararken resimlerde, iki yunusun taklasını gördük ve o kadar mutlu olduk ki anlatamam. aynı bizim planladığımız gibi takla atıyorlardı. umarım slopover internet sitesi başarılı olur.Bunun için bize yardımcı olan Daniel arkadaşımıza ve isim babasına da çok teşekkür ederiz. The importance of social media today is too many to be underestimated. Now people share what they do in daily life with friends and friends in social media. There are a lot of famous social media for this, and they are being used, but there are also many other websites that you can share with others in the same way that you can get more people. While spending time in this social media environment, people don't even realize how time is going. I will give you a website name that you will come across while surfing the internet, meaning and logo have an interesting memory I would like to share with you. Name of the site slopover.com I'm sorry. slop means spill. when combined with over, it means to get excited or overflow. When we put this name in this way, it came to the stage of making the logo and we decided to use the Dolphin to match the letter s and we used the two dolphins in the logo to make the dolphins turn to reverse. It really came out with a nice logo. Later, while surfing the internet, or rather, looking for Dolphin fish in the pictures, we saw the two dolphins and we were so happy I can not tell. they were flipping like we planned. I hope the slopover website succeeds. We would like to thank our friend Daniel and the name father who helped us with this.
Uploads
Drafts by mehmet uğur
Papers by mehmet uğur
Alanya oto galerileri ikinci el oto almak için oldukça fazladır, bir çok marka ve bir çok seçenek bulunmaktadır.
Alanya oto galerileri ikinci el oto almak için oldukça fazladır, bir çok marka ve bir çok seçenek bulunmaktadır.